Etiket: Sesini

  • Otomobilden gelen kedi sesini duyunca soluğu sanayide aldı

    Antalya’da bir aracın motorun altındaki ara bölmeye sıkışan yavru kedi, oto tamircide neredeyse otomobilin ön kaporta parçalarının tamamının çıkartılmasının ardından uzun uğraşlar sonucu internetten açılan ‘kedi sesiyle’ kurtarıldı. Tamircilerin kediyi çıkartabilmesi için uzun süre kedi taklidi yapan otomobil sahibiyse, aracının parçalara bölündüğünü görünce, “Bir can kurtardık. Feda olsun” cümlelerini kullandı.

    Antalya 100. Yıl Caddesi’nde trafik ışığında duran bir otomobilden yavru kedi sesinin gelmesi, aynı ışıkta duran gazetecilerin dikkatini çekti. Gazetecilerin uyarmasının ardından aracı kullanan Rıfat Çetin aracını müsait bir yere çekerek, kedi sesinin nereden geldiğini anlamaya çalıştı. Aracı çalıştırdığında kedinin ses çıkardığını duyan Çetin hemen Eski Sanayi Sitesi’ne giderek, oto tamircisinden kediyi kurtarması için yardım istedi.

    Oto tamircisi Cumhur Şenoğlu ise aracı inceleyerek, kedi sesinin geldiği noktaya göre çalışmalara başladı. Diğer sanayi esnafları da yavru kedi için seferber oldu. Ustalar, tam olarak yeri tespit edilemeyen yavru kediyi kurtarmak için otomobilin ön düzenini sökmeye başladı. Uzun uğraşlar sonucu kedinin motor altındaki ara bölmede olduğunu gören Cumhuroğlu, elini uzatarak kediyi alma çalıştı fakat korkan kedi bu defa da aracın radyatör kısmına kaçtı. Bu sırada kurtarma çalışmalarını izleyen araç sahibi Çetin, kedinin ürkmemesi ve olduğu yerden çıkması için kedi taklidi yaptı. Çevredekiler de internetten ‘yavru kedi sesi’ videosu açarak, kedinin tepki vermesini bekledi. Minik yavru seslere karşılık vererek yerini belli edince ustalar yine aracın ön tarafındaki parçaları sökmeye başladı. Yaklaşık 1 saat süren seferberliğin ardından yavru kedi kurtarıldı.

    “Bir can kurtardık, feda olsun”

    Çok enteresan anlar yaşadığını ifade eden Çetin, “İş yerinden çıkıp randevu adresime gitmek için trafiğe çıktım. Müzik sesinden kedinin miyavlamasını duymadım. Sizler, ‘Araçtan kedi sesi geliyor’ deyince aracı müsait bir yere çektim ve kediyi aramaya başladım. Sanayi Sitesinde Cumhur Usta’nın yanına geldim. Tüm gayretlerle minik kediyi kurtardık. Aracımın her yerini açtılar ama yapacak bir şey yok. Bir can kurtardık, feda olsun” dedi.

    ‘Yavru kediyi ne yapacaksınız?’ sorusu üzerine Çetin, “Bu ufaklığı iş yerindeki Evrim isimli arkadaşıma hediye edeceğim. Kendisi, ‘Küçük kedi beslemeyi düşünüyorum’ demişti. Bu vesileyle ona hediye edeceğim” şeklinde yanıt verdi.

    Minik yavruyu kurtarmanın otomobil tamirinden daha zorlu geçtiğini belirten oto tamir ustası Cumhur Şenoğlu ise, “Küçük olduğu için zor bulduk. Radyatörün arkasında çıktı. Tüm çabalarımıza değdi, sonuçta bir can kurtardık” ifadelerini kullandı.

  • Cemal Kaşıkçı’nın öldürüldüğü anda ortam sesini kaydettiği iddia edilen saat: Güvenlik saati

    Cemal Kaşıkçı’nın öldürüldüğü anda ortam sesini kaydettiği iddia edilen güvenlik saatleri ile ilgili açıklama yapan Armed Anonim Şirketi Güvenlik Film Yapımı Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Yılmaz, “Eğer Kaşıkçı’nın kolunda bir güvenlik saati varsa oradaki tüm arbedeyi, tehdidi, orada yaşadığı işkenceyi kaydetmiştir“ dedi.

    2 Ekim tarihinde son olarak girdiği Suudi Arabistan Konsolosluğu’ndan bir daha çıkmayan ve günler sonra sorgu sırasında öldürüldüğü açıklanan Suudi Gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın kolunda bulunan güvenlik saatinin cinayet anında ortam sesini kaydettiği iddia edilmişti. Cemal Kaşıkçı’nın sesini kaydettiği iddia edilen güvenlik saatleri, herhangi bir tehlike anında konumunuzu belirliyor, ortam sesini kaydedebiliyor, ses kaydı alabiliyor.

    Akıllı Saatlerle ilgili Armed Anonim Şirketi Güvenlik Film Yapımı Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Yılmaz İHA’ya konuştu. Yılmaz, Cemal Kaşıkçı’nın olay anında eğer kolunda bir güvenlik saati var ise orada yaşanan arbedeyi, tehdidi, yaşadığı işkenceyi kaydettiğini söyledi.

    “Güvenlik saatleri dünyanın neresinde olursak olalım, olduğumuz konumu direk telefonla irtibat yoluyla emniyet güçlerine anında yollayabiliyor ”

    Güvenlik saatleri ile bir program üzerinden tehlike anında, tek tuşa basarak her şeyi başka bir telefon veya yetkili kişilere gönderebildiğini söyleyen Armed Anonim Şirketi Güvenlik Film Yapımı Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Yılmaz “ Önemli kişilerin kullandığı güvenlik saatleri var. Güvenlik saati kolumuza taktığımız andan itibaren dünyanın neresinde olursak olalım, olduğumuz konumu direk telefonla irtibat yoluyla emniyet güçlerine anında yollayabiliyor. Bu güvenlik saatleri tek tuşu bastığımız anda bütün konuştuğumuz ortamdaki arbedeyi, sesleri, her şeyi anında diğer telefona veya ses kaydedilen bölgeye program üzerinden direk yollayabiliyor. Siz bu saatten herhangi bir tuşa bastığınızda program üzerinden, yetkili kişiler, güvenlik güçleri, devlet görevlileri veya istihbarat başkanlığı anında sizin konumunuzu belirler “ dedi.

    “Eğer kolunda bir güvenlik saati varsa oradaki tüm arbedeyi, tehdidi, orada yaşadığı işkenceyi kaydetmiştir “

    Cemal Kaşıkçı’nın öldürüldüğü anda eğer kolunda güvenlik saati var ise tüm yaşananları kaydettiğini belirten Yılmaz “ Bu tamamen programsal bir şey. Kalp ritminizin yükseldiğini gördüğünüzde, heyecana kapıldığınızda veya örneğin; Cemal Kaşıkçı olayında içeriyi girip bir panik hissettiğinde kalp atışı hızlandığı için cihaz onu bir tehdit olarak algılayıp, direk olarak güvenlik tehdidi altındayım şeklinde bir sinyal gönderebiliyor. Eğer kolunda bir güvenlik saati varsa oradaki tüm arbedeyi, tehdidi, orada yaşadığı işkenceyi, her şeyin kaydını anında yetki verdiği kişilere program üzerinden gönderir ve tüm yaşananlar kaydolmuştur“ diye konuştu.

    Çocuklar için de bu saatler kullanılabilir

    Güvenlik saatlerinin sadece yetişkinler için değil çocuklar için de kullanılabileceğini dile getiren Yılmaz “ Çocuklar için kilometre ayarı yapabiliyoruz. Mesela 1 kilometre alan içerisinde belirlemişsek, çocuk o alanın dışına çıktığında hemen size sinyal geliyor. Veya çocuğunuz herhangi bir nokta içerisinde tuşa bastığında, çocuğunuzla konuşabiliyorsunuz. O sizi, siz de onu duyabiliyorsunuz. Yine o size, siz de ona ses kaydı gönderebiliyorsunuz“ şeklinde konuştu.

  • Siren sesini duyan hastaneye koştu

    Manisa’nın Selendi ilçesindeki devlet hastanesinde gerçekleştirilen yangın ve deprem tatbikatı sırasında çalan siren sesleri üzerine hastaneye koşan vatandaşlar sirenlerin tatbikat için çaldığını öğrenince rahat bir nefes aldı.

    Selendi İlçe Devlet Hastanesi’nde deprem ve yangın tatbikatı yapıldı. Selendi Devlet Hastanesi’ndeki deprem ve yangın tatbikatına İl Sağlık Müdürlüğü UMKE ekipleri, Manisa Büyükşehir Belediyesi Selendi İtfaiye Amirliği Personeli, Selendi 112 Acil Servis ekibi ile Selendi Devlet Hastanesi’nde görev yapan tüm personel katıldı.

    UMKE ekipleri gözetiminde gerçekleşen tatbikat, temsili olarak ambulans ve özel araçlar ile hastaneye taşınan hasta ve yaralılara burada ilk müdahalenin yapılması ve durumu ağır olanlarının başka hastaneye sevk edilmeleriyle başladı. Yine senaryo gereği depremin ardından yaşanan kargaşa ve panik ortamında dahiliye servisinin bulunduğu katta yapısal olmayan hasarlar meydana geldiği, elektrik, su ve telefonların arızalandığı bir durumda dahiliye servisindeki yaralıların tahliyesi ve toplanma alanına götürülmesi canlandırıldı. Temsili yaralılar ilk müdahalenin ardından acil servise nakledildi. Palyatif hastalarının yattığı birimde çıkan temsili yangın için kırmızı alarm verilip, anonslar yapıldı. İtfaiye ekiplerinin kısa sürede olay yerine gelerek, yangını söndürmesi başarılı bir şekilde gerçekleştirildi.

    Hastane çevresindeki vatandaşlar siren sesleri üzerine hastaneye akın ederken, sirenlerin tatbikat için çaldığını öğrenince rahat bir nefes aldı. Tüm birimlerden raporların istemesinin ardından durum değerlendirmesi yapılarak deprem ve yangın tatbikatı sona erdi.

  • Başkan Çeçrioğlu, Başçayırlı kadınların sesini duydu

    Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Köşk ilçesinin Başçayır Mahallesinde yaşayan kadınların taleplerini yerine getirdi.

    Köşk’ün en büyük kırsal mahallelerinden Başçayır’da, bakımsız kalan yolun tozu bir süre önce vatandaşları isyan ettirmişti. Bu çileye dayanamayan bir aile mahalleden taşınınca, diğer vatandaşlar,da seslerini duyurabilmek için yolu kapatarak eylem yapmışlardı.

    Köşk İlçesi’nin Başçayır Mahalle merkezinden geçen Ahatlar, Menteşeler, Cumayanı, Ketenyeri, Sarıçam, Kızılcaköy ve Armutalanı mahallelerinde yaşayan vatandaşlar, yoğunluk nedeniyle yaklaşık 15 yıl önce alternatif yol oluşturulduğu belirtildi. Başçayır’da bulunan sokakların dar olması ve bu yoğunluğun tehlike arz etmesi nedeniyle kendi arazilerinden feragat eden mahalleli alternatif yol yapımına katkı sağladı. 3 yıl önce gölet yapımı nedeniyle Devlet Su İşleri’ne (DSİ) ait kamyon ve iş makinelerinin kullandığı yolun bozulduğunu ifade eden mahalleliler, yolun mahalle içinde kalan kısmının asfalt yapılmasını talep etmişti.

    Aydın Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanlığına bağlı ekipler, Başçayır Mahallesi’nde kadınların talep ettiği yolun çalışmalarına tüm hızıyla devam ediyor. Başçayır Mahallesi’nde yaşayan kadınlar Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun olaya müdahalesinden sonra yol sevinçlerini yaşamaya başladılar.

    Köşk Belediye Meclis Üyesi Davut Yağcı, “Bizim derdimiz yol değildi bizim tek derdimiz tozdu. Köşk Belediyesi Meclis Üyesi olarak sesimi kimselere duyuramadım. Başçayır Mahallemizin kadınlarının yapmış olduğu eyleme bende destek verdim. Sesimizi Aydın Büyükşehir Belediye Başkanımız Özlem Çerçioğlu duyarak mağduriyetimizi giderdi. Özlem Başkanımıza Başçayır Mahallemiz ve şahsım adına çok teşekkür ediyorum” dedi.

    Başçayır Mahallesi’nde yaşayan kadınlar: “ Buradan daha önce hafriyat kamyonları geçerek yolun sulamasını yapıyorlardı. Sulamayı bir anda bıraktılar. Yolun kenarında oturanlar tozdan dolayı evden taşınmak zorunda kaldılar. Astım hastası olan arkadaşlarımız sürekli rahatsızlanıyorlardı. Her yetkiliyi aradık. Kimse sesimize kulak vermedi. Bizde Başçayır Mahallesi kadınları olarak yolu kapattık, eylem yaptık. Derdimize tek çare Topuklu Efemiz Özlem Çerçioğlu oldu. Özlem başkanımız bu olayların üzerine bizi aradı. Sabah sulama kamyonları göndereceğini hemen arkasından da asfalt çalışmalarına başlayacağını söyledi. Özlem Başkanımız bize her iyiliği yaptı. Tozdan, mikroptan kurtardı; kapılarımızı açtı. Allah razı olsun” dediler.

  • Kanser hastası anne, Brezilya’ya giden oğlunun sesini 1.5 yıldır duymuyor

    Adana’da, 1.5 yıl önce çalışmak için Brezilya’ya giden oğlundan haber alamayan kanser hastası anne, evladının ardından gözyaşı döküyor

    Adana’da ve turizm kentlerindeki değişik firmalarda çalışan Kadri Gündüz (27), yaklaşık 1.5 yıl önce çalışmak üzere Brezilya’ya gitti. Gündüz, Brezilya’ya gidince ilk birkaç gün annesi Ayhan Gündüz ile görüştü. Ancak daha sonra ailesi Gündüz’ün telefonuna bir türlü ulaşamadı. Oğlunu günlerce aramasına rağmen bir türlü görüşemeyen kanser hastası anne Ayhan Gündüz, son olarak konsolosluğa başvurdu. Konsolosluk yaptığı araştırmadan sonra Kadri Gündüz’ün karıştığı bir kavgadan dolayı cezaevine düştüğü bilgisini verdi. Anne Gündüz, oğlunun sesini duymak istedi ancak bir türlü başarılı olamadı. Cezaevindeki oğluna mektup yazıp para gönderdi ancak ne mektup ne da para oğluna ulaşmayınca iade oldu.

    “Ölmeden önce tek isteğim oğlumun sesini duymak”

    Oğlundan 1.5 yıldır haber alamayan Ayhan Gündüz, “Oğlum gittikten 4 gün sonra telefonla arayıp Brezilya’da olduğunu söyledi. Bir iş görüşmesi için Brezilya’ya gittiğini anlattı. 1 hafta orada kaldıktan sonra bizi aradı ’bana para gönderin eve geleceğim’ dedi. Daha sonra ablasını aradı ’ya havaalanına ya da bir iş görüşmesine gideceğim’ dedikten 15 dakika sonra telefon tamamen kapandı görüş o görüş ondan sonra hiç görüşemedim. 1.5 yıl oldu görüşmeyeli nerede olduğunu bilmiyoruz. Brezilya konsolosluğundan bizi aradılar ’Kadri yakalandı cezaevine koydular’ diye. Ben konsolosluğa hala inanmıyorum oğlumun sesini hiç duymadım. Bize dediler ki ’oğlunuz iyi’ ama ben inanamıyorum çünkü bir mektup bile yok. Hayatta mı değil mi bilmiyoruz. Ben kanserim iki göğsümü aldılar iki dizimden ameliyat oldum babası da hasta bize ondan başka bakan yoktu. Ben devamlı mektup gönderiyorum ama hiç cevap gelmedi. Cumhurbaşkanım kurban olayım size Allah ne muradınız varsa versin bize yardım edin” diyerek gözyaşı döktü.

    Annenin feryadı baba Halil Gündüz’ü de ağlattı.