Etiket: Öldürdüğü

  • Oğlunun kazaen öldürdüğü eşini ağıtlarla uğurladı

    Adana’da hırsız-polis oyunu oynarken eşi küçük oğlu tarafından kazara öldürülen Fikriye Figen Esen, cenaze toprağa verilirken, “Tişörtünü giydim, üzerimden hiç çıkarmayacağım, senin kokun var bunda, hiç çıkarmayacağım aşkım” diye ağıtlar yaktı.

    Olay, dün akşam saatlerinde Çukurova ilçesinde meydana geldi. İddiaya göre, hırsız-polis oyunu oynarken 5 yaşındaki oğlu M.A. tarafından pompalı tüfekle vurularak kazara öldürülen Ahmet Esen’in (36) cenazesi, sabah saatlerinde yakınları tarafından adli tıp kurumu morgundan alındı. Cenaze toprağa verilmek üzere Kabasakal Mezarlığı’na getirildi. Burada gasilhanede cenaze yıkandıktan sonra gözyaşları içinde cenaze namazı kılındı. Bu sırada Esen’in anne, baba ve kardeşleri gözyaşlarına boğuldu.

    “Aşkım senin kokun var bu tişörtte onu hiç çıkarmayacağım”

    Ahmet Esen’in eşi Fikriye Figen Esen, cenaze boyunca gözyaşı döktü. Yakınlarının teselli ettiği Esen, ağlamaktan fenalık geçirdi. Sağlık görevlileri genç kadına müdahale etti. Cenaze namazının ardında eşi toprağa verilmek üzere götürülürken güçlükle ayağa kalkan Esen’in, “Tişörtünü giydim, üzerimden hiç çıkarmayacağım, senin kokun var bunda, hiç çıkarmayacağım aşkım” diye ağıt yakması yürekleri dağladı. Esen, gözyaşları içinde eşinin cenazesinin arkasından yakınlarının yardımıyla güçlükle yürüdü. Ahmet Esen’in cenazesi daha sonra toprağa verildi.

    Ahmet Esen’i kim vurdu?

    Bu arada polis olayla ilgili geniş çaplı araştırma başlattı. İntihar olabileceği ihtimali üzerinde duran polis, daha sonra yapılan incelemede Ahmet Esen’in boynundan vurulduğunu belirledi. Evde Fikriye Figen Esen ile yapılan ilk görüşmede, oğlu ile babasının hırsız-polis oyunu oynarken oğlunun yanlışlıkla babasını vurduğunu söylediği öğrenildi. Yapılan araştırmada anne ve oğlun pompalı tüfeği birlikte tuttuğu ancak tetiği kimin çektiğinin belli olmadığı, çocuk ile psikologun ilk yaptığı görüşmede annesinin tetiği bastığını söylediği ileri sürüldü. Polis, olaydan hemen sonra hem çocuğun hem de annenin el svabını alarak barut artıklarının kimin elinde olduğunu araştırmaya başladı. Cenazenin ardından polis annenin ifadesini başvuracak. Çocuk şube müdürlüğünde ise çocuktan psikolog eşliğinde detaylı bilgi alınacak. Alınacak ifade ve el svaplarının sonuçlarına göre Ahmet Esen’in ölümüne kimin yol açtığı kesinlik kazanacak.

  • ’Darbeci’ olduğu ileri sürülen binbaşının öldürdüğü şahsın ailesi şehitlik istiyor

    15 Temmuz darbe girişimi gerçekleşmeyince birliğinden çıkarak İstanbul’a kaçmak istediği ileri sürülen binbaşı tarafından başından vurarak öldürülen şahsın ailesi, şehitlik bekliyor.

    Ailenin Avukatı Andıç, dosyanın detaylı incelenmesi konusunda savcılığa defalarca başvurduklarını ifade ederek, “Müvekkilim Mustafa Kavlak, 18 Temmuz’da evinden çıkıp iş yerine giderken Çankırı caddesi üzerinde aracı gasp ediliyor ve firarı binbaşı Ünsal Turan tarafından şehit ediliyor. Bu konuyla ilgili savcılık aşamasında bir çok eksiklikler var, soruşturmanın devamı yönünde müracatlarımız oldu. Ünsal Turan 15 Temmuz darbe gecesi kendi birliğindeyken bir çok olaya karışıyor, darbe başarısız olunca kendiliğinden emniyete gidiyor ve bazı itiraflarda bulunuyor. Emniyetten çıktıktan sonra 18 Temmuz günü İstanbul’a kaçmak için önce bir taksiye biniyor, taksici şüphelenince havaalanı yolu üzerinde indiriyor. Daha sonra o esnada oradan geçen müvekkilimin arabasının önüne silahla atlıyor ve aracını gasp ediyor. Başına silah dayıyor ama müvekkilim direnince ve polisler de gelince bir mücadele oluyor, mücadelede müvekkilimi başından vurarak şehit ediyor. Devam eden çatışmadan sonra Turan yakalanarak emniyete tekrar götürülüyor, aynı zamanda üzerinden de 1 dolar çıkıyor, bu konuda savcılığa defalarca müracaat etmemize rağmen dosya Cumhuriyet Savcılığı tarafından değil normal savcılık tarafından devam ediyor” diye konuştu.

    “KHK uygulanmıyor”

    Herhangi bir gerekçe verilmeden taleplerinin değerlendirilmediğini savunan Andıç, “667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 7’nci maddesi çok açık diyor ki, ’15 Temmuz ve devam eden sürede emniyet güçlerine yardım eden ve hayatını kaybedenler şehit kabul edilir’. Buna rağmen bizim bütün soruşturma dosyası evraklarını da sunduğumuz halde şehit kabul edilmedi. Herhangi bir gerekçe olmaksızın. Normal adli vakadır diyerek şehit kabul edilmiyor, oysaki bu kişinin üzerinden 1 dolar çıkıyor ve ortada kişinin müvekkilimi vurduğuna dair kendi ifadeleri var. O tarihte birliğindeki kamera kayıtlarının incelenmesi, kişinin ifadelerinin detaylı araştırılması ve telefon kayıtların dosyaya eklenmesini talep etmemize rağmen, hiçbiri değerlendirilmedi ve dosya normal kasten adam öldürme olarak değerlendirilmiştir. Benim tek talebim kişilerin komisyon tarafından şehit aile olarak kabul edilmesi” diye konuştu.

    “Karnelerini aldılar babalarına gösteremediler”

    Mağdur olduklarını vurgulayan Kavlak ise, “Olay belli, bize hiç sormasınlar direkt mobese kayıtlarına baksınlar. Biz rahat yaşayamıyoruz, çocukların uyuması çok zor, yanlarında bir şey konuşamıyoruz. Karnelerini aldılar babalarına gösteremediler, kendimde psikolojik ilaç kullanıyorum. Allah’tan başka kimsem yok, 4 çocuğumlayım. Ben maddi yönden de manevi yönden de güçlü değilim. Çocuklarımın hakkını, onunda kahrolmasını istiyorum. Başbakanlık olsun, Pursaklar Kaymakamlığı olsun sahip çıktılar. Tek istediğim, şehit isminin de verilmesi” ifadelerini kullandı.

  • Kocasını kıskanıp kazayla başkasını öldürdüğü iddia edilen kadın hakim karşısında

    Bursa’da, kıskançlık yüzünden sokakta tartıştığı kocası yerine kazayla bir genci öldürdüğü iddia edilen kadının yargılanmasına başlandı.

    25 Ağustos tarihinde merkez Yıldırım ilçesi Anadolu Mahallesi’nde meydana gelen olayda, Yaprak T. (25) ile eşi Vural T. (25) arasında kıskançlık meselesi yüzünden tartışma çıktı. Sokakta da devam eden tartışma sırasında genç kadının elindeki tüfek ateş aldı. Kurşun, o sırada sokakta bulunan Haktan Çete’ye (16) isabet etti. Genç, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybederken, olayın ardından gözaltına alınan Yaprak T. tutuklandı.

    “Hakkımdaki iddiaları kabul etmiyorum”

    Bursa 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘kasten adam öldürmek’ suçundan müebbet hapsi talep edilen genç kadının yargılanmasına başlandı. Hakkındaki suçlamaları kabul etmeyen genç kadın, “Eşim, N.D. ile sevgili olduğunu söyledi. O sırada kendisiyle tartışınca bana vurdu. Bu olaylar olurken ben hamileydim. O sinirle av tüfeğini alıp kocamın arkasından dışarı çıktım. Eşim üzerime fırlayınca boğuşma çıktı. Eşimin elimden almaya çalıştığı tüfek ateş aldı. Daha sonra Haktan isimli kişinin vurulduğunu öğrendim. Silahı ben ateşlemedim. Beraatıma karar verilmesini istiyorum” dedi.

    “Elim refleksle tetiğe geldi”

    Genç kadının eşi Vural T. ise, “Olaydan dolayı vicdan azabı duyuyorum. Tüfek benim elimde iken patladı. Ben eşimin elinden tüfeği almak isterken elim tetiğe değdi. Eşimin bu olayla bir alakası yok. Eşim hamile olduğu için ceza almayacağını düşünerek daha evvel öyle ifade verdim” diye konuştu.

    Şahit olarak dinlenen Selahattin T, “Sanık gelinim, müşteki oğlumdur. Olay günü ikisi de tartışıyordu. Dışarıda boğuşma esnasında Vural tetiğe bastı. O sırada çocuk 50 metre ilerideydi. Ben çocuğun vurulduğunu görmedim” şeklinde konuştu.

    Mahkeme heyeti kısa bir aranın ardından sanığın tutukluk halinin devamına, soruşturmada ismi geçen isimlerin dinlenmesine ve eksik evrakların giderilmesine karar verip, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

  • Çekiçle babasını öldürdüğü iddia edilen sanığa 7 yıl hapis cezası

    Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesinde babasını çekiçle öldürdüğü iddia edilen sanık 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.

    Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘yakın akrabayı kasten öldürmek’ suçundan müebbet hapis cezası istenilen Enver A., son kez hakim karşısına çıktı. Daha önceki ifadelerini tekrarlayan Enver A,, “Babam Ahmet A, ile amcam Tevfik olay günü kamyon garajında alkol almışlar. Annem, babamı alıp eve götürmemi istemişti. Bende babamı almaya gittim. Kamyon garajında babamla konuşup eve gideceğimi söyledim. O da gelmek istemedi. Kamyona babamı bindirirken düştü. O sırada amcamı görünce korkup kaçtım. Babam da arkamdan 100 metre koştu ve yere düştü. Yeniden babamın yanına gelip kaldırmak istedim. Kilolu olduğu için kaldıramadım, ben de üzerine düştüm. Babamı ben öldürmedim, kafasına çekiçle vurmadım” dedi.

    Enver A, son sözünde ise, şunları söyledi:

    “Yemin ederim babamın ölümüyle alakam yoktur. Babamla aramızda problemde yoktu. Beraatimi ve tahliyemi istiyorum.”

    Mahkeme heyeti kısa bir aranın ardından cinayetin tahrik altında işlendiğine karar vererek sanığa 7 yıl 6 ay hapis cezası ve tutukluluk halinin devamına karar verdi.

  • Vahşice öldürdüğü kadının ismini polisten öğrendi

    Adana’da katil zanlısı Fatih Karaman’ın boğarak ve başına çekiçle vurarak öldürdükten sonra 6 parçaya bölüp çöpe attığı kadının ismini polisten öğrendiği ortaya çıktı.

    Sarıçam ilçesine bağlı Yeşiltepe Mahallesi’ndeki Adana Büyükşehir Belediyesi’ne ait çöp arıtma ve ayrıştırma tesisinde bulunan kesik kadın bacağının ardından ortaya çıkan vahşi cinayetin ilginç ayrıntıları şaşırtıyor.

    Uyuşturucu bağımlısı Songül Elçil’in (27) üşüyüp acıktığı için kahvehaneye gittiği, burada yemek yedikten sonra uyuşturucu aldığı ve daha sonra da kahvehanede garson olarak çalışan Fatih Karaman ile tartışmasının ardından boğularak ve başına çekiçle vurularak öldürüldükten sonra 6 parçaya ayrılıp, 3 torba içine konularak çöpe atıldığı tespit edilmişti.

    Tutuklanan katil zanlısı Fatih Karaman’ın 15 yıldır kahvehanede çalıştığı, hiçbir yakını olmadığı, kahvehane yanında bulunan barakada yaşadığı, öldürdüğü genç kadını da hiç tanımadığı belirlendi.

    Polis, kadının kesik bacağını bulduktan sonra yaptığı araştırmada tek başına yaşayan bir kadının bir haftadır kayıp olduğunu ve en son Sucuzade Mahallesi’nde görüldüğünden yola çıkarak katilin Fatih Karaman olduğunu belirledi.

    Gözaltına alınan Karaman, ifadesinde genç kadını öldürdüğünü itiraf etti. Karaman, genç kadını hiç tanımadığını, ismini de bilmediğini, ilk kez o gece gördüğünü söyledi.

    Polis katili belirledi ancak genç kadının kimliğini belirleyemedi. Bunun üzerine polis bir haftadır kayıp olan Songül Elçil’in fotoğraflarını kaldığı pansiyondan alarak katil zanlısına gösterdi. Karaman, kadının uyuşturucu kullanmadan önceki fotoğraflarından kadını tanıyamadı. Kadının uyuşturucu kullandıktan sonra en son çekilmiş fotoğrafı gösterilen Karaman, öldürdüğü kadının bu fotoğraftaki kadın olduğunu söyledi.

    Karaman, öldürdüğü kadının da adının Songül Elçil olduğunu polislerden öğrendi. Ancak buna rağmen kesik bacak ve kolun Songül Elçil’e ait olup olmadığı kardeşleri ve çocuklarından alınan kan örnekleri sonucu yapılacak olan DNA testinden sonra kesinlik kazanacak.