Etiket: Şule

  • Yeni doğan ikizlerine isim veremeden ölen Şule öğretmen son yolculuğuna uğurlandı

    Antalya’nın Kaş ilçesinde görev yapan ve dünyaya getirdiği ikiz bebeklerine isim koyamadan hayatını kaybeden sınıf öğretmeni Şule Siray Arıkan İleri (36), baba ocağı Muğla’nın Fethiye ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı.

    Kaş’a bağlı Palamut Mahallesi İlkokulu’nda 13 yıldır öğretmenlik yapan Şule Siray Arıkan İleri, 29 Ekim’de biri kız biri erkek ikiz bebeklerini dünyaya getirmek üzere Fethiye’deki özel bir hastaneye başvurdu. ‘Nil Deniz’ adında 3,5 yaşında bir kız çocuğu daha bulunan Şule öğretmen, bebeklerini emzirdikten ve doktor tavsiyesi üzerine bir süre yürütüldükten sonra nefes almakta güçlük çekmeye başlayınca, aynı gece fenalaşarak yoğun bakıma alındı. Yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayan Şule Siray Arıkan İleri’nin cenazesi, ölüm nedeninin belirlenmesi için Muğla Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.

    Bugün sabah saatlerinde adli tıptan alınan 3 çocuk annesi Şule Siray Arıkan İleri’nin cenazesi, memleketi Fethiye’ye getirildi. Yeni doğan bebeklerine henüz isim bile koyamadan ölen Şule öğretmen, Yenicami’de kılınan cenaze namazının ardından Taşyaka Asri Mezarlığı’nda toprağa verildi. Cenaze törenine Kaş ve Fethiye protokolünün yanı sıra mesai arkadaşları da katıldı.

    Şule öğretmenin Kaş’a bağlı Çavdır Mahallesi Ortaokulu’nda matematik öğretmeni olan eşi Mevlüt Başer İleri, cenaze töreni boyunca metanetini korumaya çalıştı. İleri, “Ufak tefek şikayetleri vardı ama doğumdan sonra her şey normaldi. Doğumdan 4-5 saat sonra kendisini biraz yürüttük. Daha sonra yatağına yatırdık. Bir süre sonra ‘nefes alamıyorum’ diyerek yardım istedi. Hemen yoğun bakıma aldılar. Doktorlar kalbin sadece yüzde 20’sinin çalıştığını söyledi. Söyleyecek bir şey yok, çok üzgünüm” diye konuştu.

  • Şule Kükrer’den Barışa Yelken Sergisi

    Dört kadın yelkencinin “Doğu Akdeniz-Kıbrıs Barış Seyri”ndeki fotoğraflarından oluşan “Barışa Yelken” adlı fotoğraf sergisi, Trafo Bodrum Hakan Aykan Kültür ve Sanat Merkezi’nde ziyarete açıldı. Sergiden elde edilecek gelirlerin Bodrum Sağlık Vakfı’na bağışlanacağı belirtildi.

    Bodrum Belediyesi’nin de destek verdiği “Barışa Yelken” fotoğraf sergisinin açılışına Bodrum Belediyesi Kültür ve Sanat Koordinatörü Mehmet Kocair, “Deniz Tutkusu Seyirde” ekibi ile yakın dostları, aileleri ve sanatseverler katıldı.

    Neşe Hasipek, Ceyda Güleçyüz, Şule Kükrer ve Ferda Volkan’dan oluşan “Deniz Tutkusu Seyirde” ekibi, dünyaya barış mesajı vermek için 19 Mayıs’ta Bodrum’dan “Doğu Akdeniz – Kıbrıs Barış Seyri” için “Tutkum” adlı 13 metrelik yelkenli tekneleriyle yola çıkmış, yaklaşık bin 400 millik yolculuklarını 1 Temmuz’da Bodrum Marina’da tamamlamıştı. 44 günü bulan seyir boyunca ekip üyelerinden şehir plancısı Şule Kükrer tarafından çekilen fotoğraflar, Barışa Yelken adlı sergi ile Trafo Bodrum’da sanatseverlerin beğenisine sunuldu.

    Ekip olarak paylaştıkları güzel anıların ve hatta zaman zaman yaşadıkları zorlukların da fotoğraflarla anlatıldığı sergide yaklaşık olarak 45 fotoğraf yer alıyor. Sergi hakkında bilgi veren Şule Kükrer, sergideki fotoğrafların, seyrin görsel belleğini oluşturduğunu ifade ederek, denizciliğin kendine has bir yaşam tarzına bir ritüele sahip olduğuna vurgu yapıyor.

  • AK Parti Aliağa Kadın Kolları Başkanı Şule Akman Yıldırım

    AK Parti Aliağa İlçe Kadın Kolları Başkanlığına Şule Akman Yıldırım atandı.Genel Merkez AK Parti Kadın Kolları Başkanlığı tarafından ataması yapılan Yıldırım, göreve başladı.

    Yıldırım, yaptığı açıklamada herkesi kucaklayacaklarını vurguladı.Türkiye’nin önemli bir dönüm noktasında olduğuna dikkati çeken Yıldırım, 24 Haziran cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin son derece önemli olduğuna işaret etti.Yıldırım, “Takım ruhuyla sahaya çıkarak gönülleri kazanmaya, AK Partiyi daha da güçlendirmeye çalışacağız. Bunun için de Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın dediği gibi ’çalmadık kapı, sıkılmadık el bırakmayacağız.’ Cumhurbaşkanımızın çizdiği yolda tüm teşkilat mensuplarımızla ilerleyeceğiz” diye konuştu.

    “Kadınlar siyasette itibar görmeye başladı”

    AK Parti ile birlikte kadınların siyasette itibar görmeye başladığını ifade eden Yıldırım, şöyle konuştu:

    “AK Parti ile birlikte geniş bir tabana yayılan siyaset geniş halk kitleleri tarafından benimsendi. Siyasetin itibarı AK Parti ile birlikte yükseldi. Büyüyen Türkiye’nin önündeki hedeflerin yakalanması için kadınlara önemli görevler düştüğünün farkındayız. Ne mutlu bize ki siyasette kadına hak ettiği değeri veren ’siyasette kadınlara daha fazla yer verilmeli’ talimatını ileten ’Kadın Kolları önemli bir gücümüz’ diyen bir genel başkana sahibiz.

    Bu aşamadan sonra Kadın Kolları yönetimimizi oluşturmak için kolları sıvadık. En kısa zamanda yönetimimizi oluşturup sahaya inerek Partimizin yaptığı ve yapacağı hizmetleri en iyi şekilde vatandaşlarımıza anlatmaya çalışacağız. Kuracağımız ekibimle birlikte gece gündüz demeden bize verilen bu görevi en iyi şekilde yapacağız. Bütün müslüman ülkelerin umudu olduğu kadar dünyanın her köşesinde nerede bir mazlum varsa onların da umudu olan Cumhurbaşkanımızın izinde 2023 ve 2071 hedeflerini gerçekleştirmek için var gücümüzle çalışacağız.”

    “Devraldığımız bayrağı daha yukarılara taşıyacağız”

    Kadınların tarih boyunca sorumluluk almaktan geri durmadığını, İstiklal Savaşında olduğu gibi FETÖ’nün hain darbe girişimi sırasında da hep ön saflarda yer aldığını hatırlatan Yıldırım, “2001 yılında kurucu Aliağa İlçe Gençlik Kolları Siyasi Hukuktan Sorumlu İlçe Başkan Yardımcısı olarak ilk kez AK Parti’de başladığım siyaset hayatımda partimizin Aliağa İlçe Başkanlığı ana kademe yönetim kurulu üyeliği ve İlçe Genel Sekreterliği görevleri ile her kademesinde teşkilatımızın emrinde oldum. Kurulduğu günden bu güne bize Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde bu kutlu davaya gönül vermiş milyonlarla bir ve beraber olmayı nasip eden Allah’a hamd ediyorum. Bu şerefli görevi layıkıyla yaparak devraldığımız bayrağı daha yukarılara taşımak için yorulmak nedir bilmeden var gücümüzle çalışacağız” şeklinde konuştu.

    Evli olan Şule Akman Yıldırım, Eskişehir Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunu.

  • Ünlü fotoğrafçı Şule Erdem’den Kadınlar Günü için özel sergi

    Fotoğraf sanatçısı Şule Erdem, Türk asıllı Alman dansçı Ninel Çam’in ’kadına şiddet’ temalı çalışmasından ilham alarak çektiği fotoğraflar, 6-12 Mart tarihleri arasında sergilenecek.

    Fotoğraf sanatçısı Şule Erdem, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü çerçevesinde kadına şiddet’ temalı ’Zarf’ isimli fotoğraf sergisi açacak. Ünlü sanatçının Türk asıllı Alman dansçı Ninel Çam’ın çalışmalarından etkilenerek hazırladığı çalışmaları 6-12 Mart tarihleri arasında Eataly’de sergilenecek. Sergiden elde edilecek gelir başta meme kanseri olmak üzere meme hastalıkları üzerine hem sağlıklı insanları hem de sağlık çalışanlarını bilgilendirmek ve bilinçlendirmek amacıyla kurulan Pembe Kurdele Derneği’ne bağışlanacağı bildirildi.

    Fotoğraf sanatçısı Erdem, Ninel Çam’in gerçekleştirdiği ’kadına şiddet’ temalı çalışmanın kendisini çok etkilediğini ifade ederek şunları söyledi: “Bir kadının içinde bulunduğu tüm sancıların, sanatçının ’Envelope’ (Zarf) adını verdiği örtü içindeki devinimlerinin ortaya çıkardığı estetik nüansları muhteşemdi. Bu gösteriyi, sahneden alıp fotoğrafa taşıyarak belgelediğim tarih aynı zamanda kemoterapi aldığım tarihlerdir. Ninel’in gösterisinde, bu süreçte yaşadığım sancılar ve mücadelenin bu performans ile vücut bulmuş halini gördüm. Fotoğrafta konu başlığım ’Kadına dair her şey’ olduğu için, sahnede izlediğim performans, bana hem kadınların bu ülkede ve dünyada ayakta kalabilmek uğruna yaşadığı sancılı süreçleri, hem de hastalığım ile mücadelemi hissettirdi. Bu duygular içerisinde, beyaza boyama tekniği ile çalışmayı uygun gördüğüm fotoğraflarım ortaya çıktı. Beyaz; çünkü biz kadınlar bünyemizde bütün renkleri barındırır ve hayata yansıtırız. Beyaz renk, görülebilir dalga boylarındaki tüm renkleri kapsayan renktir. Fotoğraflar bu yüzden beyazdır” dedi.

  • Doç. Dr. Şule Ergün: “Nükleer’den ekonomiye 10 milyar dolarlık doping”

    Hacettepe Üniversitesi Nükleer Enerji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Uluslararası Nükleer Santraller Zirve Başkanı Doç. Dr. Şule Ergün, yaklaşık 500 bin ayrı parçadan oluşan nükleer santral projelerinde Türk firmalarının özellikle vana, pompa ve kablo alanında şanslarının yüksek olduğunu söyledi.

    Nükleer enerji yatırımları Türk firmaları için yeni bir kalkınma ekonomisi doğuracak. Akkuyu ve kurulması planlanan Sinop nükleer santral projeleri, yerlileştirme çalışmaları kapsamında Türk firmalarına iş vermeye hazırlanıyor. İnşaat, imalat, elektrik-elektronik ve makine sanayi altında faaliyet gösteren pek çok sektör için 10-12 milyar dolarlık iş fırsatı oluşturması beklenen nükleer santral projeleri yeni istihdam alanlarını da geliştirecek.

    Nükleer enerjinin Türk firmalarına sunacağı fırsatlar, Nükleer Mühendisler Derneği’nin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Nükleer Sanayi Derneği’nin desteğiyle düzenlediği, 8-9 Mart 2017 tarihlerinde gerçekleşecek 4’üncü Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi’nde masaya yatırılacak. Nükleer santral endüstrisinde Türk firmalarına tedarikçinin tedarikçisi olmak için önemli görevler düştüğünü belirten Hacettepe Üniversitesi Nükleer Enerji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Zirve Başkanı Doç. Dr. Şule Ergün, tasarıma bağlı değişiklik gösterse de yeni nesil bir santralde gerekli olan ekipmanın yaklaşık olarak 3 bin vana, 250 pompa, 70 kilometre borulama hattı, 483 kilometre elektrik kablo ve 90 bin elektrik ekipmanı olarak sıralanabileceğini ifade etti.

    Tüm bu ekipmanın nükleer seviye parçalar olmadığını ancak, önemli bir kısmının nükleer kalite gerektirdiğini belirten Ergün, bu malzemelerin yerli üreticilerden temin edilebileceğini, özellikle vana, pompa, kablo, çelik boru, basınçlı kaplar ve bağlantı elemanları alanında önemli fırsatlar olduğunu ancak, bu ekipmandan yüksek teknoloji ile üretim gerektirenleri üretecek firmaların mutlaka performans testlerini geçerek sertifikasyonlarını tamamlaması gerektiğini açıkladı.

    “Uzay ve savunma sektörlerini de besleyecek”

    Doç. Dr. Şule Ergün, “Nükleer endüstrisi için yatırım yapan Türk firmaları sadece yurt içinde değil, yurt dışında da inşaatı gerçekleştirilecek nükleer santral projelerinde yer alabilir. Türkiye’deki iki nükleer santral projesinden yaklaşık 10-12 milyar dolarlık payı Türk firmalarının almasını bekliyoruz. Bu da firmalarımızın uluslararası güvenlik standartları ve kalite yönetim sistemleri ile çalışma vizyonu kazanmalarını sağlayarak Türk firmalarının ürünlerinin yurt dışındaki projelerde de tercih edilmesinin önünü açacak. Ayrıca nükleer santrallere yönelik geliştirilecek kapasite enerji, uzay, savunma, otomotiv, denizcilik, havacılık gibi katma değeri yüksek sanayi kollarında da ülkemizi ileriye taşıyacaktır” diye konuştu.

    Nükleer sanayinin dev global temsilcileriyle yerli üreticileri buluşturacak 4’üncü Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi, 8-9 Mart 2017 tarihlerinde İstanbul’da düzenlenecek. Zirvede Türk nükleer endüstrisinin gelişmesi için 200’ün üzerinde ticari eşleştirme görüşmesi gerçekleştirilmesi planlanıyor.