Etiket: Şeker’e

  • Konya Şeker’e Maliye Bakanlığından ödül

    Konya Şeker, il bazındaki Kurumlar Vergisi sıralamasında ilk 5’e girerek, Maliye Bakanlığı tarafından ödüle layık görüldü.

    İl bazındaki Kurumlar Vergisi sıralamasında ilk 5’e giren Konya Şeker’e bir ödül de Maliye Bakanlığından geldi. Bakan Naci Ağbal, “2017 yılında ilinizde Kurumlar Vergisinde en yüksek beyanda bulunan ilk beş mükellef arasında olmanız dolayısıyla kutlar, ülke ekonomisine yaptığınız değerli katkılardan dolayı teşekkür eder, çalışmalarınızda başarılar dilerim” mesajıyla ilk 5’e giren firmalara teşekkür belgesi gönderdi. Bakan Ağbal imzalı teşekkür belgesini, Konya Vergi Dairesi Başkanı Musa Kazım Ünver takdim etti.

    Konya Vergi Dairesi Başkanı Musa Kazım Ünver de Bakan Naci Ağbal adına Konya Şeker’e teşekkür etti. Törende bir konuşma yapan Ünver, “Biz Konya Şeker’i, Torku’yu sırf ticari kaygılarla faaliyet gösteren bir şirket olarak değil, başta Konya ekonomisine ülke ekonomisine katkı sağlayan, kazancını üreticisiyle paylaşan, üretim çarkını insanımızın refahını artırmak için döndüren bir model olarak da önemli ve değerli görüyoruz. Bunu takdirle karşılıyoruz. Konya Şeker modelinin tüm ülkemizde örnek olması en büyük temennimizdir. Bu uğurda mücadele veren tüm çalışanlara teşekkür ediyor başarılarının her daim devam etmesini diliyorum” dedi.

    Teşekkür belgesini, Anadolu Birlik Holding adına İcra Kurulu Üyesi Harun Reşat Ersöz aldı. Konya Şeker’in, Anadolu Birlik Holding bünyesindeki bütün iştiraklerde, Başkan Recep Konuk’un oluşturduğu vizyon çerçevesinde, ülkesine ve milletine hizmet etmeye devam ettiğini ifade eden Harun Reşat Ersöz, “Üretime, üreticiye, toplumun bütün kesimlerine, devletimize katkı yapmaya, kalkınmanın unsurlarından birisi olmaya devam edeceğiz” dedi.

  • Asansör, araba, bilgisayar bağımlılığı şekere davetiye çıkarıyor

    Tip 2 diyabette son yıllarda uygulanan şeker ameliyatları yüz güldürücü sonuçlar veriyor. Ancak bu ameliyatların başarısının devamı için de uzmanların önerileri var. Ameliyat tedavinin ilk adımı, bundan sonra hastanın doğru ve sağlıklı beslenme ile beraber sporu yaşam biçimi haline getirmesi gerekiyor.

    Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Fatih Kar, “Tip 2 diyabet erişkinlerde görülen şeker hastalığı tipidir ve genelde 30-35 yaşından sonra görülmektedir. Toplumumuza baktığımızda da git gide artan bir diyabet insidansı görüyoruz. Toplumun yaklaşık yüzde 13-14’ü diyabet hastası. Bu ciddi bir tehdit. Ve biz biliyoruz ki, bu yüzde 14’lük grubun içindeki yüzde 90-95’lik bir kesim tip 2 diyabet hastası. Ve bunların da yaklaşık yüzde 80’i şeker kontrolünü yeterince sağlayamıyor. Problem insülin yokluğundan değil insülin kullanımından kaynaklanıyor. Dokular insüline karşı direnç geliştirerek insülinin hücre içine girişini engelleyerek, fonksiyonunu bloke ediyor. Şeker hastalığı öyle bir problem ki, pankreas dediğimiz organ insülin salgılayan hücrelere sahip ve bunların belirli bir miktarı var. Zaman ilerledikçe, kişi yaşlandıkça buradaki hücreler de fonksiyonlarını kaybedebiliyorlar. Biz doğduğumuz zaman bizim buradaki hücrelerden kaynaklanan hem insülin salgılayacak hücre adedimiz hem de potansiyelimiz mevcut. Bunu ideal bir şekilde kullanarak bu süreci şeker hastası olmadan çok uzun yıllar devam ettirmek, biraz genetik faktörlerle de ilgili ya da çok daha erken sürede şeker hastası olabilmek biraz bizim yaptıklarımızla alakalı” dedi.

    Kar, şeker hastalığının önlenmesi ya da en kötü ihtimalle erken evrede tedavisi ana temel olduğunu belirterek, “Bu yüzden kişilere düzenli ve sağlıklı beslenme ile hareketli yaşamaya yönlendiriyoruz. Asansör, araba ve bilgisayarlar hayatımıza bu denli aktif bir şekilde girdiğinden bu yana hareketsiz yaşam arttı buna bağlı olarak da obezite de korkutucu rakamlara ulaştı. Bununla beraber diyabet ve kalp damar hastalıkları da artış gösterdi. İnsanlar en basitinden asansör yerine merdiven kullansa, ki araştırmalar asansör kullanmamanın kişiye yılda 2-3 kilo hatta bazı durumlarda 6-7 kilo verdirdiğini gösteriyor. Kişiler ayrıca araba kullanmak yerine yakın mesafelere yürüyerek gitmeyi tercih etse, bilgisayar için ayırdığı zamanın yarım saatini yürüyüş yapmaya ayırsa sağlığı için ciddi bir adım atmış olacak. Öte yandan yediğimiz, içtiğimiz rafine gıdalar ve fastfood kültürü de hastalıkların habercisi. Eskiden süt, ekmek, yoğurt doğal ortamda üretilirmiş ama günümüzde öyle değil. Tavuk, ekmek, hazır yoğurt bizim önermediğimiz gıdalar. Kullanılan buğday, un kalitesi eskilere göre çok değişmiş durumda. Bunlar glisemik endeksi yüksek gıdalar, vücuda girdikleri zaman çok fazla insülin salgılatıyorlar. Çok fazla insülin salgılanınca da vücutta bir sürü tepkinin tetiği çekilmiş oluyor. Kişiler kilo alıyor ve metabolik sendrom dediğimiz tablo ortaya çıkarak hasta kilo alıyor. Buna tansiyon yükseklikleri eşlik ediyor. Kandaki lipit düzeyi tabloları bozuluyor ciddi anlamda damar tıkanıklıkları başlıyor. Kişiler şeker hastası oluyor. Bu yüzden mümkün olduğu kadar doğal gıdayı tercih etmek lazım. Özellikle ev yapımı yoğurt hem prebiyotik zengini hem de diyabet de dahil pek çok hastalığa karşı kalkan görevi görüyor. Öte yandan insanlar varsa bahçelerinde ya da balkonlarında kendi domates, salatalık, biber gibi sebzelerini yetiştirebilirler. Bu hem stresten uzaklaşmanızı sağlayacak hem de sofranıza sağlık katkısı olacaktır. Korunmak bu faktörlere dikkat etmek ve önlem almak bizim elimizde. Ancak elimizde olmayan genetik faktörler var. Genetik faktörlerden dolayı da diyabet hastalığına yakalanabiliriz. Burada da öncelikli tedavi planlaması hareketli yaşam, düzenli egzersiz, sağlıklı ve doğru beslenme ile şekerin kontrol altına alınmasını sağlamaktır. Bu aşamada tedavi başarılı olamıyorsa medikal tedaviler devreye girer, bundan da sonuç alınamaması durumunda ise insülin tedavisi başlıyor. Bu hastalarda problem insülin yokluğu değil insülin fazlalığı olduğu için, insülin başlandığı zaman insüline bağlı sıkıntılar oluşabiliyor. İnsülin kilo artışına neden olan bir hormon. Zaman içinde bu hastalarda şeker dengesi sağlanamazsa ki, tip 2 hastalarında bunun sağlanamama olasılığı çok yüksek, o zaman kandaki yüksek şekerin bir takım yan etkileri ortaya çıkıyor. Gözler, böbrek, damarlar, bacaklar, kalp, ana damarlarda sıkıntı çıkıyor ve geri dönüşü olamıyor. Bu safhada da son dönemlerde çok popüler olan diyabetik cerrahi devreye giriyor” dedi.

    Diyaetik ameliyatların sihirli bir değnek olmadığının altını çizen Kar, “Bu ameliyatla hastaların insülin depoları aynı şekilde kalıyor, insülin kullanma oranını düşürüyoruz. Bu da bağırsakların son kısmına gıdaların erken ulaşmasını sağlayarak oradaki şeker üzerinde olumlu etkisi olan grup hormonu kanda arttırarak şeker üzerinde koruyucu bir etki yapmasını sağlıyoruz. Hasta eğer ameliyat olmasına rağmen çok yüksek glisemik endeksli gıdalar tüketecek olursa yine hastalık görülebilir. Tabi eskiye nazaran daha düşük olur değerleri ama kalan depoların hastanın hayatındaki süre boyunca ne kadar sorunsuz bir yaşam vadedeceği diyetle alakalı. Bu dönemde bizim klasik diyet listelerimiz var hastaneden çıktıktan sonraki ilk 15 gün, 1 ay, 3 ay ve yaşam boyu dikkat etmesi gerekenler konusunda. Ana hatları ile şekerden ve hamurlu gıdalardan olabildiğince uzak durmalarını öneriyoruz. Protein içerikli gıdaları bol bol tüketmelerini öneriyoruz özellikle ızgaralar et ve ızgara balık gibi. Et özellikle demir içeriği açısından çok önemli. Bu ameliyatla dönem dönem demir eksikliği gözükebiliyor, ancak hasta kaliteli gıdalarla beslenirse bu eksiklik de görünmeyebiliyor. Şeker ameliyatlarından sonra hastalar ömür boyu vitamin kullanmak zorunda değiller ihtiyaç olduğu zaman bunu kullanıyorlar. Bu tamamen beslenme şekli ile alakalı” dedi.

    Kar, ameliyat sonrası beslenmede dikkat edilecekleri şöyle sıraladı:

    “Izgara et, ızgara balık, ev yapımı yoğurt, mevsim sebzeleri tüketilebilir. Kuru dut, kuru üzüm, kuru kayısı, doğal soya sütünden yapılmış tatlıları rahatlıkla tüketebilirler. Kuru yemiş tüketmelerini tavsiye etmiyoruz. Ancak kavrulmamış; çiğ badem, çiğ ceviz, çiğ fındık tüketebilirler.

    Meyvelerin früktoz içerdiği unutulmamalıdır. Özellikle karpuz, kavun, portakal, mandalina gibi meyveler dikkatli kullanılmalıdır. Diğer meyvelerin de ölçülü tüketilmesini tavsiye ediyoruz”.

  • Kayseri-Yozgat-Sivas Taşıyıcı Kooperatiflerinden Kayseri şeker’e tam destek

    Kayseri-Yozgat-Sivas Taşıyıcı Kooperatifleri, Kayseri Şeker’in 2017-2018 Kampanya döneminde başlattığı randevulu söküm ve tesellüm seferberliğine tam destek verdiklerini açıkladılar.

    Sınırlı Sorumlu Motorlu Taşıyıcı Kooperatif Başkanları, aynı zamanda Anadolu Taşıma Kooperatifleri Birliği olarak da Orta Anadolu’da 13 vilayette taşıma işi yaptıklarını belirterek, bu uygulamanın nakliyeci ile nakliyecilik hizmeti yaptıran kurum ve kuruluşlar arasında da birlik ve beraberliğe katkısı olduğunu ve taşımacılık hizmetlerini daha düzenli yapmalarına katkı sağlandığını belirttiler.

    Yeşilhisar Taşıyıcılar Kooperatif Başkanı Mustafa Meral, “Randevulu sistemde Çiftçiler şu saate şu tarihte pancarım sökülecek diyor. O tarih de pancar sökülüyor. Randevusu olduğu gün itibariyle de nakliye yapıyoruz. Sabah söküyoruz isterse öğleden sonra yükleme yapıyoruz. Veya birkaç gün önceden söküyoruz. İstenildiği günde nakliyatını yapıyoruz. Çiftçiler memnun, şoförler memnun, bizler de memnunuz” dedi.

    Gemerek Taşıyıcılar Kooperatif Başkanı Erol Yıldırım ise, “Randevulu söküm ve tesellüm siteminden dolayı Kayseri Şeker’e teşekkür ederim. Geçen sene 35-36 saatte gelen aracım bu sene 5 ile 8 saat arasında bize intikal ediyor. Bu uygulamadan memnunuz. Şoförlerimiz açısından da iyi oldu çünkü onlar da hem zaman kaybetmiyor hem de fabrikada sırada beklemiyorlar” diye konuştu.

    Boğazlıyan Taşıyıcılar Kooperatif Başkanı Zekeriya Tuncer, “Randevulu söküm ve tesellüm sistemi çok güzel oldu. Sistemli olarak çalışmak iyidir. Sistem olmadan çalışma olmaz. Bu uygulamadan önce Pancar yükümüz ile 20-25 saat yatıyorduk. Şimdi 3-4 saatte yükümüzü boşaltıp işimizi halledip geliyoruz” ifadelerini kullandı.

    Bünyan -Büyük Tuzhisar Taşçılar Kooperatif Başkanı Ünal Türkcan, “Randevulu sökümden çiftçilerde memnun, kamyoncuda memnun. Geçmiş yıllarda kamyoncu fabrikaya girdiği zaman en erken 24 saat, 36 saatte duruma göre çıkamıyordu. Kamyon fabrikada kaldığı için geçmiş yıllarda şoförlerimize fazladanharcırah veriyorduk. Normalde günlük bir sefer atması gerekirken 2-3 günde bir sefere çıkıyor ve hem de şoför evine gidemiyordu şuan güzel odu. Bu sayede şoförlerimize verdiğimiz harcırahlarımız da düştü.Bu uygulama sayesinde kamyoncuda çiftçide kazanmaya başladı” dedi.

    Yozgat-Çandır Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı Mehmet Güneş, “Randevulu söküm ve tesellüm sistemi uygulamasından çok memnunuz. Bu sene geçen seneye bakaraktan 9 bin ton fazla pancar taşıdık. Sabah 6 da kamyoncularımız gidiyor ve sabah saat 8 buçuk dokuz da buradalar. Sabah kahvaltısını yapmadan evine geliyor kahvaltısını evinde yapıyorlar. Bu uygulamadan çiftçilerimiz de çok memnunlar” diye konuştu.

    Develi Taşıyıcılar Kooperatif Başkanı Emin Öztürk, “Randevulu sistem olmadan önce nakliyeci ne yapacağını bilmiyordu. Kim ne götürecek kime taşıtacak bilmiyordu. Şimdi randevulu sistem geldi uygulamayı başlatanlara ve katkısı olanlara teşekkür ederiz” dedi.

    Pınarbaşı Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı Hakan Kandemir, “Randevulu söküm ve tesellüm sistemi güzel. Bu sayede fabrika da bekleme olayı bitti.Zamandan kar ediyoruz. Daha düzenli nakliye yapabiliyoruz. Geçen sene gidiş dönüşümüz 24 saati buluyordu ama bu sene nakliyecilerimiz 3 saatte yüklerini boşaltıp geliyorlar. Şoför arkadaşlarımıza da iyi oldu gittiği zaman bir saat içerisinde geliyorlar ilave bir masraf olmuyor. Hem mal sahibi açısından hem de şoför açısından da iyi oldu” diye konuştu.

    Sarıoğlan-Palas Taşıyıcıları Kooperatif Başkanı İsmail Çatalkaya, “Randevulu söküm ve tesellüm sistemi bizim açımızdan süper bir uygulama oldu. Biz Kayseri ye gidiyorve 2 gün orada kalıyorduk. Şimdi ise sabah gidiyoruz akşam geliyoruz. Evimizde yatıyoruz. Evvelden herkes kafasına göre gidip söküyordu. 3 ayda taşıyacağımız pancarı 15 günde kaldırmaya çalışıyorduk. Randevulu sistemde Biz hem söküyoruz, hem yüklüyoruz, hem götürüyoruz. Randevulu sistemdePancar söküldüğü gün gidiyor, tarlada bekleme yok” diye konuştu.

    Şarkışla Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı Fevzi Şahbaz, “Randevulu söküm ve tesellüm sisteminden gayet memnunuz Geçen sezon 60 araba ile nakliye işini yaptık bu sene 75 araba oldu ve şu an kayıt açık gelen araçları kayıt ediyoruz. Kooperatifimiz güçlendi çevredeki araçlar da kooperatifimize yöneldi. Bu sistemden dolayı çok rahatladık. Şoförlerimiz geçen sene gidiyordu 2-3 günde geliyordu şimdi sabah yüklüyoruz akşam geri araba geliyor bekleme olayı yok çok güzel oldu” dedi.

    Merkez Bölge-Yahyalı Taşıyıcılar Kooperatif Başkanı Selahattin Saatçi, “Randevulu söküm ve tesellüm sistemi çok güzel oldu. Önceden kamyoncularımız 15-20 saat Kayseri Şeker Fabrikasında sıra bekliyorlardı şimdi birkaç saatten dönüyorlar çok memnunlar. Kooperatif açısından da iyi oldu. Arabalar oraya bağlıydı ama şimdi zamanında gidiyor geliyor işine gücüne bakıyor” ifadelerini kullandı.

  • Tuza, şekere ve yağa sınırlama getirilecek

    Almanya, aşırı kilolar, kötü beslenme sebebiyle her geçen gün artan hastalıklara karşı mücadele kapsamında tuz, şeker ve yağlara karşı başlatılan sınırlamalara federal hükümetin hazırladığı yeni tasarı ile destek vereceğini duyurdu.

    Alman Gıda ve Tarım Bakanlığı ülkede üretilen hazır gıda maddelerinin tat, raf ömrü veya kalitesinde bir değişikliğe sebep olmaması kaydıyla tuza, şekere ve yağa sınırlama getirilecek bir tasarı hazırlıyor. Alman Gıda ve Tarım Bakanı Christian Schmidt, hazır gıdalardaki tuz, şeker ve yağ oranlarının azaltılması için bir tasarı sunduklarını ve hedefin 2018’in ortasına kadar tuz, şeker ve yağ oranların yavaş yavaş hazırlanan tasarıdaki yüzdelere kadar indirileceğini açıkladı. Hazırlanan tasarının bütün hazır gıda ürünlerini kapsadığını belirten Bakan Schmidt, hazır gıdalardaki bu üç madde azaltılırken kalorisinin de azaltılması gerektiğini ve ürünün tadını değiştirmek için yüksek kalorili başka bir yağın kullanılamayacağını söyledi.

  • Kayseri OSB’den Kayseri Şeker’e Övg;

    Kayseri Organize Sanayi Bölgesi Yönetimi Kayseri Şeker’e iade-i ziyarette bulundu.

    Kayseri OSB Yönetiminin Başkanı Tahir Nursaçan ile birlikte tam kadro katıldığı Kayseri Şeker’deki ziyarette Kayseri Pancar Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akay, Kayseri Şeker Fabrikası Yönetim Kurulu Başkanı Turhan Özer, Kayseri Şeker Fabrikası Yönetim Kurulu Üyesi Hurşit Dede, Kayseri Şeker Fabrikası Genel Müdürü Levent Benli hazır bulundu.

    Ziyaret esnasında konuşan Kayseri Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Nursaçan; “Kayseri Şeker’i Kayserimize yaraşır ve yakışır şekilde yönettikleri için Kayseri Şeker’in yöneticileri Kayseri Şeker’i adil ve şeffaf şekilde yöneterek bugün Kayseri’nin ve Türkiye’nin de gözbebeği haline getirdikleri için teşekkür ediyoruz” dedi.

    Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Kayseri Pancar Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akay, “Başkan’ımız Tahir Nursaçan ile çok değerli yönetim kurulu üyeleri ziyarette bulundular. Kendilerini şerefle ağırlama imkanı bulduk. Oldukça yararlı bir sohbet gerçekleştirdik.

    Kayseri OSB yönetimi olarak Kayseri Sanayisine yaptıkları hizmetlerinden dolayı kendilerine teşekkür ediyoruz. Kayserimizin sanayide gelişmesi konusunda gece gündüz çalışıyorlar.

    Biz de Kayserinin en eski sanayi kuruluşlarından birisi olarak işimizi iyi yapmaya çalışıyoruz. Bu çerçevede Kayseri Şeker’in geldiği nokta çok önemlidir. Biz bu çalışmaları yaparken bütün sanayicilerimizin sıcak desteğini yanımızda hissediyoruz.

    Eskiden Kayseri Şeker’in yanından esnaf ve sanayicimiz kaçarken şimdi onlar sıcak ve samimi şekilde ilgi ve alaka gösteriyorlar. Bu da bizi işimize daha fazla motive ediyor, enerjimizi yükseltiyor, başarımızın da artmasına katkı sağlıyor. Kayseri OSB ile elbirliği içerisinde Kayserimize güzel hizmetler yapacağız” diye konuştu.

    Başkan Akay ayrıca; Kayseri OSB de Kayseri Şeker’in bir kısım şirketlerinin hizmet vermekte olduğuna dikkat çekerek, OSB Yöneticilerinin destekleriyle oradaki şirket ve tesis sayılarını artırma konusunda zaman içerisinde gelişmeler sağlana bileceğini belirtti.