Etiket: Poşet

  • Sanayicinin poşet isyanı

    Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen Plastik Poşet Komisyonu toplantısında konuşan BTSO Meclis Üyesi Kağan Yeşil, “Plastik poşetlerin kullanımını azaltmak maksadıyla tüketiciye yüksek ücret karşılığı verilmesi hem tüketiciyi hem de sektörü olumsuz etkiler” dedi.

    1 Ocak 2019 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek market poşetlerinin ücretlendirilmesi hakkındaki kanunla ilgili Plastik Poşet Komisyonu toplandı. Toplantıya bakanlık yetkililerinin yanı sıra plastik ve ambalaj sektörünü temsilen BTSO Meclis Üyesi Kağan Yeşil ile birlikte perakende ve ambalaj sektörünü temsil eden STK temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildi.

    Toplantıda ana gündem maddesi olarak poşet kullanımının azaltılması amacıyla caydırıcı bir taban ücret ile satılması konusunun ele alındığını dile getiren BTSO Meclis Üyesi Kağan Yeşil, “Bakanlık tarafından Eylül 2018’de ücretlendirme çalışması neticelendirilecek. Perakende sektör temsilcileri, tüketici ile karşı karşıya kalınmaması için bakanlık tarafından bilinçlendirme çalışması yapılması hususuna vurgu yapmaktadır. Poşetlerin barkodlanarak satılması sonrasında piyasaya sunulan poşet miktarı bakanlığın “Ambalaj Bilgi Sistemi”ne tonaja göre beyan edilecek ve yetkilendirilmiş kuruluşlara ciddî bertaraf ücreti ödenmesi söz konusu olacak” dedi.

    BTSO Meclis Üyesi Kağan Yeşil, komisyon toplantısında Türk plastik ve ambalaj sektörünün hassasiyetlerini şu şekilde dile getirdi:

    “Türk plastik ve ambalaj sektörü yıllık 500 milyon dolar üretim değeri, 200 milyon dolar ihracat fazlası ile Avrupa’nın ikinci, dünyanın ise altıncı büyük üreticisi. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de plastiği hayatımızdan çıkaramayız. Fakat doğru ve bilinçli kullanmayı öğrenebiliriz. Komisyon, tüketicinin bilinçlenmesi amacıyla kamu spotları hazırlanması noktasında bir çevre fonu oluşturulmasını öneriyor. Halkımızın plastik ambalajları doğru kullanmasıyla ilgili bilinçlendirme çalışması yapılması fikrine elbette katılıyoruz. Fakat burada en önemli nokta tüketiciden poşet başına alınacak yüksek rakam. Plastik ve ambalaj sektörü temsilcileri olarak; tüketiciden poşet başına alınacak 20 kuruş gibi bir ücreti biz yüksek buluyoruz. Üreticiden ortalama 7 kuruşa çıkan poşetin 20 kuruş olarak tüketiciye yansıtılmasını doğru bulmuyoruz. Çevre fonuna aktarılacak rakam poşet başına 10 kuruştan daha fazla ediyor. Bu da ağırlıklı olarak tüketiciye büyük bir maddi yük getirecekken, büyümekte olan Türk plastik ve ambalaj sektörüne de ciddi zararlar verecektir.”

    Türkiye’de plastik poşet tüketiminin doğru kullanımı ve azaltılması kadar geri dönüşüm atıklarının değerlendirilmesinin de büyük önem taşıdığını dile getiren Yeşil, “Türkiye’de her yıl 30 milyon ton civarında atık üretiliyor. Bu atıkların yüzde 20’sini ambalaj atıkları oluşturuyor. Türkiye’de atıkları geri dönüşümü noktasında başarılı çalışmalar başlatıldı. Fakat yeterli değil. Türkiye’nin geri dönüşüm alt yapısı oluşturulması gerekiyor. Hem çevrecilik hem de atıkların ülke ekonomisine kazandırılması noktasında bu çalışmaları büyük bir titizlikle sürdürmeliyiz. Bu da ancak Bakanlık nezdinde tüm yerel yöneticileri ve STK’ları kapsayacak bir çalışma ile olur. PAGEV öncülüğünde ‘Geri Dönüştürülen Plastik Ekonomiye Güç Katar’ sloganı ile bir çalışma başlatıldı. Plastik poşetler geri kazanılıp tekrar kullanıldığında; plastiklerin hammadde kaynakları korunur, plastik üretiminde enerji tüketimi azalır, depolama alanlarının ömrü uzar, yeni iş alanları oluşur ve atıkların enerjiye dönüşümü artar. Ülke genelinde herkese geri dönüşüm şuuru aşılamalıyız”.

  • Sivas’ta şüpheli poşet alarmı

    Sivas’ta gece saatlerinde bir bankamatiğin önünde unutulan şüpheli poşet uzaktan kumandalı fünye ile patlatıldı. Patlatılan poşetten kiraz çıktı.

    Olay, saat 00.00 sıralarında Eskikale Mahallesi Bankalar Sokak’ta meydana geldi. Bir bankamatiğin önünde unutulan şüpheli poşet, bomba olabileceği şüphesiyle çevredekilerin dikkatini çekerken, polise haber verildi. Olay yerine gelen polis ekipleri çevre güvenliği alarak sokağı yaya ve araç trafiğine kapattı. Daha sonra olay yerine bomba imha uzmanı çağrıldı. Özel kıyafetini giyen bomba imha uzmanı, poşeti uzaktan kumandalı fünye ile kontrollü bir şekilde patlattı. Patlatılan şüpheli poşetin içinden kiraz çıktı. Etrafa saçılan kirazlar polis ekipleri tarafından toplanırken, vatandaşlar rahat bir nefes aldı.

  • Poşet içinde çöpe atılan kaplumbağanın hayatı değişti

    Muğla’nın Bodrum ilçesinde poşete konularak çöpe atılan yavru kaplumbağayı ölmek üzereyken çöpte bularak kurtaran Bodrum Oda Orkestra sanatçısı ve eşi, kaplumbağaya gözü gibi bakıyor.

    Bodrum’un Turgutreis Mahallesi’nde yaşayan Bodrum Oda Orkestra sanatçısı Numan Pekdemir (68) ve eşi Huriye Pekdemir (58) geçtiğimiz günlerde çöp konteynerinin dibine bırakılan ağzı bağlanmış bir poşet içerisinde yavru kaplumbağa buldu. Poşeti çöpün içinden çıkaran çift, hareket eden kaplumbağayı görünce şaşkına döndü. Pekdemir çifti kaplumbağayı poşetten çıkardıktan sonra evlerine götürerek temizleyip yiyecek verdi. 2 çocuk ve 1 torun sahibi Pekdemir çifti bahçelerinde kaplumbağaya bakmaya başladı.

    Ölüme terk etmişler

    Kaplumbağayı ölmek üzereyken çöp konteynerinin yanında bulduklarını söyleyen emekli öğretmen Huriye Pekdemir, “Çöp atmaya gittiğimde bir ses duydum. Kedi olabilir diye bekledim ama kedi çıkmayınca endişelenip eşime haber verdim. Ağzı kapalı naylon poşet içinde yavru kaplumbağa gördük. Poşetten kurtardığımız kaplumbağayı bahçemizde bakmaya başladık. Veterinere götürdük yarası var mı diye. Çok şükür bir yarası yoktu ama ’doğal ortamda yaşayacak’ dedi veteriner. Salatalık ve marul ile beslememizi söyledi. Biz de bahçemizde bakmaya başladık. Cuma günü bulduğumuz için adını da ’Cuma’ koyduk. Evimizdeki köpeğimiz kaplumbağa ile oynuyor. Kaplumbağaya gittiği yere kadar bakacağız. Kışın nasıl olacak bilmiyorum. Bakımı hakkında daha iyi bilgiler edineceğiz ve ona göre önlemimizi alacağız. Annemin geniş bir arazisi var belki oraya götürürüz ama çok alıştık biz buna” şeklinde konuştu

    Aileden biri oldu

    Numan Pekdemir ise, “Biz hayvansever kişileriz. Cuma’yı çöp konteynerinde bulduk. Bu toplumun çok acı bir yüzü. Kendisi gidip oraya sıkışmış olsa olabilir ama öyle olmamış poşete konulup ağzı bağlanmış ve ölüme terk edilmiş. Biz Cuma’yı doğal ortamında en iyi şekilde nasıl bakılacaksa o şekilde bakacağız. Bizim için Cuma çok değerli, aslında tüm hayvanlar çok değerli. Biz sokağımızın her yerine kulübeler yaptık sokak hayvanları yaşasın diye. Sokak hayvanlarını susuz ve yemeksiz bırakmayız. Bu da geldi alıştı bize köpeğimiz ’Çiço’ ile de arkadaş oldu. Biz bunu bir yere veremeyeceğiz ama kaplumbağanın doğal ortamı önemli biz de bahçemize bıraktık besliyoruz. Cuma’ya bahçemizde güzel bir yuva yapacağız. Artık orada yaşayacak. Ben her sabah kalkar kalkmaz Cuma’yı arıyorum. Aileden bir oldu artık” ifadelerini kullandı.

  • Pazarda naylon poşet yerine bez torba

    Adana’da Seyhan Belediyesi doğa kirliliğine neden olan plastik torbaların kullanımını azaltmak amacıyla başlattığı “Bez Torba Kullan Doğayı Koru” adlı projeyle pazarlarda alışveriş yapan vatandaşlara bez torba (ekolojik pazar çantası) dağıtıyor.

    Şakirpaşa Kapalı Semt Pazarında vatandaşlarla bir araya gelip bez çanta dağıtımı yapan Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar, vatandaşları ve pazarcı esnafı bilgilendirdi. Başkan Karalar, “Bilindiği üzere plastik torbalar doğada uzun süre kalarak çevreye büyük zararlar veriyor. Bu poşetlerin en çok kullanıldığı alanlar ise semt pazarları. Bizler burada bez torbaların kullanımını yaygınlaştırmak ve plastik kullanımının önüne geçmek istiyoruz. Çünkü çocuklarımıza daha temiz bir doğa bırakmak istiyoruz” şeklinde konuştu.

    Projenin ilk gününde 2 bin adet bez torba dağıtıldığı kaydedildi.

  • Hurda olarak satın aldığı sobadan bir poşet altın çıktı

    Burdur’da hurdacının satın aldığı sobanın içinden bir poşet altın çıktı. Altınları sahibine teslim eden hurdacı, “insanlık ölmemiş” dedirtti.

    Burdur kent merkezinde hurdacılık yapan Aşır Öztürk, bir akademisyenden kömür sobası ve fırın benzeri eski eşyaları satın aldı. Hurda olarak aldığı sobanın kullanılabilir durumda olduğunu gördükten sonra bir ihtiyaç sahibine vermek isteyen Öztürk, sobayı kimse almayınca iş yerine getirdi. Sobanın içinden gelen sesler üzerine içini açan Öztürk, poşete konulmuş vaziyette metal çay kutularında 100 adet altın buldu. Manzara karşısında şaşkınlığını gizleyemediğini anlatan Öztürk, kardeşleri ve eşiyle görüştükten sonra altınları hurdayı aldığı kişiye teslim etti.

    Hurda olarak satın aldığı sobayı kime verdiyse almadı

    Yaşadığı durumu anlatan Öztürk, “Burdur Menderes Mahallesi’nde bir arkadaş ‘hurdalarım var, gel al’ diye telefon etti. Oraya gittiğimde, hurda olarak soba ve fırınları aldım. Sobaya baktığımda kullanılabilir durumdaydı. Ben de sürekli gittiğim bir kahvehaneye giderek, orada ihtiyaç sahibi olanlara sobayı satmayı teklif ettim. Sonra geldim, kız kardeşime ‘al bu sobayı kullan’ dedim, o da ‘istemem’ dedi. Sobayı kimse almayınca dükkana geldik, bir garibana veririz belki diyerek kenara ayırdım” dedi.

    İçinden ses gelince, açtı ve altınları buldu

    Kimsenin istemediği sobayı iş yerine getirdikten sonra içinden gelen sesle bir şeyler bulunduğunu fark ettiğini dile getiren Öztürk, o anları şöyle anlattı:

    “Sobayı indirirken içinden sesler gelince sobayı açtım. İçerisinden dirsekler ve 2 tane poşet çıktı. Kat kat sarılmış bir poşetti. Bir kenara attım, sonra geri aldım, içinde ne olduğunu görmek için açtım. İçinden metal çay kutuları ve küçük altın kutuları çıktığını gördüm. Altınları aldım ve bir kenara koydum. Sonrasında kardeşlerim ve eşimle görüştükten sonra sahibine vermeye karar verdik.”

    “Sobayı aldığım kişi, bir poşet altın olduğunu söylediğimde şok oldu”

    Sobanın sahibine ulaştıktan sonra hurda aldığı eve tekrar gittiğini belirten Öztürk, soba sahibinin de durumdan habersiz şekilde şok olduğunu anlattı.

    Soba sahibinin, altınların babası tarafından konulmuş olabileceğini ifade ettiğini söyleyen Öztürk, “Soba aldığım kişiye, ‘içinde değerli bir eşyanız var mıydı?’ dedim. ‘Bilmiyorum ama belki babam falan koymuş olabilir’ yanıtını verdi. Sobanın içinden bir poşet altın çıktığını söyleyince o da şok oldu. O anda ‘Allah razı olsun, böyle insanlar var mıydı?’ dedi, başka bir şey diyemedi. Onun da durumdan haberi yokmuş. Sonra öğrendik ki altın, hurdayı aldığım kişinin babasının yıllarca yaptığı birikimmiş. Götürdüm, teslim ettim” ifadelerini kullandı.

    Ortaya çıkan altınların babasına ait olduğu öğrenilen ve ismini vermek istemeyen akademisyen ise, hurda işletmesine gelerek Öztürk’e duyarlılığı için teşekkür etti.