Etiket: sürmeyin

  • Uçuğa el sürmeyin

    Vücudun her bölgesinde oluşabilen ama çoğunlukla dudakların dış yüzeyinde ve burun kenarında ortaya çıkan halk arasında uçuk olarak bilinen lezyonların “herpes simpleks” bir cilt sorunu olduğunu ifade eden Dermatoloji Uzmanı Dr.Ata Nejat Ertek, ” Uçuğa el sürmeyin” dedi.

    Dermatec Polikliniği Dermatoloji Uzmanı Dr.Ata Nejat Ertek, virüs nedeniyle oluşan uçuğun, küçük kızarık kabarcıklar olarak meydana geldiğini kaydeerek, “Dudak uçuğu çıkmadan önce ağız çevresinde yada dudakta batma, yanma gibi şikayetler meydana gelir.Diğer şikayetler de 24 saat içinde kendini göstermeye başlar. Kaşınma, sızlanma veya yanma hissi gibi. Uçuk virüsü, vücuda girip bir kere iltihap oluşturduktan sonra o bölgede var olan sinir düğümüne girer ve yerleşir.Özellikle vücudun zayıf olduğu anları yakalayarak o zaman çoğalarak yeniden varolur. Uçuk virüsü, depresyon, stres, kabus görme gibi durumlarda ortaya çıkar. Bağışıklık sistemi zayıfladığında,kadınların adet dönemlerinde,deri bütünlüğü bozulduğunda(dudak çevresine çarpma, vurma, ısırma gibi), uyku bozukluklarında (aşırı uykusuzluk gibi..),yorgunluk olduğunda, çok fazla güneş ışığına ve zarar verici UV ışınlara maruz kalındığında, vücutta bir enfeksiyon oluştuğunda uçuk virüsü aktifleşebilir.Ayrıca anemi hastalıklarında bu cilt sorunu oldukça sık görülür.” diye konuştu.

    Uçuk virüsünün bulaşıcı olduğunu belirten Dermatoloji Uzmanı Dr.Ata Nejat Ertek, şöyle konuştu:

    “Bu nedenle uçuğu olan kişiler kişisel eşyalarını (bardak, çatal, yastık, kaşık, havlu gibi) başka kişilerle paylaşmamalıdırlar. Öpüşmekten ve uçuk olan bölgeye dokunmaktan da (uçuğu ellemek, kabuğu ile oynamak gibi) uzak durmalılardır. Uçuğu olan ve makyaj uygulayan bayanlar makyaj yaparken yada makyajlarını çıkarırken çok dikkatli olmalılar, kesinlikle uçuğa el sürmemeliler. Uçuk tedavisinde bu virüsün tekrar etmesine sebep olan durum oldukça önemlidir. Bu sebeple tedavisi için mutlaka bir dermatoloji uzmanına görünülmelidir.”

  • Yanık yaraya diş macunu sürmeyin

    Edirne Sultan 1. Murat Devlet Hastanesi Çocuk Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Rauf Tuğrul Aksoy, yanıklarda halk arasında yanlış bilinen diş macunu, patates püresi, soğan püresi gibi şeylerin yaranının üzerine uygulanmasının yanlış olduğunu söyledi.

    Yanıklarda aksine çeşme suyunun altına tutulması gerektiğini vurgulayan Op. Dr. Aksoy, “Soğutulma yapıldıktan sonra temiz bir soğuk bir kompleks ile ıslatılmış bir havlu olabilir, streç film ile sarılabilir, bunlar yapıldıktan sonra hastaneye hastanın intikali sağlanması gerekmektedir” dedi.

    Aksoy, “Sıcak su yaralanmalarının özellikle çocuklarda görülen sık yaralanma şekli olduğuna dikkat çeken Op.Dr. Aksoy, “Genellikle kaza ve ihmaller sonucunda oluşmaktadır. Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte de değişik nedenlerle bu yanıklar oluşabilmektedir. Yanıklar oluştuktan sonra tabi ki bizim için en önemli şey acil müdahaledir. Özellikle yanık oluştuktan sonra 15 ile 30 dakika bizim için çok değerlidir. Yanık oluştuktan sonra yapmamız gereken ilk şey yanığa sebep olan etkenin hemen vücuttan uzaklaştırılması ve o bölgenin soğutulmasıdır. Bunun için sıcak su yanıklarında temas ettikten sonra hemen vücudumuzdaki giysilerin çıkarılması, yüzük bilezik gibi şeylerin daha sonra oluşacak ödemden dolayı zarar vermesini önlemek amacıyla çıkarılması gerekir. Daha sonra 15-30 dakika arasında muhakkak bir çeşme suyu altında o bölgenin soğutulması gerekmektedir. Soğutulma yapıldıktan sonra bizim gözlediğimiz bazı hatalar oluyor bunlardan özellikle bahsetmek istiyorum. Halk arasında diş macunu, patates püresi, soğan püresi gibi şeylerin yaranının üzerine uygulanması söz konusu oluyor, biz bunları istemiyoruz. Soğutulma yapıldıktan sonra temiz bir soğuk bir kompleks ile ıslatılmış bir havlu olabilir, streç film ile sarılabilir, bunlar yapıldıktan sonra hastaneye hastanın intikali sağlanması gerekmektedir. Hasta hastanemize geldikten sonra ilk müdahalemiz sonrasında yanık derinliklerine karar veriyoruz, yanık derinlikleri de yüzeysel derece yanıklar birinci derece oluyor, bunlar güneş yanıkları örnek verilebilir. İkinci derece yanıklarsa genellikle haşlanma suyu dediğimiz yanıklardır. Bunlar da kendi açısından yüzeyel ve derin olmak üzere ikiye ayrılıyor. Birinci derece yanıklar 5 ila 7 gün arasında kendiliğinden iyileşebilir, topikal ajanlar kullanılabilir. İkinci derece yanıklar ise eğer çocuk 10 yaşından küçük ise yüzde 10’un üzerinde ise mutlaka hastaneye yatma endikasyonu vardır. 10 ila 50 yaş arasındaysa yüzde 50’nin üzerindeki yanıklarda mutlaka hastanede tedavi olmasının endikasyonu vardır. 50 yaşın üzerinde yüzde 10’un üzerinde yanıklarda ikinci ve üçüncü derece yanıklarda mutlaka hastanede yatması gerekmektedir. Bunun dışında uyguladığımız yöntemler arasında ikinci ve üçüncü derece yanıklarda tabi ki topikal ajanlar, grefleme dediğimiz yöntemler olarak yapılması gereken işlemlerdir” diye konuştu.

  • Yanığa ’diş macunu ya da yoğurt’ sürmeyin uyarısı

    Dermatoloji Uzmanı Dr. Engin Kocabaş, yaz aylarında sık görülen yanık olayları hakkında önemli uyarılarda bulundu. Yanık anında yoğurt, diş macunu sürülmemesi gerektiğini belirten Dr. Kocabaş, “Yanık hastaları mutlaka doktora gitmeli. Hastalar için yapılacak ilk müdahalede yanık bölgeye soğuk su tutmaktır” dedi.

    Özel ENTO Kulak Burun Boğaz Cerrahi Tıp Merkezi doktorlarından Dermatoloji Uzmanı Dr. Engin Kocabaş, yaz aylarında sık görülen yanık vakaları hakkında önemli açıklamalar yaptı. Yanık oluştuğunda hastaların mutlaka en yakın hastaneye götürülmesi gerektiğini belirten Dr. Kocabaş, “Aileler bazen yanık oluşan çocuklarda yanlış uygulamalara gidiyor. Yanık bölgesine diş macunu veya yoğurt sürüyorlar. Bu şekilde bir müdahale yapılmasını önermiyoruz. Çünkü bu ürünler reaksiyona ve enfeksiyona yol açabilir. Hasta yakınlarının yapacağı en iyi müdahale yanık bölgeye soğuk su tutmak olacaktır. Yanık bölgeyi suyun altından çektikten sonra hala ağrı varsa biraz daha su tutmaları gerekir. Daha sonra en yakın hastaneye gitmelerini öneriyoruz” dedi.

    “Yanıklar çok iyi takip edilmeli”

    Özellikle el ve ayaklarda ikinci ve üçüncü derece yanıkların çok iyi takip edilmesi gerektiğinin ifade eden Dr. Kocabaş, “Çünkü ilerleyen dönemlerde parmaklarda yapışıklık, açılıp kapama gibi bozukluklar yapabilir. Yine eklem bölgeleri, diz, dirsek, koltuk altı gibi bölgelerde oluşan yanıklar kol ve ayakların tam olarak açılamamasına yol açabilir. Genital bölge, yüz bölgesi gibi bölgelerde yanık oluşması ilerleyen dönemlerde bazı fonksiyonlarda sorunlara yol açabilir” dedi.

    Yanık hastası olan çocukların mutlaka bir hekime gösterilmesini önerdiğini anlatan Dr. Kocabaş, “Bir doktorun mutlaka yanığın derecesini, oluşabilecek fonksiyon bozukluklarını değerlendirmesi gerekiyor” diye konuştu.