Etiket: Sıvadı

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan, A takımı ile birlikte kolları sıvadı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Üst üste pek çok fedakarlık talep ettiğimiz milletimizi rahatlatacak bir programı süratle hazırlayıp hayata geçirmek mecburiyetindeyiz. Bunun için milletimizin karşısına ilk etapta 180 günlük, ikinci aşamada ise 2019’a kadar olan dönemi kapsayacak daha derinlikli bir eylem planı ile çıkacağız” dedi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında AK Parti Genel Merkezi’nde yapılan ilk MKYK ve MYK toplantılarının ardından MKYK üyeleri, parti organları, bakanlar ve aileleri iftarda bir araya geldi. AK Parti Genel Merkezi’nde düzenlenen iftarda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk etapta 180 günlük, ikinci etapta ise 2019 seçimlerine kadar olan dönemi kapsayacak bir eylem planı hazırlayacaklarını kaydetti. “Adeta bir metal eskimesi görüyorum. Bu değişikliği yapmaya mecburuz” diyen Erdoğan, bu yılsonuna kadar tüm il, ilçe, belde yönetimlerinin yenileneceğini söyledi. Erdoğan, belediyelerle ilgili şikayetlere yönelik hep parti merkezinde hem de Cumhurbaşkanlığında ayrı ayrı ekipler oluşturulacağını ve sorunların çözüme kavuşturulacağını belirtti.

    “Biz kendimizi alçalttıkça biliniz ki gönüllerde yükseliriz”

    “Mayıs ayı hem ülkemiz hem de bizler için çok yoğun geçti” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin uluslararası ilişkileri bakamından büyük öneme sahip 6 yurt dışı ziyaret gerçekleştirdiğini belirtti. Kongrede yeniden genel başkanlık görevine seçildiğini söyleyen Erdoğan, bugün yapılan toplantıları hatırlattı. Erdoğan, “AK Parti’nin 15 yıla yakın zamandır iktidarda kalmasının sırrı sürekli kendini yenileme iradesine sahip olmasıdır. Olağanüstü genel kurulumuzda seçilen MKYK üyelerimiz arasında 20’li yaşların başında gençlerimiz bulunuyor. Örneğin 21 yaşında, 23 yaşında genç kızlarımız var. Bunlar şuanda bu reform hareketimizin ki, Cumhuriyet tarihindeki özellikle siyasi parti yapılanmaları içinde AK Parti’nin yaptığı bu reformu bugüne kadar hiçbir siyasi hareket gerçekleştiremedi. Çünkü güvenleri yoktu, gençlere inanmıyorlardı, 30 yaşın altını asla kabullenemiyorlardı. Biz bunu önce 25’e, sonra 18’e çektik. Şuanda yaş ortalaması 47 olan MKYK’da 16 arkadaşımız 40 ve daha altı yaş grubuna mensuptur. Milletvekillerimizin yaş ortalaması biraz daha yüksek, 52 ortalaması var. Hem kadro hem program ve proje bakımından sürekli kendimizi yenileyerek milletimizin gönlündeki yerimizi güçlendireceğiz. Bize tevazu yakışır. Bu tevazudan asla taviz yermemeliyiz. Biz kendimizi alçalttıkça biliniz ki gönüllerde yükseliriz. Biz kendimizi yükseklerde görmeye gayret edersek alçalırız. Şunu bilelim ki dağlar bizden yüksektir. Buradan asla taviz vermememiz gerekir” diye konuştu.

    “Adeta bir metal eskimesi görüyorum, bu değişikliği yapmaya mecburuz”

    Yönetim sistemi değişikliğinin ardından millete verilen sözlerin yerine getirilmesi için hiçbir bahane ve engel kalmadığını kaydeden Erdoğan, “Bundan sonraki ilk seçim yılı olan 2019’a kadar yoğun ve netice almaya yönelik bir program uygulamaya mecburuz. İlk etapta bakanlarımızdan 180 günlük bir çalışma programı hazırlamalarını bekliyorum. Bu çalışma iktidara ilk geldiğimiz günlerdeki gibi 100 günlük programımız benzeri, doğrudan milletimizin günlük hayatına dokunan, meselelerin çözümüne yönelik pratik teklifleri içermelidir. Bu bizim aynı zamanda bir yol haritamız olacak. Aynı şekilde partimizin de teşkilatlarımızla ilgili çalışmaları tamamlayıp seçim hazırlıklarına başlaması gerekiyor. Bu yılsonuna kadar biz tüm il, ilçe, belde yönetimlerini yenileme durumundayız. Adeta bir metal eskimesi görüyorum. Bu değişikliği yapmaya mecburuz. Belediyelerimizde ne gibi eksikler var, şikayetler nedir, bunların üzerine gitmemiz gerekiyor. Bir ekip burada, bir ekip Cumhurbaşkanlığında oluşturacağız. Bu ekiplerle çok yoğun bir kontrol mekanizmasını çalıştıracağız. Aldığımız şikayetleri neticeye ulaştırmamız gerekiyor” şeklinde konuştu.

    “Zamanımız az ama işimiz çok”

    Önce 180 günlük bir program hazırlayacaklarını ve bu programın Haziran ayı sonu itibariyle başlayacağını belirten Erdoğan, “Son 3 yıldır ülke ve millet olarak çok yorulduk. 2013 Mayıs’ında Gezi olayları ile başlayıp, 17-25 Aralık yargı emniyet darbe girişimi ile tırmanan, 2014 mahalli idareler ve cumhurbaşkanlığı seçimleri ile devam eden, 2015’teki iki ayrı milletvekili seçimleri ile süren, PKK’nın hendek eylemleri, DEAŞ’ın saldırıları ile kanlı bir boyut kazanan, FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişimi ile adeta zirveye ulaşan, 16 Nisan halkoylamasıyla şimdilik finalini yapan bir süreçten söz ediyoruz. Pek çok ülkenin çeyrek yüzyılda, yarım yüzyılda yaşamadığı çok hadiseyi biz 3 yıla sığdırdık. Milletimiz her birinde farklı yöntemlerin ve örgütlerin ön planda olduğu bu saldırıların hepsinde yanımızda yer aldı. Sürekli teyakkuz halinde tuttuğumuz milli reflekslerinde en küçük bir rehavete meydan vermedikleri için milletimizin her bir ferdine şükran borçluyuz. Bu borcu ancak demokraside ve ekonomide yapacağımız yeni reformlarla milletimizin beklentilerine cevap vererek ödeyebiliriz. Üst üste pek çok fedakarlık talep ettiğimiz milletimizi rahatlatacak bir programı süratle hazırlayıp hayata geçirmek mecburiyetindeyiz. Bunun için milletimizin karşısına ilk etapta 180 günlük, ikinci aşamada ise 2019’a kadar olan dönemi kapsayacak daha derinlikli bir eylem planı ile çıkacağız. 2023 hedeflerimizin provası mahiyetindeki bu çalışmaları kararlılıkla yürüteceğiz. Bölgemizin merkezinde olduğu küresel yeniden yapılanma sürecinde karşımıza çıkacak sınamaları güçlü şekilde karşılayabilmemiz için bu dönemi çok iyi değerlendirmemiz şart. Zamanımız az ama işimiz çok. Bunun için tek bir gün, saat dahi kaybetmeden gündemimizdeki meselelere yoğunlaşmalıyız. 180 günlük programı Haziran ayı sonu itibariyle başlatacağız. Hazırlık için yeteri kadar zaman var. Şuanda içinde bulunduğumuz Ramazan’ın bereketinden istifade etmeyi ihmal etmeyelim. Özellikle ana kademeye, kadın kollarına, gençlik kollarına, özellikle ricada bulunuyorum, aman artık işi hafife almayacağız. Türkiye’de tüm siyasi hareketlerin gıpta ile baktığı bir çalışmayı biz ülkemizde sergileyeceğiz” ifadelerini kullandı.

  • Mardin’in Marilyn’i kolları ‘Evet’ için sıvadı

    Mardin’de yaşayan ve Hollywood yıldızı Marilyn Monroe’ye benzerliğiyle tanınan Melek Akarmut, kentteki esnafları tek tek dolaşarak, “Evet”e destek istedi.

    Mardin’de ikamet eden ve Hollywood yıldızı Marilyn Monroe’ye benzerliğiyle vatandaşların dikkatini çeken 4 çocuk annesi Afyonlu Melek Akarmut, “Evet” için sokağa çıktı. Referandum için bireysel kampanya başlatan Akarmut, kentteki tüm esnafları dolaşıp, kapıları çalarak, “Evet”e destek istedi. Vatandaşlara, referandumda neden “Evet” demeleri gerektiğini anlatan Akarmut, sandıktan çıkacak sonucun Türkiye’nin geleceği için çok önemli olduğunu dile getirdi.

    Akarmut, Nisan’da yapılacak referandumun Türkiye için çok kritik olduğunu belirterek, “Türkiye geçmişte çok büyük acılar çekti. Ülkemiz cenderelerden geçti. 15 Temmuz’da yaşananlar bunun en büyük örneğidir. 15 Temmuz’dan önce de çok darbe gördü bu ülke. Binlerce masum insan zindanlara atıldı. Binlerce insan faili meçhul cinayetlere kurban gitti. Ekonomik olarak çok büyük acılar yaşadık. Büyük krizlerden geçtik. Terör olaylarıyla kentlerimiz yıkıldı, insanlarımız göç etmek zorunda kaldı. Ekonomimizin devamı için ‘Evet’ demenin, sandıktan ‘Evet’ çıkmasının ülkeme daha faydalı olacağını düşünüyorum. Bu yüzden de insanları ikna etmek için şehrimizde geziyorum. İnsanlara bunu anlatabilmek için kendi çabamla çıkıp ‘Evet’i anlatmaya çalışıyorum. İnsanlara ‘Evet’in ne olduğunu anlatabilmek için sokak sokak kendi imkanlarımla geziyorum. Buradan da tüm ülkeye, Mardin halkına çağrıda bulunmak istiyorum, Herkesi ‘Evet’te birleşmeye çağırıyorum” diye konuştu.

  • AK Parti’li Karaarslan “Evet” için kolları sıvadı

    2014 yerel seçimlerinde Adalet ve Kalkınma Partisi’nden (AK Parti) Çukurova Belediye Başkan Adayı olan Dr. Cüneyt Karaarslan, Adana’da referanduma yönelik çalışmalarına ev ziyaretleri ile başladı.

    16 Nisan’da yapılacak referandumda yüksek oranda “evet” çıkması için Seyhan ve Çukurova ilçelerinde ev ev gezen Karaarslan, halka, referandumda oylanacak anayasa değişikliği paketindeki maddeleri tek tek anlatıyor. Karaarslan, konuk olduğu evlerde, referandumla ilgili kafasında soru işareti bulunan veya kararsız kalan vatandaşları verdiği bilgilerle aydınlatıyor.

    Güçlü Türkiye için “Evet”

    Çukurova’da Yıldırım ailesinin evine misafir olan Dr. Cüneyt Karaarslan, aile fertlerine, anayasa değişikliği paketinin getireceği Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini detaylarıyla anlattı. Yeni sistemle oluşacak güçlü hükümetin, Türkiye’nin uluslararası arenadaki etkinliğini artıracağını, ekonomik büyüme ve kalkınmayı hızlandıracağını ifade eden Karaarslan, “Referandumda çocuklarımızın geleceğini oylayacağız. Devletin bekası ve istikrarla yönetilen daha güçlü bir Türkiye için kapı kapı gezip ‘evet’ oyu istiyoruz” dedi.

    Koalisyonlar tarih olacak

    Ekonomi, güvenlik, dış politika ve yatırımlar başta olmak üzere her alanda etkin ve hızlı kararlar alınabilmesine olanak sağlayacak yeni hükümet sisteminin Türkiye için acil ihtiyaç olduğunu vurgulayan Karaarslan, “Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde, her seçimden mutlaka tek başına iktidar çıkacak, hükümet kurulamama sorunu ortadan kalkacak, kaosa neden olan koalisyon dönemleri tarihe karışacak” diye konuştu.

    Son ana kadar çalışmaya devam

    Konuşmasının devamında, referanduma kadar çalışmaları aralıksız sürdüreceklerini belirten Dr. Cüneyt Karaarslan, “Daha fazla eve konuk olmaya, her meslek grubundan vatandaşlar ve ev hanımları ile bir araya gelmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

  • (Özel Haber) Uçaklardan esinlenip pervaneli klima sistemi için kolları sıvadı

    Kayseri’de Hava İkmal Bakım Merkezinden emekli olan ve çiftçilik yapan Mehmet Akpınar, bahar aylarında yaşanan don olaylarını önlemek için uçaklardaki klima sistemlerinden esinlenerek 3 metre pervaneli dev klima sistemi yapmak için kolları sıvadı.

    Kayseri’deki Hava İkmal Bakım Merkezinden emekli olmadan önce 25 yıl Hava Kuvvetlerine ait uçakların havalandırma sistemleri, basınçlandırma ve klima sistemleri üzerinde çalıştığını ifade eden Mehmet Akpınar, 2010 yılında emekli olduktan sonra babasından kalan bahçede tarımla uğraştığını söyledi. Bahçe tarımında bahar aylarında don olaylarının yaşandığına dikkat çeken Akpınar, “Bu don olaylarında ürünlerde karaleke ve iç kurdu hastalıkları oluyor. Bu da üreticiye büyük sıkıntılar yaşatıyor. Bu sıkıntıları gidermek amacıyla teknik bilgilerimi kullanmaya karar verdim. Evlerde kullanılan klima sistemlerinin bahçelerde de olabileceği düşüncesi ile yola çıktım” diye konuştu.

    Araştırmalarına ziraat fakültelerinin yapmış olduğu çalışmaları inceleyerek başladığının altını çizen Akpınar, “İç Anadolu Bölgesi’nde genelde yüzde 90 oranında radyasyon donu oluştuğunu tespit ettim. Radyasyon donu yüksekteki sıcak hava basıncının aşağıya basınç yapması ve soğuk havayı hapsetmesi sonucunda oluşuyor. Bunu önlemek için büyük çapta bir rüzgar sirkülasyonu oluşturulması gerektiği fikri ortaya çıktı” diyerek rüzgar sirkülasyonunu sağlayabilmek için uçaklardaki havalandırma ve klima sistemlerinden esinlendiğini söyledi.

    Uçakların fan sisteminde pervanelerin 1.80 santimetre olduğunu, rüzgar sirkülasyonunu oluşturabilmek için 3 metre büyüklüğünde pervaneye ihtiyaç olduğunu açıklayan Akpınar, “Şu anda pervaneyi yaptım. Pervaneyi tutacak olan direkler ve pervaneyi çevirmek için 22 KW’lik motor var. Önümüzdeki günlerde bunun montajını gerçekleştireceğiz. Bu fan sistemi ile bahçedeki soğuk hava akımını ittirerek, yerine sıcak hava dalgasının inmesini sağlayacağız. Yerden de sıcak hava vererek bahçeleri klimalandıracağız” diye konuştu.

    Akpınar, sistemin kurulmasının ardından verileri değerlendireceklerini ve verilere göre hareket edeceklerini söyledi.

  • Mersinli İşadamları, Taşeli İçin Kolları Sıvadı

    Mersin sınırları içindeki 7 ilçenin sorunlarına ve ihtiyaçlarına dönük çözümler üretmek ve önerilerde bulunmak amacı ile kurulan Taşeli Platformu, bölgeyi Akdeniz’in yeni yıldızı yapmak için çalışmalarına başladı.

    İstanbul’da yaşayan çeşitli meslek gruplarından iş insanlarının Mersin’in Silifke, Anamur, Mut, Gülnar, Bozyazı, Aydıncık ve Erdemli ilçelerini kapsayan çalışmaları, kültür, turizm ve spor alanlarında yoğunlaşıyor.

    Öncelikli olarak, bölgenin tarihi ve turistik zenginliklerini önce bölge insanına, sırasıyla, ulusal ve uluslararası platformlarda ve mecralarda duyurma ve tanıtma gayreti içinde olmayı planlayan platform, turizm açısından da cazip bir bölge olmasını sağlamak ve bu olgunun iletişimi için ön ayak olmayı hedefliyor.

    Platform, kuruluş bildirgesinde hedeflerini şöyle açıkladı:

    “- Taşeli Platformu, Mersin’in 2. bölgesi olarak nitelendirilen “Taşeli Platosu”nun Mersin sınırları içindeki 7 ilçesinin (Silifke, Anamur, Mut, Gülnar, Bozyazı, Aydıncık, Erdemli) sorunlarına ve ihtiyaçlarına dönük çözümler üretmek ve önerilerde bulunmak amacı ile her türlü aracı kullanarak yasaların izin verdiği ölçüde gerçekleştirme çabasında olan bir sivil toplum örgütüdür.

    – Platform, bölgenin tarihi ve turistik zenginliklerini önce bölge insanına sırasıyla, ulusal ve uluslararası platformlarda ve mecralarda duyurma ve tanıtma gayreti içinde olacaktır.

    – Platform, bölgenin yetiştirdiği sanatçı, akademisyen ya da kendi alanında başarı elde etmiş hemşerilerin ulusal ve uluslararası arenada daha geniş kitlelerle buluşmasına katkı sağlayacaktır.

    – Türkiye’de bilinmeyen bir tarih ve turizm cenneti olan Taşeli’nin turizm açısından cazip bir bölge olmasını sağlamak ve bu olgunun iletişimi için ön ayak olacaktır.

    – Taşeli Platformu, bölgenin sportif potansiyelini öne çıkartarak, bölgeyi özellikle dağcılık, yamaç paraşütü, yelken, rafting, yüzme ve güreş gibi spor dallarında yeni bir merkez olması için çalışacaktır.

    – Taşeli Platformu, kendi bölgesinin geleceğinin şekillendirilmesinde söz sahibi olmak isteyen, kendi sağduyusundan emin olanların oluşturduğu bir sivil toplum kuruluşudur.

    – Taşeli Platformu, toplumsal faydayı ortak bileşke kabul eden, bu amaçla her türlü sosyal ve ekonomik etkinliği gerçekleştirme çabası içinde olan bir dayanışma grubudur.

    – Taşeli Platformu, üyelerine ve hitap ettiği kitlelere, ideallerin gerçekleştirilmesinde, güç ve gönül birliği sağlanabilecek, bölgenin değerli insanlarından oluşan bir çevre sunma yönelimindedir.

    – Taşeli Platformu’nun dayanışma anlayışı, başkalarının hak ve hürriyetlerinin telafi edilemez biçimde zarara uğramasına karşı duyarsız değildir; ancak kendi bölgesinin ve bölge insanının da hak ettiği kazanımlara sahip olma yolunda sessiz kalamaz.

    – Taşeli Platformu, toplumları büyük hedeflere ulaştırmada kollektif bilincin olmazsa olmaz bir şart olduğu; bilgi, deneyim ve amaç birlikteliğiyle oluşturulmuş takım ruhunun yarattığı sinerjinin toplam faydayı arttıracağı inancındadır; Bu doğrultuda hem bölgede siyasi olarak temsil hem de bölgenin sosyo ekonomik kalkınmasında söyleyecek sözü olanların platformu olacaktır”.