Etiket: Oluşturmaya

  • Fahrettin Sayhan: “Hocamız ve ekip olarak bir karakter oluşturmaya çalışıyoruz”

    Fahrettin Sayhan: “Hocamız ve ekip olarak bir karakter oluşturmaya çalışıyoruz”

    Kendi evinde Samsunpor’a 1-0’lık skorla mağlup olan Eskişehirspor’da Teknik Sorumlu Fahrettin Sayhan, maçın ardından düzenlenen basın toplantısında, “Hocamız ve ekip olarak bir karakter oluşturmaya çalışıyoruz” dedi.

    TFF 1. Lig’in 6. haftasında alt sırlarından kurtulma mücadelesi veren Eskişehirspor, evinde ağırladığı Samsunspor’a 1-0 mağlup oldu. Lig başladığından beri 3 puana hasret kalan Eskişehirspor’da, basın toplantısına katılan Teknik Sorumlu Sayhan, “Öncelikle son 2 maçta yediğimiz 2 gol, nüans farklarından oldu. Bundan dolayı üzüntülüyüz ama takımızdaki oynayan oynamayan bütün oyuncuları tebrik ediyoruz. Hocamız ve ekip olarak bir karakter oluşturmaya çalışıyoruz. Bu oluşumda yapılan hatalara daha çok çalışıp, daha çok düzeltip yolumuz devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

  • Mircea Lucescu: “Milli takımı seven ve oynamak isteyen bir ekip oluşturmaya çalışıyoruz”

    A Milli Takım Teknik Direktörü Mircea Lucescu, Bosna-Hersek ile Rize’de oynayacakları özel maç öncesi yaptığı açıklamada milli takımı seven ve oynamak isteyen bir ekip oluşturmaya çalıştıklarını dile getirdi.

    A Milli Takım Teknik Direktörü Mircea Lucescu yarın Rize Yeni Şehir Stadı’nda Bosna-Hersek ile oynayacakları özel karşılaşma öncesi basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Rumen adam, rekabetçi, geleceği olan gençlerden oluşan bir ekip kurmaya çalıştıklarını belirterek, “Biz genç ekibi, mart ayında kurmaya başladık. Bu işin üç ayağı var. Genç, birbirini anlayan, tamamlayan, birlikte oynayan bir ekip. Elimizdeki genç oyuncuların anlayabileceği ve sahaya yansıtabileceği oyun felsefesini bulmak ve üçüncüsü doğal olarak sonuç. Ben gençleri takip ediyorum. Daha başka gençler gelebilir mi? Bize uyabilecek gençleri araştırıyorum. Oyuna tamamen hükmeden bir oyun sistemini sağlayabilecek bir ekip oluşturmak istiyoruz. Sonrasında artık değişik oyun sistemlerini sahaya yansıtma kısmına bakacağız. Çok genç ekibimiz var. Yarın belki başka gençler oyuna girecek, değeri olan, kalitesi olan. Türkiye’nin geleceğinin oyuncuları olacak bu çocuklar. Bütün antrenörlerin hedefi gençlerle fark oluşturmak. Gençlerin hırsı, azmi çok daha farklı” ifadelerini kullandı.

    “Hiçbir oyuncuyu bırakmıyorum”

    Her ekibin tecrübeli oyunculara ihtiyacı olduğunu da dile getiren Lucescu, “Tecrübeli oyuncular, gençler arasındaki oyuncuların bağıdır. Mehmet Topal, Mahmut gibi oyuncular. Bunlar gençlerin sözlerini dinlediği oyuncular. Hiçbir oyuncuyu bırakmıyorum. Durum bunu gerektirdi. Bu durumdan dolayı böyle bir grup kurduk ama gençlerin yanında abiler önemli. Biz de Burak, Arda, Selçuk, Emre gibi tecrübeli oyuncular olmasını isterdim ama durum bunu gerektirdi. Başka oyuncular olmayınca bizim geleceğimiz olan gençlere yöneldik” dedi.

    Mahmut Tekdemir: “İnşallah kısa sürede daha tecrübeli hale gelmeye çalışacağız”

    Milli takımın orta saha oyuncusu Mahmut Tekdemir ise, “Lucescu’nun oyun felsefesi var. Bize aktarmaya çalışıyor. Süre biraz uzayabiliyor. Oyun felsefesini bize aktarıyor. Bizde elimizden geldiği kadar yardımcı olmaya çalışıyor. Burada çok fazla birlikte olma şansımız yok. Değişim gösteriyoruz. Buna ayak uydurmak kolay değil. İnşallah kısa sürede daha tecrübeli hale gelmeye çalışacağız” ifadelerini kullandı.

    İsveç galibiyetinin kendilerini olumlu yönde etkilediğini dile getiren Tekdemir, “Öz güvenimizi artırdı. Takımın havası gayet iyi. Beraber oturup hareket ediyoruz. İnşallah yarınki maça bu yansıyacaktır” sözlerini sarf etti.

  • Çankaya Belediyesi kadınların el emeğine pazar oluşturmaya devam ediyor

    Çankaya Belediyesi, kadınların el emeğine pazar oluşturmaya Anneler Günü öncesinde de devam ediyor.

    Kadınların sosyal hayata ve istihdama eşit katılımını sağlayıcı hizmetleri dolayısıyla “Mor Bayrak” sahibi olan Çankaya Belediyesi, kadınların el emeği ürünlerine pazar oluşturmaya devam ediyor. İlk olarak alışveriş merkezlerinde kurulan stantlarla kadınların ürettiklerini alıcısıyla buluşturan, ardından pazar yerlerinde ’’ev’’ emeği göz nuru stantlar açan Belediye, Mayıs ayının ikinci pazarı olan (13 Mayıs) ’’Anneler Günü’’ öncesinde de kadınlara stant sağlıyor. 5-12 Mayıs tarihleri arasında, Çankayalı kadınların ürettiği ahşap eşyalardan çantaya, keçe işlerinden kaktüse kadar pek çok ürün Taurus ve Panora alışveriş merkezlerinde alıcısıyla buluşacak. Stantlarda takı, bere, defter, şişe boyama, deri ürünler, anahtarlık, örgü bebekler de yer alacak.

    Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen, kadınların üretimde bulunması kadar ürünlerin alıcısına ulaşmasının da önemli olduğunu vurgulayarak, ’’Çankaya emekçi kadınların kalesi olmaya devam edecek. Kadınların emeğinin görünür kılınması ve maddi karşılığını bulması bizim için büyük mutluluk’’ ifadelerini kullandı.

  • Başbakan Yıldırım: “Suriye ve Irak’ta yeni baş ağrısı oluşturmaya çalışıyor, biz buna izin vermeyeceğiz”

    Başbakan Binali Yıldırım, “Suriye ve Irak’ta yeni bir baş ağrısı oluşturulmaya çalışıyor. Ama biz buna izin vermeyeceğiz. Bu bizim milli güvenlik meselemiz“ dedi.

    Başbakan Binali Yıldırım, MÜSİAD tarafından düzenlenen ‘Vizyoner 2017 Programı’ gala yemeğine katıldı. Programa Başbakan Binali Yıldırım’ın yanı sıra Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan ile birlikte İstanbul Valisi Vasip Şahin ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal katıldı.

    Programda konuşma yapan Başbakan Yıldırım, “Bugün İzmir Tüpraş Aliağa Tesislerde yaşanan bir iş kazası sonucu hayatını kaybeden 4 vatandaşımızın Allahtan rahmet ve yakınlarına baş sağlığı diliyorum. Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanlığımız mesele ile ilgili gereken adımları attı. Kapsamlı bir soruşturma başlattı. Hedefimiz hiçbir iş kazası yaşanmayan hiçbir emekçinin hayatını kaybetmeyeceği iş dünyası sağlamak istiyoruz” dedi.

    “Ülkedeki istikrar ve idareye güvenden dolayı bir Türkiye 3 Türkiye olmuştur”

    Türkiye son 15 yılda istikrar ve idareye güvenden dolayı çok büyük kazanımlar elde ettiğini söyleyen Başbakan Yıldırım, “1990 ve 2000 arasındaki dönemde dünyada kriz falan yok, dünyada bir sorun yok sorun Türkiye’de vardı. Çünkü Türkiye’de güçlü ve istikrarlı bir hükümet olmadığı için büyüyemedi. Dünya büyümyee devam ediyor ama Türkiye o yarışta geri kaldı. Sebebi ise güçlü iktidar yok ve iç mesellerinde enerjisini tüketen bir ülke vardı. Geliyoruz 2003-2016’ya bütün olumsuzlukların olmasına rağmen güçlü iktidar ve sürekli iktidar olmasından dolayı ortalama büyüme yüzde 5.6 oldu. 1990 ve 2000’li yılların 2 katı büyüme sağlıyoruz. Dünya büyümesinin iki katından fazla büyüme oranına sahibiz. Bir ülkenin büyümesi ve önüne koyduğu hedefleri gerçekleştirmesinin olmazsa olmaz şartı, o ülkede idareye duyulan güven ve ülkedeki yönetimdeki, istikrardır. Türkiye son 15 yılın bu sağladığı imkandan dolayı çok büyük bir kazanımlar elde etmiştir. Bir Türkiye 3 Türkiye olmuştur. Bütün göstergelerde bunu görmek mümkündür” diye konuştu.

    “2016 yılında dağa çıkan genç sayısı 600’ken 2017’de sadece 70 oldu”

    “Bu ülke için taş üstüne taş koyan herkesin başımın üstünde yer var” diyen Yıldırım, “Yeter ki çalışın, yeter ki üretin, bir vatandaşımıza fazla iş verin ne istiyorsanız emrinizdeyiz. Çünkü gençlerimize iş bulmamız lazım. İş bulamazsak gençlerimizin ümidi kırılıyor, terör örgütleri bu konuyu çok iyi kullanıyor. 2016 yılında dağa çıkartılan genç sayısı 600’ken 2017’de ise sadece 70 oldu. Güvenlik tedbirleriyle, sürdürülebilir değil, o gençleri hayata bağlamamız lazım. Onun için daha çok çalışacağız ve daha çok üreteceğiz ve satacağız” şeklinde konuştu.

    “Yap işlet kapsamındaki projeler için devlete ödenecek pay 70.7 milyar dolar”

    Yap, İşlet, Devret modeliyle yapılan eserler hakkında konuşan Başbakan Binali Yıldırım, “Hükümetimizin döneminde yap işlet kapsamındaki projeler için devlete ödenecek pay 70.7 milyar dolar. Hani diyorlar ya bunları pahalı yaptırıyorsunuz diyorlar. Devlet bunlara çuval çuval para ödüyor diyorlar. İşte söylüyorum, 48 milyarlık yatırım yapmışız, 71 milyar dolar üstün para alıyoruz Hem de eseri de alıyoruz. Süre bitiyor, köprüde, hastanede benim oluyor. Bu memleket böyle, herkes uzman bilende konuşuyor, bilmeyende konuşuyor. 10 milyar dolarda ödeme yapacağız” diye konuştu.

    “Öğrencilerin kaderini bir sınavın stresine bağlamak istemiyoruz”

    TEOG’la ilgili konuşan Başbakan Yıldırım, “Bugün liselere ve üniversiteler girişlerde yaşanan zorlukların arkasında gençlerimizin mesleğe yöneltmede yeterli bir eğitim sistemi alt yapısı olmamasından kaynaklanıyor. Herkesin normal lise ile geleceğini planlaması büyük bir açmazdır. Gelişmiş ülkelerde temel öğretimde, ortaöğretime geçerken öğrencilerin kararını veriyorlar. Bizde liseyi bitirene kadar karar veremiyoruz. Puanımız neresi tutarsa o işe yöneliyoruz. Bu işlerin planlamasını yapmak kolay olmayacak. TEOG meselesini bu çerçevede görmek lazım. Bir önceki sınavla sonrasını belirlemek öğrencilere, okula ve velilere haksızlıktır. İlkokula başladığı günden başlıyor ve ortaöğretim lise yıllarına gelene kadar öğrencinin şekillenmesi lazım. Bunu da öğrenci, okul ve aile ile birlikte inşa edeceğiz. Öğrencilerin kaderini bir sınavın stresine bağlamak istemiyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Sosyal devlet lafla olmaz, vatandaşına sahip çıkmayla olur”

    Sosyal devlet çalışmalarıyla ilgili bilgiler aktaran Başbakan Yıldırım, “Sağlıkta yapılan yenilikler Avrupa ülkelerinin gıpta ile bakacağı bir konuma geldi. Bebek ölümlerinde ve anne ölümlerinde gözle görülebilir bir düşme yaşandı. Yoksulluk ve sosyal yardımlarda Türkiye müthiş bir mesafe aldı. 2002 yılında 2 milyar civarında yardım var, bugün ise 33 milyar lira devlet sosyal destek veriyor. Kamu yatırımları geçen sene 127 milyar, 33 milyar sosyal destekler var. Yani belediyeler falan 127 milyar yatırım yapıyor, ama insanına da bütçesinden 33 milyar kaynak aktarıyor. Sosyal devlet lafla olmaz, vatandaşına sahip çıkmayla olur. Daha fazlasını yapacağız” dedi.

    “Vatandaş ile devlet dairesi arasında resmiyet kalkacak”

    Elektronik ortamın geliştirileceğini söyleyen Başbakan Yıldırım, “Orta Vadeli Plan (OVP) 2018-2020 arasını kapsıyor. Bu programda büyüme ve istihdam var. Büyümeye ve istihdama katkı sağlayacak 5 tane öncelik belirledik. Ekonomideki istikrar, nitelikli insan kaynağının geliştirilmesi, yüksek katma değerli üretime yönelme, iş ve yatırım ortamının kolaylaştırılması ve kamu hizmetlerinde kalite olarak belirlendi. E devlet uygulamaları yaygınlaştırılacak ve bürokrasideki o hantallık azaltacak ve kamu görevlisiyle vatandaş arasında resmiyet kalkacak. Devlet daireleriyle vatandaş ardasında bir mesafe vardı, bu mesafenin azalması hatta tamamen ortadan kalkması lazım. Bu da kamu hizmetlerinin kalitesi artırılacak ve elektronik ortama aktarılacak. Elektronik ortamdan birçok işinizi yaptırabiliyorsunuz” diye konuştu.

    “3 yıllık programda 2020’nin sonuna kadar 195 milyar dolar ihraç hedefliyoruz”

    Ertelenmiş yeni yatırım kararlarının hayata geçirileceğini söyleyen Başbakan Binali Yıldırım, ”Büyüme önümüzdeki 3 yılda minimum yüzde 5 buçuk olacak. Ayrıca 2019’dan itibaren işsizliği tek haneye düşürmeyi hedefliyoruz. 2020’de biraz daha düşecek. Biz istihdam oluşturuyoruz. İstihdama katılım, genç nüfusumuza katılım, oluşturduğumuz istihdamdan daha fazla. Üretime katılım artarak devam etti. Hanımlar hayatın içerisinde yer almaya başladı. Daha fazla iş yeri açmamız, üretim, ticareti daha fazla yapmamız lazım. İhracat yapıyoruz, ama ihraç ettiğimiz ürünlerin içindeki yüzde 70’ten fazla ithalat ürünlerinden oluşuyor. Yerlileştirme ve millileştirme çalışmalarına hız vereceğiz. Önümüzdeki 3 yıl içerisinde buna yoğunlaşacağız. 3 yıllık programda 2020’nin sonunda 195 milyar dolar ihraç hedefliyoruz. Bilgi ve iletişim teknolojileriyle ilgili araştırmacı yetiştirilmesi ve alt yapılarının oluşturulması için daha cömert destek vereceğiz. Petrokimya ilaç ve savunma ile ilgili yatırımlara daha fazla önem vereceğiz. Robotik ve yapay zeka üretimlerine sanayinin dijital dönüşümündeki yol haritasını 3 yıl içerisinde tamamlamayı hedefliyoruz. Turizm gelirlerimizi artırmaya yönelik destekleri sürdüreceğiz. 3 yıllık Ortak Vergi Planlamasının ana özetini oluşturuyor” ifadelerini kullandı.

    “15 yılda ülkenin başına gelmeyen kalmadı”

    15 yıllık AK Parti iktidarıyla ilgili konuşan Başbakan Yıldırım, “Kendimizi bir önceki 15 yılla kıyaslamakta fazla milletin ilgisini çekmiyor. Biz kendimizi kendimizle kıyaslıyoruz. Ben bunları 2005’te anlatsaydım hiç zorlanmazdım. Bu dönemde zaten siz hep iktidardasınız diyorlar. 15 yılda ülkede başımıza gelmeyen kalmadı. İktidara gelmişiz, hükümet kurulmuş, 7 Ocak 2003 silahlı kuvvetlerinden zehir zemberek açıklama yapıldı. O gün maalesef Diyarbakır’da bir uçak kazası oldu, 57 vatandaşımız hayatını kaybetti. Bu bildiri güme gitti ve kimsenin dikkatini çekmedi. 2007’de bu bildiri E muhtıra olarak karşımıza geldi. Sizin bilmediniz bizim bildiğimiz çok olay oldu. Vatandaşa verdiğimi sözün arkasında durduk. Sonra Cumhurbaşkanı seçilemez 367 icadı çıkarttılar onu da aştık. Ondan sonra 17-25 Aralık olayları oldu. Gezi olayları durup dururken mi oldu. Türkiye o ay İMF ile borcunu sıfırlamış. En büyük projeleri 3. Havalimanı gerçekleştirdi. Yavuz Sultan Selim Köprüsünün ihalesini yapmış. Her bakımdan iyiye giden bir ülke, hemen ardından gezi olayları oldu” şeklinde konuştu.

    “15 Temmuz yaptığı tahribat bakımında eski darbelerden daha yıkıcı bir darbedir”

    15 Temmuz darbe girişiminin eski darbelere oranla ülkeye daha çok zarar verdiğini ifade eden Başbakan Binali Yıldırım, “15 Temmuz yaptığı tahribat bakımından eski darbelerden daha yıkıcı bir darbedir. Biz bunun doğurduğu hasarları ortadan kaldırmak için çalışıyoruz. Yeni yen hasarın büyüklüğü ortaya çıkıyor. Müebbetler ardı ardına geliyor. Herkes yaptığının hesabını veriyor. Türkiye hukuk devleti, hukuk devletinde olması gereken neyse o olacak. 250 vatan evladının kanına giren bu alçaklar hesabını verecek” dedi.

    “Suriye ve Irak’ta yeni baş ağrısı oluşturmaya çalışıyorlar, biz buna izin vermeyeceğiz”

    Suriye ve Irak’ta yapılmak istenene izin vermeyeceklerini vurgulayan Başbakan Binali Yıldırım, “Bu çalışmaları yine engellemek isteyenler mutlaka olacaklar. Ondan kaçış yok, kıskananlar, önümüzü kesmeye çalışanlar çıkacak. Bölgeye bakın yeni planların gözümüzün önünde nasıl hayata geçirildiğini görüyorsunuz. Güney sınırlarımızda yeni bir kuşak oluşturulmaya çalışılıyor. Suriye ve Irak’ta yeni bir baş ağrısı oluşturulmaya çalışılıyor. Ama biz buna izin vermeyeceğiz. Bu bizim milli güvenlik meselemiz. Ülkemizin ve milletimizin geleceği olduğu için izin vermeyeceğiz. Türkiye mutlaka hak ettiği yere gelecektir. Bundan dost düşmen herkes emin olsun. Ülkemizin Cumhurbaşkanı liderliğinde 2023 hedeflerini gerçekleştirmek için canla başla çalışıyor. Özel sektörümüzde sizlerle beraber el ele vererek bunları başaracağız. İnşallah gelecek 10 yılda yeni bir tarih ve destan yazacağız” diye konuştu.

  • Dr. Özoğlu: “Uyuşturucu kullanımı Türkiye için risk oluşturmaya başladı”

    Samsun Halk Sağlığı İl Müdür Vekili Dr. Erdinç Özoğlu, “Uyuşturucu madde kullanımı, sadece kullananları etkileyen bir sorun değildir. Dünya genelinde artan uyuşturucu kullanımı Türkiye için de risk oluşturmaya başlamıştır” dedi.

    Dünya Uyuşturucu ile Mücadele Günü nedeniyle Samsun’da uyuşturucuyla mücadele çalışmalarına destek olan kişilere teşekkür belgesi ve plaket verildi.

    Samsun Halk Sağlığı İl Müdürlüğü ile Samsun İl Emniyet Müdürlüğü işbirliğinde yürütülen Uyuşturucu ile Mücadele projesi kapsamında, Samsun Büyükşehir Belediyesi Atakum Sanat Merkezi’nde ödül töreni düzenlendi. Düzenlenen programda uyuşturucuyla mücadele çalışmasına destek veren 9 kişiye teşekkür belgesi ve plaket takdim edildi.

    Programda konuşma yapan Samsun Halk Sağlığı İl Müdür Vekili Dr.Erdinç Özoğlu, “Dünya Sağlık Örgütü uyuşturucu kavramını, bitkisel kökenli veya bir takım kimyasal bileşenlerin bir araya gelmesiyle oluşmuş sentetik moleküllerden, merkezi sinir sistemini etkileyerek bağımlılık hallerine yol açan bütün maddeler olarak tanımlamaktadır. Uyuşturucu madde kullanımı, sadece kullananları etkileyen bir sorun değildir. Kullananların ailelerini, çevrelerini ve toplumun tamamını tehdit eden, sağlık zararlarının yanında, ekonomik ve sosyal sorunlara da neden olan önemli bir halk sağlığı problemidir. Dünya genelinde artan uyuşturucu kullanımı Türkiye için de risk oluşturmaya başlamıştır. Ayrıca uyuşturucuya karşı etkin mücadele için kamu kurumlarında ortak bir dil oluşturulması iletişim süreçlerinin doğru yönlendirilmesi büyük önem arz etmektedir. Bu nedenle 2014 yılında tüm kamu kurumlarının dahil olduğu topyekun bir mücadele kararı alınmış ve bu kapsamda Başbakanlık Genelgesi yayınlanmıştır. İlimizde de 2012 yılından beri sekreterya hizmetleri müdürlüğümüz tarafından yürütülen ve 30 kurumun temsilcilerinden oluşan Uyuşturucu ile Mücadele İl Kurulu Sayın Valimiz başkanlığında çalışmalarını sürdürmektedir. Aylık olarak toplantılar gerçekleştiren kurulda ilimizde yapılan çalışmalar değerlendirilmekte aracılığıyla hem Merkezi Hekim Randevu Sistemi üzerinden kliniklerden randevu alınabilmekte hem de danışmanlık hizmeti sunulmaktadır” diye konuştu.

    Program konuşmaların ardından Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Böke’nin sunumuyla devam etti.

    Programa Samsun İl Emniyet Müdürlüğü Uyuşturucu ile Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri ve narkotik köpekler de katıldı.