Etiket: Sahanın

  • Yeşil Sahanın Sultanları Grup Liderini Ağırlayacak

    Manisa’nın tek bayan futbol takımı olan ve Bayanlar Futbol 3. Ligi 2. Grupta mücadele eden Manisa Esnaf Gençlik Spor Takımı Pazar Günü grup Lideri Aydın 7 Eylül Gençlik Spor’u konuk edecek.

    Bayanlar Futbol 3. Lig 2. Grupta 6’ncı sırada bulunan Manisa’nın tek kadın futbol takımı Manisa Esnaf Gençlik Spor Takımı grup lideri Aydın 7 Eylül Gençlik Spor’u ağırlayacak. Pazar Günü Manisa 8 Eylül Stadında saat 13.00’da başlayacak mücadeleyi Hasan Kazım Erten, Yunus Canman ve Semra Koçdemir hakem üçlüsü yönetecek.

    Manisa Esnaf Gençlik Spor Takımı antrenörü Cemil Uğur, taraftar desteğini de arkalarına alarak karşılaşmada gülen taraf olmayı istediklerini belirtti ve tüm Manisalıları maça davet etti.

  • Deniz Çoban: “Bitnel Sahanın Heyecanını Yeteri Kadar Yaşamamış Bir Hakem”

    Eski hakem Deniz Çoban, bir hakemin isminin bahis ve şike ile bir araya gelmesine ihtimal vermediğini belirterek, Galatasaray-Trabzonspor maçını yöneten Deniz Ateş Bitnel ile ilgili, “Deniz Ateş Bitnel, daha o sahanın heyecanını yeteri kadar yaşamamış bir hakem” dedi.

    Bu sezon Kasımpaşa – Çaykur Rizespor maçı sonrasında hatalı kararları nedeniyle her iki takımdan da canlı yayında özür diledikten sonra hakemlik mesleğine veda eden Deniz Çoban, Konya’nın Beyşehir ilçesinde Selçuk Üniversitesi’nin 40. Yıl kültür, sanat, spor etkinlikleri kapsamında düzenlenen söyleşide öğrencilerle bir araya geldi.

    Selçuk Üniversitesi (SÜ) Ali Akkanat İşletme Fakültesi Konferans Salonu’nda düzenlenen söyleşiye katılan Deniz Çoban, programın moderatörlüğünü yapan SÜ Beyşehir Ali Akkanat Meslek Yüksekokulu Müdürü Yrd. Doç. Dr. Aziz Öztürk ve öğrencilerden gelen futbol hakemliği ile ilgili soruları cevapladı. Çoban’a geçtiğimiz günlerde kamuoyunda uzun süre tartışılan Galatasaray – Trabzonspor maçını yöneten Deniz Ateş Bitnel’le ilgili sorular da geldi. Müsabakanın ardından gündeme gelen şike, bahis ve hakem üçgeni ile ilgili iddialarla ilgili olarak da değerlendirmelerde bulunan Çoban, “Bir defa şike, bahis ve hakem kelimelerinin aynı cümle içerisinde özellikle hakemin cümlenin öznesi olarak kullanıldığına ben ihtimal vermiyorum. Öyle bir şey olmaz. Bu organizasyon içine bir hakemin girmesinin duyulmama ihtimali yoktur, şu iletişim çağında. Bunu bir kere sadece reyting yapmak için ortaya atılan bir söylem olarak görüyorum” diye konuştu.

    “DENİZ ATEŞ BİTNEL O SAHANIN HEYECANINI YETERİ KADAR YAŞAMAMIŞ BİR HAKEM”

    Karşılaşmanın çok tartışılan ve eleştirilerin odağı haline gelen orta hakemi Bitnel’in yönetimine ve neden bu kadar hatalar yaptığına ilişkin olarak da değerlendirmeler yapan Çoban, “Her ortam farklıdır, hakemin bu ortamdaki tecrübeyi yaşayarak bir noktaya gelmesi gerekir. Ama o sahaya çıkan Deniz Ateş Bitnel, daha o sahanın heyecanını yeteri kadar yaşamamış bir hakem, yani tribünden ses geldiği zaman o sese nasıl karşılık vereceğini öğrenememiş bir hakem” ifadelerini kullandı.

    Deniz Ateş Bitnel’in maç esnasında yaptığı ilk hatadan sonrasını idare edemediğini de savunan Çoban, “Bu da tecrübeyle olacak bir şeydir. Ben diyorum ki daha kariyerinde Galatasaray maçı yönetmemiş, daha hayatında o stada bir defa çıkmış, o yüzden… En büyük sebebi bu, başka hiçbir izahı yok. Bir tane yanlış penaltı verdin, onu hissettin, oyuncunun tepkisinden hissettin, tribündeki tepkiden hissettin, soyunma odasına girdin koridorda hissettin… Belki içeride telefonunu açtın gördün orada hissettin, bir şekilde hissettin. Önemli olan zaten bu tecrübeyi yaşamış insan bundan sonrasını idare edebilmeli. Deniz Ateş Bitnel zaten yaptığı ilk hatadan sonrasını idare edemedi. Bu da tecrübeyle olacak bir şeydir. Bunun da tek sorumlusu Deniz Ateş Bitnel değil, Merkez Hakem Kurulu’dur. Ona dur demeyen Türkiye Futbol Federasyonu’dur. Bir şeye dikkat çekmek istiyorum; MHK Başkanı Kuddusi Müftüoğlu kendini savunurken diyor ki, ‘kamuoyu hiç tepki göstermedi biz bu hakemi atarken’ diyor. Yani şöyle bir beklenti içerisinde; insanlar diyecek ki ‘ya bu hakemi niye bu maça verdin? Vermeseydin, tecrübesizdi.’ Zaten sen onun için görev yapıyorsun, onu değerlendirip yanlış olduğunu bilip atamayasın diye o görevi yapıyorsun” değerlendirmesini yaptı.

  • Türkiye’nin İlk Türbanlı Futbolcusu, Örtülü Kızlara Yeşil Sahanın Kapısını Açtı

    Türkiye Kadınlar Futbol 3. Ligi 2. Grup’ta mücadele eden Aydın temsilcisi 7 Eylül Gençlikspor’da forma giyen Rabia Atmaca, ülkemizde başörtüsüyle bir futbol karşılaşmasına çıkan ilk sporcu oldu. Örtündüğü için öğretmenlerinin sosyal medyada arkadaşlıktan çıkardığı Rabia, aldığı kararın arkasında durarak diğer başörtülü kadın sporculara öncülük etti.

    Adnan Menderes Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Antrenörlük Bölümü 3. sınıf öğrencisi olan 22 yaşındaki Rabia Atmaca, 9 yıllık profesyonel futbol kariyerinin ardından başını örtmeye karar verdi. Ara transfer döneminde Nazilli Belediyespor’dan şampiyonluk mücadelesi veren 7 Eylül Gençlikspor’a transfer olan başarılı defans oyuncusu Rabia, Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği’nin (FIFA) 17 Ekim 2014 tarihinde kadın futbolcu ve hakemlerin türbanla müsabakalara çıkmalarına izin vermesinin ardından takımının ikinci yarının ilk maçında Bursa deplasmanında oynadığı Gemlik Zeytinspor maçında forma şansı buldu. 7 Eylül Gençlikspor’un 9-0’lık üstünlüğüyle sona eren karşılaşmada 90 dakika mücadele eden Rabia, Türkiye’de türbanıyla sahaya çıkan ilk kadın futbolcu unvanına sahip oldu.

    FUTBOLU BIRAKMA NOKTASINA GELDİ

    Örtünürken Türkiye’de bir ilk olmak gibi bir amacının olmadığını belirten Rabia Atmaca, kendisi hazır hissetmediği için ligin ilk yarısında oynayamadığını söyledi. Amacının kendisindeki engelleri aşmak olduğunu ifade eden Atmaca, “Çok şükür kendimdeki engelleri aşıp, transfer yaparak ikinci devreye başladım. İlk kapandığımda spor camiasından çok ciddi tepkiler aldım. Takımlarımda hep ilk 11’de oynamama rağmen ciddi tepkiler aldım. Hatta futbolu bırakma derecesine geldim. Ama sonradan benim çektiğim zorlukları başkalarının çekmemesi gerekiyor. O yüzden ‘Ne olursa olsun, oynayacağım’ dedim ve transfer olduğum takımda da ilk 11’de yer aldım. Şu an mutluyum. Benim için önemli olan ilk veya son olmak değil; insanlara bizim dinimizin futboldan çok daha kolay olduğunu öğretmek. Futbolu sadece sevmek yeterli değil, futbol için fedakarlık yapmaları gerekiyor. Ama en önemlisi futbolu her şekilde oynayabileceklerini idrak etmeleri gerekiyor. İnşallah futbola başlamak isteyen arkadaşlarıma yardımcı olabilirim. Bayanların spor yapabilmesine katkı sağladığımı düşünüyorum. Spor yapmak ve sağlıklı olmak için dış görünüşün hiçbir önemi yok” dedi.

    SPORA TEŞVİK EDEN HOCASI ARKADAŞLIKTAN ÇIKARDI

    9 yıl önce İzmir’de başladığı futbol hayatında geçen yıl örtünmeye karar verdiğini dile getiren Atmaca, FIFA’nın örtülü sporcu ve hakemlerle ilgili aldığı kararın yer aldığı gazete kupürünün odasının duvarında asılı olduğunu ifade etti. 2014’te kapanmayı istediğini ancak camiadan gelen tepkiler nedeniyle bu isteğini yerine getiremediğini anlatan Atmaca, örtülü olduğu için spor yapmaya çekinen geç kızlara şu tavsiyelerde bulundu:

    “Çok şükür 2015’te kapanma hayalimi gerçekleştirdim. Şu an kapalı olmanın benim için bir avantaj olduğunu gördüm. Yaptığım fedakarlık bir avantaja dönüştü. Benim gibi olanların spor yapmalarına hiçbir şey engel değil. Kişinin en büyük engeli kendisidir. Eğer kendilerindeki engelleri aşarlarsa ben eminim ki çok daha iyi yerlere gelecekler. Ben ciddi tepkiler aldım ama insanlar hiçbir zaman bu tepkilerden korkmasınlar. Öğretmenlerinden, çevrelerinden, akrabalarından ve arkadaşlarından her şekilde tepki alacaklardır. Şu an korkulacak bir durum yok çünkü ben futbola başladığımda ‘Kızlar futbol mu oynar?’ diye bir soru vardı. Ama şu an ‘Kapalı da futbol oynayabiliyor musun?’ diye soruyorlar. Çok şükür diğer arkadaşlarımla birlikte bu durumu omuzlayabildik. O yüzden korkmalarını gerektirecek bir durum yok. Biz bu yükü omuzlarımıza aldık ve Türkiye’de bu süreç ciddi şekilde gelişti zaten. Kimsenin tepkisinden korkmasınlar. Mesela ben ilk kapandığımda, öğretmenim beni sosyal medya hesabından silip ‘Yazıklar olsun’ demişti. Kaldı ki bu kişi, beni spora yönlendiren hocamdı. Böyle insanlar tabi ki karşılarına çıkacak. Fedakarlık yapan ve futbolu arkadaşlarımın her zaman arkasındayım.”

    Rabia’nın Türkiye’de bayan futbolcular için iyi bir örnek olduğunu kaydeden takım kaptanı Nazlı Kızıltepe de, “Arkadaşımız çok iyi bir örnek oldu. Türkiye ve Aydın’da bir ilk olması diğer sporculara cesaret verecektir. Bu durumun sporun gelişimine öncülük edeceğini düşünüyorum. Bu sayede kadın futbolu çok daha ileriye gider. Arkadaşımız başı örtülü bir şekilde de futbol oynayabileceğini gösterdi. Bence bu örnek çok iyi oldu” ifadelerini kullandı.

    “TÜM KIZLARIMIZA KAPIMIZ AÇIK”

    7 Eylül Gençlikspor Başkanı Mustafa Yılmaz ise, uzun zamandır kadrolarına dahil etmeyi istedikleri Rabia’nın performansından memnun olduklarını söyledi. 35 yıldır sporun içerisinde olan birisi olarak spora hizmet etmeyi amaç edindiklerinin altını çizen Yılmaz, “Herkese spor yollarını açmak istiyoruz. Rabia kızımız, önceden tanıdığımız bir futbolcuydu. Sezon başında istemiştik ancak transfer arada gerçekleşti. Sağ olsun kadromuza katılıp, bizi memnun etti. Sporun herkese kapısı açıktır. Spor, inançlardan sonra uluslararası ortak bir dile sahiptir. Futbol zaten bunun en üst seviyesidir. Onun için bizim spor yapmak isteyen tüm kızlara kapımız açık” açıklamasını yaptı.

  • Bilecik’te Bulunan 13 Halı Sahanın Yeterlilik Belgesi Yok

    Bilecik Futbol İl Temsilcisi ve Bilecik Bölgesi Halı Sahalar Denetçisi Engin Toku, il genelinde 15’e yakın halı sahanın 13’ünün futbol oynamaya elverişli olduğuna ilişkin yetki belgeleri olmadığı belirtti.

    Toku, İHA muhabirine yaptığı açıklamad,a Bilecik il genelinde faal olan halkı saha işletmecilerine Türkiye Futbol Federasyonun (TFF) 1 Aralık 2009 tarihinde yürürlüğe girdiği 8 maddelik yazının ilk 2 maddesinin hatırlattı. 15 Aralık 20009 tarihinde 23847 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren önergeden bahseden Toku, “Bu önerge, Özel Beden Eğitimi ve Spor Tesisleri Yönetmeliğinin 3 ve 5’inci maddelerine dayanarak; Türkiye genelindeki özel kişilerin mülkiyetinde bulunan bütün halı sahalara ilişkin standartların belirlenmesine, halı sahaların futbol oynamaya elverişli bakımından sportif kriterleri uyarınca denetimine, yeterliliklerine göre sınıflandırılmasına, halı sahalar için yeterlilik belgesi verilmesine, bu belgelerin yenilenmesi ve iptaline ilişkin usul ve esasların belirlenmesi amacıyla hazırlanmıştır” dedi.

    “BU BELGEYİ ALMALARI ZORUNLUDUR”

    Önergedeki 3’üncü maddenin 1’inci mevzuatını hatırlatan Engin Toku, “Bu maddede, mevcut ve yeni faaliyete geçecek olan bütün halı sahaların, bulundukları ilin bağlı bulundukları Bölge Müdürlüğü tarafından tutulan TFF Halı Saha Sicili’ne kaydolmaları ve futbol oynamaya elverişli olduklarına ilişkin yeterlilik belgeleri almalarının zorunlu olduğu yazıyor. Bilecik’te bu belge sadece Bozüyük ilçemizde bulunan Torunlar ve Halit Köprülü halı saha işletmecilerinde var. Bilecik ve diğer ilçelerinin hiç birinde bu belge yok. Bozüyük Belediyesi iş yeri açma ruhsatı verirken bu belgeyi zorunlu tutuyor. Diğer belediyeler zorunlu tutmadıkları için onlar da iş yeri açtık nasıl olsa gerek yok zihniyeti ile bu belgeyi almıyorlar. Bu belge olmadığı için halı sahaları denetleyemiyoruz. Halı sahaların futbola elverişli mi, değil mi? bilemiyoruz. Belediyeler bununla ilgili bir yaptırım yaparsa bizler de halı sahaları denetler, halı sahaları elverişliliklerine göre sınıflandırırız” dedi.

    Öte yandan Toku, devlet kurumlarına ait halı sahaların bu belgeye tabi olmadığını da hatırlattı.