Etiket: Sağladı

  • Kolay İK, ’İKamp’ ile genç yazılımcılara istihdam sağladı

    Genç yetenekler, start-up çalışanı olmak için kariyer programına katıldı.

    Personel yönetim yazılımı Kolay İK, genç yetenekleri keşfetmek ve sektöre kazandırmak amacıyla ’İKamp’ adını verdiği kariyer programı düzenledi. Bu yıl ilki gerçekleştirilen 6 haftalık kampa, yaklaşık 800 başvuru alındı. Azerbaycan, Çanakkale, İstanbul, İzmir, Kıbrıs, Kosova, Sakarya ve Tekirdağ’dan gelen 11 gençten, kamp programını başarıyla tamamlayan, start-up iklimine ve kurum kültürüne uyum göstereceğine inanılan 7 genç yetenek, Kolay İK’da çalışmaya başladı.

    Kolay İK’nın kurum kültürünün temelinde, herkesin sürekli yeni şeyler öğrenmesini destekleyen bir yaklaşım olduğunu belirten Kolay İK Kurucu Ortağı Efecan Erdur, “Girişimciliği çok hızlı giden bir trene, istasyonlarda durmadan VIP yolcu almaya ve bir yandan da gidilecek durağa tam zamanında varma çabasına benzetiyorum. Finans, ürün, iş modeli vb. unsurları düşünürken, birçok girişim en önemli yatırım olan ‘insan’ı atlıyor. Oysa hızla büyürken, kaliteli çalışma arkadaşlarına ihtiyaç duyuyoruz. Bu yüzden İKamp adını verdiğimiz kariyer programını düzenledik. Start-up iklimine ve Kolay İK’nın kurum kültürüne güzel bir kazanım sağladığımızı düşünüyoruz” dedi.

    Web teknolojileriyle ilgili bilgileri teoriden uzak kalarak doğrudan uygulamayla göstermeye çalıştıklarını belirten Erdur, sözlerine şöyle devam etti: “Amacımız katılımcıları ‘yazılım geliştiricisi’ yapmak değil, onlara ‘nasıl öğrenilir’i göstermek ve öğrenmenin hiç bitmeyen bir süreç olduğunu anlatmaktı. Onlara sunduğumuz öğrenme ortamının sonucunda 7 katılımcı, Kolay İK kültürünün parçası ve çalışma arkadaşımız oldu. Hepsi için öğrenme süreci yeni başlıyor”.

    6 haftadan oluşan İKamp’ın ilk 4 haftasında, katılımcılara açık kaynak web teknolojileri odaklı eğitimler verildi. Yazılım geliştirme, veritabanı ve veri yapıları, sistem mimarisi, versiyon kontrol akışları, kod kalite ve inceleme döngüleri gibi direkt olarak yazılımla alakalı teknik konular işlendi. Ayrıca çıraklık kültürü, ürün yönetimi, kullanıcı deneyimi, pazarlama ve evrenin oluşumu gibi farklı konular da aralarında Unu’dan Armağan Amcalar ve Mert Çetin, Puhu TV’den Bilal Kabaklı, Sign Alive’dan Deniz Gürkaynak, Git Lab’den Fatih Acet, Yemek Sepeti’nden Fırat Yalavuz, Netsparker’dan Ömer Çıtak, Pisano’dan Ömür Turan, Koding’den Sönmez Kartal ve Sherpa’dan Yakup Bayrak’ın yer aldığı 10 farklı eğitmen ve mentor tarafından anlatıldı. Son 2 haftada ise 3 farklı ekibe ayrılarak yeni proje fikirleri geliştiren katılımcılar, kampın son gününde projelerini sundu.

  • ABD’de güneş tutulması ekonomiye katkı sağladı

    ABD’de yaşanan güneş tutulmasının ekonomiye katkısının milyonlarca dolar olduğu belirtildi.

    ABD’de aylardır hazırlıkları yapılan güneş tutulmasının ABD ekonomisine gözlük satışlarından milyonlarca dolar getirisi olduğu belirtildi. ABD genelinde bazı eyaletlerinde gözlükler bedava dağıtılırken, bazı eyaletlerde güneş tutulması için özel üretilen gözlüğün tanesi 70 dolara alıcı buldu. Son iki gün içerisinde gözlük bulmanın neredeyse imkansız olduğu belirtildi. Güneş tutulmasını tahmini 250 milyon kişinin izlediği belirtilirken, gözlük satışlarından ABD ekonomisine milyonlarca dolar girdiği açıklandı.

  • Ülker, 2,1 milyon kişinin günlük su tüketimine denk gelen tasarruf sağladı

    Kuruluşunun 80’inci yıldönümüne denk gelen 2024 yılına yönelik sürdürülebilirlik ilke ve hedeflerini açıklayan Ülker, bu konudaki çalışma ve ilerlemeleri anlatan Sürdürülebilirlik Raporu’nun ikincisini yayımladı. Ülker, son iki yılda birim üretim başına su tüketimini yüzde 15 azaltarak, 2024 yılı için hedeflediği yüzde 30 azaltım hedefinin yarısına ulaştı. Ülker, iki yılda 2,1 milyon kişinin günlük su tüketimine denk gelen bir tasarruf sağladı.

    Ülker, geçtiğimiz yıl yaptığı çalışmalarla küresel sürdürülebilirlik endeksi olan FTSE4Good Gelişmekte Olan Piyasalar Endeksi’ne girerek, önemli bir başarıya da imza attı. FTSE4Good’un 2016 yılında ilk kez hayata geçirilen “Gelişmekte Olan Piyasalar Endeksi”, şirketlerin çevresel, sosyal ve yönetim konusundaki performansını ölçüyor. Ülker CEO’su Mehmet Tütüncü, 2024 yılına kadar Ülker fabrikalarında “karbon salım artışı” olmadan büyüme, enerji verimliliğini yüzde 25 artırma, ambalaj fire miktarında yüzde 50 azaltım ve esnek ambalajlarda plastik kullanımını yüzde 20 azaltım hedeflediklerini söyledi.

    Sürdürülebilirlik ilke ve hedeflerini “Bu Dünya Bizim” söylemi altında birleştiren Ülker, “Sürdürülebilirlik Raporu”nun ikincisini yayımladı. Raporda Ülker’in 2016 yılında sürdürülebilirlik alanında yaptığı çalışmalar, ilerlemeler ve yatırımlar hakkında detaylı bilgi veriliyor.

    Ülker, 2014 yılında, kuruluşunun 80’inci yıldönümü olan 2024 yılını işaret eden 10 yıllık Sürdürülebilirlik Hedefleri’ni açıklamış ve bu konudaki çalışmaları da “Çevre”, “Değer Zinciri”, “İnovasyon”, “Çalışanlar”, “Toplumsal Sorumluluk” ve “Liderlik” başlıkları altında toplamıştı. Raporda Ülker’in, 2016 yılındaki sürdürülebilirlik çalışmaları ile küresel sürdürülebilirlik endeksi olan FTSE4Good “Gelişmekte Olan Piyasalar Endeksi”ne girmesine de dikkat çekiliyor. Londra Borsası ve Financial Times’ın ortak sahipliğindeki bağımsız organizasyon FTSE’nin (Financial Times Sustainability Index) 2016 yılında ilk kez hayata geçirilen ”Gelişmekte Olan Piyasalar Endeksi”, şirketlerin çevresel, sosyal ve yönetim konusundaki performansını ölçüyor. FTSE4Good, sorumlu yatırım yapmaya önem veren kurumların kaynak olarak aldıkları dünya çapında önemli endekslerden biri olarak kabul görüyor. Ülker, endekse dâhil olan Türkiye’deki birkaç şirketten birisi oldu.

    “Bizi cesaretlendiren sonuçlar aldık”

    Kurucusu Sabri Ülker’in “israfsız şirket modeli” üzerine inşa edilen Ülker’in sürdürülebilirlik çalışmalarını, iş hayatının her alanını kapsayacak şekilde ele aldıklarına işaret eden Ülker CEO’su Mehmet Tütüncü, “Hedeflerimize doğru giden yolda bizi cesaretlendiren sonuçlar aldık. Paydaşlarımızla yaptığımız çalıştaylar sonunda ortaya çıkan öncelikli konular Ar-Ge ve inovasyon, gıda güvenliği ve kalitesi, su riskleri ve su yönetimi, risk yönetimi, iklim değişikliği ve enerji ile iş sağlığı ve güvenliği öncelikli konular olarak belirlendi” dedi.

    Ülker’in sürdürülebilirlik çalışmalarında, dünya liderlerinin üzerinde anlaştığı “Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri”nin yol gösterici olduğuna dikkat çeken Tütüncü gelişmelerle ilgili şu bilgileri aktardı: “İki yılda birim üretim başına su tüketimini yüzde 15 azalttık. 2024 yılı için belirlediğimiz yüzde 30 azaltım hedefinin yarısına ulaştık. Böylece, iki yılda 2,1 milyon kişinin günlük su tüketimine denk gelen bir tasarruf sağlamış olduk. Enerji verimliliğini yüzde 25 artırma hedefimiz kapsamında da 9.3 bin MWh enerji tasarrufu gerçekleştirdik. Bu da yaklaşık 1,1 milyon kişinin günlük elektrik tüketimini ifade ediyor. Lojistik alanında yaptığımız araç doluluk oranları, tır kullanımı ve palet verimliliği gibi çalışmalarla sefer sayılarını azalttık. 2014 yılından bu yana fabrikalardan distribütörlerimize yapılan sevkiyatlarda karbon salımını yaklaşık 430 ton azalttık. Böylece, 2015 yılına göre aynı miktarda ürünü 2 milyon km daha az yol yaparak tüketiciye ulaştırdık. Diğer yandan raporda paylaştığımız ve sürdürülebilirlik hedefleri açısından önemli bir yere sahip olan 6 fabrikamızın elektrik ve doğalgaz tüketim verilerine uluslararası bağımsız bir denetim şirketi tarafından güvence verildi.”

    Biyoçeşitlilik ve “Sürdürülebilir Fındık Tarımı” projesi

    Tarım yapılan toprağın üretkenliğini etkileyen biyoçeşitliliğin korunmasını öncelikli konular arasında gördüklerini belirten Tütüncü, 2015 yılında Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) ile başlattıkları “Giresun’da Sürdürülebilir Fındık Tarımı Projesi”nin ilk etabını tamamladıklarını kaydetti. Türkiye’nin en önemli tarım ihraç maddeleri arasında yer alan ve Ülker’in de ana hammaddelerinden olan fındık tarımını sosyo-ekonomik ve ekolojik açıdan ele aldıklarını ifade eden Tütüncü, “Hedefimiz, kalitesi ile dünyada eşsiz bir ürün olan Giresun fındığının üretiminin doğayla uyum içinde sürdürülmesi için gerekli çözüm önerilerini ortaya koymak. Giresun’da seçilen pilot bahçelerde iyi tarım uygulaması ve kapasite geliştirme çalışmalarına başladık” diye konuştu.

    “Ana hammaddemizin yarısını buğday oluşturuyor”

    Kakao, fındık ve buğdayın tarladan tüketiciye ürün olarak ulaşmasını sağlayan değer zincirinin sürdürülebilirlik konuları arasındaki en önemli maddelerden biri olduğuna dikkat çeken Tütüncü, şöyle devam etti: “Sürdürülebilirlik ilkeleri bu yolculuğun her aşamasında çalışma şeklimize yön veriyor. Ürünlerin tüketicilere ulaşana kadar ambalajlanma, taşınma ve dağıtım safhalarında çevresel, sosyal ve ekonomik etkilerini gözetiyoruz. Tedarik Zinciri Politikası oluşturarak, tedarikçilerin de sürdürülebilir iş pratiklerini benimsemesi için ilk adımı attık. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), BirleşmişMilletler Küresel İlkeler Sözleşmesi gibi uluslararası anlaşmalara dayanan politikamız, tedarikçilerin uluslararası sertifikasyon sistemlerine katılımlarını destekliyor ve teşvik ediyoruz. Özellikle gıda ve ambalaj satın alımı yaptığımız tedarikçilerin uluslararası standartlara uyumunu değerlendirerek denetimler düzenliyoruz. Denetimler sayesinde gelişime açık alanlarda iyileştirmeler talep edebiliyor, tedarikçilerin küresel üretim standartlarına uygun üretim yapmasını güvence altına alıyoruz.”

    Ülker’in yıl boyunca kullandığı ana hammaddenin yarısını oluşturan “buğday”a yönelik özel bir çalışma yürütüldüğünü anlatan Tütüncü, “Mümkün olduğu kadar yerel ürünleri tedarik etme anlayışımızla buğday ihtiyacımızın yüzde 80’ini yurtiçinden alıyoruz. Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü ile 10 yıldır bisküvide kullanmak üzere ideal buğday üretmek için ıslah çalışmaları yapıyoruz. Bu çalışmalarımızın sonucunda Ali Ağa adını verdiğimiz yüksek verimli bir buğday türü geliştirdik. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Tohumluk Tescil ve Sertifikasyon Merkez Müdürlüğü tarafından tescillendi. Bundan sonra Ali Ağa’nın yaygınlaşması için çalışacağız” diye konuştu.

    “Ar-ge yatırımlarımızı bir önceki yıla göre yüzde 40 artırdık”

    Ar – Ge ve inovasyonun önemine vurgu yapılan açıklamada, “Artı değer üretirken sürdürülebilir bir büyümenin sağlanması adına inovasyon kritik önem taşıyor. Tüketicilerin istek ve ihtiyaçlarına cevap veren çözümler üretmeye odaklanıyoruz. İnovasyonu 2024 sürdürülebilirlik hedeflerimize uzanan yolda sosyal ve çevresel performansımızı geliştirecek bir araç olarak kullanıyoruz. Ar-ge yatırımlarımızı bir önceki yıla göre yüzde 40 artırdık. Ar-ge birimi çalışmaları kapsamında bu yıl yeni ürün geliştirme, mevcut ürün iyileştirme, proses ve kalite geliştirme gibi alanlarda 1000’in üzerinde projede çalıştık. İnovasyon süreçlerimize tüketicilerin yanı sıra her birim ve seviyeden tüm çalışanları dahil ediyoruz. Bu yıl çalışanlarımızdan 8.373 öneri aldık. Bu önerilerin yüzde 8.3’ünü hayata geçirdik. Geçen seneye göre öneri sayısında yüzde 3 artış oldu. Çalışanlardan gelen fikirler doğrultusunda Cocostar üretim prosesinde yapılan iyileştirme sonucunda 270 dakika olan hazırlık süresi 70 dakikaya indi. Böylece hem işçilikten hem de enerjiden tasarruf sağlandı. pladis Türkiye Çikolata Ar-Ge Departmanı, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan “Ar-Ge Merkezi” belgesi aldı” denildi.

    Çöp sahalarına giden atık oranı düşüyor

    Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Doğal kaynak verimliliğini sağlamada, sürdürülebilir üretim ve tüketim alışkanlıklarının yaygınlaşmasında atık yönetiminin önemli bir yeri olduğuna inanıyoruz. Daha az atık oluşturarak ve atıkları geri dönüştürerek doğal kaynak kullanımını azaltmayı hedefliyoruz. “Yüzde 100 geri dönüşüm ile düzenli depolama sahalarında sıfır atık” hedefiyle çalışmalarımıza devam ediyoruz. Her sene daha fazla atığı geri dönüştürüyor ve atık sahasına daha az çöp yolluyoruz. Çöp sahalarına giden atık oranı yüzde 9’a düşürüldü.”

    2016’da neler yapıldı?

    Birim üretim başına su tüketimi yüzde 10 azaldı. Böylece iki yıllık su tasarrufu yüzde 15’e ulaştı. Ar-Ge yatırımları, yaklaşık yüzde 40 artırıldı. pladis Türkiye Çikolata Ar-Ge Departmanı, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan “Ar-Ge Merkezi” belgesi aldı.

    2016 yılında her kademedeki Ülker çalışanlarından 8.373 öneri toplandı. Bu önerilerin yüzde 8.3’ ü hayata geçti. Geçen seneye göre öneri sayısında yüzde 3 artış oldu. Ambalaj kullanımı konusunda yenilikçi uygulamalar geliştirilerek 1 milyon TL’nin üzerinde tasarruf sağlandı. Çalışan başına eğitimler ortalama 17 saatten 22 saate çıktı. Sevkiyatlarda tır kullanma yüzde 78’den yüzde 82’ye, çift katlı tır kullanma ise yüzde 35’ten yüzde 43’e yükseldi. Çöp sahalarına giden atık oranı yüzde 9’a düştü. FTSE4Good Gelişmekte olan Piyasalar Endeksi’ne girildi. 2015 yılında ilk gıda şirketi olarak dahil olunan Borsa İstanbul (BIST) Sürdürülebilirlik Endeksi’ndeki yer almaya devam edildi.

    2024 sürdürülebilirlik hedefleri

    Salım artışı olmadan büyümek, birim üretim başına karbon salımını yüzde 40 azaltmak, enerji verimliliğini yüzde 25 artırmak, birim üretim başına su kullanımını yüzde 30 azaltmak, yüzde 100 geri dönüşüm ile düzenli depolama sahalarına sıfır atık göndermek, Lojistik kaynaklı karbon salımlarını yüzde 20 azaltmak, Kişi başı eğitim saatini yüzde 40 artırmak, Koli ve kutularda kâğıt kullanımını yüzde 20 azaltmak, Gün kayıplı iş kazalarını sıfırlamak, Alanında lider kurumlarla toplum sağlığı ve geleceğine yönelik proje ve işbirliklerine devam etmek, Personel değişimini yüzde 3.5 seviyelerine düşürmek, Çalışan bağlılığını yüzde 85 seviyesine yükseltmek.

  • TİKA, Çad’a mesleki teknik eğitim desteği sağladı

    Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Çad’ın başkenti Encemine’de bulunan Encemine Teknik ve Endüstri Meslek Lisesinde inceleme ve bilgilendirme çalışması gerçekleştirdi.

    TİKA ve Milli Eğitim Bakanlığı arasında yapılan protokol kapsamında Çad’ın başkenti Encemine’deki Encemine Teknik ve Endüstri Meslek Lisesinde inceleme ve bilgilendirme çalışması gerçekleştirildi. Türkiye’den Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü tarafından görevlendirilen 3 öğretmen, Encemine Teknik ve Endüstri Meslek Lisesinde incelemelerde bulundu. Eğitimin verildiği sınıflarda ve uygulama atölyelerinde yapılan incelemeler sonrası Türkiye’deki mesleki ve teknik eğitim hakkında sunum yapıldı. Mesleki ve Teknik Anadolu Liselerinin Elektrik Elektronik Teknolojisi, Motorlu Araçlar Teknolojisi ve Metal Teknolojisi bölümleri tanıtılarak, atölyelerdeki makine teçhizat donanımı hakkında bilgi verildi. Encemine Mesleki ve Teknik Eğitim Lisesi yönetici, öğretmen ve teknik personelinin dikkatle izlediği sunumlardan sonra katılımcılar Türkiye’nin sahip olduğu deneyim ve bilgilerin kendileriyle paylaşılmasından memnun olduklarını ifade ettiler.

    TİKA‘ya teşekkür eden Okul Müdürü Ahmet Mahamat Haroun, mesleki ve teknik eğitim alanında karşılıklı öğretmen ve öğrenci değişimi projesinin teknik bilgi ve becerilerinin artmasına katkı sağlayacağını belirterek, Türk heyetine plaket takdim etti.

  • Trabzonspor Theo Bongonda ile anlaşma sağladı.

    Trabzonspor, Theo Bongonda Mbul’Ofeko Batomboz ile 2017-2018 futbol sezonu sonuna kadar 1 yıllık anlaşma sağladı

    Yeni Stadyumda düzenlenen imza töreninde konuşan Trabzonspor Asbaşkanı Ahmet Çubukçu transferin hayırlı olmasını temenni ederek, “Trabzonspor’a katkı yapacağına inandığımız genç ve gelecek vaat eden önemli bir futbolcu arkadaşımızla sözleşme imzalamış bulunmaktayız. Bu transfer inşallah Trabzonspor camiası için hayırlı olur” ifadelerini kullandı.Bongonda: “Elimden geleninin en iyisini yapacağıma söz veriyorum”

    Trabzonspor’u daha önceden tanıdığını belirten Bongonda, “Bana güvendiği için kulübüme teşekkür ediyorum. Belçika’da bulunan tüm Türk arkadaşlarım Trabzonspor taraftarıydı. Türkiye’ye geldiğim andan itibaren taraftarlarımız bana büyük ilgi göstererek, burada olmamı istediklerini ifade ettiler. Hepsine teşekkür ederim. Trabzonspor forması altında elimden geleninin en iyisini yapacağıma dair söz veriyorum.” diye konuştu.

    Theo Bongonda, konuşmasının sonunda Türkçe olarak, “Seni seviyorum Trabzonspor” dedi.