Etiket: Olan

  • Merak konusu olan sokak köpeği itfaiye ekiplerini de harekete geçirdi

    Merak konusu olan sokak köpeği itfaiye ekiplerini de harekete geçirdi

    Kocaeli’nin İzmit ilçesinde sürekli mazgalları izleyen ve merak konusu olan köpek, itfaiye ekiplerini de harekete geçirdi. Mazgalları kaldırarak özel kamerayla kanalizasyonları inceleyen itfaiye ekipleri olağan dışı bir durumla karşılaşmadı.

    Kocaeli’nin İzmit ilçesinde her gün binlerce vatandaşın geçtiği Fethiye Caddesi’nde sürekli olarak mazgalları izleyen bir köpek kentte merak konusu oldu. Günün belli saatlerinde geldiği caddede gözünü ayırmadan mazgalları izleyen köpek, caddeden geçen vatandaşların büyük ilgisini çekiyor. Vatandaşların merakı itfaiye ekiplerini de harekete geçirdi. İtfaiye ekipleri, caddeye gelerek köpeğin sürekli olarak baktığı mazgalları tek tek kaldırdı.

    İtfaiye ekipleri mazgalların altındaki su kanalını özel kamerayla tek tek inceledi. İtfaiye ekiplerini gören vatandaşlar ise cep telefonu ile o anları görüntülemeye çalıştı. Bu sırada merak konusu olan köpek de mazgalların başında beklemeye devam etti. Ekipler tarafından kameralarla yapılan kontrollerde olağan dışı bir durumla karşılaşılmadı.

  • Bilim Kurulu Üyesi Ünal: “Kimin önde gittiğinin hiçbir önemi yok, önemli olan Türkiye’nin kendi aşısını üretebilmesi”

    Bilim Kurulu Üyesi Ünal: “Kimin önde gittiğinin hiçbir önemi yok, önemli olan Türkiye’nin kendi aşısını üretebilmesi”

    Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serhat Ünal ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Akova, Türkiye’de çalışmaları devam eden Covid-19 aşı adaylarının Faz-3 çalışmaları hakkında basın toplantısı düzenledi.

    Basın toplantısı Hacettepe Üniversitesi Toplantı Salonu’nda gerçekleşti. Dün gündeme düşen Çin’in geliştirdiği Covid-19 aşısının Faz-3 çalışmalarına gönüllü olarak katılan bir kişinin ölümü ile ilgili haberler hakkında konuşan Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serhat Ünal, “Dün ajanslara daha önce başka 2 aşıda olduğu gibi bir yan etki nedeniyle Brezilya’da çalışmanın durdurulduğu haberi geldi. Bu tabii beklenen bir şey, Faz-3 çalışmalarında yan etki olabilir. Daha önce de söylediğimiz gibi esas aradığımız, emniyetine bakıyoruz aşının. Önce zarar vermeyeceğiz, sonra etkinliğini değerlendireceğiz. Türkiye de bu olayı duyar duymaz önemli merkezlerden biri olarak ve biz araştırmacılar olarak önce kendi içimizde o çalışmayı, aşı yapmayı durdurduk. Dün için söylüyorum bunu. Bizim zaten bağımsız bir güvenlik komitemiz var. Yani 23 merkezin çalışmacıları var. Bunların dışında konu ile çalışan güvenlik komitesi var bizde yapılan çalışmanın da güvenliğini takip eden. Onlara haber verdik. Lokal etik komiteye ve Sağlık Bakanlığına bağlı etik komiteye haber verdik ve durumu takip etmeye başladık. Bu yan etkinin aşı ile ilgili olup olmamasının araştırılması meselesi var ve çok kısa sürede ortaya çıktı ki bu kişi 32 yaşında bir erkek hasta, ikinci doz yapıldıktan 24 gün sonra aşırı dozda ilaç kullanmak suretiyle intihar vakası. Yani aşı ile uzaktan yakından alakası olmayan bir şey” ifadelerini kullandı.

    “Kimin önde gittiğinin hiçbir önemi yok, önemli olan Türkiye’nin kendi aşısını üretebilmesi”

    Covid-19’a karşı geliştirilen aşılarda önemli bir noktaya gelindiğini ama asıl önemli konunun yerli aşı olduğunu vurgulayan Bilim Kurulu Üyesi Ünal, “Hepimizin esas beklentisi, yurdumuzda, kendi topraklarımızda üretilmiş bir aşıya ulaşmak. Bunda da biliyorsunuz Sayın Bakan açıkladı, Faz-1 geçen hafta başladı. O aşı Sinovac aşısı ile aynı teknolojidir ve inaktive bir virüs aşısıdır. Uygun uygulamalara göre çalışmalarda kullanılacak miktarda aşı üretilmiştir. Şimdilik 2 gönüllü artacak sayılar ile de Faz-1 çalışmaları başladı. Onun hemen peşinden Faz-1’e yakın 2 aşı adayımız daha var. Onun peşinden de en az 10-11 aşı adayı var ki; onun bir tanesi Hacettepe Üniversitesi’nde gerçekleştiriliyor. Dün itibarıyla biz de fareleri aşıladık bakalım, sonuçlarını göreceğiz. Biraz arkadan geliyoruz ama önemli olan kurallara uymak. Kimin önde gittiğinin hiçbir önemi yok, önemli olan Türkiye’nin kendi aşısını üretebilmesi. Bu erken geliştirilen aşılar ile başlayan program. İnşallah başarılı olacağından eminim. Yer aşılarımızla aşılanmaya devam edecek ve ülkemizi inşallah hep birlikte bu beladan kurtaracağız” diye konuştu.

    “Faz-3 çalışmaları devam ediyor”

    Türkiye’de devam eden ve Hacettepe Üniversitesi’nde de uygulanan Pfizer ve Sinovac aşılarının Faz-3 çalışmalarında şu ana kadar ciddi bir yan etki oluşmadığını vurgulayan Prof. Dr. Murat Akova, Sinovac aşısı için sağlık çalışanları alımının sonrasında gerçekleşecek olan normal gönüllü alımına da yakın zamanda başlandığını söyledi. Daha önce bin 200 sağlık çalışanının alınmasını hedeflediklerini söyleyen Akova, 600 sayısına ulaştıktan sonra etik genel kurulda yeniden değerlendirerek, normal gönüllü alınmasına da karar verdiklerini açıkladı. Ayrıca sağlık çalışanlarına bir normal bir boş aşı uyguladıklarını hatırlatan Akova, artık çalışma daha genişlediği için iki boş bir dolu aşı uygulayacaklarını belirtti.

  • Aras EDAŞ ekipleri karantina altında olan köylere ışık oldu

    Aras EDAŞ ekipleri karantina altında olan köylere ışık oldu

    Doğu Anadolu’ya enerji dağıtım hizmeti veren Aras EDAŞ, pandemide karantina altında olan köylere girerek, elektrik sorunu yaşayan köylerin yardımına koşuyor. Arızaların bakım onarımını da yapan ekipler özel kıyafetler kullanarak, iş güvenliğinden de ödün vermiyor. Öte yandan karantina altındaki köyde çalışma yapan ekipler drone ile havadan görüntülendi.

    ‘Enerjimiz her kese yeter’ sloganı ile hareket eden Aras EDAŞ Arıza Bakım Onarım ekipleri, karantina altında bulunan Erzurum’un Horasan İlçesi’ne bağlı Kemerli köyüne giderek bakım onarım çalışması yaptı. İş güvenliğinin yanı sıra korona virüs tedbirlerini de elden bırakmayan ekipler, karantina bölgesine sağlık çalışanları gibi özel kıyafetler ile girdiler. Giriş çıkışların yasak olduğu 70 haneli köye özel izin ile kontrollü bir şekilde giren arıza bakım onarım ekipleri, arızayı kısa sürede gidererek vatandaşlara ışık oldular.

    Aras EDAŞ Horasan İşletme Şefliğine bağlı arıza bakım ekibi karantinada elektrik olmayan köylere enerji bağladı. Özellikle zorlu kış ve pandemi şartlarında gelen ihbarları titizlikle değerlendiren ekipler, kısa sürede elektrik ihtiyacı olan bölgelere giderek sorunu çözüyor. Son günlerde artış gösteren korona virüs vakalarına rağmen görevlerini yerine getirmeye devam eden ekipler, karantina altında bulunan köy ve mahallelere özel izinle girerek vatandaşlara ışık sağlıyor.

    Karantina altında bulunan köylere de yardım etmek zorunda olduklarını belirten Aras EDAŞ arıza ekip şefi İsmail Aras, “Karantina altında olan köylere dahi hizmet vermek zorundayız. Şu an bu köye giriş çıkışlar yasak ama mecburen biz gelmek durumundayız. Biz durursak hayat durur. Görev yaparken iş güvenliğine çok önem veriyoruz, altımızda yanmaz yeleklerimiz ve özel botlarımız var. Bunun üzerine de pandemi tedbirleri doğrultusunda tulum giyerek maske takmak zorundayız. İlk günlerde zorlanıyorduk, tedirgin oluyorduk bize de virüs bulaşır mı diye. Aldığımız tedbirlerin yardımıyla da şimdi alıştık” dedi.

  • (Özel) Covid-19 hastalarının umudu olan doktor koronaya yakalandı

    (Özel) Covid-19 hastalarının umudu olan doktor koronaya yakalandı

    Gaziantep’te korona virüs salgını döneminde Covid-19 hastalarının umudu olan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Hüseyin Süyür, korona virüse yakalandı. Durumu ağırlaşan Süyür için tüm meslektaşları seferber olurken, kentte ilk kez entübe olan doktora uygulanan yapay akciğer ile tedavi yöntemi olumlu sonuç vermeye başladı.

    Korona virüs sürecinin başladığı Mart ayından itibaren Gaziantep’te Covid-19 hastalarının umudu olan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Hüseyin Süyür, görev yaptığı Şehitkamil Devlet Hastanesi’nde gece gündüz Covid-19 hastalarını tedavi etti. Yaklaşık 8 ay boyunca yüzlerce hastanın iyileşmesinde önemli rol oynayan Hüseyin Süyür, sürekli korona virüs hastaları ile temasta olması nedeniyle rutin olarak yapılan testlerden birine girdi. 22 Ekim tarihinde gelen test sonucunda korona virüsün bulaştığı tespit edilen Hüseyin Süyür için tüm meslektaşları ve sağlık çalışanları seferber oldu. Yüzlerce hastaya umut olan Hüseyin Süyür, görev yaptığı hastaneye yatırılarak tedavi görmeye başladı. Durumu ağırlaşan ve yaklaşık 4 gün önce entübe olan Hüseyin Süyür’ün yeniden sağlığına kavuşturulabilmesi için yoğun çaba sarf edildi. Tüm dünyada 1 milyon 249 bin, Türkiye’de ise 10 bin 722 civarında insanın ölümüne yol açan korona virüs salgınında nadir olarak uygulanan yapay akciğer tedavisi doktor Hüseyin Süyür için uygulanmaya başlandı. Gaziantep’te özellikle ağır hastalara yönelik olarak ilk kez uygulanan ‘yapay akciğer’ tedavisi olumlu sonuçlar vermeye başladı.

    Gaziantep Şehitkamil Devlet Hastanesi’nde Doç. Dr. Hayati Deniz tarafından uygulanan ve ECMO adı da verilen yapay akciğer tedavi yöntemi ile hastanın hayati önem taşıyan saturasyon oranı yüzde 50’lerden yüzde 100’lere kadar çıkarken, akciğerleri de toparlanma sürecine girdi. Gaziantep’te Covid-19 ile mücadelede ilk kez kullanılan sistem ile hastada iyileşme belirtileri yoğun şekilde görülmeye başlarken, özellikle durumu ağır olan hastaların korona virüs tedavisine yönelik yeni bir umut ışığı da doğmuş oldu.

    “Yapay akciğer tedavisini denemek istedik”

    Uygulanan yeni tedavi yöntemi hakkında bilgi veren Doç. Dr. Hayati Deniz, “Korona virüs salgını dünya genelinde etkisini sürdürüyor. Biz de bu nedenle yeni tedavi yöntemleri arayışlarına sürekli devam ediyorduk. Bu kapsamda özellikle domuz gribi sürecinde de ciddi solunum yetmezlikli hastalarda kullanılan ECMO adı verilen yapay akciğer tedavisini denemek istedik. Bu tedavi ile akciğeri bir dönem pasif hale getirip, o dönemde vücudun yaşaması ve ciddi zarar gören akciğerin de toparlanması için bu yöntem aklımıza geldi” dedi.

    “Yapay akciğer vücudun toparlanmasını sağlayarak ağır hastaları iyileştiriyor”

    Düşündükleri sistemi hastalığı tedavi ederken virüs kapan uzman bir doktorun tedavisinde kullanmaya başladıklarını vurgulayan Doç. Dr. Deniz, “Son olarak Gaziantep’te korona hastalarını tedavi eden göğüs hastalıkları uzmanı bir doktorumuz bu hastalığa yakalanıp durumu kötüleşince entübe edildi. Entübasyon sürecinde de akciğerler ciddi zarar gördü. Gidişat da kötüleşince erken bir karar alıp yapay akciğer tedavisini kullanmaya karar verdik. Sonrasında da yapay akciğeri il dışından getirtip bu tedavi yöntemini kullanmaya başladık. Şuanda hastamızın tedavisi devam ediyor ve hala entübe durumda ama burada bu cihaz sayesinde hastamızın saturasyonu yüzde 50’lerden yüzde 100’lere kadar çıktı. Bu bizim için hastalıkla mücadele ederken ciddi bir zaman kazanımı demek. Bu tedavi ile akciğerin yapamadığı yaşam fonksiyonlarını yapay akciğer yapıyor. Biz de bu süreçte akciğeri tedavi ederek toparlanmasını sağlıyoruz. Şuan bu tedavi daha yeni uygulamaya başladık ve faydasını görmeye başladık. Bu tedavi ile hastanın vücudu oksijenleniyor. Akciğer de toparlanma sürecine devam ediyor. Bu da hiç umudumuzun olmadığı bir noktada bizi umutlandırıyor. O yüzden EKMO tedavisi unutulmamalı. Çünkü bu yöntemin varlığı bizi güçlendiriyor” ifadelerini kullandı.

    “Bu tedaviyi ilk kez korona hastalarında kullanıyoruz”

    ECMO tedavisinin kalp nakil ameliyatlarında kullanıldığını ve pek yaygın bir tedavi yöntemi olmadığını da vurgulayan Deniz, “Bu tedavi özellikle kalp nakil ameliyatlarında bu tedaviyi uyguluyorduk. Bu virüsün tedavisinde ise Gaziantep’te ilk kez kullanıyoruz. Türkiye’de daha önce kullanıldı mı bilmiyoruz ama çok fazla kullanılmadı diye tahmin ediyoruz. Bu yöntem kötü olan, hatta çok kötü olan hastaların tedavi sürecinde zaman kazandıracak bir yöntem. Yani sonuca bakarsak bu yöntem virüsü yok etmiyor, hastalığı bir anda yok etmiyor ama hastalıkla mücadele şansımızı ciddi oranda arttırıyor” şeklinde konuştu.

    “Yapay akciğere bağlanan hastanın durumu iyiye gidiyor”

    Gaziantep İl Sağlık Müdürü Dr. Ümit Mutlu Tiryaki de uygulanan yapay akciğer tedavi yöntemi hakkında bilgi vererek, “Doktorlarımız, Gaziantep’te ECMO denilen yapay akciğer sistemi ile ilk kez korona tedavisi yaptık. Korona ile mücadele ederken hastalığa yakalanan bir doktorumuzun durumu kötüleşince entübe edildi. Doktorlarımız da böyle bir sistemin uygulanarak hastamızın toparlanabileceğini söyledi. Bunun üzerine Şehitkamil Devlet Hastanesi’nde bu yapay akciğer tedavisi yapılmaya başlandı. Şuanda hastamız yapay akciğer sistemi ECMO’ya bağlandı. Durumu iyiye doğru gidiyor. Biz hocamızın yeniden toparlanarak aramıza döneceğini umut ediyoruz. Güzel bir tedavi yöntemi oldu” ifadelerine yer verdi.

    “Korona tedavisinde ilk kez kullandık”

    Uygulanan sistemin Gaziantep’te korona virüs tedavisinde ilk kez kullanıldığını da vurgulayan Dr. Tiryaki, “Gaziantep’te korona tedavisinde ilk kez uygulandı. Bu sistem daha önce de kalp ve akciğer travmalarında, ani gelişen kardiyak yetmezlik durumlarında da uygulanan ama çok kullanılmayan bir sistemdi. Türkiye’de çok sık kullanılan bir yöntem değil. Tedavideki sonuçlarına bakıp buna yönelik ekip kurma şansımız olursa bunu kurarak hem korona hastaları hem de diğer hastalar için bu sistemin bir umut olacağını ümit ediyorum” diye konuştu.

  • Bisikletli çocuğun ölümüne sebep olan sürücü tutuklandı

    Bisikletli çocuğun ölümüne sebep olan sürücü tutuklandı

    Konya’nın Beyşehir ilçesinde, otomobiliyle çarptığı bisikletli çocuğun ölümüne sebep olduğu iddiasıyla mahkemeye çıkarılan sürücü tutuklandı.

    Beyşehir’de, Bahçelievler Mahallesi, Beyşehir-Isparta çevre yolunda dün akşam saatlerinde yaşanan trafik kazasında otomobiliyle seyir halinde olan F.A., yolun karşısına bisikletiyle geçmek isteyen Bahçelievler Kasapoğlu İlkokulu öğrencisi 9 yaşındaki Muhuttin Efe Küçükuğuz’a çarparak ağır yaralanmasına sebep oldu. Küçükuğuz, ambulansla kaldırıldığı Beyşehir Devlet Hastanesi’nde yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Kaza sonrası sürücü F.A. olay yerini terk ederek polis merkezine gidip teslim oldu. Gözaltına alınan sürücü F.A. İlçe Emniyet Müdürlüğü’ndeki işlemlerinin bitmesinin ardından hastanede sağlık kontrolünden geçirilerek “taksirle ölüme sebep olmak” suçlamasıyla Beyşehir Adliyesi’ne sevk edildi. Sürücü F.A., savcılıkta yapılan sorgulamasının ardından çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklanarak Seydişehir Kapalı Cezaevine gönderildi.