Etiket: SAHİP

  • Gençlik aşısı ile parlak cilde sahip olmak mümkün

    Dr. Sevgi Ekiyor, gençlik aşısı ile parlak cildin hayal olmadığını söyledi.

    Dr. Sevgi Ekiyor, “Gençlikle yaşlanma arasında en önemli farklılık ciltte bulunan kolojen ve elastin gibi materyallerde görülen azalmadır. Bu materyallerin kendileri gibi üretimlerine destek olan gerekli aminoasitler , peptit, vitaminler ve sıvılarda da aynı şekilde üretimde yavaşlama bozulma dolayısıyla gerileme olmaktadır. Kaldı ki sigara, stres, Güneş’le yoğun temas, gebelik, çalışma alanında kimyasal veya cilt için zararlı olabilecek bozuk hava sahası gibi birçok faktörde bu durum için risk teşkil etmektedir. 20 li yaşlardan itibaren her hastaya uygulanabilen ve farklı formüllerle geliştirilmiş amacın cildin daha bebeksi parlak kırışıksız görünüme sahip olabilmesi için gerekli ana unsurların cilde verilmesidir. Bunlardan grp, hyaluronik asit, somon DNA’sı, çeşitli aminoasit ve vitaminler başlıca gençlik aşısı olarak andığımız tekli ya da çoklu uygulamalarını hastanın ihtiyacına göre belirlediğimiz tedavilerin bütünüdür” dedi.

    GRP’nin , kanlı maske veya vampir maskesi olarak prp işleminin bir üst teknolojisi olduğunu ifade eden Güngen, “Her yaş grubuna , kanla alakalı bazı hastalıkları olmayan(hemofili, pıhtılaşma problemleri, kanser,..) kişinin kendisinden alınan 10 cc kanın santrifüj edilerek elde ettiğimiz plazmanın (prp) aktivatörler yardımıyla daha etkili halde tedavi sağlayan bir yöntemdir. Grp’yi, sarkma kırışıklık olan bölgeler, akne izleri, cilt lekeleri, çatlak Tedavisi, saç dökülmesi gibi birçok nedenle tercih etmekteyiz. Cilde sürülen lokal anestezinin etkisiyle ağrısız bir işlemdir.. Enjeksiyon içerisinde hiçbir katkı maddesi bulunmadığından alerjik reaksiyon riski oluşturmaz. Tedavinin sıklığı 3-6 seans arası düşünülüp kişinin ihtiyacına göre seans sıklığı ve sayısı belirlenir. Hyalüronik asit, vücudun en önemli yapı taşlarından biridir ve kan damarlarından, iç organlara, cilt içinden eklemlere kadar hemen hemen her yerde bulunur. Hyalüronik asit bağ dokusunun ana yapı maddesidir. En fazla bebek cildinde bulunur. Canlı, nemi fazla, parlak ciltlere “bebek gibi cilt” dememiz bundandır. Hyalüronik asit cilde canlılığı, parlaklığı, nemi, tonusu, gerginliği veren hücre matriksini oluşturur. Ciltteki yaşlanma süreci, Hyalüronik asidin 25 – 30’lu yaşlardan itibaren azalması nedeniyle hız kazanır. Cilt Hyalüronik asidinin azalmasıyla canlılığını, parlaklığını, esnekliğini kaybetmeye başlar. Hyalüronik asit saf bir maddedir. Burada kimyasal ve sentetiği veya yabancı maddeyi karıştırmamakta fayda var. Dışarıdan verilecek saf hyalüronik asit, cildin savunma sistemini artırır ve yaşlanma sürecini geriletir. Aşının ilk uygulamasının ardından 15’inci ve 21’inci günlerde ikinci ve üçüncü dozların yapılır,, 6 ay sonunda aşının tekrarlanması uygundur. 6 ay sonunda eskiye dönüş olmaz, sağlıklı görünüm devam eder, ancak etkisinin sürekliliği açısından tekrarlanmasında yarar vardır” diye konuştu.

    Somon DNA’nın ise , İnsan cildinde yaşlanmayla ve dış faktörlerle eksilen üretim yolaklarında ihtiyaç duyulan polionükleotidlerin ana kaynaklarından biri olduğunu kaydeden Dr. Ekiyor, “Somon balığının sütünden elde edilen ve insan DNA’sı ile aynı kimyasal yapıya sahip olan Somon DNA’sının mezolift yöntemiyle deri içine verildiğinde, cildin kendini yenilemesinin altında DNA Nın yüksek oranda su tutucu olması yatar..Hacminin 10 bin katı suyu tutarak, derinin nem dengesini sağlamaya yardımcı olur. Unutmamak gerekir ki derinin nemlendirilmesi, kırışıklığın önlenmesinde ilk ve en basit adımdır. Somon DNA’sı çok küçük, incecik iğneler yardımı ile mikro dolaşımı ve oksijenlenmeyi artıran maddelerle birlikte deri altına enjekte edilir. Ağrısız bir işlem olduğu için anesteziye gerek yoktur. 15-20 dakikalık bir uygulama sonrası kişi günlük yaşamına devam edebilir. Seans aralıkları kişinin cilt yaşı ve yapısına göre ayarlanır. Bu da genellikle ayda bir veya ikidir. İleriki aşamada seanslar üç ayda bire iner. Cildi aşırı yaşlanmış ve kırışmış olan hastalara 15 günde bir yapılan uygulamalar çok daha iyi sonuç verir. Uygulama protokolüne sadık kalınıp tedavi yapıldığı sürede hasta cildindeki değişim ve canlanmayı fark edecektir. İlk fark edilen etki canlanma ve parlaklıktır. Daha sonra cildin gerginliği artmaya başlar. Gençlik aşısı uygulamaları yüz gençleştirme tedavilerin de olmazsa olmazlardandır. Örümcek ağı veya askı gibi tedavilerde de iplerin ciltte yaratacağı gerginlik etkisini ve ömrünü uzatan en başta gelen destek işlemleridir” açıklamalarında bulundu.

  • AK Parti İl Başkanı Adem Çalkın: “Kimse Kars’a sahip aramasın. Kars’ın sahibi Karslılardır”

    AK Parti Kars il Başkanı Adem Çalkın, Kars’ın AK Parti’ye ihtiyacı olduğunu ve 2019 yerel seçimlerine giderken Karslıların sağlıklı bir şekilde düşünerek gereğini yapacağını belirtti.

    Karslılardan Kars’ı muhalefette bırakmak için yapılan söylemleri dikkate almamalarını isteyen AK Parti İl Başkanı Adem Çalkın, Kars’ın sahipsiz olmadığını, Kars’ın manevi sahibinin Ebu-l Hasan Harakani Hazretleri olduğunu ve Kars’ın sahibinin Karslılar olduğunu söyledi.

    AK Parti Kars İl Başkanı Adem Çalkın, yerel ve ulusal basının temsilcileriyle düzenlediği basın toplantısında bir araya geldi.

    AK Partili belediye başkanları, ilçe başkanları ve yönetim kurulu üyelerinin de hazır olduğu toplantı da Başkan Başkan Çalkın, Pazartesi günü belediye başkanlığı aday adayı başvurularının başlayacağını bildirdi.

    2019 yerel seçim takviminin belli olduğunu ifade eden AK Parti Kars İl Başkanı Adem Çalkın, “2019 yerel seçimleri MKY toplantısından sonra seçim takvimi belli olmuştur. Öncelikle Türkiye’mize, AK Partimize, Kars halkımıza hayırlı uğurlu olmasını Cenabı-ı Allah’tan niyaz ediyorum. İnşallah bu dönem seçilecek olan belediye başkan adaylarımız, belediye meclis üyelerimiz, il genel meclisi üyelerimizle birlikte Kars’ımıza çok güzel hizmet edebilme fırsatı buluruz” dedi.

    “Kars’ın AK Parti’ye ihtiyacı var”

    Aday adaylarının başvuruların 5 Kasım 2018 Pazartesi günü başlayacağını, aday adayı başvurularının 12 Kasım 2018 Pazartesi günü sona ereceğini hatırlatan Çalkın, “Yine belediye başkanlığından ziyade belediye ve il genel meclis üyelikleri içinde aynı tarih söz konusudur. İl Belediyesi’ne müracaat etmek isteyenler, İl Başkanlığımıza, İlçe Belediyelerine müracaat etmek isteyenler ister ilçe başkanlığına, isterse de il başkanlığına yine müracaatlarını yapabilecekler. Karslılar 2019 yerel seçimlere giderken sağlıklı bir şekilde düşünecek. İnşallah bizimde Kars’ımıza layık adaylarla karşılarına çıkacağımıza emin olsunlar. Kars’ın AK Parti’ye ihtiyacı var. Bunu Kars’ta yaşayan vatandaşlarımız çok iyi bilmekte, Kars AK Parti’yi özlem ve hasretle belediyeye beklemektedir” diye konuştu.

    “Kars’ı muhalefette bırakmak için yapılan söylemleri dikkate almayalım”

    Sarıkamış, Akyaka, Arpaçay, Selim, Susuz ve Dağpınar Belediyelerinin AK Parti’nin referansı olduğunu vurgulayan Başkan Adem Çalkın, “Bugün bu belediyelerimizi gidip gezebilirsiniz. Şehir merkezine yapılan işleri görebilirsiniz. İlçe merkezlerinde adeta devrim yaşandığını göreceksiniz. Vatandaşlarımıza, kıymetli Kars halkımıza, buradan bir hemşehriniz olarak, bir il başkanı olarak, bende bu şehirde yaşayan biri olarak, önerim şu, gerçekten Kars’ı muhalefette bırakmayalım. Kars’ı muhalefette bırakmak için yapılan söylemleri dikkate almayalım” şeklinde konuştu.

    “Kars’ın sahibi Karslılardır. Kimse Kars’a bir sahip aramasın”

    Bazı siyasetçilerin siyaset yapmak için Kars’ın sahibi olmadığını ileri sürmelerinden rahatsız olduğunu dil getiren Başkan Çalkın, daha sonra şunları söyledi:

    “Kars sahipsiz değildir. Kars’ın manevi sahibi Hasan Harakani Hazretleri olarak görüyoruz. Nitekim Kars’ın sahibi Karslılardır. Kimse Kars’a bir sahip aramasın. Bu söyleme de çok karşıyım. Çünkü bunu dile getiren siyasetçiler var. Bir yere sahiplik etmeye gerek yok. Bugün Türkiye Cumhuriyeti Devletini yöneten bir Cumhurbaşkanı var. O Cumhurbaşkanının her ilde milletvekilleri var. Belediye başkanları var. İl genel meclis üyeleri var. İl başkanları var. Biz bu şehirde hizmet eden neferleriz. Biz kimseye sahiplik yapmaya gelmiyoruz. Kars’a hizmet yapmaya geliyoruz. Bu aşamada da Kars’ın hizmetkarını seçmek için ellerimizi vicdanımıza koyacağız. Irkçılık yapmadan, ucuz siyasete bulaşmadan, siyasi tüccarlık yapmadan, Allah’ın izniyle iktidar partisini tekrar belediye yönetimine getireceğiz. Ve inşallah Kars’ımızı şahlandıracağız. 2023 vizyonunda Türkiye’ye, uyum sağlayabilmesi için Kars’ımızın AK Partili belediyeciliğe girmesi lazım.”

  • Büyükşehir’den ‘Balımıza sahip çıkıyoruz’ açıklaması

    Muğla Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Ziya Şahin geçtiğimiz günlerde Uluslararası Muğla Arıcılık ve Çambalı Kongresi’nin il genelinde destek görmediğini dile getirmişti. Şahin’in değerlendirmesinin ardından Muğla Büyükşehir Belediyesi açıklama yaptı.

    Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “2014 yılında Büyükşehir olan Muğla’da tarıma verdiği desteklerle kırsal nüfusun yüzünü güldüren, üreticiye birçok konuda destek olan belediyemiz dünyanın yüzde 90, Türkiye’nin yüzde 85 çam balını üreten Muğla’da çam balı konusunda da önemli çalışmaların altına imza atıyor. Bu kapsamda Muğla’da arıcılıkla uğraşan vatandaşlarımıza sahada çam balının önemini anlatıyor, balın dışında katma değeri yüksek propolis, polen ve arı sütü gibi arı ürünlerinin üretilmesiyle ilgili eğitimler veriyoruz. Üreticilerden gelen yoğun talep üzerine sahada arı sütü ve ana arı üretimi konusunda çok sayıda arıcıya eğitim verdik ve konuyla ilgili 5 bin adet arıcı maskesi, alet ve ekipman desteği sağladık. Ayrıca Türkiye’de bir ilk olan Temiz Petek projesi ile kabartılmış petekler-30 derecede şoklanarak sahiplerine teslim edildi. Böylece bu petekler hastalık ve zararlılardan korunmasının yanı sıra kimyasal kalıntı sorunu da çözülmüş oluyor. Büyükşehir olarak arıcılıkla ilgili bu çalışmaların yanı sıra il genelinde yapılan Uluslararası Arıcılık ve Çam Balı kongrelerine de kurulduğumuz günden bu yana her türlü desteği sağlıyoruz. Muğla’ya gelen yerli ve yabancı katılımcılarla gerçekleştirilen uluslararası kongrelerde paydaşları ile uyum içinde üzerine düşeni yapan belediyemiz stant kiralamaktan, misafirlerin konaklamasına, ilgili oturumlara bildiri sunulması ve açılışlarda en üst düzey katılımla Muğla’nın en iyi şekilde temsil edilmesini amaçlıyor. Türkiye’nin en kapsamlı tarım laboratuvarı, duyusal analiz laboratuvarı, yerel tohum merkezi, mera projesi, yem ve fidan desteği, alım garantili çiçek üretimi, tarımsal sulama kanalları, meyve kurutma tesisi, trüf mantarı üretim sahası ile belediye olarak Muğla’da üreticimizin yanında olmaya devam ediyoruz” denildi.

  • Kızılay Başkanı Gürkan: “Kızılay toplumun her kesimini kucaklayan bir anlayışa sahip”

    Türk Kızılay Bursa Şubesi yöneticileri, Kızılay Haftası münasebetiyle ilköğretim öğrencileriyle bir araya geldi.

    Her yıl 29 Ekim ile 4 Kasım tarihleri arasında kutlanan Kızılay Haftası başladı. Türk Kızılay Bursa Şubesi, ilk öğretim öğrencileriyle bir ara geldi. Farklı okullardan 2 bine yakın ilköğretim öğrenci, Kızılay’ın yaptığı çalışmaları yakından görme fırsatı buldu. Öğrencilere yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi veren Şube Başkanı Davut Gürkan, “İyilik ve şefkat çınarı dediğimiz Kızılay’ın en büyük özelliği yardımsever olmaktır. Biz de Kızılay Haftası dolayısıyla ilköğretimdeki öğrencilerimizle buluşmak istedik. Kızılay’ı onlara genç yaşta aktaralım ki onlarda ileride büyükleri gibi Kızılay gönüllüleri olsun. Bu haftada, ilköğretim öğrencilerinden üniversite öğrencilerine, vatandaşlardan çalışanlara kadar birçok faaliyetimiz olacak. Bunun yanı sıra, hafta sonu yeni gelen kan aracımızı kısmetse devreye sokacağız. Kızılay 150 yıldan beridir iyilik hareketini devam ettiriyor. Sadece Türkiye’de değil, 78 ülkede faaliyetlerde bulunan ve 138 ülkede ise yardımını esirgemeyen bir kurum” dedi.

    İhtiyacı olan herkesin, beslenmeden barınmaya kadar birçok yardımına ilk Kızılay’ın koştuğunu belirten Gürkan, “Kâr gayesi gütmeyen, yardım ve hizmetleri karşılıksız olan ve kamu yararına çalışan bir gönüllü sosyal hizmet kuruluşu olan Kızılay, hiçbir ayrım yapmaksızın insanların acısını önlemeye veya hafifletmeye çalışmaktadır. Dünyanın en iyi afet örgütlenmelerinden birine sahip olan Türk Kızılay, 8 bölge, 25 mahalli afet müdahale ve lojistik merkezi sayesinde en kısa sürede afet bölgesine intikal etmektedir. Afet haricinde de sosyal yardımlaşmayla ilgili hizmetlerimiz bulunuyor. Gencinden yaşlısına birçok kişiye ilk yardım eğitimleri de veriyoruz. Sadece Bursa’da yılda 3 bine yakın ilk yardım eğitimi veriyoruz. Türkiye’de bunun gibi 33 merkezimiz bulunuyor. Bunun ardından Kızılay sosyal yardımla birlikte öğrenci yurtlarından, gençlik kamplarına kadar birçok alanda hizmet veriyor. Toplumun her kesimini kucaklayan bir anlayışa sahibiz. Kızılay’ın tabi ki en büyük özelliği vatandaşlarımızın onların bağışları ve katkılarıyla ayakta duran bir iyilik çınarı olmasıdır” şeklinde konuştu.

  • Bozuk halk otobüsünde kalan adama devlet sahip çıktı

    İhlas Haber Ajansı’nın (İHA) ‘Bozuk Halk Otobüsünde Yaşam’ başlığıyla gündeme getirdiği bozuk halk otobüsünde kalan Rahmi Seçkin’e Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü sahip çıktı.

    Kayseri’de 4 sene önce eşinden ayrıldıktan sonra psikolojik bunalıma giren 48 yaşındaki Rahmi Yıldız, bozuk bir halk otobüsü içerisinde yaşamını sürdürmeye çalışıyordu. İHA’nın yaptığı haber sonrasında Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, Rahmi Yıldız’a sahip çıktı.

    Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Nevzat Özer, bozuk halk otobüsüne gelerek Rahmi Yıldız ile görüştü. Yıldız, otobüsten alınarak ilk etapta bir otele yerleştirildi.

    Rahmi Yıldız’ın eşyalarını toplayan Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Nevzat Özer, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Bakanlığımız büyük bir bakanlıktır. Bizim bakanlığımız, devletimizin şefkat yüzünü gösterdiği ve büyüklüğünün gösterildiği bir bakanlıktır. Biz haberi duyar duymaz ekibimle beraber geldik. Öncelikle Rahmi beyi bu uygunsuz ortamdan çıkartmamız gerekiyordu. Bir otele yerleştireceğiz, sonra da vakıf müdürlerimizle görüşerek amirlerimize gerekli bilgileri vereceğiz. Psikososyal düzenini düzeltmemiz gerekiyor. Öncelikle psikolojik bir destek vermemiz gerekiyor. Ben de bir psikolojik danışman olarak kendisiyle ön görüşmeyi yaptım. Bir boşanma var, ortada çocuklar var, bir ayrılık var ve bu travmayı minimize edebilmek için öncelikle uzman arkadaşlarım destek sağlayacaklar. Daha sonrada sıcak bir ortam hazırlamamız lazım. Sıcak çorbası, yemeği ve çayı olacak. Bir takım sağlık problemleri de var. Sağlık müdürümüzle de görüşeceğiz. Her türlü desteği vereceğiz” ifadelerini kullandı.

    Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının yaralı ve hasarlı gönülleri tamir eden bir bakanlık olduğunu kaydeden Özer, “Biz bakanlık olarak Bakanımız Zehra Zümrüt hanımefendi de, bakanlığımız da bu konularda çok hassas. Çünkü biz yaralı ve hasarlı gönülleri tamir eden bir bakanlığız. Bu konuda elimizden gelen her türlü desteği sağlayacağız. Hangi vatandaşımız olursa olsun kim yolda kalmış, kim dara düşmüşse biz bu felsefe de hareket eden bir bakanlığız. Elimizden geldiğince, gücümüz yettiği kadar her alanda olmak istiyoruz” diye konuştu.