Etiket: Sayesinde

  • Yayaya çarpıp kaçtı düşen plakası sayesinde yakalandı

    Yayaya çarpıp kaçtı düşen plakası sayesinde yakalandı

    Manisa’nın Soma ilçesinde yolun karşısına geçmeye çalışan bir genç kamyonun çarpması sonucu hayatını kaybetti. Kaçan sürücü, olay yerine düşen plaka sayesinde Akhisar ilçesinde polis ekiplerince yakalandı.

    Soma-Kırkağaç karayolunda vatandaşların yerde hareketsiz yatan şahıs gördüğü ihbarıyla 112 sağlık ekipleriyle olay yerine giden polis ekipleri 30 yaşındaki Yusuf Kurt isimli şahsın hayatını kaybettiğini belirledi. Yolda Kurt’a çarpan araca ait olduğunu değerlendirilen 06 BUJ 721 numaralı düşen plaka tespit eden polis ekipleri plakanın ait olduğu kamyonu ve sürücüsü Şahin A.’yı kısa sürede Akhisar ilçesinde yakaladı. Şahıs gözaltına alınırken hayatını kaybeden Yusuf Kurt Soma Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.

  • Hava yastığı sayesinde kazayı yara almadan atlattı

    Hava yastığı sayesinde kazayı yara almadan atlattı

    Aksaray’da sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği hafif ticari araç refüje çıkarak önce ağaca sonra da trafik tabelasına çarptı. Aracın ön kısmının hurdaya döndüğü kazada sürücü hava yastığı sayesinde burnu bile kanamadan kazayı atlattı.

    Kaza, Coğlaki Mahallesi Atatürk Bulvarı Coğlaki Kavşağında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Atatürk Bulvarından şehir merkezi istikametine seyreden Mustafa A. (63) yönetimindeki 68 BT 480 plakalı Volkswagen marka hafif ticari araç, Coğlaki Kavşağına geldiğinde sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu refüje çıkarak önce ağaca, sonrada trafik tabelasına çarptı. Kazada aracın ön kısmı adeta hurdaya dönerken, kaza anında hava yastıklarının açılması nedeniyle sürücü kazayı yara almadan atlattı. Olay yerine gelen polis ekipleri bir başka kazanın yaşanmaması için güvenlik önlemleri alırken, otomobil çekici ile otoparka çekildi.

    Araç sürücüsü Mustafa A., “Arabanın kaloriferi soğuktaydı, sıcağa aldım. Biraz pusluydu. Bu tarafa gelince fark etmedim, bir takırtı duydum” dedi.

  • Başkan Sayan: “Bu millet koca yürekli anaların sayesinde terör belasını yenecektir”

    Başkan Sayan: “Bu millet koca yürekli anaların sayesinde terör belasını yenecektir”

    Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan, Van’ın Muradiye ilçesinde katıldığı AK Parti Kadın Kolları Kongresi’nde teröre, uyuşturucuya ve tefecilere savaş açtığını bir kez daha yineledi.

    Geçtiğimiz gün Ağrı’da tefecilere savaş açtığını söyleyen Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan, bugün de Van’ın Muradiye ilçesinde katıldığı AK Parti Kadın Kolları Kongresi’nde teröre, uyuşturucuya ve tefecilere savaş açtığını dile getirdi. Terörün, uyuşturucunun ve tefecilerin bölgenin gelişmesinin önünde büyük bir engel olduğunu vurgulayan Başkan Sayan, bu engelleri bölge halkıyla beraber aşacaklarını ve bölgenin gelişmesi için gereken mücadeleyi vereceklerini ifade etti.

    “Burası zor bir bölge”

    Bölge halkının derdini bildiğini belirten Başkan Sayan, bu dertlerin bitmesi için hem dua edeceklerini hem de mücadele edeceklerini vurguladı. Sayan, bölge halkının dertlerine çare bulmanın bu bölgede siyaset yapan herkesin görevi olduğunu kaydederek, “İnşallah terör olmaz, inşallah uyuşturucu olmaz, inşallah tefeciler olmaz. Bütün bunlar milletimizi yok eden, bizleri üzen, evlatlarımızı alıp götüren, annelerin gözyaşlarına sebep olan bu olayların bir an önce bitmesi için hem dua edeceğiz hem de mücadele edeceğiz. Değerli kardeşlerim burası zor bir gölge biliyorum, farkındayım. Ben de sizin içinizden biriyim. Sizin evladınızım, sizin derdinizi biliyorum. Annelerin derdini biliyorum. Kız kardeşlerimin dertlerini biliyorum. Okullarından tut hayatlarına varıncaya kadar, evlerindeki yaşamlarına varıncaya kadar ne kadar büyük bir zorluk çektiğinizi biliyorum. Onun için sizin zorluklarınızı başka yerlere iletmek, Sayın Cumhurbaşkanımıza iletmek, Ankara’da sizi konuşmak, sizin derdinize çare olmak, burada bu bölgede siyaset yapan herkesin görevidir. Herkes bunu mutlaka ama mutlaka bir yerlere taşımalıdır. Yıllarca bu bölgedeki kadınları hiç görmediler, kadınlar için çağdaşlık naraları atanlar kadınların bir gün olsun sesini duyuramadılar” dedi.

    “Teröre harcanan parayla her Kürt’ün evinin önüne fabrika kurulurdu”

    Bölgede yıllardır faaliyet yürüten PKK’nın bölge insanına ve bölgeye verdiği zararlara değinen Sayan, terörün bugüne kadar bir fayda getirmediğine dikkat çekti. Sayan, “40 yıldır bu bölgede terör var. Allah aşkına, peygamber aşkına 40 yıldır evlatlarımız ölüyor, bu terör bize bir fayda getirdi mi? Siz söyleyin değerli annelerim. O teröre harcanan parayla her Kürt’ün evinin önüne bir fabrika kurulurdu değerli annelerim, bir fabrika kurulurdu. Bu toprakları birlikte kazandık. Bu Ermenileri buradan def ederken sizin dedeleriniz, benim dedelerim, Kastamonu’daki insanın dedesi hep birlikte savaştı. İzmir’de Yunanlıları denize dökenlerin içerisinde bizim dedelerimiz var. ’Çanakkale geçilmez’ diyenlerin içerisinde gidin bakın kaç tane Vanlı, Muradiyeli, Ağrılı, Ercişli insanların mezarı var” ifadelerini kullandı.

    “El ele verelim terörü önleyelim, tefecilere de bir set çekelim”

    Sayan, Diyarbakır’da HDP il binasının önünde çocuklarını PKK terör örgütünün elinden almak için oturma eylemi yapan annelere de seslenerek, verdikleri mücadelede sonuna kadar yanlarında olduklarını kaydetti. Terör faaliyetleri olmazsa birçok Kürt gencinin ülkenin gelişmesine katkı sağlayacağına dikkat çeken Başkan Sayan, terörün ise ancak el ele verilerek önlenebileceğini söyledi. Geçtiğimiz günlerde Ağrı’da tefecilere savaş açtığını duyuran Sayan, bugün Van’dan da bu çağrısını yineleyerek, “Terör olmazsa, müsaade edilirse, Amerika’nın fitne ve fesadı olmazsa, Avrupa’nın fitne ve fesadı olmazsa Selçuk Bayraktar gibi çocuklar Van’dan da çıkar, Ağrı’dan da çıkar, Diyarbakır’dan da çıkar, Şanlıurfa’dan da çıkar. Değerli kardeşlerim. Size yalvarıyorum, el ele verelim. Allah rızası için el ele verelim bu terörü önleyelim. Bu tefecilere de bir set çekin. Sizin ailenizi perişan eden bu tefeciler var ya, 1 lira verip 10 lira alan var ya, ondan sonra gelip sizi gözyaşına boğan tefeciler var biliyorsunuz. Bunlara müsaade etmeyin. Kocanızla bir pazarlığa mı girdi, hemen askere haber verin, polise haber verin. Size tekrar söylüyorum, terörü yenmek için bu salondan başlayarak ateşi yakacağız” şeklinde konuştu.

  • Doğan: “OMÜ-TTO’nun Destekleri Sayesinde Başarıya Ulaştım”

    Doğan: “OMÜ-TTO’nun Destekleri Sayesinde Başarıya Ulaştım”

    TÜBİTAK 2219 Yurt Dışı Doktora Sonrası Araştırma Burs Programı başvurusu kabul edilen Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Turizm Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Seden Doğan, Güney Florida Üniversitesi (University of South Florida) Sarasota-Manatee’de misafir araştırmacı olarak yaşadıklarını ve proje başvuru sürecini anlattı.

    TÜBİTAK 2219 Yurt Dışı Doktora Sonrası Araştırma Burs Programı’na başvurmaya nasıl karar verdiğine değinen Seden Doğan, “Turizm ve teknoloji üzerine çalışmalar yapıyorum. Özellikle endüstri 4.0 unsurlarının turizm endüstrisine yansımaları üzerine yoğunlaşmaya çalışıyorum. Bunların içinde de örneğin robotlar, otomasyon, yapay zekâ, dronlar, arttırılmış gerçeklik, sanal gerçeklik gibi bir takım bize yeni olan ve Türkiye’de henüz tam anlamıyla yer etmemiş teknolojiler yer alıyor. Proje başvurusu fikri, aslında Prof. Dr. Cihan Çobanoğlu ile ortak bir fikir olarak çıktı. Türkiye’de yeni olan bu teknolojiler, Amerika’da çok yaygın bir şekilde kullanılmaya başlanmış bir vaziyette. Cihan Hocam bana ’Seden Amerika’ya gelsen de bu alanda birlikte çalışmalar yapsak, nasıl olur?’ diye sorduğunda çok mutlu oldum ve kendisiyle bir araştırma konusu belirledik. Bu araştırma konusu üzerinde proje yazma fikri ortaya çıktı” dedi.

    Başvuru sürecinde zorlandığı kısımlardan bahseden Doğan, “Davet mektubu alma konusunda çok şanslıydım. Çünkü Cihan Hoca’nın bu süreçlerde daha önce deneyimli ve yetkili bir isim olması sayesinde mektubun hazırlanması ve bana ulaştırılması çok hızlı bir şekilde ilerledi. Beni zorlayan proje metninin yazılması oldu. Çünkü TÜBİTAK’ın istediği proje metni çok detaylıydı ve proje metni içerisinde benim de yabancı olduğum kimi unsurlar bulunuyordu. Örneğin ’özgün değer’ diye bir kavram vardı ve bu özgün değeri anlatmak, gerçek anlamda ifade edebilmek aslında projenizin kabul edilip edilmeyeceği üzerinde çok etkiliydi. Tabii bu noktada çok zorlandığımı söyleyebilirim. Zorlandığım noktada da OMÜ Teknoloji Transfer Ofisi’nin (TTO) çok yardımlarını aldım” diye konuştu.

    Programa başvuru sürecinde OMÜ-TTO’dan faydalandığını dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Doğan, “Ben proje metnini yazmadan evvel OMÜ-TTO tarafından düzenlenen iki eğitime katılmıştım. Biri OMÜ-TTO binasında gerçekleşmişti, diğer eğitimde ise OMÜ-TTO uzmanlarını bizim okulumuza davet etmiştik. Kendilerinden eğitim almamıza rağmen işin içine girdiğinizde yani bu proje metnini yazmaya başladığınızda aslında sürecin çok da kolay olmadığını görüyorsunuz. Bu noktada ben TTO ekibinden çok destek aldım. Proje metnini yazdım ve kendilerine ulaştırdım. İnceleyip birtakım düzeltmeler önererek bana geri gönderdiler ve bu süreç, aşağı yukarı dört tur şeklinde devam etti. Dördüncü turun sonunda proje metnimi gerçek anlamda tamamladım diyebilirim. OMÜ-TTO’nun destekleri sayesinde de güzel bir sonuç elde ettim ve projem kabul edildi” şeklinde konuştu.

    Pandemi nedeniyle iş planında yaşanan değişikliklere ve TÜBİTAK’ın bu konudaki tutumunu da es geçmeyen Seden Doğan, “Benim proje metninde bahsettiğim uygulamaların hiçbiri şu anda araştırmamın içerisinde yer almıyor maalesef. Çünkü pandemiyle birlikte özellikle Florida, turistik bir eyalet olduğu için turizm sektörü ciddi anlamda etkilendi. Benim proje önerimde, yerinde gözlem yapabilmek adına tesis ziyaretleri (otel işletmeleri) vardı, yüz yüze görüşmeler yapacaktım ve orada konaklayan turistlerle yüz yüze birtakım anketler gerçekleştirecektim. Tabii pandemi sebebiyle bunların hiçbirini gerçekleştirme imkânım olmadı çünkü biz Florida’da yaklaşık şubat ayından beri hep evdeydik. Eylül ayına kadar turizm endüstrisinde bir canlanma yaşanmadı. Cihan Hoca’mla ne yapabiliriz diye konuştuk, proje mevcut hâliyle gerçekleştirilemeyecek bir durumdaydı. Birtakım alternatif yöntemler tespit ettik. Bu yöntemleri TÜBİTAK’a, Cihan Hoca’nın detaylı bir şekilde hazırladığı mektupla bildirdik. Detaylı bir şekilde bildirdiğimiz bu mektuba olumlu cevap aldık. TÜBİTAK bizim önerdiğimiz bütün değişiklikleri kabul etti ve projeyi o şekilde devam ettirebildim. Bu anlamda da TÜBİTAK’ın anlayışlı tavrı, beni hem memnun ve mutlu etti hem de projemi tamamlamamı sağladı” ifadelerini kullandı.

    Güney Florida Üniversitesi’nde üstün başarı ödülü alması hakkında ise, “Ben hakikaten kendimi doğru şekilde ifade edebildiğimi bu anlamda gördüm. Orada bulunduğum süre zarfında yüksek lisans derslerine misafir olarak katıldım. Çeşitli hocalarla birlikte araştırmalar yaptım, araştırma projemin dışında, araştırmalara katıldım ve bu çalışmalarım sebebiyle Güney Florida Üniversitesi’nin Turizm Fakültesi, bugüne kadar böyle bir ödülü kimseye layık görmediklerini belirterek bana üstün başarı ödülü verdiler. Dolayısıyla bu hem kendi adıma hem de üniversitem adına çok büyük bir gurur kaynağı. Bu noktada da tekrar dönüp OMÜ-TTO ekibine teşekkür etmem gerekiyor. Onların yardımlarıyla ben bu projenin onayını aldım ve onların yardımları sayesinde Amerika’ya gittim. Üniversitemi ve ülkemi doğru şekilde temsil edebildiğim için de çok mutluyum” sözlerine yer verdi.

  • Engelli Ayşe, fedakar öğretmeni sayesinde uzaktan eğitim sevinci yaşıyor

    Engelli Ayşe, fedakar öğretmeni sayesinde uzaktan eğitim sevinci yaşıyor

    Mersin’in Erdemli ilçesinde evde eğitim öğretmeni, uzaktan eğitim derslerine katılması için engelli öğrencisine hayırseverlerinde desteği ile bilgisayar, yazıcı ve internet temin etti. Cumhuriyet İlkokulu öğrencisi Ayşe Solmaz şimdi kimseye ihtiyaç duymadan EBA’dan derslerini takip ediyor, eğitimini sorunsuz sürdürüyor.

    10 yaşındaki Ayşe’nin 3 yıldır evde eğitim öğretmenliğini yapan Elif Çatal, fedakarlığı ile takdir topladı. Çatal, öğrencisi Ayşe Solmaz’ın derslerinden uzak kalmaması için hayırseverlerinde desteği ile öğrencisine bilgisayar, yazıcı ve internet temin etti. Öğrencisi Ayşe Solmaz şimdi kimselere ihtiyaç duymadan eğitimi sürdürüyor.

    Evde eğitim öğretmeni Ayşe Çatal, “Hayırsever vatandaşların verdiği bilgisayar ve yazıcının donanımsal anlamdaki sıkıntılarını giderdik. Çeşitli programlarını yükledik. Yazıcıdaki tonerini karşıladık. Diğer masraflarını giderdik. Ayşe´nin evine internet bağlantısı yaptık. Ayşe bundan sonra kendi kendine EBA´ya girip derslerini takip edebilecek” dedi.

    “Derse katılmak için kimseye ihtiyaç duymayacak”

    Artık öğrencisinin kimseye ihtiyaç duymadan uzaktan canlı eğitimlere de katılacağını anlatan Çatal, “Öğretmeninin online gönderdiği ödevleri çıkarma şansı bulacak veya kendisine evde boyama çıkarabilecek. Bu anlamda Ayşe´ye sonuna kadar desteğim ben. Çocuklar bize Allah´ın emanetleri. Onları en iyi şekilde yetiştirmemiz gerekiyor. Mutlu olmaları gerekiyor. Çocukluk insan hayatının en özel dönemi. Bu süreçte çocuklarımızın yanında olmamız gerekiyor. Yaşamım devam ettiği sürece Ayşe´nin yanında olacağım” diye konuştu.

    3. Sınıf öğrencisi Ayşe Solmaz da, “Bilgisayar aldılar, yazıcı aldılar. Çok mutluyum, buradan derslerime girebiliyorum. Kendim çıktı alabiliyorum” dedi.

    “Ayşe mutlu olduğu için bizde mutluyuz”

    Ayşe’yi evinde ziyaret eden Erdemli İlçe Milli Eğitim Müdürü Yusuf Açıkyörük ise, “Şuan uzaktan eğitim süreci devam ediyor. Uzaktan eğitim sürecinde de öğrencilerimizin sıkıntı yaşamaması için hem öğretmenlerimiz hem biz elimizden geldiğince gayret gösteriyoruz. Ayşe evde eğitim öğrencisi. Evde eğitimini sürdürüyor. Ayşe´nin evde eğitim öğretmeni Elif hanım, Ayşe´nin uzaktan eğitim sürecinde geri kalmaması için bilgisayarını, yazıcısını, internetini temin etti. Ben burada Elif öğretmene teşekkür ediyorum, emeği büyük. Şuan Ayşe sınıfı, öğretmeni ile uzaktan eğitimini gerçekleştiriyor. Ayşe mutlu olduğu için bizde mutluyuz. Bu şekilde öğrencisine destek olan birçok öğretmenimiz var ben hepsine teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

    Ayşe´nin annesi Hatun Solmaz da kendilerinin bilgisayar bilmediğini ancak Elif öğretmenin kendilerine bu süreçte destek olduğunu belirtti.

    Solmaz, “Çocuğumuza her konuda yardımcı olan Elif öğretmenimize desteğinden dolayı teşekkür ederiz” dedi.