Etiket: SAHİP

  • Recep Yazıcı: “Oyunda gol arayan, topu tutan, topa sahip olan taraf bizdik”

    Recep Yazıcı: “Oyunda gol arayan, topu tutan, topa sahip olan taraf bizdik”

    TFF 1. Lig’in 2. haftasında Eskişehirspor, sahasında Adanaspor ile golsüz berabere kaldı. Maçın ardından Adanaspor Teknik Sorumlusu Recep Yazıcı karşılaşmayı değerlendirerek, “Oyunun içerisinde iki tane net pozisyonumuz vardı, biri direkten döndü. Oyunda gol arayan topu tutan, topa sahip olan taraf bizdik. Rakibimiz kalabalık defans yaparak kontratakla çıkmaya çalıştı” dedi.

    TFF 1. Lig’in 2. haftasında Eskişehirspor, sahasında Adanaspor ile 0-0 berabere kaldı. Maçın ardından yapılan basın toplantısında karşılaşmayı değerlendiren Adanaspor Teknik Sorumlusu Recep Yazıcı, “Biz bugün buraya galibiyet için gelmiştik. Onun için sevinemiyoruz. Oyunun içerisinde iki tane net pozisyonumuz vardı, biri direkten döndü. Oyunda gol arayan topu tutan, topa sahip olan taraf bizdik. Rakibimiz kalabalık defans yaparak kontratakla çıkmaya çalıştı. İkinci yarıda değişikliklerle, farklı hamlelerle gol yollarında etkili olmaya çalıştık. Bu arada oyuna aldığımız bazı oyuncular yeni oyunculardı. Hem onları denemeye çalıştık hem de gol aramaya çalıştık. Fakat rakibimiz gole izin vermedi ve dolayısıyla 1 puana razı olduk. Eskişehirspor’a bundan sonraki maçlarında başarılar diliyorum” dedi.

  • En fazla üyeye sahip Memur-Sen yine lider

    En fazla üyeye sahip Memur-Sen yine lider

    Memur-Sen, “4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu Gereğince Kamu Görevlileri Sendikaları ile Konfederasyonların Üye Sayılarına İlişkin” Resmi Gazetede yayınlanan tebliğe göre, bağlı sendikaları ile birlikte 1 milyon 13 bin 920 üye sayısı ile bir kez daha başı çekti.

    Memur-Sen Bursa İl Temsilcisi ve Sağlık-Sen Şube Başkanı Gökan Yünkül yaptığı açıklamada, “2020 yılının hemen bütününe hakim olan Pandemi ve Covid-19 nedeniyle sahaya, alana, işyerlerine dönük çalışma yapma imkanının kullanılamadığı, üye kayıt çalışmaları ile sendikal mücadele noktasında önem ve değere sahip bir çok diyalog sürecinin işletilemediği, toplu pazarlık sürecine destek mekanizması hükmündeki (KPDK vb.) kurul, komisyon toplantı ve çalışmalarının yapılamadığı sendikal örgütlenme ve emek mücadelesi yılını geride bıraktık. Bütün bu zorluklara ve hayatın olağan akışını dahi değiştiren Pendemi kaynaklı sınırlılıklara rağmen Memur-Sen’in ve bağlı sendikaların tamamının üyeye, ülkeye, insana, dünyaya ve bütün bunlar üzerinden çözüme dair hassasiyetlerini sergileyecek, hayata geçirecek, önemseyip, önceleyecek yollar, yöntemler bularak uygulaması “sendikal örgütlenmede ve zirvede rakipsizliğinin” ve “emek mücadelesindeki emsalsizliğinin” gerekçesini de oluşturmaktadır. 2020 yılı verileriyle kamu görevlileri sendikacılığında Türkiye’nin en büyük, kamu görevlilerinin yetkili konfederasyonu olmak onurunu Memur-Sen’in bir kez daha yaşamasının arkasındaki en büyük güç; hizmet kollarında, hizmet koluna dahil kurum ve kuruluşlarda, o hizmet kolunda görev yapan kamu görevlilerinin nezdinde “yetkili sendika” sıfatını gereklerini bihakkın yerine getirerek “toplu sözleşme masasını”, akademik hizmet sendikacılığı” sahnesine ve “kamu görevlilerine kazanım üretecek nitelikli gayret” zeminine dönüştüren “Memur-Sen’e bağlı sendika olmak” vasfının da hakkını veren on bir sendikamızdır. Memur-Sen 5 bin 909 üyesiyle yetkide 7. yıl konumuna erişerek sendikacılığın emeğe, insana, iyiye, güzele, doğruya, insana, refaha ve felaha dair gayret olduğunu ispatlamıştır. Bu itibarla, güvenleriyle gücümüze güç katan, üyelikleriyle örgütlülük noktasında kararlı tavır ortaya koyan kamu görevlilerine şükranlarımızı arz ediyoruz” dedi.

  • Bartın’da Covid-19 salgınıyla mücadelede kritik öneme sahip “3CLpro” enzimi üretildi

    Bartın’da Covid-19 salgınıyla mücadelede kritik öneme sahip “3CLpro” enzimi üretildi

    Bartın Üniversitesi laboratuvarlarında aralıksız 3 ay süren çalışmaların ardından korona virüs (Covid-19) tedavisinde kullanılacak önleyici ve tedavi edici ilaçların testleri için gereken kritik öneme sahip “3CLpro” adlı enzim yerli olarak üretildi.

    Korona virüs salgınıyla mücadele kapsamında Bartın Üniversitesinin Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı’nın (BAKKA) desteğiyle sürdürdüğü çalışmalarda önemli bir başarı elde edildi. BAKKA’nın “Covid-19 ile Mücadele ve Dayanıklılık Programı” kapsamında 3 aydır Bartın Üniversitesi laboratuvarlarında aralıksız olarak devam eden çalışmalarda “3CLpro” adlı enzim, rekombinant DNA teknolojisi ile üretildi. Başarı ile sonuçlanan çalışma hakkında bilgi veren Bartın Üniversitesi Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölüm Başkanı Doç. Dr. Dursun Kısa, “’İn-Vitro İlaç Tarama Sistemlerinin Oluşturulmasına Yönelik Main Proteaz Enziminin Rekombinant Olarak Üretilmesi’ başlıklı BAKKA projesi kapsamında önemli bir başarı elde ettik. Covid-19 salgınıyla mücadelede kullanılacak ilaçların in-vitro inhibisyon çalışmalarında kullanılacak enzimlerden biri olan main proteaz enzimi (3CLpro), rekombinant DNA teknolojisi kullanılarak yerli imkanlar ile üretildi. Virüsün replikasyon sistemi ile ilişkili önemli bir enzim olan ve ilaç çalışmalarında inhibisyon denemelerinde kullanılan 3CLpro enzimi, anti-viral ilaçların hedeflerinden biri olduğundan salgınla mücadelede önemli bir yer teşkil etmektedir” dedi.

    “Covid-19 ilaç üretimini hızlandıracak bir çalışma oldu”

    Doç. Dr. Dursun Kısa, yerli imkanlarla üretilen main proteaz enzimi ile salgınla mücadelede tedavi ve önleyici ilaçların üretiminin daha da hızlanacağını kaydederek, “Enzimin yerli imkanlarla üretilmesi sayesinde salgınla mücadele etmek için dizayn edilen ilaçların denemeleri in-vitro olarak hızlı bir şekilde gerçekleştirilerek potansiyel ilaç adayı moleküllerin etkinliğinin taranmasında kullanılacaktır” diye konuştu.

    Haftalık 100 reaksiyon (rxn) üretimi gerçekleştirilebilen 3CLpro enzimi ile birlikte diğer çalışmaların da ara verilmeden devam ettiğinin altını çizen Doç. Dr. Kısa, “Ayrıca akademisyenlerimiz tarafından virüsün replikasyonunda rol alan ve anti-viral ilaç hedeflerine yönelik bir diğer enzimin üretim çalışmalarına da başlanmış olup, kısa süre içerisinde bu enzimin üretiminin gerçekleştirilmesi hedeflenmektedir. Bu düşüncelerle çalışmalarımızın başından sonuna büyük emek veren Araştırma Görevlisi Sayın Rizvan İmamoğlu’na teşekkür ediyorum. Ayrıca destekleri için BAKKA Yönetim Kurulu Başkanı ve Bartın Valisi Sinan Güner ile ülkemizin kalkınmasına değer katma noktasında bizleri teşvik eden değerli Rektörümüz Prof. Dr. Orhan Uzun’a şükranlarımı sunuyorum” ifadelerini kullandı.

    “Bartın Üniversitesi insan kaynağıyla sürece büyük katkılar sunmaya devam ediyor”

    Küresel bir sorun haline gelen korona virüs salgınına karşı verilen bilimsel mücadelenin önemine değinen Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun ise, Bartın Üniversitesinin tüm bileşenleriyle pandemiyle mücadeleye katkı sunmaya gayret gösterdiklerini söyledi. Rektör Uzun, şunları kaydetti:

    “Ülkemizde Cumhurbaşkanlığımız bünyesinde Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu tavsiyeleri doğrultusunda korona virüs pandemisinin önlenmesine yönelik ciddi çalışmalar yapılmaktadır. Bu doğrultuda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız, Yükseköğretim Kurulumuz ile birlikte TÜBİTAK’ın da destekleri ve koordinasyonunda üniversitelerimiz çalışmalar yürütmektedir. Bu çalışmaların ilkinde Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi ile birlikte Covid-19 tanı kitinde kullanılan enzimlerin yerli olarak üretilmesi sağlanmıştı. Yeni proje kapsamında ise öğretim elemanlarımız Covid-19 için üretilecek ilaçların klinik deneylerinde kullanılacak enzimi yerli olarak üretmeyi başardılar. Emeği geçen öğretim elemanlarımız Doç. Dr. Dursun Kısa ile birlikte Araştırma Görevlisi Rizvan İmamoğlu’nu gayretleri dolayısıyla tebrik ediyorum. Bu düşüncelerle sürece dair ortaya konulan irade ile bizleri yüreklendiren Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Mustafa Varank’a, içinde bulunduğumuz bu zor günlerde gösterilen önemli özverileri dolayısıyla Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca’ya, ülkemizin kalkınması ve pandemiyle mücadele noktasında teşvikleri için YÖK Başkanımız Prof. Dr. Yekta Saraç’a, desteklerini her zaman yanımızda hissettiğimiz Bartın Valimiz Sinan Güner ile TÜBİTAK Başkanımız Prof. Dr. Hasan Mandal’a, proje fikrinin oluşumu aşamasındaki çok değerli katkılarından dolayı TÜBİTAK MAM Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Şaban Tekin’e, destekleri için BAKKA Genel Sekreteri Muhammed Ali Oflaz’a ve tüm paydaşlarımıza teşekkürlerimi sunuyorum.”

    Rektör Uzun, başarıyla tamamlanan Covid-19 kapsamındaki bu projenin ardından yeni çalışmalar ve işbirliği imkanları için TÜBİTAK MAM Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Enstitüsü Müdürlüğü ile görüşmelerin devam ettiğini sözlerine ekledi.

  • ABD Başkanı Trump’tan Biden’a: “Erdoğan ile başa çıkacak kapasiteye sahip değil”

    ABD Başkanı Trump’tan Biden’a: “Erdoğan ile başa çıkacak kapasiteye sahip değil”

    ABD Başkanı Donald Trump, katıldığı bir programda yaptığı açıklamada seçimlerdeki rakibi Joe Biden’ın dış politikada başarısız olacağını ifade ederek, “Erdoğan ile başa çıkacak kapasiteye sahip değil” dedi.

    ABD Başkanı Donald Trump, sabah katıldığı bir programda yaptığı açıklamalarda başkanlık yarışındaki rakibi eski ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’a yüklendi. Biden’in dünya çapında hareket eden birinci sınıf satranç oyuncularına karşı duramayacağını iddia eden Trump, “Çok zeki insanlarla muhatap oluyorsunuz. Kendi ülkelerinin liderleri olan dünya klasmanında satranç oyuncuları ile uğraşıyorsunuz. Hepsini biliyorum. Mesela Türkiye’nin Başkanı Erdoğan. Onun ne yaptığını bilemeyen birini seçemezsiniz” ifadelerini kullandı. Trump, Biden’ın dış politikada başarısız olacağını iddia ederek, “Erdoğan ile başa çıkacak kapasiteye sahip değil” dedi.

    Başkan Trump, Biden’e oy verilmemesi gerektiğini belirterek, yaşı ve sağlık sorunları nedeni ile sonunda başkanlık koltuğuna Kamala Harris’in oturacağını ileri sürdü. Trump, seçmenlere dikkatli olmaları çağrısında bulundu.

    Öte yandan, Demokrat Başkan adayı Biden’ın Ocak ayında Türkiye ve Erdoğan hakkında yaptığı açıklamalara Türkiye’den çok sert tepki gelmişti.

  • Eski hükümlü devlet desteğiyle büyükbaş hayvan sahibi oldu

    Eski hükümlü devlet desteğiyle büyükbaş hayvan sahibi oldu

    Erzurum’da eski hükümlü olduğu için iş bulamayan Adem Kaya, İŞKUR’un “Engelli ve Eski Hükümlü Kendi İşini Kurma Projesi” ile büyükbaş hayvan alarak ailesinin geçimini sağlıyor.

    Erzurum’da adam yaralama suçu nedeniyle hapse giren ve denetimli serbestlik yasası ile hapisten çıktığında uzun süre iş bulamayan 4 çocuk babası Adem Kaya, proje hazırlayarak İŞKUR’a başvuruda bulundu. 6 ay içinde başvurusu kabul edilen Adem Kaya’ya devlet tarafından 4 büyükbaş hayvan hibe edildi. Eski hükümlü Kaya kendisine verilen hayvanlardan sağladığı gelirle geçimini sağlıyor.
    Öte yandan İŞKUR, eski hükümlüleri topluma yeniden kazandırmak adına proje ile iş yeri kurmaları halinde hibe desteği sağlıyor. Eski hükümlüler, en fazla brüt asgari ücretin 15 katına kadar bu desteği alabiliyor. Terör, casusluk ve çocuk istismarı gibi suçlardan hüküm giyen suçlular ise bu projeden faydalanamıyor.

    “İş bulamadım devlet bana sahip çıktı”
    Denetim serbestlik yasası sayesinde iş sahibi olduğunu kaydeden Adem Kaya, “2 sene önce eski hükümlü olarak denetim serbestlik yasasından yararlandım. Bana besleyip yararlanmam için 4 hayvan hibe ettiler. Geçimimi beslediğim 4 hayvanla sağlıyordum şimdi hayvanlarımın sayısı 5 oldu. Bize destek sağlamasalardı durumumuz çok kötü olacaktı. Devletin sağladığı hibeden arkadaşım sayesinde haberim oldu. Köyde oturacağınıza İŞKUR’a başvuru yapın destek alırsınız dedi. Ben de başvurumu yaptım ve başvurudan 6 ay sonra bana destek sağladılar. Eski hükümlü olduğum için iş bulamadım ama devlet bana sahip çıktı. Diğer hükümlü vatandaşlar da gitsinler denetim serbestlik kurumlarına başvuru yapsınlar. Tekrardan suç işleyip yanlış yola girmesinler. Başvuru yaptıkları zaman karşılığını alacaklar. Biz hükümlü olduğumuz için bize kötü gözle baktılar iş vermediler. Denetim serbestlik sayesinde devletimiz bizi işsiz bırakmadı” açıklamalarında bulundu.

    “Projenin amacı eski hükümlülerin topluma yeniden kazandırılmasıdır”
    Eski hükümlülerin topluma kazandırılması için denetim serbestlik yasasının fayda sağladığını belirten Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Vekili Günşafak Karartı ise, “Eski hükümlülerin kendi işini kurma projesi kapsamında vatandaşlara destek sağlandı. Projenin amacı ceza infazını tamamlayan hükümlülerin topluma yeniden kazandırılmasıdır. Geçimlerini sürdürebilmeleri suç tekrarına düşmemeleri ve burada yapacağı çalışmalarla istihdama katkıda bulunabilmesidir. Modern ceza infaz sistemlerinin gereğince bakanlığımız birçok projeye imza attı ve buda onlardan bir tanesi. Hükümlü artık cezasını tamamlamaya yakın denetimli serbestlik sistemine giriyor. Burada kendisine iyileştirme ve meslek edinmesi konusunda birçok eğitim veriliyor. Bu eğitimleri tamamlayan hükümlüler İŞKUR bünyesinde kurulan girişimcilik sertifikasını almak için kurslara katılıyor. Sertifikayı aldıktan sonra koruma kurullarına başvuru yaparak uzmanlardan proje desteği alıyorlar. Daha sonra oluşturduğu projeyi İŞKUR Genel Müdürlüğüne gönderiyorlar. İŞKUR tarafından projesi onaylanan hükümlüler için asgari ücretin 15 katına kadar geri ödemesiz para hibe veriliyor” dedi.

    “Erzurum’da eski hükümlülere 2 milyon 600 bin TL hibe desteği sağlandı”
    Erzurum’da şimdiye kadar 77 hükümlüye hibe desteği sağlandığını söyleyen Karartı, “Terör, casusluk ve çocuk istismarı gibi suçlardan hüküm giyen suçlular bu projeden faydalanamıyor. Erzurum’da 2017 yılından beri koruma kurullarımızca destekler veriliyor. Bugüne kadar 77 hükümlüye 2 milyon 600 bin TL civarında hibe desteği sağlandı” diye konuştu.

    İHA