Etiket: panel

  • “İmam Gazali’nin Şahsiyeti Ve Eğitim Anlayışı” Konulu Panel Düzenlendi

    Adıyaman’ın Kahta ilçesinde “İmam Gazali’nin Şahsiyeti ve Eğitim Anlayışı” konulu panel düzenlendi. Eğitimle Diriliş Derneği tarafından düzenlenen panele Eğitimci Cevdet Ballı ve Eğitimci İsmail Işık panelist olarak katıldı.

    Kahta İlçe Milli Eğitim Müdürü İbrahim Halil Tünçmen, Okul Müdürleri, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, eğitimciler ve vatandaşların katıldığı panelde, “İmam Gazali’nin Şahsiyeti ve Eğitim Anlayışı” üzerinde duruldu.

    Panelin Moderatörü Eğitimci İsmet Tanrıverdi, İmam Gazali hakkında bilgiler vererek, “Bir gün eşkıyalar İmam’ın yolunu keserler ve bütün mallarına el koyarlar. Malların kaygısında olmayan İmam Gazali ise eşkıyalardan, o zamana kadar not tuttuğu defterini geri vermelerini istemiştir. Eşkıyalar neden defterin bu kadar önemli olduğunu sorduklarında ise o defterin kendisi için çok önemli olduğunu, bu güne kadar ki çalışmalarının o defterde olduğunu söylemiştir” dedi.

    İmam’ı Gazali’yi anlamak için ilk önce yaşadığı dönemi anlamak gerektiğini belirten Cevdet Ballı, Gazali’nin siyasi karışıklıkların olduğu dönemde yaşadığını savundu. Ballı, “Gazali’yi anlamak için evvela yaşadığı dönemi anlamak gerekir. Gazali, siyasi karışıklıkların olduğu bir dönemde yaşamıştır. Tus şehrinde doğan İmam Gazali, Hasan Sabbah ile de çağdaştır. Asıl ismi Muhammed olan İmam Gazali’nin ‘Gazali’ ismi babasının yün satıcısı olmasından gelmektedir. Ayrıca Huccetul İslam lakabıyla da tanınmaktadır. Zamanın en büyük iki büyük ilim merkezi olan Bağdat ve Nişabur arasından İmam Gazali, Nişabur’u seçip orada eğitim almıştır. Daha sonra Nizamül Mülk tarafından Nizamiye Medreseleri’nin başına getirilmiştir” şeklinde konuştu.

    İmam Gazali, kurum merkezli bir eğitimin ürünü değil Alim merkezli bir eğitimin ürünü olduğunu belirten İsmail Işık ise “Günümüzde eğitim kurum merkezlidir. Medreseler zamanında da kurum merkezli idi. Fakat İmam Gazali kurum merkezli bir eğitimin ürünü değil Alim merkezli bir eğitimin ürünüdür. Alim merkezli eğitimde öğrenci öğretmenini, öğretmen de öğrencisini seçebilmekteydi. Gazali hem büyük övgüler almış bir Alim’ken, diğer taraftan da büyük eleştiriler almış bir Alimdir. Felsefeye büyük eleştiriler getiren İmam Gazali, bu eleştirilerini yapmaya başlamadan önce iki yıl boyunca felsefe çalışmıştır. Daha sonra ise Aristo felsefesine ve Müslümanlar arasında Meşşalik olarak bilinen felsefi akıma ve akımın temsilcilerinden olan İbn-i Sina’ya büyük eleştirilerde bulunmuştur” ifadelerini kullandı.

  • ’Örnek Kişilikler Projesi’ Kapsamında Nehü’de Panel Düzenlendi

    Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü ile İl Kültür Müdürlüğü tarafından ‘Şehir-İnsan Medeniyet Köprüsü: Örnek Kişilikler Projesi’ kapsamında panel düzenlendi.

    Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen panele, Rektör Prof. Dr. Filiz Kılıç, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. H. Abdullah Şengül, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlyas Gökhan, Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Doç. Dr. Tuncay Bülbül, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İl Kültür Müdürlüğü yetkilileri, üniversite personeli ve öğrenciler katıldı.

    Rektör Kılıç ve katılımcılar panel öncesi Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından organize edilen ‘Ülkemizde yaşayan; gelenek, günümüz ve gelecekle köprü oluşturan insanları rol, model olarak topluma sunmak’ konulu serginin açılışını gerçekleştirerek, sergiyi gezdi.

    Kültür ve Turizm Bakanlığının proje tanıtım sunumu ile başlayan panelin açılış konuşmasını Rektör Prof. Dr. Filiz Kılıç yaptı. Rektör Kılıç, “Yeryüzünü imar etmekle vazifeli olan insan, şehirleri kurmakta; şehirler ise imar olmalarıyla medeniyete beşiklik etmektedir. Bu minvalde insan, şehir ve medeniyet birbirinin aynası olan kavramlardır. Bu ünsiyet, insanın kültürüne bağlı olarak geliştirdiği medeniyetin bir parçası olmasını ve onu yansıtmasını sağlamaktadır. Duruşu, düşünüşü, hal ve tavrı, insanın hangi medeniyetin evladı olduğunu göstermekte ve ondan izler taşıdığını sergilemektedir. İçinde yetiştiğimiz medeniyet çerçevesinde konuya yaklaşacak olursak medeni kelimesinin kökeninin şehirle özdeş bir anlam barındırdığı kolaylıkla görülebilir. Bu itibarla medeni ve şehirli kavramlarını birbirinden bağımsız düşünmek söz konusu değildir. Şehirler de tıpkı insanlar gibi nefes alan, ruhu ve karakteri olan varlıklardır. Bununla birlikte içinde yaşayanları besleyen, büyüten ve belli bir karakter aşılayan varlıklardır. Bakınız İstanbul, Ankara, Konya, Bursa ve şehirlerin anası olan Mekke, meskunlarına ruh ve karakter aşılayan şehirlerdir. İstanbullu olmakla New Yorklu olmak, kentli olmanın ötesinde birbirinden farklı şeylerdir. Bu farklılık Mimar Sinan olmakla Sinan doğmak arasındaki kadar birbirinden uzaktır” dedi.

    Kılıç, “Teknolojideki ilerlemeye ve iletişim araçlarının hızlı bir şekilde gelişmesine bağlı olarak küreselleşen dünyamızda artık kökleri tarihte olan ve üretilen kültürlerden söz etmek pek de mümkün gözükmüyor. Hız mevhumunun ön plana çıktığı bu çağda kültür de tıpkı diğer her şey gibi tüketilen bir alan haline gelmiş bulunmaktadır. Bu da birbirinden farklı olan kültürleri birbirine benzeştirmekte ve bir zaman sonra ise tanımlanması mümkün olmayan bir hal almasına yol açmaktadır. Karşılaşma alanlarında çabucak birbirlerinden etkilenen insan, kültürsüzleşmenin pençesinde yoğrulmaktadır. Kültürün toplumların kimliği hatta adeta parmak izi olduğu düşünüldüğünde karşılaşılan manzara hiç de iç açıcı değildir. Öyle ki parmak izi giderek silinen bir toplum, kimliğini yitirmeye mahkumdur. Gençlerimizin daha doğrusu geleceğimizin kimliğini ve kişiliğini yitirmemesi, bu günden atılacak adımlara bağlıdır. Bir yönüyle değerlerimizin hatırlatılması ve anlatılması bir tür varlık mücadelemizdir. Geçmişimiz ve geleceğimiz arasında köprü olma özelliği taşıyan büyük şahsiyetlerimizin gençlerimize tanıtılması, bu mücadelenin önemli bir ayağını oluşturmaktadır. Gelecek nesillerimize rol model olma potansiyeli olan bu değerlerimiz, bizleri yaşatan, köklerine bağlayan en önemlisi kendini tanıyan nesillerin devamını sağlayacaktır. Onları tanımak, kuru bilgiden öte onlarla yaşamayı ve özüne sahip çıkmayı mümkün kılar. İşte bu noktada Kültür ve Turizm Bakanlığımız tarafından başlatılan “Şehir- İnsan Medeniyet Köprüsü: Örnek Kişilikler Projesi” kapsamında Ahmed Süheyl Ünver, Ali Fuad Başgil, Ekrem Hakkı Ayverdi, Fethi Gemuhluoğlu ve Mahir İz bu örnek şahsiyetlerdendir. Hepsi birer kandil gibi etrafını aydınlatan ve medeniyetimizin tecessüm etmiş halleridir. Hakkın rahmetine vasıl olmuş bu değerli zatlar gerçek birer şehirli ve entelektüel olarak asıl meslekleri dışında edebiyat ve sanatın pek çok dalıyla yakından ilgilenmişlerdir. Birazdan bu şahsiyetlerin şehre ve medeniyetimize kazandırdıkları detaylı olarak konuşulacaktır” ifadelerini kullandı.

    Kılıç ayrıca, “Söz konusu şahsiyetlerin toplumu şekillendirici ve yol gösterici özelliklerine gençlerimiz tanık olacaktır. Bu itibarla Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi olarak böylesine önemli bir projenin bir parçası olmak bizim için son derece gurur vericidir” diye konuştu.

    Başkanlığını Rektör Yardımcısı Dr. H. Abdullah Şengül’ün yaptığı panele geçildi. Panelde, Prof. H. Dr. Abdullah Şengül ‘Fethi Gemuhluoğlu’, Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim üyelerinden Yrd. Doç. Dr. Şamil Yeşilyurt ‘Ali Fuad Başgil’ ve Yrd. Doç. Dr. Mehmet Kaygana ‘Ekrem Hakkı Ayverdi’ hakkında katılımcılara bilgi verdi.

  • SAÜ’de “Sakarya’da Türk Dünyası” İsimli Panel Düzenlendi

    Sakarya Üniversitesi Öğrenci Konseyi’nin desteğiyle Türk Dünyası Öğrenci Topluluğu tarafından “Sakarya’da Türk Dünyası” isimli bir panel düzenlendi.

    Sakarya Üniversitesi Öğrenci Konseyi’nin desteğiyle Türk Dünyası Öğrenci Topluluğu tarafından düzenlenen “Sakarya’da Türk Dünyası” paneli, 17 Kasım Salı günü SAÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Türk Dünyasında tarih ve edebiyat konularının ele alındığı panele, Sakarya Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recai Coşkun, Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Mehmet Alpargu ve Yrd. Doç. Dr. Muharrem Öçalan konuşmacı olarak katıldı.

    Türk Dünyasına katkı sağlamak için nasıl bir strateji izlenmesi gerektiği hakkında açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Recai Coşkun katılımcılara, “Üniversite öğrencileri olarak, bir çaba içinde olmalısınız ve emek harcamalısınız. Türk Dünyasını parçalamak, ayırmak ve ayrıştırmak isteyenler çok. Bizlerde en az onlar kadar çok çalışmalıyız. Sürekli olarak kendinizi geliştirin” tavsiyesinde bulundu.

    Türk Dünyasının tarihi hakkında çeşitli bilgiler veren Prof. Dr. Mehmet Alpargu,”1990’lı yıllardan sonra Türk Dünyasında çok şey değişti. Sovyetlerin dağılmasından sonra zayıf olan ilişkilerimiz kuvvetlenmeye başladı. Bizler o ülkelere gitmeye, o ülkelerden de Türkiye’ye gelinmeye başlandı. Bunun en güzel örneğinden biride öğrenci değişim programları oldu. Türk Dünyasından öğrenciler gelmeye başlaması ile çok iyi şeyler ortaya konuldu” dedi.

    Türk Dünyasının tek bir kıtaya hapsedilmek istendiğini ifade eden Prof. Dr. Alpargu, “Türk Dünyası kendi coğrafyasına sığamaz haldeyken tek bir kıtaya hapsedilmesi için çalışan ülkeler var. İngilizler de “Türkler Asyalıdır, Avrupa’dan sepetlenmelidir” düşüncesi var. Bunun yanında İran’da da Fars Milliyetçiliği yapılmaya başlandı. Tüm bu olumsuzluklar karşısında dik durmalıyız. Bizler birlik içinde olursak kimse bizlerin karşısında duramaz. Dünya siyasetinde etkin bir konumda oluruz” şeklinde konuştu.

    Türk Dünyasında Dil, Edebiyat, Kültür İlişkilerinin Dünü, Bugünü ve Yarını konusu üzerine bir sunum yapan Yrd. Doç. Dr. Muharrem Öçalan, Türk Tarihi’nin parçalanamaz bir bütün olduğunu söyledi. Türk Dünyası tarihini ayrıştırmak ve gruplandırmak isteyenlerin olduğunu belirten Yrd. Doç. Dr. Muharrem Öçalan, “Cumhuriyet neslinde yetişsek de, Osmanlı’nın da Selçuklu’nun da bizim tarihimiz olduğunu unutmamız gerekli. Tarihteki tüm Türk Devletlerini bir bütün olarak görmeli ve incelemeliyiz” diye konuştu. Türk Dünyasının en çok alfabe değiştiren millet olduğuna dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Öçalan, Türk Dünyasının geçmişten bugüne 13 farklı alfabe kullandığını söyledi.

    Panel, katılımcıların öğrencilerden gelen soruları yanıtlaması ile son buldu.

  • Trabzon’da ‘Fikriniz İşiniz Olsun’ Temalı Panel Düzenlendi

    Trabzon Büyükşehir Belediyesi ve İŞKUR Trabzon İl Müdürlüğü tarafından ‘Girişimcilik Günü’ dolayısıyla ‘Fikriniz İşiniz Olsun’ temalı panel düzenlendi.

    Hamamizade İhsanbey Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen panelin açılışında İŞKUR Trabzon İl Müdürü Mustafa Sezgin katılımcılara birikimlerini aktarırken, Girişimcilik Mentörü Abidin İçden sunumuyla girişimci adaylarına önemli bilgiler verdi. Ev hanımı iken girişimciliğe başlayan ve iş yeri sahibi olan İlmiye Çiçek de katılımcılara tecrübelerini aktardı.

    Katılımcılara seslenen Trabzon Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Akkaya, konuşmasında dünyanın önde gelen ekonomilerinin genç girişimcilere çok önemli destekler sunduğunu hatırlatırken, “Girişimcilik, bir iş fikrini risk alarak hayata geçirmektedir. Çocukluğumuzdan bu yana her sokak başında simit satıldığını hepimiz görürüz. Ancak bir girişimci o simidi alır dünya markası yapar. ABD’ye gittiğinizde de onu görürsünüz. Ben gördüm, bir Türk vatandaşı olarak iftihar ettim. Bunun gibi sayısız örnekler vermek mümkün. Türkiye ekonomisi açısından da girişimcilik ve yenilikçilik büyük önem arz ediyor. Ülkemiz genç bir nüfusa, Türk insanı doğuştan gelen girişimci bir ruha sahip, bu fırsatı çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor” dedi.

    ‘Girişimciler için Alternatif Finansman Kaynakları’ konulu panelin moderatörlüğünü KTÜ Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Hülya Kalaycıoğlu gerçekleştirdi. Kalaycıoğlu’nun, “Herkesin işinin olduğu ve çok zengin olan bir Trabzon hayaliyle yaşıyorum” diyerek başlattığı panelde; KOSGEB Trabzon İl Müdürü Dr. Mehmet Turhal, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Türkiye Destek Ekibi’nden Proje Uzmanı Bilge Sezer Kayaoğlu, İŞKUR İl Müdürlüğü’nden Şube Müdürü Zeynep Özkan, TKDK İl Koordinatörlüğü’nden Proje Başvuru Birim Amiri Murat Uzunali ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü’nden Nuray Kansız uzman oldukları alanlarında katılımcıları bilgilendirdi.

    Panel, katılımcıların sorularının panelistler tarafından yanıtlanmasıyla son buldu.

  • Nehü’de Yapay Zeka Ve Optimizasyon Üst Sezgisel Yaklaşım Konulu Panel Düzenlendi

    Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ile Metalik Fikirler Kulübü tarafından ‘Yapay Zeka & Optimizasyon Üst Sezgisel (Hyper-heuristic) Yaklaşım’ konulu panel düzenlendi.

    Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Prof. Dr. Filiz Kılıç Yerleşkesi Kongre ve Kültür Merkezi Lila Salonda üniversite akademik ve idari personel ile öğrencilerin dinleyici olarak yer aldığı panele; Nottingham Üniversitesinde görev yapmakta olan Dr. Ender Özcan ile üniversitemiz İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Gökhan Seçme konuşmacı olarak katıldı.

    Panelde zeka ve optimizasyon konuları ile ilgili konuşan Yrd. Doç. Dr. Gökhan Seçme, katılımcıları günlük hayatta ki yapay zeka uygulamalarına örnekler vererek bilgilendirdi.

    Son dönemde araştırmacıların büyük ilgi gösterdiği ‘Üst sezgisel (yper-heuristic) yöntemi’ ile ilgili bilgiler aktaran Dr. Ender Özcan ise, çeşitli uluslararası yarışmalarda şampiyonluk dereceleri kazanan Hyflex üst sezgiselini tanıttı.

    Panel soruların cevaplandırılması ve panelistlere plaketlerinin takdimi ile son buldu.