Etiket: şehit

  • Iğdır’da etkisiz hale getirilen terörist kepçe operatörünün şehit olduğu saldırının faili çıktı

    Iğdır’da etkisiz hale getirilen terörist kepçe operatörünün şehit olduğu saldırının faili çıktı

    Iğdır’da etkisiz hale getirilen “Roni” kod adlı terörist Halis Erdoğan’ın İl Özel İdaresi’ne ait kepçenin operatörünün hayatını kaybettiği saldırının faili olduğu ortaya çıktı.

    Iğdır’da 28 Temmuz 2018 tarihinde yol yapım çalışması için Korhan Yaylası’na giden İl Özel İdaresi’ne ait tır ve kamyonetin geçişi sırasında PKK’lı teröristlerin yola tuzakladıkları patlayıcı infilak ettirilmişti. Patlamanın ardından teröristlerin ateş açtığı işçilerden 3’ü kaçarak kurtulurken, İl Özel İdaresi’nde görevli kepçe operatörü olan Nurettin Karadeniz şehit olmuştu. Iğdır İl Jandarma Komutanlığınca 21 Eylül’de düzenlenen “Yıldırım-3 Operasyonu”nda ölü olarak ele geçirilen “Roni” kod adlı Halis Erdoğan’dan alınan parmak izlerinin 28 Temmuz 2018 tarihinde meydana gelen olayda EYP düzeneğinden alınan parmak izi ile aynı olduğu tespit edildi.

  • MİT’in müthiş operasyonunun ardından şehit ailelerinden önemli açıklama

    MİT’in müthiş operasyonunun ardından şehit ailelerinden önemli açıklama

    Kayseri’deki patlamada şehit düşen Abdulsamet Özen ve Raşit Yücel’in Kocaeli’de yaşayan aileleri, patlamanın faillerinden PKK’lı teröristin yakalanması sonrasında, sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi. Şehit Raşit Yücel’in annesi sanıkların idam edilmesini istediklerini ifade ederek, “Bunları içeride beslemesinler” dedi.

    Kayseri eyleminin faillerinden PKK terör örgütü mensubu “Fırat/Botan” kod adlı Ferhat Tekiner, MİT ve Emniyet’in düzenlediği operasyonla Kuzey Irak’ta yakalandı. Aralık 2016’de çarşı iznine çıkan 15 askerin şehit olduğu ve 54 kişinin de yaralandığı Kayseri’deki patlamanın faili Kendal-Deniz kod adlı Kenan Çiçek’e çaldığı aracı teslim ettiği tespit edilen MİT ve Emniyet tarafından yürütülen ortak çalışmalar neticesinde Kuzey Irak’tan Türkiye’ye getirildi. Kayseri’deki saldırıda şehit düşen Abdulsamet Özen ve Raşit Yücel’in Kocaeli’nin Körfez ilçesinde yaşayan aileleri, oğullarının şehit düştüğü patlamanın faillerinden Tekiner’in yakalanması sonrasında İhlas Haber Ajansı (İHA)’ya açıklamalarda bulundu. Şehit Abdülsamet Özen’in annesi Hayriye Özen faillerin en ağır şekilde cezalandırılmasını isterken, Raşit Yücel’in annesi Şükran Yücel ise faillerin idam edilmesini istediğini ifade etti.

    “Öyle bir ceza vermeleri lazım ki yaptıklarına pişman olsunlar”

    4 yıldır Abdülsamet Özen’in acısını taşıdığını söyleyen Hayriye Özen, “Bu bize çok geç gelen bir haber. Şimdiye kadar bunların çoktan cezalarının verilmesi lazımdı. Daha cezaları tam verilmedi. Cezaları nasıl verilecek bilmiyoruz. İnşallah adalet yerini bulur. İnşallah ahirette de burada da adalet yerini bulur. Hak ettikleri cezayı alsınlar. Bizim gibi nefes alacaklar ama bizim gibi acı çekmeyecekler. Bizim gibi acı çeksinler, bizim gibi bir şeylere hasret kalsınlar ki anlasınlar. Artık annelerin canlarını yakamayacaklar ama bunlar bitmiş değil. Keşke bunların hepsi yakalansın. Bunlara idam çözüm değil, çünkü her şeyden kurtulacaklar. Ama öyle bir ceza vermeleri lazım ki yaptıklarına pişman olsunlar” dedi.

    “Bu haber başkalarına zarar veremeyecekleri için sevindirdi biraz”

    Abdülsamet Özen’in babası Hüseyin Özen ise tüm PKK’lı teröristlerin yakalanmasının kendilerini sevindirebileceğini ifade ederek, “Bizim ocaklarımıza ateş düşürdüler. Başka ocaklara ateş düşmesin istiyorum. Allah bu acıyı kimseye vermesin. Allah onların da belasını versin. Bu haber başkalarına zarar veremeyecekleri için sevindirdi biraz. Bunların hepsi yakalanırsa seviniriz. Biz adalete bıraktık. Adalet yerini bulur. İnşallah fazlasıyla cezalandırılırlar” diye konuştu.

    “Lütfen bunların başlarını bize versinler, bunları içeride beslemesinler”

    Şehit Raşit Yücel’in annesi Şükran Yücel ise sanıkların idam edilmesini istediğini dile getirerek, “Eşim bugün haberi bana gönderdi, sonra kızım gönderdi. Ben haberi görünce çok üzüldüm. Evdeydim, eve sığamadım. Kendimi dışarı atmak istedim. Herkesi telefonla aramak istedim. Kardeşlerimi aradım. Onlar da haberi görmüşler, bana söylemediler. Ben gerçekten çok üzgünüm. Bizi hiçbir şey rahatlatamaz. Bunlar sadece bir piyon, bunların başlarını istiyoruz. Bu işi kaç kişi yaptıysa onların hepsini istiyoruz. Ne istediler? O gün 15 tane masum çocuktan ne istediniz. Bir o kadar da gazimiz var. Çocuklarımızın hayatı söndü. Bu çocuklardan ne istediniz, o kadar mı korkak, o kadar mı ödleksiniz, o kadar mı korkuyordunuz küçük çocuklardan? Bunlar ana kuzusuydu. Ben onların karşısına çıkıp yüzlerine tükürmek, gırtlaklarını tutmak istiyorum. Buradan devlet büyüklerime sesleniyorum. Lütfen bunların başlarını bize versinler, bunları içeride beslemesinler. Yalvarıyorum, idam mı getiriyorlar, başka bir şey mi getiriyorsalar getirsinler ama bunları içeride beslemesinler” şeklinde konuştu.

  • Okulu bıraktı, Azerbaycan’da şehit oldu

    Okulu bıraktı, Azerbaycan’da şehit oldu

    Balıkesir Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nde okuyan ve 2019’da kaydını sildirerek vatan toprağını savunmak için Azerbaycan’a giden öğrenci şehit düştü.

    2019 yılında Balıkesir Üniversitesi, Mühendislik Fakültesinde Makina Mühendisliği bölümünü okuyan Mammadagha Safarov, Azerbaycan´da şehit düştü. 2019 yılında askere gitmek için okul kaydını sildiren Safarov´un şehadet haberi sevenlerini üzdü.

    Balıkesir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İlter Kuş sosyal medya hesabından Ermenistan’ı kınayarak, “Mühendislik Fakültesi öğrencimiz Mammadagha Safarov kendi isteği ile kaydını sildirmiş ve topraklarını savunmak için Azerbaycan’a dönmüştür. Vatanı için şehit olmuştur. Azerbaycanlı öğrencimize Allah´tan rahmet diliyorum. Ruhu şâd, mekanı cennet olsun. Başımız sağ olsun. Terör devleti Ermenistan´ı şiddetle lanetliyorum. Yanındayız CanAzerbaycan” ifadelerini kullandı.

  • Şehit Kaymakam Safitürk davasında yargılamaya devam edildi

    Şehit Kaymakam Safitürk davasında yargılamaya devam edildi

    Derik Kaymakamı Muhammet Fatih Safitürk’ün makam odasında bombalı saldırı sonucu şehit olmasıyla ilgili beraat eden 8 sanığın yeniden yargılandığı davaya devam edildi. Duruşma sonrası açıklamalarda bulunan baba Asım Safitürk ile ağabey Ali Haydar Safitürk, dönemin emniyet amirinin olayın sorumlusu olduğunu iddia etti.

    Derik Kaymakamı Muhammet Fatih Safitürk’ün şehit edilmesine ilişkin davada Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi, yerel mahkemece 4 sanığa verilen cezayı hukuka uygun bulurken, beraat eden 8 sanığın ise yeniden yargılanmasına hükmetmişti. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinde bugün 8 sanığın yeniden yargılamasına devam edildi. 3. Ceza Dairesinde görülen duruşmaya tutuksuz sanıklar Tahsin Erdaş, Fikret Baği, Vedat Erol, Zinet Erdaş, Mehmet Deniz, Zuhal Dalçin ve avukatları katıldı. İçişleri Bakanlığı ve Mardin Valiliğinden temsilcilerin yer aldığı duruşmayı, şehit kaymakamın babası Asım Safitürk ve ağabeyi Ali Haydar Safitürk ile ailenin avukatlarının yanı sıra Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri de katıldı.

    Safitürk’ün telefonu açılmıyor

    Duruşma mahkeme başkanının bir önceki duruşmada verilen kararların yerine getirilip getirilmediğine dair bilgi vermesiyle başladı. Başkan, Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın patlama öncesinde binadaki kameraların sökülüp sökülmediğine dair bir bilgilerinin bulunmadığı cevabını verdiğini belirtti. Derik ilçesinde bulunan Çadırkentle ilgili açılan bir soruşturma dosyasının olmadığı bilgisine ulaşıldığını aktaran Başkan, Emniyet Genel Müdürlüğüne bağlı Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığına gönderilen şehit kaymakam Muhammet Safitürk’ün telefonunun sıvı temasına bağlı olarak oluşan orozyon, aşınma ve kısa devrelerden dolayı açılamadığını söyledi. Duruşmada söz alan sanıklar ise bir önceki beyanlarını tekrar ederek beraatlarını talep etti.

    “Neden ambulans helikopter kaldırılmıyor”

    Sanıkların ardından söz alan baba Asım Safitürk, yerel mahkemenin verdiği kararı doğru bulmadıklarını söyledi. Dönemin emniyet amirinin görevini yerine getirmediğini belirten Safitürk, “Oğlum patlamanın ardından sağlık ocağına götürülüyor. Devletin kaymakamı için neden ambulans helikopter kaldırılmıyor. Patlamadan sonra 4 saat boyunca oyalanıyorlar. O esnada oğlum kan kaybediyor. Görevlilerin büyük ihmali var. Ben hala emniyet amirinin görevde olmasına şaşırıyorum. Amirin olaydan sonraki hareketleri bizi rahatsız etmiştir. Gerekli tedbiri almayan emniyet amirinden şikâyetçiyim” dedi.

    “Aradaki bağlantı bulunmalı”

    Duruşmada söz alan Şehit Kaymakamın ağabeyi Ali Haydar Safitürk, “Ceza alan kişi terör örgütüyle bağlantılıdır. Ancak patlamayla ilgili bir bağlantı görmedik. 19 defa Mardin’e gittik. Mahkemede delil sayılması gerekenler delil olarak kabul edilmedi. Patlamadan sonra kardeşimin yakın koruması Mehmet’e ‘Sana neden bir şey olmadı’ diye sordum. O da bana ‘Bu olayı emniyet amiri yaptı’ dedi. Bu cümleyi cenazeden sonra da söyledi. Ancak koruma Mehmet bunu mahkemede ifade etmedi. Emniyet amiri olay yerini karartıyor. Emniyet amiri olay yeri inceleme yapılmadan olay yerini yıkatıyor. Biz bu olayı PKK’lıların yapmadığını söylemiyoruz. Biz aradaki bağlantının bulunmasını istiyoruz. Emniyet amiri bu davada tutuklu yargılanmalıdır” ifadelerini kullandı.

    Safitürk ailesinin avukatı Önder Balcı ise, sanıkların ceza almasını istediklerini belirterek, “Hakan Kutluay’ın görevi kötüye kullanmadan ceza aldığı dosya incelenirse Kutluay’ın bu olayla ilgili etkisi görülecektir” şeklinde konuştu. Avukat savunmalarının ardından iddia makamı mütalaasını açıkladı. Mütalaada sanıkların suç tarihi öncesinde HTS kayıtlarının incelenerek terör örgütü mensuplarıyla bir iletişim kurup kurmadıklarının soruşturulmasını, İlçe emniyet amiri Hakan Kutluay hakkında Derik Asliye Ceza Mahkemesindeki dosyanın istenmesini, olaydan doğrudan zarar görmeyen Mardin Valiliği, Defterdarlığı ile İç İşleri Bakanlığının dosyadan katılımlarının düşürülmesini talep edildi.

    Kısa bir aradan sonra mütalaayı değerlendiren mahkeme heyeti, sanıkların HTS kayıtlarının Emniyet Müdürlüğü ve Jandarma tarafından incelenerek suç tarihinden önce terör örgütü mensuplarıyla iletişime geçip geçmediklerinin tespit edilmesine, Tahsin Erdaş ile Vedat Erol hakkındaki kovuşturma dosyalarının suretlerinin dosyaya alınmasına, Safitürk’ün koruma polisi tanık Mehmet Kahraman hakkındaki dosyanın incelenmek üzerine istenmesine, incelemesi biten telefonunun katılan vekiline iadesine, Mardin Valiliği ve Defterdarlığının katılan sıfatlarının düşürülmesine, Ali Haydar Safitürk’ün taleplerinin değerlendirilmesine ve bir sonraki duruşmanın 12 Ocak’ta görülmesine karar verdi.

    “Emniyet amiri bu olayı PKK ile birlikte yaptı”

    Duruşmanın bitmesinin ardından Safitürk ailesi Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi önünde basın mensuplarına açıklamada bulundu. Açıklamada konuşan ağabey Ali Haydar Safitürk, ortada büyük bir ihmalin olduğunu kaydetti. O dönemki emniyet amiri olan Hakan Kutluay’ın olayda bir sürü ihmali olduğunu belirten Safitürk, “Bu olayda ismi geçen emniyet amirinin tutuklanması, yargılanması ve olaya katılması gerekmektedir. Çünkü bizzat şehide hakaret eden bir sürü eylem içerisindedir. Şehidin elbisesini, kimliğini, kanlı elbiselerini soruşturmadan kaçırır bir şekilde zamanın kaymakam konağı kalorifercisi ile yani olayla ilgilis olmayan bir kişiyle cenaze günü bize teslim etmiştir. Bu kişi duruşmaya neden katılmıyor? Amir bize hesap soracağını söylemekte ve bizi tehdit etmektedir. En kısa zamanda bunun tutuklanarak bu olayla ilgili yargılanması gerekmektedir. Bu süreçteki tanık beyanları ve elimize geçen belgeler Hakan Kutluay’ın bu olayın organizatörü olduğunu gösteriyor. Bu olayı PKK ile birlikte yaptı” ifadelerine yer verdi.

    Adalet Bakanı’na seslendi

    Mahkeme çıkışı açıklamalarda bulunan baba Asım Safitürk ise, “Ben emniyet mensuplarını çok seviyorum ve saygı duyuyorum. Ancak oradakiler, her gün nöbette olanlar, görevli olanlar neredeydiler, ne yaptılar? Ben hükümetten şunu istiyorum. Devleti temsil eden bir kaymakam makamında katlediliyor. Ancak hala olayı kimin işlediği belli değil. Bir tek adam tutukludur. Benim oğlum canice, haince, suçu yokken acımasızca makamında katledildi. Bunun sonucunda bir tek kişiye 2 kez ağırlaştırılmış müebbet cezası veriyorlar. Ben buna inanmıyorum. Adalet bakanına sesleniyorum katillerin meydana çıkması lazım. Ben sadece bunu istiyorum. Çocuğumun katillerini istiyorum. Benim çocuğum devlete hizmetten başka bir şey yapmadı” diye konuştu.

  • Şehit Güdendede’nin ismi Konya’da polis merkezine verildi

    Şehit Güdendede’nin ismi Konya’da polis merkezine verildi

    Tunceli’nin Pülümür ilçesinde 2017 yılında düşen helikopterde şehit olan polis memuru Azam Güdendede’nin ismi, Konya’da yeni yapılan Köprübaşı Polis Merkezi’ne verildi.

    Karatay Belediyesi tarafından yaptırılan Şehit Azam Güdendede Köprübaşı Polis Merkezi Amirliği düzenlenen törenle açıldı. Açılışta konuşan Konya Valisi Vahdettin Özkan, şehit Azam Güdendede’nin isminin polis merkezine verilmesinin çok anlamlı olduğunu söyledi. Binanın açılışında kamu hizmetini güvenli bir şekilde vatandaşa sunmanın manevi zevkini yaşadıklarını ifade eden Vali Özkan, bu vesileyle bütün şehitleri rahmetle andıklarını kaydetti.

    Şehit Azam Güdendede’nin babası Adem Güdendede ise şehitlerin isimlerinin yaşatılmasına vesile olanlara teşekkür etti.

    İl Emniyet Müdürü Mustafa Aydın ise, emniyet müdürlüğünün zamanla değişen suç türleriyle ilgili olarak daha etkin bir mücadele için hızlı ve çağın yeniliklerine ayak uydurma anlamında Konya’nın huzurlu imajını devam ettirmeyi amaçladıklarını kaydetti. Hızlı hizmet vermek amacıyla yeni polis merkezi amirliklerine ihtiyaç olduğunu belirten Aydın, “Bu ihtiyacı zamanla karşılamaya çalışıyoruz. Bugün açılışını yapmış olduğumuz polis merkez amirliği gerek mimarisi gerek teknik donanımıyla vatandaşımızın işlemlerini hızlandıracak bir bina olmuştur. Huzur şehri Konyamıza güvenli şehir anlayışını oluşturmak için polis teşkilatı olarak mesai mefhumu gözetmeksizin çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi.

    Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay da, yapılan binanın Konya belediyelerinin başarısının güzel örneklerinden birisi olduğunu aktardı. Çevrede ne eksik varsa onu tamamlamak için uğraştıklarını anlatan Altay, “Karatay Belediyesi bugün güzel bir binanın açılışını gerçekleştirdi. Belediye Başkanımız olmak üzere herkese teşekkür ederim. Konya belediyeciliği sadece parklar, bahçeler ve yollardan ibaret değil aslında. Marka oluşturmaya ve şehrimizin tüm eksiklerini gidermeye çalışıyoruz. Başta sağlık, eğitim, emniyet, sosyal hayat ve spor alanları olmak üzere eksikleri tamamlamak için gece gündüz çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

    Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca da, yeni polis merkezinin polis teşkilatına hayırlı olmasını diledi. Başkan Hasan Kılca, “Yapımını tamamlayarak İl Emniyet Müdürlüğü’ne teslim ettiğimiz Şehit Azam Güdendede Polis Merkezimizin açılışını gerçekleştirmekten mutluluk duyuyoruz. Kamu hizmetinin sağlanmasına katkı sunacak olan binamız, emniyet mensuplarına yakışır bir bina oldu” şeklinde konuştu.

    Konuşmaların ardından kurdele kesilerek polis merkezinin açılışı gerçekleştirildi. Törene, Vali Vahdettin Özkan, Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Emniyet Müdürü Mustafa Aydın, Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş ve davetliler katıldı.