Etiket: Start

  • Diyarbakır’ın takımları start veriyor

    Diyarbakır’ın profesyonel futbol liglerinde mücadele eden takımları devre arası hazırlıklarına başlıyor.

    Amed Sportif Faaliyetler ile Diyarbekirspor’da devre arası hazırlıkları start alıyor. Sezona şampiyonluk parolasıyla başlayan ancak kötü sonuçlar nedeniyle ligin ilk yarısını 25 puanla 6’ncı sırada tamamlayan Diyarbekirspor, ikinci yarı hazırlıklarına bugün start verecek. Ligin ilk yarısının ardından futbolcularına izin veren Amed Sportif Faaliyetler ile ve Diyarbekirspor’da gözler ikinci yarıya çevrildi. İki takım da önce Diyarbakır’da ön çalışma yapacak ve daha sonra kamp için Antalya’ya gidecek. İki takım da önce Diyarbakır’da top başı yapacak, daha sonra iki haftalık kamp için Antalya’nın yolunu tutacak.

    Amed Sportif Faaliyetler, ikinci yarı hazırlıklarına pazartesi kendi tesislerinde başlayacak ve bir haftalık çalışmadan sonra Antalya’ya gidecek.

    Bugün ikinci yarı hazırlıklarına Diyarbakır’da başlayacak olan Diyarbekirspor’da bir haftalık çalışmadan sonra yılbaşının ardından Antalya’ya giderek burada iki haftalık kamp yapacak. Her iki takım da Antalya kampı sırasında hem özel maçlar yapacak, hem de transfer çalışmalarını gerçekleştirecek.

  • Bez çanta uygulaması semt pazarında start aldı

    Antalya’nın Kaş ilçesinde kurulan pazarda naylon poşet yerine bez torba dağıtımı gerçekleştirildi.

    Kaş Belediyesi, doğa kirliliğine neden olan plastik torbaların kullanımını azaltmak amacıyla pazarda esnaflar ile alışveriş yapan vatandaşlara bez çanta dağıttı. Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Ali Evren, 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren poşetin ücretli olacağını hatırlattı. Ali Evren, vatandaşı bez torbaya alıştırmak, çevre ve ekonomiye katkı olması hedefiyle belediyenin hazırlattığı çantaları pazar yerinde esnaf ve vatandaşlara dağıttıklarını belirtti.

    Belediye Başkanı Halil Kocaer ise semt pazarında da poşet kullanıldığına dikkati çekerek, “Türkiye’nin gözde turizm merkezi Kaş gibi cennet mekanda çevre kirliliği en çok bizi de üzen bir olaydır. Doğaya ve çevreye zarar veren plastik torbanın yerine bez çantanın kullanımını yaygınlaştırmak ve dolayısıyla gelecek nesile daha temiz bir doğa bırakmak istiyoruz. Bu nedenle vatandaşlara çevre dostu bez çantaların dağıtımı yapıldı. Hemşerilerimize sonraki alışverişlerinde file ve bez torbalara rağbet etmesini tavsiye ediyorum” dedi.

    Uygulamanın güzel olduğunu dile getiren esnaf ve vatandaşlar ise Kaş Belediyesine bez çantalar için teşekkür etti.

  • Amadeus Türkiye’de start up’larla büyüyecek

    Amadeus’un Orta ve Güney Avrupa’dan Sorumlu Online Ticari Satış Direktörü Eric Willems, seyahat teknolojisi alanında faaliyet gösteren start up’lara yatırım yapacaklarını belirterek, tüm dünyaya Türkiye’den yazılım ihracatını artıracaklarını ifade etti.

    Seyahat teknolojisi alanında dünyada önde gelen firmalardan olan Amadeus’un Orta ve Güney Avrupa’dan Sorumlu Online Ticari Satış Direktörü Eric Willems, Türkiye’deki faaliyetlerini ve önümüzdeki yıla yönelik beklentilerini değerlendirdi. Willems, 2019’u start up yılı ilan ettiklerini söyledi. Türkiye’de çoğunluğu yazılım geliştirme ekibi olan 400 kişi ile faaliyet gösterdiklerini anlatan Willems, Türkiye’den çıkan yazılımları dünyanın hemen her yerine ihraç ettiklerini belirtti.

    Örneğin Türkiye’de 2013 yılında satın aldıkları bir start up aracılığı ile yazılan sadakat programının 36 havayolu tarafından kullanıldığını ifade eden Willems, “Bu yazılımı Türkiye’den dünyaya satıyoruz ve çok büyük havayolları kullanıyor. Aynı zamanda Amadeus’un Türkiye’ye bakışını göstermesi açısından da önemli. 2013’te yaptığımız bir doğrudan yatırım giderek büyüdü ve ihracatta önemli bir seviyeye geldi. Yine aynı şekilde daha önce kurumsal bir rezervasyon uygulamasında beraber çalıştığımız bir start up vardı. İzmir’de üniversite öğrencilerinin başlattığı bir çalışmaydı. Bu çalışma şu an 6 farklı ülkede satılıyor” dedi.

    Türkiye’nin start up’lar konusunda Avrupa’da İsrail’den sonra potansiyeli en yüksek ikinci ülke olduğunu anlatan Willems, yeni stratejilerini bu start up’lar üzerine kurduklarını kaydetti.

    Willems, şunları anlattı:

    “Türkiye’de çok gelişmiş finansal teknoloji şirketleri var ve biz de bunun seyahat teknolojisi tarafındaki gelişimine öncülük edip desteklemek istiyoruz. Seyahat sektöründe kişiselleştirme çok önemli. İnsanlar kendilerini tanıyan ve onlara seçenek sunabilecek platformlarla daha çok ilgileniyor. Sektörde en önemli trendin artık kişiselleştirme olduğunu düşünüyoruz. Türkiye’de de bu anlamda önemli start up’lar olduğuna ve yenilerinin de geleceğine inanıyoruz.”

    “Türkiye’nin Unicorn’u turizm sektöründen çıkabilir”

    Türkiye’deki start up’ları büyütmek, finansal veya teknolojik destek vermek ya da satın almak üzerine bir strateji oluşturduklarını belirten Willems, “Onların ürününü alıp yurtdışına satabiliriz, danışmanlık verebiliriz, sistemlerini genişletebiliriz. Ellerindeki ürünleri geliştirmek istiyorlar ve biz bu konuda onlara yardımcı olacağız. Belirli bir süreç sonunda satın da alabiliriz. Her türlü fırsata açığız. Nisan 2019’da ABD’li bir şirket aracılığı ile Türkiye’de büyük bir start up toplantısı yapacağız. Belirli bir hedefimiz yok ama benim tahminim Türkiye’den en az 7-8 tane start up’a yatırım yapacağımız yönünde” diye konuştu.

    Amadeus’un kendisinin de çok büyük bir AR-GE departmanı olduğunu ve bu departmanın devamlı yeni fikirler ürettiğini anlatan Willems, “Ancak hepsinin bizden çıkmasına imkan yok. Start up’lara da bir şans vermeliyiz. Hatta Türkiye’nin unicorn’u turizm sektöründen çıkabilir. Her gün yeni bir uygulama çıkıyor ve bu şirketler bugünü yarını değil 5-6 sene sonrayı düşünüyor. Amadeus dijital dönüşümünü start up’larla destekleyecek.” ifadelerini kullandı.

    “Toplantı ve konferans turizminde büyük artış bekleniyor”

    Amadeus Türkiye’deki faaliyetleri ile ilgili bilgi veren Amadeus Türkiye Ülke Müdürü Mahir Yanık da şirketin 2018 yılını önceki seneye göre büyüme ile kapatacağını söyledi. Bu sene yaşanan finansal dalgalanmanın yurtdışına yapılan uçuşları azaltmasına karşın yurtdışından gelişlerde büyük bir artış yaşandığına işaret eden Yanık, “Bu sene uçuş tarafında biraz üzerine koyduk. Otel rezervasyonları tarafı da iyi gitti. Dünyada yüzde 44 olan pazar payımız Türkiye’de bunun biraz daha üzerinde. 2019’da da büyümeye devam edeceğiz” dedi.

    Türkiye’de devam eden hızlı tren yatırımlarının yanında yeni İstanbul Havalimanı’nın büyük bir potansiyel vaat ettiğini belirten Yanık, ayrıca toplantı ve konferans turizminde de önemli bir artış beklediklerinin altını çizdi. Yanık, söz konusu artışın 2020’de de devam etmesini beklediklerini bildirdi.

  • ‘Mahir Eller Projesi’ start verdi

    Mersin Ticaret ve Sanayi Odası’nın (MTSO) da ortakları arasında yer aldığı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) öncülüğünde, Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) işbirliğinde Avrupa Birliği’nin (AB) finanse ettiği Mahir Eller Projesi başladı. Proje ile projenin uygulanacağı 12 ilde Türk vatandaşlarının ve geçici koruma altındaki Suriyelilerin mevcut mesleki becerilerinin belgelendirilmesi amaçlanıyor.

    ’Mesleğini belgele, farkını koy ortaya’ sloganıyla başlatılan projenin açılış toplantısı, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun ev sahipliğinde, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk ve AB Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger’in katılımıyla yapıldı. Toplantıda ayrıca Suriye’den gelip Türkiye’de yatırım yapmış iyi uygulama örneği olarak Mersin’de faaliyet gösteren MTSO Üyesi GAMA Pharma firması da girişim hikayesini katılımcılarla paylaştı. Aralarında Mersin Ticaret ve Sanayi Odası’nın da bulunduğu 12 ildeki oda tarafından yürütülecek proje ile toplam 20 bin kişiye ulaşılması hedefleniyor.

    Toplantıda Mersin’de dermo-kozmetik alanında faaliyet gösteren MTSO üyesi Suriyeli firma GAMA Pharma, Türkiye’ye yatırım yapan iyi örnek uygulama olarak girişim hikayesini paylaştı. Firması hakkında bilgi veren GAMA Pharma CEO’su Badr Eddin Al Naessani, 2013 yılında ailesi ile birlikte Türkiye’ye geldiğini ve önceleri başta dil sorunu olmak üzere birçok konuda zorlukla karşılaştığını söyledi. Türkiye’ye gelmeden önce Suriye’de 30 yıllık dermo-kozmetik fabrikasına sahip olduğunu kaydeden Naessani, savaş sonrası geldiği Türkiye’de yeniden fabrika kurmak için yola çıkıp sıfırdan başladığını dile getirdi.

    Hayalini bir anda gerçekleştiremeyip önce yeterli sermayeye ulaşabilmek adına bir kafe açtığını ifade eden Naessani, diğer taraftan da hedefine ulaşabilmek adına bir aile şirketi kurduğunu belirtti. Ardından aynı yıl Mersin Serbest Bölge’sinde 49 yıllığına fabrika için yer kiraladığına değinen Naessani, şöyle devam etti; “Fabrika kurulumu ve inşaatlar bittikten sonra 2015 yılında üretime tam anlamıyla başladık. Bu aşamada bütün sertifikalarımızı tamamladık. Bugün 200’ü aşkın katma değeri olan dermo-kozmetik ürünle 12 ülkeye ihracat yapıyoruz. 10 milyon dolardan fazla ihracat yaptık. Türkiye’de ürünlerimiz 14 ilde satılıyor. Yeni projelerimiz ve yatırımlarımız var. Önümüzdeki dönemde ilaç fabrikası kurmayı da hedefliyoruz.”

    ’Mahir Eller Projesi’ ne getirecek?

    AB destekli ve 15 milyon Avro bütçeli proje, 12 ilde gerçekleştirilecek. TOBB ile TEPAV ortaklığında yürütülen “Birlikte Yaşamak ve Çalışmak: Geçici Koruma Altındaki Suriyelilerin Türkiye Ekonomisine Entegrasyonu – Mahir Eller Projesi” ile toplam 30 bin kişiye ulaşılması hedefleniyor. İki sene sürecek proje, Türkiye’de geçici koruma altındaki Suriyeli nüfusunun yoğun olduğu Adana, Bursa, Gaziantep, Hatay, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kilis, Konya, Mardin, Mersin ve Şanlıurfa illerinde uygulamaya geçirilecek. Bu illerdeki Ticaret ve Sanayi Odaları işbirliği ile gerçekleşecek proje kapsamında 30 bin kişinin beceri haritası çıkartılacak ve mesleki yetkinlikleri belirlenecek. Bunların arasından 20 bin kişi mesleki yeterlilik sınavlarına alınacak ve 15 bini belgelendirilecek. Belgelendirilen kişiler arasından 3 bin kişi istihdam edilecek. Ayrıca 2 bin kişi de Türkçe dil kurslarından yararlandırılacak.

    Projede her kesime yönelik teşvik var

    Projenin uygulanacağı 12 ilde yaklaşık bin firmanın ‘gönüllü işveren’ olması hedefleniyor. Firmalar proje ile mesleki yeterlilikleri belgelendirilmiş kişileri istihdam etme fırsatı elde edecek. Mevcut çalışanlarının mesleki yeterliliklerini proje kapsamında ücretsiz olarak belgelendirme imkânına sahip olacak. Ayrıca proje kapsamında çalışan istihdam eden firmalar için çeşitli teşvikler verilecek. Bu teşvikler, çalışma izni ücretlerinin ödenmesi ve yeni istihdam edilen kişinin toplam maliyetinin yüzde 10’unun 6 ay boyunca ödenmesi şeklinde olacak. Süreç içinde firmalara, geçici koruma altındaki Suriyelilerin çalıştırılmasına ilişkin hukuki süreçler hakkında da danışmanlık verilecek.

  • TÜDKİYEB Genel Başkanı Çelik, 300 Koyun Projesi’ne start verdi

    Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği (TÜDKİYEB) Genel Başkanı Nihat Çelik, koyun ve koçların yetiştiricilere temin ve teslimi için düzenlenen törende konuştu.

    Kamuoyunda 300 Koyun Projesi olarak bilinen “Üretici Şartlarında Sözleşmeli Küçükbaş Hayvancılık Projesi” kapsamında TÜDKİYEB tarafından tedariki gerçekleştirilecek olan koyun ve koçların yetiştiricilere temin ve teslimi için 18 Ekim 2018 tarihinde Ankara’da bir hayvancılık işletmesinde start verildi.

    Proje için Aksaray’ın Eskil ilçesinden başvuru yapan Orbay Tarhan ve Ercan Çekinmez adlı yetiştiricilere, seçim heyetince teknik şartlara uygunluğunu tespit edildikten sonra seçilen damızlık hayvanları teslim edildi.

    Seçim sonrası bir açıklama yapan TÜDKİYEB Genel Başkanı Nihat Çelik, “Başta yetiştiricilerimiz olmak üzere ülkemiz hayvancılığına hayırlı olmasını dilerim. Tarım ve Orman Bakanlığımızın start verdiği, ülkemiz hayvancılığı için çok önemli olan bu proje Ziraat Bankası, Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü ve Tarım Sigortaları Havuzu arasında yapılan protokol ile hayata geçirilmiştir” ifadelerini kullandı.

    Bu proje için kendilerine duydukları güvenden dolayı Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli olmak üzere TİGEM Genel Müdürü Ayşe Ayşin Işıkgece ve ekibine, Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın ve Tarsim Genel Müdürü Sayın Yusuf Cemil Satoğlu’na teşekkürlerini sunan Çelik, şunları söyledi:

    “Bu proje çerçevesinde 300 baş hayvan ağılına sahip yetiştiricilere 300 başa kadar yerli ırklardan damızlık koyun ve koç tedariki yapılarak teslim edilecek ve yetiştiriciler proje şartları çerçevesinde kredilendirilecektir. Projenin finansman kısmını Ziraat Bankası, tedarik kısmını TİGEM ve tarımsal sigorta kısmını da TARSİM üstlenmiştir. Tedarik kısmını üstlenen TİGEM ile Merkez Birliğimiz arasında ise damızlık koyun – koç tedariki sözleşmesi imzalanmıştır. Bu sözleşmeye göre, bütün Türkiye’de proje kapsamında talep edilen hayvanların tedarik ve teslimi Merkez Birliğimiz tarafından yapılacaktır.”

    Bu proje çerçevesinde ilk etapta 50 bin koyun ve koç tedariki sağlanacağını aktaran Çelik, “Önümüzdeki günlerde küçükbaş hayvan teslimatları başlayacak, Merkez Birliğimiz tarafından tedariki yapılacak hayvanlar talep sahibi yetiştiricilere teslim edilecektir. Projenin temel amacı küçükbaş hayvancılığı geliştirmek ve kırsala dönüşümü sağlamaktır. Bu projenin hayata geçirilmesi ve sürdürülmesi ile ülkemiz hayvanlığı büyük ivme kazanacaktır. Dolayısıyla bu projenin uygulanmasında başta üreticilerimiz çok kazançlı çıkacaklar ve ülke hayvancılığımız gelişecektir. Tekrar başta yetiştiricilerimiz olmak üzere ülkemiz hayvancılığına hayırlı olmasını dilerim” diye konuştu.

    Hayvanlarını teslim alan yetiştiriciler Orbay Tarhan ve Ercan Çekinmez ise memnuniyetlerini ifade ederek bu projede katkısı olan kuruluşlar ile Genel Başkan Nihat Çelik’e teşekkür etti.