Etiket: Peyniri

  • Manyas peyniri YÖREX’de tanıtıldı

    Manyas kelle peyniri Antalya’da ki yöre ürünleri fuarı (YÖREX)’de ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.

    Antalya’da açılan ve halen devam eden Türkiye’nin her köşesinden ürünlerin sergilendiği YÖREX fuarına Manyas Süt Üreticileri Birliği de Manyas kelle peyniri ve yoğurdu ile katıldı.

    Bandırma Ticaret Odasının öncülüğünde ilçenin adını alan kelle peynirine coğrafi işaret almak için mücadele veren Manyas Süt Üreticileri Birliği Başkanı Fevzi Karakaş, “Fuar bizim için çok iyi bir tanıtım aracı oldu,bu anlamda bizi yalnız bırakmayan Belediye Başkanımız Tancan Barçin ve AK Parti İlçe Başkanımız İbrahim Koman’da fuara katılarak bize destek verdiler. Amacımız damak tadıyla ünlü kelle peynirimize coğrafi işaret kazandırmak,burada da başarılı olacağız. Fuar’da standımıza Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıoğlu’da gelerek, ürünlerimizin tadına baktılar ve beğenilerini ilettiler” şeklinde konuştu.

  • Coğrafi tescilli Edirne Beyaz Peyniri hakkettiği üne kavuşuyor

    Edirne Beyaz Peyniri Tanıtım ve Pazarlama Konularının görüşüldüğü istişare toplantısı Edirne Ticaret ve Sanayi Odası’nda gerçekleştirildi.

    Edirne Ticaret ve Sanayi Odası ev sahipliğinde düzenlenen toplantıda Edirne Ticaret ve Sanayi Odası (ETSO) Yönetim Kurulu Başkanı Recep Zıpkınkurt, Meclis Başkanı Mustafa Emre Alp, Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin hazır bulundu.

    Edirne’de faaliyet gösteren peynir üreticilerinin yer aldığı toplantıya; Yardımcı Ltd. Şti.’den Mustafa Yardımcı, Nurlu Süt Ürünleri Sanayi Ltd. Şti.’den Saim Haydar Uncular, Tam Gıda Tarım ve Hayvancılık Ltd. Şti.’den Erkan Tam, Mevar Süt Ürünleri Ltd. Şti.’den Mehmet Pekgirtine, Orhun Peynircilik Ltd. Şti’den Murat Orhun, Yayla Turizm Gıda A.Ş.’den Kemalettin Uslu katılarak konuyla ilgili görüşlerini paylaştı.

    Coğrafi Tescilli Edirne Beyaz Peynirinin hak ettiği üne kavuşması adına yapılabilecek tanıtım ve pazarlama çalışmaları üzerine istişarelerde bulunulan toplantıda ETSO Yönetim Kurulu Başkanı Recep Zıpkınkurt, “Bir süredir Edirne Beyaz Peyniri ile ilgili çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Daha önce belirlediğimiz yol haritası kapsamında bazı çalışmalar yaptık. Bu çalışmalar sonucunda üreticilerimiz paketleme konusunda ilerlemeler kaydettiler ve tüketici bu durumdan çok memnun kaldı. Bununla birlikte katıldığımız fuar ve heyet organizasyonlarında gerçekleştirdiğimiz tanıtımlarla tescilli ürünümüzü her geçen gün daha geniş kitlelere tanıtıyoruz. Şu an üreticilerimiz ham madde sıkıntısı sebebiyle kapasite artırımına gitmekte sıkıntı yaşıyorlar. Biz hem bu ham madde sıkıntısına yönelik neler yapabiliriz hem de ürettikleri ürünlerin katma değerini nasıl artırabiliriz konuları üzerinde yoğunlaşarak yol haritamızdaki işlere devam ediyoruz. Trakya Kalkınma Ajansı da bu konuda bize gereken desteği vermek üzere çalışmalarını hızlandırdı. Böylece hep birlikte daha etkin bir şekilde faaliyetlerimize devam edeceğiz” dedi.

    Toplantıya katılan peynir üreticileri, bir araya gelip bu konuları istişare etmelerinden dolayı memnuniyetlerini dile getirerek, kendilerinin de ürünlerinin katma değerini artıracak çalışmalarda aktif rol alacaklarını ve birlikte projeler üretmeleri gerektiği hususunda görüş birliğine vardı.

  • (Özel Haber) Trakya’nın peyniri ve eti dünya markası olacak

    Trakya Kalkınma Ajansı (TRAKYAKA), yöredeki beyaz peynir, Trakya eski kaşarı ve kıvırcık koyununun dünya çapında tanınması için çalışma başlattı.

    TRAKYAKA Genel Sekreteri Mahmut Şahin, Kalkınma Ajansı olarak bir yandan, gençlere, kadınlara ve girişimcilere destek vermeye devam ederken bir yandan da Trakya yöresinin marka haline gelmesi içinde çalıştıklarını belirterek, “Trakya bölgesini biz hem bölge olarak hem de bölgede bulunan değerler açısından markalaştırmak istiyoruz. Trakya’nın en önemli özelliklerinden bir tanesi tarım ve hayvancılık burada çok ciddi ilerlemiş vaziyette. Hem tarım ve hayvancılık hem de buna bağlı gıda sanayi ilerlemiş vaziyette. Kendimize özgü Trakya peyniri, eski Trakya kaşarı, Trakya’mızın kıvırcık koyunu gibi. Bu alanlar bizim aslında, özdeğerlerimiz, ürettiğimiz, pazarlayabildiğimiz, katma değerli ürünlerimiz. Ama tabi bunları istenen seviyede, pazarlama ve markalaşmasını sağlayamadık şimdiye kadar. Biz bu alanda da yönetim kurulumuz, yani valilerimiz, belediye başkanlarımız ile beraber oluşturduğumuz yönetim kurlumuzun da tavsiyesi ile dedik ki biz neden peynirimizi bir Türkiye, Dünya markası haline getirmeyelim. Neden Hollanda’nın, İtalya’nın bir peyniri var, neden Trakya’nın beyaz peyniri tüm Türkiye’de ve dünyada marka haline gelmesin, bilinmesin ve katma değerli ürün olarak satışı yapılmasın. Yine ha keza, eskiden bilinen, ama yavaş yavaş unutulmuş olan, eski Trakya Kaşarı’nın yeniden gündeme getirilip, satışının yapılması, katma değerli ürün haline getirilmesi noktasında, neden bu çalışmaları yapmayalım. Yine çok tercih edilen Trakya kıvırcığımızın, eskiden çok vardı ama şu an azalıyor. Besin değeri yüksek, çok lezzetli bir eti olan Trakya kıvırcığı cinsi koyun üretimini canlandırıp, ama katma değer katarak pazarlanmasını ve ürün gamını geliştirerek neden tüm Türkiye’ye ve dünyaya pazarlamayalım” dedi.

    “Trakyalımız daha fazla para kazanacak, daha fazla zenginleşecek”

    Trakya yöresine özel ürünlerin markalaşması için bir çalışma başlattıklarını anlatan Mahmut Şahin, “Bu noktada, yönetim kurulumuzun desteği ve tavsiyesiyle tüm Trakya’da çalışma başlattık. Bu bahsettiğimiz ürünlerimizi bir şekilde, üreticilerimizi bir araya getirerek, bir konsept çerçevesinde ama birlik olur, ama bir kooperatif haline getirebiliriz veya bir A.Ş. kurarak bu üreticileri bir araya getirerek, pazarlama anlamında, satış anlamında ve tanıtım anlamında birlikte hareket ederek Kalkınma Ajansı, Devlet aynı zamanda üreticilerimiz birlik olup beraberce Trakya’nın beyaz peynirini, eski kaşarını, kıvırcığının etini hem satış yapma, hem pazarlama yapma hem de tanıtım yapma noktasında çalışmalarımız devam ediyor. Bu alanda coğrafi işaret almaya başladık, yani yöresel ürün olduğu anlamında, artık kimse bundan sonra Trakya’nın beyaz peynirini yada kıvırcığını başka yerde üretemeyecek. Trakya’da üretilen beyaz peynir ancak satılabilecek. Teknik anlamda bunu yapıyoruz, aynı zamanda bir mekanizma kurarak üreticilerimizi bir araya getirmek istiyoruz. Böylece bu bir araya gelen üreticiler, İstanbul’da, Ankara’da, İzmir ve Türkiye’nin değişik yerlerinde satış yerleri açarak ama katma değerli olarak, kaliteli bir şekilde satışını yapmak istiyoruz ve daha sonra dünyaya açılmak istiyoruz. Bu anlamda inşallah bir 10 sene sonra, nasıl ki bir Hollanda’nın peyniri var, kaşarı var, İtalya’nın permesan peyniri var dendiği gibi amacımız ve gayemiz Türkiye’de ve dünyada Trakya’nın da beyaz peyniri, eski kaşarı vardır diyerek herkese anlatmak istiyoruz. Bu anlamda TRAKYAKA olarak da hem maddi hem manevi desteğimizi devam ettiriyoruz. Burada amacımız bir yönüyle Trakya’nın tanıtımı ama aynı zamanda firmalarımız da buradan para kanmış olacak. Yani şu anda ürettiğimiz ürünlerden 100 bin lira kazanıyorsak bu şekilde katma değerli hale getirmiş olursak 150 bin lira kazanmış olacağız. Böylece Trakyalımız daha fazla para kazanacak, daha fazla zenginleşecek, kişi başı üretim ve gelir daha fazla artmış olacak müreffeh bir Trakya hedeflemiş olacağız” diye konuştu.

  • Çeşme’nin geleneksel peyniri “Kopanisti” Kars’ta tanıtıldı

    İZMİR (İHA) – Çeşme’de geleneksel yöntemlerle üretilen “Kopanisti Peyniri”, Kars’ta gerçekleştirilen Uluslararası Yöresel ve Geleneksel Peynirler Sempozyumu’nda görücüye çıktı.

    Boğatepe Çevre ve Yaşam Derneği ve Ekomüze Zavot’un çağrısı ile 15-17 Temmuz tarihlerinde, Kars’ta, “Türkiye’de ve Dünyada Yerel-Geleneksel Peynirler: Kars Kaşarı Coğrafi İşareti” ismiyle sempozyum düzenlendi. Sempozyum, dünyanın farklı bölgelerinden peynir üreticilerini, perakendecileri, toptancıları ve konusunda uzman akademisyenleri Kars’ta bir araya getirdi. Sempozyuma katılan Germiyan Slow Food Sözcüsü Sosyolog Engin Önen, Çeşme Yarımadası’na özgü “Kopanisti Peyniri” hakkında sunum yaptı.

    Serhat Kalkınma Ajansı’nın desteklediği “Coğrafi İşaretli Kars Kaşarının Tanıtımı ve Üreticilerinin Örgütlenmesi” projesi kapsamında düzenlenen sempozyum, Boğatepe Çevre ve Yaşam Derneği, Kafkas Üniversitesi, Metro Toptancı Market, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Kars Valiliği, Kars Belediye Başkanlığı, Kars Ticaret ve Sanayi Odası, Mutfak Dostları Derneği, Logos İletişim Ajansı, Slow Food Kars Birliği, Slow Food Balkon Bahçeleri Birliği, Slow Food İzmir Bardacık Birliği ve Kalkınma Bakanlığı’nın sponsorluğunda gerçekleştirildi.

    50 konuşmacının yer aldığı ve yaklaşık 300 kişinin katıldığı sempozyumda, geleneksel yöntemlerle üretilmeye devam edilen “Kopanisti Peyniri” hakkında sunum yapan Engin Önen, izlenimlerini şöyle anlattı:

    “Birçok katılımcı, Kopanisti Peynirini ilk kez tanıma fırsatı buldu. Öyküsü ve özellikleri ile yöresel peynirler arasında en ilgi çeken peynir kopanisti oldu. Sempozyumda hem gurmeler hem de izleyicilerin en çok ilgi gösterdiği ve tanımaya çalıştığı Kopanisti Peynirinin tadımı sırasında oldukça ilginç yorumlar da oldu. Gastronomi yazarı ve gurme Ahmet Örs, kopanistiyi ’Müşterisi hazır ama üretimi az bir peynir’ diye tarif ederken, Artun Ünsal, kopanisti yapımında kullanılan lorun özel olması gerektiğini hatırlattı. Az sayıda izleyici ve katılımcının meze olarak tanıdığı kopanistiyi ilk kez tadanların bir kısmı çok beğenirken, bir kısmı ise ’Sonradan sevilecek bir tat değil’ yorumunda bulundular.”

    Engin Önen, Yarımada’da direnen bir gelenek olarak kopanistinin öykülerini, yok olma tehlikesi ve canlanma potansiyellerini anlattığı bildirisine çok sayıda sorunun gelmesinin, peynire yönelik ilgi potansiyelini ortaya çıkardığını söyledi.

  • Sivas’tan dünyaya ’mozzarella peyniri’ ihraç ediyorlar

    Sivas’ta süt ve süt ürünleri üretimi yapan bir fabrika, başta İngiltere olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerine ’mozzarella peyniri’ ihraç etmeye başladı.

    Organize Sanayi Bölgesi’nde yaklaşık 10 bin metrekare alana kurulu ve 1993 yılından beri süt ve süt ürünleri üretimi yapan bir işletme dünyada çok az fabrikanın üretebildiği mozzarella peynirini üretmeye başladı. İngiltere, Malezya, Tayland, İran, Singapur ve Azerbeycan gibi ülkelere bu peyniri ihraç eden fabrika, Sivas’ta ilk ve Türkiye’de süt ürünleri ihraç eden 4 fabrikadan biri olmaya başardı. Sivas’ı süt ürünlerinin merkez üssü yapmak için çalışmalarına devam eden işletme süt ve süt ürünlerinde Avrupa Birliği kriterlerini sağladı.

    Fabrikanın Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mustafa Cemal Er tesiste süte dair tüm ürünleri üretebildiklerini söyledi. Dünyanın en önemli markalarına pizza peyniri ürettiklerini belirten Er, “Bu Türkiye’den yurt dışına yapılan pizza peyniri olarak ilk ihracat oluyor. Aynı zamanda bölgemizde Sivas’ta süt ve süt ürünleri olarak ilk defa ihracatını yapmaya başardık. Bunda Tarım İl Müdürlüğümüzün ve çiftçilerimizin çok büyük katkıları var. Çalışanlarımızın, mühendislerimizin çok büyük ARGE çalışmaları var” dedi.

    “Denemelerden sonra ürünlerimiz başarılı oldu”

    İç pazarda yaşanan daralmadan sonra yurt dışına açılmayı planladıklarını aktaran Er, “İç pazarda çok ciddi bir daralma var. Şuanda süt üretimi pazarın ihtiyacından çok fazla. Süreç içerisinde bu fazlalığın eritilmesi gerekiyordu. İç pazardaki ekonomik daralmadan dolayı tahsilatlarımızda zorluklar başlamıştı. Bizim bunun üzerine 6-7 ay öncesinden yurt dışı çalışmalarımız başlamıştı. Pazar araştırmalarını yaptık. Ne yapabiliriz, ne satabiliriz? diye düşündük. Daha sonra yurt dışı ekibimiz ilgili ülkelere giderek oradaki ihtiyaç sahibi ülkeler ile görüşmeler yapıp onların standartlarında ürünler ürettik. Bu ürünleri üretirken dünya standartlarında süt ve süt ürünlerinde çok büyük teknoloji gerektiriyor. Tesisimizde dünya standartlarında bir tesis. Yurt dışından gelen misafirlerimiz tesislerimizi gezdiler ürünlerde gerekli analizleri yaptılar. Bu analizler neticesinde onların reçetelerine göre istedikleri ürünleri hazırladık ve beğenilerine sunduk. Onlar ülkelerine götürdüler denemelerine yaptılar ürünümüz başarılı olduktan sonra artık ihracatına başladık” diye konuştu.

    “Pizza peyniri üretmek çok zor bir iş”

    Pizza peynirin çok farklı bir peynir olduğunu teknolojik alt yapısının çok yüksek bir ürün olduğunu ifade eden Er, “Alt yapı çalışmalarımız altı ay sürdü. ARGE çalışmalarından sonra dünya standartlarında bir pizza peyniri üretmemiz gerekiyordu. Şuanda ihracatını yapmış olduğumuz ilkelerde çok ciddi rakiplerimiz var. Bu rakiplerimizden çok daha iyisini yapmak zorundaydık. Çok şükür daha iyisini de yaptık. Onların beğenisini kazanarak ihracatını yapıyoruz. Avrupa Birliği ülkelerini süt ve süt ürünleri ihraç etmek çok zor. Onların kendi kriterleri var. Bu kriterlerden hijyen kriterinden geçebilmek çok zor. Bu ürünleri ilk önce Avrupa Birliği ülkelerinden müşterilerimize götürdük. Ürünlerimizi onların standartlarında hazırladık” şeklinde konuştu.