Etiket: Sınıfta

  • Kocamaz: “BM ve AB Suriyeliler konusunda sınıfta kaldı”

    Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Türkiye’de 4 milyon Suriyeli mülteci olduğunu hatırlatarak, “Her zaman insani değerlere öncelik verdiğini iddia eden Avrupa, maalesef bu konuda sınıfta kaldı. Türkiye’ye ‘Siz Suriyelileri konuk edin, biz bunun karşılığını vereceğiz’ dediler ama o sözlerinde de durmadılar” dedi.

    Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı (WFP) Ülke Direktörü Nils Grede ve BM Kalkınma Programı Türkiye Ülke Direktör Yardımcısı Suhukrub Khojimatov, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz’ı ziyaret etti.

    Türkiye’deki mültecilerin beslenme, barınma ve istihdam sorunlarının çözümü noktasında neler yapılabileceği konularının görüşüldüğü ziyarette konuşan Grede, Başkan Kocamaz’ı çalışmalar hakkında bilgilendirdi.

    Türkiye’de mültecilerle ilgili en önemli problemin istihdam olduğunu söyleyen Grede, belediyelerden bu konuda destek beklediklerini ifade etti. Grede, “Dünya Bankası, İŞ- KUR’u ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığını mali açıdan destekliyor ancak 1.4 milyon mültecinin sadece 30 bini çalışabiliyor. Biz sadece mültecilere yardımcı oluyoruz. Ancak kalkınma ajansı hem mültecilere hem de Türklere yardımcı oluyor. Biz Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı olarak belediyelerde mültecilerin çalıştırılması hususunda bir projemiz var. Her aileden bir yetişkin belediyede istihdam edilirse ve ücretleri Avrupa Birliği’nden sağlanan kaynakla İŞ-KUR üzerinden belediyelere ödenebilir” dedi.

    Gaziantep, Kilis, Hatay ve Adana ile görüşmelerini tamamladıklarını ifade eden Grede, olumlu bir geri dönüş almaları halinde projeyi Avrupa Birliği’ne sunabileceklerini ifade etti.

    “BM ve AB, Türkiye’nin üstelendiği yardımsever görevin içini dolduramadılar”

    Türkiye’nin insanı ve vicdani görev üstelenerek, geçmişten gelen kültür değerleriyle birlikte vatansız kalan insanlara kucak açtığını söyleyen Başkan Kocamaz, “Gerek Birleşmiş Milletler gerek Avrupa Birliği, Türkiye’nin üstelendiği bu yardımsever görevin içini dolduramadılar. İki yıl önce Budapeşte’ye gittiğimde bin 200 mültecinin ülkeye kabul edilip edilmeyeceği konusunda referandum vardı. Ama şu anda Türkiye’de 4 milyon mülteci var. Her zaman insani değerlere öncelik verdiğini iddia eden Avrupa maalesef bu

    konuda sınıfta kaldı. Türkiye’ye ‘Siz Suriyelileri konuk edin, biz bunun karşılığını vereceğiz’ dediler ama o sözlerinde de durmadılar” diye konuştu.

    Suriyelilerin ve mültecilerin istihdam edilmesi konusunda planladıkları projeleri anlatan Grede’ye, Mersin’de yapılan anketlerde bir numaralı sorunun Suriyeli vatandaşlardan kaynaklanan sorunlar, ikincisinin ise istihdam olduğunu ve Büyükşehir Belediyesi olarak hizmet için nitelikli personel çalıştırmak istediklerini ifade eden Kocamaz, “Cumhurbaşkanımizin 4 ay önce açıkladığı rakama göre Türkiye’nin verdiği destek 30 milyar doları aştı. Türkiye’de işsizlik oranı yüzde 11 civarında. Bu Türkiye genelinde de Mersin genelinde de böyle. Burada bazı belediyelerde Suriyeli işçiler çalışıyor, ücretini de İŞ-KUR veriyor. Ancak ücretini İŞ-KUR ödese de bizim Mersin’e hizmet için nitelikli personel yetiştirme zorunluluğumuz var. Belediyeler işsizlerin istihdam edildiği yerler olarak görülmemeli. Bizler nitelikli personellerle hizmet üretmek zorundayız” ifadelerini kullandı.

    Suriyelilerin mutlaka bir şeylerle meşgul edilmesi gerektiğini aksi taktirde patlamaya hazır bomba gibi Türklerle çatışmaya girecek duruma geldiklerini savunan Kocamaz, “Gece geç saatlere kadar oturup, gürültü yapıp çevrelerine rahatsızlık veriyorlar. Mahallede böyle bir olay olduğunda bizim insanımız rahatsızlık duyuyor. Çatışma noktasına geldiler. Çok şükür ki bastırıldı. Biz 2016 yılında Suriyeliler konusunda bir çalıştay yaptık. Daha önce de bunlarla ilgili bir araştırma yaptık. Yaptığımız araştırmaya göre bu insanların yüzde 79’u bir daha Suriye’ye dönmeyi planlamıyor. yüzde 11’i durum düzelirse giderim diyor. Yalnızca yüzde 10’luk bir bölüm dönmeyi düşünüyor. Biz bu çalışmaların raporlarını hükümete ilgili makamlara ilettik” şeklinde konuştu.

  • (Özel haber) 7 yaşındaki çocuğun sınıfta darp edildiği iddiası

    Tekirdağ Namık Kemal İlköğretim Okulunda eğitim gören 7 yaşındaki bir çocuk okula dışından gelen 20 yaşındaki bir kişi tarafından sınıfta darp edildiği iddia edildi.

    Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde bulunan Namık Kemal İlköğretim Okulunda eğitim gören 7 yaşındaki Efe Tuğrap T. iddiaya göre, sınıf arkadaşının abisi İ.S. tarafından öğle arasında sınıfın içinde darp edildi. Efe Tuğrap T.’nin ailesi hastaneden darp raporu alarak İ.S’den şikayetçi oldu.

    “Beni duvara savurdu, ‘seninle benim işim yok’ dedi”

    Efe Tuğrap T.’nin annesi Sibel T., İ.S’nin daha önceden çocuğuna takıntılı olduğunu, kendisini uyardığını fakat İ.S’nin, kendisini iterek duvara savurduğunu iddia etti. Tokgöz, “Daha önce karne gününde karşılaştık bununla. Dedim ki ‘bak benim çocuğuma vurma sen çok büyüksün o çok küçük.’ Beni duvara savurdu. ‘Seninle benim işim yok’ dedi. Biz yine bir şey yapmadık. Okul müdürleri bir daha okula almayacaklarını söyledi. Sadece kardeşine yemek getiriyor okul tam gün olduğu için” dedi.

    “Çocuğumun okulda psikolojisinin bozulmasını istemiyorum”

    İ.S’nin öğle arasında sınıfta çocuğunu darp ettiğini söylen Tokgöz, “Bunu gözünden kaçırmışlar. O gün öğretmen öğle yemeğindeydi, bir nöbetçi öğretmenle müdür yardımcısı kalıyor okulda. İçeri girmiş bakmış öğretmen falan yok. Benim oğlum çöp kutusuna gittiği sırada geri dönerken bunun ellerinden tutup havaya asmış daha sonra ayaklarından tutup havaya kaldırmış. Çocuğumu yere indirince benim de çocuk ona yerde tekme atmış. Daha sonra 20 yaşındaki veli buna tekme atarak tahtaya savurdu. Biz okul çıkışında bunu öğrendik. Çocuğumun okulda psikolojisinin bozulmasını istemiyorum. Çok ağladı çok korktu, bunun her türlü önleminin alınmasını istiyorum” ifadelerini kaydetti.

    Efe Tuğrap T. ise yaşananları anlatarak, “O benim ellerimden ve ayaklarımdan tutarak havaya kaldırdı. Ondan sonra ben ona tekme attım ona bana tekme attı ben tahtaya yapıştım. Omuzum acıdı” dedi.

    Tekirdağ İl Milli Eğitim Müdürü Ersan Ulusan konunun takipçisi olacaklarını söyledi.

  • Kadın öğretmenden öğrenciye sınıfta şiddet

    Samsun’un Tekkeköy ilçesinde bir lisede kadın öğretmenin öğrenciye sınıfta şiddet uygulaması diğer bir öğrenci tarafından saniye saniye görüntülendi.

    Olay, Samsun’un Tekkeköy ilçesi Ali-Emine Kahvecioğlu Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi 9/B sınıfında meydana geldi. İddiaya göre, sınıf öğretmeni olan ve biyoloji ile sağlık derslerine giren kadın öğretmen S.K., dersini dinlemeyen 9. sınıf öğrencisi M.Ö.’yü aynı okulda başka bir sınıfa aldırdı. 1 hafta önce 9/B sınıfında derse giren S.K., sınıfında M.Ö.’yü görünce sinirlendi. Öğrenciyi yazı tahtasının önüne çekerek diz çöktüren öğretmen, “Sen neden benim sözümü dinlemiyorsun” diyerek ona peş peşe tokat atmaya başladı. Hırsını alamayan öğretmen bu kez ayağa kalktı. Öğrencinin saçından tutarak bir yere kaçmasını önledi. Savunmasız kalan öğrenci yediği dayakla kaldı. Ancak M.Y. isimli bir öğrenci bu ana kayıtsız kalmadı. Hemen cep telefonuna sarıldı. Öğretmeni arkadaşını döverken bu anları kaydetti.

    M.Y.’de bulunan dayak görüntüleri bilinmeyen bir şekilde yayıldı. Videonun yayılmasının ardından M.Y.’nin babası O.Y., okul müdürü ile görüşmek üzere okula gitti. M.Y.’nin babası O.Y., okul müdürünün görüntülerin silinmemesi halinde M.Y.’nin okuldan atılabileceğini söylediğini iddia etti. Sınıfta gerçekleşen dayak olayının ardından konuşan M.Y.’nin babası O.Y., oğlunun bir suç işlemediğini, ancak asıl suçu öğrenciye şiddet uygulayan kadın öğretmen S.K.’nın işlediğini öne sürdü.

    “Çocuklarımızı, öğretmenlere dövsünler diye emanet etmiyoruz”

    Çocukların okula dayak yemek için değil, öğrenim görmek için gittiğini ifade eden görüntüleri çeken M.Y.’nin babası O.Y., “Oğlumun çektiği video bir yerden dağıldı. Ben de bu konuyu okul müdürü ile konuştum. Müdür bey de bana, konunun gereğinin yapılacağını söyledi. Ben görüntüleri müdür beye izlettiğimde ’görüntüler ortaya çıkarsa oğlumun okul hayatının bitebileceğini’ söyledi. Benim çocuğumun kötü bir şey yaptığını sanmıyorum. Bir öğretmenin, öğrenciyi dövmesi gibi bir şey söz konusu olur mu? Böyle bir şey var mı? Biz çocuklarımızı öğretmenlere güvenerek veriyoruz. Öğretmenin sınıf içerisinde öğrenciyi dövdüğü görüntüler hiç hoş değil. Öğrenciye dayak atan öğretmenin şu anda aynı okulda görev yapması da doğru değil. Gerekenin yapılmasını istiyoruz. Kimsenin ekmeğiyle oynamak istemiyoruz ama bu olayları görünce zorumuza gidiyor. Dayak olayının üstünden 1 hafta geçti. Öğretmen, 1 haftadır görevine devam ediyor” dedi.

    İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünden alınan bilgiye göre, kadın öğretmen S.K. hakkında soruşturma başlatıldı.

  • Sınıfta ders anlatırken kalp krizi geçiren öğretmen hayatını kaybetti

    Denizli’nin Pamukkale ilçesindeki Atatürk Endüstri Meslek Lisesi’nde matematik öğretmeni olan 44 yaşındaki Metin Kaya, sınıfta kalp krizi geçirdi. Hastaneye kaldırılan Kaya, yaşamını yitirdi.

    Edinilen bilgiye göre, Pamukkale ilçesi Atatürk Endüstri Meslek Lisesi’nde matematik öğretmenliğini yapan evli ve 1 çocuk babası 44 yaşındaki Metin Kaya, geçtiğimiz Perşembe günü ders anlattığı sırada, bir anda yere yığıldı. Öğretmenlerini gören öğrenciler, müdür ve diğer öğretmenlere haber verdi. Okul yetkililerinin haber vermesi üzerine okula ambulans sevk edildi. Kalp krizi geçirdiği tespit edilen Kaya, gelen ambulansla Denizli Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alındı. Kaya, hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Kaya, aynı gün Denizli Ulu Cami’de kılınan cenaze namazı sonrası Çakmak Mezarlığı’nda toprağa verildiği öğrenildi.

  • Bakan Yılmaz: “Liseyi 70 kişilik sınıfta okudum”

    HAKKARİ (İHA) – Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, “Kendisiyle barışık, çevresiyle barışık, hayata hazır ve mutlu bir nesil yetiştirmek istiyoruz” dedi.

    Hakkari’nin Yüksekova ilçesindeki Şemsettin Onay Anadolu Lisesini ziyaret eden Bakan Yılmaz, daha sonra Selahattin Eyyübi Kültür Merkezinde okul müdürleri ve öğretmenlerle bir araya geldi. Burada konuşan Bakan Yılmaz, eğitimde çok büyük bir mesafe aldıklarını belirterek, “Kendisiyle barışık, çevresiyle barışık, hayata hazır ve mutlu bir nesil yetiştirmek istiyoruz. Bunu ise ancak eğitimle yapabiliriz. Türkiye’nin bir hedefi vardır, çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkmak. Bunun için mutlaka ekonominin çok iyi bir yere gelmesi lazım. Bu da eğitimle mümkün” dedi.

    İlkokulu 72 kişilik sınıfta okuduğunu söyleyen Yılmaz, “Belki benden daha da kabalık sınıfta okuyanlar vardır. Liseyi 70 kişilik sınıfta okudum. Burada 11 tane okulu yıkmak zorunda kaldık, yeni yapılanlar var. 2019 yılının sonuna kadar ikili eğitimi kaldıracağız. Niçin kaldıracağız, kaliteli eğitim için olmazsa olmaz unsurlardan biridir. İkili eğitimi kaldıracağız. Eğitimin bir başka temel unsuru da öğretmendir. Bizim dönemimizde 580 bin öğretmen ataması gerçekleşti. Bugün gördüğümüz her 3 öğretmenden 2’si bizim dönemimizde atanmıştır” diye konuştu.

    Yapılan toplantının ardından kaymakamlığa geçen Bakan Yılmaz, İhsaniye Camisi’nde akşam namazını kıldıktan sonra helikopterle Van’a geçti.