Etiket: “Sert

  • Başkan Sert, “31 Ağustos’a kadar yetki belgelerini almaları gerekiyor”

    Başkan Sert, “31 Ağustos’a kadar yetki belgelerini almaları gerekiyor”

    Ticaret ve Sanayici İş Adamları Derneği Başkanı Mehmet Sert ikinci el motorlu kara taşıtları ticareti yönetmeliğinin Ticaret Bakanlığı tarafından tekrar revize edilerek 15 Ağustos tarihi itibariyle yayınlandığını belirterek yönetmelikteki önemli uygulamalardan ve değişikliklerden bahsetti.

    Yapılan değişiklikler hakkında bilgi aktaran TÜRKSİAD Başkanı Mehmet Sert, “Yetki ve yeterlilik belgesi olmadan alım satım işlemleri yapılamayacak, Rent A car araçları bir yıla doldurmadan ve bu alanda araçlar faaliyette bulunmadan satılamayacak, yetki belgesi olmadan ilan verilemeyecek ve satılan aracın ilanı internet satış sitesinden ve ilan platformlarından 3 gün içinde kaldırılacak. Yetki belgesi olmadan noterlerde işlem yapılamayacak. Modeline göre sekiz yaşın ve yüz altmış bin kilometrenin üzerindeki araçlar için ekspertiz raporu zorunlu olmayacak” dedi.

    İkinci el satışı yapan oto galerilerinin işletmelerin uymakla yükümlü olduğu konuları da aktaran Sert, “Motorlu kara taşıtı alım satım sorumluları ile danışmanlarının adı, soyadı, T.C. kimlik numarası veya yabancı kimlik numarası ile iletişim bilgilerini, bu kişilerin işe başladığı; işi bırakma bilgisini ise bu durumun gerçekleştiği tarihten itibaren on gün içinde Bilgi Sistemi üzerinden il müdürlüğüne bildirmek, mesleki yeterlilik belgesinin aranmayacağı haller hariç olmak üzere, mesleki yeterlilik belgesine sahip olmayan kişileri motorlu kara taşıtı alım satım sorumlusu veya danışmanı olarak istihdam etmemek, yetki belgesi numarasını ekspertiz raporunun düzenlenmesi sırasında ekspertiz işletmesine ve satış sırasında noterliğe beyan etmek, ekspertiz raporunun bir nüshasını satış sırasında noterliğe ibraz etmek, ticari faaliyetleri sırasında ahlaka uygun, adil ve dürüst davranmak, haksız ve hukuka aykırı davranış ve ticari uygulamalarda bulunmamak, hizmet verdiği kişilerin alım satım tercihlerini etkileyecek nitelikteki bilgileri gizlememek ve bu kişileri yasa dışı veya etik olmayan uygulamalara teşvik etmemek, satışına yetkili olmadığı ikinci el motorlu kara taşıtına ilişkin tanıtım ve ilan faaliyetinde bulunmamak, yol ve kaldırım gibi kamunun ortak kullanımına ayrılmış alanları taşıt teşhir alanı olarak kullanmamak, bu yönetmelikte yer alan ve ikinci el motorlu kara taşıtı ticaretiyle iştigal eden işletmeye ait olan diğer yükümlülükleri yerine getirmek, ikinci el motorlu kara taşıtı ticaretinin geliştirilmesi ve tüketicinin korunması amacıyla Bakanlıkça alınan tedbirlere uymak gibi yükümlülükleri var” dedi.

    Vatandaşlar bir yıl içinde araç alım satımının 3 ile sınırlı olduğunu ve bu sayıyı aşanların bu işin ticaretini yapmış sayılacak olduğu ve gerekli şartları yerine getirmeleri gerektiğini getiremeyenlerinde yönetmelik gereği cezai müeyyide uygulanacağını ifade eden Sert , “31 Ağustos’a kadar yetki belgelerini almaları gerekiyor. Bu yönetmeliğe aykırı hareket edenler hakkında Kanunun 18 inci maddesinde öngörülen idari para cezaları Bakanlıkça uygulanacak” dedi.

  • MHP İl Başkanı Kayaalp’ten asılsız iddialara sert tepki

    MHP İl Başkanı Kayaalp’ten asılsız iddialara sert tepki

    Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Diyarbakır İl Başkanı Cihan Kayaalp, MHP eski Kocaköy ilçe başkanının yaptığı asılsız iftiralara karşı suç duyurusunda bulunduklarını ve bu işin takipçisi olup peşini bırakmayacaklarını söyledi.

    MHP Diyarbakır İl Başkanı Cihan Kayaalp, son dönemlerde teşkilatlarını hedef alan kesimlerden dolayı basın açıklamasında bulundu. Başkan Kayaalp, daha önce 25 yıldır Kocaköy ilçesi MHP ilçe başkanlığı görevini yapıp, daha sonra olumsuz şikayetler üzerine görevden alınması için genel merkeze aktardıklarını söyledi. Genel merkezin eski ilçe başkanının görevden almasıyla, iddiaya göre eski başkan Zeynel Can, teşkilatlarına zarar vermek suretiyle asılsız iftiralarda bulunduğunu ve parti olarak Can hakkında suç duyurusunda bulunduklarını vurguladı.

    Başkan Cihan Kayaalp, bazı haber yayın organlarında teşkilatları ve şahsıyla ilgili bazı haberler yayımlanmasından dolayı bu açıklamayı yapma gereği duyduğunu belirtti. Başkan Kayaalp, “Daha önce Kocaköy ilçe başkanlığı görevi yapmakta olan ancak hakkında çok sayıda şikayetin geldiği, birçok olumsuzluğun yaşandığı, birçok vatandaşımızın mağdur edildiği iddialarıyla bize gelen şikayetler üzerine yaptığımız araştırmalarda bu ilçe başkanının görevini kötüye kullandığını, zaten ilçede de 70 oydan fazla oyun çıkmadığını, ilçede birçok insanı kendisinden rahatsız olduğunu fark edince görevden alma gereği duyduk. Bu arkadaşımız görevden alındıktan sonra çok çirkef bir biçimde bizleri ve teşkilatımızı zan altında bırakacak iftiralara başvurmaya başladı. Metruk bir binada yardım kolisi olduğunu iddia ettiği içinde birkaç baklagillin olduğu fasulye gibi, mercimek gibi, küçük bir koli görüntüsünü çekerek o konu üzerinde de teşkilatımızla ilgili veya yardım kolisi olduğuyla ilgili hiçbir ibare olmadığı görüntülerde de anlaşılıyor. Bahçeye yarım kilo kadar döküp onun da görüntülerini çekerek yardım kolilerini devletin bize verdiği kolileri hayvanlara yedirdiğimiz asılsız ve tamamen iftira dolu bazı açıklamalar yapmış” dedi.

    “Suç duyurusunda bulunacağız”

    Kendileriyle ilgisi olamayan, bir yerde kötü kurgulanmış sadece iftira ile kendilerini bir şekilde yıpratma çabası içerisine giren bu şahıs hakkında yarın itibariyle suç duyurusunda bulunacaklarını ifade eden Başkan Kayaalp, “İnşallah kanun karşısında bunun ilgili gerekli işlemleri başlatacağız ve gerekli cezayı alması için elimizden geleni yapacağız. Bu arkadaşımız kendisini 25 yıldır ilçe başkanı olarak tanıtıyor. 25 yıldır ilçe başkanlığı yaptıktan sonra görevden neden alındım diye hazmedemediğinden dolayı her türlü yalana başvuruyor. 25 yıldır ilçe başkanlığı yapıp hala 70 oy alıyorsa, ya o arkadaşımızda problem vardır veya onu orada tutanlarda problem vardır. Biz bunu fark ettik gelen şikayetleri değerlendirdik, araştırdık. Şikayetlerin büyük bir bölümünün haklı şikayetler olduğunu anladık. Anladıktan sonra genel merkezden görevden alınmasını talep ettik. Genel merkezde görevden alınmasını sağladı. Bu arkadaşımız görevden alınmadan sonra korkunç bir şekilde davamızı, teşkilatımızı, yıpratmak için saldırıyor. Her taraftan bize iftira atmaya çalışıyor. Bahse konu olan Zeynel Can’ın partimizle hiçbir ilgisi kalmamıştır. Bundan sonra partimizin adını kullanmasına müsaade etmeyeceğiz” şeklinde konuştu.

  • Memur-Sen İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen 2 nolu şube başkanından asılsız ithamlara sert tepki

    Memur-Sen İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen 2 nolu şube başkanından asılsız ithamlara sert tepki

    Memur-Sen İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen 2 nolu şube başkanı Mustafa Karataş, öğretmenler hakkındaki asılsız ithamlara sert tepki gösterdi.

    Pandemi Sürecinin uzaması ve hali hazırda vaka sayılarının azalma yerine günlük aynı seviyelerde seyretmesi hayatın birçok alanında olduğu gibi Eğitim-Öğretim alanında da sonuçları itibariyle etkili olduğunu dile getiren Karataş, “Mart ayından itibaren Eğitim-Öğretime verilen ara ve 2020-2021 Yılında,Eğitim Öğretimin örgün mü yoksa uzaktan online mı devam edip etmeyeceği konusunda Milli Eğitim Bakanlığının henüz netleşmiş bir yol haritası mevcut değildir.Her ne kadar Sayın Bakanımızın 4 alternatifli bir çalışmanın hazır olduğunu söylese de netleşen bir durumun olmadığını biliyoruz” dedi.

    Okulların kapalı tutulması, öğrencinin okula gelememesi, ders yapılmaması öğretmenlerin ve eğitimcilerin suçu imiş gibi Öğretmenler ve Eğitim çalışanları eleştiri oklarına hedef edildiğini ve acımasız eleştirire maruz kaldıklarını anlatan Karataş, “Türkiye Cumhuriyetinin her kurumunda çalışan fedakar ve cefakar çalışanları gibi Öğretmenler, akademisyenler ve bu kurumların diğer çalışanları kazandıklarını helal etmek ve ailelerine helal lokma yedirmek için samimi, gayret içinde ve en üst düzey performansla görevlerini ifa ediyorlar. Sürecin şartlarını ileri sürerek öğretmenlerin ve akademisyenlerin işe gitmeden çatır çatır maaşlarını alıp yemek istediklerini ileri sürmek, hatta sağlıkçılar ölsün, Emniyet çalışanları ve diğer kurumlarda çalışanlar her türlü risk altında çalışsın ama okullar açılmasın biz tatili sahillerde keyifle geçirelim diye düşünecek ve bunu ifade edecek bir aymazlığın içinde olduklarını söylemek, öğretmenlere ve akademisyenlere hakarettir, iftiradır. hakkaniyeti ketmetmektir. Ayrıca farklı kurum çalışanları arasına nifak tohumları ekmektir.

    Erzurum’da en fazla üyesi olan bir Sendikanın Şube Başkanı olarak, bir milyonluk bir eğitim ordusu hakkında her ne kadar kısmi muaf tutmalar yaparak da olsa hiç kimsenin öğretmenleri ve akademisyenleri nefsi hesaplar üzere kimsenin itham etme hakkı yoktur” diye konuştu.

  • Güleç ailesinden açıklamalara sert cevap

    Güleç ailesinden açıklamalara sert cevap

    Karabük Demir ve Çelik Fabrikaları A.Ş (KARDEMİR) Kurucu Başkanı ve yönetim kurulu üyesi Kamil Güleç ile Çağrı Güleç, şirket yönetim kurulunca kendilerine yönelik yapılan açıklamaya cevap verdi.

    Güleç ailesi tarafından yapılan açıklamada, “Tarihinde örneği görülmediği şekilde KARDEMİR AŞ.’nin kişisel ihtiraslarla tartışma mevzi haline getirilmesini, polemiklerle toplumsal hayatın meşgul edilmesini tasvip etmediğimizin bilinmesini diler, herkesin sağduyulu ve serinkanlı hareket etmesinde müşterek fayda mülahaza ettiğimizi arz ederiz” ifadelerine yer verildi.

    Dün yapılması kararlaştırılan olağan genel kurulunun toplantı yeter sayısının sağlamaması nedeniyle Bakanlık temsilcisi tarafından ertelenmesi sonrasında Kardemir AŞ yönetim kurulu olarak yayınlanan, nezaketsiz, üslubuyla bir sanayi ve ticaret şirketini temsilden uzak duyuruya büyük bir üzüntüyle, hayretle vakıf oldukları ifade edilen açıklamada, “ Tarihinde örneği görülmediği şekilde Kardemir AŞ.’nin kişisel ihtiraslarla tartışma mevzi haline getirilmesini, polemiklerle toplumsal hayatın meşgul edilmesini tasvip etmediğimizin bilinmesini diler, herkesin sağduyulu ve serinkanlı hareket etmesinde müşterek fayda mülahaza ettiğimizi arz ederiz. Diğer taraftan yanıltıcı, yanlış bilgiler içeren bu ilana karşı; kamuoyunun, yatırımcılarımızın doğru bilgilendirilmesi yönetim kurulu üyesi olarak görevimizdir. Evvela bildirmek isteriz ki Kamil Güleç, 27.07.2020 tarihli Genel Kurul toplantısına COVIT-19 salgının oluşturduğu tehlike ve riskler sebebi ile Elektronik G.K. sistemi ortamında katılmıştır. Hazirun cetvelinde ismi listelenmiştir. Genel kurulun toplantı nisabının sağlanmaması sebebiyle ertelenmesinin mesuliyetinin Kamil Güleç ve Hüseyin Çağrı Güleç’e yüklenmesi izansızlıktır. Olağan genel kurul toplantısının yapılabilmesi için yüzde 25 oranında sermayeyi temsil eden pay sahiplerinin veya temsilcilerinin bulunması zorunluluğunun ve bunun sağlanamamasından esinlendiği gözlenen öfkenin, toplantıya katılım sağlamayan tüm hissedarlarımıza, yatırımcılarımıza yönelik olduğunu da unutmamak gerekir. 2017 yılında Çağ Çelik AŞ. ile Kardökmak AŞ. ve Karçel AŞ. arasında gerçekleştirilen pay alım-satım işlemleri, üç (3) defa Sermaye Piyasası Kurulunun denetim ve gözetiminden geçmiş, bu işlemlerde halka açık ortaklık statüsündeki şirketimizin kârının veya mal varlığının azalttıldığı, emsallerine uygunluk, piyasa teamülleri, ticari hayatın basiret ve dürüstlük ilkelerine aykırı olarak farklı fiyat, ücret, bedel, şartlar içeren anlaşmalar veya ticari uygulamalar yapıldığı yönünde bir karar tensip edilmemiştir. Duyuruda geçen Karabük 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/10 E., 2019/260 K. sayılı ilamının konusu pay alım-satım işlemlerinin hukuka aykırılığının tespit ve edası değil, 2017 yılı genel kurulunda alınan seçim kararın iptalidir. Kukla eliyle açılan güdümlü dava, bağımsız Türk Yargısı tarafından reddedilmiştir. Şirketimiz lehine sonuçlanmış bir davanın, aleyhimize istismara kalkışılması himaye edilemez” denildi.

    “Hukuka riayetsizliktir”

    Çağ Çelik AŞ. ile Kardökmak AŞ. ve Karçel AŞ. arasında 2017 yılında gerçekleşen pay alım-satım işlemleri neticesinde Kardökmak AŞ. 20 milyon 643 bin 338 TL, Karçel AŞ. 21 milyon 740 bin 171 TL kâr elde ettiği ifade edilen açıklamada şunlar kaydedildi:

    “Yani şirketimizin bağlı şirketleri olan Kardökmak AŞ.ve Karçel AŞ. toplamda 42 milyon 383 bin 509 TL kurum kazancı elde etmişler; bunları defter ve belgelerine, finansal kayıtlarına işlemişlerdir. Bağlı şirketlerin elde ettikleri kârların, şirketimiz Kardemir AŞ.’nin de kârını oluşturacağı son derece açıktır.

    Özenli bir yönetici gibi davranılarak Kardökmak ve Karçel’de elde edilen 42 milyon 383 bin 509 TL kurum kazancının, Kurumlar Vergisi Kanunun 5/1-e maddesi uyarınca istisnadan faydalanması için yapılan başvuru Vergi İdaresince kabul edilmiştir. Yine, Karabük Defterdarlığı, Genel Müdürlüğünün 03.12.2019 ve 04.12.2019 tarihli özelgesiyle vergi istisnasından yararlanılabileceği şirketimiz Kardemir AŞ.’ye bildirilmiştir. Hal böyle olmasına rağmen, yönetim kurulunda bağımsız üyelerle birlikte çoğunluk oluşturularak, şirketimizin zararına söz konusu duyuruda adı geçen üyelerin imzalarıyla istisna uygulamasından vazgeçilmiştir. Değinilmesi gereken bir diğer nokta ise, söz konusu pay alım-satım işlemlerinin Karçel AŞ. Kardökmak AŞ. ve şirketimiz finansal tabloları ile faaliyet raporlarına yansıtıldığı, bu işlemler için yönetim kurulu üyelerinin tamamının 2017 yılı olağan genel kurulları olan 28.03.2018 tarihli olağan toplantılarda ibra edildikleridir. Zaten ibra edilen Kamil Güleç ve Hüseyin Çağrı Güleç’in ibra olmayabilecekleri endişesini taşıdıklarının söylenmesi her şeyden evvel hukuka riayetsizliktir. Zira Türk Ticaret Kanununun 558’inci maddesi gereğince ibra kararının, bir başka genel kurul kararıyla kaldırılması mümkün değildir. Kamil Güleç ve Hüseyin Çağrı Güleç, yönetim kurulu üyesinin şirketimiz menfaatlerini tedbirli bir yöneticinin özeniyle gözetmek borcu altında olduklarının bilincinde olarak; şirketimizi zarara uğratan yönetim kurulu kararlarına karşı muhalif kalmışlardır. Yönetim kurulu başkanından ve yönetim kurulundan, mal alımlarına ve diğer iş ve işlemlere yönelik defalarca bilgi alma talebinde bulunulmuş ise de bu makul istirhamları karşılanmamış, reddedilmiştir. Kamil Güleç ve Hüseyin Çağrı Güleç’in kararlara karşı muhalefet şerhleri, duyuruda adı geçen yönetim kurulu üyelerinin şahıslarına değil, şirketimizi zarara uğratan iş ve işlemlere karşıdır. 2019 faaliyet yılında şirketimiz zararı da bunun en bariz göstergesidir. Karçel AŞ. ve Kardökmak AŞ. portföyünde bulunan Kardemir A ve D grubu hisselerinin satılmaması yatırımcıların menfaatini korumak için değildir. Bu tamamen, yönetim kurulunda çoğunluğu oluşturan yönetim kurulu üyelerinin ve temsil ettikleri grupların menfaatinedir. 27.07.2020 tarihli genel kurul toplantısı hazirun cetveline, Kanunun emredici hükümlerine aykırı olarak, toplantı ve karar nisabının hesaplanmasında dikkate alınamayacak Karçel AŞ. ve Kardökmak AŞ. hisselerinin de yazdırılmasıyla asıl gaye afişe olmuştur. Genel kurulca onaylanmış geri alma programı olmadığı sürece halka açık anonim ortaklıklar, gerek kendileri gerek bağlı şirketleri aracılığıyla elde ettikleri kendi paylarını, edinme tarihinden itibaren bir (1) yıl içerisinde elden çıkarmak zorundadırlar. Şirketimiz genel kurulunca onaylanmış bir geri alma programı bulunmamaktadır. Bu nedenlerle KARÇEL AŞ. ve KARDÖKMAK AŞ. portföyünde olan Kardemir A ve Kardemir D hisselerinin elden çıkarılması mevzuat gereğince mecburidir. Kardemir yönetim kurulunun duyurusunda ismi geçen bağımsız yönetim kurulu üyeleri, maalesef uzun süredir bağımsızlıklarını yitirmişlerdir. Kurumsal Yönetim İlkeleri uyarınca bağımsız üyeler görevlerini hiçbir etki altında kalmaksızın yapmalıdır. Kayıkçı kavgası bizim işimiz değildir. 25 yıldır Kardemir’imizin menfaatlerini her şeyden üstün tuttuğumuz, büyük bir özveri ile emek ve iş gücümüzü şirketimizin gelişimine, büyümesine tahsis edişimiz devlet ve iş hayatının takdirindedir. Bizim için önemli olan insanımızın işini, aşını büyültmek, devletimizin ortaya koyduğu büyüme ve kalkınma hedeflerine hizmet uğrunda koşmaktır. Türk sanayisi olarak ülkemizin 2023 hedeflerine ulaşmasına, 2053 ve 2071 vizyonlarını hayata geçirebilmesine katkıda bulunmaktır. Gelinen noktada; Türkiye’mizin önde gelen sanayi kuruluşu olan şirketimizin ve siz değerli yatırımcılarımızın, yöre halkımızın, çalışanlarımızın menfaatlerini her zaman gözeteceğimizi; hukuksuzluğa, şirketimiz zararına yol açan iş ve işlemlere karşı asla musamaha göstermeyeceğimizi ve bu amaçla kanunların bizlere tanıdığı hak ve yetkileri, sonuna kadar kullanacağımızı kamuoyuna duyurmaktan ve taahhüt etmekten büyük bir onur duyduğumuzu bildirir, saygılar sunarız.”

  • AK Partili Tek,”Huzur ortamımızı bozmayı amaçlayanları en sert biçimde kınıyoruz”

    AK Partili Tek,”Huzur ortamımızı bozmayı amaçlayanları en sert biçimde kınıyoruz”

    Huzur şehri haline gelen kentte bitik ve etkisiz bir halde olan malum zihniyetin bazı üzücü olaylar üzerinden prim yapmaya çalıştığını aktaran AK Parti Tunceli İl Başkanı Fatih Tek, Huzur ortamını bozmayı amaçlayanları, toplumsal değerleri zedelemek isteyenleri en sert biçimde kınadıklarını söyledi.

    AK Parti Tunceli İl Başkanı Fatih Tek yaptığı açıklamada,” Halkımızın toplumsal değerlerini mağdur eden zihniyet ile bu mağduriyet üzerinden prim yapmak isteyen zihniyetin birbirinden farkı yoktur. Dün huzur şehri Tuncelimizin sokaklarında siyaseten prim yapmak ve huzur ortamını yaralama çabası içinde olanlar bugün dut yemiş bülbül misali meydanlardan çekilmişler, sosyal medyalarda da değiller ama bu zavallı zihniyet önce eşini darp eden, tecavüzle adı anılan kişiler ile yüzleşsin. ?Kadın hakları diyorlar bu hakları tarumar eden kendileri, çocuk hakları diyorlar ama Diyarbakır analarının yüzlerine bakamıyorlar, doğa, çevre diyorlar Tunceli’de orman yangınını söndürmeye giden orman işletme müdürlüğünün aracını yakan terör örgütünü dahi kınayamıyorlar. Yöre insanımız herşeyin farkındadır. ??Bunlar toplumsal değerlerimizi koruyamaz çünkü bunların siyaseti zaten toplumsal değerlerimizi ayrıştırıp mağduruz algısı üzerinden kazanılan prim ile siyaset yapma amaçlı kurulmuştur. ??Tunceli AK Parti Ailesi olarak huzur ortamımızı bozmayı amaçlayanları, toplumsal değerlerimizi zedelemek isteyenleri en sert biçimde kınıyoruz”dedi. ?