Etiket: Sen’den

  • Vergi Dairesi Başkanı Baysal’dan ’Bir kitapta senden’ kampanyasına destek

    Vergi Dairesi Başkanı Baysal’dan ’Bir kitapta senden’ kampanyasına destek

    Mersin Vergi Dairesi Başkanı Seyfettin Baysal, Sabiha Çiftçi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin başlattığı kitap kampanyasına destek vererek okulun kütüphanesi için kitap hediye etti.

    Akdeniz İlçe Milli Eğitim Müdürü Adem Şimşek ile birlikte Sabiha Çiftçi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ni ziyaret eden Baysal, Okul Müdürü Fatma Has ve öğretmenlerle bir araya geldi. Okulun başlattığı ’Bir kitapta senden’ kampanyasına, 100 kitap hediye ederek destek olan Baysal, günümüzde dijitalleşmenin hızla devam ettiğini, bilgiye ulaşmada çeşitli alternatif arayışların olduğunu ancak ’okumak’ deyince asıl olanın kitap okumak olduğunu söyledi. Kütüphanelerin kitap ve okurlar için, okumak için önemli olduğunu kaydeden Baysal, kampanyanın kız çocuklara yönelik eğitim veren bir okulda hayata geçirilmesinin çok daha önemli olduğunu belirterek, emeği geçenlere teşekkür etti. Baysal, ilk etapta şahsı adına verdiği bu desteğin kurum adına da devam edeceğini söyledi.

    Akdeniz İlçe Milli Eğitim Müdürü Adem Şimşek ise Baysal’a teşekkür ederek, “Bu tür faaliyetler her zaman eğitim camiasından beklenir ve genellikle ’onlar yapar, çözer’ mantığı ile bakılan bir faaliyettir. Vergi Dairesi Başkanımızın bu desteği, bu bakışı değiştiren bir anlayış oldu” dedi. Şişmşek, kampanya kapsamında farklı kurumların ve sivil toplum kuruluşlarının desteklerinin önemli olduğu sözlerine ekledi.

  • Eğitim Bir Sen’den online eğitim çağrısı

    Eğitim Bir Sen’den online eğitim çağrısı

    Eğitim Bir-Sen Genel Disiplin Kurulu Başkanı, Adıyaman Memur-Sen İl Temsilcisi ve Eğitim Bir-Sen Adıyaman Şube Başkanı Ali Deniz, şeni tip korona virüs (Covid-19) salgını nedeniyle okullarda eğitimin 31 Aralık 2020 tarihine kadar online yapılacağını hatırlatarak, meydana gelecek aksaklıkların önlenmesi için çağrıda bulundu.

    Eğitim Bir- Sen Genel Disiplin Kurulu Başkanı, Adıyaman Memur- Sen İl Temsilcisi ve Eğitim Bir – Sen Adıyaman Şube Başkanı Ali Deniz, Memur-Sen Malatya İl Temsilcisi Hüseyin Söylemez’i ziyaret etti.

    Ziyarette konuşan Memur-Sen Malatya İl Temsilcisi Hüseyin Söylemez, sağlık açısından yüz yüze eğitime tekrar ara verilmesi tatil anlamına gelmediğini hepimiz için daha fazla sorumluluk anlamına geldiğini ifade ederek, “Öğretmenlerin dinlenmesi gibi bir algıya dönüştürülmesi büyük haksızlık. Öğretmenlerin dinlenmesi gibi bir algıya dönüştürülmesi büyük haksızlıktır. Yüz yüze eğitime geçilmesi, öğretmenlerimiz ve diğer eğitim çalışanı arkadaşlarımızı heyecanlandırmıştı. Öğretmenlerimiz İle ilgili online eğitim sürecinde daha stresli oldukları halde yatıyorlar algısı sona ermişti ki, tekrar benzer haksızlıklara kimsenin tevessül etmemesini temenni ediyorum. Online eğitim sürecinde üzerlerindeki ders yükünü canlı derslerle giderirken, imkanı olmayan veya çeşitli sebeplerle derse katılamayan öğrencilerle ve velileri ile telefonlaşıp sorunlarına çözüm bulmaya çalışacaklardır” dedi.

    Evlerin bir odasını okula, kurs merkezine dönüştürüp çocukların günlük, haftalık, aylık, hatta yıllık planlarını disiplinli bir şekilde uygulanması gerektiğini vurgulayan Söylemez, “Bu süreçte uzaktan eğitim merkezlerine ihtiyaç olacağından belediyelerimizin bu konuda sorumluluk almasını bekliyoruz. Ayrıca esnek çalışma konusunda farklı uygulamalara son verilmeli, devlet kurumlarında asgari personel ile işlerin yürütülmesi olmalı, tüm çalışanlara mesai yaptırmak olmamalıdır. Online eğitim sürecinde üzerlerindeki ders yükünü canlı derslerle giderirken, imkanı olmayan veya çeşitli sebeplerle derse katılamayan öğrencilerle ve velileri ile telefonlaşıp sorunlarına çözüm bulmaya çalışacaklardır” şeklinde konuştu.

    Memur- Sen Adıyaman İl Temsilcisi Ali Deniz ise yaptığı konuşmasında, bu süreçte eğitimde fırsat eşitsizliğinde kaygılarının olduğunu ifade ederek, “Malumunuz eğitim ile ilgili çok önemli kararlar alındı. Elbette ki saygıyla karşılıyoruz. Çünkü sağlık her işin başı. Ama eğitimde olmasa olmazımız. Bu ülkede heba edecek bir gencimiz bile olmamalı. Bir yandan pandemiyle mücadele ederken, bir yanda da çocuklarımızın eğitimsiz kalmamaları için ayrı bir önlem almalıyız. Bu anlamda alınan tedbirlerin belki ülkeler nazarında, dünyada örnek alınan ülkelerdeniz ama biz eğitim bir sen olarak, çocukların online eğitim yanında yüz yüze eğitimin yapılmasından yanaydık. Veliler, öğretmenler ve öğrenciler tam okula gitmeye alışmışken bu durumun ortaya çıkması elbette ki istenilmezdi. Ama gerekli miydi? Tabi ki gerekliydi. Biz eğitimci olarak eğitimde fırsat eşitsizliğinin kaygılarını yaşamıyor değiliz. Çünkü her çocuğun eğitime ulaşabilmesi için imkânlar sağlanmalı. Kimisinin ulaşabilecek tableti, kimisinin interneti yok. Bu anlamda bakanlık biraz daha insiyatif almalı ve okulları, velileri desteklemelidir. Bunu yaparken hiçbir şekilde eğitimcilerin zarar görmesini istemeyiz. Onlar ihmal edilmemeli, özlük hakları geriye gitmemeli” diye konuştu.

  • Genç Memur Sen’den dost ve kardeş ülke Azerbaycan’a destek açıklaması

    Genç Memur Sen’den dost ve kardeş ülke Azerbaycan’a destek açıklaması

    Genç Memur Sen Başkan Vekili Enes Deligöz, Azeybaycan’a destek açıklaması yaptı.

    Memur Sen İl binasında bir araya gelen Genç Memur Sen üyeleri, Dost ve Kardeş Ülke Azerbaycan’a Destek Eylemi konulu basın açıklamasında bulundu.

    “Bütün diplomatik ilişkilerin ötesinde derin bir bağ ile birbirlerine “Kardeş” diyen Türkiye ve Azerbaycan dostluğunun boyutu telaffuzu ile vakidir” diyen Deligöz, İki devlet ve tek millet olmanın tarihsel şuuru gün geçtikçe daha fazla anlam kazanmakta ve pekişmektedir. Bu kardeşlik hiç şüphesiz tarihte devletlerarasında ortaya konulan en samimi ve en kadim dostluk olarak; diplomasinin “ devletlerin dostları yoktur, çıkarları vardır” teamülüne de meydan okumaktadır.

    Kardeş ülke Azerbaycan’da son zamanlarda yaşanan hadiseler kamuoyunun malumudur. Zira bu hadisenin bugünün meselesi olmadığını ve tarihe geçmiş kara bir leke olarak günümüze kadar geldiğini bütün dünya bilmektedir. Ermenistan otuz sene önce uluslararası hukuku hiçe sayarak, Azerbaycan toprağı olan Karabağ’ı işgal etmiş ve bu işgal esnasında hiçbir ahlaki kural tanımayan saldırganlığı ile adeta bir katliam gerçekleştirmiştir. Azerbaycan topraklarının neredeyse beşte birini işgal eden ve milyonlarca insanı yurtlarından ederek, başta Hocalı’da yaptığı soykırımı ile insanlık suçu işleyen Ermenistan’ın tescilli bir saldırgan olduğunu biliyoruz. Ancak ne acıdır ki bütün dünya devletlerinin söz konusu “biz” olunca ortaya koyduğu “üç maymun” u oynama tavrı yine değişmemiş ve Azerbaycan’ın haklı mücadelesi her koşulda uluslararası camiada örselenmiştir” diye konuştu.

    Azerbaycan’ın yaşanan bunca kıyımdan sonra kendi öz toprağını geri almak için her türlü meşru gayreti sarf etmiş olsa da uluslararası camianın duyarsız kaldığını ve Ermenistan’ın bu durumdan güç alarak şımarık tavrını sürdürerek her koşulda provokasyonlarını sürdürmeyi devam ettirdiğini anlatan Enes Deligöz, “28 Eylül sabahı Ermenistan silahlı güçlerinin yeniden ahlaksızca yaptığı saldırıya meşru müdafaa hakkını kullanan Azerbaycan’ın yanında olmak boynumuzun borcudur. Bir yanda kendi toprakları işgal edilen Kardeş Ülke, diğer yanda ise işgalci konumunda olan bir ülke varken; bizlere de “Dünya Beşten Büyüktür” diyen iradenin arkasında durarak, haklı olan Azerbaycanlı kardeşlerimizin yanında, omuz omuza mücadele vermekten başka seçenek yoktur. Bu saiklerle uluslararası hukukun işletilmesi noktasında; başta Birleşmiş Milletler olmak üzere bütün dünya ülkelerini inisiyatif almaya ve Ermenistan’ın hukuk tanımazlığına karşı tavır almaya davet ediyoruz.

    Ülkemizin Azerbaycan’a verdiği güçlü destek sadece devletlerimiz arasındaki kardeşlik hukuku sebebiyle değildir. Aynı zamanda otuz senedir Kardeş Azerbaycan’a yapılan haksızlığa ve hukuksuzluğa gösterilen haklı bir tepkidir. Ama bilinmelidir ki Türkiye’nin Azerbaycan’a yardımı ve desteği de “her nasıl istiyorlarsa öyle” olur.

    Bizler, bugün Ermenistan’ın uluslararası hukuku hiçe sayarak, dost ve kardeş ülke Azerbaycan topraklarına yönelik haksız saldırılarını, insanlık dışı işgallerini protesto etmek, hiçbir şekilde izahı olmayan hukuksuz saldırılar nedeniyle Şehit olan Azerbaycanlı kardeşlerimizi anmak ve ne olursa olsun Azerbaycan halkının yanında olduğumuzu açıklamak için buradayız. Tekrar Ermenistan’ın saldırılarında şehit olan kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyor; İki Devlet Bir Millet olduğumuz Azerbaycan halkının yanında her fırsatta koşulsuz olarak duracağımızı bütün dünyaya ilan ediyoruz” şeklinde konuştu.

  • Eğitim Sen’den “Covid-19 Salgınında Gelinen Aşama ve Eğitim Kurumlarının Durumu” konulu etkinlik

    Eğitim Sen’den “Covid-19 Salgınında Gelinen Aşama ve Eğitim Kurumlarının Durumu” konulu etkinlik

    Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), 12-13 Ağustos tarihlerinde “Covid-19 Salgınında Gelinen Aşama ve Eğitim Kurumlarının Durumu” konulu çevrimiçi bir etkinlik düzenleyecek. Etkinlikte, okullar ve yükseköğretim kurumlarına yönelik son durum ele alınacak.

    Etkinliğe ilişkin olarak Eğitim Sen’den yapılan açıklamada, “Covid-19 salgını dünyada ve Türkiye’de hızla yaygınlaşmaya devam ederken, eğitim öğretim kurumlarının durumu ve okulların açılıp açılmayacağı tartışmaları tüm hızıyla sürmektedir. Eğitim Sen, 12-13 Ağustos tarihlerinde ‘Kovid-19 Salgınında Gelinen Aşama ve Eğitim Kurumlarının (okullar ve yükseköğretim kurumları) Durumu’ konulu çevrimiçi bir etkinlik düzenleyecektir. Alanında uzman bilim insanları ve akademisyenlerle salgında gelinen aşama ve salgının seyri, halk sağlığı açısından değerlendirilecek, alandaki sağlık emekçileri, öğretmenler, eğitim yöneticileri ve idari personel ile yükseköğretim kurumlarında çalışanların karşı karşıya olduğu riskler farklı yönleriyle ele alınacaktır. 12 Ağustos Çarşamba günü saat 13.30’da yapılacak ilk oturumda TTB Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman, TTB Covid-19 İzleme Kurulu Üyesi ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Özlem Kurt Azap, TTB Üyesi ve Halk Sağlığı Uzmanı Kayıhan Pala ve SES Eş Başkanı İbrahim Kara ile Covid-19 salgınında gelinen son durumun halk sağlığı açısından ne anlama geldiği tartışılacaktır. Saat 15.30’da başlayacak ikinci oturumda ise alanda görev yapan eğitim emekçileri, öğretmenler, eğitim yöneticileri, idari personel ile salgının sürdüğü koşullarda okulların açılıp açılmamasının nasıl sonuçlar ortaya çıkaracağı tartışılacaktır. 13 Ağustos Perşembe günü saat 13.00-15.30 arasında yapılacak üçüncü oturum ile yükseköğretim kurumları ve bu kurumlara devam eden öğrenciler açısından salgın koşullarında yüz yüze eğitimin ne kadar mümkün olduğu tartışılacaktır. Aynı gün saat 16.00-19.00 arasında yapılacak dördüncü oturumda ise salgın döneminde kadın emekçilerin yaşadığı sorunlar ve bu sorunlara dönük çözüm önerileri tartışılacaktır.”

  • Türk Sağlık Sen’den ‘Hayatını kaybeden sağlıkçılar şehit sayılsın’ talebi

    Türk Sağlık Sen’den ‘Hayatını kaybeden sağlıkçılar şehit sayılsın’ talebi

    Türk Sağlık-Sen şube başkanları ve yönetim kurulları istişare toplantısının 9’uncusu telekonferans yoluyla gerçekleştirildi. Yapılan istişare toplantısının ardından değerlendirmelerde bulunan Türk Sağlık Sen Manisa Şube Başkanı Ali Dağlıoğlu, talepleri için mücadeleye devam edeceklerini belirtirken korona virüs salgınında görevleri başında hayatını kaybeden sağlıkçıların şehit sayılması için girişimlerde bulunduklarını açıkladı.

    Toplantının açılışında teşkilat mensuplarına seslenen Türk Sağlık Sen Genel Başkanı Önder Kahveci’nin salgın süreci, sağlık çalışanlarının mağduriyetleri ve talepleri ile ilgili değerlendirmelerde bulunduğunu kaydeden Türk Sağlık Sen Manisa Şube Başkanı Ali Dağlıoğlu, “Genel Başkanımız Önder Kahveci konuşmasına salgınla kahramanca mücadele ederken hayatını kaybeden sağlık çalışanlarını anarak, virüse yakalananlara da acil şifalara dileyerek başladı. Virüsü yenen teşkilat mensuplarımıza da geçmiş olsun dileklerini iletti. Hayatını kaybeden sağlık çalışanlarının şehit olarak kabul edilmesi için girişimlerde bulunduklarını bunun hayata geçmesini istediklerini belirtti. Türkiye’nin salgınla başarılı bir şekilde mücadele ettiğini ve dünyaya örnek olduğunu kaydeden Genel Başkanımız Önder Kahveci bu süreçteki çalışmalarından dolayı Sağlık Bakanına, bakanlık idarecilerine, kamu yöneticilerine, tüm kamu çalışanlarına ve özellikle kahraman sağlık çalışanlarına teşekkür etti. Sağlık çalışanlarının kahramanca mücadelelerine ve yaptıkları fedakarlığa salgın sürecinde tüm Türkiye’nin şahit olduğunu aktaran Genel Başkanımız Önder Kahveci çalışanların bu süreçte sadece mağduriyetlerinin giderilmesi ve sorunlarını çözülmesi gibi bir talepleri olduğunu kaydetti.” dedi.

    Türk Sağlık-Sen olarak bu süreçte çalışanların tüm sorunlarını gerek görüşmeler gerek başvurular gerekse açıklamalar ile gündeme getirerek çözüm aradıklarını kaydeden Dağlıoğlu, “Sağlık çalışanlarının Türk milletinden beklediği teşekkür ve dua necip milletimiz tarafından gerçekleştirildi ama yöneticilerden beklediği sorunların çözülmesi ve alın terinin heba edilmemesi talepleri görmezden gelindi.” diye konuştu.

    “Döner sermayede kalıcı çözüm gerekli”

    Süreçte üç ay tavandan ek ödemenin kapsamı, süresi, adaletsizliği ile çalışanların beklentisinden çok uzak kaldığını belirten Dağlıoğlu, filasyonda görev alan aile hekimliği çalışanları, sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan sağlık meslek mensubu dışındaki tüm çalışanlara ise hiçbir ilave ücret verilmediğini belirtti.

    Türk Sağlık-Sen olarak günü kurtarma girişimleri yerine kalıcı çözümler beklediklerini ifade eden Dağlıoğlu, taban aylığa zam, döner sermaye sisteminin baştan aşağı yenilenmesi gibi taleplerini gündemde tutmaya devam edeceklerini belirterek döner sermaye sisteminin çalışan eksenli bir hale gelmesinin zaruri olduğunu kaydederek, döner sermayelerin emekliliğe yansımasının da hayata geçmesi gereken bir diğer önemli değişiklik olduğunu sözlerine ekledi.

    “3600 ek gösterge hayata geçmeli, sözleşmelilere kadro verilmeli”

    Söz verilen 3600 ek göstergenin hayata geçmesi gerektiğini ifade eden Dağlıoğlu, bu meselenin de takipçisi olduklarını kaydetti. Tüm kamu çalışanlarının kadrolu olması gerekliliğinin temel düşünceleri olduğunu ifade eden Dağlıoğlu, kamuda kadrolu istihdam dışındaki tüm ucube istihdam modellerinin terk edilerek tüm sözleşmelilere kadro verilmesi için mücadeleye devam ettiklerini kaydetti. Hizmetlilerin de yıllardır hak ettikleri, görevlerini yaptıkları memurluk kadrosuna geçişlerinin sağlanması meselesinin de nihayete erdirilmesi gerektiğine vurgu yapan Dağlıoğlu, sınavsız unvan değişikliği gibi haklı bir talebinde kabul edilmesi gerektiğinin bu yönde de çağrı yaptıklarını belirtti.

    Sözleşmeli çalışmaya karşı oldukları gibi sözleşmeli yöneticiliğe de karşı olduklarını vurgulayan Dağlıoğlu, “Sağlık Bakanlığı yanlış bir uygulama olmasına rağmen sözleşmeli yöneticilikte hala ısrar ediyor. Tüm yönetici sözleşmeleri 15 Ağustos’ta yenilenecek. Bu süreçte temel beklentimiz yönetici kriteri olarak sadece ehliyet ve liyakatin esas alınmasıdır. Birilerine sadakat değil Türk devletine sadakat aranmalıdır. Bu yönde çağrılarımızı sıklaştıracağız” dedi.

    “Sosyal hizmet çalışanlarına ek ödeme yapılmalı”

    Salgın sürecinde sosyal hizmet çalışanlarının huzurevleri, yaşlı bakım merkezleri ve sevgi evleri gibi kurumlarda özveri ve fedakarlıkla hizmet sunduklarını hatırlatan Dağlıoğlu, alın terlerinin karşılığı ve bir teşekkür olarak ek bir ödemenin verilmesi gerektiğini söyledi. Bu konudaki taleplerini Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na ilettiklerini belirten Dağlıoğlu, toplantıda ortaya konulan sorunların ve taleplerin Genel Başkanları Önder Kahveci tarafından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a iletileceğini söyledi.

    Sağlık çalışanlarının sorunları için çözüm aramaya kararlı olduklarını, çalışanlar için mücadeleyi hız kesmeden sürdürmeye devam edeceklerini ifade eden Dağlıoğlu şunları söyledi: “Biz Türk Sağlık-Sen tüm gücümüzle sağlık çalışanlarının yanında olmaya, onların hakkı ve hukuk için girişimlerde bulunmaya, kamuoyu oluşturmaya ve çözüm üretilmesine katkı sunmaya devam edeceğiz. Çalışanın hak ve hukukun zarar görmemesi için tüm gücümüzü kullanacağız.“