Etiket: Sektörünü

  • Dünyada yaygınlaşan korumacılık tedbirleri Türk çelik sektörünü olumsuz etkiledi

    Ankiros-Annofer-Turkcast ihtisas fuarları tüm döküm, demir-çelik ve demir dışı metaller sektörlerini aynı çatı altında buluşturmak için hazırlanıyor. Fuarın ön bilgilendirmesinin yapıldığı toplantıda konuşan Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan, “2018 yılının ikinci yarısında yaşanan döviz problemi ve dünya çapında yaygınlaşan korumacılık önlemleri, çelik sektörümüzü de olumsuz yönde etkiledi” dedi.

    2018 yılının en önemli metalurji buluşmalarından olan Ankiros-Annofer-Turkcast ihtisas fuarları tüm döküm, demir-çelik ve demir dışı metaller sektörlerini aynı çatı altında buluşturmak için hazırlanıyor. Fuar öncesinde Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan, Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri Koray Hatipoğlu, Hannover Messe Ankiros Fuarcılık A.Ş. Genel Müdürü İbrahim Anıl’ın katılımlarıyla bir basın toplantısı gerçekleştirildi.

    Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri (TÇÜD) Veysel Yayan, 2018 yılının ikinci yarısında yaşanan döviz probleminin ve dünya çapında yaygınlaşan korumacılık önlemlerinin, Türk çelik sektörünü de olumsuz yönde etkilediğini belirtti. Yayan “Ancak, Türkiye dünya serbest ticaretinin aktif bir üyesidir. Ticaret savaşları, elde edilmiş kazanımları geriye götürmek dışında bir fonksiyon icra etmeyecektir. Ankiros Fuarı, serbest piyasa ekonomisine olan inancın bir göstergesidir. Ankiros Fuarının başarısı, serbest piyasa bayrağını daha yüksek bir profilde dalgalandırmaya katkı sağlayacaktır” diye konuştu.

    15 Temmuz ve sonrasındaki OHAL döneminde ve içinden bulunduğumuz ekonomik şartlarda, fuara katılan yabancı firma sayısındaki artışın, fuarın yalnızca Türk üreticiler değil, teknoloji ve yüksek teknolojiye sahip makine teçhizat üreten yabancı firmalar için de, büyük önem taşıdığını ortaya koyduğunu vurgulayan Yayan, “Çelik endüstrisinde dünyanın en son teknolojilerini Türkiye’ye getiren ve çelik üreticileri ile teknoloji üreticilerini buluşturan nadir platformlardan birisi konumunda bulunan Ankiros Fuarı, gerek Türk çelik sektörü için gerekse diğer katılımcı firmalar için önemli bir zemin hazırlamaktadır. Bu fuar, teknolojik gelişme alanında sektöre sunulmuş önemli bir fırsat niteliğindedir. Söz konusu fuar, gerçekleştireceği başarılı organizasyonlarla, çelik sektörümüzün, teknolojik gelişmeleri yakından takip etmesine imkân sağlayarak, rekabet gücünü arttırması konusunda önemli katkılar sağlamaya devam edeceğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Türkiye, dünya döküm üretiminden aldığı payı dört yıl içinde yüzde 27 oranında artırdı”

    Toplantıda konuşan Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği (TÜDOKSAD) Genel Sekreteri Koray Hatipoğlu ise,“ 2012 yılından bu yana, dünya üretim ortalamalarının yaklaşık 7 misli oranında bir büyüme oranı yakalayan Türkiye, dünya döküm üretiminden aldığı payı dört yıl içinde yüzde 27 oranında artırmıştır. En güncel verilere göre ülkemiz, metal döküm üretim miktarı bakımından dünyada 11’nci Avrupa’da ise 3’üncü sıradadır. Sektörümüzü dünyada daha da ileriye taşıyan fuar üçlüsünde fuar ile eş zamanlı olarak derneğimiz 10’uncu TÜDÖKSAD Uluslararası Döküm Kongresi’ni gerçekleştirecek. TÜDÖKSAD Akademi tarafından düzenlenen ve bu yılki ana teması ‘Sürdürülebilir Karlılık’ olarak belirlenen kongre programında 25, 26 ve 27 Ekim’de gerçekleşecek 7 oturumda toplam 46 başlıkta sunum gerçekleşecek. Bunun yanında, 3. TÜDÖKSAD Erdoğan Nas Çevre Ödülleri töreni ve Poster Sergisi, Hakan Karakaya Döküm Heykel Sergisi, 5. Dökümün Fotoğrafları Sergisi ve önceki fuarlarda da büyük ilgi gören “Cevdet Usta ile Döküm Yapıyoruz” etkinliğinde katılımcılar gerçek bir döküm deneyimini, derneğimizin etkinlik alanında yaşayacaklar” dedi.

    “Fuar üçlüsü, sektörün önde gelen ulusal ve global kuruluş ve derneklerinden de büyük destek almaktadır”

    Hannover Messe Ankiros Fuarcılık A.Ş. Genel Müdürü İbrahim Anıl da şu ifadeleri kullandı: “Bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz Ankiros-Annofer-Turkcast fuarları hem stant alanı hem sektör lideri katılımcıları hem de profesyonel ziyaretçileriyle en prestijli fuarlar oldular. Bahsi geçen bu fuar üçlemesi, katılımcı ve ziyaretçi etkinliği ile sektörel fuarlar arasında bu farkı ile öne çıkmaktadır. Metalurji alanında Avrupa ve dünyada bilinen ve tanınan, ziyaretçi ve katılımcı sayıları ile de Avrupa’nın ikinci büyük etkinliği olup Yakın ve Orta Doğu, Rusya Bölgesi ve Kuzey Afrika coğrafyasından 75’ten fazla ülkeden katılımcı ve ziyaretçiye kapılarını açmaktadır. Bu fuar üçlüsü, sektörün önde gelen ulusal ve global kuruluş ve derneklerinden de büyük destek almaktadır. Bu fuarlar, ilgili tüm sanayi dalları için etkili ve kalıcı çözümler sunan vazgeçilmez bir iş platformu haline gelmiştir.”

  • Sosyal Bilimler MYO hizmet sektörünü destekleyecek

    Amasya Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu (MYO) yöneticileri, üniversite-sektör işbirliği projesi kapsamında oda başkanları ve hizmet sektörü temsilcileriyle toplantı düzenledi.

    Sektörün ihtiyaçlarına odaklanarak çözümler üretmek için çalışmalara başlandığını belirten Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Cengiz Yıldırım, “İşletmelere özel olarak sunacağımız destekler hem işletmeleri hem de sektörü rahatlatacak. Üniversite olarak bunu yapmak ekmeğini yediğimiz suyunu içtiğimiz Amasyamıza bizim borcumuzdur” dedi.

    Toplantıya Amasya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Murat Kırlangıç ile Amasya Esnaf Odaları Birliği Başkanı İsa Köse de katıldı.

  • Dövizdeki artış sağlık sektörünü de etkiliyor

    Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Sağlık Konseyi Başkanı Uzm. Dr. Erol Kılıç, dövizdeki kur farkı vatandaşın alım gücünü olumsuz etkilediğini ifade ederek, “Pek çok alanda gördüğümüz bu etkileşim, maalesef sağlık sektöründe de kendisini gösteriyor” dedi.

    Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Sağlık Konseyi Başkanı Uzm. Dr. Erol Kılıç, açıklamalarda bulundu. Dolara bağlı olan tıbbi cihaz ve sarf malzemelerin fiyatlarının arttığını belirten Kılıç, “Yerli üretim yapan firmalarda zorluklar yaşamaya başladılar. Tıbbi malzeme fiyatlarındaki artışın şu an hastalara yansıyan bir durumu henüz yok, ancak Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) fiyatlarında güncelleme yapılması gerekliliği net olarak görülmektedir. Böylesine sıkıntılı bir ortamda zam yapmadan eski fiyatlarından hizmet veren sağlık kuruluşları da bu ekonomik daralmadan mutlaka etkilenecek. Henüz hastalara yansıyan bir durum olmasa da ödeme dengesi bozulması gibi durumlarda sağlık alanında ilgili kurum ve kuruluşların tedbir alması gerekmektedir” diye konuştu.

  • Yapı ve gayrimenkul fuarları inşaat sektörünü Ortadoğu ve Afrika’ya açacak

    Gaziantep Sanayi Odası (GSO) ve TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Gaziantep Şubesi destekleriyle AKORT Fuarcılık tarafından ilk defa gerçekleştirilecek olan İnşaat, Yapı ve Gayrimenkul Fuarları Türk inşaat sektörünü Ortadoğu ve Afrika ile buluşturacak.

    Yurtdışından çok sayıda alım heyeti, üst düzey müteahhit ve sektör temsilcisinin katılacağı eş zamanlı gerçekleştirilecek fuarlar, yerli ve yabancı firmaların kuracağı konsorsiyumlarla özellikle Suriye’nin inşa edilmesinde etkin rol üstlenecek.

    GSO Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi, TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Gaziantep Şube Başkanı Gökhan Çeliktürk ve AKORT Fuarcılık Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Akkaya fuar hazırlıklarını, katılım sürecini, sektör ve ülkemiz açısından fuarın önemini değerlendirdi.

    BUILDEAST Yapı, İnşaat, Dekorasyon Malzemeleri ve Teknolojileri Fuarı ve eş zamanlı olarak düzenlenecek olan Gayrimenkul Gaziantep Emlak, Konut Projeleri ve Finansman Fuarı’nın, Ortadoğu’dan ve Afrika’dan firma ve alım heyetlerini Gaziantep’te bir araya getireceğini kaydeden GSO Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi, “4-7 Ekim tarihleri arasında Gaziantep’te ilk kez düzenleyeceğimiz fuarımız ülkemiz ve bölgemize sektörel anlamda önemli bir canlılık kazandıracak. Fuara yerel firmalarımızla birlikte Irak, İran, Suriye başta olmak üzere Ortadoğu ve Afrika ülkelerinden firma temsilcileri, alım heyetleri, üst düzey müteahhitler, sivil toplum kuruluşu temsilcileri katılacak. Tedarikçilerden müteahhitlere kadar tüm tarafların bir arada olacağı fuarımız firmalarımıza önemli fırsatlar sunacak. Yerli ve yabancı firma evlilikleri ile kurulacak konsorsiyumlarla firmalarımız yakın komşu ülkelerin yeniden yapılanması ve inşa edilmesine katkıda bulunabilecek. Bizler bu süreci iyi değerlendirmeli ve bölge ülkelerinin alt ve üst yapısının inşasında çok daha etkin hale gelmeliyiz. Gaziantep Sanayi Odası olarak buradaki paydaşlarımızla Türk müteahhit ve malzeme üreticilerimizin bölgede daha aktif olabilmeleri için bu tür organizasyonların faydalı olacağından eminiz.Bu çerçevede yeni iş fırsatları sunmak ve yatırımcılarımızı Ortadoğu ve Afrika ile buluşturmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi.

    Gaziantep’in, Türkiye’nin Ortadoğu’ya açılan kapısı konumunda bulunduğunun altını çizen TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Gaziantep Şube Başkanı Gökhan Çeliktürk de Gaziantep’teki yapı ve malzeme sektörünün çok kuvvetli olduğunu ve bu gücü yurtdışındaki firma ve yatırımcılarla buluşturmak istediklerini söyledi. Yurtiçi ve yurtdışından çok sayıda mühendis, sivil toplum kuruluşu temsilcisini fuara davet ettiklerini dile getiren Çeliktürk, “Türk müteahhitliği dünyada hatırı sayılır bir noktada ve inşaat müteahhitliği denildiği zaman Türk müteahhitleri en başta geliyor. Bu sebeple yanı başımızda yeniden inşa edilecek Suriye’nin lojistik merkezinin Gaziantep başta olmak üzere Türkiye olması gerekiyor. Hem buradan malzeme sevkiyatı yapmak hem de malzemecileri oraya göndermek ve aynı zamanda buradaki müteahhitlerin de dikkatini Suriye’ye çevirmek büyük önem taşıyor. Bunu da ancak bu tür organizasyonlarla gerçekleştirebiliriz. Ayrıca normal bir fuar olmanın dışında fuarımız da seminerler de düzenleyeceğiz. 4 Ekim’de yeni beton teknolojileri ve durabilite öncelikli uygulamalar konusunda Prof. Dr. Mehmet Ali Taşdemir, 6 Ekim’de ise ardgerme beton teknolojisi konusunda Zafer Kınacı ve Emre Akyüz sunum yapacaklar. Yine alanında uzman isimler tarafından seminerler gerçekleştirilecek” ifadelerini kullandı.

    Gaziantep’te ilk defa bir yapı ve inşaat fuarı düzenliyor olmanın heyecanını yaşadıklarını ifade eden AKORT Fuarcılık Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Akkaya ise, “BUILDEAST Yapı, İnşaat, Dekorasyon Malzemeleri ve Teknolojileri Fuarı ve eş zamanlı olarak düzenlenecek olan Gayrimenkul Gaziantep Emlak, Konut Projeleri ve Finansman Fuarı eminim firmalarımıza çok önemli kazanımlar sağlayacak. Kentimizde farklı sektörlerde düzenlemiş olduğumuz fuarlarımıza bir yenisini daha eklemenin mutluluğunu yaşıyoruz. Bu fuar kentimiz ve ülkemiz yapı ve gayrimenkul sektörünü yurtdışına taşıyacak. Tüm sektör temsilcilerimizi ve iş dünyamızı fuarımıza davet ediyor, katılımlarını bekliyoruz” diye konuştu.

  • Başkan Akay; “Şeker sektörünü Kayseri Şeker ayakta tutacak”

    Kayseri Pancar Kooperatifi 65’inci Mali Genel Kurulu’nda konuşan Kayseri Pancar Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akay, şeker sektörünü ayakta tutacak kuruluşun Kayseri Şeker olduğunu söyledi.

    Kadir Has Kongre Merkezinde 8 bin 41 çiftçinin katılımıyla yapılan Kurul sonrasında Hüseyin Akay başkanlığında Avni Hokkaömeroğlu, Harun Halıcı, Hurşit Dede, Halis Lektemur’dan oluşan yönetim ve Avukat Kaan Savruk, Mehmet Güntay, Menderes Baran’dan oluşan denetim kurulunun 2017 yılı faaliyetleri ibra edildi.

    Genel Kurul salonunda Tarım ve Ormancılık Bakanlığı ile Pankobirlik temsilcileri, Kayseri Şeker Fabrikası Yönetim Kurulu Başkanı Turhan Özer, Başkan Vekili Atilla Yalçın Yönetim Kurulu Üyeleri; Abdulkadir Güneş, İsmail Avşar Mustafa Demir, Nizamettin Çatak, Abdullah Borazan, Kayseri Şeker Fabrikası Genel Müdürü Osman Canıtez, Kayseri Pancar Kooperatifi Müdürü Uğur Metiner, Kayseri Şeker’e bağlı iştiraklerin Yöneticileri, Şeker -İş Sendikası Kayseri Şube Başkanı İbrahim Dayı ve diğer yetkililer de hazır bulundu.

    Genel Kurul’da söz alan Akay; “Şeker Fabrikalarının ihale sürecinde de görüldü ki, bu sektörün en güçlü kuruluşu Kayseri Şeker’dir.Türkiye’de Pancar Çiftçisini de, Şeker Sektörünü de ayakta tutacak olan kuruluş Kayseri Şeker’dir. Biz birlik, bütünlük içerinde oldukça, Büyük Kayseri Şeker ailesi olma anlayışına sadık kaldıkça, Kayseri Şeker’e, yöneticilerine, çalışanlarına ve çiftçilerine bu sektörde çok önemli roller düşecektir” dedi.

    Başkan Akay sözlerini şöyle sürdürdü;

    “7 buçuk senedir çok hızlı hareket ettik, çok koşturduk, çok gayret gösterdik, çok başarılar sağladık. Hep birlikte büyük bir başarı elde ettik. Bir kısmının imrendiği, bir kısmının kıskandığı, bir kısmının hayal bile edemediği büyük bir başarı sağladık hep birlikte. Kayseri Şeker’in kapısına kilit astırmamayı başardık. Türkiye’de pancar çiftçisinin alın terine, emeğine en yüksek fiyatı vermeyi ve peşin ödemeyi başardık. Aynı zamanda Kayseri Şekeri sürekli yüksek kar eden bir şirket yapmayı başardık. Kayseri’de sürekli vergi rekortmeni olmayı başardık. İstihdam da Kayseri’nin en büyüğü olmayı başardık. Türkiye’nin en büyük 100 şirketinden biri olmayı, sürdürmeyi başardık. Türkiye’nin en itibarlı şirketlerinden biri olmayı başardık. Türkiye’de kurulan ilk dört şeker fabrikasından biri olan Turhal Şeker’i çiftçimize, camiamıza kazandırmayı başardık. Şeker sektöründe lider konuma gelmeyi başardık.

    Kayseri’den Yozgat’a, Sivas’tan Tokat’a, Orta Anadolu’yu yatırımlarımızla donatmayı başardık.

    Bunlar la birlikte; Kayseri Şeker Fabrikası baştan ayağa yenilendi, yeni idare binası yapıldı, yeni kireç kulesi yapıldı.Boğazlıyan Şeker’e küspe kurutma ünitesi yapıldı. Boğazlıyan, Şarkışla ve Develi’ye Lisanslı Depolar yapıldı.Şarkışla’ya Bölge Müdürlüğü, Tarım Market ve Depo, Yenipazar’a Bölge Müdürlüğü, Tarım Market ve Depo,Kayseri Merkez’e Tarım Market yapıldı.Pınarbaşı’na besi çiftliği yapıldı.Bünyan Ağcalı’da kireç ocağı alımı yapıldı. Süksün, Devecipınar, Yenifakılı’ya Güneş Panelleri yapıldı.

    Kayseri Organize Sanayi Bölgesine Pankent’in fabrikası kuruldu ve taşınması sağlandı.Mimarsinan Organize Sanayi Bölgesine Panpa için paketleme tesisi kuruldu ve bu tesisin 3 kat büyümesi için hemen bitişiğinde 20 dönümlük arazi alımı gerçekleştirildi. Proje çalışması yapılıyor.Yeşilhisar’da depo inşaatı başladı, devam ediyor.Gemerek’te besi çiftliği başladı, devam ediyor.Çandır’da bölge binası, Tarım Market ve Depo yatırımı başladı, devam ediyor.Boğazlıyan Şeker’de bir tonluk torbalarda şeker istiflemek için 37 bin tonluk silo inşaatı başladı, devam ediyor.Boğazlıyan Şeker’de, arıtma tesisi büyütme yatırımı devam ediyor.Bu yatırımların hepsi 2 ay içerisinde yani ekim ayında tamamlanacak.Bazı ilçelerimizde yatırım yapılması için arazi temini çalışmaları devam ediyor.

    Bunların yanında; Mausla pancar yükleme işi her geçen yıl gelişerek devam ediyor. Böylece siz değerli çiftçilerimizin hem işi kolaylaşıyor, hem masrafları azalıyor, hem de tarlalarındaki verimli toprakları taşınmamış oluyor.Geçen sene başlattığımız, randevulu taşıma sisteminde büyük bir başarı sağlandı ve memnuniyet oluştu. Bu sene daha başarılı bir şekilde uygulanacak.

    Siz değerli çiftçilerimizin diğer ürünlerinin alımı ve değerlendirilmesi konusunda önemli bir adım atıldı ve ay çekirdeği, kabak çekirdeği, nohut, mercimek, fasulye, danelik mısır, slajlık mısır gibi ürünlerin alımı yapılarak, bu ürünlerden de iyi bir gelir sağlanabilir hale getirildi ve önemli bir memnuniyet oluştu.

    Sözleşmeli olarak ekimini yaptırdığımız mercimek ve nohut için piyasayı demiyorum ama TMO’dan ortalama % 8 fazla fiyat uygulayarak çiftçimizin yüzünü bu yılda güldürdük.Mercimek için TMO Ton’da 3.000 TL uygularken biz 3 bin 250 TL, nohut için TMO 3 bin 250 TL uygularken biz 3 bin 500 TL fiyat belirledik.

    Artık sizlerin ihtiyaçlarının karşılanması otomatiğe bağlandı. Pancar ekimi yapılırken hangi tarihte, hangi ödemenin yapılacağı ve ne kadar ödeneceğini ilan ediyoruz. Tarihi gelince de bu ihtiyaçlar karşılanıyor. Gübre, mazot, ilaç, tohum gibi ihtiyaçlar zamanında ve yeterince temin ediliyor. Üniversitede okuyan çocuklarımıza karşılıksız burs veriliyor. Bursiyer sayısı bin 200’e çıktı.Bilin ki bu uygulamalar Türkiye’de bizim çiftçilerimizin hizmetine ayrıcalıklı olarak sunuluyor. Biz sulama avanslarını Turhalıda dâhil ederek ödeyeli çok oldu. Bizim dışımızda daha hiç kimsenin parmağı oynamış değil.

    Pancar fiyatlarımız (A) ve (C)’de Türkiye’de herkesten fazla olarak uygulanıyor. Hele bizim (C) pancarına uyguladığımız fiyat, diğerlerinin neredeyse (A) pancarı fiyatına tekabül edecek seviyede. Bu çerçevede sözümüzün arkasında olmaya devam ediyoruz. (A) pancarı fiyatımız bu yıl da yine Türk Şeker’den ton başına 10 lira fazla olarak uygulanacak. Pancar teslimatı 15 Aralık’a kadar bitmesi halinde son ödemesi Aralık ayının son haftasında yapılmış olacaktır.Allah’a hamd ediyorum.Bütün bunları başarma gücü verdiği için ve bu başarıları ihsan ettiği için.

    Aziz kardeşlerim, bütün bu başarıların taçlanması gerekiyordu.Bu ise fabrikamızı daha fazla büyütmekle olabilirdi. Bunun yolu kotayı artırmaktan geçiyordu ama kapasitemiz yüksek olmasına rağmen kanun gereği bir kilo bile kota verilme imkânı yoktu. Yeni fabrikada kurdurulmuyor.

    Büyümek için bir tek yol kalmıştı. Devletin elindeki fabrikalar satılırsa oradan alacağımız fabrika ile büyümek. Bu fırsat geçtiğimiz nisan ayında oluştu. Bizde fırsatı kaçırmadık ve kısmet öyle imiş. Turhal Şeker Fabrikası’nı ihalede satın aldık. Bu alım Kayseri Şeker’in başarılarının altın tacı oldu. Hayırlı, uğurlu olsun. Allah, hayırla baş etmeyi nasip eylesin.

    Şeker Fabrikalarının ihale sürecinde de görüldü ki, bu sektörün en güçlü kuruluşu Kayseri Şeker’dir.

    Türkiye’de Pancar Çiftçisini de, Şeker Sektörünü de ayakta tutacak olan kuruluş Kayseri Şeker’dir.

    Kayseri Şeker’e Allah güç, kuvvet versin.Biz birlik, bütünlük içerinde oldukça, Büyük Kayseri Şeker ailesi olma anlayışına sadık kaldıkça, Kayseri Şeker’e, yöneticilerine, çalışanlarına ve çiftçilerine bu sektörde çok önemli roller düşecektir.Bu şeker sektörü bundan sonra bizim gücümüzle ayakta kalacaktır. Herkesin bu anlayış içerinde olması gerekiyor. Bu bilinçle hareket etmesi gerekiyor.Bu ruh, bu coşku, bu birikim, bu özgüven, bu çalışkanlık, bu cesaret bizde yeterince var.

    Turhal Şeker teslim alındıktan sonra; bizim çalışanlarımızın, bizim çocuklarımızın coşkulu çalışması ve gayreti dillere destan olmuştur.Adeta Turhal Şeker Fabrikasının veya Kayseri Şeker Fabrikasının kuruluş yıllarındaki ruh yeniden canlanmıştır.Hep birlikte yeni bir heyecan, bir motivasyon oluşmuştur.

    İnanıyorum ki bu heyecan ve motivasyon Turhal’da büyük bir başarıyı ortaya çıkaracak, bu başarı da bize yeni kapılar açacaktır.Ve biliyoruz ki; başarı bir yolculuktur, bir varış noktası değildir. Milli değerlerimiz şeker fabrikalarımıza, eli nasırlı çiftçilerimizin alın terine, emeğine sahip çıkmak için daha çok çalışacağız, daha çok üreteceğiz, daha çok başaracağız.Ve bu inançla diyorum ki, gelecek sene neden bir fabrika daha olmasın? Siz de diyor musunuz? Aziz Çiftçi kardeşlerim

    Bugüne kadar sizin alın terinizle elde ettiğiniz helal kazancınıza göz dikenlere karşı, şeker pancarı ve çiftçisi üzerinde oyun oynayanlara karşı onurlu ve dik duruş sergiledik.Biz inanıyoruz ki; çiftçi için yapılan hizmet, çiftçiyle birlikte ve çiftçiden güç alarak yapılır. Birbirimize inanarak, güvenerek, birlik ve bütünlük içerisinde bu yolda yürümeye, koşmaya devam edeceğiz.

    Bugün geldiğimiz noktada Kayseri Şeker kurumsal kimliği ile, tarımsal teknolojideki gelişime hızlı adaptasyonu ile yeni yatırımlarımız ve başarılı uygulamalarımız ile şeker sektöründe rol model, örnek bir kuruluş haline gelmiştir.Rol model olma özelliğini Şeker Fabrikalarının özelleştirme sürecinde gösterdiği duruşla açık bir şekilde sergilemiştir. Gösterilen bu milli duruş, tarım sektöründe ve şeker sektöründe Kayseri Şeker’i daha saygın bir konuma getirmiş ve itibarı yükselmiştir.

    Biz inanıyoruz ki; Türkiye’nin güçlü olması için her alanda olduğu gibi tarımda ve tarıma dayalı sanayide de yatırıma ihtiyacı vardır. Türk çiftçisi kalkınmadan, yeterli kalkınma olmaz. Çiftçilerimiz köylerinde günümüz ihtiyaçlarını karşılayarak insanca yaşamını sürdürecek seviyeye gelmeden kalkınma gerçekleşmiş olmaz.İşte bizim bunları gerçekleştirmek gibi çok ulvi bir hedefimiz var.Bu hedefe varmanın yolu, modern tarım tekniklerini uygulamaktan, verimi artırmaktan ve kazancını artırmaktan geçiyor.

    Tarımda sorun ve sıkıntılar sayılamayacak kadar fazla.Çok sayıda tarımsal kooperatif, üretici birlikleri ve benzeri kuruluşlar var. Ama çok önemli bir kısmı idari ve mali açıdan maalesef yetersiz durumdalar. Bu kuruluşlarla ilgili mevzuat yeniden düzenlenmeli, bunlar fonksiyonel hale getirilmeli, profesyonelce yönetilir hale getirilmeli, idari ve mali açıdan güçlendirilmelidirler.Tarımın ve tarımsal kuruluşların sorunlarının çözümünde Kayseri Şeker’in uygulamaları örnek alınmalıdır.Kayseri Şeker bütün uygulamalarında Türkiye’de örnek bir kuruluş olmuştur. Bu güzel örnek, geliştirilerek uygulanırsa ülkemiz, tarımın ve hayvancılığın her alanında dünyada söz sahibi konumuna gelir inancındayım.Bu çerçevede bütün bilgi ve birikimimizi tarım ve şeker sektörü ile paylaşmaya hazır olduğumuzu da belirtmek isterim.”