Etiket: Sincan

  • Sincan Belediyesi ’Kan’ verdi

    Türk Kızılayı’nın kan stoklarının yetersiz olduğu çağrısına Sincan’dan yanıt geldi. Sincan Belediyesi personeli Kızılay’a kan bağışında bulundu. Sincan Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Tuna “Unutulmamalıdır ki kana bir gün hepimiz ihtiyaç duyabiliriz. Verdiğimiz kan, bir canın kurtulmasına vesile olabilir” diyerek kan bağışına destek verdi.

    Türk Kızılayı’nın kan stoklarında azalma olduğunu açıklamasının ardından Sincan Belediyesi harekete geçti. Belediye personeli topluca kan bağışında bulundu. Bağışın ilk gününde 150 belediye personeli kan verdi.

    Kan bağışına en büyük desteği Sincan Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Tuna veriyor. “Kan bağışı kutsal bir görevdir” diyen Başkan Tuna “Herhangi bir sağlık sorunu olmayan her bireyin en öncelikli görevlerinden olmalıdır, kan vermek. Bu hayati ihtiyacı karşılamak, yapacağımız kan bağışları ile mümkün olacaktır” dedi.

    Kan vermeyi vatani bir görev olarak niteleyen Sincan Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Tuna, “Sincanlı hemşehrilerim her zaman milli meselelerde büyük hassasiyet göstermiştir. Bu konuda da Sincan büyük hassasiyet gösterecektir. Bütün vatandaşlarımızı Türk Kızılayı’ nın Lale meydanında bulunan kan bağış merkezine bekliyorum” dedi.

  • Sincan darbeye geçit vermedi

    Sincan Belediye Başkanı Mustafa Tuna, “Tüm Sincan bir ve beraber olup Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısına uyarak demokrasiye ve milli iradeye sahip çıktık” dedi.

    Sincan Belediyesi, milli iradeyi hedef alan kalkışmaya geçit vermedi. Askeri kalkışma girişiminin hemen ardından harekete geçen Sincan Belediyesi tüm araçlarını seferber ederek, ihtiyaç duyulan noktalarda görevlendirdi. Kalkışma girişiminin hemen ardından harekete geçen Sincan Belediye Başkanı Mustafa Tuna, Sincan Kaymakamı Salim Demir ile koordineli bir şekilde çalışarak ihtiyaç duyulan noktalarda belediyeye ait araçları görevlendirdi. 4 damperli kamyon, 7 su tankeri, 16 çöp kamyonu, 3 kepçe, 8 süpürge kamyonu, 3 TIR, 10 kamyon, 2 greyder, 1 ekskavatör ve 2 silindirden oluşan araçlar, Yenikent Şehit Üsteğmen Hasan Şahan Kışlası, Yenikent İnsani Yardım Tugay Komutanlığı, Yenikent Kara Kuvvetleri Havadan İkmal Bakım Komutanlığı, Temelli Şehit Üsteğmen Gürcan Ulucan Havaalanı, Etimesgut Zırhlı Birlikler Eğitim ve Tugay Komutanlığı, Etimesgut Şehit Yüzbaşı Ersan Dağ Kışlası, Etimesgut Hava Lojistik Komutanlığı ile Etimesgut Jandarma Havacılık Komutanlığı’na gönderilmek üzere hazır bekletildi. Gerekli görüldüğü takdirde iş makineleri bu bölgelere sevk edildi.

    Sincan Belediye Başkanı Mustafa Tuna, kalkışma girişiminin başladığı ilk dakikadan itibaren Sincan ve çevre ilçelerinde yer alan hassas bölgelerle ilgili koordineli çalışmalar gerçekleştirdi. Tuna, Temelli Askeri Havaalanı’ndaki özel harekat timleriyle bir araya gelerek kendileriyle yakından ilgilendi. Sincan Belediyesi kalkışma girişimi sırasında şehit olan polis ve sivil vatandaşların ailelerinin de acısına ortak oldu. Şehitlerin cenazeleriyle bizzat ilgilenen Tuna, ailelere tek tek ziyaretlerde bulunarak acılarını paylaştı. Şehitlerin evlerinin önüne de Sincan Belediyesi tarafından çadırlar kurularak taziye için gelenlerin ihtiyaçları karşılandı.

    Vatandaşlar için Kızılay Meydanı, Genel Kurmay Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde sabah ve akşam olmak üzere Sincan Belediyesi ekiplerince sıcak çorba, ekmek ve su ikramında bulunuldu.

    “Demokrasiye sahip çıkan herkese teşekkürler”

    Sincan Belediye Başkanı Mustafa Tuna, tüm Sincan olarak darbelerin karşısında olduklarını vurgulayarak, “Aziz milletimiz demokrasiye karşı yapılacak darbelere asla izin vermeyecek. Milli iradeye darbe vurulamaz. Bu hainlerin kendi vatandaşına silah doğrultması, demokrasiyi askıya alma ve seçimle iş başına gelmiş Sayın Cumhurbaşkanımız ile hükümetimizi devirme girişimi en hafif tabiriyle vatana ihanettir. Aziz milletimiz bu ihanet karşısında bir ve beraber olarak tavrını en güçlü şekilde ortaya koydu. Vatandaşımızla kol kola meydanlarda ve sokaklarda vatanımıza sahip çıktık. Tüm Sincan olarak bu hainlerin karşısındayız. Demokrasiye ve milli iradeye sahip çıkan milletimize teşekkür ediyorum. Alçakça kalkışmada şehit olan vatandaşlarımıza da Allah’tan rahmet, yaralılarımıza şifa diliyorum” diye konuştu.

  • Bakan Çelik, Esk Sincan Kombina Müdürlüğü’nü Ziyaret Etti

    Et ve Süt Kurumu’na (ESK) bağlı Sincan Kombina Müdürlüğü’nü ziyaret eden Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, kurum yetkilileriyle toplantı yaptıktan sonra tesiste incelemelerde bulundu.

    Müdürlük toplantı salonunda yapılan değerlendirme toplantısında Et ve Süt Kurumu’nun faaliyetleri tüm yönleriyle ele alındı.

    Toplantıda ESK’nın stratejik yönü üzerinde duran Bakan Çelik, Kurum’un yakın, orta ve uzun vadeli planlarının önemine dikkat çekerek, yöneticilerden çalışmalarını hızlandırmalarını istedi.

    ESK’nın regülasyon aracı olarak piyasada daha aktif yer alacağını kaydeden Çelik, bunun için ne gerekiyorsa yapılacağını söyledi.

    Bakan Çelik’e Et Süt Kurumu ve Sincan Kombina Müdürlüğü’nün çalışmaları hakkında bilgi veren Genel Müdür Vekili Osman Uzun, piyasayı yakından takip ettiklerini belirterek atılması gereken adımları zamanında atacaklarını kaydetti.

    Bakan Çelik ve beraberindeki heyet, toplantının ardından Sincan Kombina Müdürlüğü’nde incelemelerde bulundu. Çelik, burada et kesim, sucuk yapım, pastırma imalat, kıyma ve kavurma gibi bölümlerde yapılan üretim hakkında çalışan ve yöneticilerden bilgiler aldı.

    Çelik, son olarak ESK ürünlerinin yer aldığı satış mağazasına uğrayarak fiyatları kontrol etti ve alışveriş yapan vatandaşlarla sohbet etti.

  • Sincan Evcil Hayvanlar Parkı’nda 5 Kıtadan 55 Tür

    Türkiye’nin hayvan çeşitliliği ve kapsamı bakımından en büyük evcil hayvan parkı olma özelliğini taşıyan Sincan Evcil Hayvanlar Parkı’nda orijinleri 5 ayrı kıtaya dayanan 55 türden toplam 608 evcil hayvan ziyaretçilerini ağırlıyor.

    Ankara Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı’nca düzenlenen Sincan Evcil Hayvanlar Parkı’nda Türkiye’de yaşayan evcil hayvanların yanı sıra Türkiye’de bulunmayan ve 5 ayrı kıtayı temsil eden evcil hayvan türlerinin bulunması da parkın cazibesini artırıyor. Parkı gezen Ankaralılar, lama, midilli, yak, geyik, antilop, deve kuşu, sülün, tavus kuşu, Ankara kedisi, Ankara keçisi, cüce keçi, değişik türlerden köpek, ördek, kaz, kuğu, tavşan, tavuk ve horoz türlerinin yanı sıra 8 farklı saf ırktan çok sayıda köpeği de görüp tanıma fırsatını buluyor. Hayvanlar aleminde göklerin hakimi, destanlarda ise kahramanlık ve asaletin Anadolu temsilcisi “şah kartalı”, Sincan Evcil Hayvanlar Parkı’nı gezenlerden büyük ilgi görüyor.

    Ormanlık alanda yaralı bulunan yetişkin şah kartalı, ilk tedavisi Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi’nde yapıldıktan sonra rehabilitasyon için Sincan Evcil Hayvanlar Parkı’na getirildi. Burada özenle bakılan ve beslenen yaralı şah kartalı, Anadolu’da yaşayan ve nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan endemik bir türün temsilcisi. Parkta kendisine tahsis edilen oldukça geniş bir mekanda rehabilitasyon çalışmasına olumlu cevap veren kartal, bakıcılarının nezaretinde uçma denemeleri yapıyor. Misafir kartal, tümüyle sağlığına kavuşmasının ardından doğal ortamına bırakılacak.

    Ayağından yaralı olarak vatandaşlar tarafından 3 ay önce Sincan Evcil Hayvanlar Parkı’na getirilen kızıl şahin de parktaki görevli veterinerler tarafından tedavi edildi. Teslim edildiğinde beslenme durumunun da çok zayıf olduğunu gören veterinerler, tedavi süreciyle birlikte yaralı şahin için özel bir beslenme programı uyguluyor. Kızıl şahinin iyileştiğini, güç kazandığını belirten veterinerler, doğal yaşam ortamına salmak üzere şahinin vahşi doğada yaşamını sürdürebilecek düzeye gelmesi için gün saydıklarını ifade ediyorlar.

    Sincan Evcil Hayvanlar Parkı’nın bir başka yırtıcı misafiri de bir baykuş oldu. Yine vatandaşlar tarafından park yetkililerine zayıf ve hasta bir halde bir süre önce önce teslim edilen baykuş, veterinerlerin özel çabalarıyla sağlığına kavuşturularak doğal yaşam ortamına bırakıldı.

  • Adalet Bakanlığı Basın Mensuplarına Sincan Cezaevleri Kampüsünü Gezdirdi

    Adalet Bakanlığı basın mensuplarına Sincan Cezaevleri Kampüsü’nde F Tipi, kadın ve çocuk cezaevi ile örnek iş atölyesi gezisi düzenledi.

    Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım’ın katılımıyla Sincan Cezaevleri Kampüsü’nde F Tipi, kadın ve çocuk cezaevi gezisi ile örnek iş atölyesi gezisi gerçekleştirildi. Gezi öncesi yaptığı konuşmada Yıldırım, “Programın düzenleme amacı Türkiye’de son 10 yıldır devam eden ceza infaz alanında yürütülen ciddi değişim ve reform çalışmalarının uygulama alanında paylaşılması. Şuan itibariyle Türkiye ceza infaz kurumlarında 173 bin hükümlü ve tutukluyu barındırıyoruz. Bunlar yaklaşık 51 bin personelimiz ile biz bu hizmeti yürütmeye çalışıyoruz. Bu mevcudun yine önemli bir bölümünü teşkil eden yaklaşık 6 bin 500 tutuklu ve hükümlüyü de şuanda içerisinde bulunduğumuz Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsünde barındırıyoruz. Hiç şüphesiz çağdaş bir infaz hizmetinin olmazsa olmazı alt yapı olan fiziki yapılardır. Bu sebeple son 10 yıllık değişim, dönüşüm hareketinin ilk adımı fiziki yapıların iyileştirilmesidir. Hiç şüphesiz temel infaz anlayışının değişmesinden sonra fiziki yapıların iyileştirilmesidir” diye konuştu.

    “ÖNÜMÜZDEKİ YILLARDA 2015-2019 YILLARI ARASINDA 142 CEZA İNFAZ KURUMUNUN DAHA KAPATILMASI PLANLANMAKTADIR”

    “Geçtiğimiz 2002-2015 yılları arasında 260 ceza infaz kurumumuz kapatılarak yerlerine daha yüksek kapasiteli 106 ceza infaz kurumu yapılmıştır” ifadesini kullanan Yıldırım, “Önümüzdeki yıllarda 2015-2019 yılları arasında 142 ceza infaz kurumunun daha kapatılması planlanmaktadır. Eski ceza infaz kurumlarının kapatılmasının infaz açısından sebebi alt yapı olarak çağdaş infaz hizmetlerinin verilmesine müsait olmayışı, kişi hakları açısından uygun elverişli alt yapıya sahip olmamaları, bina olarak fiziki olarak ve mimari olarak çağ dışı kalmış olmalarıdır” dedi.

    “SİNCAN CEZA İNFAZ KURUMLARI KAMPÜSÜNDE GEÇTİĞİMİZ YIL AÇTIĞIMIZ T TİPİ CEZA İNFAZ KURUMUYLA BİRLİKTE 9 KURUMUMUZ BULUNMAKTADIR”

    Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsünde geçtiğimiz yıl açtığımız T tipi ceza infaz kurumuyla birlikte 9 kurumumuz bulunmaktadır. Bunların 2’si F tipi yüksek güvenlikli kurumlarımızdır. 2 tanesi L tipi diye adlandırdığımız mimariye sahiptir. 1 T tipi cezaevimizi yeni açtık. 1 kadın kapalı cezaevimiz bulunmakta. Türkiye’de halihazırda 3 yerde bulunan çocuk ceza infaz kurumlarımızdan birisi de kampus içerisinde. Çocuk açık cezaevi olarak ifade edilen tanımlanabilecek 1 çocuk eğitim evimiz bulunmakta kampus içerisinde. Bu eğitim evinden 1 tanede İstanbul’da var. Birde kampusun açık ceza infaz kurumu var. Burada da özellikle ziyaretimizin sonunda bası atölyelerine ziyarette bulunacağız. İçerisinde bulunduğumuz kampus 2 milyon 500 bin metrekare üzerine kurulu. Burada yaklaşık 2 bin 500 personelimiz görev yapıyor. bunların yaklaşık 75’i uzman personel, öğretmen, psikolog ve sosyal çalışmacılardan oluşuyor. Kampuse günlük bin 500 ile 2 bin arasında ziyaretçi geliyor. 640 tane lojmanımız var personelle ilgili. Kampuste açık öğretim ortaokulundan lisesine kadar örgün eğitimine kadar toplam bin 169 öğrencimiz var. Bu kampus içerisinde yaklaşık 400 hükümlü ve tutuklu sigortalı olarak iş yurdu faaliyetlerinde çalışıyor.”

    Yeni cezaevi yapımında kampuslere öncelik verildiğini anlatan Yıldırım, “Gereceksiniz ki birçok hizmet daha derli toplu yürüyor. Daha kaliteli yürüyor ve yönetimi açısından kolaylıklar var. Bunların başında da sağlık hizmetleri geliyor. 1 kampus hastanesi var. Bu hastanede 15 hekim görev yapıyor. 10’u uzman olmak üzere. 33’de yardımcı sağlık personeli görev yapıyor. Bu kampus hastanemize ayık ortalama 3 bin 500 civarında hasta müracaatı var” şeklinde konuştu.

    ÇOCUK CEZA İNFAZ KURUMUNDA 307 ÇOCUK BULUNUYOR

    Basın mensuplarına ilk olarak çocuk ceza infaz kurumu gezdirildi. Ankara, İstanbul ve İzmir’de çocuk ceza infaz kurumu olduğunu belirten Yıldırım, “Halen yapımı devam eden 5 çocuk ceza infaz kurumu daha var. Bu kurumlar çocukların ihtiyaçları gözetilerek planlanmış kurumlar” dedi.

    Çocuklar için ödül olarak düzenlenen aile görüş odasında çocuklar aileleriyle birlikte bir ev ortamında bir gecelerini geçirebiliyorlar. Bu ödül çocuklara ayda birde verilebiliyor üç ayda bir verilebiliyor. Çocuk ceza infaz kurumunda 307 çocuk bulunuyor. 2015 yılında bu ödülü almaya hak kazanan 146 çocuktan 37’si aileleriyle vakit geçirebildi.

    Çocuk ceza infaz kurumunda bulunan derslikler ve resim atölyeleri de gezdirildi.

    İŞ ATÖLYELERİNDE HEM MESLEK EDİNİLİYOR HEM DE PARA KAZANIYORLAR

    Kadın kapalı ceza infaz kurumunda ise 389 tutuklu ve hükümlü olduğunu söyleyen Yıldırım, “İş yurtları açısından da kadınlarımızın meslek edinmeleri ve sosyal hayata hazırlanmaları açısından da zengin donanımı olan bir kurumumuz” ifadesini kullandı.

    İş yurtlarındaki mantı atölyesinde çalışan mahkumlardan 10 aydır atölyede çalıştığını kaydederek, hem para kazandıklarını hem de meslek edindiklerini anlattılar.

    Kadın Ceza İnfaz kurumunda avluya ve ortak sosyal yaşam alanına açılan 12 adet oda bulunuyor. Hükümlü ve tutuklular tek kişilik odalarda kalıyor ve sosyal yaşamlarını bir arada sürdürüyor.

    Cezaevi içerisinde bulunan SEGBİS odasıyla ilgili bilgi de veren Yıldırım, 221 cezaevinde 524 adet SEGBİS odası bulunduğunu ifade etti. Yıldırım, bu odalarda tutukluların duruşmalarıyla ilgili mahkemeye adliyeye gitmeyen mahkeme heyetiyle ifade vermelerini sağlayan bir sistem olduğunu bildirdi.

    F TİPİ CEZA İNFAZ KURUMU MEVCUDU 324

    2 Nolu F Tipi ceza infaz kurumunun en yüksek güvenlik segmentine sahip kurumlar olduğunu bildiren Yıldırım, “Tehlikeli adli hükümlü ve tutukluları barındırıyoruz. 324 mevcudumuz var” dedi.

    2 Nolu F tipi cezaevinde de avukatla görüşme yeri ve hükümlülerin odaları gezildi.

    “CEZA İNFAZ KURUMLARIMIZA SEÇİM SANDIĞI KURULUYOR”

    Yıldırım, “Taksirli suçlar hariç hükümlülerin oy kullanma hakkı yok. Dolayısıyla hükümlüler oy kullanamıyor. Ancak tutukluların ve taksirli suçlardan oy kullanma hakkını kullanabilmeleri maksadıyla ceza infaz kurumlarımıza seçim sandığı kuruluyor. Seçim günü oylarını kullanıyor” bilgisini de verdi.

    2 Nolu F Tipi Cezaevinin kamera kontrol odasında açılıp kapanan kapılar görülüyor cezaevi 200 adet kamerayla izleniyor.

    MOBİLYA ATÖLYESİNDE 100 HÜKÜMLÜ ÇALIŞIYOR

    Mobilya atölyesinde 100 hükümlü çalışıyor. Hükümlüler hem meslek sahibi oluyor, hem de üretimin içerisinde bulunuyor. Türkiye genelinde geçen sene 34 bin tutuklu ve hükümlü iş yurtları faaliyetlerinde sigortalı olarak çalıştı. Mobilya atölyesinde bu yıl 6,5 milyonluk ciro elde edildi.

    Atölye de çalışan mahkumlar önce eğitimden geçiyor. Cezaları tamamlanıp dışarıya çıkanları ise bu alanda deneyimli oldukları için özel sektör değerlendiriyor.

    Tekstil atölyesinde 10 aydır çalışan mahkumlardan bir tanesi atölyede çalışırken zamanın daha çabuk geçtiğini ve kendileri için iyi olduğunu ifade etti.

    PEMBE ODA UYGULAMASINDA 45 BİN KİŞİ EŞLERİYLE GÖRÜŞTÜ

    Cezaevlerinde bulunan tutuklu ve hükümlülere telefon görüşmesi, aile görüşme sürelerinin uzatılması ve eş görüşü gibi çeşitli ödüller veriliyor. 2013 yılından bu yana kadar 165 bin kişi bu ödülleri almaya hak kazandı. Bu ödüller içerisinde yer alan cezaevlerinde hükümlü ve tutukluların eşleriyle özel görüşmelerine olanak sağlayan pembe oda uygulamasıyla ise 45 bin kişi eşleriyle görüştü. Bu yıl ise 17 bin kişi eşleriyle görüştü.