Etiket: Savunma

  • ABD Savunma Bakanı Esper: “Rusya, Çin, İran ve Kuzey Kore başarılı bir şekilde püskürtüldü”

    ABD Savunma Bakanı Esper: “Rusya, Çin, İran ve Kuzey Kore başarılı bir şekilde püskürtüldü”

    ABD Savunma Bakanı Mark Esper, 2019 yılı boyunca Rusya, Çin, Kuzey Kore ve İran’ın “agresif” faaliyetlerinin başarılı bir şekilde püskürtüldüğünü ifade etti.

    ABD Savunma Bakanı Mark Esper, Savunma Bakanı olarak görev aldığı ilk yılını değerlendirdi. Savunma Bakanı Esper, Pentagon’un resmi internet sitesinde yayınlanan videoda yaptığı açıklamada, “Geçen bir yıl içinde Rusya, Çin, Kuzey Kore ve İran’ın agresif saldırgan faaliyetlerini başarılı bir şekilde geri püskürtüldü ve Savunma Bakanlığı olarak bir yıl boyunca Kuzey Kore ve İran gibi ülkelerin yanı sıra, Rusya ve Çin gibi yakın rakipler tarafından yürütülen agresif eylemleri engellendi” dedi. Esper, “Yürütülen veya destek verilen terörle mücadele operasyonları sonucunda savaş alanından onlarca kilit önemdeki teröristin tasfiye edilmesini sağladık” ifadelerini kullandı.

    Bakan Esper, Basra Körfezi ve Güney Çin Denizindeki tartışmalı sularda denizcilik ve ticaret özgürlüğünün korunmasını geçtiğimiz yılın diğer başarılı faaliyetleri olarak vurguladı.

    ABD Savunma Bakanı Mark Esper Twitter hesabından yaptığı paylaşımda ise, “Görevimde geçirdiğim ilk yıl dönümüne yaklaşırken Ulusal Savunma Stratejisinde hedeflerimize doğru ilerlemekten gurur duyuyorum. Savunma Bakanlığı’nın tüm kadın ve erkekleri sıkı çalışmalarınızdan dolayı sizlere teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.

  • Milli Savunma Üniversitesi sınavına SANKO Okulları damga vurdu

    Milli Savunma Üniversitesi sınavına SANKO Okulları damga vurdu

    SANKO Fen ve Teknoloji Lisesi ile SANKO Koleji öğrencileri, MSÜ (Milli Savunma Üniversitesi) sınavında Türkiye genelinde ilk 20’de 1 derece, ilk 50’de 3 derece ile büyük bir başarıya imza attı.

    SANKO Liseleri öğrencileri Türkiye 20’nciliği, 25’inciliği, 30’unculuğu derecelerinin yanı sıra, Türkiye genelinde ilk 50’de üç, ilk 150’de sekiz, ilk 500’de 11, ilk binde 15, İlk 2 binde 21, ilk 5 binde 45 ve ilk 10 binde 74 derece elde etti.

    SANKO Okulları Genel Müdürü Fırat Mümtaz Asyalı, Milli Savunma Üniversitesi sınavına 80’i SANKO Okulları’ndan olmak üzere Türkiye genelinde 451 bin 272 öğrencinin katıldığını söyledi.

    Böylesine zorlu bir dönemde öğrencilerinin elde ettikleri başarılı dereceleri ile Gaziantep’in gururu olduklarını belirten Asyalı, öğrencilerini kutladı, emeği geçen öğretmenlere ve desteklerini esirgemeyen velilere teşekkürlerini sundu.

  • Milli Savunma Bakanı Akar: “Türkler ve Kürtler et ve tırnak gibidir”

    Milli Savunma Bakanı Akar: “Türkler ve Kürtler et ve tırnak gibidir”

    Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve Türkiye Cumhuriyeti’nin hiçbir zaman hedefinde Kürtlerin olmadığını söyleyerek, “Türkler ve Kürtler et ve tırnak gibidir. İster Suriye’nin kuzeyinde olsun, ister Irak’ın kuzeyinde olsun Mehmetçiğin yaptığı tüm operasyonları bazı mihraklar Türkler, Kürtlere saldırıyor şeklinde lanse ediyor. Bu kesinlikle yanlış. Kesinlikle doğru değil. Bu tamamen bir algı operasyonudur” dedi.

    Bir dizi ziyaretlerde bulunmak üzere Kayseri’ye gelen Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Kayseri Gazeteciler Cemiyeti tarafından düzenlenen Ödüllü Gazetecilik Yarışması’nın ödül törenine katıldı. Kayseri Büyükşehir Belediyesi Meclis Toplantı Salonu’nda düzenlenen törende konuşan Bakan Akar, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

    “Türkler ve Kürtler et ve tırnak gibidir”

    Bakan Akar, “Türk Silahlı Kuvvetler olarak milletimizin bağımsızlığı için, başımızın dik yürüyebilmesi için ‘Ölürsem şehit, kalırsam gazi’ anlayışı içerisinde yurt içinde, yurt dışında, dağda, bayırda, kışta, kıyamette, yazda Mehmetçik vatanı için elinden gayreti gösteriyor. Bundan şüphesi olmasın. Yapılan bütün bu çalışmalarda hak ve menfaat meselesi yaparken hiçbir şekilde bencil davranmıyoruz.” ifadesini kullanarak “Bundan emin olabilirsiniz. En son Fransız gemisi meselesi dahil uluslararası hukuka saygılıyız, gerçekten kurallar çerçevesinde yapıyoruz. Biz binlerce yıllık bir medeniyete sahip, devlet geleneği olan, ordu geleneği olan bir orduyuz. Dolayısıyla başı boş herkes aklına geleni yapmıyor. Her şey bir kural çerçevesinde yapılıyor. Bu kural çerçevesinde de hakkımızı ve hukukumuzu korumak konusunda son derece azimliyiz, kararlıyız. Bunda da inşallah muktediriz. Başımızda bir sürü terör örgütü var. FETÖ’sü, PKK’sı, YGP’si, DEAŞ’ı bunların hepsiyle ve bu millete karşı yönelen tehdit ve tehlikeye karşı mücadelemizi sürdürdük. Bu mücadele tempomuzda azalma söz konusu değil. Bilakis artan mücadelemizi yurt içinde ve yurt dışında sürdürüyoruz.” diye konuştu.

    “İdlib’te Ruslar ile yaptığımız bir anlaşma var. Bu çerçevede oradaki sükunu sağlamak için, ateşkesi sağlamak için, istikrarı sağlamak için, Suriyeli kardeşlerimizin barış ve güven içerisinde yaşamasını sağlamak için ve böylece ülkemizin sınırlarının ve halkımızın da güvenliğini sağlamak için mücadelemiz sürüyor.” diyen Bakan Akar, sözlerine şöyle devam etti:

    “Oradaki ateşkeste bazı sıkıntılar yaşamakla beraber şuana kadar Ruslarla olan münasebetimiz devam ediyor. Terörle mücadele Irak’ın kuzeyinde yoğun bir şekilde devam ediyor. Geçtiğimiz günler Pençe-Kartal başladı. Oradaki Mehmetçik elinden gelen gayreti gösteriyor. Çok zor hava ve arazi koşullarında yapılması gereken neyse yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Buradaki tek amacımız teröristle mücadele ve sınırlarımız ile halkımızın güvenliğini sağlamaktır. Buradaki en ince ayrıntı şu; bizim yaptığımız ister Suriye’nin kuzeyinde olsun ister Irak’ın kuzeyinde olsun Mehmetçiğin yaptığı tüm operasyonları bazı mihraklar ’Türkler, Kürtlere saldırıyor’ şeklinde lanse ediyor. Bu kesinlikle yanlış. Kesinlikle doğru değil. Bu tamamen bir algı operasyonudur. Buna aldanmamak lazım. TSK’nın ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin hiçbir zaman hedefinde Kürt kardeşlerimiz yoktur, olmaz, olamaz. Türkler ve Kürtler et ve tırnak gibidir. Biz kardeşiz. Biz omuz omuza birlikte Çanakkale’yi yaptık, Milli Mücadeleyi yaptık. Şimdi de hep birlikte milletimizin güvenliği ve refahı için çalışıyoruz. Bunu ahlaksızlar, buradaki mücadeleyi sulandırmak, bu mücadeleyi çarpıtmak ve bazı mihrakların heveslerini gerçekleştirmek için bir manevra olarak kullanıyorlar. Bu konuda bütün herkesin çok dikkatli olması lazım. Bunlara pabuç bırakmaması lazım.”

    “Fransa başta olmak üzere bazı devlet ve hükümetler kendi şahsi ihtiraslarını gerçekleştiremeyeceklerini anlayınca başları döndü”

    TSK’nın Libya’daki faaliyetleri hakkında konuşan Bakan Akar, “Millet ulu orta konuşuyor, uluslararası hukuktan bahsediyorlar, deniz hukukundan bahsediyorlar, yalan yanlış şeyler söylüyorlar. Oradaki bütün bulunuşumuz, 2010’da Cumhurbaşkanımız, Başbakan sıfatı ile gittiklerinde bir anlaşmanın hazırlığı başlanıyor. Daha sonra Kaddafi yönetiminin başına gelenler malum. Onlar ayrıldıktan sonra 2010’dan 2018’e kadar bir gecikme oluyor. 2018’de Cumhurbaşkanımızın talimatı ile bölge gidilip gerekli görüşmeler olduktan sonra Kasım 2019’da anlaşma imzaladık. Kiminle, Sarac hükümeti ile Sarac hükümeti kim; BM’nin tanıdığı Libya’daki hükümet. Dolayısıyla son derece meşru bir faaliyette bulunuyoruz. Ayrıca Sarac şahsi mektubu ile Cumhurbaşkanımıza müracaatta bulunuyor, Başbakan sıfatı ile kara, deniz ve hava unsurlarımızı kendine yardımcı olmak üzere Libya’ya davet ediyor. Biz bu çerçevede oradayız. Biz buna rağmen orada herhangi bir şekilde muhalif operasyon yapmıyoruz. Biz orada Sarac hükümetinin operasyonlarını yapan kendi silahlı güçlerine askeri eğitim işbirliği ve danışmanlık yapıyoruz. Bunların hepsi de her ortamda konuşulabilecek ve hiçbir şekilde saklayacak bir tarafımız yok. Konuşabilecek bir durumdayız ve bunların hepsini söylüyoruz. Biz orada bölgenin istikrarsızlaşmasında değil bilakis bölgenin istikrar kazanması için elimizden gelen gayreti gösterdik. Göstermeye devam edeceğiz. Maalesef Fransa başta olmak üzere bazı devlet ve hükümetler kendi şahsi ihtiraslarını gerçekleştiremeyeceklerini anlayınca başları döndü. Sarhoş oldular ve son derece tutarsız bir takım iddialar ve eylemler peşindeler. Bunlar hiçbir şekilde çıkar yol değil. Bu artık yalan yanlış gerçek olmayan bir takım iddialar ortaya atıyorlar. Geçtiğimiz günlerde bir gemi konusu oldu. O konuda da biz bütün gördüklerimizi, bildiklerini ve kayıtlarımızı NATO’nın ilgili askeri makamlarına verdik. Onlar konuyu inceliyorlar. O konuda da ne kadar haklı olduğumuzu herkes tarafından bilinmesini istiyoruz. Diğer taraftan orada darbesi, Libya halkına karşı toplu mezarlar dahil her türlü cinayeti işleyen Hafter güçlerine karşı maalesef bir kısım insanların ve devletlerin halen suskun olması da son derece dikkat çekicidir” şeklinde konuştu.

    “Kıbrıs bizim milli meselemizdir”

    Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin milli mesele olduğunu kaydeden Akar, “Diğer taraftan Ege’de ve Doğu Akdeniz de haklarımızı korumak için Türk Silahlı Kuvvetleri olarak Mehmetçiğimiz elinden gelen gayreti gösterdi, göstermeye devam ediyor. Kıbrıs bizim milli meselemizdir. Bu meselenin herhangi bir dönüşümü söz konusu değil. Herhangi bir şekilde oldubittiye meydan vermeyeceğimizi, göz yummayacağımızı, Türkiye’nin içinde olmadığı hiçbir çözümünde hayata geçemeyeceğini tekrar tekrar taraflara söylüyoruz. Bizim burada yaptığımız şeylerin bir tehdit olmadığını, hakkımızı ve hukukumuzu korumak olduğunu, denizle alakalı menfaatlerimiz olduğunu, bu konularda anlaşmalara saygılı olduğumuzu, görüşmeye açık olduğumuzu, diyalogdan yana olduğumuzu, iyi komşuluk ilişkilerinden yana olduğumuzu tekrar tekrar söylememize rağmen maalesef konuları çarpıtıyorlar. Konuşmaları çarpıtıyorlar. Kendilerince bir takım tahakkuku imkansız hedefler peşinde olmaya devam ediyorlar. Bunu bir çıkar yolu olmadığını tekrar tekrar kendilerine ifade ediyoruz. Fakat konuyu bilmeyen 3’üncü taraflara karşı diğer tarafların bilmeden konuya girmesi işleri güçleştiriyor. Biz ne olursa olsun her hâlükârda yerimizdeyiz, hakkımızı ve hukukumuzu koruyacağız. Bu azmi ve kararlılığı gösterirken, işbirliğini konuşmaya hazır olduğumuzu gene de söylüyoruz” dedi.

    “Çeşitli bahaneler ile 4’üncü toplantıyı geciktiriyorlar”

    Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “3 toplantı yapıldı, ikisi Atina’da, biri Ankara’da. Dördüncüsünün yapılması lazım. Çeşitli bahanelerle bu dördüncüyü geciktiriyorlar. Biz muhattaplarımızı sabırla davet ediyoruz. Bu asil milletin utanacak tarafı yok. Fakat çok ciddi bir propaganda, çok ciddi bir algı operasyonu var. Onun biz külfetini yaşıyoruz. Onun dışında bütün her şey açık. Konuşmalarda 20 bizden, 20 onlardan gitti. Bunu herkes biliyor. Koyun masaya, gayriresmi olarak. Fakat resmiyete çıkınca herkes bir takım iddialarla bizleri suçlamaya yeltenmiyorlar. Bu yöntemle diğer ülkelerin üçüncü kere desteklemesiyle bir yerlere varabilmeyi umuyorlar. Herhangi bir şey olduğunda onları yarı yolda bırakacaklarını söylüyoruz. dolayısıyla gelin oturup konuşalım, çalışalım diyoruz. Bizim buradaki tavizler konuşunda hassas olduğumuzu, bu konularda elimizden geldiğince sükunet sağlamaya çalıştığımızı tekrar tekrar söyledik, söylemeye devam ediyoruz. Lozan Anlaşması’ndaki hususlar var, bu hususları yerine getirin, adaları silahsızlandırın diyoruz. Bu konuda basınımıza çok iş düşüyor. Akademisyenlerimizin, siyasilerimizin çok işi var. Çok basit gerçeklerin maalesef bilinmediği, anlatılamadığı, yaygın bir hale gelmediğinin üzüntüsünü yaşıyoruz. Bunların her ortamda bu ülkenin haklı menfaati olarak masaya konması gerektiğinin çok önemli olduğunu altını çizmek istiyorum. Provokasyonlara karşı arkadaşlarımızı ikaz ediyoruz. Herhangi bir şekilde ucuz kahramanlığa asla girmiyoruz. Sükunetle işimizi takip ediyoruz. Anlaşmalara uyulmasını, bu konuda da kesinlikle taviz vermeyeceğimizi söylüyoruz. Kıbrıs konusunda sakın kendinize göre bir şeyler yapmaya çalışmayın, biz orada garantörüz. Diğer ülkeler İngiltere ve Yunanistan garantörlüğünü kullanır ve ya kullanmaz o kendi bilecekleri iş. Biz kullanacağız ve biz orada olduğumuz sürece bizim oradaki soydaşlarımıza bir şey yapamazsınız. Bizim dediğimizin dışında da herhangi bir oldubittiyi denemeyin üzülürsünüz. Bu konuda da ne kadar kararlı olduğumuzu tekrar söylüyoruz. Burada sondaj ve arama faaliyetleri var, bunların her birinin herkesin anladığı fakat anlamak istemedikleri hukuki temelleri var, akademik temelleri var, ekonomik temelleri var, mantıki izahları var. Bunları anlamak istemeyip, diğer ülkelerle anlaşmalar, sözleşmeler yapmak sureti ile eğer bizim geri adım atacağımızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz diye söylüyoruz.”

  • İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu’nun “Savunma Yürüyüşü’ başladı

    İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu’nun “Savunma Yürüyüşü’ başladı

    İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu’nun barolarla ilgili yasa değişikliğin geri çekilmesi için Ankara’ya yürümeye başladı. Sembolik yürüyüşte maske takılarak ve sosyal mesafe kuralına dikkat edildi.

    Barolar ve meslek örgütlerinin seçim sisteminde değişiklik yapılması protesto eden baro başkanları, bulundukları illerden Ankara’ya “Savunma Yürüyüşü” başlattı.

    İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu, “Yaklaşık bir ay önce Sayın Cumhurbaşkanı tarafından yapılan bir açıklamayla avukatlık yasasının bazı hükümlerinin değiştirileceği, özellikle baroların seçimine ilişkin yeni hükümler getirileceği açıkça ilan edilmişti. O günden sonra sürekli tartışma aşamalarına geçildi. Türkiye’de ilk kez 80 Baro bu değişikliklere karşı olduklarını, mesleğimizin çok ciddi ve başka sorunlarının olduğu dolayısıyla bu teklifin geri çekilmesini gerektiğini, teklif geri çekildikten sonra müzakere edebileceğini, başka konularda dahil olarak yeni bir avukatlık yasası hazırlanabilirse bu konuya da katkı verebileceğini aksi takdirde eylemlilik süreceğini belirtmek istiyoruz. Türkiye Baroları olarak zor bir araya geliyoruz bu kadar uyarılarımız ve ihbarlarımız karşısında başka bir seçeneğimiz kalmamıştır. Tüm Barolar dün aynı saatte yaptıkları açıklamayla eylemlilik sürecini başlatmışlardı. Bugün de bu sürecin ilk parçası olan yürüyüşe geçiyoruz. Tüm Türkiye’de Baro başkanları bu saatte Ankara’ya yürümeye başladılar. Bu eylemliliği ilan ettiğimiz çerçevede de her gün biraz daha artırarak devam edeceğiz” diye konuştu.

    Öte yandan, polis ekipleri basın açıklamasında ve sembolik yürüyüş boyunca güvenlik önlemleri aldı. Sosyal mesafeye dikkat edilen yürüyüş bir müddet sonra sona erdi.

  • Hatay Barosu’ndan “savunma” yürüyüşü

    Hatay Barosu’ndan “savunma” yürüyüşü

    Hatay Barosu Başkanı Ekrem Dönmez, barolar ile ilgili yasa değişikliğine ilişkin tartışmalarla ilgili olarak yapılan çalışmanın toplumun, kamuoyunun ve avukatların yararına olmadığını söyledi.

    Ekrem Dönmez, Hatay Adliyesi önünde baroların yapısını ve seçim sistemini değiştirmeye yönelik yasa değişikliğine ilişkin tartışmalarla ilgili açıklamada bulundu. Yapılması tartışılan yasa değişikliğinin amacının baroların yapısını ele geçirmek olduğunu ifade eden Dönmez, “Baroların yaptığı siyaset salı günü mecliste grubu bulunan partilerin birbirine parmak salladığı ses yükselttiği siyaset değildir. Hukukun üstünlüğü siyasetidir. Bu siyasette bize avukatlık kanunu ile verilmiş ve bu kanun ile görevli yükümlü olduğumuz bir siyasettir. Bunu anlatamadık, anlamak istemiyorlar. Bir bahane ile bu hep gündeme geldi, baroların yapısını ele geçirmek için bu da son bahane bir aydır gündemimizde. Biz onun için net olarak söylüyoruz ne uğruna olursa olsun vazgeçmeyeceğiz. Bu çalışma ne toplumun, ne kamuoyunun ne de avukatların yararına. Bu işte menfaati olan tek bir sonuç vardır siyasettir. Siyasetin sonuç alacağı bir şey. Geçmişte de denedik 2010 referandumu dün gibi ortada. Nelere mal olduğunu şimdi daha iyi anlıyoruz. O zaman 2009 yılında bir FETÖ projesi olan bu taslak bir türlü geçirilemedi ama proje olduğu gibi duruyordu. Bu proje ayakta duruyor ve bunun peşindeyseniz bilin ki yarın sadece ah diyeceksiniz” dedi.

    Savunmanın bağımsız ve özgür yanının rahatsızlık vermek olduğunu belirten Dönmez, “Baroların ne anlama geldiği, varlıklarında değil, yokluklarında anlaşılır. Onun için el birliği ile toplumun bu duyarlılığı gösterdiğini biliyoruz. Bizim işimiz zaten rahatsızlık vermek. Savunmanın bağımsız, özgür yanı budur. Onun için bu özgürlüğümüz ve bağımsızlığımızla bugün sizlerle bir aradayız” ifadelerine yer verdi.

    Açıklamanın ardından Hatay Barosu Başkanı Ekrem Dönmez ve beraberindeki iki baro üyesi sembolik olarak ‘savunma’ yürüyüşü gerçekleştirdi.