Etiket: referanduma

  • Eksi 16 derecede su altında referanduma ’Evet’

    Elazığ’ın Sivrice ilçesinde bulunan Hazar Gölü’ndeki batık kente eksi 16 derecedeki soğuğa rağmen dalış yapan, Ak Parti Elazığ milletvekili Metin Bulut, ünlü su altı fotoğrafçısı Bedri Sincar ve eğitmen Suat Toksun referanduma destek için ’Son nefesimize kadar evet’ pankartı açtı.

    Sivrici Belediyesi ev sahipliğinde AK Parti Elazığ Milletvekili Metin Bulut’un girişimleriyle referandum sürecine start verilmek için etkinlik düzenlendi. Hissedilen sıcaklığının eksi 16 dereceyi gösterdiği havada, milletvekili Bulut ile birlikte dünyaca ünlü su altı fotoğrafçısı Bedri Sincar ve eğitmen dalgıç Suat Toksun Hazar Gölü’ndeki batık kente dalış yaptı. Dalış yapan ekip, batık kenti görme fırsatı buldu. Suyun altında milletvekili Bulut ile birlikte eğitmen Toksun, ‘Son nefesimize kadar evet’ yazalı pankartı açarken, Sincan’da o anları görüntüledi.

    İlk amaçlarının ilçenin tanıtımına katkı sağlamak olduğunu belirten AK Parti Elazığ Milletvekili Metin Bulut, ”Yeni bir anayasa değişikliği mecliste oylandı ve 339 oyla geçti. Nisan ayının ilk haftasında da bunu halkımızın onayına sunucağız. Buradaki kanaatimizi ve ‘evet’ dediğimizi belirtmek için bu mesajı suyun altında verdik. ‘Son nefesimize kadar evet’ diyeceğiz. Bu kampanyayı bir şekilde de başlatmış oluyoruz” dedi.

    “Başkanlık sistemi milletin eliyle olacak”

    Türk siyasi tarihinin hayallerinden bir tanesinin gerçek olacağını aktaran Bulut, ”Sultan Hamit döneminde hayal edilen pek çok şeyi Allah nasip etti. 2 kıtayı suyun altından birbirine bağladık. Bu sultan Abdulhamit’in hayaliydi. Cumhuriyet tarihinden bugüne kadar da Türk siyasetinde önemli rol oynamış tüm büyük siyasetçilerin hepsinin bir hayali vardı. Oda başkanlık sistemiydi. Bu dönem o da gerçekleşecek. Bunun da gerçekleşmesi bu milletin eliyle olacak” diye konuştu.

    Hazar Gölü’nün ve batık kentin önemli bir turizm potansiyeline sahip olacağına inandığını aktaran ve bugün suyun altında son nefeslerine kadar evet dediklerini vurgulayan Sivrice Belediye Başkanı Ebubekir Irmak da, artık Ortadoğu liderliğini yapabilen bir insana bunu teslim etmek gerektiğini söyledi. Irmak, “Oda Cumhurbaşkanımızdır. Türkiye’deki siyaset ve Ortadoğu’daki liderlik boşluğunu dolduran birisidir. Artık buna bizim ihtiyacımız var. Tek yürek olup yine 15 Temmuzlar ve muhtıralar olmaması için yetkiyi milletin, sahibine vermesi gerekiyor” diye konuştu.

    “Ne dünyada ne de Türkiye’de böyle bir yer yok”

    Dünyayı ve Türkiye’yi gezerek su altı çekimleri yaptığını ifade eden ünlü su altı fotoğrafçısı Bedri Sincar, “Sivrice gibi ve Elazığ gibi 3 tarafı göllerle çevrili ne Avrupa’da nede dünyada görmedim. Bir tarafta Kayak merkezi bir tarafta ise göl. Daha büyük aktiveteler ve su sporları gibi faaliyetler hepr beraber yapacağız. Çok güzel bir yer burası” şeklinde konuştu.

  • MHP Muş İl Başkanlığından referanduma ‘evet’

    Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Muş İl Başkanı Şükrü Demir, Nisan ayında referanduma gidilmesi öngörülen yeni anayasa değişikliği ve Cumhurbaşkanlığı sisteminde ‘evet’ oyu kullanacaklarını söyledi.

    MH P Muş İl Başkanı Şükrü Demir; Merkez İlçe Başkanı Tahsin Şahin, İl Başkan Yardımcısı İhsan Kul ve Disiplin Kurulu Başkanı Fehmi Koç’la ve MHP MYK Üyesi Osman Yüce birlikte yaptığı açıklamada, yeni anayasa değişikliği ve Cumhurbaşkanlığı sistemine destek vereceklerini belirtti. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ‘önce ülkem ve milletim’ prensibiyle hareket ettiğini aktaran Demir, Bahçeli’nin her zaman ülkesinin yanında yer aldığını kaydetti. Genel Başkan Bahçeli’nin aklıselim davrandığını ifade eden Demir, “Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli, ’Partim zarar görür, teşkilatım zarar görür, ben zarar görürüm’ düşüncesinin dışında devletin zarar görmemesi için, milletin bekası için ne gerekiyorsa onu yapıyor. Tabi 15 Temmuz’da görünürde bir kukla FETÖ terör örgütü, ama arka planında Avrupa’nın, Amerika’nın, Hıristiyan ve Yahudi aleminin Türk milleti üzerine ve İslam alemi üzerine müthiş planlarından biri devreye sokulmak istendi. Bu plan; Türk milletini yok etmek, ardından İslam coğrafyasında diledikleri gibi bir yapı oluşturmaktı. Bilge liderimiz bunları gördü. Bununla beraber ülkemiz parçalanmanın eşiğine gelmişti, artık uçurumun eşiğinde değildi, uçurumda yuvarlanmakta idi adeta. Bilge liderimiz bunları da gördü” dedi.

    “Türkiye’de bir değişim şarttı”

    Türkiye’de bir değişimin şart olduğunu belirten Demir, “Başkanlık sitemi dersiniz, Cumhurbaşkanlığı sistemi dersiniz, anayasa değişikliği dersiniz. Bilge liderimiz anayasa değişikliği konusunda adeta gaflet uykusunda olan kişileri uyandırmak üzere ‘buyur gelin bir anayasa değişikliği isteğiniz vardı, bunu konuşalım’ dedi. Bilge liderimiz aslında bunu söylemekle birçok şeyin önünü açtı. Ülkenin eyaletlere, federasyona veya kardeş kavgalarına mani olması, yani oralara gitmemesi adına bir önlem aldı. Bu önlem alma neydi? Anayasanın ilk 3 maddesi, hatta 4’üncü maddesi de yerli yerinde durduruldu ve bizim yaptığımız bir anayasa her şeyiyle o kültürel Türk milliyetçiliğini barındıran bir anayasa yapıldı. Bu anayasa ne federasyona, ne eyalet sistemine ne otonomiye, ne Adem-i merkeziyetçiliğe yön vermeyen bir anayasa. Bundan dolayı bizler bilge liderimizin de çabaları ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin de damgasını taşıyan bu anayasaya evet diyeceğiz” ifadelerini kullandı.

    “Referandumda oyumuzun rengi belli, ‘evet’ diyeceğiz”

    Referandumda oylarının renginin belli olduğunu ve ‘evet’ diyeceklerini kaydeden Demir, “Meydanlarda oyumuzun rengi belli, ‘evet’ diyeceğiz. Köy köy, kasaba kasaba dolaşıp gerçekleri halka anlatacağız. Aslında burada bir başkanlık sistemi falan yok. Partili Cumhurbaşkanlığı sistemi var. Partili Cumhurbaşkanlığı sistemini getiren bu anayasayla ilgili maddeler hiçbir zaman ülkenin bölünmesine müsaade eden maddeler değildir. Bundan dolayı bugüne kadar bizleri hiç utandırmamış olan liderimize, bu anayasada da çok bildiklerinin olduğunu düşünerek ve bildiklerinin birçoğuna da vakıf olarak biz bu referandumda anayasa değişikliği programına evet diyeceğiz. Şu anda çalışmalarımız başlatılmış durumdayız halka, millete bunları anlatmaya çalışıyoruz” diye konuştu.

    “Cumhurbaşkanlığı sistemine çekimser kalan vatandaşlarımızı her türlü konuda bilgilendireceğiz” diyen Başkan Demir, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Yeni anayasa maddelerinin neler getireceğiyle ilgili olarak vatandaşları aydınlatmaya çalışacağız. Yeni anayasada ülkenin önünün daha da açılacağı düşüncemizi, ispatlarıyla vatandaşımıza anlatacağız. Kafası karışık olan ve ‘acaba evet mi desem, hayır mı desem’ diye düşünen kardeşlerimiz mevcuttur, ancak eminim ki hem liderimizin hem taşrada bizlerin halka anlatımları yer bulacaktır ve vatandaşımız da bizim haklı olduğumuzu anlayacaktır. Yeter ki anlatmasını bilelim. MYK üyemizle birlikte zaman zaman bölgeyi geziyoruz. Bölgede şöyle bir nabız yoklaması yapıyoruz. Teşkilatlarımızın hepsi, liderimizin söylediği gibi, liderimizin emrinde ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin emrindedir.”

  • Söke AK Parti’nin ilçe başkanları referanduma hazır

    Adalet ve Kalkınma Partisi (Ak Parti)’nin kuruluşundan bu yana Söke İlçe Başkanlığı yapmış isimler, Aydın İl Başkanı Ömer Özmen’in de katıldığı toplantıda buluştu.

    Gerçekleşen istişare toplantısının gündemi ülkenin içinden geçtiği hassas süreç, anayasa değişikliği ve gerçekleşmesi olası referandum oldu. Yapılan toplantıda Aydın ve Söke’de birlik beraberlik içinde çalışılması konusunda karar alınırken, önümüzdeki süreç için İl ve İlçe yönetim kurulları ile birlikte çalışma usul ve esasları görüşüldü.

    Aydın İl Başkanı Ömer Özmen’in katıldığı toplantıda mevcut ilçe Başkanı Fatih Gürer’in yanı sıra Söke Ak Parti’de İlçe Başkanlığı görevi yapmış Kenan Özcan, Kemal Özbek, Tanju Karaçancı, Murat Candal, Ali Güzelyağdöken, Namık Yıldırım, Hasan Turhan, Abdullah Yeniusta bulundu.

    Toplantı sonrasında yapılan açıklamada; “2007’de halkoylaması ile Anayasa değişikliği yapıldı ve Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilmesinin önü açıldı. Ancak 1982 darbe Anayasa’sında Cumhurbaşkanı’nın yetkilerinin sınırsız ama sorumluluğunun olmadığı hepimizin malumudur. Cumhurbaşkanı’nın yetki ve sorumluluklarının yeniden belirlenmesi bir zorunluluktur. Bu durum bazı muhalif siyasilerin iddia ettiği gibi “bir kişinin isteği ile rejimin değiştirilmesi” değildir. Sayın Başbakan’ın da ifade ettiği gibi “Bu ülkenin rejimi 1923’de belirlenmiştir”. Rejimin adı da Cumhuriyet’tir. Bugün yapılması söz konusu 12 maddelik Anayasa değişikliğinin amacı ise sadece yönetim sisteminin değiştirilmesidir.

    Bu ülke koalisyon dönemlerinden çok çekti.“Yönetimde istikrarın” sağlanması için, Vatandaşımız “partili Cumhurbaşkanı”nı seçerken aynı zamanda yürütme organı dediğimiz hükümeti seçmiş olacak. Temsilde adaleti sağlamak ve yasama ile yürütmeyi birbirinden bağımsız hale getirmek için de ayrıca seçilecek Milletvekillerinden Türkiye Büyük Millet Meclisi oluşturulacak. Artık yürütmede iki başlılık olmayacak. Yasama ile yürütme arasında iç içe geçen durum ortadan kalkacak. Seçilmiş Yasama Meclisi, seçilmiş Cumhurbaşkanı’nın denetimini yapabilecek” denildi.

    “EV EV, MAHALLE MAHALLE ANLATILACAK”

    Yapılan açıklamada; “Ülkemizin ve Milletimizin geleceğinde bir dönüm noktası olarak gördüğümüz Anayasa değişikliği ve olası referandum için bütün bunları sevgili vatandaşlarımıza anlatmamız gerekiyor. Bu konu parti meselesi değildir. Ancak “usul ve uslub hatası” yapmamak için İl ve İlçe yönetim kurulları ile birlikte çalışma usul ve esasları görüştüğümüz verimli bir toplantı geçekleştirdik. Adalet ve Kalkınma Partisinin kuruluşundan bu yana görev almış eski İlçe Başkanları olarak referandumda ev ev, mahalle mahalle gezerek Aydın’da ve Söke’de birlik ve beraberlik içerisinde çalışacağız” sözlerine yer verildi.