Etiket: Oluşturacak

  • TÜGİAD, Denizli ile sinerji oluşturacak

    Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Ali Yücelen, ekonomideki sıkıntılarla hep birlikte mücadele edilmesi gerektiğini belirterek, “TÜGİAD olarak üyelerimizin yurt dışında iş geliştirmesine ve ihracatına destek verirken, Anadolu iş dünyası ile dayanışmaya da aynı önemi veriyoruz” dedi.

    Farklı illerden üyeleriyle Türkiye çapında faaliyet gösteren TÜGİAD, Denizli Ticaret Odası heyetiyle görüştü. Yönetim kurulu ve komisyonlarından temsilcilerle birlikte Denizli’yi ziyaret eden TÜGİAD Başkanı Ali Yücelen, Denizli Ticaret Odası Başkanı Uğur Erdoğan ve Başkan Yardımcısı Melek Sözkesen ile bir araya geldi. TÜGİAD’ın temsil ettiği geniş sektör yelpazesi, ticari çalışmaları, yenilikçi yaklaşımı ve yatırımcı profilinden bahseden Yücelen, TÜGİAD’ın ilkleri gerçekleştiren bir dernek olduğunu vurgulayarak, “Üyelerimiz arasında kurduğumuz ‘Girişim Türk Risk Sermayesi’ ile ülkemizin girişimcilerine yatırım yapıyor; onların dünyaya açılmasına destek oluyoruz. Girişim Türk Risk Sermayesi sayesinde hem ülkemizdeki hem dünyadaki girişimcilik ekosistemini yakından takip edebiliyoruz. Derneklerin ve odaların üyesi tüm iş adamları için katma değer çerçevesinde doğru girişimlere yatırımla teknoloji ve uluslararası markalar oluşturarak, ülkenin kalkınmasına büyük katkı oluşturuluyor” dedi.

    Bölgede işbirliği ile katma değer oluşturulacak

    Denizli Ticaret Odası Başkanı Uğur Erdoğan ve Başkan Yardımcısı Melek Sözkesen de Denizli’nin lokomotif sektörleri, yoğun dış ticareti ve turizm potansiyeli hakkında bilgi verdi. Denizli’nin sanayi açısından gücünü vurgulayan Erdoğan, TÜGİAD üyeleriyle bölgede işbirliğini önemsediklerini, birlikte daha fazla katma değer oluşturulacağını vurguladı.

    Toplantıda TÜGİAD ve DTO temsilcileri, kendi sektörleri ve çalışmaları hakkında da bilgi paylaşımı yaparak görüş alışverişinde bulundu.

  • Sanayi Bakanlığı, Türkiye ekonomisine katma değer oluşturacak ürünleri destekleyecek

    Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Ali Çelik, “Ülke ekonomisine katma değer oluşturacak ürünleri destekleyeceğiz, işletmelerimizin yapacağı teknolojik ürün yatırımlarını teşvik edeceğiz” dedi.

    Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Ali Çelik, The Green Park Hotel’de düzenlenen KOBİ Teknolojik Ürün Yatırım Destek Programı’nın tanıtımı ve protokol imza töreninde konuştu. Çelik, ülke ekonomisine katma değer oluşturacak ürünleri destekleyeceklerini belirterek, “KOBİ’ler için erken ödemeyle yatırıma gerekli finansman sağlayabilmeleri, ’proje sonunda ödeme’ yerine dönemsel ödemelerle yatırımın tamamının gerçekleşmesi beklenmeden 4 ayda bir destek ödemesi almaları, makine-teçhizat ve yazılım alımlarında yüzde 100 desteklenmeleri gibi çok büyük yenilikler getirdik. Teknoyatırım’ın temel amacı, teknoloji alanlarında yer alan Ar-Ge ve yenilik faaliyetleri sonucu ortaya çıkan ürünleri ticarileştirmek. Bunu yaparken ülke ekonomisine katma değer oluşturacak ürünleri destekleyeceğiz, işletmelerimizin yapacağı teknolojik ürün yatırımlarını teşvik edeceğiz. Teknolojik ürün odaklı yatırım yapmak isteyen KOBİ’lerin finansmana erişimini kolaylaştırdık. Söz konusu destekten faydalanan işletmelerin finans sektörü açısından da olumlu değerlendirilecek” ifadelerini kullandı.

    “İşletmelerin ihtiyaçlarına yönelik yeni destek programları üzerinde çalışıyoruz”

    KOSGEB Başkanı Cevahir Uzkurt ise, “Kurumun başarılı çalışmalarına bundan sonra özellikle imalat sanayisindeki KOBİ’lerin teknoloji, ihracat, katma değer ve karlılıklarını artırmaya yönelik destek programlarıyla devam edecek. KOBİ’leri her yönüyle güçlendirecek ve ekonominin temel itici gücü haline getirecek strateji ve eylemleri önemsiyoruz. İşletmelerin ihtiyaçlarına yönelik yeni destek programları üzerinde çalışıyoruz. Katma değerli üretimi özendirecek ve firmaların kapasite kullanımlarını artıracak bir anlayışla hareket ediyoruz. KOSGEB olarak bu tür destek programlarını icra ederken özellikle KOBİ’lerimizi büyük firmalarla entegre ederek bu programları yürüteceğiz. KOBİ’lere öncelikle firma, proje ve sektör bazlı destekler vermeye çalışacağız” diye konuştu.

    “5. nesil uçaklar 2023’te ilk uçuşunu yapacak”

    Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ/TAI) Genel Müdürü Temel Kotil, 5. nesil uçaklara ilişkin çalışmaları başlattıklarını söyleyerek, “Bu uçaklar 2023’te ilk uçuşunu yapacak, 2029’da teslimine başlayacağız. 2031 itibarıyla da dünyadaki 5. nesil en iyi uçaklardan birini bitirmiş olacağız. Bunun alt sistemleri, teknolojileri var. Bu tip teknolojileri artık yurt dışından alma şansımız kalmıyor. Bu sistemlerle ilgili KOBİ’lerle çalışmak istiyoruz” diye konuştu.

    Üzerinde çalıştıkları projelere ilişkin bilgi veren Kotil, “Bunların alt sistemlerini Türkiye’de yapmamız gerekiyor. TAI her şeyi yapar ama o uçağın ve helikopterin maliyetinin yüzde 60’ını yurt dışına verir. Biz bunları KOSGEB’in desteğiyle geliştirmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.

    Konuşmaların ardından program kapsamında ilgili firmalarla KOSGEB arasında protokoller imzalandı. Programda Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çelik’e hediye de takdim edildi.

  • “Türk şirketleri için ciddi iş imkanları oluşturacak”

    İtalyan yönetim danışmanlığı şirketi Value Partners MENA Bölgesi Yönetici Ortağı Ali Güven, Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) üye ülkelerinde Türkiye için önemli pazar fırsatları olduğuna işaret etti. Güven, “Türkiye’nin 2017’de Şanghay Enerji Kulübü’nün dönem başkanlığını yürütecek olması enerji sektöründe faaliyet gösteren Türk şirketleri adına çok ciddi iş imkanları oluşturacak. Ayrıca bu ülkelerde faaliyet gösteren Türk markaların bilinirliğine önemli katkı sağlayacak” diye konuştu.

    Türkiye’nin Şangay İşbirliği Örgütü’ne (ŞİÖ) yakınlaşmasının üye ülke pazarlarına yönelmek isteyenler için iyi bir fırsat olacağını ifade eden Value Partners MENA Bölgesi Yönetici Ortağı Ali Güven, “Türkiye’nin ’Diyalog Ortağı’ olduğu ŞİÖ’nün üye ülkeleri arasında ekonomik işbirliği veya serbest ticaret bölgesi gibi oluşumlar yok. Ancak, ekonomik işbirliği konusunda bankalararası birlik, sermaye akışının teşviki, düzenlenmesi, su kaynaklarının ortak kullanımı ve enerji gibi konulara değinmesi önemli. Türkiye’nin 2017’de Enerji Kulübü’nün dönem başkanlığını yürütecek olması, ülkemizin ŞİÖ üyesi pazarlarda marka bilinirliğine önemli bir katkı sağlayacaktır. Bu da enerji ekosistemi, santral kurulumu, işletilmesi ve bakımı, enerji nakli, parça üretimi, enerji danışmanlığı alanlarındaki Türk şirketleri adına çok ciddi iş imkanları yaratacak. Bu nedenlere bu coğrafyalarda faaliyet göstermeyi veya genişletmeyi planlayan Türk şirketleri için 2017 önemli bir yıl olacak” dedi.

    “6 üyeden 4’ü Türk”

    Önümüzdeki yıl Türkiye’nin ŞİÖ’de varlığını artırması için önemli avantajlar sağlayacağını ifade eden Ali Güven, “ŞİÖ’nün halihazırdaki 6 üyesinden 4’ü Türk Cumhuriyetler’den oluşuyor, Rusya-Türkiye ilişkileri 2016 içinde hızlı bir normalleşme sürecinde ve 2017’de Pakistan ve Hindistan gibi iki büyük pazar da birliğe dahil olacak. Bu ülkelerde kredi almanın görece kolaylığı, azınlık hissedar haklarının iyi şekilde korunması, şirketlerin bilgi paylaşımı zorunluluğu, kurumsal şeffaflık ve yönetim kurulunun hissedarlar karşı sorumluluğu ŞİÖ ülkeleriyle çalışmayı cazip kılıyor” ifadelerini kullandı.

    ŞİÖ ülkeleri ile iş yapmanın ciddi güçlükleri de olduğuna dikkat çeken Ali Güven’in verdiği bilgiye göre, Dünya Bankası’nın İş Yapma Kolaylığı Sıralaması’na (Ease of Doing Business Index) göre 8 ülkeden yalnızca Kazakistan ve Rusya ile iş yapmak Türkiye’den kolay. Ayrıca, bu ülkelerde sınır ötesi ticaret, bürokratik süreçlerin uzunluğu ve maliyeti, vergiler, kurumlar vergisi oranı, vergi dokümantasyonu karmaşıklığı, yıllık ödeme sayısı, inşaat izni almanın prosedür uzunluğu, karmaşıklığı ve maliyeti gibi zorlukları da göz önüne almak gerekiyor. Dolayısıyla, ŞİÖ ülkelerinde varlık göstermek ve etkisini artırmak isteyen firmaların bazı zorlukları hesaplı şekilde göze almaları gerekiyor. Avantajları da doğru şekilde değerlendirmeleri durumunda çok önemli fırsatları yakalayabilirler.

  • Bakan Işık: “Suriye’de, Rakka’da, Musul’da Türkiye’nin güvenliğine tehdit oluşturacak hiçbir gelişmeye müsaade etmeyeceğiz”

    Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, “Suriye’de, Rakka’da, Musul’da Türkiye’nin güvenliğine tehdit oluşturacak hiçbir gelişmeye Türkiye olarak müsaade etmeyeceğiz” dedi.

    SEKA Kağıt Müzesi’nin açılışında konuşan Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi. Türkiye’nin Suriye, Rakka ve Musul’da uygulamış olduğu politikaya değinen Bakan Işık, “Suriye’deki atılan her adımdan Türkiye’nin haberi olacak, bilgisi olacak, Türkiye’nin ulusal güvenliğine, savunmasına zarar verecek hiçbir adımın atılmasına Türkiye müsaade etmeyecek. Şuanda bölgedeki bütün oyuncular bunu biliyor. Bu gücümüzü devam ettirmek durumundayız. Suriye’de, Rakka’da, Musul’da Türkiye’nin güvenliğine tehdit oluşturacak hiçbir gelişmeye Türkiye olarak müsaade etmeyeceğiz. Onun için de gereken tüm tedbirleri aldık, alıyoruz ve almaya da devam edeceğiz. Her seçenek masada şuanda var bundan sonra da olmaya devam edecek. Biz kimsenin toprağında gözü olan bir ülke değiliz. Türkiye bugün Irak’ın da Suriye’nin de en samimi ve en iyi savunan ülkedir. Keşke diğer ülkeler de bizim bu anlayışımızda olsa keşke herkes kendi ülkesinde huzur ve barış içerisinde yaşasa ve bütün ülkeler de bu anlayışta bölgedeki sıkıntıların çözümüne katkı verse ama bizim bu anlayışımız kendi güvenliğimize ve bölgenin esenliğine kayıtsız kalmamız anlamına gelmiyor” ifadelerini kullandı.

    “Türkiye’nin kuruluş felsefesi ‘Yurtta sulh cihanda sulh’dur”

    Türkiye’nin kuruluş felsefesinin barış olduğunu vurgulayan Bakan Işık, “Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesi bellidir. Yurtta sulh cihanda sulh. Gerçi bazı hainler bu güzel, bu anlamlı ifadeyi alıp kendi ihanetlerine kılıf yapmak istediler onları da adalet şimdi gereken cezayı verecek ama biz ’Yurtta sulh cihanda sulh’ ilkesinin gereğini her anlamda hayata geçirmek için çalışıyoruz. Ziya Paşa’nın şu sözünü de hiç unutmuyoruz; ’Eğer istersen sulh-u salah her daim hazır ol cenge.’ Onun için de bölgemizde güçlü bir silahlı kuvvetlerin olmazsa olmaz olduğunu biliyoruz. Bunun için de her türlü çalışmayı yürütüyoruz. Savunma sanayisinden Türk Silahlı Kuvvetlerimizin yeniden yapılandırılmasına kadar her türlü çalışmayı da yürütüyoruz” diye konuştu.

    “Önümüzdeki süreçte kod bilmeyen çocuk, okuma-yazma biliyor sayılmayacak”

    SEKA Kağıt Müzesi açılış töreninin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Bakan Işık, Bugün SEKA Kağıt müzesinden sonra Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve İntel firmamızın birlikte düzenlediği Endüstri 4.0 merkezini gördük. Bir tarafta 1800’lü tarihin teknolojisini, diğer taraftan 2000’li yıllara damga vuran ve önümüzdeki yüzyıla da damga vuracak olan Digital Teknolojileri gördük. Çocuklarımızın daha küçük yaşta, yazılıma, kodlamaya hayat uydurmaları, güçlü birer oyuncu olabilmeleri için, son derece önemli bir hizmetten dolayı, Büyükşehir ve İntel’e teşekkür ediyorum. Sanayi Teknolojisinde çocuklarımızı bugünden geleceğe hazırlamak durumundayız. Bu nokta da özellikle bu Sanayi 4.0, Endüstri 4.0 ve Digital Teknolojilere daha fazla destek vermek durumundayız. Önümüzdeki süreçte kod bilmeyen çocuk, okuma-yazma biliyor sayılmayacak. Dolayısıyla şu anda çocuklarımıza kodlamayı öğretmek, önümüzdeki süreçte var olmak için, bizim açımızdan olmazsa olmazımızdır. Bu yüzden kodlama eğitiminin Milli Eğitim müfredatına da yakında girecek olmasından dolayı büyük bir memnuniyet duyuyoruz” açıklamasını yaptı.

  • İsmail Kartal: “Bize katkı sağlayıp fark oluşturacak futbolcuları transfer edeceğiz”

    Gaziantepspor’un yeni Teknik Direktörü İsmail Kartal, kulübe katılı sağlayıp fark oluşturacak transferler yapmak istediklerini söyledi.

    Gaziantepspor, Spor Toto Süper Lig’in ilk haftasında deplasmanda karşılaşacağı Gençlerbirliği maçı hazırlığını yeni Teknik Direktörü İsmail Kartal yönetiminde başladı.

    Gaziantepspor Celal Doğan Tesisleri’ndeki antrenman açma-germe hareketleriyle başlayıp düz koşuyla devam etti. Futbolcularla kısa süre sohbet eden Teknik Direktör İsmail Kartal, daha sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

    “İstenmeyen olaylar yaşandı”

    Transfer görüşmelerinin bir dönem yavaşladığını belirten Kartal, “Duraklama oldu. İki taraf için de bekleme sürecine girildi. Daha sonra başkan ve yöneticilerimizle görüşerek Gaziantepspor’u isteyerek seve seve gönüllü bir şekilde çalışmayı kabul ettim. Bundan dolayı da çok mutluyum” dedi.

    “Gönülden bir şekilde beraber olursak başarı yakalayabiliriz”

    Gaziantepspor, Erzurum ve Bolu’da iki tane kamp dönemi geçirdiğini belirten İsmail Kartal, “Buraya geç geldim işin açıkçası. Fiziksel açıdan rakiplerimizle olan arayı kapatmamız için bu iki kamp gerçekten güzel geçti. Çok çalıştık oyuncularımın istekli arzulu ve coşkulu oluşu beni ve ekibimi fazlasıyla motive etmiştir. Bunun karşılığında gerek atletik performans olarak gerekse oyun felsefesi anlamında güzel sinyaller verdik. Bununla beraber Gaziantepspor’un hedefleri doğrultusunda geçtiğimiz sezonlardaki zor günler değil de başarılarına adım adım ilerlemek isteyen adım adım önüne koyarak imkanlarını en iyi şekilde değerlendirip hep beraber birlik ve beraberlik içerisinde Gaziantepspor’un camiasının taraftarının herkesin Gaziantep’i kucaklayarak severek isteyerek ve destekleyerek gönülden bir şekilde beraber olursak başarı yakalayabiliriz” şeklinde konuştu.

    “Buradan Fenerbahçe’ye transfer oldum”

    Futbolculuk hayatının ilk profesyonelliğini Sarıyer’den buraya gelerek yaşadığını hatırlatan Kartal, ”Güzel günlerimiz geçmişti. Ben buradan A Milli Takıma seçildim. Burada Ümit Milli Takımın kaptanı oldum. Onun için burada olmaktan da gurur duyuyorum. Buradan Fenerbahçe’ye transfer oldum. İnşallah burada da çok futbolculuk hayatım başarılı olduğum yıllarda ki gibi antrenörlük hayatım da bizim dokumuz birbirimize uyuşacağını zannediyorum. İnşallah burada da teknik heyetimiz kulübümüz taraftarımız camiamız uyumlu bir şekilde tekrar başarılı bir sezon yaşatırım diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

    “Türkiye’de kulüpler sıkıntılar içerisinde”

    İsmail Kartal, “Hepimizin bildiği gibi şu an Türkiye’de kulüp sıkıntılar içerisinde bizim de kendimize göre sıkıntılarımız var. Başkanımız, yöneticimiz, teknik heyet olarak kaleci ve stoper konusunda gerçekten zor çalışıyoruz. Gece gündüz oyuncu izliyoruz. Geçen sezon benim takip ettiğim kendi profilimizde olan Avrupa’daki oyuncular var. Bu son olaylardan sonra malumunuz birçok oyuncu ile problemler yaşadık. Bunu sadece biz yaşamıyoruz. Diğer kulüpler de yaşıyor. Bunu Fenerbahçe de yaşıyor Adanaspor da yaşıyor. Onun için bu sıkıntılı bir süreç bunu en kısa zamanda atlatıp kulübümüzün kendi imkanları dahilinde ekonomik anlamda en uygunun en doğrusunu getirmek için uğraşıyoruz. Başkanıma da teşekkür etmek istiyorum. Almak için oyuncu almıyoruz. Günde bize 10 tane oyuncu teklifi geliyor. Bakıyoruz ben de böyle bir antrenör değilim. Hayatımızı bu işe verdik. Aldığımız oyuncu burada bize katkı sağlamalı, fark oluşturmalı, bunun için uğraşıyoruz. Kısa zamanda almak için değil takımımıza faydalı olmak için oyuncu bulup çalışıyoruz.

    “Futbolda dün yoktur yarın vardır, önümüze bakıyoruz”

    Gençlerbirliği maçı için birkaç mevki eksiklilerin olduğunu söyleyen Kartal, ”Buna rağmen biz en iyi şekilde çalışacağız uğraşacağız, oradan puan almak için gideceğiz. Ligin ilk maçıdır deplasmanda oynayacağız Gençlerbirliği de geçen sezon ikinci yarı iyi bir çıkış yakalayan takım son oynadıkları TSYD kupasını da kazandılar. Tabii ki futbolda dün yoktur yarın vardır, önümüze bakıyoruz. Ben Gençlerbirliği takımı ile iyi mücadele ederek iyi sonuçla Antep’e döneceğimi düşünüyorum” diye konuştu.