Etiket: Önünü

  • Üretici tarım ürünlerinde ithalatın önünü açan vergi indirimlerine tepkili

    Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, tarım ürünlerinde gümrük vergisi oranlarının düşürülmesine ilişkin, “İthalata değil, gümrük vergilerinin hasat dönemindeyken düşürülmesine karşıyız” dedi.

    Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, Bakanlar Kurulunun tarım ürünlerinde gümrük vergisi oranlarının düşürülmesine ilişkin kararını değerlendirdi. Konunun Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci tarafından Mayıs ayından bu yana gündeme getirildiğini beliren Doğru, Bakan Zeybekci’nin gıda enflasyonundan dolayı yıllık enflasyon oranlarının yükselme seyrine girdiğini, bunun için bilhassa et, ekmek ve yumurta gibi bazı gıda fiyatlarına müdahale edileceğini, bunun da ithalat yoluyla yapılacağını ifade ettiğini hatırlattı. Üreticiler olarak “ithalat hiç olmasın, ithalata tamamen karşıyız” gibi bir yaklaşım içerisinde olmadıklarının altını çizen Doğru, “Bu ülkenin ihtiyacı varsa, arzın olmadığı dönemlerde tabii ki ithalatın olması gibi doğal bir şey yoktur. Mesela arpa üretimimiz yıldan yıla düşüyor. Arpa açığını tabii ki ithalatla karşılayacağız. Mısır bir zamanlar 2 milyon ton üretiliyordu, bugün 6 milyon tonun üzerinde üretiliyor ama hala yetmiyorsa bu açığı ithalatla karşılayacağız. Ama tam Haziran ayının sonunda ülkemizde arpa ve buğday hasat edilirken, mısır hasadına da Adana’da yaklaşık 25-30 gün sonra başlanacak, tam hasat dönemindeyken bu fonların düşürülmesi açıkçası çiftçimizin piyasalardaki beklentilerini oldukça aşağı çekmiş ve moralleri bozmuştur” diye konuştu.

    “Çiftçiyi olumsuz etkileyecek”

    Alınan kararın hasat döneminde olan çiftçiyi olumsuz etkileyeceğini vurgulayan Mutlu Doğru, şöyle devam etti:

    “Gümrük vergilerinin düşürülerek tarım ürünleri ithalatının önünün açılması lafı bile tarım piyasaları kırılgan bir piyasa olduğu için piyasayı aşağı yönde etkiliyor. Buğday, arpa ve mısır ithalatı ile yem fiyatlarının düşürülmesi gibi bir beklenti varsa buradan şunu söylemek istiyorum ben; biliyorsunuz KDV yemde ve gübrede sıfırlandı. Ama bu KDV düşüşü yem ve gübre fiyatlarına yansımadı. Yani piyasada bazı dengelerle bu şekilde oynandığı zaman maalesef olan hep üreticiye oluyor, çiftçiye oluyor.”

    “Alınan kararla tavan fiyat belirlenmiş oldu”

    Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, gümrük vergisi oranının mısırda yüzde 25, buğdayda yüzde 45, arpada yüzde 35’e çekildiğine işaret ederek, “Bu oran yüzde 130’du, yani uygulayabileceğimiz gümrük vergisinin en üst sınırıydı. Ve yerli üreticiyi korumak için dışarıdan bu ürünleri getirmek yasak gibi bir hal alıyordu yüzde 130 oranıyla. Yeni gümrük vergi oranları o kadar hassas hesaplanmış ki TMO’nun kendi satış fiyatları olarak belirlediği fiyatların altına düşmeyecek şekilde ayarlanmış. Yani bir üst tavan fiyat belirlendi ve bu tavan fiyatın üzerine, bu emtiaların fiyatlarının çıkmasına, bu indirilen gümrük vergisi oranlarıyla mani olundu. Ton fiyatı olarak söylüyorum; ‘mısır için 850 liranın üzerine çıkmasına, buğdayın 950 liranın üzerine çıkmasına, arpanın 800-850 liranın üzerine çıkmasına müsaade etmem şeklinde alınan bir karardır bu” ifadelerini kullandı.

    “Tavan fiyat olacaksa girdilerde de olsun”

    Sürekli artan üretim maliyetlerine de dikkat çeken Doğru, “Dünyanın en pahalı mazotunu, gübresini kullanan çiftçimizin bu işte hiçbir günahı yok. Eğer bir müdahale ile çiftçinin ürettiği ürünlere tavan fiyat belirliyorsak, o zaman çiftçinin girdilerine de bir tavan fiyat belirleyelim. Yani çiftçinin mazotunun, gübresinin, zirai ilaçlarının, tohumunun ve hatta tarla kirasının bile bir tavan fiyatı olsun, rakiplerimizin maliyet fiyatları ve desteklemeleri ile aynı düzeye gelelim, o zaman gümrük vergilerinin sıfırlanmasını bile gündeme getirebiliriz” şeklinde konuştu.

    “Ette yüzde 40’a düşürülen vergi oranları yerli besiciliği bitirir”

    Ette yapılan gümrük vergisi indiriminde de bir gariplik olduğunu belirten Doğru, şunları söyledi:

    “Karkas et ithalatında yüzde 100 olan gümrük vergisi, şu anda yüzde 40’a düştü. Bu oranlarla Avrupa’dan Türkiye’ye 19-20 lira aralığında karkas et ithal etmek mümkün. Halbuki erkek dana karkas et fiyatı şu anda piyasada 27 lira civarında. Şimdi bu karar yerli besiciyi iflasa sürükler, erkek danalarını besiciye satan ve zaten düşük süt fiyatlarıyla can çekişen süt çiftliklerini de beraberinde iflas ettirir. Yani hayvancılığa vurulmuş bir darbe olur. Ama burada da şöyle bir soru işareti var aslında. Ekonomi Bakanlığı ithalat yetkisi verecek, ithalat belgesi verecek. Acaba bu yetkiyi özel sektöre kullandıracak mı? Yoksa bu sadece piyasa spekülatörlerine gözdağı için alınmış bir karar mı? Bunu da merak ediyoruz.”

    Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, piyasa spekülatörlerinin alınan bu kararları çiftçinin malını alırken fiyatları daha da düşürmek için kullanacağını dile getirerek, “Biz açıkçası üretici olarak heyecanla desteklediğimiz milli tarım projesinin açıklandığı bir dönemde çiftçimize, milli üretime daha fazla destek olmak yerine ithalat yolunun açılmasına üzülüyoruz” dedi.

  • Bakan Elvan: “Terör örgütleri ve işbirlikçileri ülkemizin önünü asla kesemeyecek”

    Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, bir taraftan büyümeyi sürdürürken bir taraftan da terör örgütleri ve işbirlikçilerinin Türkiye’nin önünü kesmeye çalıştığını vurgulayarak, “Ancak bugüne kadar başaramadılar, bundan sonra da asla başaramayacaklar. Biz hem terörle mücadeleye devam edeceğiz hem de büyümemizi, kalkınmamızı sürdüreceğiz. 2023 hedefine de 2053 hedefine de 2071 hedefine de ulaşacağız” dedi.

    Bakan Elvan, AK Parti Mersin İl Başkanlığı tarafından organize edilen bayramlaşma programında vatandaşlarla bayramlaştı. Elvan’a AK Parti Mersin milletvekilleri Hacı Özkan, Yılmaz Tezcan ve Ali Cumhur Taşkın ile İl Başkanı Cesim Ercik eşlik etti. Özkan, Tezcan, Taşkın ve Ercik’in konuşmasının ardından kürsüye çıkan Elvan, bir Ramazan Bayramı’na daha birlikte, beraber ve sağlıklı bir şekilde ulaşmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Hükümet olarak 3 Kasım 2002’den bu yana hiçbir değerlerini kaybetmeden yola devam ettiklerini kaydeden Elvan, “Gerçekten bizim demokrasi adına, değerlerimiz adına, her şeyi koruyup kollayacağımız bir yaklaşım içerisinde bu ülkeyi geliştirmek, kalkındırmak için mücadele verdik. Bu mücadeleyi birlikte sürdürdük. Sizlerle ne kadar gurur duysak azdır diye düşünüyorum. Bu partinin en üst kademeden en alt kademeye kadar görev alan tüm kardeşlerimle gurur duyuyorum. Çünkü biz kurulduğumuz günden bugüne kadar inanılmaz engellerle karşı karşıya kaldık. Ülkemizin önünü kesmek için, partimizin önünü kesmek için inanılmaz bir mücadele sergilediler. Kime karşı milletimize, devletimize, vatanımıza, al yıldızlı bayrağımıza karşı mücadele sergilediler. Bizler, sizler hiçbir zaman yılmadınız, korkmadınız, dimdik ayakta durdunuz. Bunun en son örneğini 15 Temmuz gecesi verdiniz. Eğer 15 Temmuz darbe girişimi başarılı olsaydı, bu ülke kan gölüne dönmüştü, bu ülke bölünmüştü, bu ülke parçalanmıştı. Milletimiz o gece de dimdik ayakta durdu, demokrasimize sahip çıktınız, ülkemize, bayrağımıza sahip çıktınız” diye konuştu.

    “Terör örgütleri ve işbirlikçileri ülkemizin önünü asla kesemeyecek”

    Bir taraftan büyümenin devam ettiğini vurgulayan Elvan, “Biz büyümeye, gelişmeye, kalkınmaya çalışıyoruz ama bir taraftan da bölücü terör örgütü PKK başta olmak üzere FETÖ, DEAŞ gibi terör örgütleriyle, o küresel terör örgütleriyle, onların destekçileri yine ülkemizin önünü kesmeye çalışıyorlar. Ancak bugüne kadar başaramadılar, bundan sonra da asla başaramayacaklar. Teröre karşı, terör örgütlerine karşı inanılmaz bir mücadele sergiliyoruz. Türk Silahlı Kuvvetlerimiz bir taraftan emniyet mensuplarımız diğer taraftan mücadele veriyor. Hem de en üst rütbeli subayından erine kadar herkes sahada. Terör örgütlerine karşı mücadele ediyorlar. Allah onlardan razı olsun. Onlara ne kadar teşekkür etsek, şükranlarımızı sunsak azdır diye düşünüyorum. Şundan emin olunuz biz hem terörle mücadele edeceğiz hem de büyümemizi, kalkınmamızı sürdüreceğiz. Büyük mega projelerimizi yapmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

    Hükümet olarak büyük hedeflerinin olduğunun altını çizen Elvan, “2019’da seçimler var. 2019’a dimdik, canlı, dinamik ve kararlı bir şekilde ilerlemeliyiz. Onun için hep birlikte çalışmalıyız, çalışmak zorundayız. Yeter ki biz samimi olalım, çalışalım, işimizi iyi yapalım Allah önümüzü açtıkça açacaktır. Gün birlik, beraberlik ve dayanışma günüdür. Daha çok kenetleneceğiz, birlikte hareket edeceğiz, dayanışma içerisinde olacağız. Allah’ın izni ile hedefimiz neyse o hedeflere ulaşacağız. 2023 hedefine de 2053 hedefine de 2071 hedefine de ulaşacağız” şeklinde konuştu.

    “Küresel güçler Müslümanı Müslümana kırdıran bir yaklaşım sergiliyor”

    İslam coğrafyasının zor dönemden geçtiğine dikkat çeken Elvan, “İslam coğrafyasında bir diğer taraftan bizlerin de gönlü yaralı bir şekilde sıkıntılar yaşıyoruz. Öyle şeyler yaşıyoruz ki bu küresel terör ve onun destekçileri maalesef Müslümanı Müslümana kırdıran, ülkeleri bölüp parçalamaya çalışan bir yaklaşım sergiliyor. Bunlara karşı bizler dimdik ayaktayız, ayakta olmaya da devam edeceğiz. Şu anda kan ve barut kokan o coğrafyada, o gönül coğrafyamızda aç, sefil halde olan kardeşlerimiz var. Bu bayramı bu kardeşlerimiz acı içerisinde geçiriyorlar. Allah’tan temennimiz inşallah ülkemizin de güçlü desteğiyle bu kardeşlerimizin önümüzdeki bayramlarda huzura kavuşmaları, mutluluğa kavuşmaları, artık aileleriyle bir arada yaşayabilecekleri, sefaletten kurtulabilecekleri, o acıları yaşamayacakları günleri görmelerini istiyoruz” dedi.

    Konuşmaların ardından Elvan, partililerle bayramlaştı.

  • Kurtulmuş: “Kürt kardeşlerimiz evet oyu vererek Türkiye’nin önünü açacak ve PKK fiilen bitecek”

    Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, 16 Nisan’daki referandumda Kürt vatandaşların büyük oranda evet oyu vereceğine inandığını belirterek, “Kürt kardeşlerimiz evet oyu vererek Türkiye’nin önünü açacaklar ve PKK fiilen bitecek” dedi.

    Ordu’da Memur-Sen tarafından düzenlenen konferansta konuşan Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Avrupa ülkelerinin 16 Nisan’da evet çıkmasından çok korktuğuna dikkat çekti. İsviçre’nin Bern kentinde PKK terör örgütü yandaşlarının düzenlediği yürüyüş düzenlediğini hatırlatan Kurtulmuş, burada açılan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı şakağına tabanca çizilmiş afişe dikkat çekerek, “İsviçre’nin Bern şehrinde profesyonelce hazırlanmış bir afiş. Afişte Cumhurbaşkanımızın büyük bir resmi ve şakağının hizasında bir tabanca; ‘Erdoğan’ı öldürün’. Yürüyüşü kim düzenliyor, PKK, PYD, DHKP-C. Neresi İsviçre. Arkadaş bu hangi insafa hangi demokrasiye sığar. Bu PKK denilen örgüt dünyanın sayılı ülkelerinde terör örgütü olarak kabul ediliyor. Ama terör örgütlerine yardım etmekten asla gocunmuyorlar. Yürüyüşü düzenleyen PKK’lıları da etrafını sarıp güvenliğe almışlar. Bu demokrasiye sığar mı, bu ikili ilişkilere sığar mı? Sonra soruşturma başlattılar. Aslında o yürüyüşe izin verenleri soruşturmak lazım. Bu terör örgütlerini koruyanları soruşturmaları lazım. O Bild gazetesine o manşeti attıranları soruşturmaları lazım” dedi.

    “PKK’yı Kürt kardeşlerimiz bitirecek”

    Terör örgütü yöneticilerinin Kürt vatandaşlar üzerinde baskı kurarak hayır oyu kullanmaları yönünde tehditlerde bulunduğuna da işaret eden Kurtulmuş, “Her şey açıktır. Korku dağları bekliyor. PKK yöneticisi 23 Mart’ta İsviçre’de bir gazeteye demeç veriyor ve aynen şunu söylüyor. Diyor ki, ‘Bu kampanyanın sonucunda evet çıkarsa PKK fiilen biter. Onun için Kürt halkı üzerinde baskı kursunlar’ diyor. Daha ne desin adam. Ama bilmiyorlar ki, PKK’dan yaka silken Kürt kardeşlerimiz bu seçimde büyük oranda evet diyecekler ve Türkiye’nin önünü açacaklar ve PKK fiilen bitecek” diye konuştu.

  • İşadamı Torunoğlulları Hollanda’da bürokrasinin önünü açtı

    Hollanda Dışişleri Bakanı Bert Koenders, Türk işadamı Turgut Torunoğlulları’nın Hollanda’da yaklaşık 3 bin kişi istihdam eden Edelstaal şirketler grubunu ziyaret ederek dostluk mesajları verdi. Koenders’in konuşmasında Türkiye ve Türkler hakkında övgü dolu sözler söylemesi dikkat çekti.

    Geçtiğimiz hafta sonu önce T.C. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na, daha sonra Aile ve Sosyal Poltikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’nın T.C. Rotterdam Başkonsolosluğu’na girmesine bile izin verilmeden sınır dışı edilmesi iki ülke arasındaki ilişkileri kopma noktasına getirmişti. Binlerce Hollandalı Türk, Başkonsolosluk önünde Bakan Fatma Betül Sayan Kaya’yı karşılamak istemiş izin verilmemesi üzerine çıkan olaylar dünyanın gözünü Hollanda’ya çevirmişti. Hollanda polisinin orantısız güç kullanarak, çok sayıda kişinin yaralanmasına neden olaylarda kısa süreli de olsa onlarca göz altına alınan kişiler arasında T.C. Lahey Maslahatgüzarı ile T.C. Rotterdam Başkonsolos’unun da olması ipleri koparmaya yetmişti.

    Seçim akşamı Edelstaal Grubun genel merkezine gelen Hollanda Dışişleri Bakanı Bert Konders, Edelestaal Yönetim Kurulu Başkanı Turgut Torunoğulları’nı ziyaret etti. Torunoğulları, Bakan Koenders’a teşekkür ederek, ilişkilerin gergin olduğu bir dönemde Hollandalı bakanın kendilerini ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Torunoğulları, “2012 yılında dostluğumuzun 400. yılını kutladık. Yaşanan olayların bu dostluğa gölge düşürmemesi açısından bu ziyareti çok anlamalı buluyorum” dediği konuşmasında iki ülke arasında ticari ilişkilerin dünyanın hiç bir ülkesi ile olmadığı kadar köklü, güçlü ve 21 milyar dolar civarında olduğunu söyledi.

    Hollanda Türkiye dostluğunun çok köklü olduğunu dile getiren Bakan, son yaşanan olayların sokaktaki insanları etkilememesini, Hollanda’nın asıl zenginliğinin çok renklilik ve seslilik olduğunu söyledi. Koenders,” 70’li yıllarda Hollanda’da Türk deyince akla misafir işçi gelirdi. Baklava kebap gelirdi. Ben gençlik yıllarımda otobüs ile ta Kars’a kadar gittim. Türkiye’yi ve Türk insanını biliyorum. Yaşanan olaylar sizi etkilemesin. Bakın sizlerin bu ülkenin birer katma değeriniz olduğu şu manzaradan belli. Üreten çalışan insanlar görüyorum, az önce sayın Turgut Torunoğulları’nın da belirttiği ve rakamların verdiği gibi 20 binin üzerinde iş verenin olması, Hollanda’da yaşayan Türklerin ne derece başarılı olduğunu gösteriyor” dedi.

    “Güzel bir Türkçe kelime öğrencim: Sağduyu”

    Hollanda Dışişleri Bakanı Koenders konuşmasında mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu’na izin verilmemesi konusu ile yaşanan olaylara değinerek, “Biz Sayın Çavuşoğlu ile daha önce görüştük, kendisinin Konsoloslukta vatandaşlarla buluşmasında bir sakınca olmadığını söyledik. Fakat kendisi vatandaşlarla başka yerde buluşma konusunda ısrar etti. Geçen Cumartesi akşamı yaşanan olaylar ise hiç yaşanmasını istemediğimiz olaylardır. Fakat bu olayların ardından bizim faşist, nazi olarak adlandırılmamız da üzücüdür. Bu olaylar yaşanmıştır, fakat iki ülkenin insanlarının arasına gölge düşüreceğini sanmıyorum. Çünkü çok güçlü bağlarımız var. Ben seçim ortamında bu nazik daveti kırmayarak sizlere geldiysem, bu olayların bizleri fazla etkilememesi içindir. Bu ziyarette çok güzel bir kelime öğrendim herkese bu kelime ile çağrıda bulunuyorum. Herkese sağduyulu olmaya çağırıyorum” dedi.

  • Bakan Elvan: “Evet diyerek Türkiye’nin önünü açın”

    Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, bu milletin hangi yolda yürüyeceğine kendisinin karar vereceğini belirterek, “O nedenle diyoruz ki, milli irade ne diyorsa Türkiye’de o olur” dedi.

    Bakan Elvan, Semerkand Vakfı Mersin Temsilciliğinin TÜMSİAD işbirliği ile düzenlediği ’Geleneksel Muhabbet Gecesi’ etkinliğine katıldı. Edip Buran Spor Salonunda Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan etkinlik, şiirlerle devam etti. Gecede konuşan Elvan, medeniyetimizin bir gönül medeniyeti, muhabbet medeniyeti, insan tanıma medeniyeti olduğunu ifade ederek, “Bizim medeniyetimiz, Yunus Emre’nin veciz bir şekilde ifade ettiği gibi, ’Yaratılanı, yaratandan ötürü hoş görme medeniyetidir’. Bizim medeniyetimiz cenkte kılıç, barışta kalem medeniyetidir. Bu medeniyetin yüceliği, şairin de dediği gibi, ’Sinesi Hak aşkı ile saflaşan gönül ehlinin inşa ettiği bir medeniyettir. Onun için bu milletin sırtı yere gelmez, onun için Türkiye’nin sırtı yere gelmez, onun için bu ülkeyi gavur ayağı asla çiğneyemez, onun için bayrak inmez ezan susmaz” ifadelerini kullandı.

    “Millet ne diyorsa Türkiye’de o olur”

    Bu milletin hangi yolda yürüyeceğine kendisinin karar vereceğini belirten Elvan, “O nedenle diyoruz ki, milli irade ne diyorsa Türkiye’de o olur. Millet ne diyorsa o olur. Bugüne kadar milletimiz nasıl işgalcilere prim vermediyse, darbecilere prim vermediyse, ihanet şebekelerine, bölücülere, FETÖ’cü teröre prim vermediyse, nasıl 15 Temmuz’da adeta ikinci bir İstiklal mücadelesi için şahlandıysa, bundan sonra da bu tür ihanetlere prim vermeyecek, kıyamete kadar yoluna devam edecek, bayrağını indirtmeyecek, ezanını susturtmayacaktır ” diye konuştu.

    “’Evet’ diyerek Türkiye’nin önünü açın”

    Türkiye’nin çok önemli bir süreçten geçtiğine işaret eden Elvan, şöyle devam etti:

    “Şu 14-15 yıllık dönemde, Türkiye çok önemli mesafeler katetti. Ülkemizin gelişmesi, kalkınması yönünde inanılmaz bir ivme kazandı. Ancak hem içeride hem dışarıda, bizim gelişmemizden, güçlenmemizden, büyümemizden rahatsız olanlar var. Onun için şu süreç bizim açımızdan, ülkemiz açısından, devletimiz açısından, milletimiz açısından, bayrağımız, vatanımız açısından son derece önemli bir süreç. 16 Nisan’da Türkiye’nin yönünü tayin edecek olan bir referandum sürecini yaşayacağız. Benim sizlerden ricam şu; vatanını seven, milletini seven, devletini, bayrağını seven her bir kardeşimizin ’evet’ diyerek Türkiye’nin önünü açması gerekir. O diktatör dedikleri, tek adam dedikleri Recep Tayyip Erdoğan, bu ülkenin has mı has evladı, kefenini giyerek yola çıkmış biri. 15 yıldan bu yana gecesini gündüzüne katarak bu ülkenin istiklali için, bu ülkenin istikbali için mücadele veriyor. Bu mücadelede sizler Allah’ın izni ile ne Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı ne de hükümetimiz asla yalnız bırakmayacaksınız. Milletimizi yalan üzerine inşa edilen bir propaganda ile kandırmaya çalışıyorlar. Ama onlar şunu bilmiyor; bu millet öyle bir millet ki, feraset sahibi bir millet. Bu millet kimin ne yaptığını çok iyi bilen bir millet. Bu millet öyle sıkıntılar yaşamıştır ki, 16 Nisan’da ne yapacağını bilen bir millettir.”

    Mersin Valisi Özdemir Çakacak ise ülkemizin 15 Temmuz gecesinde büyük bir badire atlattığını ifade ederek, “15 Temmuz gecesinde büyük ve güçlü Türkiye’nin, dünyanın parlayan yıldızı olan ülkemizin, bu yıldızını söndürmek, insanları bir birine düşürmek, bölmek, parçalamak ve işgal etmek üzere bir senaryo ortaya koydular. Ama aziz milletimizin dik duruşu, onurlu duruşu sayesinde bu girişim püskürtülmüştür” şeklinde konuştu.

    Etkinlik, Semerkand Vakfı Mersin Temsilcisi Yusuf Üren’in katılımcılara plaket takdim etmesinin ardından, kum saati gösterisi, ilahiler ve muhabbethane ile devam etti.