Etiket: Suyunu

  • Isparta Belediye Başkanı Başdeğirmen: “2 yıl sonra Darıderesi 2’nin suyunu içme suyu olarak kullanabileceğiz”

    Isparta Belediye Başkanı Başdeğirmen: “2 yıl sonra Darıderesi 2’nin suyunu içme suyu olarak kullanabileceğiz”

    Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, inşaat çalışmaları devam eden Darıderesi 2 göletinin kent açısından önemli olduğunu belirterek, “Sanırım 2 yıl sonra Darıderesi-2’nin suyunu Isparta’mızda içme suyu olarak kullanabileceğiz” dedi.

    Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, Devlet Su İşleri (DSİ) 18. Bölge Müdürü Rahmi Şahin’i makamında ziyaret etti. Isparta Belediyesinin içme suyunu karşılayacak olan Darıderesi-2 Göletindeki son gelişmeler, şehir içerisindeki taşkın koruma çalışmaları ile diğer yatırımların ele alındığı görüşme sonrasında Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen ve DSİ 18.Bölge Müdürü Rahmi Şahin arazide incelemelerde bulundu.

    DSİ 18. Bölge Müdürü Rahmi Şahin ile birlikte, güzel bir işbirliği içerisinde şehre birlikte hizmet verdiklerini söyleyen ve bundan dolayı da teşekkürlerini ileten Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, DSİ ile birlikte şehre yapılacak çok hizmetlerin bulunduğunu kaydetti.

    Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, Darıderesi-1 göletinden de su aldıklarını ancak Darıderesi-2 göletinin kendileri açısından da büyük önem taşıdığını dile getirdi. Başkan Başdeğirmen, “Darıderesi-2 göletine dökülen kaynak sularının cazibe ile Isparta’ya içme suyu olarak gelmesi, hem daha sağlıklı bir su içmemiz hem de masrafının düşük bir şekilde vatandaşlarımıza sunulması anlamında çok mühim. Yıllık tükettiğimiz 23 milyon metreküplük içme suyunun 13 milyonunu Eğirdir Gölünden alıyoruz. Bu suyu 6 adet pompa ile şehrimize ulaştırıyoruz. Bunun maliyeti de elektrik açısından bize oldukça yüksek. Darıderesi-2 göletinin ihalesi yapıldı, 2015’te kalan inşaat devam ediyor. Sanırım 2 yıl sonra Darıderesi-2’nin suyunu Isparta’mızda içme suyu olarak kullanabileceğiz. Bu anlamda gösterdikleri gayretlerden dolayı teşekkür ediyorum” dedi.

    Darıderesi-2 göletinin yanı sıra Mehmet Tönge Mahallesi, Kayı, Çünür tarafındaki yağmur suyu hattının önemli bir yatırım olduğunu ve çalışmaların devam ettiğini belirten Başdeğirmen, bunun da bu yıl içerisinde tamamlanarak hizmete geçeceğini aktardı.

    Isparta’ya cazibe ile alınabilecek sağlıklı sulara ihtiyaç bulunduğunu dile getiren Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, “Sayın Bölge Müdürümüz Isparta’ya geldiği günden buyana tüm ekipleriyle bizlere destek oldular. Öncelikle Dere Mahallesine yaptığımız köprü ve daha sonra yapacağımız çalışmalar da çok önemli” dedi.

    Modern şehir olmanın sadece temizlik, çiçeklerle, asfalt, kaldırımlarla olmadığını kaydeden Başdeğirmen, “Elektriklerin yer altına alınması, su taşkınlarının önlenmesi, evlerin su basmaması, yollarda yağmur yağdığında su birikmemesi bunlar önemli çalışmalar. Tüm kurumlarımızla birlikte işbirliği içerisinde çalışabilmek çok önemli. Bizlerin programlarımızı diğer kurumlarımızla paylaşıp, aynı anda yürüyebilmek çok önemli. Belediye yaptıktan sonra başka bir kurumun girerek yapılanı bozması, kırması doğru bir şey değil. Altyapı çalışmalarımızda diğer kurumlarla işbirliği içerisinde projelerimizi istişare ederek götürüyoruz. Bu hafta içerisinde DSİ yetkililerimizle en az üç kez daha bir araya gelerek projelerimizi istişare edeceğiz, bunun yanında telekominikasyonla, PTT, Karayolları, Torosgaz, TEDAŞ ile toplantılarımız olacak, 2022 yılı içerisinde yapacağımız projeleri paylaşarak altyapıları oluşturuyoruz. Memleketimizin parasını çarçur etmeden iktisatlı bir şekilde hizmet edebilmektir amacımız. Sayın DSİ Bölge Müdürümüzle bu konuları istişare ettik, göstermiş olduğu ilgi alakadan dolayı teşekkür ediyorum, geldiği günden buyana hiçbir talebimizi ‘yarın olsun’, ‘daha sonra yapalım’ demedi. Isparta hepimizin, Türkiye hepimizin, bu bilinçle en güzel hizmetleri vermeye devam edeceğiz” görüşlerinde bulundu.

    Ziyaretten duyduğu memnuniyetini ifade eden ve Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen’e teşekkür eden DSİ 18.Bölge Müdürü Rahmi Şahin de, Isparta için yapacakları çok işlerin olduğunu dile getirdi. Şahin, “Kaynakların etkin ve verimli kullanılması adına belediye ile dayanışma içerisinde yürütmüş olduğumuz çalışmaları, bugünden sonra da devam ettirmek kararlılığı içerisindeyiz.” dedi.

    Darıderesi-2 Barajının Isparta’nın içme suyu açısından önemli olduğunu belirten DSİ 18.Bölge Müdürü Rahmi Şahin, “Şehre cazibeyle su sağlaması açısından önemli. Dolayısıyla bizde sizin desteğinizle yatırım programında yer alan Darıderesi-2 Barajının ihalesini gerçekleştirmiş olduk. Bu da Isparta’ya faydası olacağından bizim için bir onur kaynağı oldu. Darıderesi-2 Barajını çok önemsiyoruz, yatırımlarımız arasında bir parça ancak en önemli bir parça diyebilirim. Darıderesi-2 Barajını bir an önce bitirerek şehrin hizmetine sunmak istiyoruz” şeklinde konuştu.

    DSİ 18. Bölge Müdürü Rahmi Şahin, diğer taraftan da şehir içerisinde ve dışında, diğer imar alanları dışında yürütmüş oldukları taşkın koruma projelerini de bir an önce tamamlayarak vatandaşın can emniyetini sağlamak açısından gerekli adımları atmayı kendileri için bir borç bildiklerini söyledi.

  • Yağmur suyunu temizlerken akıma kapılarak öldü

    Bursa’nın İnegöl ilçesinde, oturduğu apartmanın girişine dolan yağmur suyunu temizlemek isterken elektrik akımına kapılan bir kişi hayatını kaybetti.

    İnegöl’de şiddetli yağmur sonrası ev ve işyerlerini su bastı. Mahsur kalan vatandaşların ve sürücülerin imdadına itfaiye ve polis ekipleri yetişti.

    Kemalpaşa Mahallesi Özsaraç Sokak’ta meydana gelen olayda, 49 yaşındaki Sami Tutal ailesiyle oturduğu apartmanın girişi yağmur sebebiyle sular altında kalınca harekete geçti. Tutal, yağışın etkisini kaybetmesinin ardından bina girişindeki suyu temizlemeye başladı. İddiaya göre, Tutal binanın elektrik tesisatında oluşan kaçak sebebiyle akıma kapılarak yere düştü. Durumu fark eden ailesi tarafından eve çıkarılan Tutal, 112 Acil Servis ekibinin ilk müdahalesinin ardından İnegöl Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.

    Doktorların tüm müdahalesine rağmen Sami Tutal, kurtarılamadı. Olayla ilgili tahkikat devam ediyor.

  • Başkan Saraçoğlu: Halkımıza en sağlıklı içme suyunu ulaştırmak bizim ana görevimiz

    Kütahya Belediye Başkanı Kamil Saraçoğlu, içme su depolarını yerinde inceledi.

    Kundukviran Aksu ve Özbek bölgesinden gelen su ile dolan bin 200 tonluk Hisar içme su deposu, Maltepe Mahallesi’nde bulunan Özbek su deposu olarak bilinen 15 bin ve 5 bin tonluk şehrimizin ana içme su deposu ve Akkent Mahallesi’nde bulunan bin 500 tonluk içme su depolarını yerinde inceleyen Saraçoğlu, çalışmalar ile ilgili teknik ekipten bilgiler aldı.

    Halkın sağlıklı su içmeleri için çalışmalar yapıldığını belirten Belediye Başkanı Kamil Saraçoğlu, “Şehrimizin su ihtiyacının karşılandığı içme suyu depolarında temizlik ve bakım çalışmasını sık sık yapıyoruz. Hemşehrilerimize elimizden gelen en iyi hizmeti verme gayreti içerisindeyiz. Su depolarının güvenliği, vatandaşlarımıza sağlıklı içme suyunun ulaştırılması konusuna hassasiyetle yaklaşarak hemşehrilerimizin bize olan güvenlerini boşa çıkartmamak adına gece gündüz durmadan çalışıyoruz” ifadelerini kullandı. (EFE)

  • Organize Sanayi Bölgesi atık suyunu geri kazanıp, Aspir bitkisi yetiştiriyorlar

    Ege Üniversitesi bilim insanları, organize sanayi bölgesinde atık suları geri kazanarak bir enerji bitkisi olan aspir yetiştirdiler.

    Ege Üniversitesinden bilim insanları İTOB Organize Sanayi Bölgesinde (İTOB-OSB) atık suyunun geri kazanılması için SANTEZ, TÜBİTAK, BAP projeleri kapsamında araştırmalar yürütüyor. Projeler kapsamında kurulan pilot tesislerde, sanayide kullanılan suyun arıtılarak tarımsal sulamada ve peyzaj uygulamalarında kullanılması sağlandı. Çalışmalarda ayrıca geri kazanılan suyun proses suyu olarak OSB’lerde geri kullanılması yönünde yürütülen çalışmalardanda olumlu sonuçlar alındı.

    ITOB-OSB’de yürütülen projeler konusunda bilgi veren EÜ Kimya Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof.Dr.Nalan Kabay, “Çalışmalarımızda, atık suların yeniden kullanılabilmesi için; gerçekleştirdiğimiz pilot ölçek çalışmalarla ileri membran arıtma yöntemlerinin uygulanabilirliğini araştırıyoruz. Arıtılmış atık suların bir enerji bitkisi olan aspir yetiştiriciliğinde sulama suyu olarak kullanılması, İTOB-OSB’de yapılan tarla denemeleriyle incelendi. Günümüzde çevre dostu alternatif bir yakıt olan biyodizelin üretilebilmesi için, yağ içeriği yüksek yağ bitkilerinin yetiştirilmesine ihtiyaç duyuluyor. Projemizde, MBR yöntemiyle arıtılmış ve geri kazanılmış atık sular kullanılarak yetiştirilen aspir bitkisinden elde edilen yağın; gıda amaçlı yemeklik yağ ve biyodizel üretiminde kullanılabilirliğini araştırıyoruz. Şu ana kadar yaptığımız çalışmalarda önemli sonuçlar elde ettik. Arıtılmış atık suların ikincil değerlendirme çalışmalarından bir diğeri, peyzaj alanlarında ve sulamada işlevsel ve estetik amaçlı kullanımı. Bu amaçla; İTOB OSB Arıtma tesisi sahasında rekreasyon amaçlı peyzaj çalışmalarını da sürdürüyoruz” dedi. Geri kazanılan suyun proses suyu olarak da kullanılabileceğini vurgulayan Prof.Dr.Nalan Kabay, bu sayede OSB’lerde su tüketiminin minimize edilebileceğini, bunun da ülkemizde yakın bir gelecekte yaşanacak su kıtlığı problemine çözüm oluşturacağını belirtti.

    İTOB-OSB’yi ziyaret eden EÜ Rektörü Prof.Dr. Necdet Budak, İTOB Yönetim Kurulu Başkanı Onur Ramazan Acar, İTOB-OSB Bölge Müdürü Mutlu Kenanoğlu ve yönetim kurulu üyeleriyle bir araya geldi. Sanayi ve üniversite işbirliğinin değerlendirildiği ziyaret sonrasında Ege Üniversitesi tarafından İTOB bünyesinde sürdürülen “Membran Ayırma Yöntemleriyle Arıtılarak Geri Kazanılan Atıksuların Proses Suyu Üretiminde, Enerji Bitkisi Yetiştirilmesinde ve Peyzaj Amaçlı Yeniden Kullanılması” konusunda yürütülen TÜBİTAK projesinin pilot tesisine inceleme gezisi düzenlendi.

    Proje konusunda bilgi alan Rektör Prof. Dr. Budak, Ege Üniversitesi’nin Türkiye’nin öncelikleri doğrultusunda sanayi ile olan yakın işbirliğini sürdürmeye devam ettiğini söyledi.

    Rektör Prof. Dr. Budak şöyle konuştu: “Üniversite-sanayi işbirliği konusunda ülkemize pek çok örnek projeyi kazandırmanın gururunu yaşıyoruz. Ancak hızla değişen bir teknoloji ve dolayısıyla bir rekabet ortamı var. Geçmişteki işbirliklerimizin ve sanayiye olan katkılarımızı katma değeri yüksek ürünler olarak ekonomimize kazandırmamız gerekiyor. Bu anlamda işbirliklerimiz artarak devam edecek. Atık suların arıtılarak geri kazanılması konusunda ise İTOB bünyesinde akademisyenlerimiz pilot bir çalışma yürütüyorlar. Burada yürütülen projede disiplinler arası bir yaklaşım söz konusu. Bu projemizde Mühendislik Fakültesinden öğretim üyelerinin yanı sıra Ziraat Fakültesi, Fen Fakültesi, Su Ürünleri Fakültesi, Bergama Meslek Yüksekokulu, Bayındır Meslek Yüksekokulundan öğretim üyelerimiz görev alıyorlar. Akademisyenlerimiz burada yürütülen çalışma ile alternatif su kaynaklarını oluşturarak su kaynaklarımızın korunmasına, dolayısıyla ulusal ekonomimize ve sürdürülebilir kalkınmamıza katkıda bulunuyor. Bu değerli projeye imza atan akademisyenlerimizi kutluyorum. İTOB yönetimine de işbirliklerinden dolayı teşekkür ediyorum.”

  • Elma suyunu en çok Almanlar seviyor

    Almanya, Türkiye’den meyve suyu ihracatı yapılan 151 ülke arasında ilk sırada yer alıyor.

    Dünya genelinde en fazla tüketilen meyvelerden birisi olan elma sindirim sistemi problemleri başta olmak üzere pek çok sağlık sorununa karşı fayda sağlıyor. Meyvesi kadar suyu da bir sağlık deposu olan elma birçok aşamadan geçerek meyve suyu haline geliyor. Türkiye’nin ilk yerli sermayeli meyve suyu DİMES’in Tokat Fabrikasında elma suyu üretimi son teknoloji kullanılarak el değmeden yapılıyor. Meyve suyuna dünyada artan ilgi önemli bir potansiyel oluştururken, Türkiye’de sıkma ve yüzde 100 meyve suları ile nektar kategorisi toplamında kişi başına tüketim 9 litreyken bu tüketimin AB ortalaması ise 22 litre düzeyinde yer alıyor.

    Fabrika Müdürü Özgür Erceyes, tırlarla fabrikaya getirilen elmaların havuzlara boşaltıldıktan sonra suyla hareket ettirilerek parçalama ünitesine sevk edildiğini ifade ederek, “Elma parçalandıktan sonra presleme ünitesi için kapalı sistemde içeri basılır. Burada elma kabuğu ve çekirdeğinden ayrılarak şira dediğimizi içilebilir kısmı elde edilir. Şıra ilk olarak pastörize ünitesine gönderilir. Burada pastörize edilen ürün Aroma recovery ünitesine transfer edikten sonra bir işlemden daha geçirilerek durultma işlemi için paslanmaz çelik tanklara transfer edilir. Durultma işleminden sonra filtrasyonu tamamlar ve Evaporation işlemine geçilir. Evaporation düşük basınç altında düşük sıcaklıkta kaynatılarak ürünün suyunun uzaklaştırılması demektir. Burada yaklaşık olarak 1/5 oranında suyunu uçurur konsantre ederiz ve soğuk hava depolarımızda stoklarız. Konsantre üretimi tamamlandıktan sonra konsantremiz yüzde 100 meyve suyu üretimine hazır hale gelmiş olur” dedi.

    Elma suyunu en çok Almanlar tüketiyor

    Türkiye’de son yıllarda yüzde 100 meyve suyu tüketimi yüzde 30 oranında arttığını ifade eden Erceyes, “Bunun içinde de elma büyük bir pay almaktadır. Elma tek başına yüzde 100 meyve suyu olarak tüketilmekle beraber yüzde 100’ü tek başına meyve suyu yapılamayan şeftali, kaysı, vişne gibi ürünlerde de tatlandırıcı, şeker yerine elma suyu konsantresi kullanılarak yüzde 100 haline getirilmektedir. Yüzde 100 elma suyu tüketiminde Almanya, kişi başı meyve suyu tüketiminde hemen hemen yarısını elma suyu almaktadır. Buda dünya ortalamasında üst sıralarda. Almanya’da kişi başı meyve suyu tüketimi 39 litre, bunun yüzde 45’e yakını elma suyu. Türkiye’de kişi başına düşen meyve suyu tüketimi ise 12 litre civarında. Ama bu rakam Avrupa ülkelerinde 24 litreye kadar çıktı. Kanada’da meyve suyu tüketimi 59 litre, Amerika’da 35 litrenin üzerinde. Türkiye’de okul kantinlerinde yeni yönetmelikle birlikte şeker ve gazlı içecekler yerine yüzde 100 meyve suyu tüketimine yönlendirmiştir” diye konuştu.

    Dimes’in 111 ülkeye meyve suyu ihracat yaptığını ifade eden Erceyes, “Burada en büyük pazar payı İngiltere’ye aittir. Yıllık 300 milyon litrelik üretimimizin Türkiye için yüzde 4’ü elma suyudur. Şimdi yeni bir kategoriye geçtik sıkma elma suyu. Elmayı konsatnre etmeden sıkarak dolduruyoruz, bunda da büyük başarı elde ettik. Tüketiciden çok iyi dönüşler alıyoruz. Elma suyunun 100 ml 48 kcal var. Hem besleyici özelliği hemde düşük kaloriyi hesaba kattığınızda çok iyi bir seçim haline gelmektedir. Ayrıca mide rahatsızlıklarında çok olumlu sonuçlar alınmıştır” ifadelerine yer verdi.