Etiket: Patlattı

  • Şüpheli Çantayı Polis Patlattı, Vatandaş Merak Etti

    Sivas’ta Kale Camii’ne inen merdivenlerin duvarındaki demire asılan kadın çantası paniğe sebep oldu. Uzaktan kumandalı fünye ile patlatılan çanta boş çıkarken, vatandaşların meraklı bakışlarla olayı izlemesi dikkat çekti.

    İstasyon Caddesi üzerinde bulunan Kale Camii’ne inen merdivenin duvarındaki demirde asılı duran kadın çantasını görenler içinde bomba olabileceği şüphesiyle durumu polise haber verdi. Olay yerine gelen polis ekipleri etrafı güvenlik şeridiyle çevirdi. Vatandaşları çevreden uzaklaştırılan polis ekipleri İstasyon Caddesi’ni trafiğe kapattı. Daha sonra olay yerine çağrılan bomba imha uzmanı özel kıyafetini giyerek kadın çantasını uzaktan kumandalı fünye ile kontrollü bir şekilde patlattı. Patlatılan çanta boş çıktı. Bu sırada çevrede bulunan vatandaşların cep telefonu ile kayıt yapması ve olan biteni meraklı gözlerle izlemesi dikkat çekti.

  • Kazı Yapan Kepçe, Doğalgaz Ana Borusunu Patlattı

    Karaman’da bir inşaatın önünde kazı yapan kepçe, üç mahalleye doğalgaz veren ana boruyu patlattı. Olayın ardından yaklaşık 2 bin konuta 6 saat boyunca gaz verilemedi.

    Edinilen bilgiye göre, Cedit Mahallesinde inşaatı tamamlanan 4 katlı apartmanın önünde çalışma yapan kepçe, üç mahalleye doğangaz veren ana boruyu patlattı. Büyük bir gürültüye neden olan patlama nedeniyle vatandaşlar korku yaşadı. Olay yerine gelen polis ekipleri caddeyi trafiğe kapattıktan sonra şerit çekerek güvenlik önlemi aldı. Patlamanın ardından yaklaşık 2 bin konuta gaz akışı kesildi.

    Gaz firması yetkilileri de olay yerinde çalışma yaptı. Görevliler, delinen borudaki gazın boşalmasını bir süre beklerken vatandaşları da bölgeye yaklaşmamaları konusunda uyardı. Delinen ana borunun yapılmasının ardından 6 saat sonra konutlara gaz verilmeye başlandı.

  • Kuşlar Trafoyu Patlattı, Mahalle Elektriksiz Kaldı

    İzmir’in Torbalı ilçesinde, trafoya giren kuşların neden olduğu düşünülen patlama büyük paniğe neden olurken, yaşanan olay nedeniyle bir mahalle 9 saat boyunca elektriksiz kaldı.

    Edinilen bilgiye göre, Torbalı ilçesi Karakızlar Mahallesi’ndeki bir trafoda akşam saatlerinde patlama meydana geldi. Patlamayla birlikte mahallenin elektrikleri kesildi. Patlama, trafoda herhangi bir yangına neden olmazken, vatandaşlar paniğe kapıldı.

    Olay yerine gelen elektrik arıza uzmanları trafo içerisinde kuşların olduğunu ve patlamanın kısa devre nedeniyle meydana geldiğini tespit etti. Trafo içindeki kuşlar patlama sırasında telef olurken, görevliler saatlerce arızayı gidermek için uğraştı.

    MAHALLE 9 SAAT ELEKTRİKSİZ KALDI

    Görevliler, tam 9 saatlik bir çalışmayla arızayı gidererek mahalleye enerji verdi. Trafonun onarılması ve patlamada herhangi bir can kaybı yaşanmaması ise herkese rahat bir nefes aldırdı.

  • Hücre Evi Operasyonunda Canlı Bomba Kendisini Patlattı

    Gaziantep’te operasyon düzenlenen bir hücre evinde sıkıştırılan canlı bomba eylemcisinin kendisini patlattığı bildirildi.

    Edinilen bilgiye göre, Gaziantep’te polis, akşam saatlerinde Çağlayan Mahallesi’ndeki Berber Mustafa Sokak’ta bulunan bir hücre evine operasyon düzenledi. Operasyon esnasında art arda 2 patlama sesi duyulurken, ardından polis ile bir grup arasında çıkan çatışma çıktı. Operasyon sırasında hücre evinde canlı bomba eylemcisinin kendisini patlattığı öğrenildi. Bölgedeki çatışma sürerken, çelik yelekli polis ekipleri ve zırhlı özel hareket polisleri çevrede yoğun güvenlik tedbirleri aldı. Bölgeye çok sayıda ambulans sevk edildi.

  • Antmen: “Kontrolsüz Suriyeli Göçü Ve Ekonomik Koşullar Davaları Patlattı”

    Mersin Barosu Başkanı Alpay Antmen, hem ekonomik koşulların ağırlaşmasının hem de yüz binleri aşan kontrolsüz, kimliksiz en fazla Suriyeli göçü almasının Mersin’de ceza ve icra davalarını patlattığını söyledi.

    Mersin Barosu Başkanı Antmen, yaptığı açıklamada, Mersin’de son dönemde hukuki sorunların ve ihtilafların arttığını, bunun da Mersin Adliyesi’ne çok fazla iş yükü bindirdiğini belirtti. Mersin’in iyi yönetilmediğini, bunun bu kentte yaşayan herkesin suçu olduğunu öne süren Antmen, Türkiye’nin geneli itibariyle en çok Suriyeli misafir göçü alan kentin Mersin olduğuna dikkat çekti. Antmen, “Yüz binleri aşan rakamlarda kontrolsüz, kimliksiz, nasıl geçindiğini, daha sonra ne olacağını bilmediğimiz kişiler Mersin’de cirit atıyor. Akşamları Çamlıbel, Silifke Caddesi, Atatürk Parkı, hafta sonları ise Adnan Menderes Bulvarı, Mezitli artık Mersin’in dokusunu yansıtmayan ve Mersin’de yaşayan diğer insanları buradan uzaklaştıran bir yapıya sahip olmaya başladı. Bu çok önemli” dedi.

    “TÜRKİYE’NİN HATALI SURİYE POLİTİKASI NEDENİYLE MERSİN’İN EKONOMİSİ BİTMİŞTİR”

    “Bu kentin iyi yönetilmesi lazım” diyen Antmen, Mersin’in trafik başta olmak üzere Suriyeliler sorunu ve ekonomik sorunları olduğuna işaret etti. Mersin’in daha sanayi kenti mi, turizm kenti mi olduğunun bile belli olmadığını dile getiren Antmen, “Akkuyu Nükleer Santrali’nden mi bahsedelim veya çevreyi kirleten sanayi yatırımlarından mı bahsedelim? Eğer burada turizm istiyorsanız, doğa istiyorsanız, buraya nükleer santral yapamazsınız. Bunların hepsi birbirini tetikliyor. Türkiye’nin hatalı Suriye politikası nedeniyle Mersin’in ekonomisi bitmiştir. Ne Irak ile ne Suriye ile artık ticaret yapamıyoruz. Burası bir liman. Yabancı ülkelerden gelecek malların karayoluyla Suriye’ye, Irak’a gönderilmesi gerekiyor. Bunu yapamıyoruz, çünkü Suriye bir bataklık” diye konuştu.

    “MERSİN’DE CEZA VE İCRA DAVALARI PATLADI”

    Mersin’de bir taraftan ekonomik koşulların ağırlaşması, bir taraftan yoğun Suriyeli göçü nedeniyle hukuki sorunların ve ihtilafların da arttığına dikkat çeken Antmen, “İnsanlar mutsuz. Evde kavga, sokakta kavga, aile içi şiddet artıyor. Onun dışında insanlar arasındaki uyuşmazlıklar artıyor ve bu adliyenin iş yükünü artırıyor. Mutsuz insan karşısındakileri de mutsuz eder ve ceza davaları patlıyor. Onun yanında zaten esnafımızda para kalmadı, ticarette iş yapılamıyor, sanayicimiz kan ağlıyor. Bu nedenle iş davaları arttı, işçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıklar arttı. İcra davaları arttı. Çek-senet tahsil edilemiyor ve bu bir kartopu olarak, birbirini daha çok etkileyerek adliyede de büyük sıkıntı veriyor” ifadelerini kullandı.

    Şu an için Mersin Adliyesi’nin fiziki şartları iyi olduğunu, ancak özellikle icra daireleri için personelin yetersiz kaldığını kaydeden Antmen, “Ama mahkeme adedi, hakim ve savcı adedi anlamında iş yükünü karşılayacak durumda. Bu arada, hakim ve savcıların tam bağımsız olmaları, hiç kimseden emir, talimat, tavsiye almadan işlerini yapmalarını gerekiyor. Avrupa’da bir hakim ağır cezada yılda 30 dosyaya bakıyorsa, burada belki 600 dosyaya bakıyor. Biz hakim ve savcıları kendi hallerine bıraksak tayin ve terfi korkusuyla karar vermeyecekler. Hiç kimseden ürkmeyecekler. Gerçekten üzerlerine ne kadar yük yüklerseniz yaparlar ama yeter ki, rahat bırakalım onları” şeklinde konuştu.

    “BU KADAR BÜYÜK ÇEZAEVİ YAPILMASININ CEVABI POLİTİK”

    Tarsus ilçesine yapılmakta olan Türkiye’nin en büyük cezaevini de değerlendiren Antmen, suç ve suçlu olduğu sürece, suçlunun ıslah edilmesi için cezaevlerine ihtiyaç olduğunu vurguladı. “En büyük cezaevi Mersin’in imajını etkiyecek” kaygılarına değinen Antmen, şunları söyledi: “Niye bu kadar çok cezaevi var ya da niye bu kadar büyük cezaevleri yapılıyor? Onun cevabı da politik, toplumsal eğitim eksikliği ve aslında siyasi iktidarlar. Siyasi iktidarlar genel olarak buna çözüm bulmak zorunda. Tarsus’a bir bölge cezaevi yapılması Mersin’in imajı anlamında ‘Bu kadar çok suç mu işleniyor ki, bu kadar büyük cezaevi yapılıyor?’ diyebilirsiniz. Ama tutuklular hariç, hükümlüler Mersin’de yargılandıktan sonra Türkiye’nin her yerinde başka illere de gönderilebilir veya başka illerden de Mersin’e gelebilir.

    “TARSUS CEZAEVİNİN EN BÜYÜK EKSİĞİ KADIN HAPİSHANESİ OLMAMASI”

    “Tarsus’a yapılan cezaevinin en büyük eksiği, bir kadın hapishanesi olmaması” diyen Antmen, bunun kadın tutuklular açısından olumsuzluklar oluşturacağına işaret ederek, şöyle devam etti: “Siz eğer yargılama safhasında Mersin’de yargıladığınız bir kadını, Adana’nın Karataş ilçesinden 120-130 kilometre öteden getirirseniz, bu onun yorgun bir halde hakim karşısına çıkmasına ve kendisini iyi ifade edememesine neden olur. Bu doğru değil. SEGBİS ile elektronik ortamda dinlerseniz bu da olmaz. Çünkü yargılamada yüzyüzelik ilkesi vardır.”

    Toplumda, Tarsus’a bu kadar büyük cezaevi açılmasının ekonomiyi canlandıracağı yönünde bir beklenti de oluşturduğunu belirten Antmen, sözlerini şöyle tamamladı: “İnsanlar, ‘Cezaevi açıldığında buraya insanlar gelip gidecek, sanki bir cezaevi turizmi gibi bölgeye para akacak’ diye düşünüyor. Evet, ona da varız. Fakat bunlar devlet politikası olarak çözümlenmesi, önleyici suçla mücadelenin yapılarak cezaevlerini en az gerektirecek hale getirilmesi gerekiyor. Mesela Silivri Cezaevi gibi bir zindanın Türkiye’de olmaması lazımdı.”