Etiket: Sayesinde

  • Dalyan Narı sayesinde Uzakdoğu Muğla ve çevresini tanıyacak

    Ortaca ve Dalyan’da üretilen vitamin ve sağlık deposu ‘Nar’ şimdi de bölgenin turizmde tanıtım aracı oldu.

    Öğretim Görevlisi Dr. Nazan Korkmaz’ın, Çin’in Tai’an şehrinde yapılan “3. Uluslararası Nar ve Akdeniz Meyveleri” kongresinde bölgede üretilen narı tanıttığı çalışmasını dinleyen Zhengzhou Meyve Araştırma Enstitüsü ve Çin Tarım Bilimleri Akademisi yetkilileri ülkede önde gelen belgesel yapımcılarına narın belgeselini çekmelerini tavsiye etti. Bunun üzerine Çin’in en önemli belgesel yapımcılarına sahip olan Shanghai Medya Belgesel Grubu (SMG) ekibi Türkiye’ye gelerek Dalyan Ortaca Köyceğiz Turistik Otel ve Turizm İşletmecileri Birliği (DOKTOB ) ve Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Ortaca Meslek Yüksekokulu’nun desteği ile Nar Belgeseli çekti.

    Nar Belgeselinin Ortaca Dalyan Bölgesi’nin tanıtımı ve turizm açısından gelişimi bakımında bulunmaz bir fırsat olduğunun altını çizen DOKTOB Başkanı Yücel Okutur, 2018 yılında Çin Devlet Televizyonu ve Shangai TV’de yayınlanan Meyve Efsaneleri (Legend of Fruit) adlı belgeselinin 200 milyon kişi tarafından izlendiğini önüzdeki yıl sayının daha da artacağının tahmin edildiğini dile getirdi. Bu belgeselin 25 ülkede çekildiğini ve Türkiye’den yalnızca Nar’ın belgesele konu olduğunu vurgulayan Okutur, ”SMG ekibi çekimlerini tamamladı. Belgeselin 2019 yılının ilk üç ayı içinde yayınlanacağını öğrendik. Özellikle Narlı içli köfte ve aşure, yapımcıların çok ilgisini çekti. Bu belgesel Ortaca ve Dalyan’ın turizm potansiyalini Uzakdoğu’ya taşıyacak çok önemli bir fırsat ve tanıtım aracı olacak. Meyve ve sebze çeşitliliği yönünden Türkiye’nin önde gelen bölgesiyiz. Organik tarım bölgemiz açısından ve marka değeri olarak turizm ve tanıtıma büyük katkı sağlayacak. Bu nedenle nar, narenciye ve endemik bitkilerinin coğrafi işaretinin alınması çok önemli” dedi.

  • Bu bileklik sayesinde çocukların ateşi çıkmayacak

    Erciyes Üniversitesi Mühendislik Fakültesinden 2 öğrenci, Erciyes Teknopark’ta şirket kurarak, bebeklerin ateş, nabız, vücut nemi ve kandaki oksijen miktarlarına dair verileri ölçen bileklik ve yazılım geliştirdi. Bileklik sayesinde ebeveynler, yanlarında olmasalar bile bebeklerinin sağlık verilerini anlık olarak edinebilecek.

    Erciyes Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği 4’üncü sınıf öğrencileri Özlem Ağan ve Enes Kaan Leventoğlu, daha öğrencilik yıllarında Erciyes Teknopark’ta bir şirket kurarak, bebeklerin ateş, nabız, vücut nemi ve kandaki oksijen miktarını (satürasyon) ölçen bir bileklik prototipi geliştirdi. Başarılı gençler, ‘Baby Thinks’ adını verdikleri proje ile lisans destekleri kapsamında TÜBİTAK 22.09A’dan maddi destek, Microsoft Açık Akademi Yaz Okulundan mentörlük desteği, Erciyes Teknopark Sera Kuluçka Merkezi ile Orta Anadolu Kalkınma Ajansı tarafından düzenlenen Benim İşim Girişim yarışmasından da ilk 10’a girerek maddi destek ve mentörlük desteği aldı.

    Ebeveynler stres ve kaygı yaşamayacak

    Projelerini; bebeklerin vücut fonksiyonlarının anlık olarak görüntülenmesini sağlayan nesnelerin interneti platformu olarak tanımlayan proje ortaklarından Özlem Ağan, gün içinde bebeklerinden uzakta olmak zorunda kalan ebeveynlerin ihtiyaçlarına cevap vermek için söz konusu bilekliği geliştirdiklerini söyledi. “Bebeklerin doğdukları andan itibaren ihtiyaç ve sağlık durumlarıyla ilgili gün içerisinde belirli aralıklarla kontrol edilmesi gerekiyor. Bu kontrollerin sıklaşmasıyla birlikte ebeveyn hayatı olumsuz etkileniyor ve ebeveynlerde stres ve kaygıya neden oluyor. Bu yüzden böyle bir proje yaptık ve ebeveynlerin içleri rahat bir şekilde hayatlarına devam etmelerini sağlıyoruz” diyen Ağan, bilekliğin çalışma prensibine dair şu bilgileri verdi:

    Akıllı telefondan tüm veriler takip edilebilecek

    “Projemizde ebeveynlerin IOS ve Android ile çalışan akıllı telefonlarına indirebildikleri bir uygulama var. Bir de bebeğin bileğine taktığımız bir elektronik cihazımız var. Cihazdan gelen dört veri var; bebeğin vücut sıcaklığı, vücut nemi, bebeğin nabzı ve satürasyonu yani kandaki oksijen miktarı. Bu verilerin akıllı telefonlara aktarılarak, ebeveynlerin bebeklerini uzaktan kontrol etmesini sağlıyoruz. Bileklik sistemimizde, şu an üzerinde çalıştığımız ve medikal firmasının bize destek verdiği sensör sayesinde bebeğin bileği hareket halindeyken bile nabız ve saturasyon verisini stabil olarak çekebileceğiz. Elektronik devremizin kaplanacağı ve bebeğin bileğine ayarlanacağı kol saati şeklindeki kısım plastik bir malzemeden oluşuyor ve insan sağlığına zararsız. Ayrıca bebeğin kolunu rahatsız etmeyecek biçimde bantlı olarak tasarlandı.”

    Türkiye’deki ilk yerli prototip

    Ar-Ge aşamasında bir medikal ve elektronik firmasından destek aldıklarını belirten Ağan, dünyada buna benzer üreten iki yabancı rakipleri bulunduğunu; ancak kendi yerli ürünlerinin, kullanıcılarına rakiplerine göre daha fazla avantaj sunduğunu kaydetti. Ağan, “Bir rakibimizin ürettiği modelde elektronik devre zıbının üzerine entegre ediliyor. Bebekten veri almak için elektronik devreyi zıbına yerleştirmeniz gerekiyor ve bu da kullanımı zorlaştırıyor. Bizim sistemimiz bileklik şeklinde tasarlandığı için daha kullanışlı. Diğer şirket ise bebeğin nabız ve satürasyon verisini çorap üzerinden alıyor. Bu, yalnızca 0-1 buçuk yaş arası kullanılabilecek bir ürün. Bebek emeklemeye ya da ayaklarının üzerine basmaya başladığı andan itibaren devre kullanılamaz hale geliyor ve bizim ürünümüze göre daha az sayıda veri ölçüyor” ifadelerini kullandı.

  • Çalınan musluklar su tesisatçısının uyanıklığı sayesinde bulundu

    Amasya’da yeni tamamlanan bir binadaki 6 daireden çok sayıda musluk ve hırdavat malzemelerini söküp internette satışa çıkaran şahsı oyununu o musluklardan bazılarını satın aldığı sırada çalıntı olabileceğinden şüphelenip kamerayla kaydeden uyanık su tesisatçısı ortaya çıkardı.

    Edinilen bilgiye göre, 10 gün önce internette bir alışveriş sitesinden piyasa değerinin altında musluk satışı olduğunu fark eden su tesisatçısı Kemal Cin (34), muslukları satışa çıkaran N.B. (31) ile temasa geçti. Piyasa değeri yaklaşık bin 500 lira olan muslukların almak için 430 liraya anlaştığı N.B’nin hareketlerinden şüphelenince muslukları saydığı anları cep telefonuyla kaydeden Cin, birkaç gün sonra çevredeki binalardan musluk ve diğer eşyaların çalınıp çalınmadığı konusunda meslektaşları arasında araştırma yaptı. Elindeki muslukların bir binadan çalınanlar olduğunu fark eden Cin, muslukların sahipleriyle birlikte Amasya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine başvurdu.

    Muslukların satışını gerçekleştiren ve önceden su tesisatçılığı yapan N.B.’nin adresini bulup evinde arama yapan polisler yaklaşık 4 bin 500 lira değerinde musluk, lavabo bataryaları ve hırdavat malzemelerini tespit etti. Gözaltına alınan şüpheli N.B. emniyette götürüldü.

    Kaydettiği o anları anlatan Kemal Cin, “Şüpheli davranıyordu. O yüzden ürünleri teslim alırken videoya kaydettim. O fark etmedi ama ben telefona her şeyi kaydettim. Evinde benim aldığımın 3 katı malzeme çıktı” dedi.

  • Peçeteye yazdığı not sayesinde kurtuldu

    Ankara’dan zorla arabaya bindirilerek kaçırılan kadın, peçeteye yazdığı not sayesinde Aydın’ın Çine ilçesinde yol kontrol noktasında kurtarıldı.

    Edinilen bilgiye göre, Ankara’nın Keçiören ilçesinde bayan kuaförü olarak çalışan D.Ç marketten alışveriş yaptığı sırada, E.Y tarafından zorla araca bindirilerek kaçırıldı. E.Y ve kaçırılan D.Ç önce İzmir’e ardından da Muğla’ya doğru yola çıktı. E.Y. yolculuk esnasında Aydın’da alış veriş yapmak için bir benzinlikte durup araçtan indi. Zorla araca bindirilerek kaçırılan D.Ç bu anı fırsat bilerek, arabada bulunan peçeteye zorla kaçırıldığı belirterek, benzin istasyonundaki görevliye verdi. Benzin istasyonundaki görevlinin durumu polise bildirmesi ile ekipler aracı durdurmak için çalışma başlattı. Muğla istikametine doğru hareket ettiği belirlenen 48 plakalı araç Çine ilçe girişi polis yol kontrolünde durduruldu. D.Ç’nin zorla kaçırıldığını ifade etmesi üzerine, şüpheli E.Y gözaltına alındı. Şüpheli E.Y ifadesinde, D.Ç’nin kız arkadaşı olduğunu, bu durumu ailesinin de bildiğini, olay günü araç ile birlikte gezdiklerini, ailelerin evlenmelerine izin vermediği için kendisine kaçarak evlenelim dediğini belirtti. E.Y ayrıca D.Ç’nin araçtan inmek istemesi üzerine kolundan tutarak araca bindirdiğini Muğla’ya giderken yol kontrolünde polislerin kendilerini durdurduğunu söyledi.

    Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.

  • Dolmuşta kaybolan cüzdan araç içi kamera sayesinde bulundu

    Antalya’nın Korkuteli ilçesinde dolmuşta içinde 700 Euro ve 10 bin lira olan cüzdanı kaybolan spor eğitmeni Burcu Sargın, cüzdanına ve cüzdanı alan hırsıza Büyükşehir Belediyesi’nin araç içi kameraları sayesinde ulaştı.

    Korkuteli ilçesi’nde içinde 700 Euro ve bankadan yeni çektiği 10 bin lira kredi parası bulunan Burcu Sargın cüzdanını şehir içi dolmuşta koltukta unuttu. Araçtan indikten bir süre sonra durumu fark eden Sargın, şoföre ulaştı. Cüzdanın koltukta olmadığı görüldü. Bunun üzerine Burcu Sargın, araç içi kamera görüntülerine ulaşmak için Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Planlama Daire Başkanlığı Ulaşım Çağrı Merkezi’ne başvurdu. Talihsiz kadınla ilgilenen Büyükşehir Belediyesi personeli, kamera görüntülerine ulaştı. Görüntülerde Burcu Sargın ve eşi indikten sonra dolmuşa binen bir erkeğin cüzdanı fark ederek, arka cebine koyduğu görüldü. Burcu Sargın, Korkuteli İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne başvurarak şikayetçi oldu. Şahıs, bir gün sonra üzerinde cüzdanla birlikte yakalandı ve hakkında adli işlem başlatıldı. Cüzdandaki paranın büyük bölümünün de cüzdanda olduğu görüldü. Cüzdan ve paralar Burcu Sargın’a teslim edildi.

    Araç kamerasından tespit edildi

    Araç içi kamera görüntüleri sayesinde cüzdanına bir günde kavuşmanın sevincini yaşayan Burcu Sargın, “24 Eylül Pazartesi günü ders için Korkuteli’ne gelirken şehirler içi dolmuşa binmiştim. Cüzdanı orada düşürmüşüm ve şahıs da orada almış cüzdanımı. Hemen Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Planlama Daire Başkanlığı’na durumu bildirdik. Onlar da hemen araç içi görüntüleri bulup polis ekiplerine intikal ettirdiler. Polis ekipleri de hemen harekete geçti ve şahıs bir gün sonra yakalandı. Bu kadar çabuk şahsın yakalanabileceğini düşünmüyordum çok şaşırdım ama araçların içerisinde kamera kayıtlarının olması ve herkesin seferber olup ilgilenmesi sonucu cüzdanıma kavuştum. Cüzdanımda maddi yönden ciddi bir miktar para ve kimliklerim vardı. Cüzdanı alan şahsı görüntülerde izleyince şaşırdık öyle bir insan olacağını tahmin edemezdik. Buranın yerlisi olsa mutlaka cüzdanı bulsa yetkili kişilere teslim ederdi. Kameraların olması bizim için bir avantaj oldu” diye konuştu.

    Korkuteli Şoförler ve Nakliyeciler Odası Başkanı Kemal Istık da araç içi kamera sistemi ile bu tür adli olaylarda zan altına girmekten kurtulduklarını belirterek, “Bizler için paha biçilemez bir uygulama” ifadesini kullandı. Istık, “Araçlarımıza yerleştirilen kamera sistemi ile kısa bir süre önce otobüsümüzde yaşanan hırsızlık olayını çözdük ve vatandaşın cüzdanını bulabildik. Eğer araç içi kamera olmasaydı, belki bu tür yaşanan adli olaylarda suç bizlere kalabilirdi, vebal altında kalabilirdik. Bu uygulamadan hem şoför esnafı hem de vatandaşlar çok memnun” dedi.

    Cüzdanın alınma anı kameralarda

    Öte yandan, araç içi kamerada ise spor eğitmeni Burcu Sargın’ın en arkada eşi ile birlikte oturduğu ve bir arkadaşı ile konuştuktan sonra elindeki cüzdanı koltuğun üzerine bıraktığı ve daha sonra dolmuştan indiği gözüküyor. Dakikalar sonra dolmuşa binen bir kişi arkasında bulunan koltuktaki cüzdanı fark ediyor ve arka koltuğu geçiyor. Cüzdanı arka cebine koyan şüpheli daha sonra tekrar ilk oturduğu koltuğa geçtikten sonra dolmuştan iniyor.