Etiket: Prim

  • Çetin: “Prim Çiftçiye Verilen Bahşiş Değildir”

    TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Cahit, zeytinyağındaki fiyat artışının üreticiye fatura edilmemesi gerektiğini vurguladı.

    Tariş Başkanı Cahit Çetin, üreticilerin gerektiği gibi desteklenmesi durumunda bu meselenin hallolacağını savundu. Balıkesir’in Edremit ilçesindeki TARİŞ kooperatifinde açıklamalarda bulunan Çetin, “Tarım Bakanlığı’nın 700 bin tonluk bir hedefi var. Bu hedefe yürürken de, zeytinyağı politikalarında gerek iç, gerekse dış pazarda milli politikalarımızı belirlememiz lazım. Bunu da hassasiyetle uygulamamız lazım geldiğini biz baştan beri söylüyoruz. Üretim olursa her şey olur gibi bir anlayış var. Üretim olursa her şey olmaz. Üretimin yanında pazarlamayı da, onun kurallarını da koymak lazım. Üreticinin üretim heyecanını, dinanizmini koruyacak sistemleri de dikkate almamız gerekir. Eğer müstahsil ürettiği ürünün karşılığını tam alamazsa, heyecanının kaybolması Türkiye’ye çok pahalıya mal olabilir. Türkiye ciddi oranda üreticilere yatırım yaptı. 10 yıldan bu yana yapıyor. 90 milyon ağaç ilave edildi. Şu anda 180 milyona yakın zeytin ağacı varr. Zaman içinde 700 bin ton rekolteyi görebilecek bir yapıya sahibiz. Önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin 300-400 bin ton rekolteye ulaşması muhtemel. Bunların sürpriz olmaması lazım” dedi.

    “Ama politikalarımız hazır mı? İşte bu konuda kaygılarım var” diyen Çetin, “Gelecek, ihracat ve iç pazardaki durum konusunda kaygılarım var. Çünkü bunlar doğru düzgün sisteme oturtulmuş değil. Geçen sene üretici, ürününü saklama ihtiyacı duydu. Neden duydu? Çünkü üretici ürününü en uygun zamanda pazarlama hakkına sahiptir. Üretici hiçbir zaman stokçu değildir. Üreticinin harman zamanı satmak gibi bir mecburiyeti yok. Üretici, yağını uygun zamanda piyasaya sürme isteğindedir. Bu da talebi artırdı ve arzı eksiltti. Piyasaya sürülen mal azaldı, piyasada istenen mal miktarı çoğaldı. Arz talep dengesizliğinden dolayı fiyatların yükseldiğini görüyoruz. Bunu üreticiye fatura etmeye kalkışmanın, Türkiye’nin hedefleriyle örtüşen bir tarafı yok” dedi.

    Çetin, prim sisteminin düzenlenmesi ile zeytinyağındaki fiyatların dengelenebileceğine vurgu yaparak, “Prim, çiftçiye verilen bahşiş değildir. Pirim, ekonomiyi dinamize eden bir mekanizmadır. Batı bunu böyle uygular. O zaman kayıt dışı ekonomiyi ülkeye sokabilirsin. O zaman üreticinin mal saklama kaygısını ortadan kaldırırsın. Çünkü malı saklayarak artacağı değer kadar prim verdiğini görecek ve tabii ki beklemeyecektir. Bu, ekonomiyi dinamize eden etkenlerdir ve batı bunu çok güzel uyguluyor” dedi.

  • Buğday Ve Arpada Prim Dosya Başvuruları Başladı

    Yüreğir Ziraat Odası’nın Başkanı Mehmet Akın Doğan, buğday ve arpa prim dosya başvurularının başladığını bildirdi.

    Doğan, 2015 yılı üretim sezonuna ait buğday ve arpa prim dosya başvurularıyla ilgili açıklama yaptı.

    Üreticilere, başvurularını bir an önce yapmaları önerisinde bulunan Doğan, “2015 yılına üretim sezonuna ait buğday ve arpa prim dosya başvuruları başladı. Son başvuru tarihi 29 Nisan 2016 tarihidir. Ancak üreticilerimizin, işlerini bir an önce bitirmeleri ve son günlerin sıkışıklığına kalmamaları açısından erken davranmalarında fayda mülahaza ediyoruz” dedi.

    Başvuruların Yüreğir İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğüne yapılacağının altını çizen Doğan, “Yüreğir Ovası Türkiye’nin en geniş ve bereketli ovalarından birisidir. Çiftçilerimiz bu geniş ovamızın köylerinde bulunduklarından bu tür duyuruları üreticilerimize yaymak için her türlü imkanları kullanmaktayız. Hiçbir üreticimizin, kendi lehine gelişen imkanlardan habersiz ve uzak kalmasını istemeyiz” diye konuştu.

  • İTO Başkanı Çağlar’dan Asgari Ücrette SGK Prim İndirimi Önerisi

    İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı İbrahim Çağlar, asgari ücretin bin 300 liraya çıkarılması çalışmalarını desteklediklerini belirterek oluşacak ilave kazanç piyasaya tekrar dönene kadar, asgari ücretteki SGK primi işveren payında 3 puanlık bir indirim yapılması önerisinde bulundu.

    İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı İbrahim Çağlar, asgari ücretin bin 300 liraya çıkarılması çalışmalarını desteklediklerini açıkladı. Çağlar, “Asgari ücretin artması hem çalışana hem iç piyasaya can verir. Öte yandan borcunu düzenli ödeyen mükellefe asgari ücret üzerindeki SGK primi işveren payında üç puanlık indirim sağlanarak yüzde 12.5 oranı uygulanması işverene nefes aldırır. Biz yatırımımıza, ticaretimize devam edeceğiz, bundan kuşku olmasın. Ancak hükümetimiz tulumbaya su koyarsa, biz de yatırımlarımızı daha rahat yaparız” dedi.

    Asgari ücretin net bin 300 liraya yükseltilmesinin işverene kişi başı aylık 437 lira ilave maliyeti olacağını belirten Çağlar, şunları söyledi: “Asgari ücretteki bu artışın özel sektöre toplam 16 milyar lira yıllık ek maliyeti olacağını tahmin ediyoruz. Tabi asgari ücret artınca, şirket içinde diğer çalışanlar da ücretlerine artış isteyecek. Yani gerçekte bu maliyetlerin daha üstüne çıkılacak. Zincirleme artışların getireceği yük çok fazla. Asgari ücrette elbette artış yapılsın. Ancak bu paranın harcama şeklinde piyasaya dönmesi bir süre alacaktır. Her KOBİ’ye de eşit derecede elbette dönmeyecek. Ayrıca dünyada rekabet üstünlüğümüzü de etkiler.

    Bu nedenlerle hükümetimizden bir destek beklentimiz var. Borcunu düzenli ödeyen mükellef için SGK primi işveren payı şu anda yüzde 15,5. Bu oran üzerinde 3 puanlık bir indirim sağlanması büyük katkı olur. Bu katkıyı da sürekli değil, belirli bir süre için istiyoruz. Ticaretin çarkları dönmeye başlayınca işveren prim payı yüzde 15,5’e tekrar çıkarılabilir. İşverenin bütçesi akamete uğramasın ki, ülkemizin de büyüme hedefleri devam edebilsin. Hükümetimizin bu konuda gerekli hassasiyeti göstereceğine inanıyoruz.”

  • Trafik Sigortası sil baştan

    HAZİNE, yayınlayacağı yönetmelikle zorunlu trafik sigortasının hem primlerinde hem de şartlarında önemli değişikliklere gidecek. Yeni uygulama başladığında hasarsızlık indirim oranı kalkacak, sigorta şirketleri primleri bir aydan önce değiştiremeyecek. Trafiğe yeni çıkan araçlar maddi hasarlı kazada üç yıl boyunca değer kaybına uğramayacak.

     

    HAZİNE Müsteşarlığı, kaskodan sonra şimdi de zorunlu trafik sigortasında değişikliğe gidiyor. Yeni bir yönetmelik taslağı hazırlayan Hazine, trafik sigortasının hem primlerinde hem de şartlarında yapacağı değişiklikleri, geçtiğimiz haftalarda sigorta şirketlerinin görüşüne sundu. Önümüzdeki günlerde ise yeni trafik sigortası yönetmeliğinin yayınlanması bekleniyor. Peki, Hazine, neden trafik sigortasında değişiklik yapma ihtiyacı duydu?

     

     

    PRİMLERİ ARTIRDILAR

    Bir süredir trafik sigortasında artan primler nedeniyle tüketicilerle, sigortacılar arasında ciddi tartışma yaşanıyor… Trafik sigortasında hem teminatların hem de hasarların artmasını gerekçe gösteren sigorta şirketlerinin, geçtiğimiz yıldan itibaren primleri ciddi anlamda artırmaları, tüketicililerin tepkisine neden oldu. Hem sigorta şirketlerinin hem de tüketicilerin artan şikayetleri üzerine de Hazine, yeni bir yönetmelik hazırlayarak, trafik sigortasının şartlarında önemli değişikliklere gitti. Nelerin değiştiğine geçmeden önce, bugün trafik sigortasında sistem nasıl işliyor, kısaca değineyim ki, yeni uygulamayı daha iyi anlayın.

     

     

    ÖNEMLİ DEĞİŞİKLİKLER YAPILDI

    Trafik sigortasında teminatları Hazine; primleri ise, sigorta şirketleri serbestçe belirliyor. Şirketler her yılın başında, o yıl için uygulayacakları trafik sigortası primlerini Hazine’nin onayına sunuyor. Bu primlerden sürücülere uygulanacak hasarsızlık indirim oranı ile hasara göre prim artış oranını ise yine Hazine belirliyor. Buna göre; ilk yıl hiç hasar olmazsa yüzde 10, ikinci yıl hasar olmazsa yüzde 15 ve üçüncü yıl hasar olmazsa yüzde 20 oranında hasarsızlık indirimi uygulanıyor. Hasar durumunda ise; birinci hasarda yüzde 20, ikinci hasarda yüzde 40 ve üçüncü hasarda yüzde 60 oranında primler artırılıyor. Dediğim gibi bunlar, Hazine’nin belirlediği ve kanunda yer alan oranlar. Yine, Hazine tarafından şirketlere tanınan en fazla prim artış oranı ise, yüzde 250… Yani, sigorta şirketi trafik sigortası primini, maksimum yüzde 250 artırabilir, bunun üzerine çıkamaz. Anlayacağınız, primler her ne kadar şirketler tarafından serbestçe belirlense de artırım ve indirim oranları Hazine tarafından belirlendiğinden, bugün için trafik sigortasında ‘yarı serbest’ bir uygulama mevcut.

     

     

    İNTERNETTEN PRİM GÖRÜLECEK

    Trafik sigortasında yıllardır süren uygulama böyle… Gelelim, Hazine’nin yaptığı değişikliklere… Madde madde anlatayım ki, daha iyi anlaşılsın.

    * Yönetmelik yayınlanıp da yeni uygulama başladığında artık şirketler, trafik sigortası primlerini tam bir serbestlik içinde belirleyecek. Yani, hasarsızlık indirim oranları ile prim artırım oranları kalkacak… Maksimum artış oranı da olmayacak. Şirketler; kime, hangi oranda hasarsızlık indirimi uygulayacaklarını kendileri belirleyecek… Aynı şekilde hasar yapan sürücülere de istedikleri oranda prim artışı uygulayabilecekler. Trafik sigortası teminatlarını ise, bugün olduğu gibi Hazine tespit edip, her yıl açıklamaya devam edecek.

    * Önemli değişikliklerden biri de sigorta şirketlerine, uygulayacakları trafik sigortası primlerini internet siteleri üzerinden açıklama zorunluluğunun getirilmesi. Daha açık şöyle anlatayım… Şirketler, internet sitelerinde, trafik sigortası sorgulama ekranı oluşturacak… Araç sahipleri de aracın yaşı, modeli gibi bilgileri internet üzerinden girip, primi öğrenebilecek… Böylece tüketiciler, trafik sigortasını en ucuza, hangi şirketten yaptırabileceklerini araştırabilecek.

     

     

    PRİMLER AYLIK BELİRLENECEK

    * Yeni uygulama ile sigorta şirketleri primleri, bir aydan önce değiştiremeyecek… Peki, bu ne anlama geliyor? Bugün şirketler, duruma göre trafik sigortasında primleri, günlük olarak bile değiştirebiliyor. Yani, poliçe yaptırmak isteyen; aynı şirketten, farklı günlerde, farklı primlerle karşılaşabiliyor. Haliyle bu durum fiyat karmaşası yarattığı gibi ciddi de tüketici şikayetlerine neden oluyor. Hazine, bu uygulamayı da değiştirdi… Artık şirketler, trafik sigortası primlerini aylık belirleyecek ve ay içinde fiyatları değiştiremeyecek.

    * Yönetmelik yayınlanıp da yeni uygulama başladığında, trafik sigortası olan araç el değiştirdiğinde, sigorta iptal edilecek… Aracı alan kişi, yeni sigorta poliçesi yaptıracak.

    * Yeni düzenlemeyle artık trafik sigortası pulu da kalkıyor. Mevcut yönetmeliğe göre sigorta şirketinin adını ve sigorta dönemini gösteren trafik sigortası pulunun; tüketiciye poliçe ile birlikte verilmesi gerekiyor. Hazine yeni hazırladığı yönetmelikte bu uygulamayı da kaldırıyor. Yani artık, trafik sigortası pulu basılıp, poliçe ile birlikte verilmeyecek.

     

     

    Ocak 2014’te başlayacak

    Trafik sigortasında yeni düzenlemeler özetle böyle… Başta da belirttiğim gibi Hazine, yönetmelik taslağını geçtiğimiz haftalarda sigorta şirketlerinin görüşüne sundu ve şirketler de bu değişiklikler hakkında görüş bildirdi. Önümüzdeki günlerde ise Hazine, yeni trafik sigortaları yönetmeliğini yayınlayacak. Sigorta şirketlerinin primleri bir aydan önce değiştiremeyeceklerine yönelik uygulama ile şirketlerin, trafik sigortası primlerini açıklayacağı internet sitesi oluşturma zorunluluğu; yönetmeliğin yayınlanması ile birlikte hemen başlayacak. Hasar indirim oranları ile prim artış oranlarının yürürlükten kalkıp, sigorta şirketlerinin primler konusunda tam serbestlik içinde hareket etmelerine yönelik uygulama ise 2014 yılının Ocak ayında başlayacak.

     

     

    Araçlar 3 yıl içinde değer kaybına uğramayacak

    Hazine Müsteşarlığı, hazırladığı yönetmelikte sigortanın maddi hasarlara yönelik verdiği teminatta da önemli değişikliğe gitti. Bugün için yeni trafiğe çıkan bir araç maddi hasarlı trafik kazasına karıştığında, araçta değer kaybı oluşuyor ve trafik sigortası bu değer kaybını karşılamadığından, tüketici şikayetlerine neden oluyor. Hazine, bu uygulamayı da değiştirdi. Trafik sigortasında yeni dönem başladığında, trafiğe yeni çıkan araçlar, herhangi bir maddi hasarlı kazada 3 yıl içinde değer kaybına uğramayacak… Binek ve hususi araçların dışındaki araçlar ise bu imkandan yararlanamayacak. Aynı şekilde, trafik sigortasının verdiği maddi teminatın yüzde 15’ini geçmeyen hasarlar da değer kaybına konu olmayacak. Araçlardaki değer kaybı ise sigorta eksperleri tarafından tespit edilecek.

  • Memura ikramiye yolu kapandı

    CHP, milletvekili emekli aylıklarının da düzenlendiği Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun’un bazı maddelerinin iptali ve yürürlüğünün durdurulması için Anayasa Mahkemesi’ne başvurmuştu.

     

    Anayasa Mahkemesi 8 Kasım’da yaptığı toplantıda, söz konusu düzenlemelerin Anayasa’ya aykırı olmadığından iptal isteminin reddine karar verdi.

     

    Yüksek Mahkeme’nin kararına göre, istifa ederek görevinden ayrılan veya iyetine son verilenlerden daha sonra SSK veya Bağ-Kur’a tabi çalışarak emekliye ayrılanların memuriyet hizmetlerine emekli si ödenmesi ancak 1475 sayılı İş Kanununun 14’üncü maddesinde belirtilen kıdem tazminatına hak kazanma şartlarının varlığı halinde söz konusu olacak.

     

    Hizmet süreleri ne olursa olsun 8 Eylül 1999 tarihinden önce memuriyet hizmetinden istifa edenler, emekli olduklarında emekli ikramiyesi alamayacak. Yine 8 Eylül 1999 tarihinden sonra istifa eden ve istifa ettiği tarihte 15 yıl sigortalılık süresi ve 3600 ödeme gün sayısı bulunmayan emeklilerin de ikramiye almaları mümkün olmayacak.

     

    Kanunda sayılan şartları sağlayan ve ödemeye hak kazananlar da hangi tarihte emekliye ayrıldılarsa o tarihlerdeki değerler üzerinden emekli ikramiyesi alacak.