Etiket: Olacağız”

  • Vali Dağlı: “Tedbirlere uyarsak kazanan biz olacağız”

    Vali Dağlı: “Tedbirlere uyarsak kazanan biz olacağız”

    Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı korona virüsü salgınını yenmek için bir süre daha tedbirin elden bırakılmaması gerektiğini dile getirdi.

    Vatandaşlardan kısıtlama ve tedbirlere uymada duyarlı davranmalarını isteyen Vali Dağlı, “Havanın etkisini iyice hissettirdiği, mevsimsel hastalıkların da görülmeye başlandığı bugünlerde, korona virüsüne karşı daha sıkı ve daha azimli olarak sürdüreceğimiz mücadelemiz, diğer birçok hastalığın da önüne geçmemize vesile olacaktır. Bu akşam saat 21.00 itibariyle başlayan ve 25 Ocak 2021 Pazartesi günü saat 5.00’e kadar sürecek olan sokağa çıkma kısıtlamasına ve diğer tedbirlere bir süre daha hassasiyetle uymaya devam edersek, inanıyorum ki; kısa bir süre sonra kazanan biz olacağız” dedi.

  • NEÜ Rektörü Prof. Dr. Zorlu: “Yükseköğrenimde marka olacağız”

    NEÜ Rektörü Prof. Dr. Zorlu: “Yükseköğrenimde marka olacağız”

    Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Rektörü Prof. Dr. Cem Zorlu, yaptıkları çalışmalar ve devam eden projelerle yükseköğrenimde markalaşma hedefi doğrultusunda güzel neticeleri en kısa zamanda alacaklarına inandığını söyledi.

    Ahmet Keleşoğlu İlahiyat Fakültesi Nezahat Keleşoğlu Konferans Salonunda düzenlenen basın toplantısında, 2020 yılının üniversite açısından değerlendirmesini yapan Rektör Zorlu, gündemde olan projelerle ilgili açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Zorlu, Temmuz ayında üniversitenin 10. yılını kutladıklarını belirterek, “Necmettin Erbakan Üniversitemizin kuruluşunun 10. yılında geriye dönüp yapılan çalışmalara bakınca; marka değeri yüksek, yenilikçi ve dinamik bir devlet üniversitesi olduğumuzu görüyorum. 2020 yılı içerisinde çeşitli yarışma, proje ve çalışmalarda üniversitemizden hem öğrencilerimizin hem de kıymetli akademisyenlerimizin önemli başarılar elde ettiklerini takdirle takip ettik. NEÜ’nün Eseri olarak adlandırdığımız başarılarımız yıl boyunca bizleri gururlandırmaya devam etti. Öğrencilerimizin katıldığı birçok yarışma ve projede, fen bilimlerinden sosyal bilimlere birçok alanda göğsümüzü kabartan sonuçlar elde ettik” dedi.

    Pandemi sebebi ile fiziki içerikler nispeten azalsa da ikinci altı ayda çevrimiçi etkinlikleri artırdıklarını kaydeden Rektör Zorlu, “Üstelik sayıca artırmakla kalmadık, aynı zamanda da geniş bir yelpazede içerikler sunduk. Daha güzel bir gelecek inşa etme hususunda üstlendiğimiz görevi pandemi gibi zorlu bir süreci yaşarken yürütebilmek bizler için son derece önemli bir husustur. Gerek çalıştaylar, gerek webinarlar, gerekse de sosyal medya üzerinden yürüttüğümüz faaliyetler hakikaten takdire şayan. Halihazırda üniversitemiz, ülkemizin en fazla webinar programı yapan üniversitelerinin başında gelirken, dört sempozyumu geniş bir katılımla online ortamda gerçekleştirme başarısı göstermiştir. Ekim 2020’den yılsonuna kadar olan zaman diliminde üniversitenin uzaktan eğitim sürecinde elde ettiği veriler de bizi memnun etmiştir” dedi.

    “Türkiye’nin uluslararası bağlamdaki rekabetçi konumuna katkı sağlamayı sürdürüyoruz”

    Necmettin Erbakan Üniversitesi’nin, akademik başarılarından bahseden Rektör Zorlu, “Uluslararası eğitim almış, ulusal ve uluslararası etkili bilimsel araştırmalara sahip, alanında tanınan akademisyenleri kadromuza dahil ettik, ediyoruz. Bilimsel çalışmalarımızla, milli kalkınma politikalarının geliştirilmesine verdiğimiz desteğin yanı sıra ekonomiye ve endüstriye sağladığımız katma değer ile Türkiye’nin uluslararası bağlamdaki rekabetçi konumuna katkı sağlamayı sürdürüyoruz. Gelecek yıllar bize çok daha iyi gelecek, buna inanıyoruz. Yükseköğretimin uluslararasılaşması, dünya genelindeki üniversiteler arasında daha fazla etkileşim ve iş birliği için önemli fırsatlar sunmaktadır. Varlığımızı ve başarılarımızı küresel girişimler ve iş birlikleri açısından pekiştirmek için Uluslararasılaşma Stratejisi Belgesini oluşturduk. Bugün itibari ile 1.621 olan uluslararası öğrenci sayımızı 2025 yılına kadar iki katına çıkarmayı hedefliyoruz. Bu rakam, toplam öğrenci sayımızın yüzde 10’una tekabül edecek. Yurtdışında öğrenim veya staj hareketliliğinde bulunan öğrencilerimizin sayısını yüzde 5’e ulaştırmak, gönüllü elçilerimiz olan uluslararası mezunlarımız ile güçlü bir bağ oluşturmak için Mezunlar Ofisi kurmak, uluslararası büyük ölçekte hibe projeleri üretmek ve çift diploma programlarına ev sahipliği yapmak, NEÜ Uluslararası Bursunu başlatmak, ortaya koyduğumuz stratejik hedeflerin başlıcaları olmak üzere bir kısmını teşkil etmektedir. Misyonumuz, uluslararası yetenekleri üniversitemize kazandırmak ve kendi öğrencilerimizi ve akademisyenlerimizi yurtdışındaki akranlarıyla etkileşim kurmaya teşvik etmektedir. Sayısı otuzu aşan veri tabanına erişimi bulunan üniversitemizin yayınevi ve kütüphane kaynaklarının ulusal ve uluslararası alanda tanınan hizmetleriyle gurur duyuyoruz. Yayıncılık alanındaki faaliyetler, elbette üniversitelerin başarısına etki eden en önemli faktörlerden birisidir. Bu bağlamda 2020 yılında yayıncılık faaliyetlerimizi konsolide ve koordine etmek ve üniversitemize akademik alanda katkı sunmak üzere NEÜ Yayınevini aktif olarak faaliyete geçirdik. NEÜ Yayınevi, Wiley ve Springer dahil olmak üzere en prestijli yayınevleriyle stratejik ortaklıklar kurdu. Akademik personelimiz tarafından üretilen projeler ve yayınlarla araştırma kalitemizin üstünlüğünü ön plana çıkarmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

    “Yükseköğrenimde markalaşma hedefimiz doğrultusunda güzel neticeler alacağız”

    Yabancı dilin hayatımızın bir gerçeği olduğunu ve bunun akademik hayatta daha fazla ön plana çıktığını ifade eden Rektör Zorlu, “Hem bireysel hem de kurumsal manada performansın artmasında en önemli etkenlerin başında geliyor. Bu manada; Yabancı Diller Yüksekokulumuz bünyesindeki eğitimlerimizi yoğunlaştırarak, öğrenci ve akademisyenlerimize yönelik kurslarımızı sayıca artırdık, içerik bakımından da zenginleştirdik. Doktora programlarında zorunlu olan yabancı dili, yüksek lisans yapmak isteyen araştırmacılar için de zorunlu kıldık. Ayrıca, yabancı dille eğitim veren 5 program daha açarak toplamda 13 programa ulaştık. Yedi programımızın da şu an teklif aşamasında olduğunu ayrıca belirtmek isterim. Diğer taraftan, yıl içerisinde 1 fakülte, 2 meslek yüksekokulu ve 5 uygulama ve araştırma merkezi, 5 bölüm, 11 anabilim dalı, 1 bilim dalı, 1 anasanat dalı, 25 önlisans/lisans programı, 13 tezli yüksek lisans programı, 6 tezsiz yüksek lisans programı ve 8 doktora programı açarak akademik yapımızı daha da güçlendirdik. Yükseköğrenimde markalaşma hedefimiz doğrultusunda güzel neticeleri, en kısa zamanda alacağımıza inanıyorum” ifadelerini kullandı.

    2019 yılında akademisyenlerin de destekleriyle ihtiyaç sahibi ve başarılı öğrencilerine burs vermeye başladıklarını hatırlatan Prof. Dr. Cem Zorlu şöyle devam etti:

    “2019’da her ay 112 öğrencimize burs vermiştik, 2020 yılında fiziki eğitim olmasa da aynı şekilde bu öğrencilerimize burs vermeyi sürdürdük. İnşallah önümüzdeki dönemlerde hem öğrenci sayısını hem de verdiğimiz burs miktarını artırmayı arzu ediyoruz. Öğrenci Destek Merkezimiz, 6 senedir öğrencilerimize psikolojik destek hizmeti sağlıyor. NEÜ Artı Kariyer Merkezimiz de öğrencilerimize kılavuz olan yeni birimlerimizden birisi. 2020 yılının en önemli gelişmelerinden birisi, merkezi kütüphanemizin yapımına ilişkin attığımız adım oldu. Üniversitemize çok değerli katkıları olan Ahmet-Nezahat Keleşoğlu Vakfı ile el sıkıştık. İnşallah bu yıl temelimizi atacağız ve en kısa süre içerisinde yapımını tamamlayarak hizmete açacağız.”

    Üniversite – Sanayi işbirliği

    NEÜ Rektörü Zorlu, işinin ehli, mesleğinin erbabı mezunlar yetiştirmek için özellikle uygulama alanlarında iş birliklerine önem verdiklerini kaydederek, “Organize sanayi bölgeleri ve özel sektör kuruluşları ile süreklilik arz eden bir yapıda ilişki içerisindeyiz. Bu yönümüzle hem akademisyenlerimiz hem de öğrencilerimizin çeşitli uygulama ve projelere doğrudan erişmelerine yardımcı oluyoruz. Hem şehrimiz hem de dış dünya ile kurduğumuz geniş ve çeşitli bağlantılarımızın, akademi – endüstri işbirliği ve dayanışmasına örnek teşkil edecek bir sinerji ortaya çıkarmış olmasından memnuniyet duyuyoruz. 2020 yılı sonu itibari ile 13 öğretim üyemiz Konya sanayisinde Ar-Ge projelerine danışmanlık yapıyor. 6 öğretim üyemiz teknoloji geliştirme bölgelerinde bilişim-yönetim, endüstriyel otomasyon, tıbbi aromatik, makine imalatı ve enerji alanlarında firma kurmuş vaziyetteler. Konya sanayisinde bulunan firmaların Ar-Ge merkezleri ile iş birliği protokolü imzalayarak araştırma ve geliştirme faaliyetlerine katkı sunuyoruz. Önceki dönemlerde 5 firma ile anlaşmamız vardı, 2020 yılında bu sayıyı 15’e çıkardık. İçerisinde yer aldığımız araştırma geliştirme projeleri ile ekonomiye doğrudan ve dolaylı olarak toplam 22 milyon TL katkı sağlıyoruz. Konya turizmine katkıda bulunmak için de çalışmalar yapıyoruz. Üniversitemiz ile Türk Patent ve Marka Kurumu arasında ilk kez gerçekleştirilen işbirliği çerçevesinde, üniversitemiz bünyesinde ‘Türk Patent ve Marka Kurumu Bilgi ve Doküman Birimi’ni kurduk. Konya’da Sıfır Atık Belgesi alan ilk kamu üniversitesi olduk” dedi.

    “Toplam 210 yatağımızı Covid vakalarına tahsis ettik”

    Sağlık alanında yapılanlarla ilgili bilgiler veren Rektör Zorlu, “Üniversitemizi temsil eden Meram Tıp Fakültesi Hastanesi ve Diş Hekimliği Fakültesi maalesef hala sürmekte olan pandemi sürecinde şehrimize en üst düzeyde katkı sundu, sunuyor. Hastanemizde, pandeminin ilk haftalarında hızlıca diğer polikliniklerden uzak bir mekanda Covid-19 polikliniği oluşturduk. 185 servis ve 25 yoğun bakım olmak üzere toplam 210 yatağımızı Covid vakalarına tahsis ettik, 2020 sonu itibari ile hazırladığımız immün plazma ise 3 bin 899 adet. Dört ameliyathanemizi izole ederek sadece Covid-19’lu hastalara hizmet verecek şekilde tahsis ettik. Bu süreçte Koronavirüs dışı alanlarda da hizmetlerimizi sürdürdük elbette. Geçen seneki kapasitemizin yüzde 80’ine ulaştığımızı söyleyebiliriz. Diş Hekimliği Fakültemizi yılın ortalarında yeni binasına taşıdık. Pandemiye uygun olarak hastayı fakültede daha az tutacak, hızlı ve güvenilir tedavi yöntemleri gerçekleştirdik” şeklinde konuştu.

    Üniversite bünyesinde bugün itibari ile 125 öğrenci topluluğu olduğunu kaydeden Rektör Prof. Dr. Cem Zorlu, bu topluluklara üye olan 8 bin öğrenci bulunduğunu, üye sayısını, iki yıl içerisinde en az iki katına çıkarma hedefi doğrultusunda çalışmalar planladıklarını ifade etti. Necmettin Erbakan Üniversite Vakfı’nın da hayırlı olmasını dileyen Rektör Zorlu, “Vakıfların, üniversitelerin gelişimlerinde ön açıcı bir misyonu olduğu bir gerçek. Geçtiğimiz yıl adım attığımız vakfımızın kuruluşunu güçlü ve adanmış bir yönetim teşekkül ettirerek 2020 yılında tamamladık” diye konuştu. Basın Buluşması, Rektör Zorlu’nun basın mensuplarının sorularını yanıtlamasıyla sona erdi.

  • Bakan Selçuk: “Dağıtımını sürdürdüğümüz 500 bin adet tablet bilgisayarın tamamını, Ocak ayı sonuna kadar öğrencilerimize ulaştırmış olacağız”

    Bakan Selçuk: “Dağıtımını sürdürdüğümüz 500 bin adet tablet bilgisayarın tamamını, Ocak ayı sonuna kadar öğrencilerimize ulaştırmış olacağız”

    Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, “EBA portalını kullanım ve canlı derslere katılım konusunda cihaz ve internete erişim sıkıntısı yaşayan çocuklarımız için yerel yönetimler, özel sektör kuruluşları, sivil inisiyatifler tarafından sağlanan desteklere ilave olarak tedarik ettiğimiz ve dağıtımını sürdürdüğümüz 500 bin adet tablet bilgisayarın tamamını, resmi veriler doğrultusunda oluşturulan öncelik sırasına göre Ocak ayı sonuna kadar öğrencilerimize ulaştırmış olacağız” dedi.

    Uzaktan eğitim sürecinde internet ve cihaz ihtiyacı olan öğrencilere ulaştırılmak üzere sosyal sorumluluk kapsamındaki desteklere ilave olarak Milli Eğitim Bakanlığı tarafından tedarik edilen 500 bin tablet bilgisayarın sevkiyat ve dağıtım süreci devam ediyor. Tablet bilgisayarlar kontrol aşamalarının ardından hızla sevkiyat aşamasına alınıyor ve illere ulaştırılıyor. 50 bin 500 adet tablet daha 15 Aralık Salı günü dağıtım için 15 ile doğru yola çıktı. İl müdürlükleri bu tabletleri 17 Aralık Perşembe günü öğrencilere dağıtmak üzere teslim aldı.

    Bu gönderimde, Adıyaman’a 2 bin 300, Batman’a 2 bin 600, Diyarbakır’a 3 bin, Gaziantep’e 3 bin, Hakkari’ye 850, İstanbul’a 5 bin, Kayseri’ye 2 bin, Kilis’e 500, Kocaeli’ye 8 bin, Mardin’e 3 bin, Ankara’ya 1350, Siirt’e 1000, Şanlıurfa’ya 10 bin 700, Şırnak’a 2 bin 600 ve Van’a 4 bin 600 adet tablet bilgisayar ulaştırıldı. Tabletlerin son olarak ulaştığı illerin Millî Eğitim Müdürleri ile video konferans yoluyla toplantı yapan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, dağıtım süreçleri hakkında bilgi aldı. İl müdürleri, tablet bilgisayarların planlanan dağıtım stratejisi çerçevesinde ilçe müdürlükleri ve okul yönetimleri tarafından en kısa sürede öğrencilere ulaştırılacağı bilgisini Bakan Selçuk’a verdi.

    Bakan Selçuk, illerde uzaktan eğitim sürecinde yürütülen diğer çalışmalar konusunda da il müdürlerinden bilgiler alırken, il yöneticileri de, EBA destek noktalarının aktif olarak desteğe devam ettiği ve EBA TV’ye erişim için televizyon ihtiyacı tespit edilen ailelerin ihtiyaçlarının karşılandığı bilgisini verdi.

    Tabletlerin, öğrencilere 4.5G GSM sim kartlı olarak teslim edileceği bilgisini de paylaşan Bakan Selçuk, şunları aktardı:

    “EBA portalını kullanım ve canlı derslere katılım konusunda cihaz ve internete erişim sıkıntısı yaşayan çocuklarımız için yerel yönetimler, özel sektör kuruluşları, sivil inisiyatifler tarafından sağlanan desteklere ilave olarak tedarik ettiğimiz ve dağıtımını sürdürdüğümüz 500 bin adet tablet bilgisayarın tamamını, resmi veriler doğrultusunda oluşturulan öncelik sırasına göre Ocak ayı sonuna kadar öğrencilerimize ulaştırmış olacağız. Teslim edilen tabletlerin içinde, öğrencilerin canlı ders ve EBA platformundan faydalanmaları için ihtiyaç duyacakları aylık 25 GB’a kadar kotalı internet paketi de yer alacak. Elbette, dağıtımlar bununla sınır kalmıyor ve kalmayacak. Yerel yönetimlerimizin, özel sektör kuruluşlarımızın, sivil inisiyatiflerimizin sürece büyük destekleri var ve devam ediyor. Önümüzdeki günlerde onlarla da ayrıca bir araya gelerek teşekkürlerimizi paylaşacağız. Öte yandan, TRT EBA Televizyonu merkezli olarak yürüttüğümüz uzaktan eğitim sürecimiz, aralıksız bir şekilde devam ediyor. Tablet bilgisayar desteğinin yanı sıra, sayıları 14 bin 500’e ulaşan EBA destek noktaları da öğrencilerimizin hizmetinde. Uzaktan eğitimin tüm güçlüklerine karşın bu dönemde her bir çocuğumuza ulaşmak için merkezde ve taşrada görevli tüm meslektaşlarımla birlikte elimizden gelen gayreti gösterdiğimizin bilinmesini isterim.”

    Bu kapsamda Bakan Selçuk, aile veya öğrencilerin tablet bilgisayar talebi için herhangi bir başvuruda bulunmalarına gerek olmadığını; ailelerin gelir durumu, okul çağındaki kardeş sayısı, özel eğitim gereksinimi, öğrencinin akademik başarısı gibi kriterler doğrultusunda resmi veriler üzerinden Bakanlıkça hazırlanan dağıtım stratejisi çerçevesinde dağıtımların gerçekleştirileceğini de belirtti.

    Bir sonraki dağıtım ise, 21 Aralık haftasında yapılacak.

  • Başkan Kılıç: “Depreme karşı parti gözetmeksizin iş birliği içinde olacağız”

    Başkan Kılıç: “Depreme karşı parti gözetmeksizin iş birliği içinde olacağız”

    Buca Belediye Başkanı Av. Erhan Kılıç, göreve yeni başlayan AK Parti Buca İlçe Başkanı Hakan Kalfaoğlu’nu makamında ziyaret edip hayırlı olsun dileklerini iletti. Kılıç, “Depreme karşı parti gözetmeksizin iş birliği içinde olacağız” dedi.

    Buca Belediye Başkanı Av. Erhan Kılıç, AK Parti Buca İlçe Başkanı olan Hakan Kalfaoğlu’nu ziyaret etti. Yeni görevinde hayırlı olsun dileklerini ileten Başkan Kılıç, olası bir depreme karşı Buca’da hep birlikte önlemlerin alınması gerektiğini söyledi. Kentsel dönüşümün yanı sıra eski Buca Stadı alanının meydan olarak değerlendirilip, vatandaşların toplanma alanı olarak düzenlenmesi yönündeki çalışmalarına destek isteyen Başkan Kılıç, depreme karşı siyaset gözetmeksizin iş birliği çağrısı yaptı.

    Başkan Erhan Kılıç ,“İmar planında park ve meydan olarak geçen eski Buca Stadını olası bir depremde de toplanma alanı olarak değerlendirilebilecek şekilde meydana dönüştürmeyi planlıyoruz. Alanı vatandaşların ortak kullanımına açmaya yönelik bakanlık nezdinde yapacağımız çalışmalarda iş birliğinin daha hızlı sonuç getireceğine inanıyorum. Ortak işbirliği içerisinde her hangi bir siyasi saik gözetmeksizin ortak çalışmalar yapmamız lazım” şeklinde konuştu.

    Başkan Kılıç’ın görüşlerine destek veren AK Parti Buca İlçe Başkanı Hakan Kalfaoğlu da, Buca için iş birliğine hazır olduklarını ifade etti.

  • Bakan Koca: “1 ay sonra uygulanan bu aşının etkinliğini görmüş olacağız”

    Bakan Koca: “1 ay sonra uygulanan bu aşının etkinliğini görmüş olacağız”

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Faz-3 çalışmalarına başlanan aşılardan umutlu olduklarını belirterek, “2 aşı yapılıyor, bir başlangıçta bir de 14’üncü gün olmak üzere, devamında da 28-29’uncu günde antikor gelişimi görülüyor. Dolayısıyla biz 1 ay sonrası için uygulanan bu aşının etkinliğini ve antikor geliştirebilirliğini görmüş olacağız” dedi.

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bakan Koca, toplantının ana gündeminin son zamanlarda artan vakalar olduğunu, bunun yanı sıra, salgının dünyadaki ve Türkiye’deki seyri, vaka artışının sebepleri, vaka sayılarının arttığı illerde alınacak önlemler, hastane kapasitelerinin ve aşı çalışmalarının ele alındığını bildirdi.

    “1 ay sonra uygulanan bu aşının etkinliğini ve antikor geliştirebilirliğini görmüş olacağız”

    Covid-19 aşısıyla ilgili dünyada yaygın bir ilerlemenin söz konusu olduğunu belirten Sağlık Bakanı Koca, “Şu an da Faz-3 çalışması devam eden 9 aşının 6 tanesinin insana uygulanması başladı. Bu uygulamalardan bir tanesi bizim Bakanlık olarak izin verdiğimiz, Çin’de geliştirilen aşı. Ülkemizde de Faz-3 çalışmalarına bugün Hacettepe’de 3 sağlık çalışanı üzerinde başlanmış oldu. Ağırlıklı olarak sağlık çalışanları katıldı. Başta bin 200 kişiye yapılmış olacak. Devamında da 10 bin kişi daha ilave ediliyor olacak. 2 aşı yapılıyor, bir başlangıçta bir de 14’üncü gün olmak üzere, devamında da 28-29’uncu günde antikor gelişimi görülüyor. Dolayısıyla biz 1 ay sonrası için uygulanan bu aşının etkinliğini ve antikor geliştirebilirliğini görmüş olacağız. Bir diğer aşı Pfizer’in aşısı. Pfizer’in çalışmasına da bu konuda izin verildi. İstanbul’da Çapa ve Cerrahpaşa dahil olmak üzere, 10’dan fazla merkezde bu başlıyor. Önümüzdeki günlerde başlamış olur. İzni çünkü verilmiş oldu. Biz bu arada bu aşının da özellikle bizim vatandaşımızda genetik farklılıklar olduğundan aşının etkisi farklı olabilir. Bunu da önümüzdeki 1 ay içerisinde görmüş olacağız. Ayrıca Rusya’dan da geliştirilen aşı ile ilgili bir iki eksiği olduğu söylemiştim. Genel olarak aşıyla ilgili yapılan çalışmaların uygun olduğunu, hem hayvan çalışmalarının hem Faz-1, Faz-2 insan deneyi çalışmaları yapılmış. Olumlu sonuçlar alındığını dosyadan anlıyoruz. Faz-3 için zannediyorum haftaya izin verilebilir. Dolayısıyla biz bu Faz-3 çalışmalarına neden izin veriyoruz? Vatandaşımız üzerinde genetik, bölgesel farklılıklar olabilir. Bunun etkisini görmek ve buna göre de farklı aksiyonlar alabilmek için önemli görüyoruz. Bu anlamda sadece bu 3 aşı için değil diğer aşılarla da yakın iş birliği içerisindeyiz” ifadelerini kullandı.

    Ayrıca Bakan Koca, yerli aşı çalışmalarında da 2 aşının hayvan deneyleri aşamasına geldiğini ve önümüzdeki yıl bu aşının da önemli yol kat etmesini beklediklerini söyledi.

    “Türkiye için sokağa çıkma gibi bir yasağın şuan için söz konusu olmadığını söyleyebilirim”

    Dünya genelinde şu an için sokağa çıkma uygulamasına pek başvurulmadığını belirten Bakan Koca, “Özellikle Türkiye için sokağa çıkma gibi bir yasağın şuan için söz konusu olmadığını ve Bilim Kurulu’nun da şuan böyle bir önerisinin olmadığını söyleyebilirim. Özellikle bizim, sonuç alabilmemiz insandan insana geçen bu virüsün temasla geçtiği için maske ve mesafenin önemini her zaman için söylüyoruz. Ama bu bulaşın önlenmesinin en kestirme yolu mesafe ve maske. Yani maske ve mesafe son derece basit iki uygulama. Bununla da sonuç aldığımızı biliyoruz. Onunla ilgili yoğunlaşmanın azalması ile ilgilim yer yer İl Hıfzıssıhha Kurullarımız kararlar alıyor. Bunu da zaten görebiliyoruz. Hem esnek çalışma uygulamaları hem toplu taşıma araçlarındaki düzenlemelerde bu görülüyor” şeklinde konuştu.

    “Hayatını kaybedenlerin ağırlıklı yaş ortalaması hala yüksek”

    Son dönemde gençlerde yaşanan vaka artış seyrinin sorulması üzerine Bakan Koca, “Özellikle son dönemde hareketliliğin artması ile birlikte gençlerde salgının taşıyıcılığın, virüsün daha yoğun olduğunu görmeye başladık. Hareketlilikle bu daha çok arttı. Ama gençlerde giderek hayatını kaybedenlerin sayısının aynı olmadığını düşük olduğunu, hiç olmadığı anlamında söylemiyorum. Son dönem genç yaşta kaybettiğimiz vatandaşlarımız oldu. Ama genç yaşlarda kaybettiklerimizin ağırlığı genelde altta yatan kronik bir rahatsızlığı veya immün yetmezliği söz konusu idi. En son hayatını kaybeden öğrencimiz de primer immün yetmezliği olan bir öğrencimizdi. 42 gün gibi bir zaman diliminde bu anlamda arkadaşlar yoğun bir çaba içerisinde oldular ama maalesef hayatını kaybetmiş oldu. Ama gençlerin bulaştırıcılığının yüksek olduğunu, özelliklerde kronik rahatsızlığı olanlara ve de yaşlılarımıza bulaştırma noktasında çok ciddi bir sorun oluşturduğunu, o nedenle de herkesin virüs taşıyormuş gibi maske ve mesafe kuralına uyması gerektiğini düşünüyoruz. Hayatını kaybedenlerin ağırlıklı yaş ortalaması hala yüksek. Ama bu genç yaşta hiç olmadığı anlamına gelmez” açıklamalarında bulundu.

    Okullarda 2 + 5 gün uygulaması

    Okulların açılması ile ilgili Bilim Kurulu ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın ortak çalışma yaptıklarını ve 2 + 5 gün şeklinde bir uygulamaya geçileceğini belirten Bakan Koca, hastalığın yoğunluk durumuna göre İl Hıfzıssıhha Kurullarının okula başlatmama konusunda karar alabileceğini ama şuan için böyle bir durumun söz konusu olmadığını söyledi. Bakan Koca, 3 hafta sonra da salgının seyri ve bölgesel faktörlerin değerlendirilip kademeli geçiş olup olmayacağının belirleneceğini açıkladı.

    Grip aşısı belirlenen kişilere uygulanmalı

    Grip aşısına dünyada arzın artışının yüzde 20’yi geçmediğini belirten Bakan Koca, geçen yıla göre Bakanlık olarak geçen yıla oranla katlarca fazla grip aşısı temin etme konusunda çalıştıklarını ve bu aşının kimlere yapılması konusunda tespit yapıldığı an aşılamaların başlayacağını söyledi. Ayrıca zorunlu aşı yapılması gerekenler için herhangi bir sıkıntı yaşanmayacağına değinen Bakan Koca, grip aşısının herkese uygulanmasına gerek olmadığını belirtti.