ErzurumFlaş

Etiket: pişman

  • Pişman olan hırsızlar çaldıkları bilgisayarları cami avlusuna bıraktı

    Didim Merkez Camii bünyesindeki Kuran kursunda kullanılan 3 adet diz üstü bilgisayarı çalan hırsızlar, olaydan iki gün sonra bilgisayarların 2’sini cami avlusuna geri bıraktı. Hırsızlar bıraktıkları 2 bilgisayarın üzerine de “Hata yaptık; özür dileriz. 2’sini getirdik 3.’sünü de yakın zamanda getireceğiz” diye not yazdılar.

    Didim Yenimahalle sınırları içerisinde bulunan ve ilçenin en büyük camisi olan Merkez Cami bünyesindeki Kuran kursuna giren 2 hırsız, 4-6 yaş grubu kurs öğrencilerinin kullandığı 3 adet diz üstü bilgisayarı alıp ortadan kaybolmuştu. Olaydan sonra hırsızların bulunup yakalanması için basında güvenlik kamerası görüntülerinin paylaşılması ve sosyal medyadan gelen büyük tepkilerin ardından hırsızlar dün gece camiye gelerek güvenlik kameralarına yakalanmadan çaldıkları diz üstü bilgisayarlardan 2’sini cami şadırvanının önüne bırakıp kaçtı.

    Durumu fark eden cami cemaati cami imamı Mehmet Beyaz’ı bilgilendirirken, polise de haber verildi. 2 adet bilgisayar incelemenin ardından cami imamına teslim edilirken bilgisayarların üzerine hırsızların not bıraktıkları öğrenildi. Hırsızlar tarafından bırakılan notta “Hata yaptık; özür dileriz. 2’sini getirdik 3.’sünü de yakın zamanda getireceğiz” notu olduğu belirtildi.

    Kayıplara karışan hırsızların bulunması için Didim İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri çalışmalarını sürdürürken, cami cemaati de çalınan bilgisayarlardan ikisinin geri getirilmesi ve yapılan yanlıştan geri dönülmesi noktasında duydukları memnuniyeti dile getirdiler.

    (HÇ-İK-HA-Y)

  • Eşinin aşk yaşadığını öne sürdüğü şahsı öldürdü, pişman olmadığını söyledi

    Bursa’da ayrı yaşadığı eşiyle aşk yaşadığı yönünde duyumlar aldığı bir şahsı 6 el ateş ederek öldüren zanlı, adliyeye sevk edildiği sırada pişman olmadığını söyledi.

    Edinilen bilgiye göre, dün akşam saatlerinde Değirmenlikızık Mahallesi Dolan Sokak’taki evinden ‘ekmek almaya gidiyorum’ diyerek ayrılan 3 çocuk 2 torun sahibi emekli Bünyamin Kaplıca (56), Maltepe Mahallesi’ndeki bir kahvehaneye uğradı. İddiaya göre, kahvehaneden ayrılırken, 10 yıl aynı apartmanda ikamet ettikleri ancak 2016 yılı başından itibaren eşinden ayrı yaşayan Necati G. (55) isimli bir kişi Kaplıca’nın yanına geldi. Ayrı yaşadığı eşinin kendisini Bünyamin Kaplıca ile aldattığı yönünde aldığı duyumları soran Necati G., çelişkili cevaplar alması üzerine üzerinde bulunan tabanca ile 6 el ateş ederek Kaplıca’yı öldürdü. Ardından olay yerinden yaya olarak kaçan şahıs, verdiği ifadesinde geceyi dere kenarında geçirdiğini söyledi. Ardından Mollafenari Mahallesi’nde ikamet eden bir akrabasının evine giden Necati G., polis ekipleri tarafından yakalandı. Emniyetteki sorgusunun ardından adliyeye sevk edilen zanlı, basın mensuplarının “Pişman mısın” sorusuna, “Pişman değilim” yanıtını verdi.

  • Palandöken: “Kardeşliğimizi istemeyen hainler pişman olacak”

    Son günlerde terör örgütü PKK tarafından gerçekleştirilen patlamaların ülkemizin birliğine ve dirliğine yapıldığını kaydeden Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Kardeşliğimizi ve kenetlenmemizi istemeyen hainler pişman olacak. İnadına omuz omuza vererek ülkemizi birlikte yükselteceğiz” dedi.

    TESK Genel Başkanı Palandöken, son günlerde yaşanan terör olaylarına ilişkin açıklama yaptı. Her zamankinden fazla birlik ve beraberliğimize sahip çıkarak ülkemize, demokrasimize ve masum insanların canlarına kasteden teröristlerin mutlaka yok edileceğinin altını çizen Palandöken, “Ülkemizin birliğine, dirliğine, bütünlüğüne, en önemlisi kardeşliğimize göz diken vatan hainlerine ve tüm düşmanlara karşı dik durup bunları bertaraf edeceğiz. Kardeşliğimizi ve kenetlenmemizi istemeyenler pişman olacaklar. Türkiye Cumhuriyeti her zamankinden daha güçlüdür. Çünkü şuan halkımız omuz omuza vererek terörü yok etmenin gayreti içerisine girmiştir. Terör ya bitecek ya bitecek. Kökleri kazınıncaya kadar vatan hainleri ile mücadeleye devam edilecek. Birlik beraberlik içinde terör mutlaka bitecek” diye konuştu.

    “Kepenklerimizi açık tutup teröre ve vatan hainlerine en büyük cevabı vereceğiz”

    Teröre karşı ülke olarak dik durulması gerektiğini belirten Palandöken, “İktidarıyla muhalefetiyle tek vücut olmuş ülkemizde esnaf ve sanatkarlarımız asla ve asla kepenk kapatmayacak. Selamlaşarak, cadde ve sokaklarda kol kola yürüyerek sıkıntıları hep beraber paylaşmalıyız. Çünkü acılar paylaşınca, mutluluklar da bir araya gelince güzelleşir. İnsanımızın bu psikolojiden kurtulabilmesi için esnaf, zanaatkar, tüccar, sanayici ve imalatçı olmak üzere herkes elini taşın altına samimi olarak koyup terör kabusunu yeneceğiz. Çünkü biz omuz omuza mücadele vermiş, Çanakkale ve Dumlupınar zaferlerini kazanmış bir milletiz. Bölgede ve ülkemizde korku salmaya çalışanları sevindirmeyeceğiz. Kepenklerimizi açık tutup teröre ve vatan hainlerine en büyük cevabı vereceğiz. Bu birliktelik ve kardeşlik olduğu sürece ülke olarak her türlü zorluğun üstesinden geliriz. Yeter ki birlikteliğimiz hep böyle devam etsin. Bu kardeşlik devam ettikçe ülkemizin yükselişine hiç kimse engel olamayacaktır. Dünyanın gözü ülkemizde ama kimse merak etmesin. Ülke olarak her türlü güçlüğü ve zorluğu yenecek güçteyiz. Kimse korkmasın herkes hayata ve ülkesine sahip çıkmaya devam etsin. 15 Temmuz’dan ders almayanlar ve tüm vatan hainleri birlikteliğimiz devam ettikçe hep üzülecek” şeklinde konuştu.

  • Babanın Oğluyla Pişman Eden Tartışması

    Gaziantep’te çıkan tartışmada oğlunu evden kovan baba, gözyaşları içerisinde oğlunun geri dönmesini bekliyor. Pişman olduğunu söyleyen baba, oğlunun terör örgütlerinin kucağına düşmeden bulunmasını istiyor.

    Gaziantep Beydilli Mahallesi 41. Sokak’ta ikamet eden Süleyman Dalpalta (50), 29 Nisan Cuma günü işten evine döndüğünde 18 yaşındaki oğlu Ferhat’ın annesi Fatma ile tartıştığını gördü. Eşinin tartışma esnasında bayılması üzerine sinirlenen Süleyman Dalpalta, oğluna “Gözüm bir daha görmesin seni, evi terk et” diyerek kızdı. Babasının bağırması üzerine kapıyı çekip evden çıkan Ferhat, bir daha evine dönmedi.

    Olay günü oğlunun geri döneceğini düşündüğünü belirten Süleyman Dalpalta, aradan geçen 8 güne rağmen dönmemesi üzerine hayatından endişelendiğini ifade etti. Oğlunu her yerde aramaya başlayan baba, oğlunun arkadaşlarına da ulaşıp soruşturmaya başladı. Oğlu Ferhat’ın evin çevresinde gezindiğini öğrenen acılı baba, çocuğunun sokaklarda kaldığını öğrendiğini ifade etti. Olay günü yaşananlar nedeniyle çok üzüntülü olduğunu belirten Dalpalta, “Oğlum bir pantolon, bir gömlek. Ne yapıyor dışarılarda bilmiyorum. Sokaklarda yatıp kalkıyormuş. Annesi perişan, sürekli bayılıyor. Mahvolduk. Ben affettim, ne olur geri dön. Korkacak bir şey yok” diye konuştu.

    TERÖR AĞINA DÜŞMESİNDEN KORKUYOR

    Acılı baba Dalpalta, oğlunun kaybolmasının ardından polise de müracaat ettiğini ifade etti. Süleyman Dalpalta, oğlunun telefonunun ise sürekli kapalı olduğunu belirterek, birkaç yerde görüldüğünü ve güvenlik kameralarına yansıdığını öğrendiğini kaydetti. Oğlunun bir an önce bulunmasını isteyen Dalpalta, aksi takdirde çocuğunun terör örgütlerinin ağına düşmesinden korktuğunu ifade etti. Süleyman Dalpalta, “Oğlum sokakta yatıyor kalkıyor. Akıl verenlerin olduğunu duydum. Terör örgütlerinin ya da farklı grup ile çetelerin ağına düşmesinden endişe ediliyor. Oğlum saftır. Birileri farklı amaçlarda kullanabilirler. Bunun için bir an önce polisin oğlumu bulması gerekir” dedi.

  • Kırmızı Karıncaların Yuvasına Elini Soktuğuna Pişman Oldu

    Tokat’ta doğa tutkunu genç, şifa amacıyla kırmızı karıncaların yuvasına elini soktuğuna pişman oldu.

    Topçam Yaylası’nda orman içerisinde bulunan kırmızı karınca yuvası (anthill) doğa tutkunlarının ilgisini çekiyor. Doğa yürüyüşü yaparken karınca yuvası ile karşılaşan Taha Yasin Yüzbaşıoğlu’nun, çam ağaçlarının kabuk altı zararlılarının belalısı olan kırmızı karıncalarla deneyimini arkadaşı görüntüledi. Çam ağacının iğneleri ile kendilerine koni biçiminde büyük yuva inşa eden kırmızı karıncaların insanlar içinde önemli faydası olduğunu belirten Yüzbaşıoğlu, “Karınca yuvasının üzerine hafifçe vurulması halinde, karıncaların yuvayı koruma içgüdüsü ile salgıladıkları ya da püskürttükleri sıvı sinüzit ve astım hastalığının tedavisi için çok önemlidir. Bu sıvının (kokunun) solunması ile bir rahatlama olduğu görülecektir. Ayrıca elde ve ayaklar da oluşan kesik vb. açık yaralar için de kırmızı karınca yuvaları şifa kaynağıdır. Açık yara bu yuvaların içerisine sokulup bir süre beklenmelidir. Bu süre zarfında yanmalar ve karınca ısırıkları oluşacaktır, lakin bu durum şifanın tam kendisidir. Yaraların kapanma sürelerindeki kısalma gözle görülür olacaktır” dedi.

    Yaptığı açıklamaların ardından iki kolunu karınca yuvasının içine sokan Yüzbaşıoğlu’nun bu deneyimi kısa sürdü. Karıncaların elini ısırması sonucu bir anda elini yuvadan çıkardan Yüzbaşıoğlu, neye uğradığını şaşırdı.