Etiket: Öyle

  • Giresun’da Polis öyle bir uygulama yaptı ki, sürücüler şaştı kaldı.

    Giresun İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Şube Müdürlüğü ekiplerince her bayram öncesi yapmış olduğu ‘çay ve dinlenme’ molasını bu Ramazan bayramı öncesi de Keşap ilçesinde düzenledi.

    Ramazan Bayramı öncesi tatilcilerin memleketlerine gelmesiyle Karadeniz Salih Yolu’nda araç trafiği arttı. Trafik ekipleri artan yoğunla karşı kontrollerini artırarak sürücüleri önce durdurup bilgilendirdi sonra ise çay molasına davet etti.

    Bayramın tadında geçmesi için trafik kontrollerinin arttığını belirten Giresun İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Bölge Müdürü Ferda Yılmaz, “ Tatilcilere yönelik “Yorulunca Mola Verin, Hayata Mola Vermeyin” sloganıyla uygulama yaptıklarını söyledi.

    Zorunlu mola ile sürücü ve yolcuların araç dışında 5 ile 10 dakika arasında zaman geçirmesini sağladıklarını belirten Yılmaz, “ Bayram öncesi ve bayram sonrasında uzun yoldan gele sürücülerimize zorunlu mola verdirerek sürücü ve yolcuların araç dışında 5-10 dakika geçirmesini sağlayıp, daha zinde bir yolculuk yapmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Bu uygulamamız bayram öncesi iki gün devam edecek. Uzun yoldan gelen sürücülerimiz öncelikle emniyet kemerini bağlamaları istiyoruz, toplu taşıma araçlarında tüm koltukların, özel araçlarda ise arka koltuklarda oturanların emniyet kemeri takmakla zorunlu olduğunu, emniyet kemeri kullanımının kazalarda yüzde 50-55 oranında ölüm ve ağır yaralanmaları engellediğini bildirmek istiyoruz” dedi. Karadeniz sahil yolu Keşap geçişinde durdurulan sürücüler ilk önce ehliyet ve ruhsatlarını polis memurlarına uzattı polisler ise bu sefer ehliyet ve ruhsat almak yerine sürücüleri çay molasına davet etti. Bazı sürücüler polisin bu teklifi karşısında şaşkınlıklarını gizleyemezken bazıları ise polislere bu uygulamadan ötürü teşekkür etti.

  • İletişim fakültesi öğrencilerinden ‘öyle bir geçer zaman ki’ adlı fotoğraf sergisi

    Ömer Halisdemir Üniversitesi öğrencileri ‘Öyle Bir Geçer Zaman Ki’ adlı etkinlikleri kapsamında fotoğraf sergisi açtılar.

    Ömer Halisdemir Üniversitesi İletişim Fakültesi binasında düzenlenen fotoğraf sergisi açılış programı düzenlendi. Açılış programına İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Selen Doğan, İletişim Fakültesi öğretim görevlileri ve öğrenciler katıldı. İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Selen Doğan’ın kurdele kesimi ile açılışı yapılan sergi öğrenciler tarafından büyük ilgi topladı.

    Büyük bir özveri ve yaptıkları koordineli çalışmalarla 50 tane fotoğraf sergileyen öğrenciler çektikleri fotoğraflarla meslek hayatlarına ilk girişi yapmış oldular.

    Öğrencilerin sergiledikleri fotoğrafları inceleyen katılımcılar, İletişim fakültesi öğrencilerini tebrik ettiler.

  • Çalışma Genel Müdürü Önder: “’İş kazalarında birinciyiz’ derler ama aslında öyle bir şey yok”

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder, “Her zaman şunu derler, ’dünyada iş kazalarında birinciyiz’ aslında öyle bir şey yok, şu anda dünyada birinci falan değiliz, biz ülke olarak düzenli istatistik veren Avrupa ülkeleri dışındaki neredeyse birkaç ülkeden biriyiz” dedi.

    Önder, ’Çalışma Hayatında Milli Seferberlik’ programı kapsamında kamu temsilcileri ve çalışanlarını bilgilendirmek üzere Hatay’da, düzenlediği basın toplantısında, yıl sonuna kadar ilave alınarak istihdam edilen işçilerin vergi ve sigorta primlerinin İŞKUR tarafından karşılandığını ve bu çalışmanın Cumhuriyet tarihinin en önemli teşviklerinden birisi olduğunu söyledi.

    İş güvenliği ve sağlığı konusunda da yeni bir kampanya başlattıklarını belirten Önder, “Burada biz tabii ki istihdamı arttıracağız, iş kanununda gerekli düzenlemeleri yapacağız ama dünyada da olduğu gibi ülkemizde iş kazaları hala ciddi bir problem, amacımız minimuma indirebilmek. Son dönemlerde özellikle 2013’te 6331 Sayılı İş Sağlığı, İş Güvenliği Yasasının çıkması, belli zorunlulukların gelmesi biraz bu sayıları düzeltti ama bizim amacımız bunu olabilecek en minimum seviyeye mümkünse sıfıra indirmek. Her zaman şunu derler, ’dünyada iş kazalarında birinciyiz’ aslında öyle bir şey yok, şu anda dünyada birinci falan değiliz, biz ülke olarak düzenli istatistik veren Avrupa ülkeleri dışındaki neredeyse birkaç ülkeden biriyiz. Pek çok ülke bu istatistikleri doğru düzgün vermeyip açıklamadığı için aslında biz resmi istatistiklerde birinci olmasak da ön sıralarda yer alıyoruz” diye konuştu.

    Umdukları kadar Suriyelinin çalışma iznine başvurularının olmadığını belirten Önder, “Neden olmadı, çünkü bir şekilde insanların kayıt altına alınmasının bir maliyeti var. Bir işveren bunu 300-500 lira verip çalıştırırken birden işverene maliyeti 2 bin küsür lirayı bulan bir sistemin içine de girmek istemiyor. Burada şu devreye giriyor, bahsettiğim teşviklerde yabancı yerli ayrımı yok, bu pirim ve vergilerin İŞKUR fonundan karşılanması Suriyeliler için de söz konusu olabilir diğer yabancılar için de, çalışma izni alan herkes için söz konusu olabilir” ifadelerini kullandı.

  • Başbakan Yardımcısı Canikli: “Öyle bir sonuç çıkacak ki hepsi kontrollü hatta kontrolsüz kaçacak delik arayacaklar”

    Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, “16 Nisan’dan sonra artık Kılıçdaroğlu kurtulamaz. Birlikte hareket ettikleri terör örgütleri, destek veren dışarılardaki ağalar hiçbiri kurtulamayacak. Bu 16 Nisan’da inşallah sandıklardan öyle bir sonuç çıkacak ki hepsi kontrollü hatta kontrolsüz kaçacak delik arayacaklar” dedi.

    Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, memleketi Giresun’un Bulancak ve Piraziz ilçelerinde programlara katıldı. Bulancak ilçesinde vatandaşlara hitap eden Canikli, 16 Nisan’da Bulancak’ın güçlü bir şekilde yeni anayasa değişikliğine destek vereceği söyledi. Canikli, yaptığı konuşmada, ‘kontrollü darbe’ söyleminde bulunan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na hitaben, “Birilerinin kontrollü Osmanlı tokadına ihtiyacı var” dedi.

    Canikli, “Siz bu işi iyi yaparsınız, bugüne kadar hep yaptınız, ama bazıları anlamadı yedi defa bugüne kadar Osmanlı tokadını sandıktan çıkardınız ama birileri anlamadı, birilerine yetmedi, bu sefer 16 Nisan’da daha coşkulu bir şekilde sandıkları patlatacağız inşallah değerli hemşerilerim” ifadelerini kullandı.

    Türkiye’nin dimdik ayakta kalacağını ve ne yaparlarsa yapsınlar ayakta kalmaya da devam edeceğini ifade eden Canikli, şunları kaydetti:

    “Terör örgütlerine tabi maalesef destek veren Türkiye içinde olanlar da var. Onların ekmeğine yağ süren onlarla birlikte hareket edenler de var. Onlara da sesleniyoruz artık aklınızı başınıza alın. Gittiğiniz yol çıkar yol değil, ey Sayın Kılıçdaroğlu gittiğin yol çıkar yol değil, artık bu milletin düşmanlarıyla birlikte hareket etmekten vazgeç. Çünkü nerede bu millete, bu ülkeye düşman birileri varsa bakıyorsunuz Sayın Kılıçdaroğlu onların yanında. PKK terör örgütüne de destek veriyor, CHP milletvekilleri teröristlerin cenazelerinde ağıt yakıyorlar ağıt, hep birlikte izledik bunları, senin ne işin var terör örgütlerinin cenazesinde, Cumhuriyet Halk Partili milletvekilleri, sen bu ülkenin, bu milletin partisi değil misin yoksa?”

    “Fetullahçı terör örgütünün avukatlığını yapıyor Sayın Kılıçdaroğlu. Fetullahçı terör örgütüyle bu kadar dost olmanın nedeni ne acaba? Mecbur musun yoksa? Yoksa bedel mi ödüyorsun?” diyen Canikli, “Birileri sana altın tepside ikram edilen, ettikleri Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanlığının faturasını mı önüne koydu? Bir kasetle genel başkan oldun, birileri Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanlığını zahmetsiz bir şekilde Kılıçdaroğlu’na hediye ettiler, öyle değil mi değerli hemşerilerim? O Genel Başkanlığı hediye edenler acaba şimdi bunun bedelini mi istiyorlar Kılıçdaroğlu’ndan? Faturayı önüne koydular, bedelini ödemesini istiyorlar. Onun için bütün dünyanın gözü önünde cereyan eden, hepimizin birlikte bütün milletin Bulancak’ın da Giresun’un da gözü önünde cereyan eden hain kanlı darbe teşebbüsünü mazur göstermeye çalışıyor Kılıçdaroğlu” şeklinde konuştu.

    Başbakan Yardımcısı Canikli, Kılıçdaroğlu’na seslenerek, “Yok efendim kontrollü darbeymiş, işte hep birlikte izliyoruz. Kontrollü darbe değil ama sen kontrollü bir şekilde kaçtın o gece” dedi.

    “Kılıçdaroğlu ve birlikte hareket ettikleri terör örgütleri 16 Nisan’dan sonra kontrolsüz bir şekilde kaçacak” diyen Canikli, “Demek ki öyle bir darbe olursa tankın üzerine ilk ben çıkarım lafı palavraymış. Aslında Fetullahçı terör örgütüne ödemesi gereken bir diyet var, bir bedel var onu sormuyorlar bile, şöyle konuşacaksın bunu yapacaksın diyorlar Kılıçdaroğlu da onu yapıyor. Ne kadar millet düşmanı varsa Kılıçdaroğlu onların yanında. 16 Nisan’dan sonra artık Kılıçdaroğlu, kurtulamaz. Birlikte hareket ettikleri terör örgütleri, destek veren dışarılardaki ağalar hiçbiri kurtulamayacak. Bu 16 Nisan’da inşallah sandıklardan öyle bir sonuç çıkacak ki hepsi kontrollü hatta kontrolsüz kaçacak delik arayacaklar” diye konuştu.

  • İçişleri Bakanı Soylu: “Türkiye, öyle eski Türkiye değil”

    İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Türkiye öyle eski Türkiye değildir. Tek ayak üzerinden itilecek bir Türkiye değildir. Ayaklarının üzerinde sağlam duran bir Türkiye’dir” dedi.

    İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, AK Parti tarafından düzenlenen mitinge katılmak üzere havayoluyla Sinop’a geldi. Bakan Soylu’yu AK Parti Sinop Milletvekili Nazım Maviş, İl Başkanı Ali Çöpçü ile çok sayıda partili karşıladı. Soğuk havaya aldırış etmeden meydana akın eden binlerce vatandaşa seslenen Bakan Soylu, “Türkiye’de yüzde 10’u aştıktan sonra ‘Sırtımızı PYD’ye dayarız, PKK’ya dayarız’ diyorlardı. O lafı hatırladınız mı? Kendinizi sıkıntıya sokmayın. Biz ona şimdi dört tane duvar verdik, şimdi istediği duvara sırtını dayasın. Bu ülkenin birliğini, bu ülkenin beraberliğini, bu ülkenin kardeşliğini yıkmaya karşı bu milletin cesur duruşu her zaman olmuştur. Onlar daha bizi tanımadılar. Şunu çok net söyleyeyim, Türkiye öyle eski Türkiye değildir. Tek ayak üzerinden itilecek bir Türkiye değildir. Ayaklarının üzerinde sağlam duran bir Türkiye’dir. Öyle biz artık kısa adımlarla gitmek istemiyoruz, ürkek adımlarla gitmek istemiyoruz, ileriye büyük adımlarla geleceğe gitmek istiyoruz. Biz Ertuğrul Gazi’nin tahtında, Orhan Gazi’nin tahtında oturuyoruz. Biz Osman Gazi’nin tahtında oturuyoruz, Fatih’in tahtında, Yavuz’un tahtında, Kanuni’nin tahtında oturuyoruz. Bizi başka ülkelerle, başka milletlerle karıştırmasınlar. Biz Batı medeniyeti falan değiliz. Hiçbir zaman da olmadık. Onlar gibi yaşlanınca anne ve babalarımızı huzurevine gönderen medeniyetlerden değiliz” diye konuştu.

    “Keçiler kendini kaybetmez, bu adam kendini kaybeder”

    Konuşmasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yüklenen Soylu, şunları söyledi:

    “Şimdi sizinle şunu paylaşmak istiyorum; ben değil de keşke şu anda Kılıçdaroğlu konuşuyor olsaydı. Şurada nasıl olsa konuşuyor. Konuşacak bir şey bulmuş. Ne diyor? ‘Lokantaları kapatacaklar’ diyor, ‘Sinemaları kapatacaklar’ diyor, ‘Muhtarlıkları kapatacaklar’ diyor. Öyle mi yani. Siyaset yapılır, ana muhalefet partisi olunur ama bu işin bir ciddiyeti var. Katıldığı bir programda ne diyor? ‘Yeni sistemde bir başkan seçilecek, başka partiden bir de cumhurbaşkanı seçilecek. Sonra birbirleriyle kavga edecekler.’ Aman Allah’ım ya bu adam hiç okumamış, hiçbir şey bilmiyor, bu adam uzayda mı yaşıyor’ dediğim zaman bana alınmışlar. Sayın Cumhurbaşkanımız Kılıçdaroğlu için ne dedi? ’5 tane keçiyi versen kaybeder.’ Daha da ötesi var. Sinoplular ötesi ne biliyor musunuz? Muğla Milas’a gitmiştim, dedim ki ‘Cumhurbaşkanımız şöyle dedi.’ Vatandaşın birisi dedi ki ‘Bir şey söyleyeceğim.’ Ben de dedim ki ‘Az bekle lafım bitsin.’ ‘Keçiyle ilgili bir şey söyleyeceğim’ dedi. ‘Keçiler kendini kaybetmez, bu adam kendini kaybeder’ dedi.”

    Bakan Soylu, konuşmasının ardından vatandaşlara karanfil dağıttı.