Etiket: Oluyorlar

  • Haftada bir gün okula gidip lise mezunu oluyorlar

    Haftada bir gün okula gidip lise mezunu oluyorlar

    MUŞ (İHA) – Muş’un Malazgirt Mesleki Eğitim Merkezine haftada bir gün gelen öğrenciler, diğer günler ise iş yerinde çalışarak mezun oluyor.

    Malazgirt Mesleki Eğitim Merkezinde bu yıl eğitim almaya başlayan öğrenciler, sevdikleri meslek dallarında çalışırken haftada bir gün de okulda eğitim görüyor. Öğrencilerin sigortaları devlet tarafından yapılırken, iş yerinde öğrencilere okulu bitirene kadar asgari ücretin üçte biri kadar maaş veriliyor. Kendini ispatlayan ve işi kavrayan öğrenciler ise bu ücretin fazlasını iş yeri sahibinden alıyor.

    Malazgirt Mesleki Eğitim Merkezi Müdürü Dinçer İpek, “Merkezimizde 27 alan 142 dalda eğitim vermekteyiz. Öğrencilerimiz merkezimizi bitirdikleri takdirde artık meslek lisesi diploması alabiliyorlar. Daha önceki yıllarda öğrencilerimiz ustalık belgesi alıyorlardı. Halk eğitim merkezleri üzerinden fark derslerini vererek lise diploması alabiliyorlardı. Milli Eğitim Bakanlığının yönetmeliğinde yapılan değişiklik doğrultusunda öğrencilerimiz akşam okula gelerek belirlenen fark derslerini öğretmenleri nezaretinde tamamlayıp meslek lisesi diploması alabiliyor. Öğrencilerimiz haftanın bir günü okulda teorik eğitim görüyor. Haftanın diğer günlerinde de işletmelerde çalışıyorlar. İşletmelerde çalıştıkları süre itibariyle sigortaları devlet tarafından ödeniyor. Öğrencilerimize asgari ücretin üçte biri kadar maaşı işletmeler ödemekte. Öğrencilerimize başarılarından dolayı işletmeler fazla ücret ödüyor” şeklinde konuştu.

    “Kalfalık ve ustalık belgesi olanlar da artık meslek lisesi mezunu olabilecekler”

    Müdür İpek, Bakanlık tarafından mesleki eğitim merkezlerine lise statüsü kazandırıldığını belirterek, “Mesleki eğitim merkezlerinde öğrenim gören gençlerimiz, gerçek üretim ortamlarında daha çok pratik eğitim yaparak kendilerini geliştirmektedir. Böylelikle kalıcı bir öğrenme sağlayarak üretim ve hizmet sektörünün ihtiyacı olan aranan yetişmiş ustalar olacaklar. Bunun yanında meslek lisesi mezunu olarak isterlerse üst öğrenimlerine de devam edebilecekler” dedi.

    “Milli Eğitim Bakanlığı düzenlemeler yaptı”

    Kalfalık ve ustalık belgesi olanların meslek lisesi mezunu olmaları yönünde Milli Eğitim Bakanlığının yeni düzenlemeler yaptığını hatırlatan Müdür İpek, “Bilindiği gibi Talim Terbiye Kurulu Başkanlığının 19.07.2019 tarih ve 18 Sayılı kararı ile ‘Mesleki Eğitim Merkezleri Haftalık Ders Çizelgesi ve Diploma Programı’ yayınlanmış ve 2020 / 2021 eğitim öğretim yılından itibaren mesleki eğitim merkezlerinde diploma programı kademeli olarak uygulanmaya başlanmıştır. Daha önceki yıllarda mesleki eğitim merkezlerinden kalfalık ve ustalık belgesi almış olanlar ile halen mesleki eğitim merkezlerinde öğrenim gören ve diploma programına dahil olmayan öğrencilerin de diploma sahibi olabilmeleri amacıyla Milli Eğitim Bakanlığımızca yeni düzenlemeler yapılmıştır. En az ortaokul veya imam-hatip ortaokulu mezunu olup kalfalık veya ustalık belgesi sahibi olanlar ile halen mesleki eğitim merkezlerinde öğrenim gören ve diploma programına dahil olmayan öğrenciler Bakanlıkça belirlenen telafi eğitimini tamamlayıp meslek lisesi mezunu olabilecekler. Telafi eğitimleri 2020 / 2021 eğitim öğretim yılı ders yılı başında başlatılacak olup öğrenci kayıt işlemleri bu tarihe kadar tamamlanacak. Ancak bu tarihten sonra yapılan kayıtlar devamsızlık süresinden değerlendirilecek. Telafi eğitimi uygulamasında her bir dersin toplam ders saatinin 1/6’sından fazlasını devam etmeyen öğrenciler o dersten başarısız sayılacaklar. Telafi eğitimi bir eğitim öğretim yılından (36 Hafta) az olmamak üzere planlanacak olup her bir dersten başarılı olanlara ilgili eğitim öğretim yılı çalışma takviminde belirtilen tarihlerde diploma düzenlenecek. Lise mezunu olup aynı zamanda ustalık belgesine sahip olanlara da istemeleri halinde ustalık belgesinde yazılı olan alan ve daldan meslek lisesi diploması doğrudan düzenlenecek. Telafi eğitimine katılacak öğrencilerin kayıtları mesleki eğitim merkezleri ve mesleki eğitim merkezi programı uygulayan mesleki ve teknik Anadolu liselerine yapılabilecek. Lise mezunu olmak isteyen usta ve kalfalarımızı mesleki eğitim merkezlerine uğrayarak daha detaylı bilgi alabilecekler” şeklinde konuştu.

  • Endonezya’ya cansuyu oluyorlar

    Cansuyu Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Manisa İl Temsilcisi Fatih Akova geçtiğimiz hafta önce Sulawesi Adası’nda 7,5 şiddetinde bir deprem ardından da tsunaminin vurduğu Endonezya’da yardımlarına devam ettiklerini ve Türkiye’den götürülen yardımları 20 bin kişiye ulaştırmayı hedeflediklerini söyledi.

    Önce deprem ardından tsunami ile büyük bir facia yaşayan Endonezya’ya yardım ulaştırmak için Türkiye’deki sivil toplum kuruluşları adeta seferber olurken Cansuyu Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği de felaketin yaşandığı bölgede bir taraftan arama kurtarma çalışmalarına destek veriyor bir yandan da Türkiye’den götürülen yardım malzemelerini dağıtıyor.

    Derneğin Manisa İl Temsilcisi Fatih Akova depremde ölenlerin sayısının 2 bine yaklaştığına dikkat çekerek 70 binden fazla insanın da evlerini terk etmek zorunda kaldığını ve bu sayıların her geçen gün arttığını anlattı. Arama kurtarma çalışmalarının yanısıra Türkiye’den götürülen yardımları 20 bin kişiye ulaştırmayı hedeflediklerini dile getiren Akova, “Deprem ve tsunaminin vurduğu Endonezya’da çadırlara yerleşen bin kişiye her gün sıcak yemek dağıtılıyor. Her gün bin kişiye dağıtılan yemekte pilav, tavuk ve sebze bulunuyor. Bu arada bölgede en büyük sorunu yaşayan bebek ve çocuklara da balon, şeker gibi sevebilecekleri ürünler dağıtılarak yaşadıkları travmayı atlatmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Yardımlarımız devam edecek. Genel Merkezimizin oluşturduğu ekipler bölgedeki çalışmalarını sürdürmeye devam ediyor. Gerekli görüldüğünde bir kampanya ile bölgenin ihtiyaçlarını duyuracağız” dedi.

  • Yunusemre ile meslek sahibi oluyorlar

    Yunusemre Belediyesi tarafından hayata geçirilen hanımlar lokali ve meslek edindirme kurslarıyla binlerce kadın meslek sahibi oluyor. Yeni Mahalle Hanımlar Lokali’nde kuaförlük kursuna katılan kadınlar, hayallerine adım adım yaklaşıyor.

    Sosyal projeleriyle toplumun her kesiminden takdir toplayan Yunusemre Belediyesi bünyesinde kurduğu hanımlar lokali ve meslek edindirme kurslarında binlerce vatandaşa ulaşıyor. Sayısı 10’u bulan hanım lokallerinde en fazla ilgiyi gören kurslardan bir de kuaförlük. İlçe Halk Eğitim Merkezi’nin katkılarıyla gerçekleştirilen kursların sayısı talebe göre artıyor. Yeni Mahalle Hanımlar Lokali ve Meslek Edindirme Kurslarında gerçekleştirilen kursa katılan kadınlar, saç bakımı ve makyaj yapmayı öğreniyor.

    Küçüklüğünden beri kuaför olmak istediğini belirten Fatma Gökbudak, bu kurs ile hayallerine adım adım yürüdüğünü belirtti. Gökbudak, “Bu kursa başlamadan önce sanayide çalışıyordum. Sanayideki işimden sonra bir süre çalışmadım. Ardından bu kursu duydum. İlk duyduğumda çok heyecanlanmıştım. Kurs açılır açılmaz hemen başvuruda bulundum. Ben küçük yaşlardan beri bu mesleği öğrenmenin ve kendi işyerimi açmanın hayalini kuruyordum. Burada hocamız ve arkadaşlarımız ile birlikte kuaförlüğün ve makyözlüğün inceliklerini öğreniyoruz. Bize bu fırsatı sunan Yunusemre Belediyemize ve Belediye Başkanımız Dr. Mehmet Çerçi’ye teşekkür ediyorum” dedi.

    Kurs öğretmeni Betül Taşlıca, kuaförlük ve makyözlük kursunun hanımlar tarafından büyük rağbet gördüğünü dile getirirken; meslek dalının ihtiyacı olan kalifiye personelin kurslar sayesinde yetiştiğini ifade etti. Taşlıca, sözlerini şöyle tamamladı: “Burada bir aile gibiyiz. Hanımlarımız hem mesleğin ince noktalarını öğreniyor hem de dertleşiyor. Benim de onlardan öğrendiğim şeyler oluyor. Ancak bu mesleğin ihtiyacı olan yetişmiş personel ihtiyacını karşılamanın yanı sıra kendi hayallerine kavuşmak isteyen hanımlarımızın da ihtiyaçlarına cevap veriyoruz. Hayallerine kavuşarak kendi iş yerini açmak isteyen hanımlarımıza da gerekli bilgi ve birikimi sunmak için çalışıyoruz. Bize bu imkanı sunan belediyemize teşekkür ediyoruz”

  • Elevli “Havalar bir açıp bir kapanınca arılar strese girdi; Tek tek ölüyorlar”

    Dünyada arıcılıkta ikinci sırada bulunan Türkiye’de son 10 yılın en fazla arı ölümlerinin bu sene yaşandığı belirtildi.

    2017 sezonunda en üst seviyeye çıktığı belirtilen arı ölümleri arı yetiştiricilerini tedirgin ediyor.

    Kestane balındaki rekolte umutlarının devam eden üreticileri bu sezon en fazla kestaneye giden arılardan meydana gelen ölümler korkutuyor. Ölen arılardan alınan numunelerin incelenmesi için Namık Kemal Üniversitesi’ne gönderildiği ifade eden Giresun Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Kubilay Elevli, “İlk tespitlere göre strese bağlı ölümler var, bahçe ilaçları ile alakalı bir ölüm olacağını düşünmüyoruz. Önümüzdeki hafta numune sonuçları gelecek o zaman gerçek ortaya çıkacak” dedi.

    “Daha çok Kestane balına giden arılarda ölümler var” diyen Elevli, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Havalar bu yıl düzensiz gitti. Havaların sürekli açıp, kapanması arı ölümlerine neden oluyor. Yağlıdere ilçemizden gelen arı ölümleriyle ilgili aldığımız numuneleri Namık Kemal Üniversitesi’ne gönderdik. Önümüzdeki hafta sonuçları çıkacak. Aslında her şey çok güzel gidiyordu. Biz daha önce böyle bir şey ile karşı karşıya gelmedik bu ölümler eğer zehirlenmeden olsa kovanın tamamı ölür ama ölümler arıların bir kısmında var. Ölüm şekli çok farklı. Dolayısıyla araştırmadan şuan bu konuda pek fazla bir şey diyemeyiz” ifadelerini kullandı.

    Bal rekoltesinin bölgesel olarak değişiklik gösterdiğini kaydeden Elveli, “Rekolte özellikle Kars, Ardahan tarafında biraz sıkıntılı. Ama Erzurum, Bayburt tarafındaki arıcılarımız daha iyi, yerlerinden memnunlar. Güneydoğu bölgesindeki ovalarda bu yıl zaten püskül yoktu, özellikle de bahar yağmurlarını alamadı o bölge. Kuzey tarafındaki ovalarda biraz daha iyi görülüyor. Bizim bölgemizin arıcıları genellikle Erzurum ve Kars’a gidiyor. Erzurum’dakilerin durumu iyi ama Kars bölgesindekilerin ki için aynı şeyi söyleyemeyiz. Bölgesel olarak yağmur düzensizliği var. Eskiden yağdığı zaman bir ile tamamen yağıyordu fakat şimdi bir ilin bir ilçesine yağmur yağdığı zaman diğer ilçesinde kurak oluyor yani mikro klimalar değişti. Arıcı bu tür durumlarda hızlı hareket etmeli, mevsimin kötü olduğu yerde ısrar etmemeli yer değiştirmeli” diye konuştu.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Bundan sonra bu ülkeyi bölemeyeceklerinden dolayı rahatsız oluyorlar”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Hizmeti yapmaksa ha başbakan olarak yaparsın, ha cumhurbaşkanı olarak yaparsın. Mesele yok. Dert başka. Bundan sonra bu ülkeyi bölemeyeceklerinden dolayı rahatsız oluyorlar” dedi.

    Evet Platformu tarafından Çorum’da düzenlenen mitingde halka hitap eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, anayasa değişikliğine yönelik eleştirileri değerlendirdi. Tek adam tartışmalarını da değerlendiren Erdoğan, “Tutturmuşlar bir ’tek adam, tek adam, tek adam.’ Ne tek adamı? Ne alakası var?” diye konuştu.

    “Gazi Mustafa Kemal CHP’nin genel başkanıyken aynı zamanda cumhurbaşkanı mıydı? İnönü, CHP’nin genel başkanıyken aynı zamanda cumhurbaşkanı mıydı?” diyen Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun kendi partisinin geçmişini de bilmediğini ifade etti. Dünyada devlet başkanlarının aynı zamanda partisinin lideri konumunda olduğuna, bununla ilgili birçok örnek bulunduğuna dikkat çeken Erdoğan, “Örneğin Amerika’da Obama, şu anda Trump partisinin doğal lideridir. Rusya öyle. Latin Amerika ülkeleri öyle. Ama bunların dünyada ne oluyor bitiyor haberleri yok. Kaldı ki onu da geç başbakanlar partinin genel başkanı değil mi? Aynı zamanda yürütmenin de başında değil mi? O olunca tarafsız mı oluyor? Hizmeti yapmaksa ha başbakan olarak yaparsın, ha cumhurbaşkanı olarak yaparsın. Mesele yok. Dert başka. Bundan sonra bu ülkeyi bölemeyeceklerinden dolayı rahatsız oluyorlar” dedi.

    Anayasa değişikliğinin köklerinin çok eskiye giden bir millet ve memleket projesi olduğunu kaydeden Erdoğan, “Tarihimize baktığımızda merhum Özal’dan Erbakan’a, Demirel’den Türkeş’e, Yazıcıoğlu’na kadar tüm liderler, Türkiye’de kalıcı istikrarın anahtarını başkanlık sisteminde görmüşlerdir. Çünkü onlar da sağlam ağaca kurt yürümeyeceğini biliyorlardı” şeklinde konuştu.

    Siyasetin milletin menfaatleri söz konusu olduğunda tüm farklılıkları bir tarafa koyarak uzlaşmayı, ortak hareket etmeyi gerektirdiğini anlatan Erdoğan, “Siyasi rekabet asla iş birliğine, müşterek çalışmaya mani değildir. Bilhassa milli meselelerde kavga olmaz, rekabet, çekişme, didişme olmaz. Ülkenin istiklalini, milletin geleceğini ilgilendiren hususlarda siyasetçiden beklenen güç birliği yapmasıdır. Bu konularda aslolan beraberliktir, dayanışmadır, kenetlenmedir. Terörle mücadele böyle bir meseledir. Darbe teşebbüsüne direnmek, milletin emanetine sahip çıkmak böyle bir konudur. Ülkenin önünü açacak bir yönetim modelinde uzlaşmak da böyledir. Biz isterdik ki parlamentodaki tüm partiler bir olsunlar, beraber olsunlar. Ama olmadı. 16 Nisan’da milletin takdirine sunulacak anayasa değişikliği, asla bir şahsın veya partinin projesi değildir. Bu ülkenin geleceği ile ilgili bir reformdur” ifadelerini kullandı.

    ’Evet’ diyenleri denize dökeceğiz’ diyen CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt’un sözlerini de sert dille eleştiren Erdoğan, “Evet diyenleri İzmir’de denize dökmekten bahsediyorlar. Dün İzmir’de idik. Yüzbinler meydandaydı. Bekledim denize dökerler diye. Ama gelen giden olmadı. Neyi denize döküyorsun. Haddini bil. Bunlar terbiyeden muaf. Öbürü yine İzmir milletvekili, seçim otobüsünün üzerinden oradaki polise ağza alınmayacak hareketlerde bulunuyor. Bunu Hollandalı yapıyor, atını itini köpekleriyle beraber oradaki evladımızın üzerine salıyor. Onu orada ciddi manada yaralıyor. Sen burada bunu nasıl yapıyorsun. Evet diyenlere nasıl bir Yunan gözüyle bakıyorsun. Bunlar edep tarlasında hiç otlamamışlar. 16 Nisan’da bu hadsizlere haddini bildiriyor muyuz. 16 Nisan’da millet düşmanlarına anladıkları dildin konuşuyor mu? Çorum 16 Nisan’da darbe heveslilerini toprağa gömüyor mu?” dedi.