Etiket: “Onlara

  • Onlara bayram yok

    TEKİRDAĞ (İHA) – Bayram öncesi vatandaşların en fazla uğradığı işyerlerinden olan kuaförler gece geç saatlere kadar mesai yaparak çalışıyor. Normal günlere oranla çok fazla kişinin bayram tıraşı olmak için berbere gitmesi onları maddi açıdan mutlu ederken bedensel olarak çok fazla yorgunluğa neden oluyor. Kimileri geceden sabah kadar çalıştıkları için ilaç takviyesi aldığını belirterek bayramın kendileri için ikinci gün başladığını ifade ediyor.

    Bayram öncesi berberlerde yoğunluk artıyor. Tekirdağ’da sabaha kadar çalışan berberler, yorulmamak ve gece erken eve gidebilmek için hem eleman sayılarını artırıyor hem de takviye ilaç alıyorlar. Geçen Ramazan Bayramı öncesinde sabaha kadar çalışıp bayramın 1’inci gününü uyuyarak geçiren berberler, bu arife gününde de mesai yapıyorlar.

    “Bayram bize ikinci gün başlıyor”

    20 yıldır berberlik yapan Okan Konmaz “Yaklaşık 20 yıl geçti bu meslekte, arifelerde gece saat 4-5 gibi yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Şu an 3 kalfa 4’te yardımcı elemanımız var. Toplam 7 kişi çalışıyoruz. Tabi ki hazırlıklar yapılıyor, Kurban Bayramı öncesi herkes tıraş olmaya geliyor. Yani çocukların kendi enerjilerini bir şekilde dengede tutuyoruz. Bugün sabaha kadar çalışıyoruz. Yorulmamak için takviye ilaçlar alıyoruz. Genelde bayramın 1. günü uykuyla geçiyor. Bize bayram 2. gününden sonra başlıyor. Yani o 4 günlük bayram bize 3 gün, 3 günlük bayram bize 2 gün oluyor” diye konuştu.

    Arifeye özel hazırlık

    Berber Burhan Yılmaz ise günlerdir bugün için özel hazırlık yaptıklarını ifade ederek, “İnsanların zevkleri farklı. Gece gelmek istiyorlar. Sabah 5’e kadar uyumuyoruz. Özel hazırlık olarak havlularımızı falan hazırladık, makinelerimizi şarjda tutmaya çalışıyoruz. Tabi bu sürede çırak sayımızı da artırdık” şeklinde konuştu.

    “Berberler zor durumda kalıyor”

    Tıraş olmaya gelen müşteri Gökhan Karakoç, “Genelde insanlar bu günü seçtiği için bizde bu günü seçtik. Tüm insanlar aynı gün olduğu için bazen sıra beklemek zorunda oluyoruz. Berberlerde zor durumda kalıyor. Benimde 1 saat beklediğim oldu” ifadelerini kullandı.

  • (Özel Haber) Demiri bile eriten sıcaklar onlara vız geliyor

    Hava sıcaklarının yüksek seyrettiği bugünlerde demir işçileri 1200 derecede ekmek parası kazanıyor. Isıtılan demiri tarım aletlerinde kullanacak hale getiren işçiler, sıcak havalardan şikayet etmezken, kış şartlarında işlerinin daha zor olduğunu kaydetti.

    Balıkesir’de hurda demirleri ısıtarak tarım aletleri yapımında kullanan demir işçileri sıcaktan yana sıkıntı yaşamıyor. 50 derecelik ortamda 1200 derecelik alev kazanlarının içinde demiri ısıtarak şekil veren işçiler, kışın soğuk havalarda terli olarak dışarı çıkınca hasta olduklarını, bu yüzden kışın işlerinin daha zor olduğunu söyledi. Ferforje işi yapan Sebahattin Demirbozan, hava sıcaklıklarının yüksek seyrettiğini, ancak kendi çalışma ortamlarının sıcaklığına da alıştıklarını kaydetti. Demirbozan, “Yıllardır ferforje işi ile uğraşıyoruz. Sıcak ocağın karşısında ter döküyoruz. 15 yıldır bu işi yapıyoruz. Hava sıcaklıkları yüksek ama işlerimiz sıkışık olduğu için devam ediyoruz. Sıcağa alıştık artık. Havanın aşırı sıcak olduğu zamanlarda mola veriyoruz” dedi.

    25 yıldır demir işçiliği yaptığını kaydeden Hayati Yöntem, “Geri dönüşüm işleri yaparak tarım aletleri üretiyoruz. 25 yıldır bu işin içindeyim. Demiri ısıtıyor ve daha sonradan işleme alıyoruz. Isıtma işlemi 1200 derecede oluyor. İçerisinin sıcaklığı da 50 derece civarında. Uzun zamandır bu işi yaptığımız için artık bize zor gelmiyor. Havanın sıcak olması bize bir şey ifade etmiyor. Tam aksine kışın bizim işimiz daha zor oluyor. İçeride terleyip dışarıya çıktığımızda hasta oluyoruz” şeklinde konuştu.

    İşçi Kadir Öztürk, ise “Ben de 15 yıldır çalışıyorum. Çalışma şartlarımız oldukça zor, ancak vücut alıştı. Hurda makasları işleme alıp römorklarda kullanıyoruz. Havanın sıcaklığı bizi etkilemiyor” dedi.

    Demir işçileri hava sıcaklığının 40 dereceyi aştığı bugünlerde mola zamanlarında serinlemek için dışarı çıktıklarını söyledi.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Ne kadar terör örgütü varsa hepsinin inine girdik, giriyoruz. Sırada olanlar var onlara da gireceğiz”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD)’nin Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, “Ne kadar terör örgütü varsa hepsinin inine girdik giriyoruz. Sırada olanlar var onlara da gireceğiz” dedi.

    MÜSİAD Genel Kurulu bugün Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Genel kurula, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanı sıra Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu , Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Orman ve Su işleri Bakanı Veysel Eroğlu, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak ve çok sayıda işadamı katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, görevi bırakacak olan MÜSİAD Başkanı Nail Olpak’a teşekkür ederek, “Eşitliğin, güvenin, refahın, huzurun, sağlanması için faaliyet getiren işadamları bir araya getiren bir MÜSİAD’tan önümüzdeki dönemde çok büyük hizmetler bekliyoruz. MÜSİAD’ın diğer iş dünyasından farkı toplumun tamamına yönelik eğitim ve rehberlik çalışmalarını yapmasıdır” dedi.

    2015 Nisan ayından bu yana Türkiye’nin yaşadıklarını gözlerinin önünden geçirilmesini rica eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülke ve millet olarak ne büyük badireler atlattığımızı görebiliriz. 7 Haziran seçimlerinin sonuçları, AK Parti döneminde bin bir zorlukla tesis ettiğimiz istikrar ve güveni tehlikeye düşürdü. Türkiye koalisyon dönemlerinin sancılarını tüm dehşetiyle yeniden kapısında buldu. “Koalisyon da olur” diyenler aslında o dönem cevaptı, demek ki olmuyormuş .Belirsizlik ortamını fırsat bilen bölücü terör örgütü pek çok ilçemizde eylem başlattı. Vatandaşın evine, mahremine giren teröristlere tabii aman vermedik. Güvenlik güçlerimizin kahramanca mücadelesiyle bu eylemler amacına ulaşamadı. Teröristleri devlete meydan okumak için açtıkları çukura gömerek ülkemizin büyük bir tehditten kurtulmasını sağladık. DEAŞ da sınırlarımızın yakınında yoğun bir saldırı başlattı. FETÖ ise ihanetlerine hiç ara vermedi. 1 Kasım seçimleriyle birlikte ülkemizin yeniden güçlü bir hükümete kavuşmasıyla terörle mücadele çok daha etkin hale geldi. Her topyekün saldırı gibi ekonomik ayağını da ihmal etmediler. Türkiye terör örgütleriyle mücadeleyle başarıya ulaşarak, hem de ekonomisini toparlayarak 2016’da yeni bir atılıma geçti. 15 Temmuz darbe girişimiyle işte bu sırada karşılaştık. Türkiye tarihinin en büyük ihaneti yapan bu darbe girişimini başlatanlar karşılarında yaşlısı ,genci, kadınıyla karşılarında kıyama kalkmış milleti gördü. Biz de milletimizle birlikte darbecilerin üzerine gittik. Şehit ve gaziler hepimizi can evimizden yaraladı. Namusumuza el uzatan hainleri ülkemize bırakmadık. Darbenin bastırılmasıyla birlikte tüm gücümüzle FETÖ terör örgütünün üzerine gittik. Kamu kurumları, iş dünyası, siyasette tespit edilebilen ne kadar FETÖ mensubu varsa hepsinden hesap sormaya başladık. Şu anda temizlik harekatı yapıyoruz” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütlerinin yuvasına dönüşen Suriye’den Türkiye’ye yönelik tehditleri bertaraf etmek için Fırat Kalkanı harekatı başlatıldığını söyleyerek, “Şimdi ise gerek ABD, gerek Rusya ile yaptığımız görüşmelerde gelinen nokta var. Bu nokta izleme noktası bizim için izleme. Rakka’da DEAŞ terör ögütü var. Şu anda, ABD iki terör örgütüyle birisi siyasi ayak birisi eylem ayağı. PYD ile YPG.ABD,’ Ben bunu YPG ile halledeceğim’ diyor. Halledeceksen buyur hallet hayırlı olsun. Ama şunu da bilin Suriye’nin kuzeyinde ülkemize taciz olacak olursa o zaman da biz bundan sonra kimseyle konuşmayız. Kararımızı kendimizi veririz. Nasıl Cerablus’ta göbeğimizi kendimiz kestiysek, adım attıysak bundan sonra da atarız. El bab’ı teröristlerden temizledik. Fırat Kalkanı harekatını başarıyla nokta demeyeceğim, virgül koyduk. Bundan sonra devamı gelebilir.” dedi.

    Terör örgütü PKK ile mücadeleye de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “PKK terör örgütüne karşı tarihin en başarılı operasyonları yürüttük, yürütüyoruz. Güya yaz aylarında büyük eylemlere hazırlanan terör örgütüne saklandığı dağları, mağaraları dar ediyoruz. İnlerine gireceğiz demiştik ne kadar terör örgütü varsa hepsinin inine girdik giriyoruz . Sırada olanlar var onlara da gireceğiz. Bu operasyonları yürüten kardeşlerimizden biri de Aydoğan Paşamızdı” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şırnak Şenoba’da helikopter kazasında şehit olan Tümgeneral Aydoğan Aydın ile gerçekleştirdiğini telefon konuşmasını anlatarak, Aydın’ın yazdığı ” Hanke’ye Ağıt” şiirini okudu.

  • Altınbaş: “Gelecek gençlikte ve onlara bol yatırım yapmalıyız”

    İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi (İKBU) 9. kuruluş yıldönümünü gerçekleştirmiş olduğu törenle kutladı. Törene katılan Vakkas Altınbaş ise eğitime daha fazla yatırım yapılmasının önemine dikkat çekerek, “Gelecek gençlikte ve onlara bol yatırım yapmalıyız” dedi.

    9 yıl önce Altınbaş Holding tarafından kurulan İKBU, “10. Yıla Girerken” başlığı altında Fatma Altınbaş Konferans Salonu’nda toplandı. İKBU Rektörü Prof. Dr. Çağrı Erhan’ın açılış konuşmasıyla başlayan törene üniversitenin mütevelli heyeti, yönetim kurulu, akademisyenler ve öğrenciler katılım sağladı.

    “Babam Türkiye’nin geleceğini eğitimde görüyordu”

    Altınbaş Holding’in Kurucusu Mehmet Altınbaş’ın “Eğitime yatırım yapın” vasiyetiyle birlikte kurulan İKBU için gururlu olduklarını dile getiren Vakkas Altınbaş, “Rahmeti babam Türkiye’nin geleceğinin eğitimden geçtiğine inanırdı. Bu yüzden bize eğitime yatırım yapın demişti. Biz de o sözlerin üzerine İKBU’yu kurduk. Aynı zamanda kaliteye de önem vererek Türkiye’nin ilk 10 üniversitesi arasına girmeyi hedefledik ki şayet şuan vakıf üniversitelerinde o hayalimizi gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Eğitim dilimizi İngilizce yaparak yabancı öğrencilerin tercih ettiği 3. üniversite konumuna geldik. Bu başarılarla birlikte ileride eğitime daha da fazla yatırım yaparak üniversitemizi ilk üç üniversite arasında görmeyi hedefliyoruz” dedi.

    “Türkiye’de eğitimle ilgili çok büyük eksiklikleri var”

    Bununla birlikte ülkede eğitime daha fazla yatırım yapılması gerektiğini çünkü ortada büyük eksikliklerin olduğuna da dikkat çeken Altınbaş, “Biz de bu eksiklikleri giderebilmek adına daha iyi eğiten, daha fazla kendisini yetiştirmiş olan öğretmenlerimizi tercih ediyoruz.- Gelecek gençlikte ve onlara bol yatırım yapmalıyız. Diğer kurumlarımızı ve holdinglerimizi de eğitime yatırım yapmaları için davet ediyorum. İlla kendilerinin okul açmasına gerek yok ama mevcut olan kuramlara yatırım yapmaları da fayda sağlayacaktır” diye konuştu.

    “Öğrenen üniversite olacağız”

    Üniversite’nin Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emre Alkin de daha kaliteli bir eğitim hayatı için geliştirdikleri stratejik plan hakkında konuşarak, “Geçen sene üzerine çalıştığımız bu plan ile 2021’e kadar nasıl yürüyeceğimizi biliyoruz. Artık öğrenen bir üniversite olacağız. Sadece öğreten değil, öğretenlerin de öğrendiği ve öğrendiklerini aktardığı, anlattım gidiyorum tarzında değil, nasıl anlatırsam sen bunu daha iyi anlarsın diye öğrenci ile sürekli diyalogda olan araştırmacı bir üniversite ortaya koyduk. Binalardan çok daha önemli olan eğitim kadrosudur. Burası Altınbaş Holding binası idi ve Altınbaş Ailesi bize bu binayı hediye etti. Öğretim üyelerinin kalitesi, ödüllü öğretim üyelerinin üniversitemize gelmek ve çalışma istemesi, öğrencilerimizin bahsettiğimiz kıymetli öğretmenleri görerek bizi tercih etmesi bunların hepsi bir şekilde bizim kalitemizi gösteriyor. Üniversiteler için ilk beş yıl çok önemlidir. Biz nihayetinde 10. yıla geldik. Çabuk geçti desem yalan olur. Kuruluşunda epey emek ve alın teri var. Fakat bugün geriye dönüp baktığımızda övünebileceğimiz bir eğitim abidesi kurduk. Herkesin bu kurum için bir şekilde elinden geleni yaptı ve kocaman bir aile olduk” şeklinde konuştu.

  • Gider: “Bu millet onlara pabuç bırakmayacak”

    AK Parti Çanakkale Milletvekili Ayhan Gider, Beşiktaş’ta meydana gelen hain terör saldırısını kınadı.

    İstanbul’da önceki gün yaşanan hain terör saldırısının ardından açıklama yapan Milletvekili Ayhan Gider, “İçimiz yanıyor. Bunu yapan eşkıya dahi olamaz. Onun da bir namusu vardır kendi çapında. Terörün tek derdi bizi birbirimize düşürmek. İçimiz kan ağlasa da dimdik ayaktayız. Hesap ne ise fazlasıyla ödeyecekler” dedi.

    İçeride ve dışarıda hainlerle mücadelenin sürdüğünü söyleyen Gider, “Yari güzel olanın, uyku girmez gözüne. Hal böyle olunca da bizim işimiz zor. Bizim yârimiz aziz vatan, yüce millet, büyük devlet. Varsın düşmanımız bol olsun, varsın içimizde büyüttüğümüz hainler ve bu hainlerin kumanda ettiği robotlar düşmanla birlik olup bize saldırsın. 2000 yılı aşan Türk devletinin baş özelliği devlet-i âli olması, diğer özelliği de ebed-müddet olmasıdır. Biz Fatih’in torunları olarak Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hayal edilmeyen özgürlükleri getirdik. Getirdiğimiz her hürriyetin arkasında ve savunucusuyuz. Pişmanlığımız yoktur. Ancak dünyada hiçbir sistem, hiç kimseye, savaşmaları için kendine teslim edilen silahlarla bu milleti öldürme hakkı vermez. Ancak dünyada hiçbir sistem, hiç kimseye, adalet dağıtması için kendisine teslim edilen kürsüyü, Amerika’daki hain hocasının ya da cemaatinin çıkarları doğrultusunda kullanma hakkı vermez. Ancak dünyada hiçbir sistem, hiç kimseye, millete hizmet etmesi için makamına teslim edilen iş makinalarıyla eşkıya olup hendek açma hakkı vermez. Ancak dünyada hiçbir sistem, hiç kimseye , sözüm ona ‘haber yapıyorum’ maskesiyle memlekete ihanet etme hakkı vermez. Türk devleti âlidir, milletine özgürlük tanır bunları insanlığa zulmetmek için kullandığınızda da tepenize biner. Ağlamak sızlamak yalan dolana sığınmak da fayda etmez. Her işte ‘Avrupa ne diyor, Amerika ne diyor?’ diye bizi korkutma gayretlerinin sonuç verme ihtimali sıfır bile değildir. Bu soru yok hükmünde. Hiç heveslenmesinler , bu millet ve bu lider artık onlara pabuç bırakma niyetinde değil” diye konuştu.