Etiket: “Suyun

  • ’Suyun ötesinden bereket’ dolarları ele geçirildi

    Adıyaman’da FETÖ/PDY’ye ait eğitim kurumlarında yapılan aramalarda ‘Suyun Ötesinden Bereket’ yazılı zarf içinde şifreli dolarlar bulundu.

    15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Fethullahçı Terör Örgütü’ne yönelik operasyonlar sürüyor. Adıyaman’da FETÖ’ye ait eğitim kurumlarına el konulmasının ardından yapılan aramalarda şifreli dolarlar ele geçirildi. Örgüte ait İkbal Eğitim Kurumlarında yapılan aramada üzerinde ‘Suyun Ötesinden Bereket’ yazılı zarf içerisinden 4 adet 1 dolar çıktı. İş adamlarının üzerinden ise daha önceden 10 adet 1 dolar ele geçirilmişti.

    Dolarların şifreli olduğu ifade edildi. Ele geçirilen doların birnde seri numarası F ve G harfi başlıyor. Harflerin Fetullah Gülen isminin baş harflerini simgelediği belirtiliyor. Başka bir dolarda ise seri numaranın G harfi ile başlayıp C harfi ile bittiğini ve bunun ise (Gülen Cemaati) olduğu aktarıldı.

  • Suyun Patronunun Evinin Suyunu Kestiler

    Samsun Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) Genel Müdürü Kamil Demircioğlu, 130 liralık su faturasını yatırmadığı gerekçesiyle kendi evinin suyunun kesildiğini söyledi.

    SASKİ Genel Kurulu 2016 yılının 4. Birleşiminin 1. Oturumuna ait olağanüstü toplantı gündemi, Samsun Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonu’nda gerçekleşti. 2 maddeden oluşan toplantı gündemine SASKİ Genel Müdürü Demircioğlu’nun konuşması damga vurdu. Demircioğlu, kayıp-kaçak ve diğer işlemlerde tedbirlerin arttırıldığını belirterek, kendisinin de su faturasını ödemeyi unuttuğu için evinin suyunun kesildiğini ifade etti.

    Bağımsız Meclis Üyesi Erkan Akyüz’ün kayıp-kaçak bedeli üzeri sorusu sonrası söz alan SASKİ Genel Müdürü Demircioğlu, “Bizde faturaya kayıp-kaçak bedeli yansıtılması gibi bir şey söz konusu değil. Geçmiş yıllarda belirlenmiş su fiyatları rutin olarak arttırılarak devam etmektedir. Tahakkukun, tahsilatı karşılama oranı yüzde 81’dir. Ben burada bir şey söylesem hepinizi gülersiniz. 20 gün önce Cuma günü eve geldiğimde benim evimin suları kesikti. Daha doğrusu 9’undaki genel kuruldan 2 gün evvel su faturaları benim cebimdeydi ama ben genel kurula hazırlanırken faturaları ödemeyi unuttum. Bundan dolayı da evimin suları kesildi. Artık borçların üstüne çok yoğun bir şekilde gitmeye başladık. 3. fatura ödenmediği zaman suları kesiyoruz. Önümüzdeki dönemde 2 fatura yatırmayanın suyunu keseceğiz. Bundan sonraki günlerde kesme ekiplerimizi çok daha yoğun bir şekilde kesmeye yönlendiriyoruz. İcra takiplerimize devam ediyoruz” dedi.

    Erkan Akyüz’ün tekrar söz alarak, “Demek ki bürokratımız son 3 faturasını ödememiş ki suyu kesilmiş. Buradan da tahsilat oranının yüzde 81’lerde olmadığı çıkıyor” ifadelerini kullandı.

    Akyüz’ün konuşması sonrası tekrar açıklamalarda bulunan Demircioğlu, “17 yıl önce bizim kayıp-kaçak oranımız yüzde 71’di. Ayda 5 milyon ton su verdiğimiz yıllarda 1,5 milyon su tahakkuku yapılıyordu. Bizim için kayıp-kaçak, tahsilatla değil, tahakkukla ölçülür. Aradan geçen yıllarda 3 bin km’nin üstünde içme suyu şebekesi ana üretim hattı değiştirildi. Depolara otomasyon sistemi kuruldu. Depolardaki kayıp-kaçaklar önlendi ve şu anda yüzde 35-37 arasında kayıp-kaçağımız var. Bunun Türkiye ortalaması yüzde 65’tir. AB’de ise bu rakam yüzde 25’tir. Herkes benim gibi 3 faturasını cebinde taşıyıp da ödemeyi unutup da suyu kesilmiyor. Faturasını otomatik ödemeye vermiş, düzenli ödeyen, hiçbir zaman gecikme zammı dahil ödemeyen 500 bin abonemiz var. Siz herkesin 3 faturayla ödediğini düşünürseniz o yanlış olur. Benim gibi cebinde gezdirenler, unutanlar ve ekonomik zorluğu olanlar, faturalarını ödeyemiyor olabilirler” diye konuştu.

    Daha sonra ise muhabire yaptığı açıklamada kendisinin neden otomatik ödeme talimatı vermediğine de açıklık getiren Demircioğlu, “Benim kardeşlerimin faturaları da benim üzerimde. Zamanında abonelerini ben almışım. Elektrikte de aynı şeyler var. Dolayısıyla hesaplar karışmasın diye devamlı kendim ödüyorum ama o sırada 2-3 tane faturayı atlamışım. 3 faturanın toplam tutarı ise 130 lira civarındaydı” açıklamalarında bulundu.

    Konuşmaların arından ise Vezirköprü ilçesi kanalizasyon ve yağmursuyu inşaatı için istenen kredi talebi ile SASKİ’nin ihaleleri için istenen 93 milyon 225 bin 644 liralık kredi talebi teklifi genel kurul üyeleri tarafından oybirliği ile kabul edildi.

  • EXPO 2016’da Suyun Dansı Büyüleyecek

    EXPO 2016 Antalya Sergi Alanı içinde 80 dönümlük bir alana yapılan EXPO Gölü’ne, Türkiye’nin en büyük su, ses ve ışık sistemi yapıldı. Göl içerisinde 30 metrelik bir alana yayılan fıskiyeler, 80 metre yüksekliğe kadar su pompalıyor. Benzerlerinin Las Vegas, Dubai, Çin ve Malezya’da olduğunu söyleyen Proje Müdürü Haluk Kaplan su perdesinde geometrik şekillerin yanı sıra gerektiğinde 90 dakikalık bir maç yayınının dahi izlenebileceğini vurguladı.

    Türkiye’nin ilk EXPO’su 23 Nisan’da kapılarını açmaya hazırlanırken, EXPO’larda olmazsa olmazlardan biri olan EXPO Gölü’nde sular dans edecek. Antalya’nın Aksu ilçesindeki EXPO 2016 Antalya Sergi Alanı içinde yapılan 80 dönümlük göle Türkiye’nin en büyük su, ışık ve ses sistemi projesi uygulandı.

    80 METREYE KADAR YÜKSELİYOR

    Göl içerisine yapılan dev fıskiyeler 3 aylık bir çalışma ile göl içine yerleştirildi. Onlarca fıskiyenin yer aldığı projenin ilk testi havanın kararmasından sonra yapıldı. Her biri 4 dakika olan, aralarında pop star Tarkan, klasik müzik ve Mehter Marşı’nın da yer aldığı 6 ayrı şarkının çaldığı testte, ana fıskiyede 80 metre yüksekliğe kadar ulaşıldı.

    Türkiye’nin en büyük müzikli, danslı fıskiye sistemini yaptıklarını söyleyen proje müdürü Haluk Kaplan, EXPO 2016 Antalya’da projeyi yapmaktan büyük bir kıvanç duyduklarını vurguladı. Sistemin uzunluğunun 30 metre olduğunu söyleyen Kaplan, “Çoğunlukla selenoid valfler, motor sürücüler, bilgisayar programları, spot lighltlar, lazer programları, lazer gösterileri ve projeksiyon gösterileri olan Türkiye’nin en büyük sistemini yapmış bulunmaktayız” dedi.

    MÜZİKLİ KAREOGRAFİ

    Müzikle koreografi yapılarak güzel su, ses ve ışık oyunları olacağını ifade eden Proje Müdürü Kaplan, “Merkez fıskiye 80 metre yükseklik yapmakta. Diğer nozullarda Farklı gruplar halinde 10, 20, 30, 40, 50 civarında diğer yükseklikler var. Müzikle kareografi yapılarak çok güzel su, ses, ışık oyunları yapmaktayız. Gece görüntüleri bilhassa çok atraktif olmakta ama gündüzleri de görsel bir su güzelliği sağlıyor. Lazerli su perdesi 60 metre eninde ve 10 metre yüksekliğinde. Geometrik şekil ve oyunların yanı sıra projeksiyonlu her türlü video da gösterilebilecek. Hatta canlı yayın ve maç yayınları bu su perdesinden yayınlanabilir. Bu şekilde çok fonksiyonel bir sistem yapmış bulunmaktayız” diye konuştu.

    3D’Lİ ROBOT NOZULLAR KULLANILDI

    Proje Müdürü Kaplan, benzer sistemlerin LasVegas, Dubai, Çin ve Malezya’da olduğuna işaret ederken, “Burada 3D dediğimiz üç yönlü hareket edebilen robot nozulları ilk defa Türkiye’de biz kullandık. Robot nozullarla üç yönlü hareket ettirerek tamamen görsel güzelliği artırmış bulunmaktayız” dedi.

    23 Nisan’da kapılarını 6 aylığına açacak olan EXPO 2016 Antalya Sergi Alanına gelen ziyaretçiler, su danslarını, Şakayık Tepesi ve EXPO Kulesi önündeki meydandan çok daha net bir şekilde izleyebilecek.

  • Bakan Eroğluna “Suyun Sinan”I Unvanı

    Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Türk mühendis ve mimarlara seslenerek, “Yabancı bir ülkeden alınan projenin, planın aynen uygulanması fevkalade yanlıştır. Biz kibrit kutusu kadar evler yapamayız. Yani onu fonksiyonel olarak, görünüş olarak estetik olarak çok isabetli olması gerekir, uygun olması gerekir diye düşünüyorum” dedi.

    Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği tarafından, asrın projesini gerçekleştirerek Kıbrıs’a su götüren Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu’na ‘Suyun Sinanı’ unvanı verildi. Tarihi Afyon Konağı’nda gerçekleştirilen etkinliğe Bakan Eroğlu’nun yanı sıra İl Genel Meclis Başkanı (İGM) Salih Sel, AK Parti İl Başkanı İbrahim Yurdunuseven, sivil toplum örgütleri temsilcileri ve çok sayıda daire müdürü katıldı. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Bakan Eroğlu, Türk mühendis ve mimarlarının dünyada çok büyük işler başardıklarını ifade ederek, bu başarının ilerleyen dönemlerde daha da artacağına inandığını söyledi. Mimar ve mühendislere Türk kültürel yapısına uygun mimarı yapılara yapmaları gerektiği konusunda da çağrıda bulunarak, “Bizim kendi kültürümüzün yansımasının mimaride de gözükmesi gerekir. Biz kibrit kutusu kadar evler yapamayız. Yani onu fonksiyonel olarak, görünüş olarak estetik olarak çok isabetli olması gerekir, uygun olması gerekir diye düşünüyorum. Yani yabancı bir ülkeden alınan projenin, planın aynen uygulanması fevkalade yanlıştır. Kendimize has, kendimizin yaşayışına uygun fonksiyonel ve mimari projeler yapmak estetiğe ve zarafete riayet etmek boynumuzun borcudur. Afyon’da çok basit bir dere ıslahı da yapılabilirdi, ama Kokarçay’ı, Akarçay haline getirirken dedik çok mükemmel olsun. Belediye başkanımız ile mutakıp kaldık. Ama görüyorsunuz havayı değiştirdi. Bir dere bir şehrin bölgesinin hayatını nasıl değiştirebileceğini en güzel misal Akarçay’dır. Şehir içinde nehirler, dereler, bir gerdanlık olsun” diye konuştu.

    “ALLAH’A ŞÜKÜR ARTIK GENÇLER DİYOR Kİ HER ŞEYİ YAPARIZ.”

    Geçmişte eksikliklerden dolayı Türkiye’nin plan ve proje adı altında soyulduğunu dile getiren Bakan Eroğlu şunları söyledi:

    “Orman ve Su İşleri Bakanlığı zamanla yarışıyor. Yani biz iki şeyi yıkmak istedik Türkiye’de. Bir, biz eğer istersek dünyanın en iyi projelerini yaparız. Ben Hollanda’da doktora çalışmasını yapıp Türkiye’ye döndükten sonra İller Bankası bütün projeleri yabancı firmalara yaptırıyormuş. Hatta bir iptidai arıtma tesisinin projesine 10 milyon dolar harcamışlar. Nerede bunun raporum diyorum? ‘Efendim meslek sırrıymış veremiyorlarmış.’ Ne meslek sırrı böyle bir şey olmaz dedik. Bir tane örnek proje teknik üniversite biz yapalım dedim. Neticede çok ileri bir sistemi yapınca gördüler, şimdi 10 milyon dolara projesini yaptırdıkları şeyin 7 milyon dolara inşaatı yapılıyor Türkiye’de. Kim yapıyor? Yerli mühendis, yerli müteahhit ve öz kaynakla yapılıyor fark bu işte. Dolayısı ile geçmişte Türkiye soyuluyordu. Bir kere şunu başardık, Türkiye’de her şeyi bizim mühendisimiz, bizim insanımız her şeyi yapar, başaracak güçtedir hatta diğer ülkelerden daha iyisini yapar. Allah’a şükür bizim hükümetimizde bu yerleşti mi? Yerleşti. Biz yaparız, biz büyük bir milletiz, biz istersek gemileri karadan yürütürüz biz buyuz. Bunu yıktık Allah’a şükür, artık gençler diyor ki her şeyi yaparız. Göktürk uydusunu da göndeririz, kendi Atak helikopterimizi de yaparız. Dünyanın sayılı harp gemilerini denize indiririz. Yani gerekirse kıtalar arasında suyu bile iletiriz, hatta dünyada örneği olmayacak şekilde suyu, boruları deniz altında askıda bile götürürüz. İkincisi şunu başardık, eski Türkiye’de zaman merhumu diye bir şey yoktu. Temel atılır fakat yıllarca bitmezdi. Ne zaman biteceği belli olmazdı. Allah’a şükür hükümetimizle birlikte o da yıkıldı. Artık temel atarken açılış tarih ve saati de veriyoruz.”

    Konuşmaların ardından Bakan Eroğlu’na Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği Başkanı Akif Özkaldı tarafından ‘Suyun Sinan’ı plaketi verildi.