Etiket: Sağlıkta

  • Sağlıkta yaşanan sorunlar masaya yatırıldı

    Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (Sağlık-Sen) Diyarbakır Şube Başkanı Nurhak Ensarioğlu, sağlık alanında Diyarbakır’da yaşanan sıkıntıların Türkiye’nin hiçbir yerinde olmadığını belirterek, bunun temelinde tamamen egoist yapının olduğunu savundu.

    Sağlık-Sen Diyarbakır Şubesince, sağlık alanında yaşanan sorunlar ve çözümlerine ilişkin toplantı düzenlendi. Bir restoranda düzenlenen toplantıya, Şube Başkanı Nurhak Ensarioğlu’nun yarı sıra şube yöneticileri ve 250 üye katıldı. Toplantıda konuşan Ensarioğlu, toplantının asıl amacının çalışanların sahadaki sorun ve sıkıntılarını paylaşabilecekleri bir ortam oluşturup, çözüm önerisi hazırlamak olduğunu ifade etti. Diyarbakır’da sağlık sorunlarının gün geçtikçe arttığını savunan Ensarioğlu, “Burada bir araya geldiğimizde sahadaki sorun ve sıkıntıların ne kadar büyük olduğunu bir kez daha gördük. İlimizin dört bir yanında gerek merkez ve ilçelerinde gelen temsilci kardeşlerimiz var. Bu kardeşlerimizin hastanelerde karşılaştıkları sorunlar ve sıkıntıları burada paylaşıp çözüm bulmak içinde elimizden geleni de yapacağız. Diyarbakır’da büyüyen sorunlarını Sağlık-Sen olarak elimizden geldiğince bunları dile getireceğiz. Amacımız vatandaşların burada iyi hizmet alabilmeleri ve çalışanlarımızın da mağdur edilmemeleridir. Sorunlarımızın bazıları kendi merkezlerimizde bazıları ise bakanlığa taşıyarak çözüm sağlıyoruz” dedi.

    Diyarbakır’ın sağlıkta sıkıntılı dönemler geçirdiğini ifade eden Ensarioğlu, “Birçok şehre giderek idarecilerle görüştüm Diyarbakır’da olan sıkıntılar Türkiye’nin hiçbir yerinde yok. Bu sıkıntıların temelinde tamamen egoist yapı var. Diyarbakır’da vatandaşlarla görüşmelerde, hastane yetersizliği, çalışma ortamlarının sıkıntıları ne zaman biteceğini soruyorlar. Biz de toplantımızda bu tür sorunları çözeceğiz ama bazı konular bizleri aşıyor” diye konuştu.

    “Yöneticiler, çalışanlarla barış içerisinde değil”

    Şehir Hastanesi projesinin bir an önce hayata geçmesini beklediklerini dile getiren Ensarioğlu, “Türkiye’nin birçok illinde var burada da olması iyi olur. Çünkü Diyarbakır hastaneleri bir tek buralı vatandaşlara değil çevre illerden gelen vatandaşlara da hizmet ediyor. Aslında Diyarbakır’ın bir sağlık üslubu olmalıdır. Bu şekilde aksayarak ve olumsuzluklarla gidecekse Şehir Hastanesinin bir katkıda bulunacağını düşünmüyorum. Eğitim Araştırma Hastanesi, bölgenin en büyük ve devasa hastane ama orada sağlıklı bir hizmet yok. İdare, çalışanlara mobbing uygulayarak, ego tatmin etme çabası içerisinde ve çalışanlarla barış halinde değiller. Sürekli çalışanları ötekileştirip, azarlayıp ve mobbing uygulayarak bir şeyler katacaklarını düşünüyorlar ama yapamıyorlar. Bütün olumsuzluklara rağmen sağlık çalışanları gece gündüz demeden ellerinden geleni fazlasıyla yapıyorlar. Çalışanlarımız aslında pek bir şey istemiyor. İstedikleri tek şey emeklerine saygı ve mobbingden uzak kalmak. Bunlarla ilgili bir çalışanlardan bilgileri toplayarak klasör haline getirip, genel merkez üzerinden Sağlık Bakanlığına ileteceğiz. Sağlık Bakanlığının bu konudaki hassasiyetini de ilimize pozitif baktıklarını da biliyoruz. Diyarbakır’da birçok hastanelerimizin işlevinin durduğunu ve çalışanlarında hastane bünyesinde hizmet vermeyeceği durumda olduklarını görüyoruz” ifadelerinde bulundu.

  • Türkiye sağlıkta dijitalleşme konusunda Avrupa’nın en başarılı ülkesi

    Siemens Healthineers Türkiye sağlık sektöründeki dijital gelişmeleri HIMSS’18 Eurasia’da anlattı. Türkiye, HIMSS EMRAM derecelendirmelerinde sağlıkta dijitalleşme konusunda kat ettiği mesafe ile Avrupa’nın en başarılı ülkesi seçildi.

    Sağlık bilişim etkinliği HIMSS Türkiye (Healthcare Information and Management Systems Society-Sağlık Bilgi ve Yönetim Sistemleri Topluluğu), bu yıl daha kapsamlı bir yapıya kavuşarak HIMSS Eurasia adıyla İstanbul’da düzenlendi. Sağlık bilişimi alanında örnek başarılara imza atan Türkiye’nin bölgesel liderliğiyle gerçekleşen etkinlik, yenilenen adı ve vizyonuyla Asya, Avrupa, Balkan ve Afrika ülkelerini de kapsadı. HIMSS’18 Eurasia Sağlık Bilişimi Fuarı ve EMRAM Eğitim Konferansı’nda, sektörün önde gelen oyuncuları Türkiye ve dünyadaki dijital sağlık vizyonunu değerlendirdi.

    Sağlık Bakanlığı, Medipol Üniversitesi ve HIMSS Avrupa iş birliğiyle düzenlenen HIMSS’18 Eurasia’nın Gold sponsorlarından biri de Siemens Healthineers Türkiye oldu. 25-27 Ekim 2018 tarihindeki etkinlikte yerel ve 43 ülkeden uluslararası sağlık profesyonelleri ile bilişim dünyasından yaklaşık iki bin kişi bir araya geldi.

    “Siemens Healthineers sağlık sektörünü dijitalleştirmeye devam ediyor”

    “Bilgi Teknolojilerini Kullanarak Kalite ve Klinik Çıktıların Geliştirilmesi” panelinde konuşan Siemens Healthineers Türkiye Görüntüleme Bölümü Pazarlama Müdürü Ömer Demir dijital teknolojilerin sağlık sektörü ve buna bağlı olarak bireylerin davranışları üzerindeki etkilerini değerlendirdi. Dijital dünyada başarının püf noktasının veri analizi olduğuna ve sağlık verilerinin her yıl yüzde 48 büyüdüğüne dikkat çeken Demir, Siemens Healthineers’ın sağlık sektörünü dijitalleştirmeye odaklandığını ifade etti. Ömer Demir, “Siemens Healthineers Türkiye olarak sağlık hizmetlerine erişimi, iş gücü verimliliğini ve klinik operasyonların optimizasyonunu artırmaya odaklanan çözümler sunuyoruz. Sağlık sektörünün dijitalleşmesi için yüksek kalitede görüntüleme, laboratuvar ve operasyon verisinin oluşturulması, verilerin sınıflandırılması ve analiz edilmesi ile operasyonelleştirilmesine ihtiyaç var” dedi.

    Demir, sağlık sektöründe yakın zamanda kullanım örnekleri artan yapay zeka uygulamalarına da değinerek şunları söyledi: “Yapay zeka (AI) uygulamalarının sağlık sektörüne oldukça önemli bir katkısı var. Siemens olarak AI ve makine öğrenmesinde lider bir firmayız. Yapay zeka uygulamalarını görüntülemenin ötesine taşıyarak laboratuvar ve toplum sağlığı alanlarına da yansıtıyoruz. Bu sayede hasta odaklı bütünsel tedavileri mümkün kılan çözümler geliştiriyoruz. Örneğin dijital ikiz teknolojimizle, her çekim ile kendini yenileyen ve takip sağlayan sanal bir ikizin oluşturulmasını sağlıyoruz. Yakın zamanda yapay zeka sağlık sektöründe çok daha farklı alanlarda ve kapsamda kullanılmaya başlayacak.”

    Ömer Demir ayrıca, Siemens Healthineers’ın Türkiye’de her yıl sağlık sektörüne önemli katkılarda bulunduğunu belirterek, “Siemens Healthineers olarak global bütçemizin yüzde 8’inden fazlasına ulaşan Ar-Ge yatırımlarımızla sağlık kurumlarının dijitalleşmesini destekleyen ürünler geliştiriyoruz. Kendimizi bir inovasyon şirketi olarak tanımlıyor, her yıl hemen hemen her ürün grubunda pazar dinamiklerini değiştiren yeniliklere imza atıyoruz” dedi.

    Türkiye Avrupa lideri oldu

    HIMSS’18 Eurasia kapsamında HIMSS 6 ve 7 Ödül Töreni düzenlendi. 2017 ve 2018 yıllarında dijitalleşmede gösterdikleri gelişmelerle HIMSS EMRAM derecelendirmelerinde 6 ve 7 seviyelerine ulaşan hastanelere ödülleri verildi. ABD ve Avrupa’dan gelen HIMSS yetkilileri tarafından yapılan değerlendirme sonucu Türkiye, 164 hastane ile Avrupa’nın en başarılı ülkesi oldu. Almanya, İspanya ve İtalya’da toplam 16 adet 6. Seviye hastane bulunurken, Türkiye 163 adet 6. Seviye ve 1 adet 7. Seviye hastane ile Avrupa toplamının önüne geçti.

  • Sağlıkta 4 yılda kayıt altına alınan şiddet vaka sayısı 60 bin

    Sağlık Sen Genel Başkanı Metin Memiş, düzenlediği basın toplantısında 4 yılda sağlıkta şiddetin sayısının 60 bin olduğunu belirterek, “Cezaların caydırıcı niteliğinin mutlaka güçlendirilmesi, hastanelerin güvenlik önlemlerinin artırılması gerekiyor” dedi.

    Memur-Sen Genel Başkanı ve Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş basın mensuplarıyla bir araya gelerek, açıklamalarda bulundu. Sağlık-Sen’in, milletin sağlığı ve huzuru için gece gündüz çalışan sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarını temsil eden bir sendika olduğunu belirten Memiş, sağlık çalışanlarının sorunlarını tespit ederek çözüm önerileri geliştirdiklerini ve birçok kazanıma imza attıklarını söyledi.

    “16 yılda iş yükü en az 3 kat arttı”

    Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş toplantıda yaptığı açıklamada, “16 yılda iş yükü en az 3 kat arttı. Ama istihdam edilen sağlık çalışanı sayısı maalesef bir kat arttı. Sağlık hizmetlerinin kalitesinde gelişmiş ülke standartlarını yakalamış durumdayız. Oysa diğer ülkelerle kıyasladığımızda ülkemizde 100 bin kişiye düşen hekim sayısı 183 iken bu OECD oranlarında 339’dur. Hemşire sayısı 273 iken OECD ortalamasında 890’dır. Kişi başına müraacat toplam sayısı ülkemizde 8.6 iken bu oran OECD bu oran 6.8’dir Yani OCDE ülkelerinin ortalamasının yarısı kadar hekim sayımız 3’te biri kadar sağlık çalışanı sayımızla daha çok hastaya daha yoğun bir sağlık hizmeti ile karşı karşıyayız. Sağlık alanında istihdam oranına baktığımızda OECD ortalamasında 3’te bir düzeyinde bulunuyoruz. Ülkemizde sağlık alanında KPSS sınavına giren aday sayısı 659 bin 482 sağlık çalışanı KPSS sınavı ile memur olmak istiyor. Bu adaylardan 154 bin 332’sinin hemşirelik bölümü mezunudur. Ülkemizde sağlık personeli konusunda ciddi açık varken, bu anlamda sağlık çalışanı alım sayılarının yetersiz olması nedeniyle sağlık hizmetlerini yürütmekle karşı karşıyalar. Sağlık Sen olarak diyoruz ki istihdam politikaları konusunda yeni politikalar geliştirilmeli, sağlık çalışanı sayısı arttırılmalı hem sağlık hizmetlerinin iyi verilmesi hem de sağlık çalışanlarının iş yükünün azaltılması konusunda adımlar biran önce atılmalı” dedi.

    “Sağlıkta şiddet sona erdirilmeli”

    Sağlık hizmetlerinde memnuniyet artarken şiddet olaylarının arttığını söyleyen Memiş, Sağlık Bakanlığı verilerine göre 2013-2017 yılları arasında kayıt altına alınan şiddet vakası sayısının 60 binin üzerinde olduğunu vurguladı. Bunun 18 bininin fiziksel şiddet olduğunu dile getiren Memiş, hekimlerin en çok şiddete uğrayan meslek mensubu olarak öne çıktığını belirtti. 42 binin üzerinde de sözel şiddet vakası yaşandığını ifade eden Memiş, “Sağlık-Sen olarak yaptığımız şiddet araştırmasında, meslek hayatı boyunca 11 ve daha fazla kez fiziksel veya psikolojik şiddete uğrama oranının sağlık çalışanları arasında yüzde 30 seviyesinde olduğunu tespit ettik. Sağlıkta şiddeti önleme adına bugüne kadar önemli düzenlemelere gidildi. Beyaz Kod sisteminin devreye girmesi, şiddete uğrayan sağlık çalışanlarına hukuki destek verilmesi, Sağlık Bakanlığının şiddet davalarına müdahil olması, tutuklu yargılama ve cezai müeyyidelerin artırılması gibi bir takım düzenlemeler oldu” diye konuştu.

    Cezaların arttırılmasını talep etti

    Tutuklu yargılamanın bazı sorunlar nedeniyle uygulanamadığının altını çizen Memiş, cezaların caydırıcı niteliğinin mutlaka güçlendirilmesi, hastanelerin güvenlik önlemlerinin artırılması, şiddet uygulayanlara acil sağlık hizmetleri hariç SGK’dan 6 ay hak mahrumiyeti getirilmesi gibi önerilerinin şiddetin önlenmesinde caydırıcı olacağına inandıklarını belirtti. 350 bin sağlık çalışanının yıpranma payı hakkından faydalanmaya başladığını belirten Memiş, “Taleplerimiz var. Yıpranma payının geçmişe dönük olması tüm çalışanları kapsaması 5 yıla 1 olarak verilmesi noktasındaki taleplerimizi gerekli yerlere iletiyoruz. 4 yıldır verilen mücadele neticesinde elde ettiğim bu kazanım çok önemlidir. Ama bu işin peşini bırakmadık. İnşallah tüm sağlık çalışanlarını kapsayacak şekilde geçmişe dönük olacak şekilde yıpranma payını verecek şekilde çalışmalar yapacağız. Bu anlamda da özellikle siyasi iradeyi sağlık çalışanların hakkını daha adil verilmesi noktasında tekrardan masaya yatırarak bu konudaki eksiklikleri gidermelerini buradan ifade ediyoruz” şeklinde konuştu.

  • Ensarioğlu: “Sağlıkta şiddet son bulsun”

    Sağlık-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Nurhak Ensarioğlu, Türkiye’nin el birliğiyle sağlıkta şiddet ayıbından kurtulması gerektiğini vurguladı.

    Sağlık-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Nurhak Ensarioğlu, sağlıkta şiddet olaylarına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Sağlık çalışanlarının büyük bir özveriyle halka hizmet verdiğini belirten Ensarioğlu, yetersiz sayıyla, sağlık hizmetlerinin sunumunda bir devrim yapan ve sağlıkta dönüşümün mimarı olan sağlık çalışanlarının şiddet olaylarına maruz kalmasının kendilerini derinden üzdüğünü ifade etti. Tükenmişlik sınırında hizmet veren, yoğun çalışma şartlarıyla mücadele eden sağlık çalışanlarının güvenliğinin sağlanmasının hem bakanlığın hem de milletin ortak sorumluluğu olduğunu anlatan Ensarioğlu, “Türkiye el birliğiyle, sağlıkta şiddet ayıbından kurtulmalıdır. Şiddet uygulayan ya da şiddet uygulamaya meyilli kişilere, bireysel veya toplumsal tepkiler de şiddetin önlenmesinde önemli bir adım olacaktır. Sağlık çalışanlarına sahip çıkılması, hizmet kalitesinin artmasına büyük ölçüde katkı sunacaktır” dedi.

    İstanbul’da tedavi ettiği hastası tarafından ateşli silahla saldırıya uğrayan Ruh ve Sinir Hastalıkları Uzmanı Dr. Fikret Hacıosman’ın hayatını kaybettiğini anımsatan Ensarioğlu, “Merhuma Allah’tan rahmet, başta ailesi olmak üzere sağlık camiasının ve tüm Türkiye’nin başı sağ olsun. Sağlık çalışanları olarak her gün şiddete maruz kalmakta ve dün kaybettiğimiz arkadaşımız gibi ölümle karşı karşıyayız. Şifa veren ellerin hasta ve hasta yakınları tarafından şiddet görmesi bizleri derinden sarsarken bu durumun artarak devam etmesi ise endişelerimizi arttırmaktadır. Şiddetin önlenmesine yönelik kalıcı ve caydırıcı önlemler alınması artık zaruri bir ihtiyaçtır. Şiddetin önlenmesine yönelik toplumsal olarak hareket etmeliyiz. Zor şartlar altında görev yapan sağlık çalışanlarının bir de şiddet endişesiyle çalışmaları, hayatlarını da olumsuz etkiliyor. Çalışanlara yönelik şiddet uygulayanların sağlık giderlerinim SGK tarafından karşılanmaması, özellikle fiziki şiddet uygulayanların tutuklu yargılanması ve ağır hapis cezaları verilmesi dâhil her türlü önlem artık gözden geçirilmemeli, bir an önce alınmalıdır.

    Sağlık Bakanımız Dr. Fahrettin Koca’nın , ‘Böyle süremez, TBMM’nin yasama döneminin ilk gündemlerinden biri sağlıkta şiddet konusu olacak. İçişleri ve Adalet Bakanlıkları ile koordineli olarak hukuki ve icrai çalışmalarımızı sürdürüyoruz’ açıklamasını memnuniyetle karşılıyoruz. Sağlıkta şiddete karşı etkili, caydırıcı cezai işlem uygulanması için alınacak önlemleri önemsiyoruz. Sağlık çalışanlarının yetkili sendikası Sağlık-Sen olarak Bakanlığımıza ve diğer ilgili yerlere sağlıkta şiddetin önlenmesine yönelik ilettiğimiz önerilerimizin dikkate alınması yaptığımız çalışmaların beyhude olmadığını göstermektedir. Bakanımızın şiddetle ilgili demecinin TBMM, İçişleri ve Adalet Bakanlığı’nda vakit kaybedilmeden karşılık bulacağını temenni ediyoruz. Bu konuda üzerimize düşen bir görev olursa da Sağlık-Sen olarak her zaman hazır olduğumuzu buradan bir kez daha ifade ediyoruz” diye konuştu.

  • Sağlıkta kalite büyükşehirle artıyor

    Bursa’nın ulaşım ve altyapı meselelerinin yanında sağlık ve eğitim alanlarında da projeleri bir bir hayata geçiren Bursa Büyükşehir Belediyesi, Yıldırım’da yapımı süren Aile Sağlığı Merkezi ile ilçeye sağlık alanında rahat bir nefes aldıracak.

    Bursa’da ulaşımdan sosyal donatı alanlarına, altyapıdan kültürel faaliyetlere kadar birçok alanda projelerini sürdüren Bursa Büyükşehir Belediyesi, sağlık alanında da önemli bir hizmeti hayata geçirmeye hazırlanıyor. Büyükşehir Belediyesi tarafından yapımına geçtiğimiz yıl başlanan Yıldırım Aile Sağlığı Merkezi, Ekim ayının sonunda hizmete girecek. Toplam 900 metrekare inşaat alanına sahip olan ve 300 metrekarelik bir alanda inşa edilen Yıldırım Aile Sağlığı Merkezi, bodrum dahil 3 kat olarak inşa edildi. Tamamlanma aşamasındaki binada, 6 adet muayene odası, 3 adet aşı bebek-izlem odası, 1 adet emzirme odası, 1 adet laboratuvar, 2 adet acil müdahale odası, 2 adet gebe izlem odası, 1 adet eğitim odası, 1 adet personel odası bulunuyor. Bunların yanında 2 bay, 2 bayan ve 2 engelli tuvaleti, 1 mutfak ve kat ofisi, 1 adet rezerv odası, 1 adet temizlik odası ve 5 araçlık otopark bulunuyor.

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Yıldırım Belediye Başkanı İsmail Hakkı Edebali, AK Parti İlçe Başkanı Oktay Yılmaz, İl Sağlık Müdürü Dr. Özcan Akan, mahalle muhtarı ve yetkililerle birlikte Yıldırım Aile Sağlığı Merkezi’ndeki çalışmaları yerinde inceledi. Yıldırım’da insanlara şifa dağıtacak olan merkezi Ekim ayı sonu gibi hizmete alacaklarını belirten Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, açılış öncesinde çevre düzenlemesi ve etrafın daha verimli kullanılması noktasında istişarelerde bulunduklarını ifade etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın öngörüsüyle artık Büyükşehir ve ilçe belediyelerinin sağlık ve eğitim başta olmak üzere birçok alanda kamuya destek verdiğini hatırlatan Başkan Aktaş, “Yıldırım Belediyesi 4,5 yılda 19 tane sağlık kurumunun yapımına öncülük etti. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin de 17 ilçede sağlık ve eğitimle alakalı yürüttüğü projeler var. Bu çalışmalar artarak devam ediyor. Aile Sağlığı Merkezi’nde çalışmalar geçtiğimiz Eylül ayında başladı. Bir yıllık süre zarfında da tamamlamış olacağız. Binanın birinci katında Aile Sağlık Merkezi, ikinci katında Verem Savaş uygulaması hayata geçirilecek. Bu kullanımla beraber etrafta bir hareketlilik olacaktır. Bu konuda neler yapabileceğimizi konuştuk. Onları da hallederek ilçemize şifa dağıtan bir mekanı kazandırmak istiyoruz. Yaklaşık 1 milyon 645 bin TL’ye mal olan yapının mahallemize katkı sağlayacağına inanıyorum” dedi.