Etiket: Olarak

  • Doğukan Ulu: “Finallere grup birincisi olarak gitmek önemli”

    Doğukan Ulu: “Finallere grup birincisi olarak gitmek önemli”

    A Milli Erkek Voleybol Takımı oyuncusu Doğukan Ulu, Avrupa Şampiyonası’na grup birincisi olarak gitmenin önemli olduğunu söyledi.

    Elemeleri grup lideri olarak tamamlayan A Milli Erkek Voleybol Takımı, CEV 2021 Avrupa Şampiyonası Finalleri’ne gitmeye hak kazandı. A Milli Erkek Takımı oyuncularından Doğukan Ulu da Avrupa Şampiyonası finalleri ile ilgili düşüncelerini aktardı. Takımı tebrik ettiğini söyleyen Ulu, “Grubu lider olarak tamamlayarak Avrupa Şampiyonası finallerine katılma hakkı elde ettik. Onun dışında turnuvada üst üste maçlar oynadık, takımımız yoruldu. Karşılaşmaların yapıldığı salon çok soğuktu, bazı sakatlıklar da yaşandı ama buna rağmen gruptan çıkmayı başardık. Gruptan Kuzey Makedonya müsabakasını da kazanıp çıkmak daha güzel olabilirdi. Yine de finallere grup birincisi olarak gitmek önemli. Takımımızı tekrar tebrik ediyorum” diye konuştu.

  • Ali Koç: “Fenerbahçe’nin tam olarak olduğunu bilmiyorsunuz; hodri meydan!”

    Ali Koç: “Fenerbahçe’nin tam olarak olduğunu bilmiyorsunuz; hodri meydan!”

    Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, yayıncı kuruluş ile ilgili olarak, “Fenerbahçe’nin tam olarak ne olduğunu bilmiyorsunuz, üst üste saygısızlık etmekte, hatalar yapmakta, bizi sınamakta bir sakınca görmüyorsunuz. Dolayısıyla hodri meydan” dedi. Başkan Koç, yıldız futbolcu Mesut Özil’in transfer için ise, “Geçmişe nazaran daha yakın olduğumuz bir konu. Bitebilir de bitmeyebilir de. Daha kesin bir şey yok” diye konuştu.

    Süper Lig’in 18. haftasında BB Erzurumspor ile deplasmanda karşı karşıya gelen Fenerbahçe rakibini 3-0 mağlup etti. Maçın ardından Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, yayıncı kuruluş ile yaşadıkları olaylar, Galatasaray futbolcusu Oğulcan Çağlayan’ın aldığı ceza, Mesut Özil ile diğer transfer konuları hakkında açıklamalarda bulundu.

    “Maç saatleriyle ilgili herhangi bir talebimiz olmadı”

    Erzurum’un Fenerbahçe için önemli bir şehir olduğunu belirten Başkan Koç, “Mutluyuz, 4’te 4 oldu. Bu sene hem ligin kısa olması takvim olarak hem daha fazla maç olması hem de pandemi dolayısıyla kulüpler bir sürü inişler çıkışlar yakalayacak. Biz iniş dönemi geçirdik, şimdi çıkışa geçtik. İnşallah böyle devam eder. Haftaya da 3 puan için mücadele edeceğiz. Ligin ilk yarısını mümkün olan en iyi yerde bitirmek istiyoruz. Maçla ilgili fazla konuşmak istemiyorum. Konuşacağım başka şeyler var. Erzurum Cumhuriyet için önemli şehirlerden bir tanesi. Fenerbahçe için önemli bir şehir. Erzurum Atatürk’ün cumhuriyetin temellerini attığı bir şehirdir. Fenerbahçelilerin çok olduğu bir şehirdir. Erzurumspor’un her zaman Süper Lig’de olmasını istiyoruz. Hangi tarihte olursa olsun saat kaç olursa olsun biz buraya büyük bir şevkle maç yapmaya geliyoruz. Maç saatleriyle ilgili bazı kulüple kış ayları nedeniyle serzenişte bulunuyorlar bizim herhangi bir talebimiz olmadı. Valimize, Erzurumspor başkanına, tüm ekiplere teşekkür ediyorum. Bizleri çok iyi ağırladılar. Biz de onları aynı şekilde ağırlayacağız” diye konuştu.

    “Fenerbahçe’nin tam olarak ne olduğunu bilmiyorsunuz”

    Yayıncı kuruluşun özrünü samimiyetsiz olarak gördüğünü de söyleyen Koç, “Yayıncı kuruluşla ilgili konuşmak istiyorum. Sezon başından beri gizli kalan bir durum değil. Fenerbahçe Spor Kulübü ile yayıncı kuruluş arasında bazı sıkıntılar, görüş ayrılıkları oldu. Dün oynanan bizle alakası olmayan bir maçta tezahürat efektinde çıkan tatsız bir olay vardı. Bununla ilgili biz bir açıklama yaptık. Yayıncı kuruluş özür açıklaması yaptı. Özür açıklamasını samimi bulmadığımızı, açıklamanın saatine bile baktığınızda altında başka sebepler, konular, nedenler arayabilirsiniz. Son derece ciddiyetsiz, son derece saygısız bir yaklaşım olarak görüyoruz. Sezon başından beri muhtelif konularda, muhtelif sıkıntılar yaşıyoruz. Kurumun en üst düzeyleriyle bu konuyu konuştuk. Rahatsızlıklarımızı dile getirdik ve bu sorunların düzeltilmesini istedik. İki kurum olarak aradaki sorunun çözülebileceğine inandık. Bizim haddimize değil muhatap olduğumuz kurumda kimin nasıl çalışacağını söylemek. Aynı şekilde kimse de bizim kurumumuza karışamaz. Bugün bunu yayıncı kuruluşun sahiplerinin veya en üst düzeyinin sorunlu olduğunu düşünmüyorum. Ama onların artık büyük bir sorun olduğunu gayet iyi biliyoruz. Hem bizim yaptığımız görüşmeler hem de dün yapılan bardağı taşıran son damla olan olaydan sonra onlarda artık ciddi bir problem olduğunun farkındalar. Kendi yollarını kendi çizerler. Biz Fenerbahçe Spor Kulübü olarak bu sıkıntılar giderilene kadar yayıncı kuruluşla ilişkilerimizin çok sıkıntılı bir düzeyde olacağını söyleyebilirim. Taraftarlarımız bu konuda yeterince tepki göstermediğimizi düşündükleri için de bize de tepkililer. Biz bunu en medeni şekilde çözülmesi için yayıncı kuruluşa imkan verdik, bekledik ama bırakın düzelmeyi daha da kötüye gitti. Buradan sesleniyorum. Ya düzelteceksiniz ya da bundan sonra ilişkilerimizi ona göre düzenleyeceğiz. Bundan sonra kendi imkanlarımızla önlemleri, tedbirleri alacağız. Biz iyi niyetle yaklaştık, iyi niyetle sıkıntıları gündeme getirdik. Bunu çözmeleri içi imkan verdik. Sizin için içeride çöreklenmiş yapılanmanız mı daha önemli yoksa Türkiye’de adil, eşit seviyede olması gereken bir yayıncılık yapmak mı daha önemli? Buna siz karar verin. Taraftarımıza sesleniyorum siz de hazır olun. Kesinlikle dekoder, boykot kampanyasına gitmeyeceğiz. Ama son olarak gerekirse onu da yapacağız. Bizden sinyal bekleyin. Yaparsak da futbol tarihinin en ağır kampanyası olacaktır. Fenerbahçe’nin tam olarak ne olduğunu bilmiyorsunuz, üst üste saygısızlık etmekte, hatalar yapmakta, bizi sınamakta bir sakınca görmüyorsunuz. Dolayısıyla hodri meydan. Taraftarlar bu konuyu gündemde tutun, sosyal medyada üstüne gidin. Biz bu konuların çözümlenmediğine inanırsak, böyle devam edeceğine inanırsak son çare olarak da hayatlarında tahmin edemeyecekleri en ağır boykotla karşılaşacaklar. Hepimiz aynı gemideyiz. Yayıncı kuruluş başarılı olacak para kazanacak, bizlerde onlar sayesinde gelirlerimizin büyük kısmını onlardan karşılayacağız. Birbirimizi desteklemeliyiz, ortak kampanyalar yapmalıyız, korsana karşı mücadele etmeliyiz. Bundan sonra artık bu iş değişmiştir, bitmiştir. Bu çözülmeyecekse de gösterelim onlara Fenerbahçe neymiş, Fenerbahçe’yi karşına aldığın zaman nasıl misliyle tepki göreceğini de onlara gösterelim. Bizim sabrımız taştı” değerlendirmesinde bulundu.

    “Tahkim kuruluna sesleniyorum, gözümüz üstünüzde!”

    Türkiye Futbol Federasyonu Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nun (UÇK) Galatasaraylı futbolcu Oğulcan Çağlayan ile ilgili aldığı kararla ilgili konuşan Ali Koç, “UÇK’nın verdiği kararı öğrendik. Bu karar, Türk futbolunun milat olabilmesi için bir fırsattır. Transfer yaparken belli kurallar, belli gelenekler vardır. Bunlara uyulması gerekir, uymayanlarında ceza görmesi gerekir. Yıllardır belli takımların, bilhassa bir takımın bu konulara hep önem vermiyor. Transfer yaparken futbolcu ayartmanın bir bedeli vardır. Tahkim kuruluna sesleniyorum, gözümüz üstünüzde. Son dönemde aldığınız kararlar herkesin olumsuz anlamda herkesin dikkatini çekmektedir” açıklamalarında bulundu.

    “Mesut transferi geçmişe nazaran daha yakın olduğumuz bir konu”

    İngiliz ekibi Arsenal’de forma giyen yıldız futbolcu Mesut Özil’in transferinin geçmişe göre daha yakın olduklarını belirten Başkan Koç, “Ben hala Mesut Özil’in rüya olduğunun söylüyorum. Bizim kulübümüzden bir kişi dahi açıklama yapmamıştır. Geçmişe nazaran daha yakın olduğumuz bir konu. Bitebilir de bitmeyebilir de. Daha kesin bir şey yok. Başakşehir, Visca ve İrfan Can’ı satmayı düşünürse ilgilenebiliriz. Ekibimden bana gelen bir talep yok” diyerek sözlerini tamamladı.

  • Altınok gözlemci olarak Bişkek’te

    Altınok gözlemci olarak Bişkek’te

    Kırgızistan halkı, AK Parti Erzurum Milletvekili Selami Altınok’un da gözlemci olarak katıldığı ve 17 adayın yarışacağı erken Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ülkenin yönetim sistemini belirleyecek referandum için sandık başına gidiyor. Kırgızistan’da Cumhurbaşkanı Sooronbay Ceenbekov’un 15 Ekim’de istifa etmesinin ardından erken seçim kararı alınmıştı.

    AK Parti Erzurum Milletvekili Selami Altınok’un AGİT-PA Seçim Gözlem Misyonu adına gözlemci olarak katıldığı seçimleri, 44 ülkeden 35 uluslararası örgüt adına 333 gözlemci takip edecek. Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te seçim öncesi adayların sunumlarını izlediklerini kaydeden Altınok, “3 milyon 556 bin 864 kayıtlı seçmen cumhurbaşkanını seçmek için ülke genelinde ve yurt dışında kurulan toplam 2 bin 474 sandıkta oy kullanacak. Kırgızistan, uluslararası arenada kendini parlamenter ülke olarak konumlandırıyor. Yapılacak seçimlerle birlikte yönetim şekli ’Başkanlık Sistemi’ olarak değişebilir bu nedenle çok önemli bir süreci izleyeceğiz. Sonuçların Kırgızistan halkına hayırlı olmasını temenni ediyorum.” dedi.

  • Semih Özü: “İnşallah ikinci devreye daha moralli daha hazır olarak girmek istiyoruz”

    Semih Özü: “İnşallah ikinci devreye daha moralli daha hazır olarak girmek istiyoruz”

    TFF 1. Lig’in 12. hafta erteleme maçında deplasmanda Ankaraspor’un 2-0 mağlup eden Adanaspor’da Teknik Sorumlu Semih Özü, “İnşallah oynayacağımız son Akhisar maçını da kazanıp ikinci devreye daha moralli daha hazır olarak girmek istiyoruz dedi.

    Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Semih Özü, ”Bugün kazandığımız için mutluyuz. Zor bir ortam iki takımın oyuncuları içinde. Ankaraspor’un da durumu ortada. Genç bir takım, genç bir antrenör. Beraberliğin iki tarafa da yetmediği bir maçtı. Son ana kadar direndiler. Hücum yapmaya çalıştılar. Maçın önemi, telafisinin olmaması aslında bizim oyuncularımıza da gerdi. Golün sonradan gelmesi, sonradan da gelse bizi mutlu etti. Bütün oyuncularımızı tebrik ediyoruz. Ankaraspor’a geçmiş olsun diyorum. İnşallah oynayacağımız son Akhisar maçını da kazanım ikinci devreye daha moralli daha hazır olarak girmek istiyoruz” dedi.

  • Bakan Akar: “Türk unsurlarına yapılacak herhangi bir saldırı girişiminde katil Hafter unsurları her yerde meşru hedef olarak görülecektir”

    Bakan Akar: “Türk unsurlarına yapılacak herhangi bir saldırı girişiminde katil Hafter unsurları her yerde meşru hedef olarak görülecektir”

    Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Hafter’in Türkiye karşıtı sözleriyle ilgili olarak, “Bu savaş suçlusu, cani yani katil Hafter ve destekçileri bilmelidirler ki Türk unsurlarına yapılacak herhangi bir saldırı girişiminde katil Hafter unsurları her yerde meşru hedef olarak görülecektir. Bunu akıllarına soksunlar” dedi.

    Bakan Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve kuvvet komutanları ile resmi ziyarette bulunduğu Libya’da görevli Mehmetçik ile bir araya geldi. Libya Görev Grubu Komutanlığını ziyaret eden Bakan Akar ve komutanlar, personel ile karavanadan akşam yemeği yedi. Yemeğin ardından burada bir konuşma yapan Bakan Akar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yoğun bir dönemden geçtiğini kaydetti. Mehmetçiğin kendisine verilen bütün görevleri bugüne kadar kazasız belasız büyük bir başarıyla sonuçlandırdığını anlatan Bakan Akar, Türkiye’nin hak, alaka ve menfaatlerini korumak için faaliyetlerini kararlılıkla sürdürdüklerini söyledi. 83 milyonun güvenliği için çalışan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Libya, Azerbaycan ve KKTC gibi dost ve kardeş ülkelerin güvenliğine katkı sağlamak için de elinden gelen gayreti gösterdiğini vurgulayan Bakan Akar, Türkiye’nin başta komşuları olmak üzere ülkelerin siyasi birliği ve toprak bütünlüğüne saygılı olduğunu belirtti. Türkiye ve Libya arasında 500 yıllık ortak tarih ve kültür bağlarının bulunduğunu belirten Bakan Akar, herkesin uzak durduğu bir dönemde Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatlarıyla Libya ile iş birliği yaptığını hatırlattı. Milli Mutabakat Hükümeti’nin BM tarafından tanınan Libya’nın meşru hükümeti olduğunu vurgulayan Bakan Akar, Libya’daki temel sorunun darbeci Hafter grubu ve onu destekleyenler olduğunu, problemin buradan kaynaklandığını bildirdi. Darbeci Hafter’in yaptığı katliamların Tarhuna’da bulunan 21 toplu mezarla bir kez daha ortaya çıktığını ifade eden Bakan Akar, “Bunlara karşı dünya maalesef sessiz kalmayı sürdürüyor. Fakat bu insanlık suçunun peşini Milli Mutabakat Hükümeti’nin bırakmayacağına inanıyoruz. Dolayısıyla Uluslararası Ceza Mahkemesi’ndeki soruşturmanın devam etmesi ve gereğinin yapılması konusunda inanıyoruz ki gerekli tahkikat yapılacak ve bunların hesabı da verilecek” diye konuştu.

    Türk Silahlı Kuvvetlerinin Libya’da yapılan anlaşma kapsamında askeri eğitim, iş birliği, danışmanlık faaliyetini yerine getirdiğini kaydeden Bakan Akar, çalışmalar sonucunda yaklaşık 3 bin Libyalı’nın eğitim aldığını belirtti. Siyasi sürecin başlamasının ardından bazı ülkelerin ortaya çıktığına dikkat çeken Bakan Akar, “Zamanında ortada olmayanlar, kendilerince bir rol, parsa kapmaya, kendilerine yer edinmeye çalışıyorlar. Bunun gözden kaçmaması lazım. Biz Türkiye olarak her zaman ‘Libya Libyalılarındır’ diyor, bu anlayışla hareket ediyoruz” ifadelerini kullandı.

    İrini Operasyonu’na yönelik eleştirilerini de dile getiren Bakan Akar, “Libya’nın meşru hükümeti ile herhangi bir koordinasyon yapılmadan, iş birliğine gidilmeden ve BM’nin bu konuda açık ve net bir kararı olmadan bir harekat başlattılar. Bu, taraflı, yanlı ve meşruiyeti tartışmalı bir harekat. Dolayısıyla bunun kabul edilmesi mümkün değil” dedi.

    Milli Mutabakat Hükümeti’nin siyasi çözümlere destek verdiğini aktaran Bakan Akar, şu ifadeleri kaydetti:

    “Darbeci ve dış mihrakların piyonu, başkalarının oyuncağı Hafter, BM tarafından tanınan meşru Milli Mutabakat Hükümeti’nin daveti ve ikili anlaşmalar çerçevesinde bölgeye gelmiş olan, askeri eğitim iş birliği, yardım, danışmanlık desteği sağlayan Türk askerini, TSK unsurlarını doğrudan hedef alan hezeyanlar içinde görülmeye başlanmıştır. Sıkıştığından, evinden dışarı çıkacak hali kalmadığından kendince bir şeyler yapmak uğruna TSK unsurlarını hedef alan hezeyanlar içine girmiştir. Libya’da darbeci Hafter tarafından katliama uğrayan mazlum ve mağdurların yardım çığlığına sadece Türkiye’nin olumlu cevap verdiğini, zulme ve zalime sessiz kalmadığını unutturmak istiyorlar. Kendi zulümlerini, katliamlarını kapatmak için her türlü yaygarayı koparıyorlar. Bunlar beyhude gayret, bir yere varmaları mümkün değil. Bu sözde mareşal, çarşıdan üniforma almakla veya aldığınız rütbeleri takmakla mareşal olunmuyor. Bu bir tahsil, tecrübe, yürek, bilek meselesi. Her aklına gelen parasını verip elbisesini giyip mareşal olamaz. Bu kifayetsiz muhteris bizzat kendisi görüşmeleri, konuşmaları, siyasi çözümleri birilerinin adına çıkmaza sokmak, kendi katliamlarını, caniliklerini, suçlarını örtmek için elinden gelen gayreti gösteriyor.“

    “Türk unsurlarına yapılacak herhangi bir saldırı girişiminde katil Hafter unsurları her yerde meşru hedef olarak görülecektir”

    Hafter’in Libya’da akan kardeş kanının sorumlusu olduğunun altını çizen Bakan Akar, “Bu savaş suçlusu, cani yani katil Hafter ve destekçileri bilmelidirler ki Türk unsurlarına yapılacak herhangi bir saldırı girişiminde katil Hafter unsurları her yerde meşru hedef olarak görülecektir. Bunu akıllarına soksunlar. Böyle bir hareketi yaptıktan sonra kaçacak yer bulamazlar. Dolayısıyla herkes aklını başına toplasın. Burada bir ateşkes sağlanmış, bu ateşkes çerçevesinde siyasi görüşmeler yapılıyor. Bu siyasi görüşmelerle bir çözüm bulunmaya çalışılıyor. Dolayısıyla buradaki mesele herkesin bu siyasi çözümün bulunmasına katkı sağlamaktır. Bunun dışında yapılacak her türlü hareket yanlıştır. Libya’nın birliği, bütünlüğü ve Libya’nın Libyalılara ait olduğu esastır” şeklinde konuştu.

    Tarafların bu yöndeki gayretlerinin öneminden bahseden Bakan Akar, “Bunlar anlaşılmazsa tarihi şan ve şerefle dolu kahraman, fedakar, TSK’nın gücünü bugüne kadar anlamadıysa bir başka yol ve yöntemle de anlatmasını biliriz” diye konuştu.

    Türkiye’nin haklı davasında Libyalı kardeşleri ile birlikte olduğunu vurgulayan Bakan Akar, “Bunu herkes bilsin, elimizden gelen her türlü gayreti göstermek suretiyle Milli Mutabakat Hükümeti’nin Libya’nın birliğini, bütünlüğünü sağlaması için onlara elimizden gelen her türlü gayreti gösterdik, göstermeye devam edeceğiz, buradan dönmek yok” dedi.

    ”Son derece iyi niyetliyiz”

    Türkiye’nin Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’ta tüm sorunlarında iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde uluslararası hukuka dayalı siyasi çözümler bulma gayretinde olduğunu söyleyen Bakan Akar, bu konuda son derece iyi niyetli olduklarının altını çizdi. Türkiye ve Yunanistan arasında istikşafi ve güven artırıcı önlemler çerçevesinde ayrıca NATO Karargahı’nda ayrıştırma görüşmeleri olduğunu anımsatan Bakan Akar, şöyle konuştu:

    “Türkiye bunların üçüne de evet, görüşelim diyor. Bizim barış, çözüm için samimi olarak uzattığımız el hep havada kalıyor. Bunu maalesef üçüncü taraflar görmemekte ısrar ediyor, taraf tutuyorlar. Bizim üçüncü taraflardan tek beklentimiz objektif, aklıselim, makul ve mantıklı olmaları. Fakat maalesef bunu her zaman bulamıyoruz. Her fırsatta durumu istismar eden Yunan komşularımız son derece provokatif, tahrikkar, gerilimi artırıcı, tırmandırıcı yol ve yöntemlere gidiyorlar. Kendi yaptıklarını kapatıp, bizim diyaloğa, barışçıl yöntemlere açık, uluslararası hukuka saygılı, daha önce anlaşmalar çerçevesindeki taleplerimizi bir şekilde bulandırıyorlar. Bunu da alışkanlık haline getirdiler. Yunanistan’ın provokasyonları karşısında Türkiye’nin, gösterdiği çaba ve performans gerçekten takdire şayan. TSK personeli ve komutan arkadaşlarım basiretle, vakarla, sabırla iyi komşuluğun devam ettirilebilmesine yönelik bugüne kadar her türlü gayreti gösterdiler, göstermeye devam ediyorlar.”

    Yunanistan’ın bu yanlışlıklarının, akıl, mantık dışı uygulamalarının aklıselim Yunan halkı tarafından da görülmeye başlandığını belirten Bakan Akar, “Aklıselim Yunanlılar, Yunanistan’ın görüşmelerden kaçmasını da bir türlü anlayamıyorlar. Fakat tepedekiler gerçekleri bildikleri, görüşecek yüzü olmadığı için bir türlü görüşemiyorlar” dedi.

    Yunanistan’ın kötü durumdaki ekonomisine yönelik basında çıkan haberlere de değinen Akar, “Yunan halkının maaşını, ücretini kesmek pahasına çılgınca bir silahlanma modası başladı. İstediğiniz kadar, gemi, uçak, denizaltı alın yetmez. Olan sevgili Yunan halkına olacak. Zaten sıkıntılı olan ekonomiye daha da yük getirmek suretiyle insanların refahını, hayatını berbat etmek için maalesef yanlış politika peşinde koşuyor Yunan komşumuz. Tamamen hem askeri hem ekonomik gerçeklere aykırı bu silahlanmayı sürdürmeye çalışıyorlar” açıklamasında bulundu.

    “Kıbrıs bizim için milli bir mesele”

    Kıbrıs’ın Türkiye için milli bir mesele olduğunu vurgulayan Akar, “Yaklaşımımız gayet açık. 1974’te Kıbrıs’taki tutumuz ne ise bugün de aynı tutumdayız” diye konuştu.

    Adada gerçek bir çözümün önemine işaret eden Bakan Akar, “Bir an önce adada gerçek bir çözümün bulunabilmesi için Rumların şımarık ve inatçı tutumlarından vazgeçmeleri ve Türk varlığını kabul etmeleri lazım. Adada Türkleri yok sayıyorlar. Bunun kabulü mümkün değil. Bu şartlarda ilerlemek mümkün değil. Rumların bunu anlaması, üçüncü tarafların bunu görmesi lazım” ifadelerini aktardı.

    Ege ve Akdeniz’de Türkiye ve KKTC’nin olmadığı herhangi bir projenin yaşama şansı bulunmadığını bildiren Bakan Akar, şunları kaydetti:

    “Biz garantör olarak her türlü sorumluluğumuzu, hakkımızı kullanacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Kıbrıs dahil mavi vatanımızdaki hak alaka ve menfaatlerimizi korumakta kararlı, azimli ve buna muktediriz.”

    Konuşmasının sonunda şehit ve gazileri şükranla yad eden Bakan Akar, Mehmetçiğin yeni yılını kutladı. Konuşma sonrasında sanatçılar Esat Kabaklı, Serkan Çağrı ile Elif Buse Doğan konser verirken, Mehmetçik çalan türkülere bir ağızdan eşlik etti.