Samsun’da 24 Haziran seçimlerinde oy kullanılacak okullarda hazırlıklar tamamlandı.
24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri öncesinde, Samsun’da oy kullanılacak tüm okullar seçime hazır hale getirildi. Okullarda seçim temizliği yapıldı, sandıklar konuldu, numaraları duvarlara asıldı ve kabinlerin perdeleri yerleştirildi.
Yaklaşık 2 ay süren seçim maratonunun ardından vatandaşlar yarın saat 08.00’den itibaren sandık başına gidecek.
Saadet Partisi (SP) Diyarbakır milletvekili adayı Seyyid Haşim Haşimi seçime son saatler kala çalışmalarını sürdürüyor.
SP Diyarbakır milletvekili adayı Seyyid Haşim Haşimi çalışmalar kapsamında Kayapınar, Dicle, Ergani, Yenişehir ilçelerindeki köy ve mahalleleri ziyaret etti. Gittiği her ilçede coşkuyla karşılanan Haşimi son saatlerde AKSON Diyarbakır Şubesi, Çüngüş, Çermik, Huzurevleri, Kuyular, Terkan, köy ve mahalle ziyaretlerinde bulundu. Haşimi projelerini anlatarak vatandaşlardan destek istedi.
Bursa Gazeteciler Cemiyeti’nin Mayıs ayı yönetim kurulu toplantısına konuk olan Bursa Valisi İzzettin Küçük, seçim güvenliğine ilişkin olarak Bursa’da yapılan çalışmaları anlattı.
Basın Kültür Sarayı’ndaki BGC Yönetim Merkezi’nde Nuri Kolaylı başkanlığında gerçekleşen yönetim kurulu toplantısında açıklamalarda bulunan Bursa Valisi İzzettin Küçük, “Bilindiği gibi seçim ve oy kullanma işlemleri, yargının kontrolünde gerçekleşecek. Mülki idare yetkili. Bütün konular hâkim denetiminde ve gözetiminde olacak” dedi.
Kesin sandık listelerinin henüz açıklanmadığını, ancak Bursa’da 6 bin civarında sandık olacağını tahmin ettiğini ifade eden Bursa Valisi İzzettin Küçük, seçmen sayısının da 2 milyon 100 bin civarında olacak kaydetti. Seçmenin büyük bölümünün polis yetki alanında, 200 – 250 bin arasındaki seçmenin de jandarma bölgesinde oy kullanacağını bildiren Vali İzzettin Küçük, açıklamalarını şöyle sürdürdü;
”Tahminen 1 milyon 850 bin seçmenimiz polis bölgesinde. Kesin rakamlar yakında açıklanacak. Önemli olan alınan önlemler. İnsanların güven içinde seçim çalışmalarını temin etmek ve oy kullanılmasını, sağlıklı olarak sayımını sağlamak en önemli yükümlülüğümüz. Oy verme günü hiçbir sıkıntıma mahal vermemek için bütün tedbirlerimizi alıyoruz. Elektrik kesintisi, trafo ve benzeri sıkıntıların yaşanmaması için her şeyi şimdiden planlıyoruz. Ceza ve tutukevlerindeki vatandaşlarımızın listesi ile evlerinde bakım gören hasta ve muhtaçların listelerini oluşturuyoruz. Bu vatandaşlarımızın sorunsuz olarak oylarını kullanmaları için gerekli tedbirleri alıyoruz. Ayrıca, seçim günü belirli yasaklar olduğu biliniyor. Okul kantinlerini kapalı tutma kararı aldık. Okullardaki kamera sistemlerini inceliyor ve aksaklık varsa düzeltilmesi için teknik çalışmaları yaptırıyoruz. Şu anda bakım çalışmaları devam ediyor. Eksiklik ve aksaklıklar gideriliyor.
Bursa’da sakin bir seçim atmosferi var. Hiçbir gerginlik yaşanmıyor. Ramazan boyunca da bu sakinliğin devam edeceğini düşünüyorum. Gözlemlerime göre Bursa’da gergin bir seçim olmayacak.”
“Huzur ortamı korunmalı”
BGC Başkanı Nuri Kolaylı’nın sıra Başkanvekili Fuat Kars, Başkan Yardımcıları Hakan Işıkkent, İhsan Altıkardeş, Yönetim Kurulu üyeleri Ahmet Kundakçı, Ersin Yıldıran, Hülya Saatçi, Mehmet Ali Ekmekçi, Musa Öztürk, Ruhi Berber, Ali Ufuk Alıntaş ve BGC Genel Sekreteri Sinan Tunç ile BGC İdare Müdürü Sedef Işıkkent’in yer aldığı toplantıda Bursa’nın bir huzur kenti olduğunu ifade eden Vali İzzettin Küçük, şöyle devam etti; “Bursa duygusal bir şehir değil. Olay anında o anın ateşiyle, sıcaklığıyla tepki veren bir şehir değil. Geleceği gören ve ona göre davranan bir şehir. Bu çok önemli bir özellik. Sadece toplumların hayatında değil, insan hayatında da iki adım, üç adım sonrasını düşünen ve ona göre hareket eden bir anlayış hakim olmalıdır. Bu tür insanlara şiddetle ihtiyacımız var.
Bursa bir sanayi şehri, yatırım şehri. Bu anlamda sermayenin en çok sevdiği ve ihtiyaç duyduğu şey güven ortamıdır. Bursa bu güven ortamını en üst seviyede sağladığı için yerli ve yabancı yatırımcıların gözdesi olmaktadır. Bursa’da yoğun yabancı sermeye var, yabancı ortaklıklar var. Huzur ortamının Bursa’da devam etmesi, bu açıdan diğer şehirlerden çok daha önemli. Bursa’nın bu niteliğini hepimiz titizlikle koruyacağız”
Bursa’daki Suriyelilerin durumu
Bursa’daki Suriyeliler hakkında bilgi de veren Vali izzettin Küçük, Bursa’da 130 bin civarında Suriyeli göçmen olduğunu vurguladı.
Bursa’da Türk vatandaşlığına geçen Suriyeli sayısının ise yaklaşık 300 – 400 kişi olduğuna dikkat çeken Vali İzzettin Küçük, “Öğretmen, doktor, mühendis olanlar veya Bursa’da yatırım yapan Suriyeliler Türk vatandaşı oldu. İnsanlar arasında hiçbir ayrım yapmıyoruz ama bazı Avrupa ülkeleri bu ayrımı yapıyor ve özellikle sermaye sahibi Suriyelileri hemen ülkesine alarak vatandaşlık veriyor. Adeta Türkiye’den kaçırıp götürdükleri akademisyenler, doktorlar, sermaye sahipleri olduğunu biliyoruz. Biz de başvurularda önceliği bu insanlara veriyoruz” dedi.
Trafik sorunu azalıyor
Sohbet ortamında gerçekleşen BGC Yönetim Kurulu toplantısında Bursa’nın trafik sorunun da gündeme geldi.
Trafikte yüzde 17’lik bir iyileşme sağlandığını ve iyileşmenin devam etmesi için yoğun çaba gösterildiğini ifade eden Vali izzettin Küçük, şunları söyledi:
“Yapılan ölçümler, son dönemde yapılan çalışmalarla birlikte trafikte yüzde 17’lik iyileşme sağlandığını gösteriyor. Daha almamız gereken çok mesafe var. Belediye bugün yeni ulaşım mastır sunumunu yapacak. İyileşmeyi yüzde 30 seviyesine çıkaracağız. İlk etapta daha ileriye gitmemiz zor. Metro yatırımlarının artması gerekiyor, sene sonuna doğru bu adımların atılmasını bekliyoruz.
Trafikte bir düzelme olduğu herkesçe biliniyor. Yeterli mi, değil elbette. Trafik sorunu, 25 – 30 yıl önce başlayan ve bugüne gelen bir sorun. 1-2 yılda oluşmuş bir problem değil. Yeni şeritler, yeni viyadükler, yol genişletme, kaldırım düzenleme, trafik polisleri, mobeseler, bunların hepsi yapılıyor.
Yaklaşık 1,5 ay önce mobeseler yeniden devreye girdi ve aşırı hız ile trafik ışıklarına uyulmaması konularında ceza uygulanmaya başlandı. Bir düzelme sürecinin içindeyiz. Trafikte kötüleşme durdu ve iyiye doğru bir gidiş başladı. Fazla para harcamadan, büyük yatırımlar yapmadan bu düzelmeler sağlanıyor. Ama bunun da bir sınırı var.
Ayrıca kent içi toplu ulaşımda verilmiş bazı haklar var. Özellikle özel otobüsler ve minibüsler konusunda. Bu hakların bırakın geri alınmasını, dönüştürülmesi bile uzun bir süreç. Kimsenin yasal hakkına olumsuz bir müdahale olmadan, kanunlar ve vicdan çerçevesinde, insanımızı üzmeden çözümler üretmeliyiz. Gömleğinizin düğmesi aşağıdan yanlış iliklediğinizde, üste geldiğinizde ne yapacağınızı şaşırıyorsunuz. Ama tekrar söylüyorum, bir iyileşme sürecine girdik, bu süreci sürdürmede kararlılıkla çalışıyoruz.”
Yaş günü sürprizi
Bursa Valisi İzzettin Küçük’ün katıldığı BGC Yönetim Kurulu toplantısında bir de yaş günü sürprizi yaşandı. BGC Başkan Yardımcısı ve İHA Bölge Müdürü İhsan Altıkardeş’in 43 yaşına girmesi nedeniyle yaş günü pastası kesildi.
Yaş günü pastasını görünce şaşkınlığını gizleyemeyen İhsan Altıkardeş teşekkür ederken, Vali İzzettin Küçük de, “Yaşını söyleme, yaşlanmıyorsun, yaş alıyorsun” diye espri yaptı.
Vali Basın Kültür Sarayı’ndan çok etkilendi
Toplantının ardından, yüzde 33’ünün mülkiyeti Bursa Gazeteciler Cemiyeti’ne ait olan Basın Kültür Sarayı gezildi. Gezi sırasında bilgi veren BGC Başkanı ve Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Nuri Kolaylı, Bakanlar Kurulu kararıyla “kamu yararına dernek” statüsünde çalışan Bursa Gazeteciler Cemiyeti’nin üyelerine doğum, vefat ve evlilik yardımı yaptığını, ayrıca üyelerin üniversitede öğrenim görev çocuklarına her yıl burs verildiğini kaydetti.
Ziyaret sırasında Basın Kültür Sarayı’nın Bursa’ya kazandırılması sürecini de anlatan BGC Başkanı Nuri Kolaylı, “Cemiyetimize ait olan arsayı kat karşılığı müteahhide vererek Basın Kültür Sarayı’nın yapımını sağladık. Basın Kültür Sarayı bünyesinde mülkiyeti Bursa Gazeteciler Cemiyeti’ne ait olan Kültür Bakanlığı onaylı Bursa Basın Tarihi Müzesi, Uğur Mumcu Etkinlik Salonu, BGC Merkezi, BGC Lokali, sergi salonları, Nilüfer Belediyesi’yle birlikte oluşturduğumuz Akkılıç Kütüphanesi yer alıyor” dedi.
Basın Kültür Sarayı’nın Bursa için eşsiz bir değer olduğunu ifade eden Bursa Valisi İzzettin Küçük de, “Meslektaşlarınıza ve Bursa’ya önemli bir eser kazandırmışsınız. Sizi ve şahsınızda tüm meslektaşlarınızı kutluyorum” dedi.
Ziyaret, Basın Kültür Sarayı’nın girişindeki “medya” temalı heykellerin önünde anı fotoğrafı çekilmesi ile son buldu.
Eskişehir’de bazı iş adamları, 24 Haziran’da alınan erken seçim kararını desteklediklerini ve cumhurbaşkanlığı sisteminin bir an önce hayata geçmesi gerektiğini dile getirdiler.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 3 Kasım 2019’da yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminin tarihinin öne çekilmesi teklifini kabul ettiklerini açıklamasının ardından seçimlerin de 24 Haziran 2018’de yapılacağını duyurdu. Erken seçim kararı sonrasında özellikle ticaret dünyasındaki hareketlilik de merakla bekleniyor. Eskişehir’de ticaret dünyasının önemli isimlerinden Neşet Gürsoy ve Cevdet Kılıç, erken seçim kararının, piyasalardaki belirsizliği ortadan kaldıracağını dile getirdiler.
“Bir an evvel erken seçim yapılmasını ticaret erbabı olarak istiyorduk”
Eskişehir’de tarım ürünü imalatı ve ihracatı yapan bir tarım işletmesinin sahibi olan Neşet Gürsoy, “İhracat yapan bir şirket sahibi olarak ben erken seçim kararını çok olumlu ve yerinde buluyorum. Hatta geç kalınmış bir karar bile olabilir. Çünkü yaptığımız ticaretlerde birçok bürokratik engellerden dolayı önümüz tıkanıyor. Piyasalarda, geçen sene yapılan referandumla alınan başkanlık sistemi kararının faaliyete geçmesi için 1,5 sene gibi bir zaman boşluğu vardı. Bu zaman boşluğu, aynı zamanda ticarette tıkanmalara sebebiyet verdi. Biz bunun için bir an evvel erken seçim yapılmasını ticaret erbabı olarak istiyorduk. Piyasaların açılmasında da çok önemli bir faktör olacaktır. Zaten dikkat ederseniz erken seçim kararı açıklanır açıklanmaz çok az miktarda olsa dolar ve avrodaki düşüşler, piyasaların açılacağının işaretidir. Eğer seçim kararı alınmasaydı, doların biz 5 lira olmasını bekliyorduk sene sonuna doğru. Ama artık bu piyasalar, yavaş yavaş açılmaya başlayacak çünkü herkes istikrarı gördü. Hükümetin istikrarını gördü. Devlet yönetiminin istikrarını gördü. Alınan bir kararın uygulanabileceğini gördü. Yurt dışındaki piyasaların da Türkiye’ye olan ilgisi arttığı için, bu artık yabancı yatırımların da ülkemize gelip, güvenle yatırım yapabileceği demektir. Bu da piyasalarda ciddi hareketlilik sağlayacaktır” şeklinde konuştu.
“OHAL’den şimdiye kadar hiç etkilenmedik”
Türkiye’de uzun süredir devam eden olağanüstü hal (OHAL) durumunun da ticaret hayatında herhangi bir engel teşkil etmediğini aktaran Gürsoy, “OHAL kimin için var? Teröristler için var. Ülke güvenliğini tehdit edenler için var. Biz şehrimizde güvenli bir şekilde yaşadığımız ve ticaret yaptığımız için zaten OHAL’den şimdiye kadar hiç etkilenmedik. Bundan sonra da etkileneceğimizi düşünmüyorum. Bu vatana ihanet edenlerin derdidir OHAL problemi. Bizim böyle bir problemimiz yoktur. Ticaretimizde çalışmalarımızda hiçbir zaman OHAL’den kaynaklanan bir engelle karşılaşmadık bugüne kadar” ifadelerini kullandı.
“Görüştüğüm arkadaşların hepsi erken seçime çok olumlu bakıyorlar”
Alınan erken seçim kararıyla ilgili görüşlerini paylaşan bir diğer isim olan Müteahhit Cevdet Kılıç ise alınan erken seçim kararının yerinde olduğunu dile getirdi. Erken seçim kararı öncesi piyasalarda bir belirsizliğin olduğunu dile getiren Kılıç, konuyla ilgili şunları kaydetti:
“Bir belirsizlik var. Piyasalar durgun. Erkin seçim kararının alınması ekonomimizi canlandıracak inşallah. Ama Eskişehir olarak ekonomimizin canlanması için yerel yönetimlerin bir şeyler yapması lazım. Yerel yönetimler bazından Eskişehir’de büyük bir sıkıntımız var. İnşallah bunlar da aşılırsa Eskişehir’de çok daha güzel şeyler yapılır. Genelde görüştüğüm arkadaşların hepsi erken seçime çok olumlu bakıyorlar. Artık başkanlık sisteminin gelmesi gerekiyor. Başkanlık sistemiyle artık Türkiye’nin tamamen bir değişime uğramasını istiyorlar. OHAL’in ticareti pek olumsuz etkilediğini düşünmüyorum. Eğer OHAL olmasaydı acaba ülkemiz için oynanan oyunlar devam eder miydi? Evet, ederdi. Ülkemizi karıştırmak için herkes elinden geleni yapardı. Buradan vatandaşlara da seslenmek istiyorum. İstemedikleri bir vekil varsa, bu kişilere 5 sene daha katlanmamak için kendi genel merkezlerine bunu mutlaka mail olarak iletsinler. Bunu tek parti için söylemiyorum tüm partiler için. Çünkü biz bunları çok yaşadık.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Diğer siyasi partilere göre en hazırlıklı parti biziz. Şu anda biz biliyorsunuz İstanbul ve İzmir kongreleri haricinde bütün hepsini yaptık. Ana kademelerin kongrelerinin dışında da kadın kolları ve gençlik kolları kongrelerini yapıyoruz. Bir defa biz her an seçime rahatlıkla girebilecek noktadayız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NTV’de Siyasi İşler özel programının konuğu oldu. Ahmed Arpat moderatörlüğünde gerçekleştirilen programda Cumhurbaşkanı Erdoğan, Okan Müderrisoğlu, Serpil Çevikcan ve Mustafa Kartoğlu’nun sorularını cevaplandırdı.
24 Haziran erken seçim kararının nasıl alındığını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sayın Bahçeli’nin bugün yaptığı açıklamadan değerlendirme yaparsak, hafta başında da aslında Bahçeli’yle bu hafta içinde bir görüşme istedik. Bu görüşme arzumuzda Bahçeli Çarşamba günü 13.30 mutabakat oldu. Salı günü de böyle bir durumu ortaya çıkınca ilk yapmam gereken arkadaşlarımla grup konuşmam vardı. Konuşmamda 2019’u vurguladım. Arkadaşlarımın ne diyeceğini bilmiyordum. 2019 Kasımına göre konuşmamı bitirdim. Daha sonra gurup odamızın arkasında toplantı odamızda arkadaşlarımı toparladım. Değerlendirme yaptık. O değerlendirmeden sonrada bizim için artık erken seçim noktasında sadece bir tarih ve bu konuyla ilgilide takvimin belirlenmesi kalıyordu. Çarşamba sabah arkadaşlarımla bir toplantı daha yaptık. Sayın Bahçeli’yle görüşmeye bu şekilde girdik. Görüşmemiz esnasında Bahçeli’ye teklifimizi, karşı teklif olarak sunduk. Onlara olumlu yaklaştılar böylece 24 Haziranı okulların kapanması düşünülerek, gerek üniversite imtihanları göz önüne alınarak, oradan çıkar çıkmaz YÖK’le görüştük. YÖK Cumhurbaşkanlığına bağlı olduğu için burada bir gerçekte ortaya çıkıyor. Seri karar alabilmenin ispatıdır. Sayın başkana konuyu ilettiler. Hemen YÖK toplantı bir hafta sonraya üniversite sınav imtihanını aldılar. Aldığımız 24 Haziran kararının aleniyete geçirmiş olduk. Basın toplantısına çıktığımda masanın üzerinden kaldırmış olarak çıktım” dedi.
“Milletimiz devam derse, devam ederiz, tamam derse saygı duyarız”
Erken seçimlerle ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ortada ana muhalefet erken seçim konusunu biliyorsun aylardır gündemde tutuyor. Erken seçimle yattılar ve kalktılar. Bizim de malum erken seçim konusu AK Parti olarak bizim prensiplerimiz arasında olmamıştır. O süreçlerde biz bu konular gündemde yoktu. Son Cumhur İttifakını beraber olgunlaştırdığımız, müttefikimizsin bu açıklaması durumu değerlendirmemizi gerektirdi. Değerlendirdik ve böylece buraya geldik. Kesinlikle böyle bir görüşme, söz konusu değildir. Yolda böyle bir çıkışımız oldu. Cumhurbaşkanlığı seçimine 1.5 yıl var. Ben 1.5 yıl daha cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturma rahatlığına erişebilirdim. Bizim tek düşündüğüm şey ülkemizin huzur nerede, ana muhalefetin böyle bir hırsı var. Onları da rahatlatalım istedik. Bu adımı atalım onlarda rahatlasınlar. Er meydanın he meydan dedik. Buyursunlar şimdi milletimiz bedeli ödetecek. Eğer bize devam derse ederiz. Tamam derse saygı duyarız. Biz eserlerimizle ortadayız. Muhalefetin hangi eseri var bilemiyorum” diye konuştu.
“Tehdit öncelikle stratejik ortaklardan geliyor”
“Suriye’de göbeğimizi kendimiz kestik” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm Batı’nın bir tehdit projeksiyonu var. Bunun içerisinde özellikle güneydeki malum PYD, YPG, PKK, DEAŞ’a karşı bu bir mücadeledir, ona karşı savaştır gibi laflar ediliyor. Buna nereye kadar devam edeceğiz. Bunu yuttuk diyelim. Ben şuna bakıyorum güneye Suriye’nin kuzeyine kaç tır silah geldi. 5 bin tır buraya ABD silah gönderiyor. Aynı şekilde 2 bin kargo uçağıyla yine buraya silahlar gönderiliyor. 20 kadar üs var, bunlar buraya indiriliyor. Kuzey Suriye’de kime karşıdır. 911 sınır bizim sınırımız. En yakın neresi biziz. Amerika’nın yanında koalisyon güçlerinin burada ek silahları mühimmatları var. Olsa olsa İran olabilir. Üçüncü derecede Rusya olabilir. Rusya ikinci derece diyebiliriz, 5 üssü var. Birinci derece biz varız. Türkiye Amerika’yla NATO da müttefik. Olduğumuza göre stratejik ortak olduğumuza göre paramızla silah alamıyoruz. Ama bu terör örgütleri ne yazık ki koalisyon güçleri ücretsiz olarak veriliyor. Demek ki tehdit nereden geliyor. Öncelikle stratejik ortaklardan geliyor. Oturalım bunları çözelim. Obama döneminde çok uğraştık. Zeytinlik operasyonumuz söz konusuydu. Biz bunları yapamadık. Sürekli oyaladılar. Bu döneme geldik. Artık bu olmayacak bunun üzerine karar verdik göbeğimizi kendimiz kesip adım attık” dedi.
“Cenevre sonuç doğurmadı. Sonuç odaklı çalışmadı”
Cenevre’nin sonuç odaklı çalışmadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Astana sürece ön planda yer aldı. Soçi, ardından Ankara bu konuda güçlü olarak Rusya, Türkiye, İran bir araya geldi. Şimdi üçüncüsünü Tahran’da yapacağız. Bu çalışmalara bu şekilde devam edeceğiz. Astana’nın önemini de dokunmalıyız. Cenevre’nin önüne çıkartmak gibi bir derdimiz yok. Kimseye yasak koymadık katılmak isteyenler buyursunlar katılsınlar. Cenevre sonuç doğurmadı. Sonuç odaklı çalışmadı. Buralardan çıkacak neticeyle derdimiz Suriye’nin kuzeyinde barış bölgesini yaygınlaştırmak ciddi tehditler aldığımız yerler var. O bölgeler aslında bizim insanların olduğu yerlerdi. Hassasiyetle bunlar bizi taciz etmesinler bizim bölgemizde tehdit savurmasınlar bu olmadıktan sonra bizimde bu bölgelere ölüm yağdırmaya merakımız yok” diye konuştu.
“Biz her an seçime girebilecek rahatlıkta bir noktadayız”
YSK’nın açıklayacağı takvim sonrasında seçim takvimini belirleyeceklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “YSK açıklayacağız seçim takvimidir. Resmi takvimi açıklayacak ki bizde bize hazırlıklar var ama ona kendi takvimiyle örtüştüreceğiz. Yol haritamızı biz belirleyeceğiz. Seçim takvimimizi şu dur diye söylemek doğru değil. Asıl belirleyecek olan YSK açıklayacağı takvimdir. Temayül yoklamasını yapacağız. Olmadan milletvekili olmadan belirlemek doğru olmaz. Diğer siyasi partilere göre en hazırlıklı parti biziz. Şu anda biz biliyorsunuz İstanbul ve İzmir kongreleri haricinde bütün hepsini yaptık. Ana kademelerin kongrelerinin dışında da kadın kolları ve gençlik kolları kongrelerini yapıyoruz. Bir defa biz her an seçime rahatlıkla girebilecek noktadayız. Bütün teşkilatlarımız sandık kurullarına varıncaya kadar süratle yapıyorlar. Temayül yoklamalarının neticesini bize bildirecekler. Yoklamanın ardında bizler suretle milletvekili noktasında gelen aday adaylarımız içinde belirleyip YSK gidecek hale getireceğiz” şeklinde konuştu.