Etiket: Ömrünü

  • Yankı, paket yemekte raf ömrünü 60 güne çıkardı

    Yankı, paket yemekte raf ömrünü 60 güne çıkardı

    Kurulu kapasitenin yüzde 90’ı ile hizmet vererek günlük 13 bin kişiye yemek üreten Yankı Yemek & Catering A.Ş., 2020 yılında yoğunlaştırdığı Ar-Ge faaliyetleri ile raf ömrü uzun ürün ve yöntemlere odaklandı. Bu yıl hizmet ağını genişleterek perakende satışı da hedefleyen firma, 2021 sonunda yüzde 20 ila 25 seviyesinde büyüme hedefliyor.

    Bursa’da Çalı Sanayi Bölgesi’ndeki modern tesislerinde sanayi tesisleri ve iş yerleri için yemek üreten Yankı Yemek A.Ş., taşımalı yemeğin yanı sıra yerinde üretim hizmeti de veriyor. Geleneksel yöntemler kullanarak üretimini gerçekleştirdiği gıdaları hiçbir kimyasal katkı kullanmadan raf ömrünü 60 güne çıkararak paket yemek ile perakende ve EDT (Ev dışı Tüketim) sektörüne de adım atmaya hazırlanıyor. Firmanın Yönetim Kurulu Başkanı Coşkun Dönmez, pandeminin etkilerinin çok yoğun hissedildiği 2020 yılında, hızlı ve yerinde atılımlar yaparak verimli bir yıl geçirdiklerini söyledi.

    2020 yılı için yüzde 10 ila 20 seviyesinde büyüme hedeflediklerini ancak pandemi nedeniyle sadece mevcudu korumayı başardıklarını belirten Coşkun Dönmez, “2020’de enflasyon kaybı yaşadık. Bu yıl hedefimiz yüzde 20 ila 25 büyümek. 2020’nin verimsizliğini bu yıl kapatmak istiyoruz” dedi.

    Yeni iş alanları geliştirmeye odaklandıklarından da bahseden Coşkun Dönmez, “Sanayinin yanı sıra zincir restoranlara ve kafelere de hizmet veriyoruz. Pandemi döneminde yaptığımız çalışmalar sayesinde iki patentli ürünümüzü de bu yıl pazara sunuyor olacağız. Mühendis kadromuz ile yürüttüğümüz Ar-Ge (Araştırma ve geliştirme) faaliyetleri kapsamında, raf ömrü ve dolayısı ile son kullanma tarihi daha uzun olan ürünler üzerinde çalışıyoruz. 2020 yılında Ar-Ge faaliyetlerine odaklandık. Bu yıl da ürünlerimizi piyasaya çıkarma dönemimiz olacak. Ürünlerimizi perakendeye uygun hale getiriyoruz” şeklinde konuştu.

  • Ömrünü tamamlayan lastikler geri dönüşümle ekonomiye kazandırıldı

    Ömrünü tamamlayan lastikler geri dönüşümle ekonomiye kazandırıldı

    MASKİ Genel Müdürlüğü, araç filosunda kullanım ömrünü tamamlayan 15 ton lastiğin çevreye zarar vermemesi için yakıt ve kaplama malzemesi olarak kullanılması noktasında geri dönüşüme kazandırdı. Bu sayede hem ülke ekonomisine hem de çevreye katkıda bulunuldu.

    Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) Genel Müdürlüğü, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın “Ömrünü Tamamlamış Lastiklerin Kontrolü Yönetmeliği” kapsamında atık lastiklerin çevreye zarar vermemesi, yakıt ve kaplama malzemesi olarak ekonomiye kazandırılması ile geri dönüşümü projesine katkıda bulunmaya devam ediyor. Elektrik Makine ve Malzeme İkmal Dairesi Başkanlığı, iş makinesi ve araçlardan çıkan 15 ton ağırlığındaki lastikleri ilgili bakanlık tarafından yetkilendirilmiş firmaya teslim etti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hayata geçirilen proje kapsamında Manisa‘da ömrünü tamamlamış lastiklerden elde edilen granül ve toz haline getirilen kauçuk hammadde yürüyüş yollarına, spor sahalarına ve çocuk oyun gruplarının zeminlerine döşeniyor. Kentlerin peyzaj alanları, tenis sahaları, suni çim futbol sahalarında da kullanılacak olan hammadde, karayollarında asfalt katkı maddesine, lastik ayakkabıya ve bota dönüştürülüyor.

    Ekonomik ve çevresel kalkınma için çalışılıyor

    MASKİ Genel Müdür Yardımcısı Erman Aydınyer, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ömrünü tamamlamış lastiklerin kontrolü yönetmeliğine MASKİ’nin de destek verdiğini belirtti. Aydınyer, “İdaremiz, bir yıl boyunca filosunda bulunan araçlardan çıkan ömrünü tamamlamış lastikleri geri dönüşüme kazandırdı. Bu proje sayesinde hem ülke ekonomisine de hem de çevreye katkıda bulunduk. Ekonomik ve çevresel kalkınma noktasında çalışmalarımıza bu anlayış doğrultusunda devam edeceğiz” dedi.

  • Üniversite öğrencileri meşe peliti ile beyaz etin raf ömrünü uzattılar

    Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü, Gıda Bilimleri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Ramazan Gökçe, Dr. Öğr. Üyesi Haluk Ergezer ve yüksek lisans öğrencisi Orhan Özünlü’nün ortak yürüttükleri bilimsel çalışma, meşe pelitlerinden elde edilen ekstraktın antioksidatif özelliği sayesinde beyaz etin raf ömrünü uzattığını ortaya koydu.

    Beyaz et oksidasyona karşı daha hassas

    Dr. Öğr. Üyesi Haluk Ergezer ile birlikte yürüttükleri bilimsel çalışma hakkında bilgi veren Prof. Dr. Ramazan Gökçe, beyaz etin, üstün besleyici özellikleri ve ekonomik anlamda daha kolay ulaşılabilir olması sebebiyle kırmızı ete nazaran daha çok tüketildiğine vurgu yaptı. Gökçe, “Ancak beyaz et yüksek oranda doymamış yağ asitleri içermesinden dolayı oksidasyona karşı kırmızı ete oranla daha hassastır. Sonuçta bu hassasiyet neticesinde ortaya çıkan oksidasyon nedeniyle beyaz etin lezzet, renk, kalite gibi özelliklerinde kayıplar yaşanmaktadır. Ayrıca bu olumsuz durumlara bağlı olarak mikroorganizma gelişimi gıdalarda bozulmalara ve tüketicilerde gıda kaynaklı zehirlenmelere neden olmaktadır. Beyaz ette bu olumsuzlukları ortadan kaldırmaya yönelik önemli stratejilerden biri antioksidan kullanımıdır. Beyaz ette antioksidan kullanımı yemlere, taze ete ve et ürünlerine ilave etme şeklinde uygulanabilmektedir. Biz taze beyaz ete uyguladığımız meşe peliti ekstraktı ile bahsettiğimiz olumsuz durumları önemli derecede engelledik” dedi.

    Doğal antioksidanlar tercih ediliyor

    Sentetik antioksidanlar et ürünleri başta olmak üzere birçok gıdada oksidasyona karşı kullanılmalarına rağmen, muhtemel toksik etkileri ve tüketiciler nezdinde olumsuz intibaya sahip olması nedeniyle üreticilerin doğal antioksidan kaynaklarına yöneldiklerine değinen Prof. Dr. Gökçe, “Doğal antioksidan kaynağı olarak bitkisel ve hayvansal kökenli katkılar kullanılmakta, özellikle fenolik madde miktarı yüksek bitkisel katkılar daha çok tercih edilmektedir. Yaptığımız bilimsel çalışmada, sapsız meşe (Quercus petraae), palamut meşesi (Quercus ithaburensis) ve pırnal meşe (Quercus ilex) pelitlerinden elde ettiğimiz ekstraktların beyaz etin, fizikokimyasal ve antioksidatif özellikleri üzerine etkilerini belirlemeyi amaçladık. Çalışmamızla meşe pelitinden elde ettiğimiz ekstraktın, yağ ve protein oksidasyonunun engellenmesinde 7 günlük depolama boyunca etkili olduğunu, dolayısıyla raf ömrünü uzattığını ve doğal antioksidan görevi gördüğünü ortaya koyduk” diye konuştu.

  • Ömrünü tamamlayan lastikler ekonomiye kazandırılıyor

    Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ‘Ömrünü Tamamlamış Lastiklerin Kontrolü Yönetmeliği’ kapsamında projeye dahil olan MASKİ Genel Müdürlüğü, filosunda bulunan araçlarda kullanım ömrünü tamamlayan 4 ton lastiği geri dönüşüme kazandırarak ülke ekonomisine katkıda bulundu.

    Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) Genel Müdürlüğü, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 25.11.2006 tarih ve 26357 sayılı “Ömrünü tamamlamış lastiklerin kontrolü yönetmeliği” doğrultusunda atık lastiklerin çevreye zarar vermemesi, yakıt ve kaplama malzemesi olarak ekonomiye kazandırılması ile geri dönüşümü kapsamındaki projeye katkıda bulunuyor. Elektrik Makine ve Malzeme İkmal Dairesi Başkanlığı tarafından iş makinesi ve araçlardan çıkan 4 ton ağırlığındaki 178 adet lastiği, bakanlık tarafından yetkilendirilmiş firmaya teslim etti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hayata geçirilen proje kapsamında ömrünü tamamlamış lastiklerden elde edilen granül ve toz haline getirilen kauçuk hammadde yürüyüş yollarına, spor sahalarına ve çocuk oyun gruplarının zeminlerine döşenecek. Kentlerin peyzaj alanları, tenis sahaları, suni çim futbol sahalarında da kullanılacak olan hammadde, karayollarında asfalt katkı maddesine, lastik ayakkabıya ve bota dönüştürülecek. Hatta elektrik enerjisi olarak bile geri dönüşümü sağlanabilinecek.

    “4 ton lastiği geri dönüşüme dahil ettik”

    MASKİ Genel Müdür Yardımcısı Burak Aslay, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 25.11.2006 tarih ve 26357 sayılı ömrünü tamamlamış lastiklerin kontrolü yönetmeliğine MASKİ’nin de destek verdiğini belirterek, “Genel Müdürlüğümüzün filosunda bulunan araçlardan çıkan ömrünü tamamlamış lastikleri bu kapsamda geri dönüşüme kazandırıyoruz. Bu proje sayesinde idare olarak ülke ekonomisine de katkıda bulunuyoruz. Şimdiye kadar 178 adet lastiği geri dönüşüm için yetkililere teslim ettik. Bundan sonra da ömrünü tamamlayan lastikleri ülke ekonomisine kazandırmak için çalışmalarımız devam edecek” dedi.

  • Kulaklığın ömrünü fiyatı değil, müşterinin kullanımı belirliyor

    Son dönemde 5 liraya kadar düşen kulaklıkları dikkatsizce kullanmak, ürünün ömrünü kısaltıyor.

    Günümüzün vazgeçilmez araçlarından olan kulakların ömrünü ürünün fiyatı değil, vatandaşların kullanımı belirliyor. Bass sistemi, kulaklıklar arasındaki fiyat farklılığını belirleyen en önemli özellik olarak ön plana çıkıyor.

    Eskişehir’de özel bir iletişim işletmesinde görev yapan Hasine Tümenci, vatandaşların kulaklıklarını çok çabuk bozduğunu ve bu sebeple günde 100’den fazla ürün sattıklarını belirtti. Kulaklıkların hassas ürünler olduğunu dile getiren Tümenci, “Kulaklıklar artık 5 liraya kadar düştü. Ancak bu ürünlerin ömrü daha kısa değildir. Ucuz olmasına bakılmaması gerekir. 50 liralık ürünün de, 5 liralık ürünün de ömrünü müşterinin kullanımı belirler. Fiyat farklılığını belirleyen konu ise kulaklığın bass sistemidir. Ses konusunda daha başarılı bir kulaklık istiyorsak, tabi ki marka ürünlere yönelmekte fayda var. Ancak böyle bir hassasiyet yoksa, 5 liralık kulaklıklar da dikkatli bir kullanım ile 1-2 sene boyunca kusursuz olarak kullanılabilir” şeklinde konuştu.

    “5 liralık kulaklıklardan müşteriler memnun”

    5 liralık kulaklıklara vatandaşların yoğun ilgi gösterdiğini ve çoğunun memnun kaldığını aktaran Hasine Tümenci, konuyla ilgili şunları kaydetti:

    “5 liralık kulaklıklara kesinlikle ön yargılı bakmamak lazım. Dikkatli ve hassas bir şekilde bu ürünleri muhafaza edersek, yıllarca kullanabiliriz. Ancak çoğu vatandaşımız genellikle buruşturup, kıvırıp çantasına attığı için çok çabuk bozuyorlar kulaklıklarını. Buruşturmak ve kıvırmak, kulakları ya kopartır ya da telini inceltir. Mümkün olduğunca kulaklıkların hassas kullanılması gerekiyor.”