Etiket: Savaşçı

  • Mustafa Cengiz: “Etebo’nun savaşçı bir karakteri, başarıyı isteyen bir yapısı var”

    Mustafa Cengiz: “Etebo’nun savaşçı bir karakteri, başarıyı isteyen bir yapısı var”

    Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz, yeni transferleri Nijeryalı futbolcu Oghenekaro Etebo’nun savaşan ve başarıyı isteyen bir yapısı olduğunu söyledi.

    Galatasaray’ın yeni transferi Nijeryalı orta saha oyuncusu Oghenekaro Etebo, kendisini bir yıllığına sarı-kırmızılılara bağlayan sözleşmeye imza attı. İmza törene Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz, İkinci Başkanı Abdurrahim Albayrak ve Başkan Yardımcısı Yusuf Günay katıldı İmza sonrası kulüp televizyonuna açıklamalarda bulunan Mustafa Cengiz, Etebo’nun savaşçı bir yapısının olduğunu ve Galatasaray’a faydalı olacağına inandığını belirterek, “Hayırlı olsun. Scout ekibimizin araştırmalarıyla ve teknik ekibimizin onayı doğrultusunda, gereken mali yapılanma içinde transferleri yapmaya çalışıyoruz. Tabii ki uzun sürüyor ve taraftarlarımız sabırsızlanıyor. Beklentileri en optimum düzeyde karşılamak durumundayız. Birinci hedefimiz ve asıl düşüncemiz Galatasaray ve Galatasaray’ın geleceği. Biz bugün varız yarın yokuz. Gelecek kuşakları, çocuklarımızı, torunlarımızı düşünmek zorundayız. Bir devlet de böyle kurulur, bir organizasyon da böyle yüzyıllarca sürer. Geçmiş yönetimlerin bize verdiği bu emaneti en iyi şekilde gelecek yönetimlere, gelecek kuşaklara teslim etmek zorundayız. Çok genç bir kardeşimiz. Savaşçı bir karakteri var. Başarıyı isteyen bir yapısı var. Onun Galatasaray’a hizmet edeceğine ve camiamızı mutlu edeceğine inanıyoruz. Allah utandırmasın” diye konuştu.

  • 2 bin 800 yıllık savaşçı miğferi paha biçilemiyor

    Dünyanın en büyük medeniyetleri arasında yer alan Hititlerin başkenti Hattuşa’da bulunan 2 bin 800 yılık demir savaşçı miğferine paha biçilemiyor.

    Türkiye’de bir benzeri daha bulunmamış olması miğferi paha biçilemez kılarken bu eşsiz eser, Boğazköy-Hattuşa ve diğer Hitit şehirlerinde, birçok gizemli arkeolojik eserin keşfedilmeyi beklediğinin en güzel ve heyecan verici kanıtı olarak ifade ediliyor.

    1999 yılında Alman Arkeoloji Enstitüsü’nden eski Boğazköy Kazı Başkanı Jurgen Seeher tarafından Büyükkale mevkinde bulunan demir miğfer, Frig dönemine tarihleniyor. Boğazköy Müzesi’nde sergilenen miğfer müzeninde en nadide eserleri arasında yer alıyor.

    Frig dönemine ait demir miğferin Boğazköy Müzesi’nde sergilenen en önemli eserlerden bir tanesi olduğunu dile getiren Çorum Müze Müdürü Metin Çakar, miğferin 1999 yılında Alman Arkeoloji Enstitüsü’nden eski Boğazköy Kazı Başkanı Jurgen Seeher tarafından Büyükkale mevkinde bulunduğunu açıkladı.

    Savaşçı miğferinin Frig dönemine (demir çağ) tarihlendiğini açıklayan Çakar, “İlk buluntu anında miğfer hasara uğramıştı. Bir koç yıl önce miğferi İstanbul’daki bölge laboratuvarına gönderdik. Oradaki restorasyonun ardından Boğazkale Müzesi’ne getirilen eseri burada sergiliyoruz” dedi.

    Anadolu topraklarından Frig döneminden bugüne kadar bulunan tek miğfer

    Demir miğferin özelliğinin Anadolu topraklarında M.Ö. 7-8. yüzyıllardan Frig döneminden günümüze geçmiş olan tek miğfer olma özelliğini taşıdığını vurgulayan Çakar, “Dünyadaki benzerlerine baktığımızda ise Kıbrıs’ta yürütülen bazı arkeolojik kazılarda benzeri çıkmış, yine bu demir miğferin tek benzeri de şu an İngiltere’deki British Museum’da sergileniyor” diye konuştu.

  • Silivri’de 5 Bin Yıllık Savaşçı Mezarı Bulundu

    Silivri’nin Çanta Mahallesi Cambaztepe mevkiinde özel bir site arazisi içinde yapılan kazıda bir savaşçıya ait olduğu düşünülen 5 bin yıllık tarihi mezar bulundu.

    İstanbul Arkeoloji Müzesi tarafından yılın en büyük arkeolojik keşfi olarak nitelendirilen mezarda savaşçıya ait olduğu düşünülen mızrak ve küçük küpler bulundu. Konuyla ilgili olarak açıklama yapan Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, “5 bin yıl çok önemli bir tarih, insanlığın bronz çağına gittiği dönemler, Silivri aslında bilinen tarihiyle 7 bin yıllık bir şehir. Daha eski buluntuların da olacağını tahmin ediyoruz. 2 yıl önce 7 bin yıl olduğu tahmin edilen Friglerin kurduğu bir şehirden bahsediliyordu. Frigler bilindiği gibi İstanbul’u kuran medeniyet, Bizans şehrinin konumu gereği o zaman Avrupa bağlantı kapısı, denizle ilk buluştuğu yer, o tarihe göre lojistiğinin çok güçlü olduğu bir tarım alanı verimli toprakları olan Bizans’ın o dönemde bir ilçesiydi. Bildiğimiz Bizans’ın surlarının sanayisinin olduğu bir şehirdi. Avrupa’dan gelenlerin ilk uğrak yeriydi Silivri, şimdi burasıyla o medeniyet ortaya çıkıyor. Buradaki açılan mezarın araştırması ve raporu çıktığında muhtemelen o dönemin çok önde gelen bir devlet adamı, bir komutanının ya da kralın bir mezarı olduğundan tahmin ediliyor. Bu çıkacak araştırma sonrasında netlik kazanacak. Bunlar bulunup ortaya çıkarıldıkça birçok bilemediğimiz anlamlandıramadığımız birçok konu aydınlığa çıkmış olacak. Kentlerin de tarihi hafızaları vardır insanlar gibi, onları korumak gerektiğini böyle buluntularla daha iyi anlıyoruz. Örneğin Amerika’da 200 yıllık kitabı insanlar dokunurken elleri titriyor çok tarihi değeri var diye ama görüyorsunuz bizde 7 bin yıllık taşlar var burada onlar olsa herhalde bayılırlardı. Dünyanın sahip olduğu insanlık medeniyetine biz burada ev sahipliği yapıyoruz. Çıkan sonuçlardan sonra Büyükşehirle de bunları paylaşıp bu bölgeyi bir sit alanı ilan edilmesini, ona göre planlanmasını sağlayacağız. Etrafında yapacağımızı düzenlemelerle bunu bir sektöre çevirmemiz lazım bu bizim zenginliğimiz, bölgemizi hem tanıtacağız hem de eski bir medeniyete sahip olduğumuz göstereceğiz. Bu bölgenin ayrı planlanması sit alanı ilan edilerek korunması bizim geleceğimiz için en büyük zenginlik aracı olacağını şimdiden söyleyebilirim” dedi.

    Tarihi mezarın bulunduğu arazinin sahibi Adem Arslan ise “Buranın mazisi oldukça eski, 2006 yıllarına dayanıyor. Ancak 2012 yılında biz burada Turizm Bakanlığından kazı için ruhsat almıştık. Verdiğimiz taahhüdün süresinin geçtiğinden 2015 yılında tekrar kazı ruhsatını yeniledik. 2015 yılında hızlandırarak 2016 yılının ilk çeyreğinde bu kazıyı gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Müzeler Müdürlüğünün gözetiminde yapılan kazılarda beklenen kalıntıların çıkması sonucu kazıya son verildi. Müzeler Müdürlüğündeki raportörün raporu sonucunda ilgili bilgiler kamuoyuyla paylaşılacak” diye konuştu.