Etiket: Sempozyumda

  • Dr. Öğr. Üyesi H. Hilal Şahin uluslararası online sempozyumda Türkiye’yi temsil etti

    Dr. Öğr. Üyesi H. Hilal Şahin uluslararası online sempozyumda Türkiye’yi temsil etti

    ABD, İngiltere ve Türkiye’den öğretim üyelerinin katıldığı ‘Mahatma Gandhi’nin Düşüncesi ve Felsefesi’ konulu uluslararası online sempozyumda Türkiye’yi Giresun Üniversitesi’nden Dr. Öğretim Üyesi H. Hilal Şahin temsil etti.

    Mahatma Gandhi’nin 150. yıldönümü anısına düzenlenen ve çok sayıda uluslararası katılımcının yer aldığı sempozyuma ABD Michigan Üniversitesi’nden Prof. Dr. Madhav M. Deshpande, İngiltere Oxford Üniversitesi’nden Prof. Dr. Faisal Devji ve Türkiye’yi temsilen Giresun Üniversitesi’nden Dr. Öğretim Üyesi H. Hilal Şahin katıldı. Dr. Öğretim Üyesi Şahin, sempozyumda ‘Türkiye, Hindistan ve Mahatma Gandhi: Hilafet Hareketi Üzerine Düşünceler’ konulu sunum gerçekleştirdi.

    Dr. Hilal Şahin yaptığı sunumda, Türk-Hint ilişkilerinin binlerce yıl öncesine dayandığını ve ilişkilerin özellikle Hindistan Müslümanlarının büyük sempati ve bağlılık duyduğu Osmanlı döneminde geliştiğini vurgulayarak Cumhuriyet döneminde bu yakınlığın devam ettiğini belirtti. Dr. Şahin, Hindistan’ın her zaman Türkiye’deki gelişmelerden etkilendiğini, Türkiye’nin Milli Mücadele döneminde Hindistan’ın bağımsızlık mücadelesinde adeta bir yol gösterici olarak gördüğünü söyledi.

    Soz konusu etkileşimlerin sonucu olarak Mahatma Gandhi’nin, ülkesinde şiddet içermeyen direnişlere öncülük ettiğini belirten Dr. Şahin, Hindistan Hilafet Hareketi’nin tarihte ilk kez Hindu-Müslüman iş birliğini sağladığını söyledi. Bu bağlamda Hilafet Hareketi liderliğinde Türkiye’nin Millî Mücadele davasını kendi davaları olarak gören Hindistan Müslümanları ve Gandhi öncülüğündeki Hinduların, ilk kez bir araya gelerek Türkiye’ye maddi-manevi destek sağladığını vurgulayan Dr. Şahin, Türkiye’nin bağımsızlık mücadelesinde Hindistan halkı ve Mahatma Gandhi’nin desteğinin unutulmaması gerektiğini; her iki milletin bir elmanın iki yarısı gibi ayrılmaz bir bütün olduğunu vurguladı.

    Aligarh Müslüman Üniversitesi Rektörü Prof. Tariq Mansoor da Hilafet Hareketi’nin Hindistan’ın İngilizlerden kurtulma ve bağımsızlık yolundaki çabalarında oldukça önemli bir yere sahip olduğunu söyleyerek, Dr. Şahin’in iki ülkenin tarihi bağı hususundaki sunumundan dolayı çok duygulandığını dile getirdi.

  • SEAH’ta ’Zika Virüsü’ sempozyumda tartışıldı

    Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı tarafından “Zika; Sivrisinek-Kene ile Bulaşan Viral Enfeksiyonlar Sempozyumu” düzenlendi.

    Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi (SEAH) Merkez Kampüs Konferans Salonunda gerçekleşen sempozyumda sırasıyla SAÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Mustafa Altındiş “Zika Virüsü ve Kene-Sivrisinekle Bulaşan Enfeksiyonların Önemi”, SAÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Tıbbi Viroloji Bilim Dalından Uzm. Dr. Gülay Şimşek “Sivrisinek ve Kene ile Bulaşan Viral Enfeksiyonlar”, Uzm. Dr. Semra Öz “Zika Virüsü Genel Özellikleri”, SAÜ Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Hilal Uslu Yuvacı “Gebelikte Zika Virüs Enfeksiyonu”, Uludağ Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Levent Aydın ise “Keneler, Vektörler ve Virolojideki Önemi” başlıklı sunumlar yaptı.

    Sağlık alanında akademisyen, uzman, aile hekimi, asistan hekim, hemşire, yardımcı personel ve üniversite öğrencilerinin katıldığı sempozyuma, alanında yetkin akademisyenlerin yaptığı sunumlar ile Zika virüsü başta olmak üzere sivrisinek ve kene ile bulaşan viral enfeksiyonlar farklı açılardan ele alındı. Zika virüs enfeksiyonu başta olmak üzere Türkiye’de ve dünyada kene ve sivrisinek ile bulaşan enfeksiyonların önemine dikkat çekilen sempozyumda, Türkiye’de 2017 yılı itibariyle 4 importe vakalarının görüldüğü belirtildi.

    Bulaşıcı olan vektör sivrisineklerin ülkedeki yayılımının, uluslararası seyahat imkanlarının gün geçtikçe artmasının ve önleyici tedbirlerin zamanında alınmamasının orta ve uzun vadede daha ciddi sorunlarla karşılaşılmasına neden olabileceği ifade edilen sempozyumda, söz konusu enfeksiyonların ciddi önem taşıdığına dikkat çekildi. Ayrıca aşı ve özel tedavisi olmayan zika enfeksiyonunun gebelikte geçirilmesi durumunda etkilenen bebekte mikrosefali (beyin gelişmemesi) ve dolayısıyla mental retardasyon ile seyreden ağır bir sürece neden olabileceği belirtildi.

    Konuşmacılar Türkiye’ye yapılan göçler başta olmak üzere dünyanın artık globalleştiğine, iklim ve yaşam koşullarının değişmesi ile kene ve sivrisinek türlerinin çeşitlendiğine dikkat çektiler. Daha önce toplumda görülmeyen türlerin görülmeye başlandığını ifade eden konuşmacılar, bu konuda daha hassas davranılması gerektiğini belirttiler. Özellikle yaz mevsiminin gelmesiyle sivrisinek ve kenelerden korunma öneminin arttığına dikkat çeken konuşmacılar, gerekli sinek ve kene ilaçlamaları için en ideal dönemlerin bahar ayları olduğunu vurguladı.

    Sempozyumda, kullanılan insektisidler ve sinek kovucuların çevreye ve insana zarar verebileceği, özellikle insanların korumak için lavanta, fesleğen, ceviz, zeytin ve defne bitkisinin etrafa dikilerek bölgesel korunma sağlanabileceği vurgulandı. Özellikle riskli bölgelere seyahat edecek olanlara da tavsiyelerde bulunan konuşmacılar, seyahat sırasında sivrisinek kovucu kullanılmasını, kolları ve bacakları örten giysiler giyilmesini, pencere ya da kapılarda sineklik olan klimalı ortamlarda bulunulmasını ve dışarıda uyunacaksa cibinlik kullanılmasını önerdiler.

    Konuşmacılar gerekli önlemlerin alınmasının sadece Zika virüs hastalığı için değil, Batı Nil Virüsü Ateşi, Sarı Humma, Dengue ateşi, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi, Chikungunya gibi diğer vektörle bulaşan hastalıkların da ülkede yayılmasının önlenmesi açısından büyük önem arz ettiğini katılımcılara aktardılar.

  • Ydü Öğrencisi, Uluslararası Sempozyumda Mimarlık Alanında ’TEK Seçilen Bildiri’ Ödülü Aldı

    Yakın Doğu Üniversitesi Yüksek Lisans Öğrencisi Şebnem Golkarian’ın Bildirisi İran’da Uluslararası Sempozyum Alanında Tek Seçilen Bildiri oldu.

    Kafkasya Üniversiteler Birliği (KÜNİB) tarafından düzenlenen “Uluslararası Kafkasya’ya Genç Bakışlar Sempozyumu’nun 3’üncüsü, İran Mohaghegh Erdebili Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleşti. Şah İsmail Hatayi anısına düzenlenen sempozyumda KÜNİB şemsiyesi altında olan üniversitelerin öğrencileri 75 yerli ve yabancı yüksek lisans ve doktora öğrencisi, fen ve edebiyat bilimleri, sosyal bilimler, sağlık bilimleri konusunda bildirilerini 3 ayrı panelde sundu.

    İran, Azerbaycan, Türkiye, Gürcistan, Beyaz Rusya, Rusya, Kırgızistan, Kazakistan, Ukrayna ve KKTC’den katılan öğrencilerin bildirileri sektörel olarak jüri tarafından değerlendirildi.

    KKTC ve Yakın Doğu Üniversitesi’ni temsil eden Mimarlık Bölümü yüksek lisans öğrencisi Şebnem Golkarian’ın, ’The Impact of Identity; Manifestation of Culture in The Built Environment, and Consequences of Lack of Identity’ bildirisi mimarlık alanında tek seçilen bildiri olarak ödüllendirildi.

    Uluslararası Kafkasya’ya Genç Bakış Sempozyumuna ev sahipliği yapan üniversitenin Rektörü Prof. Dr. Goudarz Sadegi Hashjin, KUNİB Başkanı Prof. Dr. Ramazan Korkmaz, Sakarya Milletvekili Prof. Dr. Mustafa İsen, KÜNİB İran Temsilcisi ve Koordinatörü, YDÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Ghadir Golkarian ve Erdebil Vali Yardımcısı Taber Sharifi katıldı.

    “SEMPOZYUMUN ANA AMACI BÖLGEDE VE DÜNYADA BARIŞA HİZMET ETMEK”

    Prof. Dr. Sadegi konuşmasında böyle bir organizasyona ev sahipliği yapmaktan duyduğu mutluluğu ifade etti ve başarı diledi. Ev sahibi üniversitenin Uluslararası İlişkiler Sorumlusu Yrd. Doç. Dr. Reza Abdi, 7 ülkeden 80’e yakın katılımcının sunum yapacağı sempozyumun ana amacının bölgede ve dünyada barışa hizmet etmek olduğunu söyledi.

    Prof. Dr. Ghadir Golkarian ise sempozyum hakkında kısa bilgiler vererek katılan kurumlara teşekkür etti. Prof. Dr. Golkarian ayrıca, değişik ülkelerden katılan öğrencilerin bir arada olduğuna dikkat çekerek bilim sahasına, gençlerden oluşan bilim gökkuşağının gerçekleşmesini sevinç kaynağı olarak niteledi.

    Sempozyumun onur konuklarından Prof. Dr. Mustafa İsen konuşmasına “Mevlid” mesnevisini yazan Süleyman Çelebi’nin eserine ’Allah adını zikredelim’ diyerek başladığını hatırlatarak “Biz de onun adıyla başlayalım” diyerek başladı.

    İsen aynı zamanda, “Teknoloji insanları birbirine yaklaştırıyor. Bu coğrafyanın değerleri olan Yusuf Has Hacip, Kaşgarlı Mahmut, Hafız, Sadi Şirazi, Mevlana, Fuzuli, Şah İsmail bunlar nasıl dünyayı kendi etraflarında döndürdüyse, yeniden bunu gerçekleştirebiliriz. Nizamiye Medreseleri ile başlayan Bologna sürecini biz kendimiz yeniden yapabiliriz. Yarın elbette bizimdir. Bu kadim kültür bizi geleceğe taşıyacaktır. Sizleri bu coğrafyanın geleceğinde önemli isimler olarak görüyorum. Günümüzde ’Beşeri Sermaye’ çok önemlidir. Organizasyon kabiliyeti olan insan bence en kıymetli değerdir” dedi.

    Sempozyumun sonunda 2 yerli ve 2 yabancı katılımcı öğrenciler ödüllerini aldı. Öğrencilerin bildirilerinin gerek İran, gerekse uluslararası hakemi dergilerde basılacağı vurgulandı.

  • Uluslararası Sempozyumda Sungurlu’yu Ve Müze Evi Tanıttı

    Çorum’un Sungurlu ilçesinde topladığı çeşitli etnografik eserlerden Müze Ev kuran Emekli Öğretmen Hüseyin Çelik, “Uluslararası Bütün Yönleriyle Çorum” Sempozyumunda Sungurlu’yu ve Müze Evi tanıttı.

    Hitit Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirilen, yurt dışından ve yurt içinden birçok araştırmacının katıldığı sempozyumda Hüseyin Çelik “Çorum İli ve İlçelerine Ait Etnografik Eserler” konulu bir sunum gerçekleştirdi. Sunumunda Hüseyin Çelik tarafından yabancı ve yerli katılımcılara, Sungurlu ilçemizin tarihi geçmişi, Sungurlu’da bulunan tarihi eserler, Müze Ev, Çorum ve ilçelerine ait etnografik eserler konusunda bilgilendirme yapıldı. Müze Evde sergilenen çok sayıda eserden sadece bir bölümü sempozyumda fotoğraflar eşliğinde detaylı olarak anlatıldı.

    Hüseyin Çelik sempozyum sonrası yaptığı açıklamada, Uluslararası bir sempozyumda, kültürel anlamda yapmış olduğu çalışmaları ilk defa anlatma fırsatı bulduğu için çok mutlu olduğunu, Çorum ve ilçeleri için büyük önemi olan böyle bir sempozyumu gerçekleştiren Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan’a ve bu sempozyuma katılımı konusunda teşvikleri ve sunduğu bildiriyi hazırlamadaki yardımları nedeniyle Sungurlu Meslek Yüksekokulu Müdürü Yrd. Doç. Dr. Kubilay Karacif’e ve Müdür Yardımcısı Öğr. Gör. Kerim Aktaş’a teşekkürlerini iletti.

  • Kargı Tulum Peyniri Sempozyumda Tanıtıldı

    Çorum’un Kargı ilçesine özgü olan ‘Kargı Tulum Peyniri’, Mutfak Sanatları Akademisi tarafından düzenlenen ‘Türkiye’nin Yöresel Peynirleri’ sempozyumunda tanıtıldı. Kargı Tulum Peyniri katılımcı gurmeler tarafından büyük ilgi gördü.

    Mutfak Sanatları Akademisi tarafından, İstanbul Maslak’ta bulunan Kampüs binasında ‘Türkiye’nin Yöresel Peynirleri’ adı altında sempozyum düzenlendi. Sempozyuma Türkiye’nin çeşitli illerinden yaklaşık 150 peynir üreticisi, gurmeler ve lezzet severler katıldı. İlk olarak katılımcılara peynirlerini tanıtan üreticiler daha sonra kurdukları stantlarda ürünlerini ikram ettiler. Sempozyuma Kargı Tulum Peyniri ile katılarak, katılımcıların büyük beğenisini toplayan üretici Mustafa Döğen, standında ürünü ilk tükenen üretici oldu.

    Döğen, Kargı tulum peynirinin lezzet ve doğallığıyla lezzet severlerin her zaman dikkatini çektiğini, daha öncede Almanya’da gerçekleştirilen dünya peynirleri yarışmasında üçüncü, İtalya’da gerçekleştirilen başka bir yarışmada ise dünyanın ilk 10 peyniri arasına girdiğini belirterek, “Kargı Tulum peynirimiz katıldığımız her platformda lezzet severlerin dikkatini çekerek büyük beğeni topluyor. Ben Kargı tulum peynirinin bu başarısının doğallığından geldiğini düşünüyorum. Bugün sempozyumda da katılımcılar tarafından büyük bir ilgi gördü ve stantta ilk tükenen peynir oldu. Peynirimizin tek eksikliği tanınmamış olması. Bu nedenle Kargı Tulum Peyniri’nin tanıtılması için ilgili tüm yarışma, fuar ve etkinliklere katılıyorum’’ dedi.