Etiket: Sığındı

  • Açlık Ve Soğuktan Lokantaya Sığındı

    Muş’ta açlık ve soğuktan ötürü bitkin düşen su çulluğu kuşu, camına çarptığı lokanta işletmecisi tarafından hayata döndürüldü.

    Kış mevsiminin tüm şiddetini gösterdiği Muş’ta, su çulluğu kuşu tam anlamı ile hayatının kurtulacağı adrese düştü. Açlıktan ve soğuktan bitkin düşen su çulluğu, uçamayarak yere düşerken lokantanın camına çarptı. Eski hal civarında bulunan lokantanın camına çarpan kuşu fark eden lokanta işletmecisi, bir gün süre ile lokantasında besleyerek hayata döndürdüğü su çulluğunu daha sonra Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü’ne teslim etti.

    Bir anda cama çarpıp kaldırıma düşen kuşun sesi ile irkildiğini kaydeden lokanta işletmecisi Mustafa Tunç, kuşu yakaladığında bitkin düştüğünü ve uçamayacak durumda olduğunu belirterek, “Soğuk ve açlık sebebiyle kuşun yere düştüğünü tahmin ettim. Önce kuşu lokantaya alıp yem verdim. Kuşun karnı doyunca ve ısınınca canlanıp dükkanın içinde uçmaya başladı. Daha sonra Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü’nden yetkililerle görüştük. Yetkililer gelerek kuşun doğaya kavuşturulması için teslim aldılar” dedi.

    Telli Turna Doğa Derneği Başkanı Kasım Avcı ise, lokanta işletmecisi Mustafa Tunç’a göstermiş olduğu örnek davranıştan ötürü teşekkür ederek, “Doğadaki hayvanlar çetin geçen kış mevsimi sebebiyle yaşamlarını sürdürmenin mücadelesini veriyorlar. Bu kuşumuz da bitkin bir şekilde yere düşünce işletme sahibimiz hayvanın yeniden hayata dönmesine vesile olmuş” diye konuştu.

    Lokantaya gelerek kuşu teslim alan Doğa Koruma ve Milli Parklar Muş Şube Müdürlüğü’nde görevli Orman Muhafaza Memuru Şakir Ayaz, iş yeri sahiplerine teşekkür etti. Kuşun nasıl yakalandığı yönünde bilgiler alan Ayaz, kuşun gerekli bakımlarının yapılmasının ardından doğaya salınacağını söyledi.

  • Eşi Tarafından Darp Edilen Kadın Polise Sığındı

    Adana’da eşi tarafından darp edilen kadın, polisi arayarak sığınma evine gitmek istedi.

    Olay, Seyhan ilçesinde meydana geldi. İddiaya göre, Zeliha K. (47) isimli bir kadın 155 polis imdat hattını arayarak, “Kocam beni sürekli dövüyor artık benim dayanacak gücüm kalmadı ben kadın sığınma evine gitmek istiyorum” dedi.

    Bunun üzerine haber merkezi, kadının verdiği adrese polis ekiplerini yönlendirdi. Eve giden polis, koca A.K.’yi gözaltına alırken Zeliha K.’yı da emniyete götürdü. Zeliha K. polise, sığınma evine gitmek istediğini, artık kocasıyla birlikte yaşamak istemediğini her şeyi bahane edip kendisini sürekli darp ettiğini söyledi.

    Bunun üzerine polis kadını önce adli tıp birimine götürüp sağlık kontrolünden geçirdi. Kendisini görüntüleyen basın mensuplarına tepki gösteren Zeliha K., daha sonra sığınma evine götürüldü.

  • (Özel Haber) Sur’dan Kaçan Aile Hastaneye Sığındı

    Diyarbakır’ın sokağa çıkma yasağı ilan edilen Sur ilçesinde yaşanan çatışmalar yüzünden evlerini terk etmek durumunda kalan 5 çocuklu Ün ailesi, gidecek yer bulamayınca hastaneye sığındı. Hastanede kendilerine tahsis edilen bir odada kalan aile burada yaşam mücadelesi veriyor.

    Onbinlerce ailenin yaşanan çatışmalar yüzünden göç etmek zorunda kaldığı Sur ilçesinden çıkan vatandaşlar bin bir zorlukla hayata tutunmaya çalışıyor. İlçeden göçen vatandaşlardan imkanı olanlar başka ilçelerde tuttukları evlere yerleşirken, durumu olmayan bazı aileler de yakınlarının yanına yerleşti. Hem durumu hem de kentte yakınları olmayan aileler ise en büyük mağduriyeti yaşadı. Yaklaşık 20 yıl önce İzmir’den Diyarbakır’ın Sur ilçesine yerleşen ve burada hurdacılık yaparak geçimlerini sağlayan 5 çocuklu Ün ailesi, Savaş Mahallesi Büyüksürgü Sokak’taki evlerinin çatışmalarının ortasında kalması yüzünden ilçeden çıkmak durumunda kaldı. Sadece beraberlerine iki çanta alabilen aile, gidecek yer bulamayınca Selahattin Eyyübi Devlet Hastanesi’ne sığındı. Aileye kapılarını açan hastane yetkilileri, kendilerine geçici olarak bir oda tahsis etti. Ün ailesi, şimdi bu odada ilçelerindeki olayların sona ermesinin ve bir an önce evlerine geri dönmenin hayallerini kuruyor.

    “ÜSTÜMÜZDE BOMBALAR PATLIYORDU”

    Ailenin babası Agahan Ün, eşi Sultan ile çocukları Veysican (16), Selçuk (14), Muhammed (13), Murat (9) ve Semanur (4) ile gidecek yerleri olmadığı için hastaneye sığındıklarını belirterek, çok zor durumda olduklarını anlattı. Diyarbakır’da hiç akrabalarının olmadığına dikkat çeken Ün, “Ben dışarıda kaldım. Sur’dan çıktım. Evim çöktü. Üstümüzde bombalar patlıyordu. Barınamadım. Çocuklarımı aldım dışarı çıktım. Gidecek yerim de yoktu. Geldim hastanenin önüne, güvenlikçi arkadaşlar dediler ki, ‘Giremezsin hastaneye.’ Başhekimle görüştüm. Başhekim Şenol Gedik hoca sağ olsun kapıyı açtı bize. Barındırdılar bizi. Burada sıcak yere küçük kızımın hatırı için aldılar. Çocukların hatırası için. Biz yine barınabilirdik sokakta ama küçük kızımı dünyanın tüm malına vermem. Bize kucak açtı hastane, geldik burada barınıyoruz. Yardım elinin bize uzatılmasını istiyorum başka bir şey istemiyorum. Başhekim yardım etti, yardımcısı yardım etti. Hepsinden de Allah razı olsun. Benim şu an başka yapacağım iş yok” dedi.

    “EKMEK VE SU YOKTU”

    9 gün boyunca evin içinde mahsur kaldıklarını söyleyen Sultan Ün ise ekmek ve suyun olmadığını ve çocuklarının uzun süre aç kalıp ağladıklarını ifade etti. Ün, savaş olmasını istemediklerine dikkat çekerek, şu ifadelerde bulundu:

    “Biz savaş olmasını istemiyoruz. Bütün hayallerimiz yıkıldı. Çocuklarım okula gidemediler. Okullarından oldular. Barış olsun istiyoruz, savaş olmasını istemiyoruz. Bilmiyorum ne diyeceğimi. Evin içinde bir banyoya kaçıyorduk. Bir mutfağa kaçıyorduk. Bir odaya. Nereden ne geleceğini hiç bilmediğimiz için, ne yapacağımızı şaşırmıştık. 9 gün evin içinde kaldık hiç çıkamadık. Ekmek su yoktu hiç yoktu. Çocuklar, ağlıyordu başımda, anne ekmek ver diyordular. Oğlum durun idare edin, bir bekleyin bakalım ne olacak. Bitecek inşallah diyorduk. Çocuklar hiç duramıyordu. Bilmiyordu, anlamıyordu, biz aç kalabiliyorduk ama onlar kalmıyordu. Çok zor durumdaydık. Allah razı olsun bugün, buraya geldik. Yerimiz, yuvamız yoktu. Yani hiç kimse bizi kabul etmiyordu. Allah razı olsun yardım edenlerden. Başka ne diyeyim. Yardım eli uzatılsa çok güzel olur. Bizim sığınacak bir yerimiz olsa, başımızı koyacak sıcak bir yerimiz olsa yeter bize.”

  • 250 Türkmen Güveççi Köyü Sınırına Sığındı

    Türkmenlerin yaşadığı Kızıldağ bölgesinin bombardıman altına alınmasının ardından buradaki Türkmenler, Hatay’ın Güveççi köyü sınırına sığındı.

    Esed birliklerinin Rus savaş uçakları ile birlikte Kızıldağ bölgesini bombardıman altına almasının ardından buradaki Türkmenler, daha güvenli olarak gördükleri Güveççi köyü sınırına sığındı. Aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 250 kişi civarındaki Türkmen, Güveççi köyü sınırına kadar gelmesinin ardından kendilerine yardımda bulunuldu. AFAD tarafından Türkiye’nin sıfır noktasındaki Suriye toprakları içine kurulan çadırlara yerleşen Türkmenlere 170 çadır verilirken, gıda yardımında da bulunuldu. Türkmenlere ayrıca ısınmaları için battaniye ve kıyafet temini de yapıldı.

    Sınıra konuşlanan Suriye Türkmenlerinin güvenliğini de Türk askeri aldı. Çadırların önünde Türk toprakları içinde bekleyen askerler hem sınır geçişlerini hem de Türkmenlerin güvenliğini kontrol altında tutuyor.