Etiket: Sekiz

  • Sekiz aylık hamile kadın evinde ölü bulundu

    Konya’da 8 aylık hamile olan Suriye uyruklu 24 yaşındaki kadın evinde ölü bulundu.

    Olay, saat 19.30 sıralarında merkez Hacı Fettah Mahallesi Nabi Sokak’taki bir apartmanda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, apartmanın dördüncü katında oturan 8 aylık hamile Suriye uyruklu Vela Hilal Muhammed (24), akşam saatlerinde işten dönen eşi Abdulhalik El S. tarafından yerde hareketsiz yatarken bulundu. Abdulhalik El S. durumu sağlık ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, hamile genç kadının ve karnındaki bebeğinin hayatını kaybettiğini tespit etti.

    Vela Hilal Muhammed’in bir süredir antidepresan hap kullandığı öğrenildi. Olay yeri inceleme ekiplerinin yaptığı çalışma sonrası genç kadının cenazesi Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna kaldırılırken, kesin ölüm sebebi yapılacak otopsinin ardından belli olacak.

    Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

  • Sekiz ayrı suçtan aranan şahıs yakalandı

    Adıyaman’da 8 farklı suçtan araması olan şahıs polis tarafından yakalandı.

    Edinilen bilgiye göre, Adıyaman’da çeşitli suçlardan araması olan Hasan A., merkez Gölbaşı Caddesi üzerinde polis tarafından yakalandı. Çeşitli suçlardan araması olan şahıs alınan sağlık raporunun ardından Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğüne götürüldü.

  • Sekiz kadından biri meme kanseri…

    Türkiye’de her 3 dakikada bir kadına meme kanseri teşhisi konulduğunu belirten Ali Osman Sönmez Onkoloji Hastanesi yöneticisi Op Dr. Oktay Çelik, “40 yaşından sonra mutlaka doktora gidin. Meme kanseri vakalarının üçte biri erken dönemde teşhis ve tedavi edilebiliyor” dedi.

    Bursa Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği çeşitli etkinliklerle vatandaşları kanser konusunda bilgilendirmeye devam ediyor.

    Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre yılda ortalama 7 milyon kişi kanserden ölüyor, bunların 740 bini ise meme kanseri sebebiyle hayatını kaybetiyor.

    Amaçlarının daha çok insana ulaşarak meme kanseri taraması ve muayenesi için çalışmak olduğunu anlatan Op.Dr.Çelik, meme kanserinden korunma, belirti ve tedavi konusunda uyarılarda bulundu.

    2004 yılından itibaren 1-31 Ekim Meme Kanseri hakkında etkinlikler düzenlendiğini belirten hastane yöneticisi Op.Dr. Oktay Çelik, “Farkındalığın artması önemli. Her 11 dakikada 1 kadın meme kanserinden hayatını kaybederken, her 3 dakikada 1 kadına ise meme kanseri teşhisi konuluyor. Türkiye’de her 8 kadından birisi meme kanserine yakalanıyor” dedi.

    Meme kanseri vakalarının üçte birinin erken dönemde yakalanıp ilerlemesinin durdurulduğunu kaydeden Çelik, “Diğer üçte birlik kısmı ise uygun tedavi ve destekleyici tedaviden yararlanarak daha uzun yaşayabilir. Halkın meme kanserinin nedenleri ve belirtileri ile hastalıktan korunma ve erken tanı konularında bilgilendirilmesi, hastalıkla mücadelede çok önemli bir rol oynar. Korunmak için doğal ve lifli gıdalar tüketilmeli, alkol ve sigara kullanılmamalı. Kansere genetik ve kişisel faktörlerden çok çevre ve beslenme bozukluğu sebep olur. Özellikle doğal gıdalar tüketilmesi ve endüstriyel katkı maddelerinden kaçınılması gerekir” diye konuştu.

    Bol posalı ve lifli bitkisel gıdalar ve taze meyve yenilmesini tavsiye eden Çelik, ev yoğurdunun çok faydalı olduğunu, obezitenin de kansere zemin hazırlayacak metabolik faktörleri tetiklediğini kaydetti.

    Op.Dr.Çelik, “Memesinde sert çevreye yapışmış kitle, kanlı meme başı akıntısı, meme cildinde portakal kabuğu görünümü ve meme başında çökme olan kadınların paniklemeden en yakın ilgili uzmana müracaat etmeleri gerekir. Meme kanserinden korunmak için 20 yaşından sonra her kadın, her ay 10 dakika kendi kendini muayene etmeli ve 3 yılda bir hekim muayenesine gitmeli. Özellikle 40 yaşından sonra mamaografi ile meme kontrolü için KETEM ve hastanelere müracaat etmelerini öneriyoruz” diye konuştu.

  • Konya’da Sahte Özürlü Raporuna Sekiz Tutuklama

    Konya’da, 31 kişiye sahte özürlü raporu düzenledikleri iddiasıyla gözaltına alınan 9 kişiden 8’i çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklandı.

    Konya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi Mali Büro Amirliği ekipleri, sahte özürlü raporu düzenleyerek devleti 550 bin lira zarara uğratan bir şebekeye yönelik iki gün önce operasyon düzenlemiş, 1’i kadın 9 kişiyi gözaltına almıştı. Şüpheliler arasında aynı hastanede taşeron işçi olarak çalışan sekreter ve güvenlik görevlilerinin de olduğu öne sürüldü. Emniyetteki sorguları tamamlanan 9 şüpheli, sağlık kontrolünden geçirildikten sonra adliyeye sevk edildi. Hakim karşısına çıkan 9 kişiden 8’i tutuklanarak cezaevine gönderilirken, bir kişi ise serbest kaldı.

  • Sekiz Adımda Kalbinizi Koruyun

    Acıbadem Adana Hastanesi doktorlarından Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Kemal Batur, tansiyon ve şeker hastalığı, sigara, alkol kullanımı, kolesterol yüksekliği, hareketsiz yaşam ve fazla kiloların kalp sağlığını bozduğunu belirterek, kalp sağlığının ihmale gelmeyeceğini söyledi.

    Prof. Dr. Batur, yaptığı açıklamada, sağlıklı bir kalbe sahip olmak için yapılması gerekenleri anlattı.

    Yüksek tansiyona yol açan nedenlerin başında fazla kilonun geldiğini belirten Batur, “Koroner kalp hastalığı, kalp yetersizliği ve inme için risk oluşturan fazla kilolardan kurtulmak, özellikle karın bölgesinden zayıflandığında kan basıncını düşürerek kalbin boyutlarını da küçültüyor” dedi. Prof. Dr. Batur, ilaç kullanmadan yalnızca tuz tüketimini keserek de yüksek tansiyonun normal seviyeye gelebileceğini söyledi.

    Kalp sağlığının korunmasında kan şekeri, iyi-kötü kolesterol ve kan basıncı gibi değerlerin belirli seviyelerde tutulmasının önem taşıdığını belirten Batur, özellikle hamileler, kilolu kişiler ve 40 yaş üzerindeki bireylerin düzenli olarak kan şekerini ölçtürmesi gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Batur, şeker hastalığının kalbin en büyük düşmanlarından biri olduğunu bu nedenle, herhangi bir belirti olmasa bile herkesin yılda bir kez şeker ölçümü yaptırmasını önerdi.

    “SİGARA VE DUMANINDAN UZAK DURUN”

    Damar sertliğinin temel sebeplerinden olan sigaranın, kalp hastalığının başlıca risk faktörlerinden olduğunu ifade eden Prof. Dr. Mustafa Kemal Batur, “Uzun süre sigara içmek, damar sertliğindeki daralmadan bağımsız olarak koroner arter daralması ve kalp kası hastalığına yol açabiliyor. Sigara dumanının kalp kası üzerine direkt zehirleyici etkisi de araştırmalarda kanıtlandı. Sigara içmese de pasif içici olan kişilerde de aynı risk söz konusu olabiliyor. Bu sebeple sigara kullanmayan kişilerin de sigara içilen ortamda bulunmamaları gerekiyor” diye konuştu.

    Alkollü içeceklerin az miktarda tüketildiği takdirde kalp sağlığına yararlı olabileceğine ait kimi söylemler bulunduğunu söyleyen Prof. Dr. Batur, tüketilen alkolün miktarının 1-2 kadehi geçince kalp-damar problemlerine yol açtığını, her gün içki tüketmese de bazı günler fazla miktarda içenlerde alkole bağlı kalp-damar hastalıklarına sık rastlandığının unutulmaması gerektiğini söyledi.

    TAZE BESİNLERİ TERCİH EDİN

    Özellikle 35-40 yaş üzerinde aşırı beslenme kalp rahatsızlıklarını tetikleyebildiği için yaşın ilerlemesi ile birlikte günlük olarak daha az kalori almak ve daha fazla kalori tüketmenin hedeflenmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Batur, şunları kaydetti:

    “Diyette hazır ve raf ömrü uzatılmış gıda yerine taze besinler, taze sebze-meyveler, bakliyat gurubu besinler, tahıl ve hayvansal ürünlerin dengeli bir şekilde tüketilmesi ve her gün en az 2,5 litre su içilmesi gerekiyor. Az yağlı, özellikle hayvansal yağ ve margarin türü doymuş yağlardan uzak duracak şekilde besin tüketilmesi kalp sağlığı açısından yararlı.”

    İnsan vücudunun temel yaşamsal fonksiyonlarını su ve tuzun birlikte düzenlediğini vurgulayan Prof. Dr. Mustafa Kemal Batur, “Vücutta su dengesinin korunmasında ve besinlerin hücre duvarından geçişinde rol oynayan tuzun, belirtilen orandan fazla tüketilmesi çeşitli sağlık sorunlarına yol açıyor” dedi.

    Aşırı tuz kullanımının hipertansiyona neden olabileceğini belirten Prof. Dr. Batur, bundan korunmak ve sağlıklı bir yaşam sürmek için Dünya Sağlık Örgütünün de günlük olarak tüketilmesi gereken tuz miktarını 5 gram olarak önerdiğini aktardı.

    DÜZENLİ SPOR YAPIN

    Egzersiz yaparken vücut kasları, kalbin pompaladığı kandan oksijeni çekerek enerji ürettiğini söyleyen Prof. Dr. Batur, “Egzersizi düzenli yaptığımız sürece kaslar, içlerinden geçen kandan daha çok oksijen çekme kapasitesi geliştiriyor. Böylece, kalbin hızlı atarak kaslara yüksek miktarda kan pompalama görevinde bir rahatlama oluyor. Ancak, egzersizin yararlı olabilmesi için düzenli yapılması gerekiyor. Böylece kas aynı miktardaki kandan daha çok oksijen çekebildiğinden kalp üzerindeki yük azalıyor” şeklinde konuştu.

    Prof. Dr. Batur, stresin kan basıncını artırarak yüksek tansiyona neden olabileceğine dikkat çekerek sözlerini şöyle tamamladı:

    “Artan kan basıncı kalp damarlarının duvarlarına baskı yapıyor, hasara neden oluyor. Günümüz koşullarında stresi hayatımızdan tamamen çıkarmak mümkün olmasa da bu konuda bir uzmandan destek almak, düzenli spor alışkanlığı edinmek stres düzeyini azaltmaya yardım ediyor. Bu nedenle stresle baş etmeyi, iyimser olmayı öğrenmek ve keyif alınan sosyal ortamlardan uzak kalmamak gerekiyor.”