Etiket: Seçimlerine

  • Hakkari Üniversitesinde “Gelecek Seçimlerine Destek” projesi

    Hakkari Üniversitesinde “Gelecek Seçimlerine Destek” projesi

    Hakkari Üniversitesi tarafından “Gelecek Seçimlerine Destek” projesi tanıtım toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıya İtalya, Slovenya ve Hollanda’da bulunan ve projede yer alan sivil toplum kuruluşu temsilcileri de video konferans aracılığıyla katıldı.

    Hakkari Üniversitesi konferans salonunda AB Erasmus Programı kapsamında hazırlanan ve 4 ülkeden sivil toplum kuruluşlarının işbirliğiyle hayata geçirilecek “Gelecek Seçimlerine Destek” projesi tanıtım toplantısı büyük ilgi gördü. Proje tanıtım toplantısına İtalya, Slovenya ve Hollanda’da bulunan ve projede yer alan sivil toplum kuruluşu temsilcileri de video konferans aracılığı ile katıldı.

    Tanıtım toplantısına Vali Yardımcısı Mustafa Emre Kılıç, Hakkari Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Pakiş, Çölemerik Meslek Yüksekokulu Müdürü Hikmet Yaşar, İl Milli Eğitim Müdürü Bilal Gür, Hakkari Üniversitesi akademik ve idari personeli katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Hakkari Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Pakiş, kentin sorunları ve geliştirilmeye açık alanlarla ilgili neler yapılabileceği konusunda çeşitli projeler üzerinde durduklarını söyledi. Pakiş, “Projenin gelişmesi ve ilerlemesinden emeği geçen tüm paydaşlara teşekkür eder, projenin hayırlara vesile olmasını dilerim’’ dedi.

    Vali Yardımcısı Mustafa Emre Kılıç da, Hakkari’de böyle bir projenin gerçekleşiyor olmasını memnuniyet verici olduğunu belirterek, geleceğe yatırım olarak görülen bu projenin çocuklara, gençlere ve onları yetiştiren öğretmenlere, ailelerine ve bütün topluma büyük katkılar sunacağını söyledi. Kılıç, “Çocukların meslek seçimleri ile ilgili gelecek seçimleri ve yetenek ile kabiliyetlerine göre eğitim almalarının ve bu şekilde yönlendirmelerinin çocukluktan itibaren gerekli olduğunu bana düşündürdü. Bu anlamada özelikle Hakkari ilimizde gençlerimizin yoğun bir şekilde eğitim öğretime ilgili olduklarını gördük. Çok sayıda öğrencimizin gelecek seçimlerine dair kafalarının karışık olduğu bir dönemde böylesi bir projenin özelikle Hakkari ilimizde Hakkari Üniversitemiz öncülüğünde uygulanıyor olması ve çok fazla sayıda yurtiçinde ve yurt dışında paydaşlarının olması ilimize artık değer katacaktır’’ ifadelerini kullandı.

    Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Güvenlik Eğitim Araştırma Merkezi (ÇASGEM) Başkanı Kenan Yavuz ise ÇASGEM’in yaklaşık 65 yıl önce kurulduğunu anımsatarak, eğitim araştırma ve proje hazırlama konularında bir hayli mahir bir kuruluş olduğunu hatırlattı. Yavuz, “Bu yılda yaklaşık 100 bin kişiye iş sağlığı ve güvenliği konularında eğitimler vereceğiz. Geçen sene yaptığımız bir araştırma şunu gösterdi. Uyumsuz eşleme diye bir araştırma yaptık. Araştırmada şunu gördük Türkiye’de iş açığı var. İş talep eden var, iş arzı var fakat iş açığı da var. Bunun sebebi ise nitelik ve becerilerin uyumunda bir uyumsuzluk var. Bu projede bizler malumunuz Hakkari’de matematikte dünya birincimiz çıktı. Şimdi bu matematik dünya birincisi Yusuf kardeşimiz eğer doğru seçimler yapmazsa veya doğru yönlendirme yapılmazsa bu katma değer belki oluşmayabilir. Bu çerçevede aslında bu proje en son güncel metotları ile bu kardeşlerimizin iş eğilimlerini ve eğitim eğilimlerini belirleyen ailelerine, eğiticilerine yönelik modüller hazırlayarak çevirim içi bir şekilde uzaktan eğitim yolu ile onları eğitecek programlarımız var. Projede emeği geçen herkese teşekkür ederim’’ diye konuştu. .

    Hakkari Üniversitesi Sürekli Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezindeki (HÜSEM) Doç. Dr. Ekrem Yaşar Akçay da, projenin yaklaşık 2,5 milyon lira hibe almaya hak kazanan bir proje olduğunu belirterek, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Eğitim ve Araştırma Merkezi (ÇASGEM), Türkiye Uzman Koçlar Derneği, İtalya, İngiltere, Slovenya ve Hollanda’dan 4 sivil toplum kuruluşunun işbirliğiyle uygulanacağını söyledi.

  • ABD Savunma Bakanı Mattis: “Rusya 2018 ara seçimlerine müdahale etmeye çalıştı”

    ABD Savunma Bakanı James Mattis, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i, ABD’de düzenlenen ara seçimlere müdahale etmekle suçladı ve Rus lidere güvenmediğini söyledi.

    ABD Savunma Bakanı James Mattis, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ilgili açıklamalarda bulundu. Mattis, Kaliforniya eyaletinde bir güvenlik forumunda yaptığı açıklamada, “Başkan Trump Arjantin’de yapılan G20 zirvesinde Rusya’nın Ukrayna ile yaşadığı gerginliği gerekçe göstererek Putin’le görüşmeyeceğini açıkladı. Putin, yaptığı yanlışlarla aslında halkına karşı bir düşmanlık oluşturduğunun farkında değil. Putin, bu ay yapılan seçimlere tekrardan müdahale etmeye çalıştı. Ve bu doğrultuda sürekli bir çaba görüyoruz, basitçe güvenemeyeceğimiz biriyle uğraşıyoruz” şeklinde konuştu. Mattis, Trump’ın, 2016 yılında ABD Başkanı seçilmesiyle Pentagon’u devralmasından bu yana ABD-Rusya ilişkilerinin gittikçe zora girdiğini söyledi.

    Öte yandan, Beyaz Saray sözcüsü Sarah Sanders yaptığı açıklamada, ABD Başkan Donald Trump’ın Arjantin’de Putin’le karşılaştığını doğrulayarak, “Çok taraflı etkinliklerde olduğu gibi, Trump ve First Lady dün akşam yemeğinde dünya liderleriyle bir dizi gayri resmi ayak üstü görüşmeler yaptı. Bunlardan biri de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin” şeklinde konuştu.

  • DSP Genel Başkanı Aksakal: “DSP yerel yönetim seçimlerine katılacak”

    Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Önder Aksakal, “Demokratik Sol Parti tüm engellemelere karşın 31 Mart 2019’da yapılacak yerel yönetim seçimlerine katılacak, buradan alacağı güçle, inancıyla, imanıyla ve halkın iradesiyle 2023 Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinde mutlaka ülke yönetimini üstlenecektir” dedi.

    DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, “Ülkemizin bugün içinde bulunduğu şartları ve görünümünü kısaca değerlendirecek olursak Türkiye, 16 yıl öncesinin fersah fersah gerisinde, ekonomik olarak tükenmişliğin, dış ilişkilerde itibarsızlığın, toplumsal olarak da yokluk, yoksulluk ve yolsuzluğun pençesinde can çekişir durumdadır. Türk milleti yeni bir rejimle yüz yüze bırakılmıştır. Demokratik kural ve teamüllerin tamamen ortadan kaldırıldığı, hak ve eşitlik ilkelerinin yok edildiği, yürürlükteki yasaların herhangi bir hükmünün kalmadığı, sadece tek bir iradenin hüküm sürdüğü sistemlerin adıdır faşizm. Küresel egemen sistemin kontrolü ve yörüngesinde bulunan devlet yönetimi ve parlamento yapısı, bu haliyle ülkenin ve milletin sorunlarına çözüm üretmekten uzaktır” diye konuştu.

    Üç gün sonra Türkiye Büyük Millet Meclisinin 27. Dönem 2. yasama yılı çalışmalarına başlayacağını kaydeden Aksakal, “İktidar olmayı aklının ucundan bile geçirmeyen bir muhalefetin çoğunlukta olduğu bu parlamento yapısından 100 yıllık Cumhuriyetin geleceğine olumlu herhangi bir katkı sağlanamayacağı artık görülmüştür. Daha parlamento açılmadan devleti dolandıranların, milleti soyanların, devletin adını kullanarak cinayet işleyenlerin, haraç toplayanların, silahlı organize suç örgütü kuranların affedilmesine kafa yoran, çağdaş dünyanın bugünkü yapısına ayak uydurmak yerine devlet adıyla cinayet işlemeye, yani idam cezasını yasallaştırmaya kafa yoran bir parlamento yapısı Türkiye’yi 22. yüzyıla taşıyamaz. Bu parlamento yapısı, iktidarıyla, muhalefetiyle bizleri olsa olsa iki yüz yıl öncesinin karanlığına götürür” şeklinde konuştu.

    “Referandum dönemi çalışmalarımız sırasında anayasamız değiştirilmeye çalışılırken her yerde anlattık, ‘Bu gidiş ülkeyi demokrasiden, hukuktan, adaletten ve kısacası çağdaş dünyadan uzaklaştırır’ dedik” şeklinde konuşan Aksakal, “Bakınız, daha dün UEFA Başkanı, EURO 2024’ün Türkiye’ye neden verilmediğini anlattı. Bazı risklerin varlığını, insan hakları aksiyon planının eksikliğini, otellerin kapasitesinin yetersizliğini ve birçok şehir için endişelerini gerekçe olarak sıraladı. Bu açıklamalar Türk milleti için onur kırıcıdır, nitekim bugün geldiğimiz nokta tam da budur. O zaman, Türk milletinin şapkasını önüne koyup düşünmesinin zamanı artık gelmiştir” dedi.

    “DSP, halkın sığınacağı en güvenli limandır”

    Aksakal, “Demokratik Sol Parti tüm engellemelere karşın 31 Mart 2019’da yapılacak yerel yönetim seçimlerine katılacak, buradan alacağı güçle, inancıyla, imanıyla ve halkın iradesiyle 2023 Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinde mutlaka ülke yönetimini üstlenecektir. DSP, halkın sığınacağı en güvenli limandır” dedi. Aksakal, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Cumhuriyetimizin yüzüncü yılına giderken 1923 ruhunu yeniden devlette ve millette hakim kılmalıyız. Demokrasiye inanıyorsak, demokratik rejimle yönetilen bir ülkede yaşamak, geleceğimizi kurgulamak istiyorsak ‘sandığa gitmemek’ gibi bir seçenek düşünülemez. Yurttaşlık bilinciyle, yurtseverlik duygusuyla ve halk için siyaset yapma kararlılığında olanlarla geleceğimizi birlikte omuz omuza yeniden kurgulamak için DSP’de buluşmalıyız, kendi kaderimizi tayin etmeliyiz.”

    Başkanlık Kurulu bugün toplanıyor

    Aksakal, DSP Başkanlık Kurulu’nun yaklaşan Mahalli İdareler Genel Seçimi’ne ilişkin çalışma stratejilerini, yöntemlerini ve aday kriterlerini değerlendirmek üzere bugün toplanacağını kaydetti. 2002’den bu yana DSP’ye büyük haksızlıklar yapıldığını belirten Aksakal, “DSP’nin halk için iktidar anlayışından yola çıkarak yürüttüğü çalışmalarını kendi ikballerine engel görenlerin, o günkü hükümetin de parlamento yapısının bozulması için her türlü planı devreye sokanların bu saldırılarının hala devam ettiğini belirtmek isterim. Oysa bu ülke hepimizin. Doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine 80 milyonluk bir aileyiz. Günümüzde parlamentodaki partilerin topluma umut olmaktan uzak durması, yeni bir arayışı önemli ölçüde zorunlu kılmaktadır. Bu anlamda geçmişinde en ufak bir şaibe bulunmayan, kurucusu Bülent Ecevit’in şahsında en temiz kalabilmeyi başarmış Demokratik Sol Parti, 2019 yılı Mart ayında yapılacak yerel yönetimler seçimlerine hazırdır” dedi.

    “Birçok yerde sandıklardan başarıyla çıkacağız”

    Aksakal, “Birçok yerde sandıklardan başarıyla çıkacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Belediye Başkanlığı, Belediye Meclisi ve İl Genel Meclisi Üyeliği görevlerini üstlenerek halkımıza, Cumhuriyetin kuruluş ruhuna sahip olarak ve demokratik sol ilkeler çerçevesinde hizmet etmeyi benimseyen tüm yurttaşlarımızı ak güvercinli mavi bayrağımızın altında toplanmaya davet ediyorum” şeklinde konuştu.

  • “Çin, İran ve Kuzey Kore’nin 2018 ara seçimlerine müdahale edebilir”

    Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton Çin, İran ve Kuzey Kore’nin 2018 ara seçimlerine müdahale edebileceklerine dair ellerinde kanıt olduğunu söyledi.

    Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton yaptığı açıklamada, Çin, İran ve Kuzey Kore’nin 2018 ara seçimlerine müdahale edebilecekleri konusunda ’yeterli’ kanıtların bulunduğunu söyledi. Bolton, üç ülkenin orta vadedeki saldırı eylemleri hakkında elde ettikleri kanıtların endişe uyandırdığını açıkladı. Bolton Rusya’nın 2016 yılında gerçekleşen başkanlık seçimlerine müdahale ettiği iddialarını hatırlatarak, “2016 seçimlerine Rusya’nın müdahale ettiği gerekçesiyle iki yıldır ateş düşürülemiyor. Rusya Kasım ayında yapılacak ABD seçimlerinde tekrardan müdahalede bulunmaya çalışabilir, buna diğere 3 ülke Çin, İran ve Kuzey Kore’de katılabilir” ifadelerini kullandı.

    Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, alınan önlem ve hazırlıklar hakkında ayrıntı vermezken, siber güvenliğin bir öncelik olduğunu söyledi.

    ABD Başkanı Donald Trump da, önceki gün sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, Çin’in kasım ayında gerçekleştirilecek seçimlere müdahale edebileceği konusunda uyarıda bulunmuştu.

  • Rusya’nın ABD seçimlerine müdahale ettiği iddiası Trump yönetimini zorluyor

    ABD’de katıldığı bir haber programında konuşan ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John R. Bolton, Rusya’nın 2016 Başkanlık Seçimleri’ne müdahale ettiği iddiaları hakkında açıklamada bulundu.

    ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John R. Bolton, bugün bir televizyon programında açıklamalarda bulundu. Programda Bolton’a önce Amerika Birleşik Devletleri İç Güvenlik Bakanı Kristjen Nielsen yaptığı “Demokrasimiz saldırı altında. Bağımsız ve adaletli seçimler bizim demokrasimizin temelini oluşturuyor, açıkca görülüyor ki düşmanlarımız bunu hedef almış” şeklindeki açıklaması daha sonra ise ABD Balkanı Donald Trump’ın “Putin ile harika bir görüşme gerçekleştirdim, şimdi de Rusya aldatmacası ile önüme geçmek istiyorlar” konuşmaları soruldu. Daha sonra ise Bolton’a “Rusya bizim demokrasimize mi müdahale ediyor, yoksa bu bir aldatmaca mı?” sorusu yöneltildi.

    Bolton, basının sürekli olarak Trump ile yönetim arasında ayrılıklar olduğunu göstermeye çalıştığını söyleyerek, “ Trump kesinlikle Perşembe günü gerçekleşen basın açıklamasında neler söyleneceğini zaten biliyordu. Bu basın açıklamalarını yönlendiren de kendisi” ifadelerini kullandı. Program sunucusunun, “Affedersiniz ama bir şeyi belirtmek istiyorum, İç Güvenlik Bakanınız çıkıp demokrasimiz saldırı altında diyor, sonra Trump çıkıp Rusya meselesi ile bizi aldatıyorlar, diyor. Bu basının uydurduğu bir şey değil. Herhangi biri bile bu iki açıklama arasındaki farkı görür” ifadelerini kullandı.

    Bunun üzerine Bolton, Trump’ın “Rusya meselesi ile bizi aldatıyorlar” şeklindeki açıklaması hakkında, “Başkanın ‘Aldatmaca’ dediği şey, Rusya’nın bir şekilde seçimleri ve Trump yönetimini kontrol etmeye çalıştığı iddiası” ifadelerini kullandı. Daha sonrasında ise bunun gerçek olmadığını söyleyerek, ortada bir kanıtın olmadığını belirtti.

    “Gazeteciler çok tehlikeli ve hastalıklıdır”

    Trump’ın gazetecilerin yalan haber yaptığına dair paylaştığı bir gönderiyi gösteren sunucu, gönderideki “Gazeteciler kasten bir bölünme ve güvensizlik oluşturmaya çalışıyor, onlar bir savaşın bile sebebi olabilirler. Gazeteciler çok tehlikeli ve hastalıklıdır” ifadelerine dikkat çekti. Sunucu daha sonra ise Bolton’a “Sayın Bolton başlattığımız savaş nedir?” şeklinde bir soruyu yöneltti. Bolton ise bunun asıl kaynağının basının Trump’a yönelik saldırgan tavrından kaynaklandığını ve Trump’tan önce de pek çok başkanın basın ile iyi ilişkileri olmadığını söyledi.