Etiket: Sağlıyor

  • Göktepeli kadınlar ürettikleri ürünleri satarak aile bütçelerine katkı sağlıyor

    Göktepeli kadınlar ürettikleri ürünleri satarak aile bütçelerine katkı sağlıyor

    Karaman’ın Sarıveliler ilçesine bağlı Göktepe beldesinde 1 yıl önce kurdukları kooperatifle bir araya gelen kadınlar ürettikleri ürünleri satarak aile bütçelerine katkı sağlıyor.

    Kurulan Göktepe Kadın Kooperatifi belde ve çevre köylerdeki kadınların ürettikleri doğal ürünlerin ekonomik kazanca dönüşmesini sağlıyor. Bölgede üretilen ceviz, toz biber, nane, fesleğen, kuş üzümü, tarhana, siyez unu, bulgur, elma, domates, hurma kurusu ile dağlardan topladıkları sumak, kekik, ıhlamur ve çıtlık gibi ürünler satışa sunuluyor.

    “Bu güzel ürünleri bizim gibi herkesin yemesini istiyoruz”

    Göktepe Kadın Kooperatifi Kurucu Üyesi Seda Ertuğrul, üretici kadınların emeklerinin boşa gitmemesi için bir çatı altında birleştiklerini söyledi. Ertuğrul, “Gerek kadınlar gerek gençler yaptığımız ürünlerin karşılığında maddi olarak da bir kazanç elde etmek istedik. Kadınlar üretiyor karşılığı yok. Diğer sene de diyor ki biraz daha az yapayım ya da yapmayayım, ekmeyeyim, bir şey kazanamıyorum, karşılığı yok diyorlar. Biz de Göktepe Belediye Başkanımız Mustafa Doğan ile ne yapabiliriz diye düşündük ve bir kooperatif kuralım istedik. Kadınlar getirsin gerek burada, gerek internette, gerek yurt dışına pazarlayalım, en azından bu bölgenin bu güzel ürünleri de karşılığını bulsun istedik. Kadınlarımız bir yıl önceye göre şu an daha sağlam ayaklarının üstüne basıyor, daha güçlüler, daha cesurlar, kendilerine daha güvenerek konuşuyorlar. Yaptıklarının daha farkındalar” dedi.

    Seda Ertuğrul, Toroslardan dünyaya açılmak istediklerini dile getirerek, “Şu anda 15 çeşit ürünümüz var. Hepsi bizim denetimimiz altında. Elimizde çok fazla ekipmanımız olmadığı için sabit bir üretim yerimizde olmadığı için tamamen geleneksel üretim yöntemlerine göre üretiyoruz ama ilerleyen zamanda ekipmanımızı sağladığımız takdirde daha çok ürün ortaya koyacağız. Daha çok markalaşmaya gideceğiz, daha çok satış ağı geliştireceğiz. Şu anda bile yurt dışına satışımız söz konusu, yani 15 üründe bile satış gerçekleştirebiliyoruz. Hiçbir şekilde kimyasal madde içermeyen tamamen doğal olan ürünlerdir. Bu nedenle kendimizi daha çok geliştirmek istiyoruz. Bu Toroslar’dan dünyaya açılmak istiyoruz. Bu güzel ürünleri biz yiyoruz ve herkesin yemesini istiyoruz” diye konuştu.

  • Gözlük kullanımı trafik kazalarında can ve mal kaybının azalmasını sağlıyor

    Gözlük kullanımı trafik kazalarında can ve mal kaybının azalmasını sağlıyor

    20. Bölge Kuzeydoğu Optisyen Gözlükçüler Odası Erzurum İl Temsilcisi Vahap Efe, gözlük kullanmanın trafik kazalarındaki can ve mal kayıplarının azalmasını sağladığını söyledi.

    Sağlık okuryazarlığının artırılması gerektiğini ifade eden 20. Bölge Kuzeydoğu Optisyen Gözlükçüler Odası Erzurum İl Temsilcisi Vahap Efe, “İnsanlar görmenin kendi gördükleri kadar olduğunu zannetmekte ve araç kullanırken görmenin önemini ihmal etmektedir” dedi.

    Trafik kazalarında can ve maddi kayıplarının önlenmesinde tam ve net bir görüşün son derece önemli olduğunu ifade eden Efe, “Gözlerimiz vücudumuzun dünyaya açılan pencereleridir. Adeta beynimizin uzantısı gibi çalışır. Öğrendiklerimizin yüzde 83 gözlerimizle sağlarız. Yeterli görme keskinliğine sahip olmak, gözlük kullanmak trafik kazalarındaki can ve mal kayıplarının da azalmasını sağlar. Çevreye verilen zararı önler. Her yıl ülkemizde resmi verilere göre 20 milyar mal kaybı, çevreye zarar, 6 bin olay yerinde ölüm, 6 bin yaralı trafik kazası meydana gelmektedir. Sürücüler araç kullanırken göz sayısız sinyal ve bilgi uyarıları alır. Tüm duyumların yüzde 90’nı görsel algılardır. Başka bir ifade ile görme yeteneği, lüzumlu kararların ve hareketlerin yüzde 90’ını etkiler. Sağlık alanında ne kadar kaliteli hizmet verilirse verilsin, tedaviye erişim ne kadar kolaylaşırsa kolaylaşsın kişinin kendisinin sağlığını korumaya yönelik farkındalığı gelişmediği sürece başarılı olabilme şansı sınırlıdır. Bu nedenle toplumlarda sağlık okuryazarlığının artırılması gereklidir. İnsanlar görmenin kendi gördükleri kadar olduğunu zannetmekte ve araç kullanırken görmenin önemini ihmal etmektedir. Trafik kazalarında can ve maddi kayıplarının önlenmesinde tam ve net bir görüş son derece önemlidir. Hem sürücü belgelerinin edinilmesi hem de yenilenmesinde, Avrupa’da sürüş için görüş standartlarına uygun olarak, Görme testi, görme alanı testi, kontrast hassasiyeti ve alacakaranlıkta(örneğin ay ışığında) görüşün etkili bir şekilde değerlendirilmesi, diplopi, Periyodik muayeneler, bütün değerlendirmelerin bir göz hekimi tarafından yapılmasının sağlanması Trafik kazalarında can ve mal kayıplarını azaltır. Görme insanın en değerli varlığıdır. Her şey bir göz muayenesi ile başlar.” dedi

  • Hem istihdam sağlıyor hem de bölge ekonomisine katkı sağlıyorlar

    Hem istihdam sağlıyor hem de bölge ekonomisine katkı sağlıyorlar

    Erzurum Büyükşehir Belediyesi bünyesinde kurulan deri işletmesinde hem istihdam sağlanıyor hem de bölge ekonomisine önemli bir katkı sağlanıyor.

    Büyükşehir Belediyesi bünyesinde kurulan ESKER A.Ş. Aziziye ilçesinde kurulan tesiste 50 işçi ile birbirinden farklı deri ürünlere imza atıyor. Şirketin Genel Müdürü Baran Zahit Türk, ürünlerinin bölgede büyük bir talep gördüğünü ve ürün yelpazesi ve istihdamı artırabilmek için yoğun çaba harcadıklarını belirtti.

    Baran Zahit Türk, “Erzen Deri olarak iş istihdamını oluşturmak, Erzurum gelen yatırımcıları karşılamak ve batıya olan göçün biraz olsa gerilemesini sağlamak amacındayız. Erzen deri bir Erzurum Büyükşehir Belediyesi iştiraki kuruluşudur. İş yeri olarak 2015 yılında tasarlandı, kurgusu yapıldı, 2015 yılı Ağustos ayında ilk üretim faaliyetlerine başladı. Erzen derinin amacı unutulan meslek gruplarını gün yüzüne çıkarmaktır. Topluma yararlı olmak amacıyla tasarlanan bir projedir. Bilindiği gibi bir meslek o kişinin altın bileziğidir. Bizler vasıfsız iş gücünü Mesleki Eğitim Kursları düzenleyerek İŞKUR ile birlikte projeler hazırlandı. Bizim şu an Erzen deri işlemeciliğinde derinin kesilmesinden, tüketiciye ulaşacağı raddeye kadar kursiyerlerimizi eğitime tabi tutuyoruz. Bize gelen kişileri iş sahibi ve meslek öğretimi yapıyoruz” dedi.

    İlk başlarda çanta üretimi ile bu işe başladıklarını anlatan Baran Zahit Türk “Müşterilerin bizleri doğru yönlendirmeleri sayesinde kemer, çanta, cüzdan, kartvizitlik gibi ürünleri bünyemize eklemiş bulunuyoruz. Kullanılan derilerde vejetal denilen derinin dabaklanma yani derinin tüyden arınması esnasında kimyasal deri kullanılıyor. Derinin en kalitesini işleyerek tüketicilere ulaştırıyoruz. Deri teminimizi Isparta Yalvaş’tan, Tuzla’dan, Gerede’den, deri sanayisinin gelişmiş bölgelerinden tedariklerimizi temin ediyoruz. Erzen deri ürünlerimize online platformlardan, online satış sitelerinden ulaşabilirler. Hakiki derinin anlaşılması klişeleşmiş bir yöntem vardır çakmak yakarak derinin yanıp yanmadığını anlıyoruz, bilindiği gibi deriler de insan derileri gibidir. Çakmakla yakıldığı zaman yanar. Hakiki derinin yanması biraz daha geç olur. Derinin kendine has bir kokusu vardır. Suni derilerde kimyasal kokular bulunur. Yine de test ederken derilerimizi yakmayalım. Deri güneş ışıklarından çeşitli ışıklardan etkilenen bir maddedir. Derinin bakımını ise hafif nemli bezlerle yapabiliriz. Evde deriye bakım yapılmak isteniyorsa çok hafif hakiki vazelin ile derimizi koruyabiliriz. Hedef olarak iki grup ürünle çıkmıştık. Ürün gamı genişledi. Biz istiyoruz ki Doğu Anadolu’nun hakim olduğu hayvancılık sektörü var buralardan elde edilen ürünlerden yararlanmak. Erzurum’da bir Dabak hane kurularak derinin buralarda dabaklanması gerekir. Derilerimizi yurt dışı satışlarla da destekleme istiyoruz” diye konuştu.

    Baran Zahit Türk, 50 kişilik ekiple iş istihdamı oluşturarak Erzurum’da üretim yapmaya devam ettiklerini ve bir nebzede olsa ülke ekonomisine katkı sağlamaktan onur duyduklarını sözlerine ekledi.

  • Akçadağ Belediyesi işsiz kadınlara istihdam sağlıyor

    Akçadağ Belediyesi işsiz kadınlara istihdam sağlıyor

    Malatya’nın Akçadağ İlçesi’nde, Akçadağ Sınırlı Sorumlu Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi üyesi işsiz kadınlara, ‘Eğitim, İmalat ve üretim Atölyesi’nde istihdam sağlanıyor.

    Akçadağ Belediyesi, sosyal sorumluluk projesi kapsamında önemli bir çalışmaya imza attığı bildirildi. Belediye tarafından makina alımı yapılarak gerekli tadilat çalışmaları da tamamlanan Eğitim, İmalat ve üretim Atölyesi’nde üretim yapılmasına yönelik olarak Akçadağ Sınırlı Sorumlu Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi üyesi işsiz kadınlarımızın istihdamı sağlanmaya başlanıldı.

    İşsiz kadınlara istihdam sağlamak amacıyla harekete geçen Akçadağ Belediyesi, bütçesinden Eğitim, İmalat ve üretim Atölyesi’ni üretim faaliyetlerine hazır hale getirdi. Atölyenin elektrik tesisat işleri tamamlandıktan sonra makine alımı gerçekleştirildi. 600 bin TL yatırım ile atölyeye sehpa, masa, ütü, kompresör, elektronik çift iğne makineleri, düz makineler ile flota makineleri alındı.

    Akçadağ Belediye Başkanı Ali Kazgan, ‘Eğitim, İmalat ve üretim Atölyesi’ni ziyaret ederek, atölye ve çalışmalar hakkında bilgi aldı.

    Başkan Kazgan yaptığı açıklamada, Akçadağ Belediyesi olarak işsiz kadınlara istihdam sağlamak adına önemli bir çalışmayı hayata geçirdiklerini ifade ederek, “Ülkemizin ve ilçemizin en büyük sorunlarından biri olan işsizlik ile mücadele noktasında Belediyemizin maddi imkanları ile tamamlaman Eğitim, İmalat ve üretim Atölyesi’nde kadınlarımız tekstil ürünleri üretimi yaparak ailelerinin geçimlerine katkıda bulunacak. Aynı zamanda, kovid-19 salgını ve devamında yeni normal dönemde uzun süre maske ve tulum ihtiyacı doğacağından bu malzemelerin üretimi de biçki-dikiş makineleriyle birlikte yapacaklar” dedi.

  • Bitkisel destek tedaviler kanser tedavisine önemli katkı sağlıyor

    Bitkisel destek tedaviler kanser tedavisine önemli katkı sağlıyor

    Tıbbi Farmakoloji Fitoterapi ve Homeopati Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Iraz, bitkisel destek tedavilerin kanser tedavisine önemli katkı sağladığını belirtti.

    Bitkilerin ilaç geliştirilmesinde en önemli kaynak olduğunu kaydeden Prof. Dr. Mustafa Iraz, “Bitkilerdeki etkili bileşenlerin ayrıştırılarak, saf maddeler olarak tedavide kullanılması her zaman mümkün değildir. Nitekim, saflaştırılmayan veya kısmen saflaştırılan bitkisel ekstraktlar, aynı bitkiden izole edilen saf maddelere göre daha yüksek etkinlik gösterir. Bunun en önemli sebebi ekstraktın içerisinde yer alan polifenoller veya saponinler gibi bazı bitki bileşenleridir. Bu bitki bileşenleri çoğu kez kendileri etkili olmasa bile etkili bileşenin etkinliğini artıran adjuvan maddeler olarak fonksiyon gösterirler. Mesela, Ginkgo biloba, Hypericum perforatum, Tribulus terrestris, Artemisia annua gibi bitkiler bütün bitki veya ekstre olarak kullanılırlar. Saf maddelere kıyasla, bir bitki ekstraktının çok daha düşük dozları ile içindeki sinerjistik etkili maddelerden dolayı, istenen biyolojik cevap sağlanabilmekte ve aynı zamanda olası riskler bertaraf edilebilmektedir” dedi.

    Genellikle en iyi etkinin elde edildiği ekstraksiyon tekniklerinin sır olarak saklandığını kaydeden Prof. Dr. Mustafa Iraz, “Bitki özlerinin saf madde yerine ekstrakt olarak kullanılmasının bir başka nedeni ise saf olarak izole edilen bileşenlerin daha kolay bozularak etkisini kaybetmesi ve tek başına biyoyararlanımının düşük olmasıdır. Başka bir ifadeyle bağırsaklardan yeterince emilememesidir. Bu duruma bir örnek olarak belirgin antidepresan etkinliğe sahip olan Sarı kantaron (Hypericum perforatum ya da St.John’s wort) verilebilir.

    Sarı kantaronun içerdiği hiperforin izole edildiğinde atmosferik oksijen ile teması durumunda parçalanarak etkisini kaybetmektedir. Bitki ekstraktı içinde ise antioksidan etkili flavonoitler tarafından korunarak bozulması önlenmektedir. Diğer bileşen hiperisin ise bağırsaklardan son derece zayıf emilimi nedeniyle tek başına etkinliği zayıf olup, ekstrakt halinde bulunan epikateşin, prosiyanidin, hiperozit veya rutin gibi polifenolik bileşikler ile kombine olduğunda kan seviyesinde belirgin bir artış meydana gelmekte ve kuvvetli antidepresan etki göstermektedir. Bu nedenle, etkili bileşenlerin saf halde kullanımı yerine “standardize edilmiş kantaron ekstraktının” kullanılması tercih edilmektedir. Dolayısıyla günümüzde tedavi amacıyla etken maddelerin bitkiden saflaştırılarak kullanılması yerine “belirli bileşenleri bakımından standardize edilmiş bitki ekstraktlarının” kullanılması, daha yüksek etkinlik ve daha az yan etki için tercih edilmektedir” diye konuştu.

    Kanser destek tedavisi uygulayan Prof. Dr. Mustafa Iraz, bitkisel destek tedavilerinin kanser hücresinin hem gerekli besinleri dengeli olarak alması sağlayarak olgun hücre haline gelmesini hem de kanser hücresindeki genetik yapıyı etkileyip hızlı bölünmeyi yavaşlatarak kanser tedavisine katkıda bulunduğunu belirtti.

    Dr. Iraz, bitkisel ürünlerin kanser tedavisine bu katkıları verirken sağlıklı hücrelere zarar vermeyeceğini; Bu nedenle kanser hastalarında fitoterapinin güvenle kullanılabilecek bir tamamlayıcı tıp yöntemi olduğunu vurguladı.