Etiket: Sektörünü

  • KUTO Başkan Akdoğan, yiyecek-içecek sektörünü değerlendirdi

    KUTO Başkan Akdoğan, yiyecek-içecek sektörünü değerlendirdi

    Kuşadası Ticaret Odası (KUTO) Başkanı Serdar Akdoğan, salgın tedbirlerinden dolayı kapalı olan işletmelerin ve özellikle yeme-içme sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin genel durumunu değerlendirdi.

    Salgın sürecine bağlı alınan tedbirlerden en çok etkilenen sektörlerin başında yeme-içme sektörü olduğunu ve lokanta, restoran ve kafelerin en kısa sürede açılmaması halinde ciddi sorunları da beraberinde getirebileceğini dile getiren Akdoğan, yeme içme sektöründe ilçemizde faaliyet gösteren Kuşadası Ticaret Odası’na ve Esnaf Odasına kayıtlı yaklaşık bin civarında işletme olduğunu ve beklentilerinin içinde bulunduğumuz 2021 yılı Ocak ayı içerisinde faaliyetlerine tedbirli bir şekilde başlamak olduğunu belirtti. Aksi halde önümüzdeki aylarda da devam edebilecek olan bir kapanmanın, zaten zor durumda olan işletmeleri çok daha zor durumda bırakacağını dile getirdi. KUTO Başkanı Akdoğan değerlendirmelerine şu şekilde devam etti; “ İşletmeler devlet destekleri ile bir yere kadar ayakta durabilseler de, aynı zamanda hizmet sektörü çalışanları da var. Onların mağduriyetleri de dikkate alınmalı. Uygulanan paket servis süreci de beklenen ticari sirkülasyonu yaratmadı. İşletmelerin gider kalemleri ise yüksek maliyetler içermeye devam ediyor, kira, işçi gideri ve diğer maliyetler, yeme içme sektöründe kapalı kalan işletmelerde sıkıntının boyutunu gün geçtikçe arttırıyor. Üyelerimizden de gelen talepler doğrultusunda görüşümüz, işletmelerin tedbirler doğrultusunda açık kalmasıdır” dedi.

    Aynı zamanda devlet desteklerinin küçük büyük tüm işletmeler için genişletmesi gerektiğini de vurgulayan Kuşadası Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Akdoğan “Gerçek kişi veya tüzel kişi ticari işletmesi olup da içinde bulunduğumuz şartlar nedeniyle hiç ciro yapamamış veya ciro kaybı çok yüksek olan üyelerimiz bulunuyor. Destekleriyle esnafa umut olan hükümetimiz, kayıtlarda statüsüne, tuttuğu deftere bakılmaksızın ciro kaybı yaşayan tüm işletmelere kayıp oranları dikkate alınarak kira ve hibe yardımında bulunmalıdır. Tüm tedbirlere ek olarak alınacak destek, hibe ve erteleme kararlarıyla işletmelerin finansal yapılarının güçlendirilerek, bu zor dönemde ayakta kalmalarına ve üretip, istihdam sağlayarak ülke ekonomisine destek olmaya devam etmelerine imkan tanınmalıdır “ diye konuştu. Akdoğan ayrıca, Kuşadası Ticaret Odası’na kayıtlı tüm sektörlerdeki üyelerinin içinde bulundukları durumu yakından takip ederek, sıkıntılarının çözümü için çalıştıklarını dile getirdi.

  • Isparta’da pandemi yapı sektörünü etkilemedi

    Isparta’da pandemi yapı sektörünü etkilemedi

    Isparta Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mustafa Tutar ve yönetim kurulu üyeleri, pandemi döneminde zor koşullara rağmen yatırımlarını durdurmayıp istihdam oluşturmaya, ekonomide katma değer üretmeye devam eden inşaat sektörünün temsilcilerini ziyaret etti.

    Isparta Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mustafa Tutar, Yönetim Kurulu Üyeleri Mimar Kadir Özkan, Musa Çağrı Can ile Genel Sekreter Nihal İspir ile birlikte inşaat sektörüne yönelik ziyaretlerde bulundu. Pandemi döneminde çok zor şartlara rağmen yatırımlarını ve imalatını devam ettiren inşaat sektörü temsilcilerine teşekkür edip, başarı dileklerini ileten Başkan Tutar, “Yapı sektörü pandeminin durduramadığı, yavaşlatamadığı bir sektör” dedi.

    “Beklentimiz yapı sektörü için faizlerin düşmesi”

    Isparta’da yapı sektörünün oldukça güçlü olduğuna değinen Tutar, “İnşaat sektöründe çok başarılı işletmelerimiz var. Çok güzel projeler hayata geçiriliyor. Deprem riskinden uzak, modern, kaliteli ve refah seviyesi yüksek yapılar inşa ediliyor. Müteahhitlerimiz ve yapı sektörünün diğer aktörleri bu süreçte her şeye rağmen yatırımlarına devam ediyorlar. Pandemi riskine rağmen hiçbir şantiye durmadı. Şantiyelerde gerekli önlemler alınarak imalat devam ediyor. İşçi kardeşlerimiz üretime devam ediyor. İnşaat sektörünü durdurmamak için, ekonomik kayıp oluşturmamak için her türlü fedakârlık yapılıyor. Sektör temsilcilerimize teşekkür ediyoruz. Bu zorlu süreçte yatırımlarını devam ettirerek, ekonomimize katkı sağlıyorlar. İnşallah pandemiden sonra da yatırımlar devam edecektir. Beklentimiz yapı sektörü için faizlerin düşmesi. Eğer faizler de düşerse yapı sektöründe alım-satım artacak, müteahhitlerimizin ürettiği konutların satışı daha hızlı olacaktır” diye konuştu.

    “ITSO olarak üzerimize düşen her türlü göreve hazırız”

    Mustafa Tutar, Isparta Ticaret ve Sanayi Odası bünyesindeki 17 meslek grubunun 3^ünü yapı sektörünün oluşturduğunu belirtti. Tutar, Müteahhitlik sektörü, mühendislik hizmetleri, kooperatif faaliyetleri ile yapı malzemelerinde çok sayıda üyemiz var. Son yapılan düzenlemeler ile mesleki yeterlilik belgesi, müteahhitlik belgesi gibi uygulamalar gündeme geldi. Bu düzenlemeleri destekliyoruz. Yapı sektörünü düzenleyen, kontrol altına alan her türlü çalışmanın yanındayız. Şehrimizin imarının yeniden düzenlenmesi, eski mahallelerimizin yenilenmesi gibi konularda ITSO olarak üzerimize düşen her türlü göreve hazırız. Şehrimizin yeniden imarı için alınacak her türlü karara ve yapılacak çalışmaya katkı sunmaya hazırız.”

  • Isparta’da pandemi apart sektörünü vurdu

    Isparta’da pandemi apart sektörünü vurdu

    Isparta’da Kovid-19 pandemi süreciyle birlikte üniversitelerin uzaktan eğitime geçmesiyle apartlar boş kaldı. Isparta Emlakçılar Birliği Başkanı Ömer Çobaner, pandemide apart sektörünün can çekiştiğini belirterek, “Şu anda apartlarımızın yüzde 80’i boş durumda. Pandemiden sonra öğrencilerin gelmesini dört gözle bekliyoruz” dedi.

    Türkiye’de ilk korona virüs(Kovid-19) vakasının görüldüğü Mart ayından bu yana üniversitelerde uzaktan eğitim süreci devam ediyor. 2 üniversitede yaklaşık 90 bin öğrencinin bulunduğu Isparta’da pandemiden en fazla etkilenen sektörlerden biri de apart. Normal bir akademik sezonda yaklaşık 60 bin öğrencinin yaşadığı kent merkezinde 20 bini aşkın apart bulunuyor. Ancak uzaktan eğitimin devam etmesiyle birlikte yeni eğitim öğretim sezonunda apartlar boş kaldı.

    “Apartların yüzde 80’i boş”

    Isparta Emlakçılar Birliği Başkanı Ömer Çobaner, kentteki apart sektörünün pandemi sürecinde can çekiştiğini belirterek, “Kentteki apartlarımızın yüzde 80’i boş durumda. Apart yönünden en işlek taraflarımız Anadolu, Modernevler, Fatih ve Zafer Mahallelerindeki apartlar emlakçılardan değil sahibinden bile kiraya verilemiyor” dedi.

    “Pandemi emlak ve apart sahiplerini de kendine getirmeye çalıştı”

    Sektör adına özeleştiride bulunan Çobaner, pandemi sürecinin emlak ve apart sahiplerini de kendisine getirmeye çalıştığını söyledi. Şuanda sadece lüks ve iyi hizmet veren apartların dolu olduğuna değinen Çobaner, “Apartlarına ikinci el eşya koyanlar ve bakmayanlar biraz daha zarara uğramış durumdalar. Isparta esnafı, apart ve daire sahipleri olarak kiracılarımıza daha iyi hizmet verebilirsek bu koşullarda kiracı bulabiliriz diye düşünüyorum. Çarşı merkezindeki apartlar da boşta. Fakat pandemi sürecinde Isparta esnafı ve apartçılar çok büyük zarar ettiler. Bu tabi öğrencinin gelmemesiyle alakalı bir durum ancak memurlardan apartlarda oturanlar da var. Onlar lüks ve iyi hizmet veren yerleri seçiyorlar” diye konuştu.

    “Kira fiyatları 1000-1500 TL arasında”

    Eski yapı apartlarda fiyatların pandemi süreciyle düştüğünü ancak lüks olanlarda herhangi bir değişiklik olmadığını kaydeden Ömer Çobaner, şuanda bir apart için kiralık fiyatın 1000-1500 TL arasında değiştiğini belirtti. Isparta’ya bir an önce öğrencilerin gelmesini beklediklerinin altını çizen Çobaner, “Pandemi sürecinden sonra öğrencilere en iyi hizmeti vermek istiyoruz. Onlara kaliteli hizmeti sağlarsak bu bizim için biraz daha erken apartların dolmasını sağlayacaktır” dedi.

    “Arıyorlar ama apart kiralayan yok”

    Çobaner, Isparta’da şuanda 20 binin üzerinde apart stoku bulunduğunu ifade ederek, Çünür, Fatih ve Zafer Mahallelerinde yeni apart yatırımlarının devam ettiğini söyledi. Bugünlerde öğrenci aileleri tarafından sıkça arandıklarını belirten Çobaner, “Ancak okulların açılması kararından sonra Isparta’ya geleceklerini ve otobüslere yakın apart bulup bulamayacaklarını soruyorlar. Ama şuana kadar ‘ben tutarım’ diyenler yok” ifadelerini kullandı.

  • Gıda fiyatlarındaki artış yemek sektörünü zorluyor

    Gıda fiyatlarındaki artış yemek sektörünü zorluyor

    Bursa Yemek Sanayicileri Derneği (BUYSAD) Başkanı Coşkun Dönmez, dünya genelinde gıda fiyatlarında yükselme yaşandığını söyledi. Dünyadaki artışla birlikte Türkiye’de de gıda fiyatlarının aşırı yükseldiğini kaydeden Coşkun Dönmez, bu artıştan yemek sanayisi sektörünün de olumsuz yönde etkilendiğini belirterek, fiyatlarını arttırmaktan başka seçenekleri kalmadığını söyledi.

    2019 yılı Ekim ayına göre gıda ham maddesindeki artış oranının yüzde 32’ye dayandığını vurgulayan BUYSAD Başkanı Coşkun Dönmez, bu yılın ilk 9 ayındaki artışı yüzde 22’yi bulduğunu, Eylül Ekim ayındaki artışın ise yüzde 1,7 olduğunu belirtti. Coşkun Dönmez, Ekim ayında ekmek, un, bulgur, pirinç, makarna fiyatları bir önceki aya göre, yüzde 1,6 oranında artarken, et-balık harcamalarında ise yüzde 0,8 oranında yükseliş gözlendiğini söyledi. Başkan Dönmez, “Süt ve süt ürünleri ile yumurta harcamalarında yüzde 1,1 oranında artış kaydedilen Ekim ayında, katı ve sıvı yağ fiyatlarında ise yüzde 12,4 oranında artış oldu. Yağ fiyatlarındaki artış ay çiçek ve zeytinyağı fiyatlarından kaynaklandı” dedi.

    Coşkun Dönmez, Ocak-Ekim döneminde gıda harcamalarındaki artışın yüzde 22 olarak hesaplandığını söyledi. Bu dönemde; ekmek, un, bulgur grubunda yüzde 9,2, et-balık harcamalarında yüzde 20,2 oranında, süt ve süt ürünleri ile yumurta harcamalarında yüzde 9,6 oranında artış olduğunu kaydeden Başkan Dönmez, “Bu dönemde yağ fiyatları yüzde 36,3 artış oldu. Meyve fiyatları yüzde 27,1 artarken, sebze fiyatlarında yüzde 49,8 oranında yükseliş oldu. Bakliyat fiyatlarında yüzde 11,1 oranında artış yaşanırken diğer gıda maddelerine ilişkin harcamalar ise yüzde 4,6 oranında zamlandı” diye konuştu.

    Gıda ürünlerin son 12 aylık ortalama fiyatlarının ise bir önceki 12 aylık dönemdeki ortalama fiyatlarıyla karşılaştırılmasıyla hesaplanan ortalamalara göre de, yüzde 31,2 oranında artış yaşandığını söyleyen Coşkun Dönmez, yıllık ortalamalara göre de oranları verdi. Buna göre ekmek, un, bulgur, makarna fiyatları yüzde 10, et ve balık fiyatlarının yüzde 17,9 arttığını söyledi. Dönmez, “Süt, süt ürünleri ve yumurta fiyatları yüzde 27,6, yağ fiyatları yüzde 21, meyve fiyatları yüzde 67,4, sebze fiyatları yüzde 49,2, bakliyat fiyatları yüzde 24,8, diğer gıda maddelerinin fiyatları da yüzde 21,7 oranında artış kaydetti” şeklinde konuştu.

    Hazır Yemek Sanayi’nin her yıl enflasyon oranında fiyat ayarlaması yaptığını, ancak gıdadaki artışla açıklanan enflasyon rakamlarının örtüşmediğini kaydeden Coşkun Dönmez, bu durumun sektörü zor durumda bıraktığını vurguladı. Son dönemde dövizde meydana gelen aşırı yükselmenin de gıda ürünlerinde artışa yol açtığını ifade ederek, “Hazır yemek sektörünün ana hammaddesi gıdadır. Maalesef yaşanan fiyat dalgalanmaları sebebiyle bizlerde fiyatlarımızı yılsonunu beklemeden güncellemek durumundayız. Şu anda mevcut fiyatlarımız ile hizmet vermemiz ne yazık ki mümkün değil. Bu konuda müşterilerimizden anlayış beklemek durumundayız” dedi.

  • Korona virüs Mardin’de emlak sektörünü de olumsuz etkiledi

    Korona virüs Mardin’de emlak sektörünü de olumsuz etkiledi

    Mardin’de emlak sektörü yeni tip korona virüsten etkilendi. Malzeme fiyatlarındaki artış nedeni ile yeni bina yapımı azalırken, mevcut binalardaki önlenemez fiyat yükselişi vatandaşları olumsuz etkiledi.

    Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve kısa sürede tüm dünyaya yayılarak salgın haline dönüşen korona virüs, yaklaşık 7 aydır Türkiye’de farklı sektörleri olumsuz etkiledi. Virüsten olumsuz etkilenen sektörlerin başında da emlak sektörü geldi. Malzeme fiyatlarındaki artış nedeni ile yeni bina yapımı azalırken, mevcut binalarda da fiyat artışları iki katına çıktı. Bu durum kiralık ev bulmakta zorlanan vatandaşları olumsuz etkiledi.

    Mardin’de emlakçılık yapan Kadir Dündar, pandemi sürecinin emlak sektörünü olumsuz etkilediğini ve ev fiyatlarının iki katına çıktığını söyledi. Dündar, “Korona virüs bütün sektörleri etkilediği gibi emlak sektörünü de bariz bir şekilde olumsuz etkiledi. Hem maddi hem de manevi açıdan esnaf olarak hırpalandık. Son 2-3 aydır işler biraz olsun düzelmeye başladı, toparlamaya çalışıyoruz. Kiracılar bu süreçte ev bulmakta çok zorlanıyor. Son 5-6 aydır malzemelerin pahalılığından dolayı yeni binalar yapılmamakta ve bu nedenle mevcut yapılar nüfusu karşılayamıyor. Kiracılar zorluk çekiyor. Tabii biz de elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Kira fiyatları yükseldiği için kiracılara ev temin etmekte güçlük çekiyoruz” dedi.

    “Ev fiyatları iki katına çıktı”

    Dündar, korona virüs sürecinde 150 bin lira olan ev fiyatının iki katına çıkarak 300 bin lirayı bulduğunu söyledi. Dündar, şöyle devam etti:

    “Bunun en büyük sebebi de devletin konut kredilerini indirip öteleme fırsatı getirmesi ama maalesef daire sahipleri, özür dileyerek söylüyorum bunu vicdansızlığa çevirdiler. Daire fiyatını iki katı ve daha fazlasına yükselttiler. Bu nedenle şu an daire fiyatları çok yüksek ve alım gücü düştüğü için insanlar daire alırken şu an çok zorlanıyorlar. Asgari ücretle çalışanların merkezi konumda kiralık daire bulmaları neredeyse imkansız. Yaşı 20 ve üzeri olan daireler bile şu an bin lira bandında. Mardin’de kayda değer bir öğrenci nüfusu var. Öğrenciler olmayınca dairelerde bir boşluk oluşuyor ve bir sirkülasyon olmuyor. Sadece emlakla ilgili değil öğrenci demek bir şehrin ticari can damarı demek, bu da her şeyi olumsuz etkiliyor. Covid-19 sürecinde ben de bütün esnaflar gibi olumsuz etkilendim. Tam 2 ay ofisimi açamadım, çünkü hastalıktan korkuyoruz. 60 gün boyunca hiçbir şey kazanamadık. Esnaf memur gibi olmuyor maalesef. Memurun bir şekilde maaşı yatıyor zorlansa da geçimini sağlıyor. Esnaflar 1-2 ay evde oturduklarında güçlük yaşıyorlar. Bende o güçlüğü fazlasıyla yaşadım. Son 2-3 ay toparlamaya başladık inşallah güzel günler gelecek.”