Etiket: Savcı

  • Sahte savcı tutuklandı

    İstanbul’da kendisini savcı olarak tanıtarak çok sayıda kişiyi dolandıran şahıs düzenlenen operasyonla yakalandı. Sahte savcı Bakırköy Adliyesinde çıkarıldığı mahkemece ’nitelikli dolandırıcılık’ suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.

    Edinilen bilgilere göre, Metin K. (61) adlı şüpheli şahıs, Yeşilköy Şakir Tosun Polis Merkezi’ni arayarak bilinmeyen bir suçtan dolayı eşi hapiste yatan T.S.’nin (40) numarasını istedi. Metin K.’den şüphelenen polis memurları T.S.’yi konuyla ilgili uyardı.

    Olayın ardından 4 Ocak günü Metin K., T.S.’yi arayarak kendini savcı olarak tanıtıp 25 bin TL para karşılığı eşini cezaevinden çıkaracağını söyledi. Bunun üzerine T.S. durumu emniyet birimlerine bildirdi. T.S.’nin ihbarı üzerine harekete geçen ekipler Metin K.’yi yakalamak için çalışma başlattı.

    Görevli ekip tarafından T.S.’ye seri numaraları alınmış paralar verildi. T.S. para zarfını Metin K.’nin yönlendirmesiyle Şişli’de bir pasaja bıraktı. T.S.’nin ardından pasaja gelen Metin K. parayı almaya çalıştığı esnada yakalandı. Bakırköy Emniyet Müdürlüğünde görevli polisler ve Yeşilköy Polis Merkezinin operasyonuyla yakalanan Metin K. sorgusunun ardından Bakırköy Adliyesinde çıkarıldığı mahkemece ’nitelikli dolandırıcılık’ suçundan tutuklanarak cezaevine sevk edildi.

    Metin K.’nin çok sayıda kişiye kendisini savcı olarak tanıttığı ve para talep ederek işlerine yardımcı olacağını söylediği, bu yöntemle vatandaşları dolandırdığı öğrenildi.

  • FETÖ ile mücadele eden Savcı Osman Çabuk’un ismi parka verildi

    Afyonkarahisar’da FETÖ ile etkin bir şekilde mücadele eden Savcı Osman Çabuk’un ismi Belediye Meclisi tarafından bir parka verildi.

    Afyonkarahisar’da Cumhuriyet Savcılığı görevinde bulanan ve birçok Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyesini tespit edilerek adalet önünde hesap vermelerini sağlayan Osman Çabuk’un ismi Afyonkarahisar Belediye Meclis’nden çıkan kararla Dört Yol Mahallesi’ne yapılan bir parka verildi. Yine Selçuklu Mahallesinde yapılan parka ise Prof.Dr. Veysel Eroğlu Parkı isminin verilmesi talebi hakkında teklif kabul edildi.

  • Özel Savcı Mueller’in raporu: “Eski Milli Güvenlik Danışmanı Flynn, Donald Trump’ın seçim ve geçiş ekibinin Rus yetkililerle görüşmesi konusunda birinci elden bilgi verdi”

    ABD Başkanı Donald Trump’ın seçim ekibi ve geçiş ekibinin Rus yetkilileri ile görüşmeleri konusunda FBI’ya yalan söylemesi sebebiyle hakkında hapis cezasıyla dava açılan ABD Eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn’e Özel Savcı Mueller’den destek geldi.

    Özel Savcı Mueller, mahkemeye sunduğu dosyada ABD Başkanı Donald Trmup’ın başkanlığa geçiş dönemi ekibinin Ruslarla irtibatı konusunda Michael Flynn’in, birinci elden önemli bilgiler vererek mahkemeye yardımcı olması sebebiyle hapisle cezalandırılmamasını istedi.

    Michael Flynn, Donald Trump’ın ABD Başkanlığını devralmasından sonra çok kısa bir süre ulusal güvenlik danışmanlığı görevi yapmıştı. Seçimlerde Trump’ı destekleyen Flynn, seçimlerin hemen ardından Rusya’nın ABD Büyükelçisi Sergei Kislyak ile ABD’nin Rusya’ya yaptırımları konusunda görüşmüştü. Görüşmenin ortaya çıkması üzerine Michael Flynn görevinden istifa etmişti. Flynn bu görüşmeyle ilgili olarak FBI’a yalan söylediği için hakkında hapis cezası gerektiren dava açılmıştı. Soruşturmayla görevlendirilen Özel Savcı Mueller, ABD Bölge Mahkemesine Emekli Korgeneral Michael Flynn’in, Donald Trump’ın başkanlık geçiş dönemindeki ekibinin Rus yetkililerle yaptığı görüşmeler konusunda birinci elden önemli bilgiler vermesi sebebiyle hapisle cezalandırılmamasını isteyen bir rapor verdi.

    ABD’nin Eski Ulusal Danışmanı Michael Flynn o zamanki Rusya’nın ABD Büyükelçisi ile yaptığı görüşmesiyle ilgili olarak 1 Aralık 2017’de FBI’a yalan söylediği için yargılanıyordu. Özel Savcı Mueller, ekibinin ve Adalet Bakanı ekibinin Flynn’in 19 defa ifadesini aldığını, bu ifadelerin içinde Trump’ın kampanya ve geçiş dönemi ekibinin Rus hükümeti bağlantılarıyla ilgili ve daha önce bilinmeyen suç soruşturmalarıyla ilgili olduğunu belirtti.

    Mueller, mahkemeye sunduğu raporunda “Sanık (Trump) geçiş ekibinin Rus hükümet yetkilileri arasındaki etkileşimlerin içeriği ve konusu hakkında birinci elden bilgi sağladı” ifadelerini kullandı.

    Karar 18 Aralık’ta

    Öte yandan ABD Washington Bölge Mahkemesinin Trump’ın eski Ulusal Danışmanı Michael Flynn hakkında 18 Aralık’ta karar vermesi bekleniyor. Flynn geçen sene Aralık ayında Rus büyükelçisi ile görüştüğü konusunda FBI’ya yalan söylemekten suçlu bulunmuştu.

    Mueller, raporunda “Flynn’in uzun askeri ve halk hizmet kayıtları onu, Rusya soruşturmasında yer alan herhangi bir insandan farklı kılıyor” ifadesini kullandı. Flynn’in avukatlarının kendi raporlarını gelecek haftaya kadar vermesinin beklendiği kaydedildi.

    Flynn’in en fazla 5 yıl hapis cezası almasının beklendiği ancak Özel Savcı Mueller, Flynn’in en fazla 6 ay hapis cezası alacağı veya hiç hapis cezası almayacağını ifade etti.

  • Sahte savcı ‘Binbir Surat Seher’ polisin operasyonuyla yakalandı

    Ankara’da kendisini hakim veya savcı olarak tanıtıp, vatandaşları dolandıran “Binbir Surat” lakaplı Seher Güner, polisin operasyonuyla yakalandı.

    Ankara, Çanakkale, Afyonkarahisar ve Kocaeli’de çok sayıda kişi ile bazı kamu kurumlarından, kendisini savcı olarak tanıtan bir kadın tarafından dolandırıldıkları şikayeti üzerine Ankara Asayiş Şube Müdürlüğü Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro ekipleri çalışma başlattı. Polis, 2 aylık teknik-fiziki takibin ardından dolandırıcı Seher Güner’in (50) Mamak’ta kaldığı yeri belirledi. Takipten kaçmak için kendi adına telefon kullanmayan, sürekli adres değiştiren Güner, yapılan baskın ile yakalandı. Güner’in, gözaltına alan polise de “Ben savcıyım, siz kim oluyorsunuz da beni yakalıyorsunuz” diye çıkıştığı öğrenildi. Emniyette sorgulanan Güner, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

    İlkokul mezunu sahte savcı Güner’in, 19 ayrı suçtan arama kaydı bulunan bir cezaevi firarisi olduğu ortaya çıktı. Evlilik sitelerinde sahte hesaplar açarak savcı cübbesiyle çektirdiği fotoğrafları paylaşan Güner’in bu yolla da kendisiyle evlenmek isteyenleri dolandırdığı öğrenildi. Güner’in “evrakta sahtecilik”, “dolandırıcılık”, “sahte kimlik düzenleme” gibi 19 ayrı suçtan araması olduğu, cezaevinden de firar ettiği belirlendi. Sosyal medya hesaplarında savcı-hakkim cübbesiyle çektirdiği fotoğrafları kullanan Güner’in, çok sayıda kişiyi ve kamu-kurum kuruluşunu da dolandırdığı ortaya çıktı. Güner’in dolandırdığı kişilerden parayı, farklı bankalardan açtırdığı hesaplara yatırmalarını istediği, paraları da kısa sürede çekerek hesaplarını boşalttığı belirlendi.

    Evlilik sitelerinde sahte ad-soyadı ve takma isimlerle hesaplar açan Güner’in, burada da cübbeli fotoğraflarını koyup, savcı olarak kendisini tanıtarak evlenme isteyen kişilerle bağlantıya geçtiği öğrenildi. Söz konusu kişilerden evlilik vaadiyle para aldığı belirlenen Güner’in ardından kayıplara karıştığı kaydedildi. Güner’in daha önce de resmi olarak 3 evlilik yapıp, boşandığı da ortaya çıktı.

  • Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay: “4 bin civarında FETÖ’cü hakim ve savcı tasfiye edildi”

    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “Adalet teşkilatımız, gerekli mekanizmaları işleterek darbe girişiminin ardından içindeki FETÖ’cüleri en hızlı ve kararlı şekilde temizleyen kurum olmuştur. Bu çerçevede adalet teşkilatımızın içine vesayetin açtığı çatlaklardan sızmış 4 bin civarındaki FETÖ üyesi hakim ve savcı tasfiye edilmiştir” dedi.

    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ile Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen “Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları Kura Töreni”ne katıldı. Törende konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, kura çekerek görevlerine başlayacak olan 403 hakim ve savcıyı tebrik ettiğini belirterek, hakim ve savcılara görevlerinde başarılar dilediğini söyledi. Adaletin insanlık tarihi kadar eski bir kavram olduğunu anlatan Oktay, ilk insanla başlayan adalet arayışının dünyanın sonuna kadar da devam edeceği beşeri bir mücadele olduğunu dile getirdi. Oktay, Türk tarihinin adalet konusunda geniş bir birikime sahip olduğunu ve toplumda adaletin tesisinin geçmişten bugüne önceliği olduğunu kaydederek, yargı sisteminde yapılan pek çok düzenlemeyle dosya yığınlarının önüne geçildiğini ifade etti.

    “Adalet teşkilatımız, FETÖ’cüleri en hızlı ve kararlı şekilde temizleyen kurum olmuştur”

    Oktay, 17-25 Aralık ile FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki hain darbe teşebbüsünün yargının bağımsız ve tarafsız olmasının adaletin tesisi açısından ne kadar hayati öneme sahip olduğunu bir kez daha gösterdiğini belirterek, “Adalet teşkilatımız, gerekli mekanizmaları işleterek darbe girişiminin ardından içindeki FETÖ’cüleri en hızlı ve kararlı şekilde temizleyen kurum olmuştur. Bu çerçevede adalet teşkilatımızın içine vesayetin açtığı çatlaklardan sızmış 4 bin civarındaki FETÖ üyesi hakim ve savcı tasfiye edilmiştir. Aslında bunlara hakim ve savcı demek de doğru değil. Nasıl ki diğerlerine ’asker’ demiyorsak ’asker elbisesi giymiş hainler’ diyorsak, bunlara da hakim ve savcı elbisesi giymiş içimize sızmış hainlerden başka bir şey diyemeyiz. Kararlarını akıl ve vicdan yerine ideolojik bağnazlığa dayanarak alanlar ve bağımsız olmak yerine FETÖ, PKK ve diğer terör örgütlerinden talimat alanların ne adalet teşkilatımız da ne de devlet teşkilatımızın herhangi bir noktasında barınmasına müsaade etmedik, etmeyeceğiz” diye konuştu.

    16 Nisan 2017’deki halk oylaması sonucunda yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının anayasal çerçeveye de alındığını dile getiren Oktay, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile yasama, yürütme ve yargı arasındaki güçler ayrılığının yeniden tesis edildiğini söyledi. Oktay, bundan sonraki süreçte adaletin tam tecelli etmesi açısından ihtiyaç duyulan kanunlarla ilgili TBMM’nin gerekli çalışmayı yapacağını ifade etti. Oktay, “Sevgili hakim ve savcılarımız, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde her zaman olduğu gibi sizlerin yanınızda olduğumuzu, devletimizin her türlü imkanını sağlamaya hazır olduğumuzu ifade etmek isterim. Sizlerden de beklentimiz adaletin tesisi ve adalet terazisini denge de tutmaktaki kararlılığınızı sürdürmenizdir. Vazifenizi yaparken bir mazlumun ahının arşı titretmeye yeteceğinizi aklınızdan çıkarmayınız” şeklinde konuştu.

    Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ise kura çekecek adayların avukatlık mesleğinden geliyor olmasının ayrıca önemli olduğunu dile getirerek, avukatlık mesleğindeki tecrübelerinin hakimlik ve savcılık mesleğine güç katacağına inandığını kaydetti. Avukatların toplumun ve bireyin haklarını koruyan önemli bir kamusal figür olduğunu söyleyen Gül, yargının hakim, savcı ve avukatla bir bütün olduğunu anlattı.

    “Ticari uyuşmazlıklarının da alternatif çözüm yollarının arabuluculuğa dahil olmasını planlıyoruz”

    Toplumdaki ihtilafların çözümünde adil ve etkili sonuçlar üreten bir sistemin varlığının çok önemli olduğuna dikkat çeken Gül, şunları kaydetti:

    “Biz, bu sistemin varlığını yargısal adaleti sağlayan kurumsal imkanlarla sınırlı görmüyoruz. Yargısal adaletin yollarını açık ve hazır tutmak kadar toplumun sorun çözme kültürünü geliştirmek, sulh ve anlaşma yollarını da teşvik etmek değerlidir, gereklidir. Adaletin alternatifi yoktur. Adında alternatif sıfatı yer alsa bile bütün bu ve benzer usullerin mevcut kurumsal mekanizmaları tamamlayan yöntemler olduğunu biliyoruz. Vatandaşlarımızın adalete erişimini güçlendiren bu müesseseler, işlevsel açıdan da sistemi tamamlamakta. Bu anlayışla sistemimize kazandırdığımız uzlaşma ve arabuluculuk gibi alternatif usuller kayda değer gelişmeler göstermiştir. 1 Ocak 2018’den bu yana iş uyuşmazlıklarında devreye giren arabuluculuk uygulaması hem vatandaşlarımızın hakkına en kısa sürede ulaşmasını sağlamış hem de mahkemelerin iş yükünü hafifletmiştir. Bu dönem içinde arabuluculuk görüşmelerinin yüzde 70’i başarıyla, yani uzlaşmayla, anlaşmayla sonuçlanmıştır. Yine iş mahkemelerinin iş yükünü de yüzde 75 oranında azaltmıştır. Bu başarılı sonuçların verdiği cesaretle de arabuluculuk uygulamasını yaygınlaştırmak için önümüzdeki dönemde adım atmayı planlıyoruz. Bazı ticari uyuşmazlıkları da kapsama alma yönündeki çalışmalarımız devam etmektedir. Önümüzdeki dönem iş uyuşmazlıklarının yanında ticari uyuşmazlıklarının da alternatif çözüm yollarının arabuluculuğa dahil olmasını planlıyoruz.”

    “Hakim ve savcı sayımız 20 bine yükseldi”

    Gül, son yıllarda hukuk fakültelerinden mezun olan hukukçuların yanı sıra avukatlık mesleğinden de önemli sayıda hakim ve cumhuriyet savcısı aldıklarına değinerek, kura töreniyle ilk görev yerleri belirlenecek 403 adayın da avukatlık geçmişinden geldiğini anımsattı. Gül, 403 hakim ve savcının göreve başlamasıyla birlikte 19 bin 606 olan hakim ve savcı sayısının 20 bine yükseldiğini kaydetti.

    “Türk yargısı hiçbir örgüte teslim olmamıştır ve hiçbir örgüte teslim olmayacaktır”

    Hakim ve savcı adaylarına aklın, hukukun ve evrensel değerlerin peşinden ayrılmamaları tavsiyesinde bulunan Gül, “Bu fikri koruduğunuz sürece vicdanlarınızın hatalı bir pusula gibi sizi hukukun yolundan ayırıp sarp ve tehlikeli patikalara sürüklemeyeceği muhakkaktır. Aklı ve vicdanı değersizleştirenlerin bu güzel ülkeye ödettiği bedel de asla unutulmamalıdır. İstikameti hukuktan ve vicdanından değil bağlı olduğu örgütten alan FETÖ mensupları sonuçta kendileri de büyük bir bedel ödeyerek perdeyi hüsranla kapatmıştır. Devletin ve yargının bir ölümcül virüsten temizlenmesi yolunda ne kadar büyük mesafe almış olursak olalım dikkat ve ihtiyatı elden bırakmadan mücadeleye devam edeceğimizi de vurgulamak isterim. Türk yargısı hiçbir örgüte teslim olmamıştır ve hiçbir örgüte teslim olmayacaktır. Türk yargısı, yargı yetkisini yalnızca Türk milleti adına hukuka bağlılıkla kullanacak, bağımsızlığından ve tarafsızlığından asla ödün vermeyecektir” dedi.