Etiket: Olmak

  • ’Özel Harekatçı Olmak 2’ kitabı İzmir’de tanıtıldı

    Ercan Ersoy’un kaleme aldığı ve gelirinin Tüm Emniyet Teşkilatı Mensupları Vazife Malülleri ve Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’ne (TEMŞAD) bağışlanacağı ’Özel Hareketçı Olmak 2’ kitabının tanıtımı yapıldı.

    Sabancı Kültür Sarayı’nda gerekleştirilen tanıtım toplantısında dernek üyeleri ve basın mensupları katıldı. Tanıtımda konuşan TEMŞAD Genel Başkanı Sedat Selim Öztürk, kitap gelirinin derneğe bağışlanacağını belirterek, yazar Ercan Ersoy’a teşekkür etti. Öztürk, “Bu kitapta bilinmeyen hikayeler var. Kitabın satışından gelecek olan parayı sosyal projelerde kullanacağız. Bir sosyal tesisimizin olmamasından dolayı şehit aileleri toplantılarını kafelerde yapıyor. Bu proje üzerinde çalışmalarımız devam ediyor. İnşallah bu kitap sayesinde bu hedefe ulaşırız. Destek veren herkese çok teşekkür ediyorum” dedi.

  • Nehir: “Daha güçlü olmak için kenetlenmeliyiz”

    Samandağ Belediye Başkanı Mithat Nehir’in düzenlediği “Birlik Beraberlik ve Dayanışma Kahvaltısı” Hatay’ın dinamiklerini bir çatı altında topladı.

    Toplantıya Samandağ ilçesinin 42 mahallesinden ve Hatay’ın bütün ilçelerinden katılım sağlandı. Hatay’ın ve Samandağ’ın bütün renkleri kahvaltıda buluştu.

    Samandağ Belediye Başkanı Mithat Nehir, toplantıda yaptığı konuşmada, böylesi coşkulu bir organizasyona ev sahipliği yapmaktan ötürü mutlu olduğunu belirterek, “Büyük Atatürk’e çok şey borçluyuz. Eğer bu ülkede insan hakları varsa, kadın erkek arasında eşitlik varsa, eğer hak hukuk adalet dediysek bunu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün sayesinde yaşıyoruz. Bir kez daha rahmet ve minnetle anıyorum. Siyaset yapmak isteyen herkese saygılıyız. Herkesin siyaset yapmaya hakkı vardır. Siyaset vatandaşı aldatmak değildir. Siyaset yapamayacağımız işleri vaat etmek hiç değildir. Siyaseti yaparken birbirimizi inciterek kırarak yapmamalıyız. Siyaset yaparken neyi talep ettiğimizi bilen bir yerden hareket etmeliyiz. Her kim doğru bir şekilde siyaset yapmak isterse bizler kendilerine saygı duymakla birlikte, üstümüze düşeni fazlasıyla yapmaya hazırız. Aday Adayı olan arkadaşlarımın tamamını davet ettim. Gelenlere teşekkür ediyorum gelmeyenlerle ilgili de mutlaka mazeretleri vardır. Farklı bir gerekçeleri yoksa buradan saygılarımı gönderiyorum” dedi.

    Başkan Nehir, hiç kimsenin elinde sihirli değnek olmadığını ifade ederek, “Bu ülke koşullarında ilçemizin payına düşeni almak için sizden aldığımız güçle canla başla çalışmaya devam edeceğiz. Siyasetçinin görevi budur. Biz de bu görevi yerine getiriyoruz. Biz bir daha seçilirsek böyle yapacağız. Bu göreve bizim dışımızda kim gelirse de ona bu yönde çaba göstermeye devam edeceğiz. Büyükşehir Meclisinde temsiliyet oranımız çok düşük. Bu meclis aritmetiğinden doğru dürüst karar çıkartamıyoruz. Alamadığımız ilçeleri almak için, Büyükşehir Meclisinde dengeleri lehimize çevirmek için herkes ama herkes elinden geleni yapmalıdır. Bu sıkıntıları bir sonraki dönemde yaşamamalıyız. Kenetlenelim ve buna izin vermeyelim. Bu mümkün ”diye konuştu.

    Yönetime geldikleri günden bugüne çok şey değiştirdikleri ifade eden Nehir, ”Sloganımız “Değişim Şart”tı. O gün değiştirmeye başladık bugün değişim devam ediyor, yarın da değiştirmeye devam edeceğiz. Toplumu daha rahat, daha refah yaşatmak için bu sürece destek vermeniz lazım. Biz bu sürecin öncüsüydük ve kısmet olursa devam edersek değişim devam edecektir” ifadelerini kullandı.

    Toplantıya, CHP Hatay Milletvekilleri Mehmet Güzelmansur, İsmet Tokdemir, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha, Defne Belediye Başkanı İbrahim Yaman, CHP Hatay İl Başkan Vekili Eser Yangın’da katıldı.

  • Bilgiç: “Dünyaya hakim olmak isteyen güçlerin oyunlarına karşı gözümüzü dört açmalıyız”

    Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç, “Dünyaya hakim olmak isteyen güçlerin ektiği nifak tohumlarına, oynanan oyunlara karşı gözümüzü dört açmalıyız” dedi.

    Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk’ün ölümünün 80. yıl dönümü etkinlikleri kapsamında, Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kaya Tuncay Çağlayan, “Atatürk’ü Anlamak” konulu bir konferans verdi. OMÜ Atatürk Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleşen konferans OMÜ Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç’in selamlama konuşmasıyla başladı. Atatürk’ü anmak için bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti ifade eden Rektör Sait Bilgiç, “Atatürk öldüğünde, liderini kaybeden Türk milleti çok ağladı. Onun emaneti olan bu ülkeyi yüceltmek için, özgür ve güçlü bir şekilde geleceğe yürüyebilmek için Türk milleti dimdik ayakta ve onun gösterdiği yolda yürümektedir. O zor şartlarda Kurtuluş Savaşı’na önderlik etmekle kalmamış aynı zamanda fikirleriyle, yol göstericiliğiyle de yüreğimizde yer etmiş önemli bir isimdir Atatürk. Bilimin gücüne inanan, aklının ve varlığının farkında olan insanlar, kendini köleleştirecek bir anlayışa sahip olmamalı. Bizler bu ışık altında, bilimin ve aklın yol göstericiliğinden ayrılmadan, Türk milletinin değerlerinin, dünya gerçeklerinin de farkında olarak çizdiğimiz yolda yürümeye devam edeceğiz. Dünyaya hakim olmak isteyen güçlerin ektiği nifak tohumlarına, oynanan oyunlara karşı gözümüzü dört açmalıyız. Farklı düşünüyor olsak da bizim birliğimiz, bu farlılıklara rağmen devam etmek zorunda. Bizi bizden daha çok düşünecek, bilecek başka bir millet olduğunu düşünmek en büyük gaflettir. 12 Eylül’de ve 15 Temmuz’da yaşananlardan çok büyük dersler çıkarmalıyız. Bu durumlardan bu ülke çok çekti ve çok zaman kaybetti. Bir daha böyle bir durum yaşamamak için özellikle gençlerimizin bu günleri iyi bilmesi gerekiyor. Bu vatan için canlarını feda eden şehitlerin yanında çok çalışmak büyük bir fedakarlık değil. Kendimiz, vatanımız, hatta insanlık için çok çalışıp, çok üretmekten başka şansımız yok” diye konuştu.

    Konuşmanın ardından Doç. Dr. Serhat Yener’in yönetimindeki OMÜ Devlet Konservatuvarı Geleneksel Türk Müzikleri Ana Sanat Dalı Türk Müziği Topluluğunun, Atatürk’ün sevdiği şarkılardan oluşan müzik dinletisi ile devam etti.

    Daha sonra Prof. Dr. Kaya Tuncay Çağlayan, “Atatürk’ü Anlamak” konulu konferansta Atatürk’le ilgili birçok konuya değindi.

    Konferansa; Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Mehmet Kuran ve Prof. Dr. Vedat Ceyhan, Genel Sekreter Doç. Dr. Menderes Kabadayı, fakülte dekanları, yüksekokul ve meslek yüksekokul müdürleri, kamu kurum temsilcileri, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı.

  • Gençlik aşısı ile parlak cilde sahip olmak mümkün

    Dr. Sevgi Ekiyor, gençlik aşısı ile parlak cildin hayal olmadığını söyledi.

    Dr. Sevgi Ekiyor, “Gençlikle yaşlanma arasında en önemli farklılık ciltte bulunan kolojen ve elastin gibi materyallerde görülen azalmadır. Bu materyallerin kendileri gibi üretimlerine destek olan gerekli aminoasitler , peptit, vitaminler ve sıvılarda da aynı şekilde üretimde yavaşlama bozulma dolayısıyla gerileme olmaktadır. Kaldı ki sigara, stres, Güneş’le yoğun temas, gebelik, çalışma alanında kimyasal veya cilt için zararlı olabilecek bozuk hava sahası gibi birçok faktörde bu durum için risk teşkil etmektedir. 20 li yaşlardan itibaren her hastaya uygulanabilen ve farklı formüllerle geliştirilmiş amacın cildin daha bebeksi parlak kırışıksız görünüme sahip olabilmesi için gerekli ana unsurların cilde verilmesidir. Bunlardan grp, hyaluronik asit, somon DNA’sı, çeşitli aminoasit ve vitaminler başlıca gençlik aşısı olarak andığımız tekli ya da çoklu uygulamalarını hastanın ihtiyacına göre belirlediğimiz tedavilerin bütünüdür” dedi.

    GRP’nin , kanlı maske veya vampir maskesi olarak prp işleminin bir üst teknolojisi olduğunu ifade eden Güngen, “Her yaş grubuna , kanla alakalı bazı hastalıkları olmayan(hemofili, pıhtılaşma problemleri, kanser,..) kişinin kendisinden alınan 10 cc kanın santrifüj edilerek elde ettiğimiz plazmanın (prp) aktivatörler yardımıyla daha etkili halde tedavi sağlayan bir yöntemdir. Grp’yi, sarkma kırışıklık olan bölgeler, akne izleri, cilt lekeleri, çatlak Tedavisi, saç dökülmesi gibi birçok nedenle tercih etmekteyiz. Cilde sürülen lokal anestezinin etkisiyle ağrısız bir işlemdir.. Enjeksiyon içerisinde hiçbir katkı maddesi bulunmadığından alerjik reaksiyon riski oluşturmaz. Tedavinin sıklığı 3-6 seans arası düşünülüp kişinin ihtiyacına göre seans sıklığı ve sayısı belirlenir. Hyalüronik asit, vücudun en önemli yapı taşlarından biridir ve kan damarlarından, iç organlara, cilt içinden eklemlere kadar hemen hemen her yerde bulunur. Hyalüronik asit bağ dokusunun ana yapı maddesidir. En fazla bebek cildinde bulunur. Canlı, nemi fazla, parlak ciltlere “bebek gibi cilt” dememiz bundandır. Hyalüronik asit cilde canlılığı, parlaklığı, nemi, tonusu, gerginliği veren hücre matriksini oluşturur. Ciltteki yaşlanma süreci, Hyalüronik asidin 25 – 30’lu yaşlardan itibaren azalması nedeniyle hız kazanır. Cilt Hyalüronik asidinin azalmasıyla canlılığını, parlaklığını, esnekliğini kaybetmeye başlar. Hyalüronik asit saf bir maddedir. Burada kimyasal ve sentetiği veya yabancı maddeyi karıştırmamakta fayda var. Dışarıdan verilecek saf hyalüronik asit, cildin savunma sistemini artırır ve yaşlanma sürecini geriletir. Aşının ilk uygulamasının ardından 15’inci ve 21’inci günlerde ikinci ve üçüncü dozların yapılır,, 6 ay sonunda aşının tekrarlanması uygundur. 6 ay sonunda eskiye dönüş olmaz, sağlıklı görünüm devam eder, ancak etkisinin sürekliliği açısından tekrarlanmasında yarar vardır” diye konuştu.

    Somon DNA’nın ise , İnsan cildinde yaşlanmayla ve dış faktörlerle eksilen üretim yolaklarında ihtiyaç duyulan polionükleotidlerin ana kaynaklarından biri olduğunu kaydeden Dr. Ekiyor, “Somon balığının sütünden elde edilen ve insan DNA’sı ile aynı kimyasal yapıya sahip olan Somon DNA’sının mezolift yöntemiyle deri içine verildiğinde, cildin kendini yenilemesinin altında DNA Nın yüksek oranda su tutucu olması yatar..Hacminin 10 bin katı suyu tutarak, derinin nem dengesini sağlamaya yardımcı olur. Unutmamak gerekir ki derinin nemlendirilmesi, kırışıklığın önlenmesinde ilk ve en basit adımdır. Somon DNA’sı çok küçük, incecik iğneler yardımı ile mikro dolaşımı ve oksijenlenmeyi artıran maddelerle birlikte deri altına enjekte edilir. Ağrısız bir işlem olduğu için anesteziye gerek yoktur. 15-20 dakikalık bir uygulama sonrası kişi günlük yaşamına devam edebilir. Seans aralıkları kişinin cilt yaşı ve yapısına göre ayarlanır. Bu da genellikle ayda bir veya ikidir. İleriki aşamada seanslar üç ayda bire iner. Cildi aşırı yaşlanmış ve kırışmış olan hastalara 15 günde bir yapılan uygulamalar çok daha iyi sonuç verir. Uygulama protokolüne sadık kalınıp tedavi yapıldığı sürede hasta cildindeki değişim ve canlanmayı fark edecektir. İlk fark edilen etki canlanma ve parlaklıktır. Daha sonra cildin gerginliği artmaya başlar. Gençlik aşısı uygulamaları yüz gençleştirme tedavilerin de olmazsa olmazlardandır. Örümcek ağı veya askı gibi tedavilerde de iplerin ciltte yaratacağı gerginlik etkisini ve ömrünü uzatan en başta gelen destek işlemleridir” açıklamalarında bulundu.

  • Adana BTÜ Rektörü Prof. Dr. Tümay: “Bölgenin ODTÜ’sü olmak istiyoruz”

    Adana Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (Adana BTÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Tümay, “İş dünyasıyla bir araya gelerek üniversitelerden neler beklediklerini tespit ederek çözüm üretmek istiyoruz” dedi.

    Prof. Dr. Mehmet Tümay, Adana Ticaret Borsası (ATB) ziyaretinde, Adana BTÜ olarak bölgenin ODTÜ’sü, Boğaziçisi olma hedefinde olduklarını söyledi. Adana Bilim ve Teknolojisi Üniversitesi’ni ‘Tüp Üniversite’ olarak nitelendiren Tümay, “Adana BTÜ çok gecikilmiş, geç elde edilmiş bir üniversite. Şimdiye kadar Adana’da beş üniversite açılmış olmalıydı. Adana BTÜ olarak bölgenin ODTÜ’sü Boğaziçi’si olma hedefindeyiz. 2016 yılında göreve başladığımızda 80 öğretim görevlimiz, bin civarında öğrencimiz vardı. İki yıl içerisinde seksene yakın öğretim görevlisi daha aldık. Üç bine yakın öğrencimiz oldu. Eğitimde önemli olan kaliteli, cevval öğretim üyesi olmasıdır. Biz bunu yakaladık. Türkiye’de ilk 15’teyiz. Siber güvenlik alanında çok ciddi çalışmalar yapıyoruz. Ülkemizde teknolojik olarak güzel işler yapılıyor. İş dünyasıyla bir araya gelerek üniversitelerden neler beklediklerini tespit ederek çözüm üretmek istiyoruz” dedi.

    Adana Ticaret Borsası Başkanı Şahin Bilgiç ise Adana’ya yakışır Türkiye’ye örnek bir Borsa Kompleksi yaptıklarını belirterek, “50 bin tonluk silolarımızla Lisanslı Depolarımız çalışıyor. İnşallah pamukta 50 bin tonluk Lisanslı Depoculukla devam edeceğiz. Bölgemizle alakalı ürünlerde geleceğe çağ atlatacak hizmetlerimizi sürdüreceğiz. Cumhuriyetimizin kuruluşunun yüzüncü yıl dönümü olan 2023’te tarımsal hasıla işlem hacminde 25 milyar TL hedef koyduk” diye konuştu.